Katalog

SAYFA CUMHURİYET 9 AĞUSTOS1993 PAZARTESİ 8 DUNYADA GEÇEN HAFTA Prens EDİPEMÎLÖYMEN LONDRA - Veliaht Preos Charks. baktı ki annesinin tahttan çekileceği, kendisinin de kral olacağı yok, yayıncıkğa vurdu işi. Mimarlıkla ilgjli görüş ve önerilerini bol bol anlatma fırsatı bulacağı bir mimarlık dergisine yazı yazacak. Herhalde sadece yazı yazmakla da yetinmeyecek. Hiçbir editörün, Prens Charles'ın yazısına ekleme çıkartma yapmaya cesaret edebileceğı sanılmıyor. Ancak basına verilen bilgi"Altes, makale yazacaklar" şeklinde. Ama paraca sonundayayıncıoluyordestekleyeceğı biliniyor. Prens Charles, krahyet aılesınde üniversite eğitimli tek kişi. Tanh ve arkeoloji okudu Cambridge'de. Bunun etkısiyle olacak. mimari miras, çevre sorunlan ve hele mimari-çevre ilişkileri denildi mi söyleyeceği çok şey var. Londra'nın ortaandaki Trafalgar Meydanı'na bakan bireski yapının yıkıhp yerine modern bir yapı dikilmesı tasarlandığı sırada, maketleri inceiemış ve karannı vermişli. Yapılar çok moderndi. çevreye uymuyordu. Mimarlann pek sevdıkleri bir öneri. cam bir kafesti. INCILTEREüzerindenkulelerçıkıyor, 19. yüzyı] yapılan arasında sınüyordu. Prens Charles, hemen bir konuşma yaptı "Sevdiğiniz bir kişiııin yüzündeki çıban" diye söz ettı projeden. Tabiı o süper modem yapımn yerine çevrenin klasik üslubunu izleyen, ama postmodern bir yapı yükseldi. Charles'ın mimari konusundaki eleştiri ve kanşmalan uzun bir liste. Senaryosunu kendisinin yazdığı ve BBC denetiminden geçmeyen bir de televizyon programı var bu konuda. Birdekitabı. "Neoiacakbtı Loodra'nın hali" gibilerden.jkinci Dünya Savaşı sırasında çok bombalanan ve 1950'lerden itibaren de dönemın modası uyannca küp prizma şeklinde yapılarla dolan ve tarihi estetiğını kaybeden Londra içın en yakınıp yakjlanlann başında Charles var. Mimarlık teorisi üsıadlanndan Leon Krier'in de desteğınde. bir Orlaçağ Italyan kasabasıdüşlüyor Charles. Dar sokaklı, alü dükkan. üstü ev olacak. Bir meydana açılan sokaklar, mutlu insanlar, trafik derdi yok, hava kirliliği yok. Böyle birkasaba için projesi de hazır. Ama bu kasabanın yapılacağı kentin belediyesı ile hala anlaşmazlık var. Proje yürümüyor. Charles da sıkıntısından, kendisını bir Mimarlık Enstitüsü kurmaya verdi. Ve ardından da bu dergi işi çıktı. Aylık yayımJanacak derginüı ilk sayısı mart 94 içın planlandı. Mimarlardan çok halka yönelik bir dergi olacak. Genel Yayın Yönetmeni Dan Cnıickshank •*Dün ile bugünii bağdaştıracağız. Mimarlar ile halk arasında köprii olacağı/. Tarih ile modern arasındaki ilişkiyi vurgulayacağız" dıyor. Parakrizibitti, sırafestivalde GÜRHANUÇKAN STOCKHOLM - tsveç'te geçen hafta, son derece hareketliydi. Avrupa Döviz Kurlan Mekanizması'nın mark ve florin dışmdaki para birimlerini serbest bırakrnası, İsveç Kronu'nun, Danimarka Kronu ve Fransız Frankı karşısında değer kazanmasına neden oldu. Faiz orarunı 0.25 puan düşüren Merkez Bankası'nın. iyimserliğin sûrmesi halinde bu oraru, yavaş yavaş yûzde 6.75'e indirileceği umuluyor. Aynı zamanda Stockhoîm Borsası da canlılık gösterdi ve işlem hacmi,yüzde 1-1.5arttı. fsveç, parasını devalüe ettikten sonra ihracatını düzeltmeye başlamıştı. Yeni gelişmeler, ilerisi için umut veriyor. Ancak ATiçindekibir Almanya-Fransa çekişmesinin yol