Katalog

11 OCAK1994 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Karayalçın, Amerika'ya • ANKARA (ANKA) - SHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın, bugün 6günlük bir ziyaret için Amerika Birleşik Devletleri'ne gidecek. Murat Karayaiçın, ll-16ocaktarihleri arasındaki gezisi sırasında NewYork'ta Türk-Amerikan Derneği, Tûrkiye-ABD İş Konseyi ve Türk Amerikan Dernekleri Federasyonu tarafından düzenlenecek çeşitli etkinliklere katılacak. Karayalçın gezisi sırasında basın çevreleriyle de görüşmeler yapacak. 13 ocak perşembegûnü Washington'a geçecek olan Karayalçın, burada da Türk ve Amerikan kitle iletişim organlanmn temsilcileri ve Türk toplumunun liderleri ile görüşecek. Karayalçın, ounun yanı sıra Carnegie Endovvment ve American Enterprise Institute adlı dûşünce kuruluşlannda konuşmalar yapacak. DYPIiEPcan'dan Cindopuk'a çagrı • ANKARA (ANKA) - DYP TBMM Grup Başkanvekili NevzatErcan,TBMM Başkanı Hüsamettin Ciodoruk'un, Anayasa-Adalet Karma Komisyonu'ndan geçen dokunulmazlık dosyalannı bir an önce genel kurul gûndemine almasını istedi. DYP Grup Başkanvekili ve Sakarya Milletvekilj Nevzat Ercan yaptığı açıklamada, Anayasa-Adalet Karma Komisyonu'ndan 23 aralıkta geçen dokunulmazlık dosyalannın TBMM BaşkanlığYnda olduğunu ve gûndeme girmediğini anımsatü. Ercan, özellikle4 DEP milletvekilinin dokunulmazlığının kaldınlmasını öngören dosyanın genel kurulda öncelikle görüşülmesi gerektiğini belirtirken, "Bu durum, itham edilen milletvekili arkadaşlanmızı da rahatlatır" dedi. Demirel, Davos'a gidiyor •ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -Cumhurbaşkaru Süleyman Demirel. 27-31 ocak tarihleri arasında Davos'ta yapılacak Dünya Ekonomiİc Forumu'na kaülmak üzere İsviçre'ye gidecek. Demirel, Davos'takj ilk gûnünde Îsviçre-Türk Ticaret ve Sanayi Odası'nın onuruna vereceği yemekte '2000'1İ yıllara gelinirken Türkiye'nin bölgedeki ve dünyadaki konumu' konulu bir konuşma yapacak. Görüşmelerin ikinci gününde, dünyanın önde gelen iş çevreleri liderleri ile dünya ekonomisi üzerinde 'ECO'da yeni gelişmeler' konulu 'Brainstorming' toplantısına katılacak olan Demirel, 29 ocak günü de Pakistan Başkanı Benazir •Butto"nun ECO üyesi ülkele devlet ve hükümet başkanlanrun onuruna vereceği sabah kahvalusına katılacak. BDPde merkez yoklaması •ANKARA (ANKA) - Büyük Değişim Partisi, 27 mart seçimlerinde tüm adaylan merkez yoklaması ile belirleme karan aldı. BDP Genel Başkan Yardımcısı Fethi Acar, partisinin tüm seçim çevrelerinde seçime girmeyi planladığmı belirtti. Yapılan Genel İdare Kurulu toplanüsında belediye başkanlığı, belediye meclis üyeliği ve rfgenel meclis üyeliği adaylannın örgütün görüşü ahnarak genel merkezden belirlenmesi karan alındığını kaydeden Acar, bu karann Yüksek Seçim Kurulu'na da bildirildiğini söyledi. 