Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
27 KASIM1993CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Demirerden
sanayicilere
çevre uyansı
• ANKARA(Cumhuriyet
Börosu)- Cumhurbaşkaru
Süleyman Demirel, sanayı
aracüığıyla kalkınma
çalışmalan hızlandınhrken,
sanayicilerin, çevre kirliliğini
bütün projelerinde dıkkate
almalannı istedı. Türk
Mühendis v e Mimar Odalan
BırliğTne bağlı Makina
Mühendisleri Odası
tarafından düzenlenen 1993
Sanayi Kongresi'nin kapanış
konuşraasını yapan Demirel,
sürdürülebiür kalkınmanın
"banş ve çevre duyarlılığı" ile
bir bütün olarak
düşünülmesi gerektiğini
belırtti. Demirel. sanayileşme
ile ortaya çıkan auklann
dünyarun geleceğini
tehlikeye soktuğunu söyledı.
Bu bağlamda, "92 Rio
Deklarasyonunun
oluşturduğu çerçeve,
kalkınma ve sanayileşme ile
uğraşanlar tarafından
biünmeli ve dıkkate
ahnmalıdır" diye konuştu.
Demirel sanayicilere
seslenerek. kalkınma
çalışmalan yürütülürken
bütün projelerde çevre
kirlilıği tehlıkesine karşı
dikkat edilmesini istedi.
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)- TBMM Danışma
Kunılu, bütçe takvimini
belirledi.ANAP Genel
Başkanı Mesut Yılmaz'm,
karşı çıkması nedenıyle bütçe
maratonunun takvimi
kısaltılamadı. Maraton 17
gün sürecek ve 8 aralık
çarşamba günü başlayacak
görüşmeler. 24 aralık cuma
günü sona erecek. Danışma
Kurulu'nun dün TBMM
Başkanı Hüsamettin
Cindoruk'un başkanlığında
yaptığı toplanüda, bütçe
yasa tasansının TBMM
Genel Kurulu'ndaki
görüşmesüresinin
kısaltılması yeniden
degerlendirildi.ANAFh
Oltan Sungurlu ile RP'li
Şevket Kazan, takvımin
kısaltılmasına karşı çıktılar.
Genel Başkan Mesut
Yılmaz'a danıştığını bildiren
Sungurlu, takvımin
kısaltılması konusunun
gelecek yıldan geçerli olmak
üzereeleahnmasını
istediklerini bıldirdi.
Anlaşma sağlanamaması
üzerine bütçe takvimi olduğu
biçimiyJekaldı.
Olmayan karara
rmıftatefetşerhi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Mılletvekıllerinin,
Toplanü ve Gösteri
Yürüyüşleri Yasası'na
muhalefetten haklannda
açılan davalarla iigili
dokunulmazlıklannın
kaldınlmasına ilişkın
Başbakanbk tezkerelerini
degerlendiren Haarlık
Komisyonu'nda, SHP'li
Salih Sümer ve Adnan
Ekmen ile DEP'Ii Ahmet
Türk'ün
dokunulmazlıklannın
kaldınlması eğilimi belirdi.
SHP Batman Milletvekili
Adnan Ekmen ve Diyarbakır
Milletvekili Salıh Sümer ile
DEPMardin Milletvekili
Ahmet Türk, bu amaçla 1
aralık çarşamba günü
Haarlık Komisyonu'na
ifade vermeye çağnldılar.
SHPÇorum Milletvekili ve
Adalet Komisyonu Başkanı
Cemal Şahin, ahnmayan
karara yazdığı muhalefet
şerhinde, eskı
milletvekilleriyle iigili karann
beklenmesini istedi ve
komisyonun yargı organı
olmadığını hatırlatü.
Özer ÇiHer:
iddialar yalan
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)- Başbakan Tansu
Çiller'in eşi Özer Uçuran
Çiüer, basında yer verilen
ailesine ilişkın iddialann,
"yıpratma ve karalama
kampanyasını sürdürmek"
amaanı taşıdığını öne sürdü.
