Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 EYLÜL1993 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Ortak sorunlar etrafında güç ve eylem birliği yapmak, örgütlenmek ve sendikal birük sağlamak kararlan alındı
Sendikal mücadeledememur-işçi el ele
• Memur
sendikaianmn
oluşturduğu Kamu
Çalışanları Platformu ile
DİSK arasında,
'Sendikal mücadelede
işçi-memuraynmı
aşılmalf konusunda
görüş birliğine vanldı.
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Memurlar, sendikal mü-
cadelede işçi sınıfıyla el ele ver-
me karan aİdı. Memur sendika-
lanıun oluşturduğu Kamu
Çalışanları Platformu ile DİSK
arasında, "Sendikal mücadele-
de işçi-memur aynmı aşümalı"
konusunda görüş birliğine va-
nldı. Türkiye'deki sendikal ha-
reket içinde işçi-memur aynmı-
nın kaldınlması için ilk olarak
ortak sorunlar etrafında güç ve
eylem birliği yapmak. ortak ör-
gütlenmek ve sendikal birlik
sağlamak kararlan alındı.
Alınan kararlar
DİSK ve Kamu Çalışanları
Platformu arasında. sendikal
mücadelede birlikte hareket et-
me yolunda alınan kararlar
özetJe şöyle sıralandı:
- İşci memur aynmı asılmalı-
dır:
Sermaye kesimi ve devlet.
işçi sınıfını çeşitli aynmlarla
bölmeye çalışmaktadır. İşçi sı-
Özellestirîlecek KİT'ler arasında bulunan Tekel'de toplu kıyım
Tekel'de 309 kişiye zorunlu emekliük
Haber Merkezi-Tekel"de çoğunluğu
üst düzey yönetici ve denetici olan 309
memur "res'en" emckli edildi. Şimdiye
kadar sadece "sağlık" ya da "ceza" ge-
rekçeleriyle kişiye yönelik olarak kullanı-
lan 5434 sayılı Emekliük Yasası'nın 39 ve
40'ıncı maddeleri uyannca zorunlu ola-
rak emekli ediJen memurlar, özeileştirile-
cek KİT'ler arasında bulunan Tekel'de
toplu kıyıma gıdildiğini öne sürdüler. Zo-
runlu emeklihk işlemine tabi tutulan me-
murlardan bazılan, "yürütmenin durdu-
nılması" istemiyle mahkemeye başvuru-
yor. Türkiye Denizcilik İşletmeleri'ndede
30 yıl hizmeti olanlar varken 20 yılını dol-
duran bayan işçi ve memurlar ile 25 yılını
dolduran erkek çalışanlann emekliliğe
zorlandığı bildirildi.
Bu uygulama. özelleştirilmesi planla-
nan KITlerden Türkiye Demir Çelik
İşletmelen'nde de gündeme gelmiş ve iş-
ten çıkarmalar sırasında emekliliği yakla-
şanlar sistemli bir şekilde "res'en" emekli
edilmişlerdi. Fakat zorunlu emekliliğe iti-
raz eden Demir Çelik İşletmeleri çalışan-
lan, başvurduklan mahkemeler tarafi-
ndan görevlenne ıade edilmişlerdi.
Tekel îşletmeleri'nde zorunlu emeklili-
ğe tabi tutulan memurlar, işini yapma-
yanlara ceza olarak uygulanan ya da
sağlık durumu kötü olanlan emekli et-
mekte kullanılan maddelerle işlerine son
verilmesini eleştirdiler.
Bu işlem yapılırken özlük haklannın
dıkkate alınmadığmı ileri süren zorunlu
emekli edılmiş memurlar, "ZonınJu
emekli edilenlerin çoğunun daha emeklilik-
lerine 5 ya da 8 j ıl»ar. Bu insanlann j asal
dayanağı olmayan kararlarla kapı önüne
konulması çirkin bir tasarnıf" diyerck
şunlan söylediler:
"Aynca çalışırken 12 milyon lira maaş
alan bu insanlar. emekli ediİdiklerinde el-
lerine sadece 5 milyon lira gececek. İnsan-
lar, emekli maaşlannın iyileştirilmenıiş ol-
ması nedeniyle yüzde 401ık bir ücretle ya-
şamaya mabkum ediliyor. İş göremeyen
insanlar için uygulanan maddeden yola
çıkıiarak cezalandırılma tavrı ile karşı
karşıya bırakılmış oluyoruz. Bir yandan
309 kişi res'en emekli edilirken bir yandan
da gazetelere ilan verilerek eleman aranı-
yor. Bu tasamıfun gerekçesini anlamak
mümkün değil. Ama biz. dava yoluyla
hakkımızı arayacağız."