'Diktatörtök istemiyonız1 • ANKARA (AA)-BBP Genel Başkan Yardımalanndan Recep _ JCınş, "Sivil sıkıyönetim istemiyoruz"dedi. Recep Kınş, dün düzenlediği basın toplanüsında, TBMM'de görüşülecek olan il idaresi yasa tasansı ile ilgili olarak partisinin göriişlerini açıkladı. BBP olarak tasannın tümüne karşı olmadıklannı ifade eden Kınş, "Biz mahkeme karan olmadan, sendika, dernek ve vakıflann kapatılmasına, bina ve tesislerine el konulmasına karşıyız" dedi. MesutYılmazkitap 'galası'nda İstanbul Haber Servisi- Alev Alatlı'nın "Or'da Kimse Varmı?" Dörtlüsü'nün üçüncü kıtabı "Valla Kurda Yedirdin Benf'nin tanıtım koktej li ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz ve kalabalık davetli topluluğunun katılımıyla Kuruçeşme Yazarlar Evi'ndegerçekleştirildi. Boyut Yayınevi editörü Mustafa Demirkanlı. plaket töreni öncesinde yaptığı konuşmada, "İlk kitabı yayımlarken çok zorlanmıştık. alışılmamış ve hacimli oluşu bizleri epey tereddütte bırakmıştı. Sayın Alatlı. bizden daha fazla endişeliydi, zarar etmemizi istemi>ordu. Or'da kimseolup olmadığını bilmıyorduk, Alatlı'ya. üzülme kimse okumazsa da çocuklanmız okur, sadece onlar için bile olsa bu diziyi yayımlayalım demiştim. Yanılmışız. Or'da biriler varmış. Hem de azımsanmayacak kadar" dedi. Or'dakiler adına teşekkür plaketini, >a>ıncmın oğlu Deniz Demirkanh ile Alev Alatlı'nın kızı Funda Orhon birlikte verdiler. (Fotoğraf: KAAN SAĞANAK) Hülleci DYP'liler ANAP'a geçiyor ANKARA (AA) - Doğru Yol Partisi'nden bir süre önce istifa ederek, 'hülle partisi' kuran 3 milletvekilinin bugün törenle Anavatan Partisi'ne katılacağı bildirildi. ANAP yöneticilerinden alınan bilgiye göre Adana milletvekilleri L'ğur Aksöz ve Ahmet ŞanaJ ile istanbul Milletvekili Bedrettin Doğancan Akyürek, bugün saat ) 0.30'da Genel Başkan Mesut Yılmaz ve diğer yöneticiler ile partililerin katılacağı bir törenle ANAP üyesi olacaklar. 3 milletvekili DYP'den aynldıktan sonra, ANAP'a geçebilmek için 'Türkiye İçin Birlik Partisi'nı kurmuşlardı. Anayasanın milletvekillerinin parti değjştirmesi yasağını aşmak için 'bülle partisi 1 kurma yoluna gıden milletvekilleri, kuruluşundan bırgün sonra partiyi feshederek ANAP'a katılma karan almışlardı. İzmir Milletvekili Işın Çetebi'nin istifası Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu'nca henüz onaylanmadığı için milletvekili sayısı 98 olan ANAP'ın, yeni katıhmlarla TBMM'deki sandalye sayısı 101'eçıkacak. İşadamlannın İstanbul Şurası'na gösterdiği yoğun ilgiye ANAP'lı birmilletvekilinin yorumu: Iktidamıkokusunuahııayabaşladılar YURDAGÜL ERKOCA ANAP'ın tstanbul Şurası dün sona erdi. Önceki gün toplanarak İstanbul'a ilişkin çalışmalannı ıamamla>aı1 ko- misyonlann raporlan, Conrad Oteli'- nde düzenlenen bir toplanuyla kamuo- yuna açıklandı. Katılan işadamlan Genel Başkan Mesut Yılmaz ın açış konuşmasıyla başlayan toplanuya işa- damlan da yoğun bir ilgi gösterdı.'Sa- bancı ailesi. Sakıp ve Güler Sabancı ta- rafından temsil edilirken. Rahmi Koç, Mehmet Karamehmet. TÜSİAD Baş- kanı Halis komili. \ itali Hakko \e Fey- yaz Tokar da toplantıda