23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
15 ŞUBAT1993 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Kahvecfnin son inceteme konusu • ANKARA (AA) - Trafik kazasında ölcn eski bakanlardan ANAP İstanbul Mılletvekilı Adnan Kahveci'nin, son günlerinde üzerindeçalıştığı konulardan biri, çeşitli ülkclerin bütçe prosedürleriydi. Kahveci. kendi isteği üzerine haarlanan "Çeşitli ülkclerde bütçe prosedürü" adlı çahşmayı, T BMM Cütüphanesi'nden, ölümünden birkaç gün önce almıştı. Kahveci için haarlanan raporda, tngiltere, Danimarka, Almanya, Belçika veNorveç parlameniolannda uygulanan bütçe prosedürleri ele alınıyor. Yurtdtşında yaşayan Tûrklen •ANKARA (AA)- Başbakan Süleyman Demirel, yurtdışında yaşayan Türklere ve yabanalara yönclik olarak hizmet verecek Türk Dili ve Kültür Merkezleri kurulmasına karşıçıktı. Başbakan Demirel, ANAP Bolu Milletvekili Avni Akyoi ve 5 arkadaşının konuyla ilgili yasa önerisine ilişkın görüş bildirirken, bu merkezlenn yetki kanşıklığına neden olacağını gerekçe gösterdi. Başbakan Süleyman Demirel, öneride güdülen amacı daha genış ve kapsamlı olarak gerçekleştirmekle Kültür Bakanlığı'nın görevli kıhndığını ifadeetti. Betediye Başkanlan toplantısı • BURSA (AA) - Bursa'da yapılan "Marmara ve Boğazlan Belediyeler Birliği Encümeni Toplantısı" sona erdi. Çelik Palas Oieli'nde cuma günü başlayan vciki gün süren toplantıya, Bursa Büyükşehir, Adapazan, İzmit, Kırklareli, Susurluk, Keşan ve Çerkezköy bclediyc başkanlan ile Birlik Genel Sekreteri Fıkret Toksöz kaüldı. Toplantıda, 1993 yılında Özbekistan, Kırgıastan ve Kazakistan'a yapılması planlanan 'Belediyecılik Gezisi' ile Kanada'nın Toronto kentinde düzenlenecek '1ULA Dünya Kongrcsi' programı ve birliğjn çalışmalan görüşüldü. DISKin 26. yıUönümü • ADANA(Cınnhuriyet Güney İlleri Bürosu)- DİSK'in26.kuruluş yüdönümü dolayısıyla 'Demokrasi Savaşçılan ve Uğur Mumcu' anısına düzenledıği toplantı, dün akşam Adana Spor Salonu'nda coşku içinde yapıldı.DİSK Genel Başkanı Kemal Nebioğlu, DİSK tarihinin demokrasi mücadelesiyle dolu olduğunu belirterek "Mumcu'nun cenazesinde yüzbinler 'suskun toplum olmayacağız' diye boşuna slogan atmadı. Susmayı değil, mücadeleyi seçti. DISK de bu bilinçle görevi başındadır" dedi. Yazarunız İlhan Selçuk da "Sendikal demokrasi, bir ülkede alınteriyle yaratılan ulusal gelirin toplusözleşme masalannda paylaşımıdır; sendikacüann ülke ekonomisi üzerindeki söz hakkıdır" diye konuştu. Yazanmız Uğur Mumcu'ya da adanan DISK'in kuruluş yıldönümü gecesinde Mumcu ile ilgili bir film gösterisi gerçekleştirildi. Daha sonra sanatçılar Banu ve Sadık Gürbüz'ün verdiği konserızlendi. ^sm, UP çatma toplanmah' • EDİRNE(AA)-SHP Edirne İl Başkanı Bilgin Pacariz, sosyal demokratlann bir çatı altında toplanması gerektiğini söyledi. Bilgin Pacariz, vatandaşlann da solun birleşmesinden yana olduğunu kaydederek şöyle dedi: "Birleşmeyle birlikte 'CHP mi, SHPmi'sorusu ortadan kalkacak. Çünkü aralanndakı fark. birinin başında (C), diğerinde ise (S) harfinin olması. Önemli olan, birleşme halinde iktidara nasıl