Türkiye Kooperatif ve Büro İşçileri
Sendikası İstanbul Şube Başkanı Aziz
Hacsalimoğlu da Türkiye Denizcilik
İşletmeleri'nde çalışanlann da emekliliğe
zorlandıklannı öne sürdü.
nıfının genişçe bir kesimi "me-
mur" şeklinde tanımlanarak
işçi sınıfının bütününden ko-
partılmaya çalışılırken kimisi
de sözleşmeli personel, özel gü-
venlik teşkilatı. müteahhit işçi-
si, geçici işçi vb uygulamalany-
la bu bütünlükten aynştınlma-
ya çalışılıyor. İşçi sınıfının
önemli bir kesiminin örgütsüz
bırakılması hedefleniyor.
- İşçi-memur aynmı ve sendi-
kal raücadele:
Türkiye sendikal hareketi
için işçi-memur aynmının aşı-
lması. işçi sınıfı birliğinın ger-
çekleşürilmesi elzemdir. Bu
aynmın gerçekten ortadan
kalkması ve sermaye smıfına
karşı işçi sınıfının en geniş bir-
likteliğinin sağlanabilmesi, so-
runun pratik ve örgütsel düzey-
lerde de aşılmasını gerektir-
mektedir.
- Hükümet sözünü tutmaiıdır.
Birinci ve ikinci DYP-SHP
hükümetleri dönemlerinde de
kamu çalışanlanna uygulanan
baskılar sürdürüldü. Kamu ça-
lışanlan; grevlı. toplusözleşmeli
sendika talebi ile yürüttükleri
mücadelelen nedeniyle yine
sürgün edildiler. coplandılar.
gözaltına alındılar. sendika şu-
beleri kapatıldı. genel kurullan-
na ve toplantılanna izin veril-
medı. Hükümet. kamuçahşan-
lannm grcvli. toplusözleşmeli
sendikal hak ve özgürlüklerini
güvence altına almalı. bu doğ-
rultuda gerekli yasal düzenle-
meleri gerçekleştirmelidir.
- Ortak demokrafik sendikal
haklar vasası:
5. Cüz Etkinlikleri baslıyor
RP, Torbalı'da
bildiri dağıtü
• îlçe'de. kahvehanelerde Aziz Nesin'e yönelik
bildiri dağıttıklan için gözaltına alırıan RP İlçe
Başkanı Ali Öztürk ve Yönetim Kurulu üyesi
Hüseyin Yeşilbaş serbest bırakıldı. RP'li
yöneticiler hakkında dava açılacağı bildirildi.
(ZMİR (Cumhuriyet Ege Bü-
rosu)- Geleneksel Torbalı 5.
Güz Etkinlikleri bugün başlı-
'yofpEtfâitikler^.JtatıTmak üfc-;
re ilçeye'gelen Aziz Nesüı'in,
ToTbalı'ya yasaJara uygun bi-
çimde konuşmaya geldim. An-
cak Belediye Başkanı 'konuş-
ma' derse konuşmam" demesi
üzerine, Torbalı Beledive-Baş-
kanı Ertan Ünver, "Ben de ken-
disine konuşma' diyorum. Dev-
let bir yanlts yapmtstır, bu yanlı-
şı tırmandırmaya gerek yoktur"
dedi.
Ünver. bazı yayın organlan-
nda çıkan haberlere de tepkı
göstererek gerginlik yaratılma-
masını istedi. Ilçede. kahveha-
nelerde Aziz Nesin'e yönelik
bildiri dağıttıklan için gözaltına
alınan RP İlçe Başkanı Ali Öz-
türk ve Yönetim Kurulu üyesi
Hüseyin Yeşilbaş ise serbest bı-
rakıldı. RP'li yöneticiler hak-
kında dava açılacağı bildirildi.
