Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 9 AĞUSTOS1993 PAZARTESİ
HABERLER
DEPten gönûHû
emekfiiiğe tepki
•ANKARA(ANKA)
Demokrasi Partisi, Enerji ve
Tabii Kaynaklar Bakanı
Veysel Atasoy tarafından
açıklanan ve Türkiye Taş
Kömürii Kunımu'nda çalışan
madencilerin gönûllü
emekliye sevk edilmesi
işlemini toplu işten çıkarma
planı olarak değerlendirdi.
DEP MYK üyesi Cabbar
Gezici, "Bu uygulama
iktidann işçi sınıfına
düşmanlığından başka bir şey
şüdir" dedi. Gezici yazıh
Jamasında, Veysel Atasoy
tarafindan açıklanan gönüllü
emeklilik uygulamasının,
Türkiye Taşkömürü
Kurumu'ndaki işçi açığmı
arttıracağını ve bir işçiye, 3-4
işçinin görevinin yaptınlması
sonucunu doğuracağını
belirtti. Gönüllü emeklilik
uygulamasını, toplu işten
çıkarmak ıçın planlanan bir
tuzak olarak niteleyen Gezici,
ilk olarak 10 bin işçinin
"emekhhğe sevk etme" adı
altında işten atılmasının
ardından bazı iş birimlerinin
kapatılmasının gündeme
geıeceğini bildıraı.
Konserde
gözaltı
• Haber Merkezi - Gnıp
Özgürlük Türküsü'nün
Kuşadası, Ferhat Tunç 'un
daAntalya'daki
konserlerinde slogan atan
toplam 64 kışi gözlem altına
alındı. Kuşadası İşçiler
Birleşme ve Dayanışma
Derneği'nce Seçkin
Sineması'nda yapdan ve
Gnıp özgürlük
Türküsü'nün katıldığı
konser büyük ilgi gördü.
Konser sırasında Izmir,
Selçuk, Söke ve çevre
Uçelerden gelen bir gnıp
izleyici salonda yoğun
güvenlik önlemi alındığını
göriince polisi protesto
ederek "Katil pohs, Sıvas'ta
neredeydin'*sloganı attı.
Konser sırasında slogan
atanlara hiçbir müdahalede
bulunmayan polis, konserin
dağılmasından sonra Izmir
ve çevre ilçelere gidecek
otobüsleri durdurarak tek
tek kimlik kontrolü yaptı.
Otobüslerden 35 kişiyi
indiren Kuşadası poÜsi. daha
sonra tümünu gözlem alüna
aldı. Gözlem altına alınanlar
arasında sanatçılar Özgür
Kama ve Banş Dagıl 'ın da
bulunduğu bildiriliyor.
MHPdavası
gündemtle
• ANKARA (AA) -12 Eylüi
sonrasında açılan toplu
davalardan olan Milliyetçi
Hareket Partisi (MHP)
davasının temyiz duruşması
çarşamba günü Askeri
Yargıtay 5. Dairesi'nde
yapılacak. Alparslan Türkeş
ve 391 kişinin yargılandığı
davanın sanıklan arasında
MHP Erzurum Mılletvekili
Rıza Müftüoğlu ile Büyük
Birlik Partisi (BBP)Genel
Başkanı ve Sıvas Milletvekili
Muhsin Yazıaoğlu da yer
alıyor. Ankara Sıkıyönetim
Askeri Mahkemesi'nde
görülen ve karara bağlanan
dava, Askeri Yargıtay
BaşsavalığYnca incelenmiş ve
hazırlanan tebliğname
16.3.1992 tarihinde Askeri
Yargıtay BaşkanlığVna
sunulmuştu. Başkanlıkça.
Askeri Yargıtay 5. Dairesi'ne
havale edilen dava dosyası 477
klasörden oluşuyor.
Tekel'e yine
saldın
• tstanbul Haber Servisi -
Tekel'in Cıbali"de bulunan
tütün sarma fabrikasına
molotofkokteylli saldında
bulunuldu. Güngören
Belediyesi'ne ait bir iş
makinesi de kundaklandı.
Saldınlar maddi hasara yol
açtı. Cibali'da bulunan Tekel
tütün sarma fabrikasına dün
gece 22.00 sıralannda kimliği
belirsiz üç kişi tarafindan
molotofkoteyli atıldı.