hazır bulundu. Istanbul'un tüm adaylannı belirleyip. adaybk tartışmalannı tüketen ve "Er- ken çıkan yol alır" yaklaşımıyla propa- ganda çalışmalanna başlayan ANAP kurmaylan, işadamlannın ılgisinden ve toplantıya yaptıklan övgüden son dere- ce memnundu dün. Gerek Genel Baş- kan Yılmaz, gerek anakent adayı İlhan Kesici konuşmalannda "Dünya kenfi İs- tanbuT ve "20. yüzyıl kenti fstanbul" sloganlannı öne çıkardılar. Konuşmalardan önce gerçekleştirilen mültivizyon gösterisi de izleyicilerden ş flANAP m çalışmalan sona eren İstanbul Şurası'na Sabancı, Koç, TÜSİAD Başkanı Komili, Vitali Hakko ve Mehmet Karamehmet gibi işadamlannın gösterdiği yoğun ilgi dikkat çekti. İşadamlannın toplantıya övgü yağdırması ANAP'lılan mutlu etti. büyük ilgi gördü. Her iki tarafı maket tuğlalardan örülmüş dev bir ekranda gelişmiş bilgisayar teknolojisiyle İstan- bul'da halen yapılmakta olan veya >a- nm kalmış projelerin tamamlandınimış hali sunuldu. Göstennin sonunda, dev ekranın sağında ve solundaki maket tuğlalar büyük bir gürültüyle patlıyor. altlanndan Sabancı Center ile Ayasofya ve Dikılitaş'ın yeraldığı fstanbul görün- tüsü ortaya çıkıyordu. Yılmaz ve Ke- sıci'den sonra söz alan Sabancı, İstan- bul'a ilişkin yapılan çalışmayi son dere- ce heyecan verid bulduğunu söyleyerek "moral aldığını" belirtıyor ve "İstanbul için bir şeyler yapmak gerektiğini ve ken- disinin de bu konuda görev almaya karar verdiğini" sövlüyordu. Rahmı Koç da toplantıdan çok etkilendiğini behrtivor- du çevresinı saran gazetecilere. İşadam- lannın toplantıya ilgisi ANAP'ın bir İstanbu! milletvekili tarafından "İktida- rın kokusunu aldılar" biçiminde dcğer- lendiriliyordu. Mesut Yılmaz, konuş- masında seçim bıldırgesınin ıpuçlannı veriyordu dün. Özelleştirmenin. yerel yönetimler modelinin vazgeçılmez he- defı olduğunu belırtiyor ve yerel yöne- timlerin ağırhkta olduğu bir düzen ku- rulması için calışacaklannı söylüyordu. Hukuk reformu Ekonomık ve sosyal hayatın yeni bir idari ve hukuk reformuna muhtaç oldu- ğunu da keydederek bu düzenlemeler yapılırken yönetimın. mahalli idareler aracılığı ile gerçekleştirilmesine özel bir önem verdiklerini vurguluyordu. İstanbul Şurası Özel İhtisas Komis- yonlan'nın hazırladığı raporlarda çevre sorunlan önemli bir yer tutuyor. Nüfus artışından, içme ve kullanma suvu tüke- tımine. denız kirliliğinden hava kırhliği- ne, katı atıklardan toprak ve gürültü so- rununa kadar İstanbul'un ıçinde bulun- duğu çevre sorunlan incelenerek çözüm önerileri geliştiriliyor. İstanbul'un fiziki, hizmet, yasal altyapısı ve finansal hiz- metler Demografık Değerler Komisyo- nu'nca incelenmiş ve İstanbul'un sosyal envanteri ortaya çıkanlmış. Bir diğer konu ise trafık. İstanbul'un ulaşım ve trafık sorunu incelenirken trafık sonı- nunun özel otolar tarafından yaratıldığı belirtilerek özel otomobil sayısının sını- rlandınlması ve azaltılması gerekliliğı vurgulanıyor. Komisyon, çalışma- lannın önemli bir bölümünü