Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 15 ŞUBAT1993 PAZARTESf
HABERLER
YüceDivan
hazırfıgı
•ANKARA (AA)-Anayasa
Mahkemesi, Bayındırhk ve
lskaneski bakanlanndan
Istanbul Milletvekih Safa
Giray ile Aydın Milletvekili
Cengiz Altınkaya'nın Yüce
Divan'da yargılanmalanna
ilişkin 'duruşma haarlığı'
toplantıanı yann yapacak.
Toplantıda. duruşma
gününün tcspiti, ilgili kişilere
tebligal yapıiması ve
tanıklann tespiti gibi konular
elealınacak. Yetkililerden
alınan bilgiye göre, Anayasa
Mahkemesi'nin ön lespitinc
aykın bir gelişme olmazsa ilk
duruşmanın mart ayının
ikinci haftasında yapıiması
bekleniyor. TBMM, Giray
vc Altınkaya'nın eylemlcrine
uyan TCK'nın "görevi
kötüye kullanma" fîiJini
düzenleyen 240. maddesi
çerçevesinde
cezalandınlmastnı da
kararlaşürmıştı.
Kalaycıoilu
yeniden başkan
• ERZLRLM(AA)-SHP
Erzurum merkcz ılçc
olağanüstü kongresi yapıldı.
Başkan lığaŞemsi
Kalaycıoğlu ycnidcn seçildi.
98 delegenın oy kullandığı
Şemsi Kalavcıoğlu 56oy,
avukat Gıyasettin Kaya da 42
oyaldı. Kalaycıoğlu. geçen
ay il başkanının isteği üzcrinc
parti gcnel merkezi
larafından. merkez ilçe
başkanlığı görevinden
almmıştı
CHP'de
kurultay zinciri
• ANKARA(AA)-CHP'de,
! 2 Eylül 1990 öncesi olduğu
gibi büyük kurultaylardan
önce gençlık ve kadın
kurultaylan toplanması
geleneği sürüyor. CHP'nin 9
mart salı günü parti program
ve tûzüğünde değişikliklerin
de yapılacağı kurullayı
Ankara Atatürk Spor
Salonu"nda toplanacak.
Kurultaydan önce 7 mart
pazar günü Keçiören
Belcdıyesi'neait birsalonda,
illerden gelen gençlik
tcmsilcileri bir Gençlik
Kurultayı toplayacak.
Gençlik Kurultayı'ndan
sonra Dünya Kadınlar
Günü. 8 Mart'ta aynı
salonda bir Kadın Kurultayı
gerçekleştirilecek. Kadınlar
3a gençlergibi büyük
kurultaya yönelik bir bildiri
ilcaldıklan kararlan
açıklayacaklar.
Erbakan
bugün Konya'da
• KONYA(AA)-Refah
Partisi Gene! Başkanı
Necmettin Erbakan bugün
Konya'ya gelıyor.
Erbakan'ın, Büyükşehir
Bclediycsi öncülüğündc
kurulan KON-TV'nin açılış
törenine katılacağı bildirildi.
Akyokuş Tepesi'ndeki Aksa
Verici Stüdyosu ve
Koyunoğlu Müzesi'ndeki
KON-TV stüdyolannın
açılış törenlerine katılacak
oian Erbakan. daha sonra
Büyükşehir Belediyesi'nde
bir basın toplanlısı
düzenleyecek. Erbakan,
akşamdalOO.YılSpor
Salonu'nda yapılacak açılış
şölenine katılacak.
Adana ANAPtan
bir istifa
•ADANA(AA)-ANAP
Adana İl Yönctim Kurulu
Üyesi Ramazan Öziinal,
görevinden istifa etüğini
açıkladı. Düzenlediği basın
toplantısında ıstifasını
açıklayan Ramazan Özünal.
bugüne kadar partide bir
ncfer olarak çalıştığını ve
500'e yakın yeni kayıt
yaptırdığmı söyledi. Özünal.
yaptırdığı kayıtlann 30l'ini
askıya çıkartılan listelerde
bulamadığını öne sürerek,
"Yazdığım isimleri iistede
görerneyinceilirazettim.