gebneccği yönündeki çalışma programıdır." GORULMUŞTUR İlhan Selçuk 7. bası 20.000 lira (KDV içinde) Çağdaş Yayınlan Türkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-tstanbul Ödcmeli gonderilmtz. CHP Genel Başkanı Baykal, SHP iktidannın Demirel'in tercihi olduğunu söyledi: Kardeşlerinizle el ele verîn ÜĞÜ • CHP İzmir İl Kong- resi'nde konuşan Bay- kal, İnönü'ye şöyle ses- lendi: "Sen Süleyman Demirerin tercihinin so- nucunda iktidar oluyo- rum diye övünmeyi bı- rak da sosyal demokrat düşünce kardeşlerinle el ele ver, sosyal demokra- siyi iktidar yap" MLRİH AK İZMİR - SHP Genel Başkanı Er- dal İnönü'nün 'SHP'ye katılm' çağnsını sert bir dille eleştiren CHP Genel Baş- kanı Deniz Baykal, CHP'nin SHP'ye 'iltica' etmesinin söz konusu olmadığını belirterek "Sen Süleyman Demirel'in ter- cihinin sonucunda iktidar olu- yorum diye övünmeyi bırak da sosyal demokrat düşünce kar- deşlerinle el ele ver, sosyal de- mokrasiyi iktidar yap" dedi. SHP'nin büyüklük kompleksi- nc girdiğini vurgulayan Baykal, "Kimın büyük olduğu yann or- taya çıkar. Bırak şu büyüklük iddiasını. Düşünceyi büyütme- ye bak'' diye konuştu. Baykal, sosyal demokratik ve demokra- tik solun tarihi bir fısatı değer- lendiremediğini de söyledi. CHP İzmir İl Kongresi dün yapıldı. Kalabalık bir partili grubunun katıldığı kongrede bir süre önce bombalı saldın so- nucu öldürülen gazetemiz yaza- n Uğur Mumcu adına bir köşe hazırlandı. Bu köşede açılan Baykal'm katıldığı kongrede İzmir İl Başkanlığı'na EroLGüngör yeniden seçildi. (AA) şlandı. Sosyal defter, konuklar tarafından doldurulurken Mumcu"nun ki- rak karşılandı. Konuşması sık sık 'elektrik kesintisi' ile kesilen Tür- taplan da satışa sunuldu. Baykal alkışlarla Kongrenın yapıldığı Büyük Efes Oleli AuditonunVa gelen Baykal salona girişinde delege- ler tarafından ayakla alkışlana- Baykal, konuşmasının ilk bölü- münü ağırlıklı olarak ülke so- runlanna ayırdı. Baykal konuş- masımn son bölümünde birleş- me çağnsına olumsuz yanıt vc- ren SHP'yi ağır bir dillc cleştir- di. Baykal'm bu eleştirisi partı- liler tarafından coşkuyla alkı- demokrasinin kiye'nin geleceği olduğunu söy- leyen Baykal, tek sorunun bu geleccğin bir an önce yakalan- ması olduğunu belirtti. Bu id- diayı gccikmcden halka sun- mak istedıklerini. bunun ıçin de sosyal demokrat ve demokratik sollann birleşmcsi için çalıştık- SHP Genel Başkanı Erdal İnönü, CHP'yi sert bir dille eleştirdi: CHP'nin adı var, kendi yokANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - SHP Genel Başkanı ve Başba- kan Yardımcısı Erdal İnönü. CHP Genel Başkanı Deniz Baykalın 'birleşme' önerisini değerlendi- rirkeo "CHP'nin adı var, ama keadm yok. Kendisi var da SHP'de, ama SHP'de de CHP'- nin adı yok" dedi. CHP'nin bu haliyle "büyük bir parti olama- yacağını" öne süren İnönü, sos- yal demokratlann birleşmesi ile Baykal'm çağnsının farklı şey- leri ifade ettiğini savunarak "CHP'nin adının küçük bir partide olmasuun kamuoyun- da rahatsızlık yaratüğını, her- kesin bu durumun düzeltilmesi- ni istedigini" söyledi. SHP, yaptığı açıklamalarla