açabileceği ekonomık dalgalanma konusunda,. belirli bir kaygı göze çarpıyor. Bu yıl üçüncü kâz yapılacak olan Su Festivali, cuma günü görkemli bir açılışla başladı. Gelenek gereği "dünvanuien uzun kerevit sofrası" acıkhavaya kuruldu. Festival süresince halkın 4 ton, yani 100 bin adet kerevit yiyeceği, bunun yarunda 300 bin litre bira içeceği hesaplanıyor. Geçen yıl festivali toplam 1.2 milyon kişi ziyaretetmişti. Bu yü daha çok insanın -yağrnur tannsı izin verirse- festivalin 1500 gösterisinden bazılannı İSVEÇ izleyeceğı tahminediliyor. Su Festivali'nin en ilgi çeken olayı, kuşkusuz havai fışek gösterileri. Bu yıl katılan ülkeler şunlar: Portekiz, Almanya, Italya, Tayvan ve Avustralya. Geçen yıl söz konusu gösterilerde. her gece resmen "havaya atılan" paranın eden, 420 milyon liraydı! önümüzdeki hafta içinde, dünyanın en büyük çevre ödülü (150 bin ABD Dolan) olan Su Ödülü, Hintli bilim adamı Dr. Chitale'ye verilecek. Yeni Delhili araştırmacı. ödüle, Uzakdoğu ülkelerinde yaşanan temiz su sorununan getirdiğı çözümler ve Ganj Nehn'ni temızleme projesini baştattığı için layık görüldü. Isveç'te geçen hafta yaşanan bir başka gelişme de tur düzenleyen şirketlerin, parasını Türkiye için bağlayan, ama gitmeye çekınen kişilere ve ailelere başka ülkelere gitme seçeneği tarumaya karar vermesiydi. Böylelikle, ülkemiziçin yapılan rezervasyonlarda yüzde 50'ye yakm bir düşüş oldu. Aynı zamanda, PKK'nın son uyansının Atina'daki büyükelçiliklere yapılmışolmasıve Türkiye'den cayan turistlerin en önemli bölümünün Yunanistan'ı seçmesi, basında "ilginç bir rastlantı" olarak yorumlandı. HollVHoodu bugünkrde korku ve telaş y bastl -Holl>HOO |unMadamıolarak ^ neri 27 yaşındaki Heidi Fleiss'in telekız' pazarlamacılığının yanısıra kokain trafiğinin de ele başısı oMuğunun ortaya çıktı. Madam Fleiss anılarını bir yayınevine satma teh- didinde de bulundu. Bir çok HoDywood yıldızınm ve vönetmenin kirli çamaşırlanmn ortaya dökülmesi camiada "ufak çaplı bir depreme' yol açacağı söyleniyor. Fleiss bu- gün 'uyuşturucu tkareti ve muhabbet tellalığı' suçlamasıyla mahkeme önûne çıkacak. Işsizliğe çözüm, döviz kuru politikasında FERRUH YILMAZ KOPENHAG - Avrupa Para Sistemi'ndeki kriz Danimarkalılann yüreğini ağzma getirdi geçen hafta başında. Para sistemine üye ülkelerin paralannm birbirlerine karşı dalgalanma marjırun yüzde 30'a çıkanlmasıyla da Danimarka Kronu hafta başında hızla değer kaybetti. Normal olarak 3.88 kron olan markın değeri, 4.18'e kadar çıktı. Ancak Danimarka Merkez Bankasf nın kararlı girişimleri ve piyasanın giderek istikrar kazanması sonucu, hafta içinde kron tekrar değer kazanmaya başladı ve cuma günü, bir önceki cumaya göre yüzde 1.5'lik bir farkla Alman Markı 3.96 kron üzerinden işlem gördü. Danimarka'da hükümet ve Merkez Bankası kronun değenni korumaya çalışırken ekonomıstler, faiz oranlannın düşürülmesi ve kronun dalgalanmaya bırakılması yönünde görüş belirtiyorlar. Ekonomistlere göre faiz oranlannın düşmesi, yatınmlan hızlandınp, işsizligi azaltırken kronun deger kaybetmesi de yine ihracatı arttıracak ve yeni işyerlerine yol acacak. Tabii ekonomistlerin doğal olarak yükselecek enflasyon oranına karşı ücret artışlannın sınırlı tutulması gerektiğini önerdiklerinı de belirtmek gerekiyor. Maliye