Özer Uçuran Çillerdün
yaptığı yazılı açıklamada,
baâ basın-yayın
organlannın gerçekleri
gözardı ederek ve
dedikodulan kavnak
yaparak haber hanrladığını
ileri sürdü. Çiller, İstanbul
Tepebaşı'nda 3 yıldızlı 11
katlı otel yaptıran şirketin,
oğlunun arkadaşlan
tarafından kurulduğunu,
ancak oğlunun kendisine
verilen russeyi kabul
etmeyerek şirketle "ilişkisini
kestiğini" belırtti. Özer
Çiller, açıklamasında,
Antalya Beldibi'nde
pansiyon yapılmak üzere
Tunzm Bakanljğı tarafından
AYTAŞ şirketine tahsis
edilen arazide kendisinin ve
eşinın hissesi olduğuna ilişkın
haberlere yer vermedi.
SHP Grup Başkanı Aydın Güven Gürkan, "Laiklik yoksa, SHP de yok" dedi
Mıılıtıraya laiklikrestiANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
SHP, DYP grubundaki 25 milletvekili-
nin 'laiklik' muhtırasına "Laiklik yok-
sa, SHP de yok" karşılığını verdi. SHP
Grup Başkanı Aydın Güven Gürkan,
'ortak'lannın 'laiklik'le iigili itirazlannı
anlamakta zorlandıklannı belirterek
"SHP-DYP koalisyomı, bizinı açunız-
dan demokrasi, özgürlük, laiklik, din ve
inanç serbestisi, insan hakları, adalet, re-
fah, sosy al adalet >e iç banş >olunda gay-
ret gösterdiği sürece anlamlıdır, Bu gay-
retlerin olmadığı yerde, SHP'nin olması
da söz konusu değildir" dedi.
SHP Genel Başkanı ve Başbakan
Yardımcısı Murat Karayalçın'ın. Terör-
le Mücadele Yasası'ndâ değışıklık ön-
gören tasandan Adalet Komısyonu'-
nda laiklik karşıtı propagandanın çıka-
nlmasına sert tepkı göstererek açıkla-
malar yapması, DYP grubunda rahat-
sızlıkyarattı.
25 milletvekili bir açıklama yaparak
"Koalisyonu sürdürüp surdürmemek,
Sayın Karayalçın'ın kendi takdiridir"
derken Grup Başkanvekilı Turhan Ta-
yan da miletvekıllerinin tepkilerini haklı
bulduğunu açıklayarak kendilenne des-
tek verdi
Bu gelişmeler üzenne, SHP Grup
Başkanı Aydın Güven Gürkan, dün bir
basın toplantısı düzenleyerek SHPnm
Laikliğin gûvencesi SHP
dün düzenlediği basın toplantısında
SHP'nin laiklik anlayışının gûvencesi
olduğunu vurgulayarak, "Laiklik,
demokrasi ve özgürlük, inanç ve ibadet
serbestisi birbirinden kopartılamaz ve
aynlamaz bir bütündür" dedi.
laiklik anlayışının bireyın dın, inanç ve
vicdan özgürlüğünün de gûvencesi ol-
duğunu vurguladı. Gürkan, şunlan söy-
ledi:
"Bizim açmiizdan elbette, 'Elhamdü-
lillah Müslümanım' diyen de demeyen
de bu inancını açıklamakla ve bunun ge-
reklerini rahatlık içinde yerine getirmek-
le serbesttir. Ancak de>let. bütün inanç
gruplan karşısında yansız olmak, eşitçi
olmak *e kendi yapılanmasını >e işleyişi-
ni bu inanç gruplarından herhangi birine
göre düzenlememek dununundadır. La-
iklik. demokrasi >e özgüriük, inanç ve
ibadet serbestisi birbirinden kopartıla-
maz ve ayrüamaz bir bütündür. Laikliğe
dolaylı ya da dolaysız yoldan karşı çıkan-
lar, aslında demokratik bir topiuma ve
inanç serbestliğine de özgür insana da
karşı çıkmaktadırlar. SHP, toplumu-
muzda laiklik ilkesini benimsemeyen, de-
mokratik düzen ve özgür insan yerine,
güdümlendirilmiş ve baskı altına alınmış
bir toplum ve birey arzulayan kişi ve akı-
rnlann da olabileceğini elbette görmekte
ve bilmektedir. Bu akım ve görüşler şid-
det, baskı, tehdit, cebir, korkutma ve sin-
dirme içermedikleri »e bunu önermedik-
leri sürece genel demokrasi ve özgüriük
anlayışı çerçevesi içinde kendilerini ifade
edebilmelidirler."