koalisyo- nu yeni bir krizin eşiğine getiren Şırnak Valisi Mustafa Malay'- dan iddialannı belgelemesıru istiyor. SHP Genel Başkanı ve Dev- let Bakanı Başbakan Yardımcı- sı Erdal İnönü, dün toplanan SHP Parti Meclisi toplantısın- SaidiNursi konferansla aklandı ANKARA (Cıunhuriyet Bûrosu) - Ankara Kültür ve Eğitim Vakfı tarafından düzen- lenen konferansta, Saidi Nursi'- nin topluma yanlış tanıuldığı ve bölücü bir kişi olmadığı savu- nuldu. Kocatepe Camii Konferans Salonunda dün düzenlenen "Büinmeyen bir dahi: Bediuz- zaman Saidi Nursi" adlı konfe- ransta konuşan Selçuk Üniver- sitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. Ahmet Akgün- düz, Saidi Nursi'nin, mutlakı- yet, meşrutiyet ve cumhuriyel dönemlcrini yaşamış bir şah- siyet olduğunu ve kasıtlı olarak topluma yanlış tanıuldığını söyledi. Üniversitc öğrencileri- nin ilgi gösterdiği konferansa MHP Kayseri Milletvekili Sey- fi Şahin'in kaülması da dikkat çekti. Saidi Nursi'nin, "Din, hayatın hayatı, hem nuru, hem esası. İhyayı din ile olur, şu mil- letin ihyası" sözlerinin asılı ol- duğu salonda konferans veren Doç. Akgündüz, Nursi'nin ha- yatında özellikle cumhuriyet dönemi yaşantısının çarpıtıl- dığmı savundu. Akgündüz, "Sa- idi Nursi, devlet ve cumhuriyet düşmaru değildir. Ona bu tür yakıştırmalan yapanlar, daha da ileri giderek, Saidi Nursi'yi peygamberlik ilan etmekle suç- lamışlardır. Bunlann arkası- nda, toplum tarafından sevilen bir şahsiyeti karalamak yat- maktadır"dedi. Nursi'nin Kürtçülükle de suçlandığını belirten Akgün- düz, bu suçlamalann da doğru olmadığınını savundu. Nursi'- nin, Şeyh Sait ile de kanştı- nldığını kaydeden Akgündüz. "Tarihe bölücü bir hareket ola- rak gecen Şeyh Sait Ayaklan- ması'na Nursi'nin de katıldığını söyleyenler tamamen yalan so lemektedir." • İnönü, partisinin PM toplantısında yaptığı konuşmada, CHP'nin varlığının aslında SHP'de olduğunu, bu haliyle de büyük bir sosyal demokrat parti olamayacağını söyledi. yen. Oraya yıllarca çağn yap- ük, fakat olmadı. Yani birleşme ile bilinen şey, SHP ile DSP bir- leşmesi. Bugün de Ecevit müm- kün olmayacağını söylüyor. O halde bu mesele bitmiş olmalıy- dı." x^**<,* uuv..^-»^»^.^... İnönü, sosyal demokratlann ın •Uzerirnize gelmeyin" diye birleşmesiyle, CHP lideri Bay- reddettiğini anımsatarak şunla- n söyledi: da yapüğı konuşmada, 'solda birlüc' tarüşmalannı değerlen- dirdi. SODEP ve HP'nin bir araya gelmesiyle oluştuğunu vurguladığı SHP'yi birleşmiş" bir parti olarak nitelendiren İnönü, Baykal'm birleşme çağ- nsını, DSP lideri Bülent Ecevit- kı yapüğımız, fakat hcnüz so- nuç abnamamış başka bir me- sele var. O da Türkiye'nin en büyük tarihsel partisi. "CHP" adıyla ortaya çıkma fırsatını kazandı. Ama ortaya çıkama- dı. Adı var bugün. Adı var. ama kendisi yok. Kendisi var da SHP'de, ama SHP'de de CH P'- nın adı yok. Böyle oltıncu. CHP'nin adı şimdi Bir ufak par- tide ve bu herkesi rahatsız edi- yor. Bu düzelsin diye istiyor herkes. Bu mesele birleşmeden başka bir şey." SHP Genel Sekreteri Cevdet Sejyi, yaklaşık 9,5 saat süren Parti Meclisi toplantısı