Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET2 8 TEMMUZ1933 PERŞEMBE
KULTUR
Paris'te resim ve heykellerini sergileyen 76 yaşındaki ünlü oyuncu Anthony Quinn:
YaşamımıdeşştirmemgerekiyorKültür Servisi- 300'ü aşkın film.
1952 yıhnda Vıva Zapata ve I956'da
Yaşama Tutkusu ile gelen Oskarlar...
Hiçbıri Meksika asılb Amenkah
oyuncu Anthony Quinn'i sanatsal yön-
den laimın etmeye yetmıyor. Yıllar-
dan beri oyunculuğunun yanı sıra re-
sim ve heykel sanatlanna da ilgı göste-
ren sanatçı. yapıtlannı geçtığimız gün-
lerde Paris'te açılan Arts Star sergısın-
de sergiledi. 76 yaşındakı sanatçı
Paris Match dergisiyle >apüğı söy-
leşıde çok değiştiğinden ve günü yaka-
lamanın önemınden söz ediyor.
Bütün yapuklannın asıl amacını tam
olarak bilmedığini soyleyen Ouinn.
kansı Yolanda ile olan ılışkısi hakkın-
da da hayli şaşırtıcı açıklamalarda bu-
lunuyor.
Heykel, resim, sinema... Hayatınızı
bunlardan hangisinin yönlendirmesi ge-
rektiğjni düşünüyorsunıız?
Anyorum. Kendimi anyorum.
Uzunca bir süre kitle içinde kaybolma
korkusuyla sürekli "İşte ben bura-
dayım"demek zorundaydım. Bugün
iseartık bılmıyorum. Evet her şeyı de-
nediğim doğru. Ancak tam olarak
neyi başardığımı bilmıyorum.
Ancak siz gene de her fırsatta heykel-
lerinizi resimlerinize tercih ettiğinizi
sövlüyorsunuz...
Zevkle resim yapıyorum. Heykelde
ise yarattığım eserle kurduğum direk
ilişki benim ıçin olağanüstü bir duygu
Sinema da başka bır alem. Film çek-
mediğım zaman kendimi uyuşturucu
knzi geçiren müptelalar gibi hıssedıyo-
rum. Kendirru kontrol etmem gereki-
yor. Her fılmden sonra kendi kendime
"Bir film daha, son bir kez daha" di-
yorum.
Picasso ya da Van Gogh gibi sizin de
eserleriniz öncelikle bir yoketme süre-
cioden geçiyor rau?
Birgün bir arkadaşım bana bir
Meksikalırun fırçasıyla değil makineli
tüfekle resim yaptığını söylemişti.
Bence yalnız yenılenru bulmak
amacıyla formlan yoketmek gerekir.
Asıl olan günlük yenilıkler bulmak ve
onlann yırmi yıl sonra devrinin geçe-
ceğını bilmek.
Her fırsatta Tolstoy'dan etkilendiği-
nizi söylüyorsunuz. Tolstoy olağanüstü
eserler bıraktı. Bu arada yarattıkları-
ndan nefret ederdi. Ya siz yaptıklannızı
beğeniyor musunuz?
Hergun kendime bu soruyu soruyo-
rum, Kamera karşısına geçtiğim her
zaman. Bir fılme, bır heykele. bir res-
me başladığım zamanlar hep aynı so-
ruyu soruyorum. Başarabilecek mi-
yim?
76 yaşında, her zamankinden daha
çok işinize ve gecen zamana sarılmtşa
benziyorsumız. Bunda verimli son gün-
leri yaşama endişesi ya da detirme
korkusunun etkisi var mı?
Bilmiyorum. Günbegün resim yapı-
yorum. Kendimi bır nehrin ortasında
gibi hissediyorum. Ayaklanmı nereye
• Günbegün resim yapıyorum.
Kendimi bir nehrin ortasında gibi
hissediyorum. Ayaklanmı nereye
basacağımı, boşluklann nerede
olduğunu. derinliği. akmtıyı hiçbirini
bilmiyorum.