Valinin açıklaması
Torbalı 5. Güz Etkinlikleri.
bugün halk danslan gösterileri
ve açış konuşmalanyla başlı-
yor. 4 eylül cumartesi günü ger-
çekleştirilmesi planlanan, Aziz
Nesin'in de konuşmacı olarak
katılacağı "Demokrasi ve Gül-
mece" konulu panelin iptal ka-
rannın, yörede güvenlik güçle-
rince yapılan bir araştırmadan
sonra alındığı bildirildi.
İzmir Valisi Kutlu Aktaş yerel
bir gazeteye, "PaneKn iptal ka-
ran, emniyet teşkilatmın y aptığı
yöresel değerlendirme raporun-
dan sonra alındı" diyerek Tor-
balı yerine bir başka yerde yapı-
Isaydı panelin iptaline gerek
kalrnayaçağı görüsöaü «»vun-
c
d u ;
f
•"• ' - •-'-'*»<*
' RPtı yoneticileriri'Aaz'Ne-
sin'e yönelik bildiri dağıtmalan
ve bazı basın organlannın yayı-
nlanyla tırmandınlmaya çalışı-
lan gerginliğin ardından. ilçede
durumun sakin olduğu gözlen-
di. Torbalı ya "Yasaiara uygun
olarak konuşmaya geldiğini, an-
cak Belediye Başkanı konuş-
ma' derse konuşmayacağını"
belirten Aziz Nesin. Belediye
Başkanı'nın yasağa uymaması
durumunda kendisini suçlaya-
cağını söylemişti. Belediye Baş-
kanı Ertan Ünver ise Aziz Ne-
sin'den konuşmamasını isteye-
ceğini belirterek. "Devlet bir
yanlış yapmıştır, bunu tırmandı-
rmaya gerek yoktur" diye ko-
nuştu. Ünver: "Torbalı'da,
halkla 12 Eylül'den önce de kim-
se oynayamadı. Devlet o zaman
da yanlış yaptı. Beni sekiz defa
gözetim aİtına aidılar. Bu panel
iptal edilmeseydi 'tık' çıkmazdı
Torbairda. Ama ben o yanlışın
tırmandınlmasını uygun görmü-
yorum. Yeni Asır ve Tercöman
gazetelerini Torbalı halkı adına
kınıvorum "dedi.
Bu arada Nesin'e tepki ola-
rak "Torbalı Snas Olamaz, Hu-
zurumuzun Bozulmasını İste-
miyoruz" başhklı bildiriyi da-
ğıttıklan gerekçesiyle gözalüna
alınan RP İlçe Başkanı Ali Öz-
türk ve Yönetim Kurulu üyesi
Hüseyin Yeşilbaş, tutuksuz
yargılanmak üzere serbest bıra-
kıldi.
TYS ve PEN'den çağrı
2 Temmuz, 'Laikliğe
Saygı Günü' olsun
Küitür Servisi - Türkiye Ya-
zarlar Sendikası. PEN Yazarlar
Derneği ve Edebiyatçılar Der-
. neğj, "Srvas olayîannın neden
olduğu tepkiyi dile getirmek ve
toplumu uyarmak" amaayla
ortak bir platform oluşturdu.
Gazeteciler Cemiyeti'nde dün
düzenlenen basın toplantısı-
nda, Sıvas olayîannın ya-
şandığı 2 temmuzgününün "La-
ikliğe Saygı Günü" olarak ka-
bul edilmesi için TBMM'ye
başvuruda bulunma da karan
alındı. Edebiyatçılar Derneği
Başkanı Ahmet Say, PEN Ya-
zarlar Derneği Başkanı Şükran
Kurdakui, Türkiye Yazarlar
Sendikası Genei Şekreteri Haş-
met Zeybek ve Öner Yağcı'nın
kaüldığj toplantıda yapılan açı-
klamada. platformu oluşturan
ana ilkeler. "Srvas'ta şeriatçı
güçler tarafından laikliğe ve ö'z-
gîr düşünceye karşı örgütlenen
toplu kıyımın nedenlerini, sonuç-
lannı ve toplumumuz üzerinde
yarattığı derin acı ve tepkiyi dile
getirmek, bu yolla yetkilileri ve
toplumu uyarmak" şeklinde sı-
ralandı.