Fabrikanın penceresinden
aülan molotofkokteylinin
patlamaa sonucu çıkan
yangın, olay yerine gelen
itfaye ekipleri tarafindan
söndürüldü. Aynı yere üç
gün önce de benzer bir saldın
olmuş ve yangın çıkmıştı,
Bağcılar Belediyesi'nin yol
yapım çahşmalan için
kullanılan Güngören
Belediyesi'ne ait bir loder,
dün gece kımliğj belirsiz
kişilerce kundaklandı.
Loderin üzerine benzin
döküp ateşe veren
saldırganlar kaçtı. Çıkan
yangın, olay yerine gelen
itfaiye ekipleri tarafindan
söndürüldü. Saldınlan
üstlenen olmadı.
YOL KESEN
IRMAK
HıfzıV.Velidedeoğlu
Ödemeli gönderilmez
Cemal Kıral 50 yaşında terk etmek zorunda kaldığı yurduna, 63 yaşında dönebildi
Onüçyıllıksürgün acısıÜMİTOTAN
İZMİR- "Bir insanın haya-
tında öyle çok 13 yü jok. Bir ta-
nesini kaybettiğiniz zaman bü-
yük acı oluyor. Zahmetler bir ki-
şiden ibaret olsa mühim değil.
Dostlannızın, yakınlarınızın
çektiği acılar da var. Şimdi ar-
tık, hiçbir güç beni yurtdışına
gitmeye, göçmenliğe zorlay a-
maz."
Cemal Kıral 50 yaşında terk
etmek zorunda kaldığı yurdu-
na, 63 yaşında dönebildi. Bir-
iki haftadır eşiyle, çocuklanyla.
torunlanyla ve dostlanyla 13
yıllık aynlığın, hasreün "acısı-
nı" çıkanyor; bir de kanunlan
gecerli olrnayan dört suç dosya-
sının kapatılması için koştunı-
yor...
Maden-Iş'te uzmanlık, mer-
kez temsilciliği, DİSK'te bölge
temsilciliği ve "parti çauşmala-
n." Sonra 12 Eylül. aranmalar.
kaçış... Aradan geçen koskoca
bir 13 yıl. Cemal Kıral "son
göcmen." O da yurduna kavuş-
tu.
"Geri dönmek mümkün olsa,
aynı yolda yürürüm. Hiçbir şeyi
bana başkası empoze ettiği için
yapmadım. Düşünerek >e doğnı
•Cemal Kıral
eşiyle,
çocuklanyla,
torunlanyla ve
dostlanyla 13
yıllık hasretin
"acısını"
çıkanyor; bir de
kanunlan geçerli
olmayan dört suç
dosyasının
kapatılması için
koşturuyor
ohrağuna ioanarak yaptun.
Dünya görüşümden hiçbir şey
kaybetmedim. Yol ve yöntemde
bazı farklılıklar olabilir. Eski
yanltşlarımızı bir daha vapma-
yurtdışına çıkrun. Bana kalsa
çıkmayabilirdim. Göcmenliğe
Onca yıllık acının ardından
Cemal Kıral'ın ağzından dökü-
len ilk tümceler bunlar. Saçlan
daha da ağarmış, bembeyaz ol-
muş. Sırtı hafif eğikçe, gözler
canb, heyecanlı mı heyecanlı.
Kaçış günlerinden. ,
den başladık konuşmaya.
"O zamana kadar hiç düşfin-
mediğim. hiç kafa yormadığını
şeydi göçmenlik. Parti karanyla
yurtdışına çıktım. Bana kalsa çı-
kmay abilirdim. Göçmenliğe
hem çok şaşırdım hem çok zor
geldi. İleti-jim \ok. İnsanlar ko-
nuşuyor, benim dışımda. Her şey
benim dışımda. Ev işlerinden
hiçbir şey bilmediğimi anladım.
Sonra her şeyi öğrendim. Ma-
karnanın suyumı çekmesi için
beklediğûn günler gerilerde kal-
dı. Çamaşır yıkamasını da öğ-
rendim. Çok çalıştun. Yunanis-
tan'da bir babçede çalıştun. Süs
bitkileri yetiştirilen bir bahçey-
di."
Cemal Kıral daha sonra ince
kamıştan örgü sandalye yap-
mayı öğreniyor. Paris'te bu işi
sürdürüyor, hatta küçük ma-
rangozhane gıbi bir atölye işlet-
meye kadar vardınyor işi.