Varolan düzeni kabul etmiyorum.
Anlık gerçekleri yakalamaya
çalışıyorum. Yoğun bir yaşama
sevinci duyuyorum. Her ne kadar
önemsemesem de hayatımın
değişmesi gerektiğine inanıyörum.
Yeni bir hayat beni bekliyor.
basacağımı, boşluklann nerede oldu-
ğunu. derinliği, akınüyı hiçbirini bil-
miyorum.
Sizi ilk kez kendinizden bu kadar
şüpheyle söz ederken görüyonım. Ge-
nelde kendinizden son derece emin, ne
yaptığını çok iyi bilen bir insan görüntü-
sü çizerdiniz...
Her şeyin kesin olduğuna inanmak
beni rahaüaüyordu. Bir şey ya iiyah
olmabydı ya da beyaz. Artık bunun
doğru olmadığına inanıyonım. Varo-
lan düzeni kabul etmiyorum. Anlık
gerçekleri yakalamaya çahşvyorum.
Yoğun bir yaşama sevinci duyuyo-
rum. Her ne kadar önemsemesem de
hayatımın değişmesi gerektiğine
inanıyonım. Yeni bir hayat beni bekli-
yor. Bankada milyonlan olan bir zen-
gin olmak, ünlü olmak. Bunlann hepsi
başanrun birer ülüzyonundan ibaret.
Ancak başan değil. Asıl önemlisi insa-
nın iç rahatlığını sağlaması. hiçbir şey-
den korkmaması.
Bir söyleşinizde bir kadının gözlerine
hayranlıkla bakmayan bir erkeğjn ger-
çek bir erkek olamay acağını söylemiş-
tiniz. Bugün onların gözlerinde ne görü-
yorsunuz?
Benim bakış açımla bütün kadınlan
yargılayamam. Yolanda oldukça eski
bir değer yargısına sahip. Otuz yıldır
evliyiz. Bütün çiftler gibi kendimizi
hiçbir şeyin değişmediğine inandırma-
ya çalışıyoruz, dolayısıyla yalan söylü-
yoruz. Aslında yollanmız aynldı ama
biz aynlmadık.
Ancak gene de otuz yıllık bir beraber-
Bk tesadüf eseri olmasa gerek...
Alışkanlık oldu artık. Yalan içersin-
de yaşıyoruz. Bir kadının sizle ilgilen-
mesi gerektiğine inanıbyor. Birilerini
yönetmek erdem olarak kabul edili-
yor. Bu bütün kanatlannızı kopartan
bir yanlış. Bir sanatçının daha fazlası-
na ihtiyacı vardır. Yaratabilmek için
hayal gücünü kullanması gerekir. Yo-
landa'yı sçyiyorum. Mükemmel biri.
Ancak dünyayı aynı gözle algı-
ladığımızı söyleyemem.
Yolanda'nın model kuUanmantzı en-
gellediği doğru mu?
İlk olarak bır kızı gördüğünde sana,
ben poz vereceğim demişti. Benim ise
insanlara vücutlara. yüzlere ihtiyacım
vardı. Picasso, Gaugin, Matisse bun-
lann hepsi model kullanıyordu. Ben
neden kullanamıyordum? Dinlemek
bile istemedi. Sonunda zaferi o ka-
zandı ve bir gün bana modelli yaptı.
Sizin gibi hayli ateşli ve sinirli yapı-
daki biri için çok şaşırtKi. Nasıl oklu da
isvan etmediniz?
Zayıfhktan. Banşı sağlamak için.
İşin en başında yumruğu masaya vur-
mahydım. Sözde çocuklar için böyle
davrandık. Ne büyük yanlışbk... Üz-
laşmalarla dolu bir ilişki ne yazık ki
mutluluk getirmiyor.