PEN Yazarlar Derneği Baş-
kanı Şükran Kurdakui, böyle
birplatformu basınaaçıklamak
için özellikle 1 Eylül Dünya
Banş Günü'nü seçtiklerini. ede-
biyaün insan öldürmeye doğal
oiarak karşı olduğunu söyledi.
Kurdakui sözlerini şöyle sür-
dürdü: "Yazar örgütlerinin üye
sayısının az olduğuna bakmayın.
Aziz Nesin'in deyimiyle Türki-
ye'de bir kitabın ortalama 3000
bastığını diişünürsek bizim üye
sayımızı 3000'Ie çarpmak gere-
kir" dedi.
Özgür düşünce adına görüş-
lennı açıklayan tüm yazar ve
sanatçilann yanında olacak-
lannı açıklayan yazar örgütleri.
2 temmuz gününün bundan
böyle 'Laikliğe Saygı Günü'
olarak kabul edilmesi ıçın
TBMM'ye başvurarak bir yasa
çıkmasını ısteyeccklcnni de ifa-
dc cttiler.
SHP İstanbul il örgütüdedûn Beşiktaş'ta gû'Idağrttı, Lğur Mumcu anıtına çicek bıraktı.(Fotoğraf: HATfCE TUNCER)
'Silah ve öUimdeğil, bcmşistiyoruz'
Haber Merkezi-Dünya Banş Günü
tüm yurtta çeşitli etkinliklerle kutlandı.
Cumhuriyet Halk Partisi, 1 Eylül Dün-
ya Banş Günü'nde Ankara'da banş yürü-
yüşü düzenleyerek Birleşmiş Milletler
(BM)binası önünden TBMM'ye kadar
bir banş zinciri oluşturdu. CHPAnkara İl
Başkanı Nail Gürman BM Genel Sekrete-
ri Butros Gali'ye ıletiimek üzere hazjrla-
nan "barış mektubu"nu BM Türkiye tem-
silcikğine verdi.
CHP Ankara İl Başkanlığı tarafından
düzenlejıen "banş yürüyüşü". Olgunlar
Sokak'taki il başkanlığı binasından baş-
ladı. Ellerinde, "Yurtta banş, dünyada
banş". "Hiroşima ve Nagazaki'yi unut-
madık", "Bosna'ya veOrtadoğu'ya banş".
"Sa>aşsız, sömürüsüz dünya". "Silahlar
sussun, sevgi büyüsün, çocuklar ölmcsin"
şeklinde pankart taşıyan yürüyüşçüler,
Atatürk Bulvan yolu ile BM Ankara
Temsilciliği önüne geldiler. Yürüyüşçüler.
burada, BM binası önünden TBMM'nin
yanındaki Milli Egemenlik Parkı'na ka-
dar uzanan "banş zinciri" oluşturdular.
CHP milletvekilleri Lluç Gürkan, AU
Dincer, Haydar Oymak \e CHP Ankara
İl Başkanı Nail Gürman başkanlığinda
oluşturulan heyet burada BM Genel Sek-
reteri Butros Gali'ye iletümek üzere hazı-
rlanan mektubu BM Türkiye Daimi Tem-
silcisi Büyükelçi Edmond Cane'ye sundu-
lar. BM'nin seyirci kaldığını belirten Gür-
man, "Dünya Banş Günü'nü kutladığunız
bu günde sizi ve BM örgütürain tüm birim-
lerini "çifte standart' uygulaması anlayışını
terk etmeye da» et edij orum" dedi.
İstanbuFda
SHP İstanbul il örgüıü de dün saat 11
OO'de Ortaköy ve Beşiktaş'ta gül dağıttı.
Ortaköy Meydanfnda bir konuşma ya-
pan SHP İstanbul İl Başkanı Yüksel Çen-
gel camisiyle. sinagoguyla. kilisesivle Or-
taköy'ün banşın simgesi haline geldiğini
belirterek "Sosyal demokratlar dünya
banşına sahip çıkarlar. Bizler tüm insan-
lann birlikte mutlu yaşamaiannı isteriz"
dedi. Topluluk daha sonra Beşiktaş'a gi-
derek önce Uğur Mumcu Anıtı'na çiçek
bıraku veçevrede bulunanlara gül dağıttı.
Çengel burada yaptığı konuşmada.