sonra- sında yaptığı açıklamada, yap- tığı konuşmayla koalisyonda sıkıntı yaratan Şırnak Valisi Mustafa Malay'dan, iddialan- nı belgelemesini istediklerini "Ö zaman düşündüm ki me- sele bitmiş olmalıydı. Çünkü birleşme denilen şey, SHP ku- rulurken SODEP ve HP'nin bir araya gelmesiyle gerçekleşmiş- ti. Bir DSP kalmışü birleşme- kal'm cağnsının farklı şeyler söyledi. Selvi, konuyu toplanü- olduğunu belirterek şöyk ko- da bir kez daha ele aldıklannı belirterek "Valinin söyledikleri doğru değikür. Sayın Malay, bir validir, devlet adamıdır. Or- taya atuğı iddialar, böyle fırsat nuştu: "Yine de söylüyoruz, ama Sayın Ecevit, 'Üstümüze gel- meyin' diyor. O halde, birleş- meyle ilgili bir şey henüz yok. bulunca sözle geçişünlecek şey- Peki ne var öyleyse? Bizim kat- ler değildir " dedi. lannı vurgulayan Baykal, şun- lan söyledi: "Biz birleşme bütünleşme di- yorsak, bu kendimizc, partimi- ze güvensizliğimizden değildir. Biz birleşme bütünleşme diyor- sak halkımızın kaderine olan inancından sorumluluğumuz- dandır. Yoksa nc bir siyasct adamı olarak nc dc CHP kcndi- ne güven açısından hiçbir eksikliği yokiur. Birleşelim, bü- tünleşelim, gccikmcden bir an önce hedcfımize ulaşalım. Der- dimiz bu. Birleşme bütünleşme beraberinde ctkinlcşmeyi de gc- tirecektir. Türkiye'de sosyal de- mokrasi hıç kuşkusuz cn kısa zamanda ülkenin temcl siyasal gücü haline gcleceklir. Bunu sağlamak isliyoruz. Bunun için üzerimize ne düşüyorsa yapa- cağımızı bildirdik. Ancak bu- nun yeterince anlaşılamadığını gördüğüm için büyük üzüntü duyuyorum." Tarihi fırsat Birleşme durumunda sosyal demokratlann en güçlü tcmel siyasi güç olacağı görüşünü yi- neleyen Baykal, "Bu bir tarihi fırsattır. Ama her tarihi fırsat o fırsatın tarihi nitcliğini anlaya- cak larihi sorumluluğa sahıp insanlan gcrcktırir. Bir parti- miz diyor ki 'Biz büyük parli- yiz, siz bize gelin". Hangi partı- nin büyük olduğunu halkımız kararlaştın. Büyük parti oldu- ğunu söyleyen parlirraz nc yazık ki Türkiye'nin en hızla küçülen partisi olmuştur. Bu parti sosyal demokrsinin ikti- dar şansını reddediyor. Bunu anlamak mümkün değildir. Sen şu anda nercdc olduğunu yann nercye gitmekle olduğunu bir düşün. Kimin büyük olduğu yann ortaya çıkar. Bırak şimdi büyüklük iddiasını, düş'ünccyi büyütmeye bak düşünceyi" de- di. SHP'nin kendini iktidar ola- rak gördüğünü ve 'bcn iklida- nm'dcdığinedikkatçekcn Bay- kal, "Senin iktidar olman Sü- leyman Demirel'in tercihinin sonucudur. Sen Süleyman De- mirel'in tercihinin sonucunda iktidar oluyorum diye övünme- yi bırak da o sosyal demokrat düşünce kardeşlerinle el elc ver sosyal demokrasiyi iktidar yap. Gelin SHP'ye biz de SHP'nin adını CHP yapahm bu iş bitsin' diyorlar. Bizim SHP'ye gidip gilmememiz o kadar önemli de- ğil. Biz zaten SHP'nin içindey- dik. O zaman 20 Ekim seçimlc- rinde tablo gözüktü. Bizim CHP'yi bırakıp SHP'ye gilme- miz CHP'yi kapatma çağnsı- dır. Gelin diyenler CHP'yi ka- patın gelin. biz de ona karşın CHP'nin ismini alalım ve sizi ödüllendirclim diyorlar. CHP'- nin açılıp açılmayacağı tartış- ması 5 ay önce yapıldı. Biz CHP'yi kapatmanın dcğil ya- şatmanın görevinı aldık. CHP bugün var olan siyasi partilerin hiçbirisine kendini sığdırabile- cek csnekliktc bir parti değildir. CHP hiçbir siyasi partiye sığmaz. " Türkiye demokrasi hareketinin savunucusu, Atatürkçü UĞUR MUMCU'yu kalplerimize gömdük. Uluçınarın altına bir demet karanfil de bizden. MERSİN DUMLUPLNAR LİSESİ ÖĞRETMEN ve ÇAL1ŞANLARI F.Babuı,. D.AIi Şahinuğtu, T.