Ancak bir sonuç alamadım.
Yeni üye kayıtlan il ve ilçe
teşkilatlannda değişiirilerek
üyelerimizin hakkı, bazı
kişiler tarafından gasp
edildi" dedi.
Selçuk başkan
•KARS(Cumhuriyet)-
CHPKarsİl Kongresi
Belediye Düğün Salonunda
yapıldı. Kongreye CHP Kars
Milletvekili Zeki Naci
Tarhan ve Genel Sayman
İsmet Atalay kaüldılar.
Kongrede Zeki Naci Tarhan.
İsmet Atalay ve il başkanı
avukat Zafer Selçuk sosyal
demokratlann birleşmesi
gerektiği konusunda
konuşmalar yaptılar.
Milletvekili Zeki Naci
Tarhan konuşmasında,
"Dinciliği temel alan bir
devlet kurmak is'teyenJer
kıymetli varlığımız Uğur
Mumcu'yu katletmişlerdir"
dedi. 110 delege oy kullandı.
Seçimler sonunda Selçuk
yeniden seçildi.
26. kuruluş yıldönümü nedeniyle düzenlenen toplantı dün Adana'da yapıldı
DISK Mumcu'mınyolıındaADANA (Cunı-
huriyet Güney
İlleri Bürosu) -
Devrimci İşçi
Sendikalan Kon-
federasyonu Ge-
nel Başkanı Kemal Nebioğlu
DİSK tarihinin demokrasi mü-
cadelesiyle dolu olduğunu be-
lirterek "DİSK olup bilenler
karşısında suskun kalamaz.
L'ğur Mumcu'nun cenazesindc
yüz binler 'Suskun toplum ol-
mayacağız' sloganlannı boş
yere atmadı. DISK. susmayı
dcği] Uğur Mumcu gibi müca-
deleyi secti" dedi.
DISK'in 26. kuruluş yıldö-
nümü dolayısıyla 'Demokrasi
savaşcılan ve Uğur Mumcu
anısına" düzenlediği toplantı
dün akşam Adana Spor Sa-
lonu'nda yapıldı. Toplantının
açılış konuşmasını yapan Genel
Başkan Kemal Nebioğlu. yıl-
dönümünü demokrasi müca-
delesi açısından zor bir dönem-
de kutladıklannı vurguladı.
Bir yandan Türkiye'nın de-
mokratikleşurilmcsi doğrultu-
sunda atılmak istenen adımlar,
diğer yandan karanlığa ççkmek
için yapılanlann DİSK'İ tavır
almaya zorladığını anlatan Ne-
bioğlu, "Demokrasi cephesmde
saf tutan insanlanmız, aydı-
nlanmız öldürülüyor. Toplum
laik-dindar. Türk-Kürt gibi
emekçiler yapay bölünmelere
zorlanıyor. TavırsızJığın, sus-
kunluğun karanlığı kabullen-
• DİSK'in 26 yıl toplantısında ko-
nuşan Nebioğlu, yaşanılan koşul-
ların DİSK'i tavır almaya zor-
ladjğını söyledi. Nebioğlu, "DİSK,
demokrasi uğruna şehit olan bir
çok işçi, aydın, öğrenci gibi 26. ku-
ruluş yıldönümümüzü adadığımız
demokrasi savaşçıları ve susmayı
tercih etmeyen Uğur Mumcu gibi,
mücadeleyi seçmiştir*' dedi.
• Uğur Mumcu'nun cenazesinde
yüz binler 'Suskun toplum olmaya-
cağız' sloganını boş yere atmadı.