toplu taşı- macılığın yararlan ve maliyeti konu- suna ayınnış. Göç ve gecekondu problemi incele- nirken alınacak önlemler. "İstanbul'a yeni sanayi kurdurulmaması, mevcut sa- nayilerin bazılarının İstanbul dışına ta- şınması, yeni kurulacak sanavilerin de Anadolu'ya yerleştirUmesi" olarak sıra- lanıyor. ANAP İstanbul İl Merkezi tarafın- dan kıtapçık haline getirilerek konukla- ra dağıülan şura sonuçlan, ANAP'ın İstanbul'a ilişkin projelerine kaynaklık edecek. ANAP Genel Merkezi nde in- celenecek olan komisyon raporlan ışı- ğında seçim bıldirgesı hazırlanarak önümüzdeki günlerde İstanbullulara dağıtılacak. Dalan'dan vaatyağnumı DENİZ TEZTEL DYP İstanbul Büyükşehır Belediye Başkan adayı Bedrettin Dalan, seçilmesi hahnde "yapılmış gecekondulan yıkmayacağına; ancak, yeni gecekondu yapılmasına izin vermeyeceğine" ve "çeşmesuyunun içilebileceğine" söz verdi. Da- lan önümüzdeki günlerde Türkiye'de "yerinden yönetim" konusunda devrim niteliğinde değişik- ler olacağını söyledi. Dalan. Merit Antiquc İstanbul Otelfnde yaptığı kahvaltılı basın toplanüsında uzun uzun istanbul'un tarihini anlattı. Dalan. yaptığı bu i lk toplantıda İstanbul'un kımliğı üzennde dur- du. Birçok din. dil ve kültürün Istanbul'da top- lantığınıbelinen Dalan şunlan söyledi: "Geçmiş yıllarda İstanbul bir yönetim \e külrür merkezi ol- muş. ama üretim merkezi olmamış. Atarürk döne- mindc sanayi hamlesi yapümış. O dönem için bu doğru bir uygulama. Ancak, 34 y d içinde nüfus 10 misli artnuş. Demek ki bir yerde yanlışlık yapümış. Artık vönetim merkezi olamaz, çünkü bu merkez Ankara'dır. Ancak ağır sanayi merke- zi de olmamalıdır. Ticaret ve kültür merkezi, ru- rizm merkezi, dünya borsalarının başkenti ol- malıdır. L luslararası tıp merkezi olabiür." Dalan, gecekondularla ilgili bir soruvu yanı- tlarken de 1984 yıhnda 230 bin gecekondu oldu- ğunu. bunlardan 215 binine kendileri dönemin- de tapu verildiğini ve bu yerlerin şehırleşmeye başladığını, ancak son beş yıl içinde bu savıya 150 bin daha ilave edildiğini anlattı. Dalan "Yapılmış yerlcri yıkmaya kirnstnin gücü \et- mez. Ev yıkan şeytandır. Vapılmış gecekonduları yıkmayacağız, şehirleşmelerine gayret edeceğiz. Ancak yeni gecekondu da yaptırmayacağız. Olanlan şehirleştireceğiz'' dedi. Dalan bir soru üzerine de İstanbul'a belediye başkanı olduktan 3-4 ay sonra çeşmelerden su içilebileceğini belirtti. Dalan, "Bedava süt, beda- va su dediler. Ancak parayla bile bunları vereme- diler. Milletin sıkınteı paralı su değil ki sağlıklı su. Ayrıca biz su parasını da indireceğiz" dedi. Dalan, yapümış gecekonduların yıkütnay acağını vaat etti. SHP, DYP, CHP ve DSP, Refah egemenliğine son vermek için Orhan Kurt'u destekleyecek Sıvas'taRP'yekarşı4paıtideıı ortakaday AYŞESAYIN ANKARA - Sıvas'ta 4 siyasi parti, RP'ye karşı "ortak aday" çıkarmaya hazırlaruyor. Cum- huriyet'in kuruluşunda önemli yer tutan Sıvas'ın, RP egemen- liginden kurtanlması için geçen eylül ayından bu yana