Bugün ne İtalya'da ne de Hoolywo-
od'da yaşamak istiyorum. Boş alan-
lar. çöller beni çekiyor. Kilometrelerce
bisiklete binebilirim ya da yürüyebüi-
rim. Ama böyle bir durumda Yolanda
beni engellemek için bin türlü gerekçe
bulacaktır. "Anthony deli. İpe sapa'
gelmez, saçma sapan şeyler söylüyor".
Böyle bir durumda beni izleyip izle-
meyeceği konusunda emin değilım.
Ancak bir gün gelecek harekete geç-
mek zorurüu olacak. O cesareti bul-
mak önemli, yoksa bu ortamda boğu-
lacağız.
w
Yalnızca 60'lann sembolüydü' yakışürmasına karşılık, düşüncelerinde hiç ödün vermeyen JoanBaez:
SesimvekalemimgeriplandakaldıKûltür Servisi- Birçok sa-
natçı "Ben şarkıcıyım" ya da
"Ben oyuncuyum" demeyi
tercih ederler. Joan Baez ise-
"Ben efsaneyim" diyor. Bunu,
kendıni beğenmiş bir ukalanın
değerlendirmeleri olarak algı-
lamak yanhş olur. 52 yaşında-
ki sanatçının bu yorumu, bir
sanatçının profesyonelce ken-
dini tespit etmesinden kaynak-
lanıyor. Banş militarH Joan
Baez, İstanbul Festıvali için
bir kez daha müzikseverlerin
karşısına çıkıyor. Martin Lut-
her ile zenci haklan mücadele-
lerinden Vietnam'a. Arjantın'-
den Kuzey İrlanda'ya hıç dur-
mavan sanatçı, "'90'lara" rağ-
men bugün hâlâ şiddet aleyhta-
n mücadelesinden ödün verme-
yen bir çizgıde yoluna devam
ediyor. Müzikalite açısından
sürekli olarak eleşürikre hedef
olan Baez. 92 yuının son ayı-
nda çıkardığı "Play Me Back-
wards" albümüyle, bu kez her-
kesi şaşırttı. Baez'in o alıştı-
ğımız folk müzik soundu, bu
albümde rock kalıplanyla iç
içe geçip bir senteze dönüş-
müş. Şarkılannda bu kez ken-
dinden, oğlundan ve yaşam-
dan söz ediyor. Nisan ayında
gittiği Saraybosna'da çeşitli
konserler veren Baez, kendini
her alanda yenilemesi gerekti-
ğinin bib'ncinde. Bu yenıleme
ihtiyaana rağmen Baez. "O
yalnız 60'lann sembolüydü"
türünden yakıştırmalara mey-
dan okurcasına hiçbir zaman
düşüncelerinden ödün vermiyor.
Baez. Liberation gazetesiyle yaptığı
söyleşide önünde daha yapacak ve
üretecek çok şeyler olduğunu söylü-
yor.
Geçmiş söyleşilerinizden birinde in-
sani nedenlerle sanatçı kimliğinizi feda
ettiğinizi söylemiştiniz. Bu konuyu bi-
raz açabOir misiniz?
Sadece sanatçı kariyerimi değil ha-
yatımı da kaybettim.. .,\z bır şeyienn
varlığı bile mücadele etmek için beni
hareketlendirebiliyordu. Bu nedenle
sesim ve kalemim geri planda kaldı.,
Bu yûzden mi uzunca bir süre kaybol-
dunuz?
Paraya ihtiyacım yok. Bu bir ego işi.
Kimse kendine "O altmışlı yıllarda
Son albümü'Play Me Backwards1aherkesi şaşırtan Baez, şarkılannda bu kendinden, oğlundan ve yaşamdan söz ediyor.
öldü" denilmesini istemez. Ancak bu-
gün. daha hiç yapmadığım ve yıkılma-
yan bariyerler olduğunu düşünüyo-
rum
Örneğin?