Mumcu'nun "demokrasi, banş ve dürüst-
lüğün kavgacısı" olduğunu söyledi.
DİSK Genel Merkezi'nden "Silah ve
ölüm değil; konut, okul, iş, ekmek, sağlıklı
ve mutlu bir yaşam istiyoruz" başlığıyla
yapılan açıklamada da kalıcı bir banş için
emekçilerin ve dünya halklannın eylemi-
ne her zamankindan fazla gerek olduğu
belirtilerek "Bir yıkunın başlangıcını, hak-
ça ve kalıcı bir banş için mücadele gününe
dönüştürenlerin Dünya Banş Günü'nü kut-
lar. silahsız >e kansız; banş ve özgürlük
dolu günler dileriz" denildi.
Adana'da
Adana'da siyasi parti temsilcileri yaptı-
klan ortak açıklamada, Türkiye ve dün-
yada banşı bozan gelişmelerin bir an önce
durdurulmasnı ve kan akıtmaya son veril-
mesini ıstediler. İnönü Parkı'nda banşı ve
kardeşliği simgeleyen güvercinler ile çok
sayıda balon uçuruldu.
5 E y l ü l ' e
Kadar
Y a t ı r ı m Y a p m a y ı n . . .
Emlak Bankası Sizlere
Mükemmel Bir Yatırım
Fırsatı Hazııiıyor.
EMLAK BANKASI
ARAYIS
TOKTAMIŞ ATEŞ
Kamu çalışanlan için ayn bir
yasa düzenlenmesi. kabul edile-
mez bir tutumdur. Bu. bir yan-
dan işçi-memur aynmını sür-
dürmek. diğer yandan da kamu
çalışanlannın grevli, toplusöz-
leşmeli sendikal hak vc özgür-
lüklerini kullanmalannın önü-
ne geçmek anlamına gelmekte-
dir. Çalışma Bakanlığı'nca
hazırlanan yasa tasarısında.
grev ve toplusözleşme hakkına
yer verilmemektedir.
Siyasi iktidar, kamu çalışan-
lannın sendikalaşmasını değil:
adı sendika da olsa. danışma
hizmeti görecek şekilde dernek-
leşmesini kabul etmektedir.
Hükümetin bu tutumu,
TBMM'deimzalanan uluslara-
rası sözleşmelere de aykındır.
Yasalar, yaşamın gerçeklerinin
gerisinde kalmamalıdır.
- Meslek sendikacüığı, sınıf ve
kitle sendikacüığı ile uyuşmaz:
Sınıfsal temelde sendikal ör-
gütlülük yerine mesleki temelde
sendikalaşmayı savunan an-
layış. tehlike oluşturmaktadır.
İşçi sınıfının gkarlannı sa-
vunanlar, en geniş ölçüde bir-
liktejikten yana olmalıdır.
DİSK ve Kamu Çalışanlan
Platfonnu, ortak sorun ve is-
tekler etrafında birlikte davran-
mak, karşılıklı dayanışma için-
de olmak ve sendikal örgütlü-
lüklerin de bu ortak tutuma
katılmasını sağlamak konusun-
da görüş birliğine vardılar.
Işsiz Kalmak...
Geçenlerde yakın bir dostumun işyerinde oturuyor-
duk. Tekstil üretimi üzerine çalışan bir aile şirketiydi bu-
lunduğumuzyer. Babalarından devraldıklan işi büyüten
"canavar gibi" üç kardeş, Türkiye'nin en büyük fır-
malarından birini oluşturmuşlardı. Şimdi de Avrupa ve
Amerika'yı zorluyorlardı.
En modern teknolojileri uygulamalarına karşın, "mü-
tedeyyin" insanlardı. Yani adamakıllı dindardılar. Hele
benim yakın dostum olan ağabey. birkaç kez hacca da
gitmişti. Ama bu dindarlıkları, modern ve çağdaş olma-
larını engellemiyordu. En azından biçimsel olarak.
Sohbetimiz nitelikli eleman bulunup bulunamaması
konusuna gelmişti.