ortak aday arayışını sürdüren SHP, DYP, CHP ve DSP: CHP üyesi olan müteahhit Orhan Kurt'un ortak aday gösterilmesi konu- sunda göriiş birliğine vardılar. Siyasi partiler, aday üzerinde anlaşma sağlamalanna karşm, Kurt'un hangi partiden aday gösterileceği ve belediye meclis üyelerinin nasıl bölüşüleceği konusunda henüz anlaşmaya vanlamadı. Dün Ankara'da CHP Genel Başkanı Deniz PüPtl bellİ değîlSıvas'ta dört parti müteahhit Orhan Kurt'un ortak aday olarak gösterilmesi için anlaştı. Kurt'un hangi partiden aday gösterileceği kesinlik kazanmazken belediye meclis üyelerinin de nasıl bölüştürüleceği henüz belirlenemedi. Baykal ve Genel Sekreter Er- tuğrul Günay'la görüşen Kurt. Cumhuriyet'e yaptığı açıkla- mada, pürüzlerin giderilmesi için dört siyasi partinin bir kez daha bir araya gelmesinin öne- rileceğini açıkladı. Sıvas'ta 6 partinin girişimiyle başlayan ortak aday arayışı, ANAP ve Büyük Birlik Partisi'- nin "Ortak girişimden" çekil- mesi üzerine 4 parti düzeyinde yürütüldü. Özellikle geçen tem- muz ayında "aydın katliamı" ile zedelenen Sıvas imajının "ooa- nünası''' amacıyla bir araya ge- len 4 parti arasında yapılan görüşmelerde CHP üyesi dan Kurt'un DYP'den aday göste- rilmesi, belediye meclisinin de SHP'den oluşturulması günde- me geldi. Ancak bu öneriye CHP ve SHP itiraz etti. Bunun üzerine. 4 siyasi parti demokra- tik kitle örgütlerinin "hakemli- ğj" ile yöntem belirlenmesini kararlaşürdılar. Demokratik kitle örgütlerinden 41 kişinin katılımıyla oluşturulan bir ko- miteye inisiyatif verildi. Bu komite 31 arabkta 4 partiye ha- zırladıklan öneriyi götürdü. Demokratik kitle örgütleri, Kurt'un bağımsız aday olarak gösterilmesini. belediye meclisi- nin de her partinin adayının içinde olması koşuluyla DYP'- den aday gösterilmesi formülü- nü getirdi. SHP örgütünün ise belediye meclis üyelerinin, yine diğer partilerin de katılımıyla; ancak, SHP adı altında göste- rilmesi önerisinı getirdi. CHP ise 3 ocakta komiteye verdiği yanıtta öneriye sıcak baktığını ve sadece Sıvas için kendi üyele- rinin bağımsız gösterilmesine evet diyeceklerini açıkladı. CHP Genel Merkezi ise SHP'nin önerisinde ısrarh ol- ması durumunda Kurt'u kendi partisinden aday gösterme eği- İimine girdi. Örhan Kurt ve CHP Sıvas örgütü dün genel merkeze gelerek Genel Başkan Deniz Baykal ve Genel Sekreter Ertuğrul Günay ile uzun süreli görüşmeler yaptı. Görüşmeler- de 4 siyasi partinin yeniden bir araya gelerek uzlaşma noktası araması görüşünün benimsen- diği öğrenildi. CHP Sıvas İl Başkanı İsmail Hakkı Konar, CHP'nin sadece Sıvas için parti kaygısından va- zgeçerek üyesini bağımsız aday göstereceğine dikkat çekü. CHP'nin gerekli çabayı gös- terdiğine dikkat çeken Konar, SHP'nin de aynı anlayışla hare- ket etmesi gerektiğini söyledi. Yerel seçimlerde RP'nin bir da- ha asla seçilemeyeceğini savu- ndu. POLİIİKA GÖNLÜGÜ HtKMET ÇETİNKAYA KimBunlar? Özel televizyonların paparazzi programlarını izliyor musunuz? Kim