<>IİU. B.Ipk, K.SH r.ıl<^nm. K.korkul. \.S-Uıık, K.Yener, H.Çingir. D.Akba«, I.Yılnıa/.. S.KrM>/.. S.Akkılıç, N.Yılmar. H.MUIIKUZ, M.Srvkin. S.(,üven. D.Şahin, M.Giinıü«ta«. A.Kker, H.l «. M.Cınk. A.Tup^ıı. T.S<-lvi. (İ.Yumıı^ak. \.Yıldınm, 1). 4zaz. R.Ahlan, M.!j«-n, M.Fınnoı, Ş.Bal, G.Arda, S.Çrı\el. A.Özbrk, İ.Aslan. N.Yc«ilçimen, D.Sünpü. H.Ö/.pn, V.Yılılmm. N.Boz. H.Akc,». /.Budak. H.Ökten, Y.Ba\ram, S.Solak, M.Şahin, L.Kalçık. M.Kunjun. TTanagardı, S.Şahiner. A.Taijkııı, H.Zfinbilrio^lu, H.Gün, A.Yılnıaz. E.On^pl. j.(.öıırrı. İ.GüUerrn, M.üzlürk, M.Kurşun. C.Karahan. A.Kun. A.Şahiner. A.Öy.lürk. Ş.Şirvanlıoğlu, M.Krt-n. M.Okdııııir. E.Kara. K.Akınan. I.Demirla^, riarıkahya. M.Ktt-kinlrr. D.Gürbüz. F.A>lac. N.Akso>. S.Krirn, M.Özkan. İ.Özalp. S.l ğurel. S.karnkns E.BJztlag. M.Demirrl. M.Hazar, jN.Güler, O.Ya^ar. Z.Karaer, A.Kılıç, H.(,»ik, A.Hazır, L.Co^kun. T.(>ksüz, VErdoğan. Y.Gülpınariı. M.K<«:>i*iı. S.()zkalr. Ş.KIH^, STunga, S.Baj»ı«lar, S.Kund. H.KIH,'. M.()Z>»OJ, B.Yılnıuz UĞUR MUMCU'yu saygıyla anıyoruz. 1UAKMARA İ'MVERSİTESİ CİİZK1. SAN VH-AR FAK. KNM1STKİ TASAR1M1 ve l< MIM \KI IK HOI.l MIK.Kİ "Kesilmiş bir kol gibi Omuz başımızda boşluğun.." UĞUR MUMCU'ya saygı ve sevgiyle... BURSA TABİP ODASI UĞUR MUMCU'nun kaybı demokrasi adına bir kayıptır. BAîjBAKANLIK YÜKSEK DENETLEME KLRULL'NDAN BİR GRIJP DENETİM GÖREVLİSİ DİYARBAKIR 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 1992/111 Karar No: 1993/4 Davacı PTT Genel Müdürlüğü vekili tarafından Zeynel Oral ve Bü- lent Oral aleyhine açılan tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda; Mahkememizden verilen 26.1.1993 gün ve 1992/111 esas 1993/4 karar sayüı karar ile davanın kabulü ile, 7.921.103 TLÎnin 21.10.1991 tari- hinden itibaren işleyecek <t^48 ticari faizi ile birlikte davalılardan bir- likte ve zincirleme surctiyle alınıp davacıya verilmesine, fazlaya iliş- kin talebin reddine, alınması gereken 79.210 TL. harçtan önceden alı- nan 20.800 TL. harcın indirimi ile Valan 58.410 TL. harcm davalılar- dan birlikte ve zincirleme suretiyle tahsiline, davacınm yaptığı top- lam 480.440 TL. yargılama giderinden takdiren 420.000 TLIsinin ve kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 723.688 TL. vekalet ücre- ünin davalılardan birlikte ve zincirleme suretiyle alınıp davacıya ve- rilmesine, 80.000 TL. kullanılmayan tamkhk ücıeti ile iade ılam gi- deri olan 276.160 TL.'nin istek halinde davacıya iadesine ilişkin Yar- gıtay yolu açık olmak üzere verilen karar adresi meçhul ve bilinen Ergin Köyü Lice adresi olan davalı Bülent Oral'a mahkeme kararı özeti ye- rine geçerli olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 