Bakanı ve Merkez Bankası ise her şeye rağmen güçlü kron poliükasından yana. Hükümet, Danimarka Kronu'nun, Alman Markı'na Hollanda Guldeni gibi sabit bir kurla bağlanması için uğraşıyor. Hafta başında para piyasasındaki gelişmelere yönelen dikkatler, hafta ortasma doğru, Kopenhag'ın banliyölerinden Hvidovre Belediyesi'ndeki DANİMARKA gelişmelere döndü. Içişleri Bakanlığı, belediye sınırlan içındeki sosyal konutlara daha fazla mültecı kabul etmeme karannı yasadışı buldu ve Müfettişler Kunılu'na karara müdahale etmesi ve karar lehindeoy kullanan belediye meclisi üyelerine para cezası kesmesi için talimat verdi. Yasalar, konut sırasına girenler arasında herhangi birgerekçeyle aynmalık yapılmasını yasaklıyor. Sosyal demokrat İçişleri Bakanı'nın talimaüna rağmen Hvidovre Belediyesi'nin sosyal demokrat başkanı Britta Christensen, kararlarfiıdan vazgeçmeyecekJerini söylemeye devam ediyor. Hvidovre Belediyesi'ndeki sosyal demokratJann yakJaşan belediye seçimleri yüzünden oy kaygısıyla hareket ettikleri yorumlan yapılıyor. Danimarka'da seçmenlere şirin görünmenin yollanndan biri de yabancılara karşı bir görünüm sergilemek. Nitekim muhafazakar parti de gelecek genel seçimler öncesi kampanyasında yabancılar konusuna ağırlık vereceğini açıklarken. yabancılann durumunu çok daha kötüleştiren bir dizi öneri hanrladı. Önerilerin parlamentoda kabul edilme şansı bulunmuyor, ancak daha çok muhafazakarlar için seçim propagandasında malzeme işlevı görecek. Muhafazakarlann önerileri gercekleşırse. yabanalann kendi ülkelerinden evlenerek eşlerini yanlanna getirmeleri bir 'hak' olmaktan çıkanlıp bir 'imkan' olacak, yani yetkililerin değerlendirmesine bırakılacak. Balladur uzaktan kumandayla yönetecek MtŞEL PERLMAN PARİS - Birçok vatandaş gibi "resmi Fransa"da nihayet yaz tatiline girdi. Bir başka deyişle Başbakan Edouard Balladur'un yani sıra bakanlarda çoğu zaman oldukça yüklü ve yıpratıa geçmiş olan iktidann ilk 4 ayından sonra "enerji ikmali" yapıp ağustosun son günlerinde yeniden canlanacak siyasal yaşama hazırlanıyor. Fakat bu tatil başka tatil... Fransa'yı birhaylişiddetli şekilde sarsmış, yakın birgelecekte yeniden belirip belirmeyeceğı konusunun zihinleri meşgul ettiği geçen haftaki parasal krizin olası tehdidıne karşı haarbkb olmak ve ivedüikle hareketi kolaylaştıracak bir düzende teyakkuz içinde tatilin nımetlerinden yararlanmak nedenlerinedayanıyor. Buna en iyi örnek olarak Başbakan Balladur'u göstermek sanınzyanbş olmaz. Başbakanın 2 seçeneği vardı tatil yen bakımından. Geçen 4 ağustos çarşamba günü düzenlenmiş olan Bakanlar Kurulu toplantısını ayın 25'indeki izleyecek. Yani şu iki haftabk dinlenceyi en iyı bir şekilde değerlendimek gerekecek. Balladur da, 10 gün kadar kalacağı söylenen Alp'ler bölgesinde ünlü Mont Blano dağının dıbindeki Chamonix kentınde, sahibi olduğu bir şaleyi yeğledı. Kısaca, telefonu, faksı, teleksi, yani iletişım olanaklan elinin altında Fransa Başbakaru'njn. Dolayısıyla Paris'te ona görevinde vekalet eden yok. Şık, uluslarans üne sahip soyetik Deaville kentindeki evi yerine dağbk bir yöreyi seçmiş Balladur'un. nispeten kısave basit bir tatil yeğlediği göriilüyor. Özelbkle duyarlı problemlerle uğraşan bakanlardan da iki haftalık dinlence sırasında