ne derse desin ben bayılıyorum. Orada toplumun ne denli yozlaşıp çürüdüğüne tanık oluyorum. Böylesine yozlaşmış bir toplumda elbet sosyalist ol- mak, sosyal demokrat olmak, Kemalist olmak 'dinozor' olmaklaeşdeğerlidir. Türkçe konuşma özürlü delikanlılar, kolu dövmeli diş- lek kızlar bu tür programların sunucuları oluyor. Kim nerede, .ne yapmış, kim kiminle beraber olmuş öğreniyoruz. Ama kim bunlar? Toplumun içinde sayıları ne kadar? Ne iş yaparlar, o denli parayı nereden bulurlar? Çogunun aileleri kırsal kesimden İstanbul'a göç et- miş. Bir dönem köşeyi dönmüş. Kimileri Karadeniz'den kimileri Doğu'dan göç etmiş istanbul'a. Şimdilerde Eti- ler'i, Ulus'u mesken tutmuş. öylesine'bir evren ki onların düş denizlerinde bitme- yecek bir masal sanki. Umutları kendi iç evrenlerinin alı- şılagelmiş çizgisini taşmış. Inançları yok, birikimleri yok. Ayaklar bir karış havada dolaşıp duruyorlar. Önceki gece bu tür programı izlerken futbolcu Tanju konuktu. Tanju'yu tanımak ve anlamak için baştan sona izledim. Samsunlu delikanlının o okyanusu andıran is- tanbul'da baştan sona bir 'serüven' olan dramını da yakaladım. Tanju anlatmak istediklerini anlatamıyordu aslında. Yaşamının içinde sakladığı usta futbolu 'paparazzi çı- ğırtkanlığının' içine düşen şu andaki yanlızlığı belli ki onu bunalıma itiyordu. Doğru olan şuydu kendince: "Ben yaşamayı da seviyorum, futbol oynamayı da..." Ikisi birden olur muydu bir sporcu için? Elbet olmazdı... Ama Tanju 'olur' diyordu inatla: "Ben 1992-1993 futbol döneminde gol kralıydım..." Kendini anlayamayan Tanju'yu televizyonda kaç kişi anlayabilmişti? Toplumun çürümüşlüğü, Anadolu insanının gerçek yürekliliğini ve kimi değerleri de altüst ediyordu. Olan yine topluma oluyordu. Medya adı verilen o görsel silah insan yaşamını altüst ediyordu. Üç kez o renkli cama çı- kan kişi bir ay içinde herkes tarafından tanınıyor ve bir anda ünlü oluyordu. Ayşe ile Fatma, Turan ile AN gece yaşamının önde ge- len adlarıydı. Paparazziler onları yakaladığında ortalık karışıyordu. Ne diyor Türkçe özürlü sunucu: . "Ali'den ayrılan Ayşe şimdi Turan 'la çıkıyor. Son gör- düğümüz ... gece kulübünde Fatma'mn yanında Turan vardı. Yine hatlar karıştı, kim kiminle beraber belli de- ğil... 1 Onların kendi evrenlerinde bir dokunulmazlığı vardı. Bu toplumu altüst eden değer yargılarını yıkmışlardı. Bir tanesi aklı başında gibi konuşuyordu: "Benim... ilişkim, aramızdakikültür farkına karşın sü- rüyor..." Soruyorlardı: "Nasıl sürer bir anlatsana?" "Yok şekerim anlatmam... Inan çok iyi çocuk..." Ben önceki gece bir 'paparazzi' programı izlerken dü- şündüm:Çağdaşlaşmaadı altındadeğişenTürkiyedeki yozlaşma giderek büyüyordu. Acaba bunun sonu nere- ye varacaktı? Üniversitelerin tekke ve medreseye, liselerin mescide dönüştürüldüğü ülkemizde her şeyin 'cılkı'çıkmıştı. Ka- ra yobazlar bu olup bitenleri ve özellikle paparazzi' programlarını siyasal bilinçten yoksun kesimlerde çok güzel