Dört yıl boyunca en kolay iş olan
(Saraybosna dışında) hareket etmeyi,
gezip gözlemlemey/i bile gerçekleştir-
medim örneğin. Ote yandan benim
gibi biri ıçin yeni yaptığım besteler ko-
mik olabilirdi. Ben ne Tina Tumer'ım,
ne de 19 yaşındaki genç bir yıldız. Ben.
benim. 35 yıl gitanyla müzik yapmış
biriyim. Arkaya iülmiş olma hissi çok
canımı sıkıyor.
Bu geçen sürede en acı olanu boşa gi-
den umutlar mıydı sLzce?
Büyük umutlar oluşturma konu-
raybosna bana, tıpkı eski yıllardaki
savaşyıllannı hatırlattı.Şimd iben orada
ölmekten çok ımutulmaktan korkan
bu insanlan sahnede
anlatmaya çalışıyorum.
sunda hep bilinçli ve net oldum. Asıl
sorun insanlann. ıçerisindeki hay^ansı
yanı örgütleyebilmenin çok kolay ol-
ması ve insanoğlunun, banşı bulma
konusunda dayanıklt olamama riskini
sürekli taşımasında yatıyor.
Bütün toplumsal mücadele tarihiniz
boyunca ilk kez olarak milliyetçilik
böylesine korkunç bir boyuta geldi...
Evet haklısınız. ancak ben hep milli-
yetçiliğın karşısında oldum. Arjantin'-
de. Çekoslovakya'da, İsrail'de. İrlan-
da'da. Beni hep şöyle yanıtlıyorlardı.
"Sizin şiddet aleyfıtan tutumunuzu
anhyoruz. ancak burası farklı."
Her seferinde durumlar gerçekten
farklı değil miydi sizce?
1964 yılında şıddete karşı bır enstıtü
açtığımda. bır arkadaşıma benimle be-
raber ders vermesini teklif ettiğımde şu
yanıtı vermışti."Birinci Dünya Sa-
vaşı'ndan sonraki dönemde 150 mıl-
yona yakın insan ya savaşlarda ya da
devrimler sırasında öldü." Şımdi gene
onu görüp bugünkü rakamlan konuş-
mak isterdim. Araçlarla amaçlar
arasında bir farklıhk olduğuna
inanmıyorum.
Biraz Saraybosna ziyaretinizden söz
etsek?
Saraybosna'da nisan ayında altı
gün kaldım. Bu zaman boyunca şarkı
söyleyebildiğim her yerde söylemeye
çalıştım, radyolara çıktım. Saraybos-
na için şarkı yazmak yerine, oralara
gitmeyi tercih ettim. Yeteneklerimi su-
narak onlann hayatlannı paylaşmaya
ihtiyacım olduğunu düşündüm. Sa-
raybosna bana, tıpkı eski yıllardaki
savaş ynllannı hatırlattı. 1972 Hanoi.
Kuzey İrlanda. Arjantin, İsrail. Şili...
Tam bir savaş tarlasıydı. Şimdi ben
orada ölmekten çok unutulmaktan
korkan bu insanlan sahnede anlatma-
ya çalışıyorum.
Müzikle geçen 35 yılın ardından
Amerika hakkında neler düşünüyorsu-
nuz?
Vietnam Savaşı bittiğinde, kendimi
artık geçmişin bir sembolü olarak gör-
meye başladım. Politik yaşam değiş-
mişti. Şimdi de her şey değişmiş du-
rumda. Gene de işsizlik, sağhk. eğitim.
üçüncü dünya üîkeleri gibi sorunlar
devam ediyor. Ancak insanlann ço-
ğunluğu. tüm bunlann değişmesine
yönelik olarak oy kullandılar. Bu da
her şeye rağmen umudun yitırilmemesi
gerektiğını gösteriyor.
Son albümünüz "Play Me Back-
wards"de oldukça farklı bir çizgi tut-
turdunuz...
Açıkçası, yeni bır takım şeyler
yaptığımda ne tür tepkiler alacağımı
merak etüm.