Paris'ten fazla uzaklaşmamalan "rica edildi". Ailesiyle birlikte boş zamanlannı nasıl geçiriyor başbakan? Kitap okuyup uzun yürüyüşlere çıkıyor. Temiz havayı tenetfüs edip oksijenin nimetlerinden yararlanıyor. Yanıbnıyorsak, Sayın Erdal İnönü gibi lzmir'b Edouard Balladur da "trekking"in tiryakileri arasında. Bu vesile ile de şunu belirtelim ki Fransız Yaya Gezi Federasyonu'nun (FFRP) verilerine göre Fransa'da bu tür "yayalar"ın sayısı 12 milyon kişiyi bulurken onlara açık tam 120 bin km.bk yol mevcut ülkede. Özellikle geçen haftaki parasal olaylardan sonra dinlenceye gerçekten hak kazanmış Edouard Balladur zamanmın bir bölümünü kesinbkle devlet işlerine ayınyor. Evet, uzaktan kumandab bir yönetim şekb' egemen şu yaz günlerinde AMLAR-KAMLAR ECMEL BABUTÇU Bosna Faciası... Dünyanın gözleri önünde koskoca bir topium bo- ğazlanıyor. Seyirci vaziyetini sürdüren Birleşmiş Mil- letler, Boşnaklar'a kendilerini savunma hakkını bile tanımamıştır. Sanki dersiniz ki Bosna'da akıtılan kanı seyretmekten hoşlananlar var Güvenlik Konseyi'nde. 2.5 milyon insan ülkesini terk edip mülteci olmuş. 200 binin üzerinde insan ölmüş. 40 bin kız ve kadının ırzına geçilmiş. Etnik temizlik yapılıyor diye kıyamet kopmuş. Silah zoru ile ülke topraklarının büyük kısmınt eline geciren saldırgan Sırplar, Saraybosna'da son darbeyi vuracak hale gelmiş. Ve bütün bunlar Güvenlik Konseyi'nin kararlarına rağmen oluyor. Olup bitenler karşısında nezaket hududunu aşma- mak için insan kendini zor tutuyor. Güvenlik Konseyi'nin üyeleri utanmasını da mı bilmi- yorlar? Bosna-Hersek sorununa çözüm bulmak için Birleş- miş Milletler Genel Sekreteri'nin temsilcisi Cyrus Van- ce ile Avrupa Topluluğu'nun temsilcisi Lord Oweri\n birlikte yaptığı çalışmalar hep zaman kaybı olmuştur. Onlar, Bosna-Hersektezamanındayapılması gereken sınırlı askeri müdahaleyi önledikleri andan itibaren ölen insanların gereksiz yere hayatlarını kaybetmele- rinden sorumludurlar ve bundan sonraki hayatlarını ye- tim ve sakat olarak geçirecek olanlann bedduasından kurtulamayacaklardır. Şimdi bunlara Norveç'in eski Dışişleri Bakanı Thor- vald Stoltenberg de eklenmiştir. Başta Birleşmiş Millet- ler Genel Sekreteri Butros Gali olmak üzere bu ekibi Boşnaklar ilelebet lanetleyeceklerdir. Bunların amacı çözüm şekli anyormuş gibi yapıp Bosna-Hersek'te güçlü tarafa işi bitirmek için zaman kazandırmaktan başka bir şey olmamıştır. Hele Lord Owen.. ABD'li meslektaşı gibi yapıp istifa etmeyi aklından bile geçirmedi. Aksine, Bosna-Hersek için hazırladıkları "10 eyaletli çözüm" planlan kabul edilmeyince, ilk önce Güvenlik Konseyi'nin kararına rağmen Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'nin birtürlü uygulamadığı "güvenli bölgeler" formülünü benimse- yen ve onun ardından da Sırbistan ve Hırvatistan devlet başkanlarının ileri sürdükleri "Cumhuriyetler Birliği" önerisini destekleyen Lord Owen, Boşnaklara, - Başka çareniz yok, diyecek kadar rengini belli et- miştir. Bunun, son Cenevre görüşmeleri sırasında Bosnalı Sırpların lideri Radovan Karadziç'in "Bosnalı Müslü- manlar ya bu öneriyikabul ederlerya da yok olup gider- ler" demesinden ne farkı var? Dışişleri Bakanı Sayın Hikmet Çetin'in dediği gibi "Bosna konusunda ortaya atılan her yeni plan bir eski- sinden daha kötü" olmuş ve Boşnaklar her seferinde müzakere masasına daha kötü şartlar içinde oturmaya mecbur bırakılmışlardır. , Bosna'da işlenen facia tarihe Batlılar için yüz karası olarak geçecektir. Birleşmiş Milletler ilkeleri uğruna şimdiye kadar giri- şilen fedakarlıklar, Kore harbi dahil haklı birdava uğru- na akıtılan kanlar Bosna'da inkara uğramıştır. Ingiliz ve Fransız askerlerinin kanı, Boşnak Müslümanları içirt akıtılamayacak kadar kıymetlidir demeye getirilmiştir. O zaman çek askerini, çık dışarı. Müsluman topluma gönderilen yardım malzemesinin dağıtımı için orada yaptığını söylediğin insancıl görevi üstlenecek başka- ları da bulunur. Ama hayır, Avrupa Topluluğu'nun kimliğini ispat et- mesi uğruna herkes saf saf olup Boşnakların ölmesine seyirci kalacaklar, kimsenin buna müdahale etmesine izin verilmeyecektir. Bu faciayı önleyebilecek güçte tek ülke ABD'dir. Ama ona bağlanan ümitler de giderek sönüyor. Çünkü, Clin- ton yönetimi bu konuda "Dostlar alışverişte görsünler" kabilinden politika gütmekte olduğu izlenimini vermek- tedir. "Müttefiklerimiikna edemiyorum"deyip işin için- den sıyrılmaya çalışmaktadır. Ingiliz ve Fransız şövalyelerinin gözleri önünde kendi ülkelerinde öldürülen Boşnakların bugün Cenevre'de masa başında da boğazlanmalarına o da seyirci ola- caktır. Amerika'nın bu politikası kendi Dışişleri'ni bile böl- mektedir. Vicdanlarının sesini dinlemezlik edemeyen Amerikan Dışişleri'nin Bosna uzmanları görevlerinden ayrılmayı yeğlemektedirler... CUMHURBAŞKAM GAZİ M.KEMAL PAŞA'MN SONBAHAR GEZİLERİ Nuri Onat (yayina hazıriavan) 30.000 lira (KDV içinde) Çağdaf Yayınlan Turkocağı Cad 39-41 Cağaloğlu-lstanbul Ödemcti gönderilmez. tLAN T.C. KAYSERİ3. SLLH CEZA MAHKEMESİ 1993/280 1993-540 Davacı: K H. Sanık: Yücel Erdoğdu. İrfan ve Zehre oğlu. 1961 doğ. Malatya merkez Başhank Mah. nüfusuna ka>ıtlı. Başyaacıoğlu Besi Et fuma- suun mesul müdüru. Suç: Gıda Maddeleri Tuzüğü'ne muhaİefet. Suç Tarihi: 12.11.1991 Sanık hakkında açılan kamu da- vasının yapılan yarjplamasında; G.D.: Se.vfettın Işbılen'ın mûste- cirhğiııi yapugı kendınden alınan numune sucuğun analiande E Colü üredığinin tespıt edıldığı sağlığa az ve>a çok zarar vereoek sucuğu satı- şa aız ettiği, tüm dosya ıçenğınden bunun da muhafaza hatasmdan ıle- n geldığ anlaşılmıştır Hüküm: Sanığm müsnet suçtan dolayı eylemine uyan CK 396, 35O6-359İ sy, 647 sy, 3506 sy. 4/1, CK 402 1-2 maddelen uyannca İ10.000.-TL ağır para cezası ve "3 ay mesfck sanat ve tıcaretinin tatili- ne, 7 gun süre ile ışyennın kapatıl- masına daır venlen ışbu karar tırajı jıizbının üzennde bujunan Iznur, Ankara ve fstanbul'dan neşredilen gazetelerden bmsinde ve yerel gaiE- telerden bırisinde ilan ettirilerek ılan masraflannın bilahare sanık tan aiınmasına daır karar venlmiştir .7.1993 Basın 36454 Private English tutoring, native speakers CALL STEVE or BRI AN, 2572749 • • • BİLKENT UNİVERSITESI MÜZİK ve SAHNE SANATLARI FAKÜLTESİ ile MUZIK HAZIRLIK OKULU (Ortaokul ve Lise Devreleri) (Piyano, Klasik Gitar, Teorı-Kompozısyon, Yaylı, Nefesli Çalgıiar, Şan-Koro ve Tiyatro Sanat Dalları) ÖNKAYIT - ÖZEL YETENEK SINAVLARI Fakülte önkayıt ve Müzik Hazırlık Okulu aday kayıtları 17-27 Ağustos 1993 Test, I. ve II aşamalar 3-7 Eylül 1993 ADAY KAYDI İÇİN GEREKLI BELGELER • Iki adet fotoğraf • Nüfus Cüzdanı örneğı • Başvuru formu (Fakülte'den sağlanacaktır) • OSS sonuç belgesı (Lıse mezunları içın) • Oğrenim durumu belgesı (Dıploma suretı, çıkış belgesı) (Posta ile kayıt yapılabılir) EK BİLGİ - ADAY KAYDI Bılkent Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesı, 25 Blok 06533 Bılkent / Ankara Tel (9-4) 266 45 39 - 266 41 38 Müzik Hazırlık Okulu Ortaokul ve Lıse Devreleri'nin, Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı Ortaokul ve Anadolu Güzel Sanatlar Lıselerı ile eşdeğerliği (muadeleti) bulunmaktadır Herhangi bir eşdeğer kurumda I aşama sınavını başarmış olan adaylar, Müzik tfazırlık Okulu I aşama sınavmdan muaf tutulurlar Maddı desteğe ihtiyacı bulunan yeteneklı adaylara, sınav sonuçlarına göre burslu statude destek sağlanacaktır OBEY /s a designer of corporafe strategies and an innovator of workable management systems We've been on the market for almost 9 years now handling over 100 consultancy assignments for more HHan 80 clienrs in over 50 sectors. VVe've been managing change in companies. We've resrructured corporate systems. VVe've designed management models. VVe've prepared manuals and procedures to streamline our clients into ISO 9000 requirements. VVe've appraised the managemenf effecHveness and surveyed fhe organizational capability of firms tfiat needed a check-up. VVe've provıded human resources and recruitment consultancy. We've delivered custom designed solufions to unstructured management problems. And throughout these nine years vye've grown. İn expertıse as vvell as in sfıeer numbers. VVe've designed, reengıneered, improved, restructured, streamlined or shipshaped the management of more than 30 companies through more ttian 50 projects. We started with one project a year. Nowadays we are tockling 5 per year. We started with 2 fulHme management consuUants Novv we've got 7 on board. We have grown to be a market leader in our line of business. And that is exactly why we need to keep grovving. Novv we need you for our growth almost os much as you need OBEY for your grovvth. So call Sevtap for an appointment VVe'll work it out vvirh you to find out if you are the young, resourceful and systems thınking graduafe (industrial engineering, management scıences, etc.) with limited or no experience but with a burning desire to be initiated into the management consultancy profession by joining our ranks as a MANAGEMENT CONSULTANT TRAINEE and in time end up being converted into a full fledged, true blooded top grade management consultant. We also need a young, resourceful and fireball of a person to join our rank as a c> SECRETARY who wıll be ın charge of all communicatıons (calls, file, correspondence) and assist the Office Manageress. She will be an ardent user of VVindovvs based wordprocessıng, spreadsheet, graphics, presentation and database programs and come wıth limited or no experience. Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsûzdür. NAKİÜNLÜ GEÇMİŞ ZAMAN OLUR Kİ Sara Ertuğrul Korle 30 000 lira (KDV içinde) A39OI OBEY YÖNETİM DANIŞMANUK A.Ş. OBEY MANAGEMENT CONSULTANTS INCORPORATED 279 19 54 "OBEY ıs o designer ofcorporale ilrotegtes ond on mnovator of workoble monogemenlsystems ' J