Nitelikli elemanın çok pahalıya geldiğini ve böylest
elemanlara çok yüksek ücret ödemektense, kimi işleri
fason olarak yaptırmanm daha ucuza geldiğini anlatı-
yorlardı. Tabıi ben de bu anlayışa karşı çıkıyor, itiraz edi-
yordum. "Bu tutumun ve anlayışın " dıyordum, "Sosyal
maliyeti sizin sandığınızdan çok daha yüksektir. Gün
gelir, bunun faturasını bumunuza dayarlar ve ödemekte
çok zorlamrsınız. Sadece siz değil, hepimiz çok zorlanı-
rız."
Derken aralarından biri, birkaç gün önce İzmirden is-
tanbul'a gelirken uçakta yan yana düşmüş olduğu bir
işadamının öğütlerini anlatmaya başladı. Herkesin ko-
layca tanıyacağı bu işadamının isminı vermiyorum.
Ama engin iş deneyimleri olan bu zatın, genç bir işada-
mına verdiği öğütler, doğrusu tüylerimi ürpertti.
"Bir işyeri" diyormuş bu deneyimli işadamı, "Ağaç
gibidir. Zaman zaman personel budaması yapmak ge-
rekir. Nasıl bir ağacı budadığmız zaman, yeniden filiz-
lenmeler olursa. bir işyerinde de personeli budadığmız
zaman, budananların yerine daha nitelıklilenn önü açıl-
mış olur.'' Ve sürdürüyormuş bu deneyimli işadamı ko-
nuş.masını: "Nasıl bir ağacın büyumesi için zaman za-
man budanması zorunluluğu varsa: aynı biçimde, bir is-
yerinin büyumesi için de zaman zaman budanması zo-
runluluğu vardır."
Dehşet içinde kalmışhm ki kardeşlerden birdiğeri aldı
sözü. "Adam çok haklı" dedi. Ve devam etti: "Bakın bi-
zim finans mudürü ayrılınca nasıl paniklemiştik. Ama
onun yerine geçirdiğimiz yardımcısı çok daha iyi çıktı."
Konu böyle sürüp gidecekti ki "insaf edin yahu" diye
girdim araya. "insanlardan söz ediyorsunuz burada,
ağaçlardan değil." Ve işini yitiren bir insanın, başına
neler gelebileceğini anlatmaya çalıştım Emeğini sata-
rak ya da kiralayarak "bugun kazandığını bugün yiyen"
bu insanlann; o emeği satamazlarsa ya da kiralayamaz-
larsa, bunun faturasının gene bize çıkacağını anımsat-
tım. Ve rastlantıyla yanımda bulunan, geçen yüzyıl şair-
lerinden Vehbi'nin iki mısraını okudum:
"Zalimin rüşde ikbalini bir ah keser
Maniyi rızk olanın rızkını Allah keser."
Üzüldülertabii, duygulandılar "Haklısın ama..."1a\an
dediler. Zaten ben de biraz sonra veda ederek ayrıldım
oradan.
Yolda düşündüm. Türkiye'de en iyimser rakamlarla 5
tnilyon işsiz vardı. Bu insanlar ne yer ne içerlerdi? Ne
giyerlerdi? Aile kurumunun sıcaklığı ve sarmalaması ol-
masa, nasıl toplumsal patlamalara yol açardı bu du-
rum? Bunun faturasını kim ödeyecekti, kim ödeyeJtoHndi,
nasıl ödenirdı?
Bugün gazetelerde yazan çeşnici iokanta uzmanları
(!), öğlen yemeği adambaşriOO-150 bin lira olursa bu fi-
yatlariçin, "fenadeğil"yaöa "maAu/"diyorlar(Onlarda
haklı). Ama Türkiye'de günde 100 bin liraya çalışmaya
can atan milyonlarca insan varken bu durum biraz çeliş-
kili olmuyor mu?
Genç bir insanın iş bulamaması korkunç bir şeydir.
Artık kendi kanatlarıyla uçmak isteyen, kendi pembe
renklerle bezenmiş düş alemlerine kanat çırpmak iste-
yen genç bir insanın bu hayallerini yıllarca ertelemesi
ve belki de (ve maalesef çoğu zaman) buna hiç ulaşa-
maması gerçekten dramdır.
Ama iyi-kötü bir işi olan ve bu işin getirdiği olanakların
çerçevesi içinde kendine bir yaşam oluşturan ve belki
de bir aile kuran insanın, bu işi yiti'rmesi çok daha kor-
kunç bir şeydir. Çünkü o insanın ellerine bakan başkala-
rı da vardır. Kendinden çok daha aciz olan birileri.
Insanları ağaç gibı görmemek, bilgisayar ekranların-
da kırpışan rakamlar olarak değerlendirmemek gerekir.
Bugün iktisadi rantabiiiteleri düşünenler ve sosyal ran-
tabiliteleri ihmal edenler öyle bir fatura ile karşılaşabilir-
ler ki üç nesilde ödeyemeyiz.
Işsiz kalmak çok tehlikeli bir şeydir. Ama işsiz kalanla-
rın çok olduğu bir yerde yaşamak da az tehlikeli bir şey
değildir.
Bosna ve Azenbaycan için kampanya
• İstanbul Haber Servisi - İstanbul İdealist EczacılarGrubu,
Bosna-Hersek ve Azerbaycan'daki "insanlık dramını protesto
etmek ve oradaki y aralıiar ile hastalara yardım etmek"
amacıyla ilaç kampanyası başlattı. Divân Oteü'nde yerel
yönetimlerin de katıldığı bir toplantı düzenleyen İdealist
EczacılarGrubu adına konuşan Atilla Aydıner, '"Baüda bir
ayıp yaşanıyor. Biz askeri yardım yapamayız ancak ilaç
yardımı yapabiliriz" dedi. Toplanüya, İdealist Eczacılar Grubu
üyeleri. Bakırköy Belediye Başkanı Ali Talip Özdemir. Avcılar
Belediye Başkanı Tahsin Salimoğlu, Selimpaşa Belediye
Başkanı Ahmet Yağcıoğlu. Küçükçekmece Belediye Başkan
Yardımcısı Cemal Ulaş ve Azerbaycan Derneği Başkanı
Ibrahim Gence kaüldı.
Üniversitede 5 gözaltı
• İstanbul Haber Servisi - İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilimler
Fakültesi'nde. yeni öğrendler için kayıt masası açan beş öğrenci
gözaltına alındı. Siyasal Bilimler Fakültesi'nde öğrenciler
tarafından açılan rehberlik ve kayıt masasında çalışan
Süleyman Aktaş, Ayşegül Babalık. Erol Şimşek. İsmail
Durmaz ve Cihan Çabuk adlı öğrenciler. dün öğle saatlerinde
fakülteye gelen sivil polisler tarafından gözaltına alındı.
Arkadaşlannın gözaltına alınması üzerine dekanla görüşen
diğer öğrencilere ise arkadaşlannın bırakılacağı söylendi.
Ancak öğrenciler bırakılmadı
Gaziosmanpaşa'da eylem
• İstanbul Haber Servisi - Gaziosmanpaşa Belediyesi
çalışanlan dün öğle saatlerinde iş bırakma eyiemi yaptı.
Belediye binası önünde toplanan işçiler, üçaydan beri
maaşlannı alamadıklannı ifade ederek "Taşeron kalksın.
maaşlarverilsın", "Yaşasın işçilerin birliği" şeklinde slogan
attı. Genel-İş Sendikası 5 no'lu Şube Başkanı Fahri Karagöz
yaptığı açıklamada seslerini duyurmak istediklerini belirterek
"Sosyal yardımlar. 1992 martından bu yana verilmesi gereken
toplu sözleşme farklan ve üç aydır maaşlanmız verilmedi.
Aynca 1993 yılında verilmesi gereken dört ikramiyemizin
üçünü alamadık" dedi. Haklannı alana dek eylemlerini
sürdüreceklerini söyieyen işçiler daha sonra işyerlerine
döndüler.
Dava Dosyası (2) toplatıldı
• İstanbul Haber Senisi - Haziran Yayınevi tarafından
yayınlanan Dava dosyası (2) adlı kitap. İstanbul DGM
Savcılığı'nca toplatıldı. Haziran Yayınevi tarafından yapılan
açıklamada. kitabın yayımlandıktan bir gün sonra
toplatıldığına dikkat çekilerek, "İstanbul DGM'nin bu kadar
hızlı çalıştığına inanmiyoruz. Amaçhun bir dönenıe tanıkhk
eden belgelerin kamuoyuna ulaşmasını engellemektir" denildi.