Albümün başarılı ounamariskinihiç
düşûnmediniz mi?
Şimdiden. son 15 yıl içerisinde
yaptığım çalışmalar içerisinde en çok
ses getiren albüm olduğunu söyleycbi-
lırim. Bu durum bir anda tersıne dö-
nerse. tekrardan yazarlığa dönebi-
lırim. Ve tabii. yeni şeyler öğrenmek
beni her zaman cekiyor.
Tiyatroda amatör-profesyonel
ışbımgı
ANTALYA (AA) - Antalya'daki amatör ve profesyonel
tiy atrolar. ışbirliği y apacak. Bir süre önce kurulan Antalya
DevletTiyatrosu"nun(ADT)öncülüğünde. 11 temmuz
pazar günü Antalya'dakı lüm amatör tiyatrolann
katılacağı bir toplantı yapılacak. Toplantıda ADTnin
amatör tiyatrolar ile yapabıleceği ortak çalışmalar,
amatörlenn ADT sahnesini kullanma olanağı. amatör
tiyatroculara profesyoneller tarafından verilecek kurslar
gibi konular tartışılacak.
Alman TV'sinde Nazım Hikmet
belgeseli
BONN (AA)- Batı Alman Radyo-TV Kurumu WDR
Nazım Hikmet'ın yaşamını ve sanatını konu alan belgesel
bırfilminön hazırlıklannı tamamladı. Tanh Vakfı ile
Nazım Hikmet Vakff nındaarşiv olanaklanyia destek
olduklan. sınırlı bütçelı fılmın çekımlennın Moskova,
Paris, Havana. İstanbul ve Bursa'da tamamlanması •
planlanıyor. Belgeselin. başta Almanya olmak üzereçeşitli
Av rupa ülkelennde ve Türkiye'deki bır televizyon
kanahnda da gösterilmesi için girişimler sürdürülüyor. Öte
yandan "Tümçabalara rağmen bazj önemli belgelere
henüz ulaşarnadık. Önemli eksiklerimız var" diyen bir
ılgilı. eksıklerini şöy le sıraladı: Nazım Hikmet'in İpek Film
Stüdyolan'ndakifilmçalışmalanna ilişkin film. fotoğraf.
senaryo metni vb. malzeme.
Nazım Hikmet'in kendı sesınden "Salkım Söğüt" ve
"BahriHazer"şiinnıiçeren. 1920-1930'lardaThe
Vıva-Tonal Columbia etiketıyie yayımlanan taş plak.
Fılmın eksiklen konusunda ya da Nazım Hikmet'e ilişkin
bugüne dek bılınmeyen belge ve olaylarla ilgisi ve bilgisi
olanlar. Tarih Vakfı Bilgi Belge Merkezı'nden Lütfiye
Kay acan'a ya da doğrudan VVDRden Osman Okkan'a
başvurabilecekler.
Yunan ekibiHalk Dansları
Yarışması
y
na katılnuyor
BURSA (Cumhuriyet) - 32. L luslararası Bursa Festivali
içindeyeralan7. Altın Karagöz Uluslararası Halk
Danslan Yanşması'na katılacak Yunanıstan ekibi,
PKK'nıntehdidinden sonra Türkiye'yegelmekten
vazgeçti. Ekip yönetidsinm öncekı gün Kültür Sanat ve
Turizm Vakfı'na göndcrdıği faksta. ERNK'nın.
Türkiye'ye turist götürecek sey ahat acentalannı tehdit
ettiğini, bu nedenle hiçbir seyahat acentasının Türkiye'ye
turist götürmediğini bildırerek, etkinliğe
kaülamayacaklannı bildirdi. Aleksandna Ekibi'nin
yönetidsi Padios Apostolos'un Kültür Sanat Turizm Vakfı
Genel Sekreteri Ömer Ersöz'e gönderdiğj faksta,
"Seyahat acentalan ERN K'den bır faks almıştır. Faksta
Türkiye'ye ziyarette bulunulmaması istenmektedir.