kullanıyordu. Görsel medya; bilinçsiz, ideolojisi olmayan programlarla 'kara yobazlara' görsel hizmet veriyordu. Yasaları çiğneyip ucu kendisine dokununca demokra- siyi, insan haklarını düşünenler bir siyasal partiyi kalkan yapıp sosyal demokratlara, sosyalistlere saldıranlar, futbolcu Tanju'nun saflığından yararlanıp onu kullanan- lar, çürüyen ve yozlaşan bir toplumun parçasıydı. Toplu- mumuz bu çürümüşlüğün içinde şaşkın ve ne yapacağı- nı bilemiyordu. Gerçekten kimdi bu çılgınca yaşayanlar? Gerçekten çok varlıklı kesimin çocukları mıydı? Yaşamları boyunca hiç 'işkenceyi', 'yargısız infazı', 'kişi temel hak ve özgürlüklerini' düşünmüşler miydi? Yaşamları boyu şu soruyu sormuşlar mıydı kendi ken- dilerine? "Biz niye yaşıyoruz?" Baykal ziyaret etti Ozden: Mahkeme vicdana endekslidir ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Anavasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Özden. laikliğin, demokrasinin "ol- mazsa olmaz" konulu olduğu- nu savundu. Özden'i dün makamında ziyaret ederek ye- ni yıhnı kutlayan CHP Genel Başkanı Deniz Baykal da Ana- yasa Mahkemesi'nin, Tür- kiye'de demokratik rejime ve cumhuriyete içerik kazandıran en temel kuruluşlardan bırisi olduğunu savunarak, "Anava- sa Mahkemesi'nin Sayın Baş- kanı olarak sizin cumhuriyeti- mizin özünü oluşturan temel ilkeiere dönük duyarlılığınızı da büyük içtenlikle vesevüıçle kar- şdıyoruz"dedi. Ânayasa Mahkemesi Baş- kanı Özden, ulus adına yargı- lama yetkisi kullanan bağımsız mahkemelerin, vicdanlann- dan başka bir şeye endekslen- mediğini ifade etti. Özden şu görüşleri dıle getirdi: "Bugün bir gazetede, Anava- sa Mahkemesi'nin kendisini la- iküğe değil, demokrasiye en- dekslemesi gibi çok yaniış bir göriişü, bir bilim adamı maale- sef yazabiu'yor. Bu, medya terö- rünün yavaş yavaş kendisinden başka olanlan karşısında gör- me çabasıdır. Türkiy e'de hukuk devleti, özveriyle çalışan hu- kukçular sayesinde her gün bir aşama kaydediyor. En son çala- cağımız kapı adalet kapısıdır. Day anacağunız temelin en son öğesi adalettir. Onu yıktığımz, sarstığınız zaman güveneceği- niz hiçbir dayanak kalmaz." Batman'da öldürüldü Cezaevi müdürü de faili meçhul kurbanı ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)- Batman ETipi Cezaevi Müdürü Ahmet İlyasoğlu. uğ- radığı silahh saldın sonucu ya- şamını yitirdi. Kaynaklar, İl- yasoğlu'nun, kendini koru- mak amaayla, uzun bir süre- den bu yana yanında Kalaşni- kof marka silah taşıdığını, bir- kaç gün önce ise yapılan ihbar üzerine, Batman Emniyet Mü- dürlüğü'nün bu silaha el koy- duğunu belirterek "Sanki İlya- soğlu için bile bile ölüme davet çıkarümıştır" dediler. Dün sabah saat 08.00'de işi- ne gitmek üzere evinden çıkan İlyasoğlu, merdiven boşluğu- na saklanan iki kişinin açtığı ateş sonucu göğşünden ve ba- şından vuruldu. İlyasoğlu olay yerinde öldü. İlyasoğlu'nun şoförü, saldırganlann 18-20 yaşlannda olduklannı ve olay- dan sonra kaçtıklannı söyledi.