Toplumsal gelişmede söz ve karar
sahibi olma mücadelemizin sonucu-
dur bu.
mekle eş anlamlı olduğu günler
içcrsindcyiz. Oysa DISK olup
bitenler karşısında suskun ka-
lamaz. DİSK. demokrasi uğru-
na şehil olan birçok işçi. aydın,
öğrenci gibi 26. kuruluş yıldö-
nümümüzü adadığımız demok-
rasi savaşcılan vc susmayı ter-
cih etmeyen Uğur Mumcu gibi,
mücadeleyi seçmişlir. Bizim ta-
rihimiz demokrasi mücadele-
siylc iç içcdir. Uğur Mumcu'-
nun cenazesinde yüz binler
'Suskun loplum olmayacağız'
sloganını boş yere atmadı. Top-
lumsal gelişmede söz ve karar
sahibi olma mücadelemizin so-
nucudur bu. Dün yüz binlerce
DİSK üyesi. bu bilinçle görcv
başındaydı. Aynı anlayışta, bu-
gün dc görcv başındayız" diyc
konuşlu.
12yıllıkkaranlık
26. kuruluş yıldönümünü
yok edilmek, insanlann bcllck-
lerinden silinmek istenilcn 12
yıllık karanlık bir dönemin ar-
dından kulladıklannı. bu sürc
içcrisinde iktidar olanlann
DİSK'in geleceğini de ipotek
aluna almak istediklerini kay-
dedcn Nebioğlu, "Yanıldıklan-
nın en önemlı kanıtı sizlcrsiniz.
Tüm zorluklan aşarak kararlı-
lık ıçınde DİSK'e akan binlerce
on binlercc işçidir. Sadcce üç
aylık bir örgütlenmeden sonra
üyc sayımımızı 100 binin üzcri-
nc çıkması hcrkesi şaşırtıyor.
Bu DİSK'in'ilkelerinin zafcri-
dir. Karanlığı savunanlara. dün
DİSK'i kapatmaya calışanlara.
bugün Uğur Mumcu'yu katle-
dcnJcrc karşı Türkiycişçi sınıfı-
nın zaferidir" dedi.
Halcn 5 milyonu aşkın emek-
çinin sendikasız durumda oldu-
ğunu, insanlann sendika üyesi
olduklan, hatta sigortalı olma-
yı arzuladıklan için ışten alıl-
dıldannı vurgulayan DİSK Ge-
nel Başkanı Kemal Nebioğlu.
sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bir yandan işsiz sayısı 8 mil-
yona ulaşırken gclir dağılımı da
adaletsizliğini, çarpıklığını ko-
ruyor. Toplum da 12 Eylül son-
rasında içinc ilildiği 'köşc dön-
meyi erdem sayan' ortamdan
kendisini henüz kurlara-
mamamış durumdadır. 2000Tİ
yıllara giderkcn ülkemizin ikin-
ci sınıf bir ekonomik ve top-
lumsal düzenden kurtulması
gerekıiğine inanıyoruz. Toplu-
mun yaraücı ve üretken güçleri-
nin harekete geçirilmesini he-
defliyoruz. Bunu gerçekleşlire-
cek olan biz emekçileriz. Kendi
ürettiklerimizden gereken payı
almak için kararlıyız. Bu lop-
lumda geri leknolojilerin. çev-
reyi kirlcten sanayilerin işçileri
zehirleycn asbestli gemilerin ar-
tık yok olmasmı istiyoruz. Hu-
zurunuzda ülkemizdeki siyası
partileri, ekonomik-demokra-
tik kuruluşlan işverenleri yeni
bir Türkiye için tartışmaya ça-
ğınyoruz. Gelin ülkemizin
farklı sınıf vc kcsimlcri arasın-
daki çıkar aynlıklannı, siyasal
toplumsal akımlar arasındakı
görüş farklılıklannı ve bunlann
doğurduğu mücadcleci ortamı-
nı tanıyan, elnik ve dini toplu-
luklann kimliklerini özgürce
sergileyip geliştirecckleri yurt-
taşlık hukukuna sahip bir dc-
mokrasiye kavuşturalım."
BIZBIZE
Van'da incelemelerini sürdüren Başbakan Demirel, terör için "Çoğu gitti, azı kaldı" dedi:
Devletiııyatandaşıile soruııu yok
VAN (AA>- Başbakan Süley-
man Demirel, banş korunduğu
sürece Türkiye'nin bu banştan
yararlanacağını, önemli olanın
birlik, beraberlik, huzur ve sü-
kun olduğunu belirtti. Devlclin
bölgede huzur ve güvenliği sağ-
lamaya çalıştığını vurgulayan
Demirel, "Devlclin karşısında
hiçbir güç dayanamaz. Tür-
kiye'nin güvcnliğine musallat
olanlar cnindc sonunda tcsirsiz
hale getirilecektir. Çoğu gitti,
azı kaldı" dedi.
Dün sabah özal uçak Ata ile
Van'a gelcn Demirel, Vali
Matımut Yılbaş'dan kenlin so-
runlan ve yaünmlan hakkında
brifing aldı. Demirel. burada
yaptığı konuşmada, banş ko-
runduğu sürece Türkiye'nin bu
banştan yararlanacağını,
önemli olanın birlik, beraber-
lik, huzur vc sükun olduğunu
CHP'Iİ kadllllar tOplandlCHP'nin İstanbul'da vapılan 1. Kadın BölgeToplantısında komışan Cenel Başkan Yar-
dımctsı İsmail C'em, solda bütünleşme konusunda CHP'nin üzcrine düşen göreti vaplığmı sö\ledi. Birleşme konusunda SHPGenel
Başkanı Erdal İnömi'nün cevabını eleştiren Cem. "Ne yazık ki SHP yönetimi, solda bütünleşmenin onurlu ama zahmetli yolutıa
girmektense, sağın müşfik ellerindeki rehaveti tercih etmiştir. Açık ve seçik olarak görülen şudur, SHP bütünleşme, birlişme iste-
miyor. En azından, sol bir parthle birleşmeyi, solda bütünleşmeyi istemiyor. Hele CHP kimliğinde, CHP'nin ve solun ilkelerinde
birleşmeyi hiç mi hiç istemiyor. Soldan, soldaki beraberlikten SHP çekiniyor." diye konuşru.(Fotoğraf: AA)
UĞUR MUMCU
Savunduğun tüm kutsal değerleri sonsu/a dek
savunmak ve yasaımak onurlu gorevimi/dir.
ANKARA CIİMHlıRİYKT TİCAKKT MKSI.KK
LİSKSİ (M;KKIMKM>KKİ
Kânıil VII.DI/. («ınil KKOI.. llii.rtm S\l{\<;. Itil.ıl
K\\AH\Y. Kanu T\ŞI)Kj>:\. S-ııırıı «;i \ KN. HiiUa
OIJvl >. M.lnn.ı (»/.KKMİIJ. S,%iın VII III \V K.....İI
VII.MA/. \li M»\C (;JK. lliİM-titı \TA«K";l.l . Mrtı-
\MM';|!/. M.hmıi KR. \Nİ><- >\S. \jfrr U\^kl KT.
\ıır \(,\<X.I.I . Mıınirr O/Ş\HİN. llıiMtiıı I)(X.KI .
NaİHi. <)/AKIKItİ. /ı> n
ep O/TIKK. llrtiiw İM.I .
M.lihıı \>KI I. II.IİİM- KAVVBAŞ. Dil.k I I I I M I ^ I .
(.iiliın KKKS4IY. MıısiH
fa \KSI.A\. Kikr.ı
K\IIY\4H';l,l . Miiıı.x»<r Kİ I I I . N.luıluıl
DKMİKAl.r. (.iiı.-cli \IIM)IK(H*;l.l . Aılil.- »l((>l I..
>1ıiç.rr.f \K(,\I.I. !?ııl«- (.<»hSI . Kıııiııc I \ŞKKM.
Sıııa KK<;KK. Sobal.ni MI.DIUIM. S ıııa \klMH;\V
(.öniil \RSI.AN. Kı-hıınıı-ııı TIİN^VN. l.ıl. ÖZMKN.
S.Vİ1H- SKKT. Knftiınr YAKIHMCI. S«-ııır« (,:\l.l^|kAN.
\A\\U I N\l.. İbmlıiın (,.\(',IK\\. < ıılıiı K<M \ l i \ ^ .
\.<d«ı (,:\k|K. On.l.ı I ' \ M \Ş. (.ııııi/ UK.ŞIK< I.
Nn/uıı Yİ'kSKI.. Üj.-»krl Bİ'Vl kl'\Ml k. K.
H\N( KKI.İOC.I II. \HI. Halil IKM II.
İnsanlığın onuru
UĞUR
MUMCUhepimizin kalbinde.
21. YÜZYIL EĞİTİM VE
KÜLTÜR VAKF1
HOCA MUSTAE4
Nice ki canımız sağdır.
Canım, canımıza armağandır.
İHSAN ÖĞRETMEN
TEŞEKKUR
Babam ALİ KlJl'un geçirmiş olduğu by-pass
ameliyatını başarıyla gerçekleştiren
YÜKSEK İHTİSAS HASTANESİ doktorlarından;
Başhekim
Dr. KEMAL BEYAZTTa
ve
Dr. BİNALİ MAVİTAŞ'a,
ameliyat sonrası tedavi süresince yakın ilgilerinden
dolayı
Dr. KEREM VURAlla,
Dr. MUSTAFA EMİR'e,
Dr. SEVİM EBİI^,
Kalp Damar Cerrahi Bölümü Yoğun Bakım
Ünitesi'nde ve serviste görevli tüm çalışanlara, ayrıca
daha sonraki rahatsızhğında acil müdahalesiyle gerekli
tedaviyi sağlayan
Dr. ERDOĞAN KOVAU'ya,
Dr. BÜLEINT YILDIKIM'a
ve Gastroentroloji Yoğun Bakım çaiışanlarına, ayrıca
babamın rahatsızlığı süresince bizzat gelerek veya
telefon ve telgrafla geçmiş olsun dileklerini ileten ve
yakın ilgilerini esirgemeyen akraba. dost ve
yakınlanmıza; Erzincan'dan gelen, arayan tüm
hemşerilerimize ve tüm partililerime sevgi ve
saygılarımı sunarım.
SHI
MUSTAFA KllL
ERZİN<:\N MİI.I.KT>EKİI.İ
(;E1NEI. SEkRETER Y\RIHM<ISI
Sevgili
UĞUR MUMCU
Parçalandın!..
Her parçanda
Binlerce çiçek açtın,
Gönüllerde...
Gül oldun,
Karanfil oldun,
Kardelen!..
Gönlümüzde uyuyanı uyandırdın.
Sen vazifeni yapmanın huzurunu
bizlerse seni koruyamamanın
üzüntüsünü yaşadık gönüllerde...
KÜÇÜKÇEKMECK İI.MMiRKTİM OKIJLU
ÖĞHtTTMENİN BİR GRIIP
belirtti. Devlctin, huzur ve gü-
veni korumaya çalıştığını bclir-
ten Demirel, Doğu ve Güney-
doğu Anadolu'da 1984'den bu
yana meydana gelen olaylarda
bın 300 görevlinin şehit olduğu-
nu, bin 700 vatandaşın da ha-
yatını kaybettiğini anlattı. De-
mirel, sözlerini şöyle sürdürdü:
Teröre çöziim
"İştc Çatak'ın Sugcldi mcz-
rasında 7 tane masum insanı şe-
hit edenleri. bu edcpsizliklen,
bu cinayetleri işjeyemez halc ge-
tirmek için devlet burada var-
dır. Devletin vatandaşı ile hiç-
bir sorunu yoktur. Ama bin 700
vatandaşı 8 sene içinde şehil
edenleri, daha çok valandaşa
musallah etmeden onları tesir-
siz hale getirmek için devlet var-
dır. İştc o sebeple devlet bin 300
tane şehit vermiştir. Devlet bu-
ralarda, ülkenin her köşcsindc
olduğu gibi, vatandaşın can ve
mal güvenliğini korumak, ona
güvenli yaşayabileccği bir orta-
mı sağlayabilmek için vardır.
Vc bunu da hukukun içinde ya-
pacaktır. Yani Türkiye'nin gü-
vcnliğine musallal olanlar,
eninde sonunda lesirsiz hale ge-
tirilecektir. Devletin karşısında
hiçbir güç dayanamaz. Bizim
aradığımız şey, vatandaş zarar
görmcden ve hukuk incinme-
den bu meseleleri hallelmektir.
Edeceğiz, çoğu gitti azı kaldı"
Başbakan Süleyman Demi-
rel, kalkınma hamlesinin gü-
venliğin sağlanması ile beraber
gitlığini, kalkınmayı \apabil-
mck için güvenliğin şart oldu-
ğunu kaydederek. "Hangisi
hangisınden evvel gelir diye bir
aynm yapmıyorum. Güvenlik
sağlandığı sürece, onu kalkın-
ma takip etmektedir" şcklinde
konuştu.
ERDAL ATABEK
Aşkın Kimyast Rziği,
Bir de E
Dün, 14 Şubat günü, bütün dünyada "Aşıklar Günü"
olarak kabul edilmişti. 'St. Valentin Günü' olarak bilinen
bu olay "aşk" denilen evrensel heyecanın yeniden sor-
gulanmasına yol açtı. Ünlü Time dergis.i kapağını "Aş-
kın Kimyası" başlığıyla bu konuya ayırdı. Bizim gazete-
ler bu bölümden alıntılar yaptılar. Sevgililere mesajlar
yayımlandı, radyolardan sevgi sözcükleri iletildi. Ben-
zeri başka günlerde de olduğu gibi çiçeklerle, şekerle-
melerle başlayan bir armağan yağmuru 'aşkın ekono-
misi'nide canlandırdı.
Aşk, insanın başına gelen en güzel şey' midir? Yoksa
kurtulunması gereken bir 'hastalık' mıdır? 'Kaçınılmaz
bir tatlı bela' mıdır? Yüzyıllar boyunca bu sorular soru-
lup durulur.
Biyologlara göre aşk denilen heyecan, erkek ve kadı-
nın çcxuk yapmak için programlanmış yapılarını hare-
kete geçiren cinsel dürtülerin kamuflajına yarayan süslü
bir giysidir.' Bu görüşü öne sürenler, cinsel dürtüler do-
yurulup da asıl amaca ulaşıldıktan sonra ortada pek he-
yecan kalmayışma da dikkat çekerler. insanbilimciler
daha çok kültürel davranışların üzerinde durarak, 'aşk
davranışlarının. toplum kültürleri tarafından biçimlen-
miş evlenme törelerine yol açan heyecanlar
1
olduğuna
işaret ederler. Bu kez açıklama, kimya biliminden geli-
yor. (nsan kimyasıyla ilgili araştırmaiar 'aşk olgusunun
insanın merkez sinir sistemindeki iç salgılarla ilişkili ol-
duğunu' belirtiyor. Buaraştırmalara göre ilketkilenme',
bir uyarının tetiğinin çekilmesiyle başlıyor. Gelişme
özellikleri, kalıtımsal, ruhsal deneyimler, hatta kokular
bir insanın başka bir insana 'romantik reaksiyonlarını
başlatabiliyor. Bu başlangıcı, beynin salgıladığı "doğal
uyarıcılar' izliyor. Bu doğal uyarıcılar, bedenin salgıfadı-
ğı amfetaminler (Feniletilamin FEA, dopamin, norepi-
nefrin). Bu salgılanan maddeler, coşkulu bir sevinç ve
neşenin de kaynakları. Böylece aşık olan kişinin yaşadı-
ğı büyük sevinç ve neşe açıklanmış oluyor. Bu dönemin
iki yıldan üç yıla kadar sürdüğü de öne sürülüyor. Aşkın
başdöndürücü güzel yılları... Ama üç yıldan sonra bu
salgılar,giderek azalıyor. Aşk da böylece ölüyor mu?
Araştırmacılar bu soruya 'hayır' diyorlar; aşk ölmüyor,
ama biçim değiştiriyor'. Bu 'çekicilik' döneminden son-
ra beyin salgısının türü değişiyor, yeni bir dönem başlı-
yor: Bağlılık dönemi
1
. Bu dönemde salgılanan iç hor-
mon, endorfin'. Endorfin, endojen (iç) morfin' demek.
Çok güçlü bir ağrı kesici olan 'endorfin' güvenlik, sakin-
lik, dinginlik duyguiarının yaratıcısı. Bu dönemde sevgi-
liler birbirlerine karşı duydukları duygununfırtınaları ye-
rine karşılıklı güvenin, karşılıkh bağlılığın dinginliğini
yaşıyorlar. Kırmızı aşkın yerine mavi sevginin geçtiği
dönem. Bundan sonraki dönem, beynin 'oksitoksin' sal-
gıladığı dönem olarak belirtiliyor ki, bu da sevişme isteği
uyandırıyor, doyumun gevşemesini ve bağlılığı sağlı-
yor.
Kuşkusuz aşkın kimyası da var, fiziği de, tarihi, coğraf-
yası da. Ama kültürlerin aşka, sevgiye, cinselliğe bakışı
çoKönemli. İnsanın iç kimyası ne salgılarsa salgılasın
toplumun kültürü onu biçimlendiriyor. Ayıplar, günah-
lar, yasaklar bir toplumda insanlann çevresini kuşattığı
zaman ne kimyanıasözü geçiyor ne de fiziğin termodi-
namik kurallan işliyor. Çevreleri tarafından kuşatiimış,
gözetlenen, denetlenen insanlar içlerinde yaşayan fırtı-
naları doğal esintiler olarak yaşayamayınca ortalığı hü-
zün kaplıyor. Sevdiğine kavuşamama, istediğine ula-
şamama, nedeni pek de bilinmeyen bir şiddete dönüşü-
yor, içe kapanmaya dönüşüyor; sonuçta, hayattan hiçbir
zevk almama biçimine giriyor. Böylece kendi doğasına
bırakılsa yoluna girecek bir yaşama renkliliği, yerin gö-
ğün karardığı bir karabasan olupçıkıyor. Biyolojik heye-
canlarla toplumsal koşullarınbirbirinedenkdüştüğüen-
der kesişmeler de, paylaşılmayan toplumsal hayatın
törpüleri içinde ufalanıp tanınmaz duruma geliyor.
Toplumumuzun neden mutsuz olduğunu, "aşkın kim-
yası' örneğinde de görüveriyoruz. Mutluluğa değil de
mutsuzluğa yöneltilmiş bir yaşama ideolojisinde birey-
lerin mutlu olma şansları azalıyor. Çünkü insanlar top-
lumlarla birlikte mutlu olabilirler. Toplumsal mutsuzlu-
ğa karşın bireysel mutluluğu yakalayabilmek, daha doğ-
rusu, üretebilmek çok güç de ondan. Paylaşılmayan
mutluluklar gelişmiyor da ondan.
Kimyasını yaşayıp da fiziğini yaşayamamak, insan
için acı bir umarsızlık. Tarihinizi değiştiremezseniz coğ-
rafyanızı değiştirin türünden önerilerle geçiştirilecek bir
durum değil bu. Neyse ki umarsız insanlann alarm sirv
yallerine ekonominin yanıtı yetişiyor. 'Sevgililer günün-
de sevdiğinizi unutmayın. Armağan standları sizi bekli-
yor. Çiçekçiler 24 saat açık. Çikolata, şekerleme reyon-
ları cicili bicili paketlerle sizleri bekliyor. Koşun, arma-
ğanlarınızı alın ve sevginizi kanıtlayın. Hadi ama, geç
kalmayın...' Böylece ekonomi insanlann imdadına yeti-
şiyor, kimyanın sürprizlerini, fiziğin katı kurallarını, tari-
hin geleneklerini, coğrafyanın stratejik sıkıntılarını çö-
zümlüyor. Türkiye de özürlü kadın-erkek ilişkileri içinde
'Dünya Sevgililer Günü'nü kutlamış oluyor...
Sezgin'den terör konusunda korkufîlmigibi açıklama:
İstesek hepsinitoplayıpöldürür,
somada'Inühca'ettiler'derizEVREN DEGER
OSAMAÎS YILDIZ
DİYARBAKIR - İçişleri Ba-
kanı İsmet Sezgin, hükümctin
terörle mücadelede önemli adı-
mlar aiuğını belirterek Güney-
doğu'daki olaylar konusunda,
"İstersek, bu işi çok kısa bir za-
man periyoduna sıkıştmp biti-
rebiliriz. Avrupa'da, zamanı-
nda yapıldığı gibi lümünü bir
yere toplayıp öldürür. sonra da
intihar elti deriz. Ama biz. in-
san haklanna saygılıyız. ŞefTaf
devlet ilkesiyle hareket ediyo-
ruz" dedi. Sezgin, Güneydoğu'-
da halkın artık PKK'ya arka
çıkmadığını ve devletin yanı-
nda olduğunu kaydetti.