Seyahat acentalan korktuklan için bizı Bursa'ya götürmek
istemiyorlar. Yokuhık için tüm hazırlıklanmızı
yapmamıza rağmen, seyahat acentası bizi Türkiye'ye
götürmeyi reddetti. Çok üzgünüz. Gelecekte birİikte
olmak umuduyja" dediği bildırildi. 12 temmuza kadar
sürecek olan yanşmaya ABD. Arnavutluk. Beyaz Rusya,
Bulgaristan. K.KTC, Özbekıstan, Çek Cumhuriyeti ve
Romanya'dan ekipler katılacak.
Soğuksu Yaylası Şentikleri
TRABZON (\A) -Jrabzon'un Maçka ilçesinde
geleneksel olarak düzenlenen Soğuksu Yaylası Şenliklen
başladı. Yerli ve yabancı turistler tarafından büyük ılgi
gösterilen Soğuksu Yaylası Şenliklen yann sona erecek.
Şenlikler çerçevesinde halk oyunlan gösterileri yapılacak.
yöresel giysıler sergilenecek. Trabzon Valisi Kemal
Esensoy. yöre turizmine büyük katkısı olan yayla
şenliklerinin gelecek yıldan iübaren daha kapsamh
kutlanması için çalışmalar yapılacağmı söyledi. Soğuksu
Yaylası'nı iyileştirme çalışmalannın sürdürüldüğünü
bildiren vali Esensoy. öncelikle alt yapı eksikliklerinin
giderilmesine ağırüİc vereceklerini söyledi.
Trabzon ö'zelsayısı
Kültür Servisi -Türkiye İş Bankası tarafından yayımlanan
Kültür ve Sanat dergısinin 18. sayısı. zengin tarihi ve
kültürel mirasıyla Trabzon'a aynlmış. Dergıde
Trabzon'un tarihi, manastırlan. muzeleri vemimarisini
tanıtan yazılar. birbirinden güzel renkli fotoğraflar
eşlığjnde yer alıyor. Geleneksel Trabzon evlerine de geniş
bır yerin aynldığj dergide aynca, Trabzon'da hamsi
kültürü ve hamsinameler de bir araştırma yaası ile
ınceleniyor. Dergide yer alan dığer y azılar şu başlıklan
taşıyor: '"Trabzon deyince horon. horon deyince
Trabzon". "Evliy a Çelebi'ye göre Trabzon", "Trabzon'da
yayla göçü şenlikleri", "Tarbzon bakırcılığının tarihsel
gelişimi". "Trabzon el sanatlan"."Trabzon'da
kuyumculuk". "Trabzon'lu halk ozam Baba Salim", "Bir
Sevdadır Trabzon", "Trabzon mutfağından örnekler" ve
"Trabzon yöresi halk müziği".
Platformcular, Yeşilçam'dan
şikayetçi
Kültür Servisi - Genç Sinemacılar Platformu ilk toplantısını
19 haziranda. Sinematek Derneği Başkanı Mehmet
Güler>üz\e 17arkaddşınınçağnsıylaMecıdiyekö\ Kültür
Merkezi'nde gerçekleştirdi. Platformun girişimcileri
konuşmalannda. gençlenn sinemanın ağır işlerini düşük
ücretle y üklendiğini belirttiler. Toplantıda, bu durumun
genç sinemacının yaratıcılığını da törpülediği
vurgulanarak. yannın sineması için hem sektörde çahşan
hem de sinemaya entellektüel olarak ilgi duyan gençlenn
bırlikte ürctim ve dayanışmaya yönebnesi istendi.
Platformcular. aralannda gruplar oluşturarak amatör ve
profesyonel faaliyetlerde bulunmayı amaçlıyorlar. 1
temmuzda yapılan ikinci toplantıda ise, Sinematek
bünyesinde eslctik konusunun enine boyuna tartışılacağı
bır dizi scminer düzenlenmesıne karar verildi.