26.1.1993 Basın: 46098 POIİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETtNKAYA Anlaşılan, Kavga Bitmeyecek... Aylar önce sormuştuk: "Sosyal demokratlar bir çatı altında bütünleşirler mi?" Yanıtını da kendimiz vermiştik: "Hiç sanmıyoruz. Bireysel çıkarlar öne geçtiği sürece birleşme, bütünleşme gerçekleşemez..." Başbakan Yardımcısı ve SHP Genel Başkanı suskun- luğunu bozdu önceki gün ve açıkladı: "CHP'nin yapacağı bugün SHP'dedir. SHP'nin yapa- cağına bağlıdır. CHP'nin bundan sonra ne yapacağının belirlenmesinde, karar SHP'dedir..." İnönü, CHP'nin SHP'ye gelmesini istiyor Olaya kişisel bakmıyor. Temel öğeleri değerlendirip sosyolojik ger- çeği siyasal tabanla bütünleştirmek istiyor. Elbet bu kolay değil, zor bir tercih olacaktır... Niçin zor? Bu sorunun yanıtı da aslında Erdal inönü'nün açıkla- masında yatıyor. CHP'nin çatısında gerçekleşen oluşum aslında SHP'nin tüzük ve programına bakıldığında aym tarihi gelişimi çiziyor. Kişisel yaklaşımların ötesinde bir varoluşun siyasal mozaiğini pekiştıriyor. Kimi değerlen- dirmeler yaparken bu açıdan yaklaşımın yararlı olacağı- nı vurguluyor. CHP adı SHP'ye gelir mi? Ya da CHP, SHP'ye katılır mı? Siyasal yaşamımız düşünce birlıkteliğini değil, arka- daş birlikteliğini kalıcı kılıyor. Böyle olunca da işler pek iyi yürümüyor. Kırgınlıklar ve küskünlükler öne geçiyor. Birbirleriyle aynı siyasal çatı altında savaşım veren in- sanlar birbirinin karşısına geçiyor. Onun için SHP ile CHP'nin bütünleşmesi bize zor gö- züküyor... Şimdi oturup düşünmekle, olayların gelişimini irdele- mekte yarar var. Nedeni ise ortada. Çünkü bütunleşme- nin temelinde çarpıklıklar var şu anda. CHP'liler diyor ki "Biz aşure çorbası yapmak istiyoruz." Acaba bu görüşleri ne dereceye kadar doğru? CHP Genel Sekreteri Ertuğrul Günay'ın şu sözleri işte bu temel olgunun altını çiziyor. Şöyle: "Birleşmeyle ilgili bugünden yarına bir formül yok. SHP ve DSP'de 9 yıldır bir toparlanma olmadığı için 9 ay önce CHP'ye geldiler..." O halde CHP çatısının SHP'ye taşınması olanaksız CHP'liler SHP'lilere "bize gelin'' diyorlar Bir de açık açık "İnönü ile bu gemi karaya oturur" görüşünde dire- niyorlar. Hem CHP hem de SHP sözcülerinin açıklamalarım dinlediğinizde, kendileriyle oturup konuştuğunuzda şu gerçek ortaya çıkıyor: "Eğer bütünleşme olmazsa ilk yerel ve genel seçim- lerdeyokoluruz..." Yerel seçimler 19S4 yılında. Bir yıl var. O zamana dek bütünleşme olmazsa yok olacaklar. Bunda hemfikirler. Bir dedeniliyor ki: 'iOturup konuşmamız gerekır. Somut olarak neler ya- pacağımızı tartışmamız gerekır. Ama biz lal uretiyo- ruz..." • • Doğru bir söz.Hem konuşuluyor hem de tartışıhyor.' Ama bir türlü sonuca varılmıyor Hep alışılmış sözcükler ortaya atılıyor: "Tabanda birleşelim. Taban, aynı çatı altında toplanıl- masını istiyor..." Ters bir yanıt geliyor bu sırada: "Hayır, tabanda değil sandıkta birleşeceğiz..." Aslında bir oyun bu, bir kandırmaca. Oysa kendilerini aldatıyorlar bu sözlerle. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, SHP lideri "CHP, SHP'ye gelsin" sözlerine yanıt verirken az önce değin- diğimiz gereksiz tartışmayı, kandırmacayı başlatıyor Diyor ki: "Bu bir tarihi fırsattır. Ama her tarihi fırsat, o fırsatın tarihi niteliğini anlayacak tarihi sorumluluğa sahip in- sanlar gerektirir..." Eğer böyle suçlamalar yapılır, kişisel değerlendirme- lerle demagoji sürerse ne CHP, SHP'ye katılır ne de SHP, CHP'ye gider. Önce sevgi birlikteliği önemli bize kalırsa. Ne yazık ki bu "sevgibirlikteliği" sosyal demokratlara çok uzak. Kavga durmayacak, sürecek... O zaman ne olacak? Sürekli laf üretilecek. CHP, SHP'yi "Senin iktidar ol- man Demirel'in tercih sonucudur" denilip eleştirilecek: "SHP ihale tezgâhlannın içine bulaşmıştır..." SHP'liler de CHP'ye yanıt verecekler: "Bırak bu lafları da somut öneriler getir..." Anlaşılan kavga bitmeyecek.. Türk-l$ Diyarbakır'da Bayram Meral: 12 EylüPle alınanlar hâlâ verilmedi • Diyarbakır'da bir araya gelen Türk-İş Başkan- lar kurulu toplantısında konuşan Genel Başkan Bayram Meral, koalisyon hükümetinin işçi sınıfı- nın sorunlarına köklü çözüm bulmada yetersiz, başansız kaldığını ileri sürdü. Y1LMAZ GtİMÜŞBAŞ DİYARBA- KIR - Türk-İş Başkanlar Kuru- lu, 16. Genel Ku- rul sonrası ilk kez Diyarbakır'da toplandı. Top- lanünın açış konuşmasını ya- pan Türk-İş Genel Başkanı Bayram Meral. Türkiye gene- linde işyerlerinde' sendikasız- laştırma harekelinin çeşitli tch- diılcrle sürdüğüne dikkat çcke- rek, "12 Eylül sonrasındaki sendikal hak vc özgürlükler alanındaki kayıplanmız henüz geri vcrilmemiştir" dedi. Koalisyon hükümetinin. çe- şilli alanlardaki bazı olumlu adımlarına karşılık işçi sınıfı- nın sorunlanna köklü çözüm bulmada yetersiz, başansız kaldığına dikkat çeken Meral, "Kamu kesiminde sözlcşmeli personel uygulaması sürmek- ledır. Mcmurlaşlınlan bazı işçilcr grcv ve loplu pazarlık haklan- ndan yoksun bırakılmakladır" görüşünü dilc gcürdi. Türki- ye'deki terör olaylanna da de- ğinen Meral, tcrörün en son Uğur Mumcu'yu da vurduğu- nu belirterek, halkı, lcrörc karşı açık tavır almaya ve de- mokrasi-laiklik cephesinde birleşmeyc çağırdı. 12 Eylül döneminin kalıntılannın özel- likle Doğu ve Güne\doğu böl- gelerinde sürdüğünü belirten Meral, "Bir lürlü durmayan vc durdurulamayan terör eylem- leri nedeniyle bölgedc dökülen kan, hcpimizin kanıdır" dedi. Hükümetin, enflasyonu ya- vaşlatmada başansız olduğu- nu dile getiren Meral, konuş- masını şöyle sürdürdü: "İşsizlik, tüm çalışanlar için en büyük sorundur. Hükümet, iç ve dış borçlar nedeniyle daha da büyüyen bütçe açıklannı kapalabilmek için ücretlilere yüklenmektedir. Brüt ücretle- rimizden yapılan kesintilerin oranı 1985 yılında yüzde 31 iken bu oran, 1991 yılında yüz- dc 39'a çıkmıştır. Toplu iş söz- leşmelcrinın imzası sonrasmda binlercc işçi işten çıkanlmışür. Binlcrce işçi. işten alma tehdi- diylc sendikadan istifa cttiril- miştir. Scndikaya üye olan işçi, kapının önünc konmuşlur. Özelleştirme vc taşcronlaştır- ma, tabanımızı oymaktadır. Ycrli ve yabancı kaçak işçi ça- lıştırma yaygınlaşmaktadır."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle