Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 25 EYLÜL1993 CUMARTESİ
HABERLER
SıraZeus
sunağmda
• BERGAMA(AA)-
Bergama Beledıye Başkanı
Sefa Taşkm, Kültür ve
Dışişleri Bakanüklannın
"Karun Hazineleri"
konusunda gösterdiklen
kararb ve ısrarcı tutumu, Zeus
sunağı konusunda da
göstenneleri gerektiğini
söyledi. Bergama Belediye
Başkanı Taşbn, yaptığı
açıklamada, 28 yıl önce
ABD'ye kaçınlan "Karun
Hazmeleri'nin geri verilmesi
yolundaki karan sevinçle
İcarşıladıklannı belirterek,
şöyle konuştu: "Anadolu
kültür varlıklan,
Anadolu'nun öz malıdır.
Jstem dışı yurtdışına
götürülen, kaçınlan tarihi
eserlerin ürelildiği topraklara
gerı dönmesini sağlamak bir
ınsanlıksorunudur. Karun
Hazineleri'nin geri alınması.
yurtdışına gölürülen bütün
tarihi yapıtlann geri
alınabileceğini kanıtlamışür."
RuhiSu Sanat
Gecesi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) -Ruhı Su adına
düzenlenen "Ruhi Su Sanat
Gecesi, bugün saat 20.00'de
Büyük Tiyatro salonunda
gerçekleştirilecek. Kültür
Bakanlıgı ve FE
Yayınlan'nın "Sabahın
sahibı vardır" başlığıyla
düzenledıkleri gecenın
sunumunu Rüştü Asyah
yapacak. Gece, Ruhi Su'nun
"Ezgili Yürek" adlı şiirinin
Rüştü Asyalı tarafından
seslendinlmesıyle
başlayacak. İltian Selçuk,
MelihCevdetAnday,
Dostlar Hasad, Tolga
Çandar, Ülkü Tamer. Emin
Igüs, Yağmur Atsız ve
Selenler'in kauldığı Ruhi Su
Anma Gecesi'nde aynca
multıvizyon ve video
gösterileri yapılacak
Tupamaro
lideriyle söyleşi
• İstanbul Haber Servisi-
Uruguay'da askeri yönetime
karşı verdikleri silahlı
mücadeleyle tanınan ve
günümüzde yasal çalışmayla
varhk gösteren Ulusal
Kurtuluş Hareketi
(Tupamarolar) liderlerinden
Mauricio Rosencof. bugün
saatI4.00'teBilar'da
okurlanyla söyleşi yapacak.
Rosencof u Türkiye'ye
çağıran Belge Yayıncılık'ın
düzenlediği toplantıda,
Tupamaro liderlerinin
tahliyeleri sırasında çekilen
bir video fılmi gösterilecek.
Rosencof. gördükleri
işkenceler ve deneyimlerin
anlatıldığı "Duvardaki
Sarmaşık Gıbi" kitabından
pasajlar okuyacak ve
okurlanyla _
söyleşecek.(İstiklal Caddesi,
Zambak Sok. No.4/7
Beyoğlu)
Anestezî
kongresi
• İstanbul (AA>-4. Ulusal
Ağn ve l. ulusal Rejyoner
Anestezi Kongresi,
İstanbul'da başladı. Kongre
Başkanı Prof. Dr. Serdar
Erdıne, Dünyada ağn
nedeniyleyılda 700milyon
işgünü kaybı olduğunu
kaydetti. Erdine, Istanbul
Tıp Fakültesi'neyılda lObin
hastanın ağn şikâyetiyle
başvurduğunu söyledi.
Hastalann hekıme
danışmadan ağn kesia ilaç
kullanmalannın yanlış
oldugunu ifadeeden Erdıne,
ülkemizde yanlış kullanılan
11 ilaçtan üçünün ağn kesici
oldugunu söyledi.
Türkıye'deağn ileilgüi
ihtisas hastanesinin
oluşturulmasını da isteyen
Erdine, kongrenin 1996
yılında ülkemizde
düzenlenecek "7. Dünya
Ağn Klinisyenleri Kongresi"
için önemli bir adım
olacağını vurguladı.
Dalan, özel
okullarısavundu
• İstanbul(AA)- Doğru Yol
Partısi İstanbul Milletvekili
Bedrettin Dalan, özel
okullann eğitimde önemli bir
yeri oldugunu belirterek
devlet desteğiyle özel
okullann sayısının
arttınlması gerektiğini
bıldirdi. Mühürdar Lions
Kulübü tarafından
düzenlenen ve Semiha Şakir
Lisesi Konferans Sajonu'nda
yapılan "Eğitimde Özel
Okullann Yeri" konulu
panelde konuşan Dalan, özel
okullann kâramacıyla
kurulmuş ticarethanefer
olmadığmı, ailelerden dönen
paralann okul ve egitim
yoluylaçocuklara geri
döndüğünü belirtti. Giderek
artan enflasyon sonucu
ailelerin çocuklannı özel
okullara gönderemediğini de
söyleyen Dalan, "Devlet özel
okullara yardımcı olmak
şöyledursun, baltahyor"
dedi.
Kültürmirası çahnmışülkelere örnekzafer
Altı yıllık bir hukuk savaşı sonucunda 'Karun Hazinesi'ni Türkiye'ye kazandıran Amerikalı avukatlar, Harry
Rand ve Larry Kaye Metropolitan Sanat Müzesfnin 'hazine'yi geri verme karannı Cumhuriyet'e değerlendirdiler
ÖZGENACAR
NEWYORK-
"Karun Hazinesi'ni altı yıllık bir
hukuk savaşından sonra Tür-
kiye'ye kazandıran Harry Rand
(81) ve Larry Kaye (48) adlı
Amerikalı avukatlar New York
Metropolitan Sanat Müzesi'-
nin (MET) 'hazine'yi geri ver-
me karannı Cumhuriyet'e de-
ğerlendirdiler.
İki avukat daha önce Alman-
ya'dan 2. Dünya Savaşı sonun-
da Amerika'ya kaçınlan Alb-
redıt Durer'in iki tablosunu da
12 yıllık bir hukuk savaşından
sonra Doğu Almanya'ya getir-
me başansını göstermişti.
Başanlı iki avukat
ABD'nin diplomatik olarak
tanımadığı Doğu Almanya'ya
bu iki tabloyu kazandıran
Rand ve Kaye, New York'ta 53
avukatın cahşlığı 'Herrick, Fe-
instein' Hukuk Bürosu'nun or-
taklan arasında >er alan başan-
lı iki avukat. yaklaşık olarak 30
yıl önce Türkiye'den kaçınlan
ve (MET) tarafından zamana-
şımına uğradığı bildirilen Ka-
run Hazinesi' olayında dünya
çapında bir başarı daha kazan-
mış oldu.
Türk Hükümeti; 'Karun Hazi-
nesi'nden başka 'Yüzyüın Defi-
nesT olarak tanımlanan 2000
gümüş sikkeden oluşan ve El-
mah Definesi ve öteki eserlenn
Türkiye'ye gen geürilmesı ko-
nusunda bugüne değin avukat-
lık ve mahkeme masrafı olarak
bu firmaya yaklaşık 3.5 milyon
dolar ödemişti. Rand ve Kaye
yönelttiğim sorular ve yanıtlan
şöyle:
Sonı:MQze, nive mahkeme
sonucunu beklemedi? Sizin gö-
rüşüniiz nedir?
- Yıllarca süren davadan son-
ra, Metropolitan ile Türkiye
arasında bilgi alışverişlerinin
gerçekleştiği süreçte, hazineyi
verme karan alındı. Metropoli-
tan, hazinenin 1966'dan baş-
layarak satın alındığına, Ana-
dolu'dan geldiğine ikna oldu.
Oldukça pahalıya mal olan
davayı sürdürmek yerine, uzun
süren gorüşmeler sonunda.
kaybettiklerine ve hazmeyi
Türkiye'ye iade etmeye karar
verdiler.
Sonı: Bütün hazinenin veril-
mesi ne kadar sürecek?
- Anlaşmanın ımzalanması-
ndan sonra 30 gün ıçınde teslim
edilecek.
örneği Iran Persopolis kalıntılarındaki duvar kabartmalarında da görülen
bir gümüş buhurdanhk. Türk hükümetinin başanlı iki avukatı Harry Rand
(ottıran), Larry ka>c(ayakta).
Kültür Bakanı Sağlar
Yurtdışında 600 milyon
dolarlık kültür mirası var
Kültür Servisi - Kültür Bakanı Fikn Sağlar 1960'larda Türki-
ye'den kaçınlan "Karun Hazinesı'nın geri abnmasını "zafer" ola-
rak niteledi ve bu olayın tarihi eser kacakçıbğını önlemede etkili
olacağına inandığını söyledi. "Karun Hazınesi"nın New York
Metropolitan Müzesi tarafından Turkıye"ye geri verilmesini ön-
gören anlaşmanın önceki gün imzalanmasından sonra, bir iyini-
yet göstergesi olarak ılk elapta Türk tarafına verilen beş parça
eser, dün düzenlenen bir toplantıda Kültür Bakanı Fikri Sağlar
tarafından basına gösterildi. Bakan'ın verdiği bilgiyegöre, Başak
sıgorta tarafından 4 milyon dolara sıgortalanan beş parça eser bir
süre İstanbul Arkeolojı Müzesf nde, daha sonra ise Ankara Ana-
dolu Medeniyetleri Müzesf nde yapılacak özel bir bölümde sergı-
lenecek. Piyasa değeri 50 milyon dolar olarak tahmin edılen hazi-
nenin tümü ise, taşıma ve sigortalama masraflan Metropohtan
Müzesi'ne ait olmak üzere, 22 ekimde Türkiye'ye getinlmiş ola-
cak.
Fikri Sağlar özetle şunlan söyledi:
"tşbaşına geldiğiraizdetı buyana gerek kacak kazılan gerekse
kültür tarlıklarımn yasadışı yoüardan dışanva çıkanimasını önle-
mek için çalışmalar yapı>oruz. Bu çaltşmalar sonunuda da Karun
Hazineieri'nin geri alınması gibi önemli bir ola> gerçekleşti. New
York Metropolitan Müzesi 1%0'larda Manisa ve yöresinden
kaçınlan 351 parça eserin Türkiye Cumhuriveti Devletine ait oldu-
gunu ve bunlann yasadışı yollarla çıkarıldığını kabul erti. Aynca
aym yöreden çıkanlmış ancak vasal \ollarla satın ahnmış a\nı dö-
neme ve aym uvgarlığa ait 12 parça eseri de 'kültür mirası ait oldu-
ğu yerde kalmaJı' anJayışı doğruitusunda bize »erdiler. Bö>lece İö
6. yüzy ıl lJd\ a uvgarlığına ait topiam 363 parça eser TC De\letinin
isteğine ujgun olarak geri >erildi."
Sonı: Bildiğiniz gibi, 1987 yı-
lında, Türkiye Cumhuri>eti mü-
zeye, sonınun mahkeme dışında
çözümlenmesini önermişti. One-
ri reddediMi. L stelik. hazinenin
Türkiye'den götürüldüğünü bili-
yorlardı. Sizce, bu altı yıl içeri-
sinde kararlarını değişrirmele-
rinde en önemli etken neydi?
- Evet, 1987de, mahkemeye
gitmeden, aramızda, çözüm
bulma yollannı tartışmıştık.
Hazinenin Türkiye'den geldiği-
nı bıldiklerini, sız söylüyorsu-
nuz. Gerçekten biliyor olsaydı-
lar. öncelikle ustalıkla bu du-
rumdan kurtulmaya çabştılar.