Sezgin, dün Alman Parla-
mentosu Dış İlişkilcr Komisyo-
nu Başkanı Hans Stercken.
Emniyet Genel Müdürü
Yılmaz Ergun, Türkiye'nin
Bonn Büyükelçisi Onur Öy-
men. Almanyanın Ankara Bü-
yükelçisi Jiirgen Oesterhelt ile
Türk ve Alman gazetecilerle in-
celemeler yapmak üzere Diyar-
bakır'a geldi. Diyarbakır'a
hava şartlannın kötü olması
nedeniyle yaklaşık 3 saat pccik-
meyle harekel eden Sezgin vc
yanındakilcr, Diyarbakır Ha-
vaalanı'nda Olağanüstü Hal
Bölge Valisi Ünal Erkan, Jan-
darma Asayiş Bölge Komutanı
Necati Özgen tarafından karşı-
landı. Sezgin gecikme nedeniyle
programının bir bölümünü ip-
taletti.
'İstesek hepsini...'
İçişleri Bakanı İsmet Sezgin.
Diyarbakır'a hareketinden ön-
ce Etimesgut Havaalanfnda
gazetecilerle terör olaylan üze-
rinc söyleşti. Sezgin, şunlan
söyledi:
"PKK, yurliçinde ve dışında
çok büyük kayıp verdi. Bölgede
kitle bazında itibannı yitinniş-
tir. İlibannı yitirdiği ve güç kay-
bına uğradığı için şimdi harc-
ketlerini killescllikten çok, bi-
reyselliğe çevirdi.
Yol kesme, pusu kurma,
köylere baskın vc taciz atışı ey-
lemlerine başvuruyor. PKK,
Nevruz'u bcklemekte vc olay-
lar çıkarmayı ummakladır.
Böylece, tcrörü Güneydoğu'-
dan büyük kentlere yöneltmc
amacındadır."
PKK'nın, Türkiye sınırları
dışından saldırma olanağını
kaybettiğini de belirten Sezgin,
son bir yıl jçindc bölgede binin
üzerinde kişinin yaşamını kay-
bettiğini söyledi. Sezgin, bir so-
ru üzerine, "İstersek bu işi çok
kısa bir zaman periyoduna sı-
kıştınp çözebiliriz. Avrupa'da
zamanında yapıldığı gibi tümü-
nü öldürür, inlihar etti deriz.
Ama biz, insan haklanna saygı-
lıyız. Artık bölgede halk bize
yardımcı olmaktadır. Yani,
halk yanımızdadır. Terörle mü-
cadelede de en önemli şey bu
dur" yanıtını verdi.
PKK'nın I992yılında bölge-
de kurtanlmış kentler yaratma-
yı hedeflediğini kaydeden Sez-
gin, "Ancak bunda başanlı ola-
mamıştır. Şimdi korku, dehşct
ve şiddeti bu bölgede kulla-
narak, masum vatandaşlan
katlcderek, halkı yaruna çek-
meye çahşmaktadır" dedi. Sez-
gin, Hizbullah, PKK ilişkisinin
sorulrhası üzerine PKK'nın
ASALA ile organık bağının ol-
duğunu belirterek "Hizbullah;
Batman, Kulp, Silvan, Diyar-
bakır'da. Ama PKK ile Hizbul-
lah karşı örgül. Ama amaçlan
bir ülkeyi bölerek yıkmak. Biri
İran veya nercdcn kaynaklanı-
yorsa. bir İslam devleti kurma-
ya çabalıyor. Diğeri de Mark-
sist-Lenınisl bir yönetım kur-
mayı amaçlıyor" dedi.