DEP'indüzenlediği 'Banş ve Medya' paneli dün yapıldı:
Kürtsorununademokratikçözümİstanbul Haber Senisi - De-
mokrasi Partısfnin (DEP) dü-
zenlediği "Banş ve Medya" ko-
nulu panelde, Kürt kımliğinın
tanmması istendi. Kürt so-
runun demokrasi içinde çözül-
mesi gerektiği vurgulanırken
basına düşen sorumluluğun
önemidilegeürildi.
DEP'in "Banş Kampanyası"
çerçevesindedüzenlediği "Banş
ve Medya" paneli. dün Mım
Otelde yapıldı. DEP İstanbul İl
Başkanı Kemal Partak'ın yö-
nettıği panele Mehmet Altan,
Ragıp Duran, Koray Düzgören,
Ali Sirmen ve Celal Toprak ko-
nuşmacı; Hasan Aydm, Gurbe-
teili Ersöz ve Vlerdan Yanardağ
ise tartışmaa olarak katıldı.
"Kürt sonımınun" tartışıldığı
panelde ilk olarak söz alan Ga-
zeteci-Yazar Mehmet Altan.
devlet-birey ilişkilerinın çağ-
daşlaştınlması gerektiği üzenn-
de durdu. Bölücülükle terörün
aynı şey olduğunu söyleyen Al-
tan, sorunlann demokrasi
dışma çıkılarak çözülemeyece-
ğini vurguladı. Altan, "tki ka-
muoyu vardır. Türk kamuoyu,
Kürt kamuoyu. Bu iki kamuoyu-
nun biıieşmesi lazım. Bunun bir-
leşmesi ise Türkiye Cumhuriyeti
vatandaşlığı altında gerçekleşir"
dedı. Lzlaşarak bu ışın üstesin-
den gelınebıleceğinı anlatan Al-
tan, "Yeter ki terör olmasın, in-
sanlar ölmesin. Her türlii terö-
rün terk edilmesi lazım. Refah
toplumunun yaratılamaması da
bir neden. Hala, Osmanlı toprak
düzeni yar" diye konuştu.
Gazeteci Ragıp Duran ise
Türkiye Cumhuriyeti'ndeki ga-
zete ve televizyon yöneücilen-
nin ideolojik ve ekonomik ola-
rak bağımsız olmadıklannı öne
Panelde konuşmacüar Kürt kimliğinın tanmmasını istediler. (Fotoğraf: SEHER ÖZEN)
siirdü. "Bu, her konuda açıkça
ortaya çıkıyor. özel televizyon-
larla TRFnin pek farkı yok.
Gazeteler,fikrenbağımsız değil,
70 yıldu* kurulu yerieşik düzenin
gönüllü savunucuları" dıyen
Duran, yönetıcılenn iktidar
sultasından kurtulduklan za-
man gazete tirajlannın Güney-
doğu'da da artacağını anlattı
Duran, şöyle devam etti:
"TC basmının tutumu, Türk
devletinin tutumunu yansıtiyor.
Kürt meselesinin adı, hiçbir za-
man konulmadı. Türklerle Kürt-
lerin miliiyet temelinde bir birliği
olamaz. Nasıl Ingjlizlerie Fran-
sızlann milli birliği obnuyorsa.
Milli birlik. ancak Türklerin ve
Kürtlerin kendi içlerinde olabi-
Kr."
Kürt sorununun, yalnızca
ekonomik önlemlerle çözümle-
nemeyeceğini. sıyasi önlemlerin
de yeterli olmadığıru ifade eden
gazeteci Koray Düzgören. "De-
mokrasi ve tartışma, bunun ben-
ce birinci koşuludur" dedi. Gü-
neydoğu'da 10 yıldır bir savaş
sürdüğünü, yöre halkının
ekonomik ve moral açıdan
yıkım içinde bulunduğunu an-
latan Düzgören, şöyle devam
etti:
"Mutsuzlar, can gü*enlikleri
yok. Hem PKK'dan hem de dev-
İetten korkuyorlar. Sa\aş ve te-
rör tek taraflı değil. çift taraflı.
Bölgede PKK teröründen söz et-
mek ne kadar mümkünse. devlet
teröründen söz etmek de o kadar
somut bir şekilde mümkün. Dev-
let, o bölgede yaşayan insanlar-
dan giderek daha çok kuşkulanı-
yor. Giderek daha çok kişi dev-
İete düşman, PKK sempatizanı
ilan ediliyor."
Çağdaş Gazeteciler Derneği
tstanbul Şube Başkanı Celal
Toprak da herkesin düşüncesi-
ni söyleyebileceği bir ortam
oluşturulmasıru istedi.
İspanya'nın Bask bölge-
sındeki ETA'yı örnek göste-
ren gazeteci-yazar Aü Sirmen,
"Etnik sorun, teröre endekslen-
memeli. Ekonomik çözüm de
mutlaka etnik sorunlan çöz-
"müvor. Her iki taraf için de ko-
nuya militanca yaklaşmak, çö-
zümsüzlüğe neden oluyor. Te-
rör, ancak demokrasiyie çözül-
mcli. Kimliğin kabul edilmesi
sağlanabilir."dedı.
Gündem Gazetesi Genej
Yayın Yönetmeni Gurbetelli
Ersöz de savaşı inkar etmenin
hiçbir yere götüraıeyeceğini
söyledi. Ersöz, gehnen aşama-
da Kürt lafının bile yasak-
landığını ve bölücülük suçla-
ması getirildiğini belirtti
'Türkiye bölünecekse, bu-
nun sorumlulanndan biri de
Türk basını olacak" diyen ga-
zeteci Merdan Yanardağ da
Türkiye'de iki kamuoyu bu-
lunduğunu söyledi.
Cemal Kıral giderken kızlan,
oğlu ve bir de torunu vardı. Dö-
nüşünde dört torun birden kar-
şıladı onu.
Küçük kıa Ender'i yitirme-
nin acısı hala yüreğinde:
"Bir yaşında bıraktığnn toru-
num 14 yaşına geünişti. Başak,
Burçak, Gökçe >e Gözde de aile-
ye katümıstı. Telefonda seslerini
duyuyor, fotoğraflannı görüyor-
dum; ama buraya geldiğimde on-
lara dokunabildim, kokularını
duydum. Telefon, fotoğraf yet-
miyormuş. Küçük kızm Ender
ben yurtdtşındayken vefat etti.
O sıralarda Türk vatandaşuğm-
dan çıkarılmıştun. Buraya gelip
kızımı son defa kucaklayama-
dım. O acı hep içimde kalacak.
Bir tek benim çektjğim acı olsa
hiç önemli değil. Ailemin, dostla-
rmun çektiği acılar da >ar. Biri-
leri çıkıyor insanları evrak gibi
göriiyor, mahkum ediyor. Ev-
rak, bakıyorsunuz insanınönüne
geciyor. Şu e>rakta şu sayının
karşısında şu ceza var. Hadi 13
yıl gitti. Sonra o rakamlar silini-
yor, her şey bitiyor."
Cemal Kıral tam 10 yıl bo-
yunca ne eşini ne de çocuklannı
görebiliyor. Eşi, kızı ve torunu
iki yıl önce bir kez gidip onu gö-
rebiliyor.
"Dışardaki en güzel anılanm"
diyoro günler ıçın Gazetecılere
mektuplar yazıvor. "dün başka
şey yazıyordunuz, bugün başka
şey, bunun hangisi doğnı" diye
hesap soruyor. Son secimlerden
sonra Süleyman Demirel'e de
mektup gönderiyor. "Ben bir
komünist olarak" diye başladığı
mektubunda ülkesiyle ilgili gö-
rüşlerini anlaüyor.
Geldik bugfine
Cemal Kıral güçlerin birliğini
savunuyor. 650 bin memurun
hareketliliğini olumlu bir gös-
terge buluyor. çoğulculuğun
her şeyi çözebileceğine inanı-
yor.
Tabanında kimsesi olmayan-
lann doğru bir iş de yapsalar
başanh olamayacaklannı söy-
lüyor. Cemal Kıral onca yılın
binkimiyle bugünü değerlendi-
rirken şöyle diyor
"13 yıl drşarda kahnışa. GeÜ-
yoruz bıraktığımız yerden başla-
mak istiyoruz, bu bana uygun
düşmüyor. Bunca yılda birçok
şey değişti. Bize yeniden LSID-
mak, olup bitenleri iyi izkmek ve
deneyimlerimizie yarduna ol-
mak düşüyor. Evet benim bir bi-
rikimim var. Ama bu birikim
bana bir yerde yöoetici olma
hakkını vermiyor. Ben sıradan
bir nefer olarak ilgili alanlarda,
gerek politik gerek sendikal ge-
rekse toplumsal örgütlenmeler-
de katkıda bulunmaya çalışaca-
ğım. Bir nefer olarak çaltşarak
yararlı olacağımı düşûnûyonım.
Yöneticiliği nasıl olsa herkes ya-
par. Yine tekrarhyorum. Dünya
görüşümden bir şey kaybetme-
dim. Aynı yolda, aynı bedefe yü-
rüyeceğim."
Bir zamanlar ceza kitaplann-
da yazılı baa rakamlar şimdi
yok.
O rakamlann ortadan kal-
dınlması için birçok insan çok
acılı diyetler ödediler. Cemal
Kıral'a tam 13 yıl borçluyuz...
CHP SHP, CHP, DSP ve DYP'den bin kişi dün ANAP'a geçti
Yıhııaz: Türkiyegüç ve kan kaybediyor
çağırdı
ANKARA (Cumhuriyet Bö-
rosu) - CHP Genel Başkanı De-
niz Baykal, solda birleşmenin
"mutlaka" gerçekleşeceğini bir-
leşmeye"evet" dedıklerini belir-
terek SHP'hlere, "Geön, nikahı
kıyahm" çağnsı yapü.
SHP'yle birleşmeyi 'iıikaha"
benzeten Baykal, İcendilerinin
"damat olarak", nikaha evet
dediğini söyledi Baykal, "Bir-
leşme baba ocağında olacaktır.
Şimdi onlar biraz naz ediyorlar.
Tabii 'kız evi naz e>i' derler. Bu-
na bir şey demiyonız. Ama fazla
naz da aşn\ usandmr. Eğer kız
evi hayır derse biz de kızı kaçın-
nz" diye konuştu.
CHP Genel Başkanı Baykal,
dün partisinin Baükent temsil-
cüiği ve sosyal tesislerini açtı.
Baükent girişinde, halkı selam-
layan Baykal'ın da içinde bu-
lunduğu parti otobüsü. bisik-
letlibirgenceçarptı.
Olayda ayağından hafıf yara-
lanan özgür Öç adlı genç, Bay-
kal'ın talimaüyla, partililerce
hastaneye götürüldü.
CHP temsilciliğinin açılışın-
da konuşan Baykal, hiçbir sağ
partıden korkmadıklanm, hıç-
birisinin önlerinde duramaya-
cağını söyle di. "Ama biz kendi
içûnizde böhlnmeyelim" diyen
Baykal, bunun için de SHP ve
CHP'nin birleşmesinin "şart"
olduğunu ifade etti.
Birleşmenin bir nikahtan
farksız olduğunu behrten
Baykal, "Bu birleşme baba
evinde, ocağında olacaktır.'"
İstanbul Haber Servisi- Koa
lisyon hükümetinin her şe>ı
vaat ettiğini; ancak hiçbirşey
vermediğini öne süren ANAP
Genel Başkanı Mesut Yılmaz.
"Zaman bizün lehimize çalışa-
caktır. Bu hükümetin başanlı ol-
ması mümkün değildir" dedi.
Çoğunluğu SHP ve CHP'-
den olmak üzere DSP ve DYP'-
den bin kişi dün ANAP'a geçti.
Bayrampaşa Gönül Düğün Sa-
lonu'nda yapılan törende
Yılmaz, bin kişiyi temsil eden
10 kişinin partiye üyelik form-
lannı imzaladı.
Törende bir konuşma yapan
Yılmaz, 90'h yülann Türkiye
için kaderyıllan olduğunu söy-
ledi. Türkiye'nin içinde bulun-
duğu sorunlan çözmek ve
önündeki fırsatlan yakalamak
ıçın güçlü bir hükümete ihtiyacı
olduğunu behrten Yıhnaz,
"Türkiye, 20 aydan beri sorun-
lan çözemeyen bir koalisyon
yönetiminde ber gün biraz
daha zaman, güç ve hatta kan
kaybediyor" dedi.
ANAP'ın. milliyetçi-muha-
fazakar çizgisi, serbest piyasa
ekonomisine olan inacı ve sos-
yal adaletçi ilkesiyle diğer par-
tilerden aynldığını ifade eden
Yılmaz, hükümete çatarak şöy-
le devam etti:
"20 aylık süre içinde ANAP
yine umut oldu. Bunlar, bizim
yapOkJanmızın yanına bile yak-
laşamadılar. Hükümet, herkese
her şeyi vaat ederken hiçbir şeyi
verememiştir. Onun için zaman
bizün lehimize çalışacaktır. Bu
hükümetin başanlı olması filan
mümkün değildir. Çünkü, siya-
sette başanlı olmak hiçbir za-
man tesadüfe bağlı değildir. Si-
Yıhnaz, partisİDe katümalar nedeniyle düzenlenen törene katıldı
yasette, de>let idaresinde ba-
şanh ohnak için bir hazıriığın,
programm olması lazundır.
Bunlaruı hiçbir programlannın
olmadığı bugünkü arayışlan-
ndan bellidir."
Bir sene önce hızlı trenden
bahsedilırken bugün adının bile
anıhnadığını haürlatan Yıl-
maz, ÇiDer'in de 20 günlük ic-
raatı içinde özelleştirme, terörle
mücadele planı ve vergi refor-
mundan bahsettiğini söyledi.
ANAP Genel Başkanı Mesut
Yılmaz. "20 gün icine üç tane
reform sığdırdı, ama hiçbirini
gerçekleştiremedi. Hiçbirini de
gerçekleştireceği yok" dedi.
Mart 1994 yerel seçimlerinin
ANAP açısından iktidann bi-
rinci adımı olduğunu belirten
Yılmaz, genel seçımlerin de ye-
rel seçimlerle bırükte yapüması
isteğini tekrarladı.
Ayaz: Ozel Harp Dairesi yasal
ANKARA.(AA) - Milli Savunma Bakanı
Nevzat Ayaz, Özel Harp Dairesinin Türk Si-
lahlı Kuvvetleri'nin yasal ve aok bir askeri birli-
ği olduğunu bildırerek, "Özel Harp Dairesi
hakkında bilgi edinmek isteyen TBMM Milli
Savunma Komisyonu üyelerine, daha önce de ol-
duğu gibi ilgili birim tarafindan her türlii aydınla-
tKi bilgilerin \erilmesi her zaman mümkün bu
lunmaktadır" dedi.
Milh' Savunma Bakanı Ayaz, Adıyaman Mil-
letvekili Celal Kürkoğlu'nun bu konudaki yazılı
önergesine verdiğı yanıtta, Özel Harp Dairesi'-
nin kuruluş amaçlannı anlattı. Ayaz, bu kuru-
luşun 1324 sayılı. Genelkurmay Başkanı'nın
görev ve yetkılenne ait kanunun ıkıncı madde-
sine dayandığını bebrtti.
BİZ BİZE
ERDAL ATABEK
İtttal Gözler Geliyop.-
Günün birinde olacaktı. Gazetede haberi okuyunca
'olacağı buydu' dedim. Organ nakli, takma kalpler, ya-
pay organlar derken rter yerimizin irili ufaklı değişeceği
belliydi. Teknoloji her gün denecek hızda ilerleyince gö-
zümüzü kulağımızı da günün birinde değiştirecekti. De-
mek ki o günler geldi. Böylece 'o siyah gözler', yerini "rt-
hal gözler'eb\rak\yor. Artıksüpermarketlerimiaçılır, hi-
permarketleri mi açılır bilinmez. Şimdiden dünyayı 'baş-
ka gözlerie seyretmeye hazır olalım.
- Çok iyi kalite 'Amerikan gözü', made in USA. Satışn
mız her gün artıyor Bu gözü takınca 'The Marmara'y\
hemen fark edeceksiniz. Sadece Marmara değil, Türki-
ye de 'Turkey' oluverecek. Mc Donalds'm özel tadını
keşfedeceksiniz. 'Big Mac' mönüsü 'fast food' beslen-
menizin ozel seçimi olacak. Susayınca 'CoolCola'yaöa
Seven t/p'sizi bekleyecek. Tatillerinizin 'holiday', hafta
sonlarının 'VVeekend' olduğunu göreceksiniz. Amerika
eyaletlerini kendi ülkenizin iirerinden daha iyi tanıdığını
anlayacaksınız. Amerikan 'High School' ya da Vniver-
s/ryierini yakından izleyceksınız. 'Super' bir gözdür bu
canım. Sattşlar mı? lyidir, çok iyidir.
- Size çok harcıalem geldi, anlıyorum. Bir 'Fransız gö-
zü' verelim. Kendi toplumunuza 'Fransız' olacaksınız.
Şöyle göz kenanyla bakacaksınız, dudaklarınızda alaycı
bir kıvrım olacak, hiç bir şeyi beğenmeyeceksiniz. Hem
alaycı, küçümseyici, iğneleyici olacaksınız hem de hiç
bir yerden eksik olmayacaksınız. Kıvrak bir zekaya sa-
hip olduğunuzu göstermek için 'absurd' olmaktan çekin-
meyeceksinız. Gözünüz viskijeri değil, Fransız konyak-
larını görecek; acele etmeden, yudum yudum, koklaya-
rak içeceksiniz. Amerikan zevksizliğini her fırsatta
aşağılayacaksınız. Her fırsatta Parls öz/em/'ni fısfisla-
yacaksınız. Yeni gözünüz kendi ülkenize 'Fransız' baka-
cak, kendi insanlarınızı 'hödük köylüler' olarak görecek.
Meraklısına satıyoruz.
- Anlıyorum, Batılı bir göz istemiyorsunuz. Size 'Japon
gözü' verelim. Bunlar Taivvan malı değil, halisinden
'Made in Japon.' Biraz çekiktir; ama size hava verir
Hem satışlar giderek artıyor. Bu gözü takınca dünyanız
değişecek. Hemen her yerde 'Sonyier, 'Sanyo'lar, 'Ni-
kon"\ax, Canon'lar göreceksiniz. Fotoğraflar çekeceksi-
niz, filmler çekeceksiniz. 'Fuji' marka filmler kullanma-
nızı tavsiye ederiz. Toyotaları göreceksiniz, Mazda'-
ları da. Tos/7/öaiarı hemen tanıyacaksınız. Ünlü Japon
nezaketini pek göremeyeceksiniz, ama Doğu sporlarını
öğreten salonları sık sık fark edeceksiniz. Böyle şeylere
merakınızyoksaçiçekdüzenleme; '//ceöana'yada Tao-
cu sevişme' ilginizi çekebilir. Ister miydiniz?
- özel reyonlarımız da var. Orada değişik yerlerden it-
hal ettiğimiz gözler var. Bu gözler özel amaçlar için
hazırlanmıştır. Ithal edilen yere göre fiyattar değişiktir.
Buyrun gezin.
- 'Bikromatik gözler.' iki renge göre ayarlıdır. Küçük
bir ayarla ortalığı "kapkara' gösterir, yeni bir ayarla da
'toz pembe.' Politikacılara tavsiye ediyoruz. Politikayla
uğraşan herkes için yararlıdır. Muhalefet yapıyorsanız
'kapkara' ayarını yapıyorsunuz, her şey kötü, her şey
harabe görünüyor. Yok, iktidara gelmişseniz göze
küçük bir ayar, her şey 'toz pembe.' inanılmaz bir buluş-
tur. Fiyatı biraz yüksektir, ama değer. Sizin bir şey yap-
manız gerekmiyor, sadece gözünüzü ayarlıyorsunuz.
- 'Paragöz' modelimiz de bu. Bunu takınca her şeyi
'para' olarak görüyorsunuz. Karşınıza gelen birinin de
'parasal değeri'ru hemen ölçüyor. Bir eve mi bakıyorsu-
nuz? Hemen kaç para ettiğini anlıyorsunuz. Bir arsaya
gözünüz mü ilişti? Hemen değerini görüyorsunuz.
Bu gözün bir özelliği de dünya paralarının karşılıklı
değerini hemen ölçebilmesi. Diyelim ki elinize "lOOdolar
aldınız, hemen mark olarak, Japon yeni olarak, Türk Li-
rası olarak günlük değerini görüveriyor. Çok satıyoruz.
Satışlar daha da artacağa benziyor.
- 'Sü/tygöz'modelinıdoğrusu biraz çeşit bulunsun diye
getirdik; ama yanılmışız, bayan müşteriler çok arıyor.
Brezilya dızilerini seyrederken, 'Arkası Yann' dizilerini
izlerken falan çok iyi gidiyormuş. Şimdi çeşitlerini arttır-
dık.
- Bu 'Açıkgöz' modeli. özelliği 24 saat hiç kapanma-
ması Uyusanız da, gözkapaklarınızı kapatsanız da bu
göz kapanmıyor. Her şeyi, her yeri görüyor. Geniş açılı
yapılmıştır. Çok sürümü var.
- 'Bakarkör' modelimiz. Çok tutulur sandık; ama hiç
satış yapamadık. Burada zaten yaygın bir göz tipiymiş.
Bakıyorsunuz, ama hiçbir şeyi görmüyorsunuz. Insana
çok huzur veriyor.
- 'Gönül gözü' mü dediniz? Evet biliyorum, ama biz
satmıyoruz. Insana gönülden bakan, yürekten bakan, in-
sanca bakan göz değil mi? Vallaha aranmıyor. Biz de
boşuna yer işgal etmesin diye getirmiyoruz. Meraklıy-
sanız arkada bir 'göz muzesi' var, orada vitrinde görebi-
lirsiniz.
Cüneydoğu
PKK saldırılaruıda
6 kişi öldürüldü
Haber Merkezi - Diyarba-
ku-'m Çermik ilçesine bağlı
Akpınar köyüne saldıran PKK
mılitanlan, aynı aileden dört ki-
şiyı öldürdü. Mardin'de iki mi-
litan ölü olarak ele geçirildi.
Iğdır'ın merkeze bağlı Ozdemir
köyüne baskın düzenleyen
PKK militanlan, iki kişiyi öl-
dürdü.
Diyarbakır'm Çermik ilçesi-
ne bağh Akpınar köyüne önce-
ki gece 21.30 sıralannda gelen
bir gnıp militan Kaya ailesine
ait eve bomba ve silahla saldır-
dı.
Saldında Hacer Kaya (40),
Hamza Kaya (20), Fevziye Ka-
ya (17) ile Çetin Kaya (15) ya-
şamlanm yitırdi. Sutya Kaya ise
yaralandı...
Iğdır'ın Özdemir köyüne ön-
ceki gece 20.30 sıralanndajgelen
bir grup PKK militanı, Üveyit
Atak ile Tacetrin Varkan'ı si-
lahla tarayarak öldürdüler.
Mardin'in Nusaybin ilçesin-
de bir evde banndıklan belirie-
nen ve yapılan 'teslim ol' çağn-
sına ateşle karşılık veren rruli-
tanlardan ıkisı çıkan çatışmada
ölü olarak ele geçirildi. PKK'-
dan kaçan bir militan Bitlis'te
güvenlik güçlerine tesUm oldu.
Diyarbakır. Mardin ve Şırnak'-
ın kırsal alanlannda yapılan
arazi ve yol aramalannda ise
çok sayıda silah bulundu. İçeri-
sinde çok sayıda gıda maddesi
bulunan 8 sığınak ortaya çıka-
nldı. Sığınaklar kullamlamaz
hale getirildi.
Öte yandan Şımak'ın Kızılsu
ile Kırkkuyu köyleri arasında
PKK militanlan tarafindan yor
la döşenen mayına çarpan bir
traktörde bulunan 9 kışiden 4"ü
öldü 5'ı de yaralandı. Patlama-
da ölenlenn kimlikleri şöyle: •
Fatma Ayaz, Emin BOik, M.
Ali Çakmak, Ömer Turan
DENİZLİ 2. ASLİYE HUKUK
MAHKEMESt
Sayı: 991/49
Davacı Ibrahim Şeker veküi tarafindan davalı Selahattin Erler
aleyhine açılan tecavüzün meni davasında;
Denızlı 2. Ticari Cad. Selçuk Işhanı Kat 5, No:64 örnck Yapı
Kooperatifi üyesi davalı Sabiha Bolayır adına çıkamlan daveüyenin
geri döndüğü, soruşturma ile de adresınin tespıt edilemedığinden du-
ruşma günü olan 20.10.993 günü saat 9'da duruşmaya bızzat kendisı
gebnesiveya bir vekılle temsü ettirmesi. gelnıediği ve bu vekille temsil
ettirraediği takdirde davanın yokluğunda görülüp bitkileceğı dava
dilekçesı daveüyesi (ebliği yerine geçmek üzere ilan olunur.