1990'da yargıç, bir iki nokta-
da Türkiye lehine çok önemli
kararlar aldı. İddialanmızı
mahkemede kanıtlayabileceği-
mıze ıkna oldular. Bence. mah-
keme dışında bir çözüm
arayışının en önemli nedenle-
nnden biri buydu.
Sonı: Mahkeme sonucunu
niye beklemediler?
- Oldukça masraflı olan
dava. daha uzun yıllar sürebilir-
dı. Mahkeme büyük bir olası-
lıkla müze aleyhinde karar ala-
caktı. Bu noktada, karar
çıkmasını beklemeden hazineyi
geri vermek. onlann yaranna
oluyordu Böylece. sonucunu
bıldıkleri bir mahkeme karann-
dan, hazinenin Türkıye'den ge-
tırildiğını bildiklen suçlamala-
nndan kaçınmış oldular.
Türkiye'nin Lsrarı
beklenmiyordu
Ne düşündüklerinı bilmiyo-
ruz, ancak daha uzun yıllar sü-
rebilecek ve büyük paralar har-
camalanna neden olacak ek bir
mahkemeden de sakmdıklannı
düşünüyoruz. Mahkemenin,
Türkiye'yi. kültürel mirasın asıl
sahibine verilmesi şeklindeki
uluslararası tutumun ışığında
ele alması, havayı değiştırdı.
Basın oiayı canlı tuttu
Başka ülkelerin tutumunda-
ki değişikliklerin de etkisi oldu.
Herkes, Türkiye'nin, zamanla
iddialannda ısrar etmeyeceğini
düşünüyordu.
Türkiye'nin davayı, savaşı
kazanmak konusunda bitip tü-
kenmek bilmeyen çabalannda
ısrarcı olacağını beklemiyor-
lardı, özellikle de Kültür Ba-
kanı Fikri Sağlar ve Anıtlar \e
Müzeler Genel Müdürü Prof.
Engin Özgen'in son zamanlar-
dakı çikışlanndan sonra gördü-
ler. Türkiye'ye kadar gelerek,
bu iki kişinin davayı sonuna ka-
dar götürmeye kararlı olduğu-
na, Türkiye'nin mücadele ede-
ceğine ikna oldular. Önemli bir
diğcr etkcn de. konunun bası-
nda, yalnızca Türk basırunda
değil. tüm dünyada, özellikle
Amerikan basınında canlı tu-
tulması oldu.
Zaferden daha büyük
Sonı: Türkiye'nin mahkeme
sonucunu beklemesi, başka ül-
kelere de örnek olması gerektiği
biçiminde iddialar var. Bu iddia-
lara göre, sonınun mahkeme ka-
ran çıkmadan çö/ümlenmesi hiç
de iyi olmadı. Bu konuda sizin
görüşlerinizi alabilir miyiz?
Söylediğıniz görüşlere
katılmıyorum. Bence doğru de-
ğil. Öncelikle. 30 yıldır, tüm
dünyada tanınan bir müze tara-
fından tutulan sayısız parçadan
oluşan büyük bir koleksiyonun,
üsteiik de bir mahkeme karan
olmaksızın asıl sahibine iade
edılmesı gerçekten oiağandışı
birdurum. Bu, Türkiye'nin ko-
numunun güçlülüğünün müze
tarafından kabul edıldiğinı gös-
teriyor. Mahkeme karanndan
önce ya da sonra, başlı başına
bu bile çok önemli. Bunun, bir
zaferden daha iyi olduğuna
kuşku yok. Dava sonucunu
beklediğinizde. bunun hiçbır
güvencesi yoktu. Çünkü. yal-
nızca hazinenin Türkiye'den
geldiğini değil, tek tek tier bir
parçanın hazineye ait oldugunu
kanıllamamz gerekir. Bu da
hayli zor bir görev. Bunu kanıt-
layacağımız konusunda iyim-
serdik ama hiçbir garantisi yok.
Şu anda, hazinenin tümünü ge-
ri almayı garantiledik, mahke-
mede durum belli değildi. Ayn-
ca, daha önce de açıkladığım
gibi. böylece müzenin 1966-70
yıllan arasında almadığj daha
pek çok parçayı da geri alıyo-
ruz.
Bu parcalar müzeye, çok
daha sonralan Avrupa'dan ya
da başka yerlerden gelmişti.
Bunlann aslında hazineye ait
olduklannı ve farkh yollardan
müzeye gittiğini kanıtlayama-
yabilirdik. Şimdi, bu sınıfa da-
hil olan bütün parçalan geri
almış oluyoruz. Oysa mahkeme
karanyla hazineyi alsak bile, bu
parçalan geri alamayabilirdik.
Aynca, bunu mahkeme zafe-
nnden daha olumlu bir adım
olarak görüyoruz. Mahkeme
karannın yanhşlığı tartışma ko-
nusu olabilirdi. Oysa şimdi
dünyanm en büyük müzelerin-
den birini, koleksiyonun bize
ait oldugunu iddia ettiğimız bır
mahkemeyi kazanabifeceğimi-
ze ikna etmiş oluyoruz. Bu,
Türkiye'nin, yüzlerce ayn par-
çanın peşine koşup bunlann
Türkiye'ye ait oldugunu kanıt-
layabıleceğıni, diğer müze ve
koleksiyonculara gösteren çok
daha önemli bir işaret Bize ait
parçalan ellerinde tutmakla
suçlanan diğer müze ve koleksi-
yoncular, hatta başka ülkelere,
altı yedi yıllık bır davayı bekle-
meden aynı yolu ızlemelerinin
işaretini umanz venniş oluyo-
ruz.
Bütün bu nedenlerden öıürü,
zafer, mahkemenin Türkiye
yaranna bir karar vermesinden
çok daha büyük.
Sonı: Türkiye'nin, Ebnalı
Definesi gibi, Büieşik Devlet-
Maaşlannı alamayan Eminönfi Belediyesi işçileri Saraçfaane Parkı'nda toplanarak Bölge Çalışma Müdürlüğü'ne dilekçelerini sundular. (Fotoğ-
raf:ERDOĞAN KÖSEOĞLU)
300 belediye
işçisiyinihlü
tstanbul Haber Servisi- Maaşlanm alamayan
Eminönü Belediyesi işcılerinin eylemleri devam
ediyor. Dün de Bölge Çalışma Müdürlüğü'ne
yürüyen işçiler ücret ödenmeden çahştınlmalan-
nın anayasaya aykın oldugunu savunarak bele-
diye başkanhğı hakkmda gereken işlemin yapıl-
nıasını istedıler.
Öğle saatlerinde Saraçhane parkında topla-
nan 300 kadar işçi kısa ve sessiz bir yürüyüşün
ardından dilekçelerini Bölge Çalışma Müdür-
lüğü'ne sundular. Genel-İş Sendikası 7 Nolu
Şube Başkanı Erol Ekinci, son bir hafta içinde
yaptıklan uyan eylemleriyle soruna hükümetin,
belediye yöneüminin ve kamuoyunun dikkati-
ni çekmek istediklerini belirtti.
Ekinci, bütün uyan eylemlerine rağmen bele-
diye yönetiminden hiçbirgörüşme çağnsı gelme-
diğine dikkat çekerek eylemlerini sürdürecekle-
rini söyledi.
Hak-İş Genel Başkanı Necati Çelik, Karaca-
bey ilçesinde kurulu Nestle Fabrikası'ndakı gre-
vin çözülmesi için Uluslararası Gıda Federas-
yonu'nun da devreye girdiğini ve grevi destekle-
diğini söyledi.
SıvasAsayiş Şube Müdürü Yıldız TBMM komisyonuna Madımak Oteli'nde 37 aydının yakılma olayını anlattı:
Polisiıızor kııllaıuııasıengellendiHaber Merkea - Sıvas Asayiş Şube
Müdürü Mehmet Yıldız TBMM Araş-
tırma Komisyonu'na verdiği ifadede, 37
sanatçının. aydının yakılarak öldürüldü-
ğü Madımak Oteli önünde polise "zor
knflanma talûnatı verilmediğini" açı-
kladı. Yıldız'ın ifadesıne göre. itfaiye ka-
labalığı dağıtmak içinsu sıkmav ıreddettı.
Yanguıın söndüriUmesi sırasında bir
itfaiye eri vanayı açarken, diğeri kapattı.
Bır itfaiye eri merdıvenlenn yansına ka-
dar çıkarak aşağı ınmekte olan Aziz \e-
sin'ı aşağı atmak ıstedı. Belediye Meclıs
üyesiCaferErçakmakpohse."Namussuz-
lar! Siz "polisi kurtaracağız' dediniz, şimdi
o köpeği kurtanyorsunuz" dedi ve Aziz
Nesin'esaldırdı.PolısAzızNesın'ıaraba-
ya bindırerek kaçırdı.
Sıvas olaylannı araştırmakla görevli
TBMM Komisyonu tarafından hazır-
lanan ve ağırlıklı olarak tanıklann ifa-
delerine yer venlen ön raporda dikkat
çekici tanık ifadeleri yer aldı. Gizli ola-
rak alınan ifadclerden ba/ı özet bilgileri
avnen aktanyoruz:
Mehmet Yüdız (Sıvas Asayiş Şube Mü-
dürü): Perşembc günü mahallı basında
olaylar çıkmjM körüklenmışlır. C'uına
günü namaz vakundc nıodrchcdc .scmah
• Sıvas Asayiş Müdürü Yıldız'ın Meclis Komisyonu'na verdiği ifadeye göre polise Madımak
Oteli önünde zor kullanma emri verilmedi. Yangınm başlamasından çok sonra polis
müdahale etti ve itfaiyenin otel önüne gelmesi saglandı. Ancak yangının söndürülmesi
sırasında bir itfaiye eri vanayı kapattı. Bir başka itfaiye eri de merdivenin yansına kadar gelen
Aziz Nesin'i aşağı atmaya çalıştı. Nesin'i polis kurtardı ve olay yerinden kaçırdı.
gösterilen vardı. Bız medresenın kapılan-
nı kapattık kı ses duyulmasın. Camiye
girmeyen baa kişiler ise semah dönenlere
laf atıyordu. Cuma çıkışında ABD bay-
rağı yakıldı ve meydana doğru yürüyüş
başlatıldı. Meydana gelındikten sonra
tekrar geriye dönüldü ve medreseyı bas-
mak ıstediler Ancak ozamana kadar biz
medrese ıçindekıleri boşaltmıştık. Bura-
dan kütür merkezıne doğru vöneldiler.
Kültür merkezi önünde önlem alarak
gösterialeri kültür merkezine sokmadık.
Gıremeyeceklerini anlayınca vilayetedoğ-
ru yöncİdıler. BBP'nin başkanı EroTa rica
ettık, dağılmalannı ıstedık. Partınin
onündedağılacaklannısöyledıler Ancak
dağılmadılar. Tekrar kültür merkezıne
vöneldiler. Orada karşı grupla çatıştılar.
Bu arada heykelı sökmeyeçalıştılar. Bize
zorkullanıntalimatıvenldı.Copkullana-
rak tam dağıtıyorduk ki emniyet müdü-
rü müftünün konuşma yapmasını istedi.
Müftüyü beklerken belediye başkanı gel-
di. O sırada dağılmakta olan topluluk
yenidentoplandı. Başkan konuştu;ancak
etkili olamadı. Topluluk tekraroteledoğ-
ru yöneldı. Otel önünde önlem aldık an-
cak saatlerce bekledik. Bizezor kullanma.
talimaü venlmedı. Bıdonla benzın geurdı-
ler. Kaldınm taşlanyla içeriyi süreklı
taşlıyorlardı.Arabalaryanıncaoteltutuş-
tu. Otel yanmaya başlayınca göstericiler
sevinç çığlıklan atıyorlardı. Asker gel-
mişti ancakarkataraftaduruyordu. İtfai-
ye gelmişancak topluluk araçlann geçişı-
ne izin vermiyordu. Bız kalabalığa su sı-
kmalannı ıstedik. İtfaiyeciler talimat
almadan su sıkmayacaklannı söylediler.
Bizıçerdekileri kurtarmak içincop kulla-
narak kalabalığı dağıtınca itfaiye otelin
önüne yaklaştı. Ancak binsi su sıkarken
öteki itfaiye en vanayı kapatıyordu. Bir
süre onlarla uğraştık. Bir itfaiye eri mer-
divenlerin yansına kadar çıkarak aşağı
inmekte olan Aziz Nesin'i aşağı atmak is-
tedi. Biz Nesin'i kurtanrken Belediye
Meclis üyesi Cafer Erçakmak bize, "Na-
mussuzlar! Siz 'polisi kurtaracağız' dedi-
niz. şimdi o köpeği kurtanvorsumız" dedi
ve Aziz Nesın'e saldırdı. Biz Aziz Nesin'i
arabaya bindirerek kaqrdık.
Yaşar Karapolat (MİT Bölge Başkanı
vekili): 2.7.1993 tarihinde saat 11.00'de
Vali ve Azû Nesin aleyhinde bir protesto
gösterisı yapılacağını bılgı aldık. Saat 11.
30'dabunubaşkanlığaveEmnıyetyetkilı-
lerine ılettım. Bu bilgileri Terörle Müca-
dele Şubesi'nde görevli Ramazan isimlı
polis memuruna şifahen bildirdim. Bu
olaylar içerisinde Mazlum-Derisimlider-
neğin oldugunu biliyoruz. Bu konularda
bazı duyumlar aldık. Vali ve Emniyet
Müdürü sancak töreninde bulundukla-
nndan dolayı kendılenne ıletemedım.
OlaylardansonraAlibaba Mahallesi'nde
Dev-Sol'un haarhklannı yetkililere za-
manındailettik.Bizimlslamibildirilerden
haberimiz olmadı. Nerede basıldığını da
bılmiyoruz. Olaylar sonrasında PKK ve
Dev-Sol'un eylem hazırhklannı zamanı-
nda öğrenıp haber verdık.
Hüseyin Bakır(Sıvas Möftüsû): Sıvas-
ta iki buçuk aydır görev yapıyorum. Ben
cuma günü merkeze bağlı Kuzören kö-
yünde bulunuyordum. Döndüğümde
olaylann çıktığmı öğrendim. Olaylan
müftülüğün üzenndeki lojmanlardan iz-
ledim. Bu olaylar nedenıyle Hayırsever
Camii imamı Kerim KüçOkköse, Çukur-
tarla Camii müezzini Turan Koç gözaltı-
na alındılar. Olaylann cereyan ettiği
cuma günü vaaz konumuz tesettürdü.
Kültür merkezinin yanındaki Kale
Camii imamı izindeydi. O gün cuma na-
mazını müezzin kıldıımış. Buruciye
Medresesi'nde o esnada davul zurna
çalınıyormuş. Müezzin arkadaşımız şu
anda kayıp. Gözaltında olduğu söyle-
niyor.
ler'de süren başka davalan daha
var. Metropolitan anlaşma-
sından sonra, bu mahkemelerin,
tarttşmalann nasıl bir gelişme
göstereceğini düşünüvorsunuz?
- Diğer davalann geleceğini
öngörmek hiç kolay değil. Ben-
ce, bu olay Türkiye'nin konu-
munu güçlendirecek. Bu geliş-
melerin ışığında konumlanm
en aandan bir kez daha değer-
lendirecek, dava yoluna baş-
vurmadan anlaşmaya var-
manın akıllıca olup olmadığmı
tartışacaklar.
Soru: Bazı kişiler. anlaşmayla
ya da mahkeme karanyla olsun.
bu sonucun müze için, kendi üye-
leri ve uluslararası kamuovu gö-
zünde utandıncı bir dunım oldu-
gunu düşümhor. Çünkü, ya-
sadışı kazılarak çıkarılmış kül-
türel bir mirası satın aldıklarını
kabul ettiler. İyi niyetli olduklan
da söylenemez. Siz ne düşüıtü-
yorsunuz?
Yüz kızancı durum
- Hiç kuşkusuz. kendi üyeleri
önünde yüz kızartıcı bir duru-
ma düştüler. Bu sonuca ulaş-
mak için bunca çaba harca-
mamız da, vermekte ne kadar
gönülsüz olduklannın bır gös-
tergesi. Şimdi. kendilenne pa-
halıya mal olan davayı sona er-
dirmek istiyorlar. Anlaşma, ge-
lecekte işbırlığı yapmak için
çaba harcanmasına zemin
hazırlıyor. Bu noktada, geriye
değil ileriye bakmak istedikleri-
ni söylüyorlar.
Soru: Eğer mahkeme, hazi-
neyi Türkiye'ye verme karan al-
saydı, yasal harcamalar için mü-
zeden tazminat almak mümkün
olacak mıydı?
- ABD'de bu gibi davalarda,
yasal harcamalannızı geri al-
manız mümkün değıldir.
Sonı: Türk kamuoyuna söy-
lemek istemediğiniz bir şey var
mı? Kazanmanız hakkında ne
düşünüyorsunuz?
- Hükümetle birlikte, bu
paha biçilmez hazineyi, ülkesi-
ne geri döndürmek ıçın verdiği-
miz uğraştan gurur duyuyoruz.
Bunun, Türkiye, bütün dünya
ve kültürel miraslannı geri al-
maya çalışan ülkeler ipn çok
önemli olduğuna inanıyonız.
Bu büyük bir ayncahk ve gurur
kaynağı. îşbirüğjmizin sürmesi-
ni umuyorum. Özellikle Bakan
Sağlar'a, Engin Özgen'e ve bu
davayı izlemekteki karar-
lılığınızdan ötürü, siz, Özgen
Acar'a teşekkür etmek ıstıyo-
rum. Bunun, ulaştığımız sonu-
ca büyük katkısı oldugunu dü-
şünüyoruz. Sizlere çalışmak.
büyük bir zevkti. Aynca, sizin,
devletin ve basınm bütünlüğü,
kendini adamışhğı, kültürel mi-
raslan kaçınlan diğer uluslara
da model oluşturmalı. Bundan
güç almahlar.
Bu, bir avukatın gözünde da-
vadır. Ancak, sonucun bundan
öte bir anlam taşıdığına inanı-
yorum. Bu, benzer durumlar
içerisinde mahkeme önüne çı-
kan ilk davalardan biriydi.
Yüzlerce tanhi eserin, yıllar bo-
yunca saklandığı çok büyük bir
müzeden alınması çok önemli.
Bunun, aynı zamanda, gerek
Türkiye, gerek kültürel hazine-
lerini geri ahnaya çalışan diğer
ülkeler açısından yasal bir zafer
oldugunu düşünüyorum. Ayn-
ca bu sonuç, bütün dünyanın
tarihi eser kaçakçılığıyla nasıl
başedileceğini. kaçakçılara na-
sıl bir mesaj gönderileceğini tar-
tıştığı çok önemli bir anda orta-
ya çıktı.
Böyle bir sonuca ulaşmanın
en iyi mesaj oldugunu düşünü-
yorum. Yasal bir zafer olmanın
ötesinde, bu da çok önemli bir
başan. Bunun bir parçası ol-
mak da oldukça heyecan veri-
ciydi.