Terörle Mücadele Yasasında deği-
şiklik öngören tasanrun 8. maddesiyle
iigili uzlaşılan metni anımsatan Gür-
kan, "Bu düzenlemeye karşı çıkmak, bu
düzenlemeyi sulandumaya çaltşmak,
baskı, cebir, şiddet, korkutma, sindinne
ve tehdit yöntemleriyle, devletin laik nite-
liğine karşı mücadele verilebileceğini tes-
cil etmektir. Bunu istemek, bunu savun-
mak, bu anlay ışla bakmak, bunu onayla-
mak, teröre onay vermek demektir"
dedi.
'Neden karşı çıkıyorlarT
Çeşitli parti sözcülerinin ve 'ortak-
lan'nın bu düzenlemenin hangi noktası-
na, niçin ve hangi amaçla karşı çıktıkla-
nnı anlamakta çok zorlandıklanna dık-
kat çeken Gürkan, "Birçok din çağınşlı
adlar kullanan, sözde dini motifler öne
süren, çeşitli inanç sloganlarının ardına
sığınan terör örgütlerinin variığını ve
bunlann masum kurbanlarını görmezlik-
ten gelmek kime, ne kazandıracaktır, an-
lamak olanaklı değildir" dedi.
Gürkan sözlerini, DYP-SHP koalis-
yonunun kendileri açısından; demokra-
si, özgürlük, laiklik, din ve inanç serbes-
tisi, insan haklan. adalet, refah, sosyal
adalet ve iç banş yolunda gayret göster-
dıği sürece anlamlı olduğunu vurgu-
layarak "Bu gayretlerin olmadığı yerde,
SHP'nin obnası da söz konusu değildir"
diye noktaladı.
Başbakan, bakan değişikliğiyle iigili TOBB Başkanı Erez'in görüşlerini aldı
DYPdegözleryenikabinede
• Başbakan Çiller'in, 29
kasım pazartesi günü
revizyon listesini
Cumhurbaşkanı'nın
onayma sunabileceği ve
aynı gün yeni üyeleriyle
Bakanlar Kurulu'nu
toplayabileceği bildirildi.
• Çiller'in kabine
değişikliği öncesinde
TürkiyeOdalarve
Borsalar Birliği Başkanı
Yabm Erez'in görüşlerini
alması 'Erez yine devrede'
yorumlanna neden oldu.
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu)- Başbakan Tansu Çiller.
kabinenin DYPkanadında ya-
pacağı değişıklik öncesinde
Türkiye Odalar ve Borsalar
Birlıği' Başkanı (TOBB) Yalun
Erez'in görüşlerini aldı. TOBB
BaşkanTnm Çiller ile görüşme-
leri, "Erez yine devrede" yo-
rumlanna neden oldu.
DYP kulislerinde, kabine re-
vizyonu için geri sayım başla-
dı. Başbakan Tansu Çiller'in,
29 kasım pazartesi günü reviz-
yon listesini Cumhurbaskanı
Süleyman Demirerin onayma
sunabileceği ve aynı gün yeni
üyeleriyle Bakanlar Kurulu'nu
toplayabileceği bildirildi.
Başbakan'a yakın kaynak-
lar, kabine revizyonunun dar
kapsamb tutulacağmı, 3 ya da
4 bakanın hükümet dışında
kalacağını, ancak bakanlann
görevlerinde kaydınnalara gi-
dilebileceğini söylediler.
Aynı kaynaklar. Çiller'in de-
ğişiklik yaparken, 2. koalisyon
hükümeti döneminde kabine-
ye hiç bakan vermeyen bazı il-
lerden isimleri tercih edebilece-
ğine işaret ettiler. Bu doğrultu-
da, Balıkesir Milletvekili
Abdülbaki Ataç ile Ankara
Milletvekili Baki Tuğ'un kabi-
nede yer alacak yeni isımler
olabileceği kulislerde dile geti-
rildı. Kabine dışında kalabıle-
ceği öne sürülen Çevre Bakanı
Rıza Akçalı'mn yerine,
ANAP'tan DYP'ye geçen
Kırklareli Milletvekili Cemal
Özbilen'in getirileceği öne sü-
rüldü.
Demirel hükümeti dö-
neminde, "Bakanlık yapmak
işierimi aksatıyor" biçiminde
açıklamalarda buiunan DYP
Trabzon Milletvekili Mehmet
Ah' Yılmaz da DYP çevrelerin-
Başfoakan Tansu Çiller, parti yönetimindegörev alanlara yeni kabinede yer >ermcy ecck. (AA)
ce, yeni kabinede yer alabile-
cek isimler arasında gösterildi.
DYP yönetiminde görev alan
Sağhk Bakanı Rıfat Serda-
roğlu'nun kabine dışında kala-
cağı kesinleşirken, DYP grubu
ve teşkilatla sorunlan buiunan
Devlet Bakanlan Ahmet Şanal
ve Mustafa Çiloğlu'nun hükü-
mettekı yerlerinı koruyamaya-
bilecekleri dile getiriliyor.
Çiller'in. Ekrem Ceyhun'a
kabinesinde yer vermemesi
üzerine hükümete bir isim sok-
mak için yoğun çaba gösteren
Balıkesir il örgütünün ısrarla-
nnı da dıkkate alabıleceği
DYP kuüslerinde dile getirilen
iddialar arasında.
Erez devrede
DYP Genel' BaşkanlığTna
secildikten sonra kurduğu ka-
binede "iş çevrelerinin etkLsin-
de kaldığı" eleştirilerine hedef
olan Çiller'in. bir haftadır
TOBB Başkanı Yalım Erez ile
sık sık biraraya gelmesi çeşitli
spekülasyonlara neden oldu.
DYP kongresi öncesinde,
Çiller lehine Ankara'da kulis
yapan Erez"in, kabine değişik-
Lğinm gündeme gelmesiyle
birlikte Başbakanlık konutuna
gerçekleştirdiğı "ziyaret trafi-
ğinin" gaderek yoğunlaşüğj
dikkat çekiyor. Geçen haftaso-
nu gerçekleştirilen DYP kong-
resi sonrasında hafta içinde de
3 kez Başbakanlık konutuna
giden Erez, dün de Başbakan
Çiller ile iki kez biraraya geldi.
TOBB Başkanı'nın Başbakan
Çiller'e giderek sıklaşan ziya-
retlen, DYP çevrelerince,
"Erez yine devrede" yorumla-
nna neden oldu.
AÖFanketl:
Adınıve
ideolojini
söyle
ÜMİTOTAN
İZMİR- "Lütfen her soruyu
doğru ve içtenükle yanı-
tlayınız. Sonuçlarm kişiye özel
olarak değil, genel olarak yo-
rumlanacağın; unutmayınız..."
Anadolu Üniversitesi Açı-
köğretim Fakültesi öğrencıle-
rine yöneltilen sorulann yer
aldığı kitapçık, bu tümceyle
başhyor.
Amaç öğrencilerin "Denıog-
rafik, sosyo-ekonomik ve psi-
kografik" durumlanndan
yola çıkarak bir anket yap-
mak. Ancak bu ankette dığer
anketlerden "biraz ilginç"bir
durum var. İlgınçlık hem so-
rularda, hem de yanıtlayanın
kendini "açık-seçik'' tanıtma
mecburiyetinde...
Evet, sıra sorulara geliyor.
Ancak kendinizi bu kadar
"açık ve seçik" tanıttıktan
sonra sorulann hepsini yanı-
tlamak zor... Sorular, yaşınız,
cinsiyetiniz, eviniz, işiniz. me-
deni durumunuz gibi "yumu-
şak"biçimde başhyor. Sonra
gelip bir yerde "ükanıyor."
Iştesoru 113:
"Genel olarak politikadan
söz edecek olursak aşağıdaki
ifadelerden hangisi sizin politik
felsefenize en yakın ifadedir."
İşaretlemeniz için venlen
"şık "lar da şunlar:
"Aşurı sol, sol, liberal, orta,
muhafazakar, sağ, aşırı sağ."
"Devletten izin almadan ga-
zete kurulması". "'Devletin kit-
le iletişim araçlarınm içeriğini
izlemek için bir izleme kunılu
oluşturması". "Eğer elde edile-
cek bilgi bir kaçağın tutuklan-
masına yarayacaksa gazeteci-
nin haber kaynağını açıklama-
ya zorunlu bırakılması" gibi
yaklaşımlara sizin nasıJ yak-
laştığınız sorulurken aralara
"Basın özgürlüğu demokrasi
için zorunlu mudur" gıbı soru-
lar da serpiştinlmış.
Açıköğretim Fakültesi De-
kanlığı'mn 1993-1994 öğreüm
yilı için düzenlediği anket, öğ-
rencileri "korkutmuş." Hele,
"Elde ettiğuniz bilgOeri titiz-
likle değerlendiriyor ve gere-
ken önlemleri vakit geçirmek-
sizin almaya çalışıyoruz" tüm-
cesı korkulmayacak gıbı de-
ğil... Öğrenciler ne mi yapı-
yorlarmış? Kolayını bulmuş-
lar. Ideolojiyle iigili soru seçe-
neklerinde "orta"yı işaretle-
yip geçiyorlarmış...
A vukatlar,görevleriniengellemek ve kötü davranmak iddialanyla suç duyurnsımda bulunmuşlardı
IznvrEnuûyetMiulibiive2 savaya savştımna
NECATt AYGIN
İZMIR- İzmir Barosu'na bağh bazı
avukatlann suç duyunısu üzerine,
Ankara'ya atanan Izmir Emniyet
Müdürii Orhan Taşaniar ıle cumhuriyet
savcılan, Okay Güngör ve Teyfik Cemal
Külünkoğlu hakkında "avukatlık
görevini engellemek, gözetim sırasında
kötü muameie yapmak ve görevlerini
kötüye kullanmak" savlanyla
soruşturma açıldı. Aynca aynı
suçlamalarla ügili olarak aralannda
emniyet müdür yardımalan ve amırleri
de ohrıak üzere 15 görevli hakkında
başlatılan soruşturmanın sürdürüldüğü
bildirildi. Av^katlar, Adalet ve İçışleri
bakanlıklan ile İzm.rCumhuriyet
Savcılığı'na yaptıklan suç
duyurusunda, 28 temmuz tarihinde
İzmir Basmane Gan önünde basın
açıklaması yapan memurlann gözaltına
alınmasıyla iigili konuyu araşünrken
kendilenne hukuk dışı davranıldığını
belirtmışlerdi. Gözaluna ahnan
memurlarla iigili bilgi almak için İzmir
Valisi Kutlu Aktaş'a başvurmak üzere
vilayete gittikleri sırada güvenlik
güçlerince gözaluna alındıklannı
belirten dört avukat, dövüldüklerini,
küfüredildiğini ve yasadışı
uygulamalarla karşılaştıkJannı
vurgulayarak sorumlular hakkında suç
duyurusunda bulunmuşlardı.
Gözaltına ahnan avukatlar, Adalet
Bakanlığı ile İçışleri Bakanlığı'na
yapuklan suç duyurusunda ilgililer
hakkında soruşturma açılmasını
istedıler. Avukatlann suç duyurulan
üzerine Adalet ve İçişleri
bakanlıklannın izniyJecumhuriyet
savcıian Okay Güngör. Teyfik Cemal
Külünkoğlu ve İzmir Emniyet Müdürü
Orhan Taşanlar hakkında. CMUK
uyannca yapüan avukatlık görevini
engellemek, gözetim sırasında kötü
muameie yapmak ve görevı kötüye
kullanmak suçlamalanyla soruşturma
açıldı. Soruşturmayı yürüten İzmir
Cumhuriyet Başsavcısı Melih Tan,
şikayetçi avukatlann ifadelennı aldığını
belirterek soruşturmanın gizlıliği
nedeniyle olayla iigili aynntılı bilgi
veremeyeceğini söyledi. İzmir
Cumhuriyet BaşsavcılığVnca ifadeleri
ahnan avukatlardan. Mustafa L'facık,
Halil Boz, Ercan Demir ve Hülya
Üçpınar, yaptıklan ortak açıklamada şu
görüşleri dilegetirdıler- "Gözaltma
almdıktan sonra \e Emniyet
Müdürlüğü'nde hakarele uğradık.
BizJere ağza aJınmay ak küfürler edildi.
Avukat olarak görevli bulunduğumuzu,
hakareti hak etmediğimizi beürtmemize
rağmen bazıgörevliler arkadaşımız
Ercan Demir'e vuımaya başladılar.
Olay ı Baro Başkanı \ olkan Alposkay'a
bildirmek istedik. Bu arada görev liler,
CML'K kapsamında müdafi isteminde
bulunmamı/ı da engellediler. Gözetim
altında y apılan üst aramasmda
a> ukatların üst aramasınııı polisce
yapüamay acağını söy ledik. Nöbetçi
sa>cının talimatı ile zorla hukuka aykın
bir şekilde üstümüz arandı." Avukatlar
aynca, kendilenneemniyette küfür
eden ve dayak atan Emniyet Müdür
Yardımcısı Ersan Uğrayanlar ile
Güvenlik Şube Müdürü Lütfi Güzin ve
13 polis hakkında da şikayetçi
olduklannı, Cumhuriyet Başsavcı
Yardımcısı Yücel Tezen'in konuyla iigili
açılan soruşturmayı sürdürdüğünü
belirttiler.
POIMKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETtVKAYA
Yanhşfek Nerede?»
Yıl 1974. Aylardan mart...
Diyarbakır'dan Silvan'a geliyoruz. O dönemin Güm-
rük ve Tekel Bakanı Mahmut Türkmenoğlu (geçen yıl
yaşamını yitirdi) Silvan'da tütün piyasasını açacak.
Yağmur yağıyor. Yollar çamur içinde. Tekel Müdür-
lüğü'nün önünde az sayıda kişi var. Bakan Türkmenoğ-
lu, bir konuşma yapıyor. Sonra, tütün alımına başlanı-
yor.
Mahmut Kepoğlu AP Diyarbakır Milletvekili o dönem.
Halk arasında 'Kepoğlu Mahmut Ağa' olarak tanınıyor
(Mahmut Kepoğlu 1983te ANAP'tan milletvekili oldu ve
daha sonra vefat etti). Mahmut Ağa'nın elinde bir çuval
bulunuyor. Bakan Türkmenoğlu'nun yanından ayrılmı-
yor.
Tekel Yasası'na göre bir kişinin beş dönümden fazla
tütün dikmesi yasak. Oysa Mahmut Ağa'nın Malabadi
Köprüsü'nün bulunduğu yörede binlerce dönüm alanı
var. Ustelik Mahmut Ağa'nın özel barajı da bulunuyor.
Kepoğlu Mahmut Ağa elinde çuval, Türkmenoğlunu
dinliyor. Türkmenoğlu, aracılardan, tefecilerden söz
ediyor. Kepoğlu, Bakan konuştukça alkışlıyor. Çevresin-
dekilere de Kürtee şöyle sesleniyor:
"Alkışlasanız ya ula!"
Tütün alımı başlıyor...
Mahmut Kepoğlu elindeki çuvalı bir masanın üzerine
boşaltıyor. Içinden tütün koçanları çıkıyor. Gençlerden
biri torba uzatıyor hemen. Kepoğlu torbayı alıyor, içın-
dekileri masaya boşaltıyor. Torbanın içinden de mühür-
ler çıkıyor.
Mahmut Kepoğlu, yasaya uygun bir iş yapmış. Ce-
nan "adı verilen Kürtyurttaşlara beşer dönüm üzerinden
tütün koçanı çıkarttırmış hep Her yıl da tütün parasını
almak için elinde çuvalla gelip, koçanları dökermiş. Eh,
çuvalda da okuma yazma bilmeyen, Kurtçeden başka
dil konuşamayan cenanların koçanları bulunurmuş.
Bakan Mahmut Türkmenoğlu olayr önceden öğrendi-
ği için o yıl duruma elkoydu. Tekel Müdürü'nü görevden
aldı. Mahmut Kepoğlu'na da şöyle dedi bizim yanımız-
da:
"Sayın Kepoğlu, siz bu insanları sömürüyorsunuz..."
Kepoğlu Mahmut Ağa da "Yo/cbey//77"deyipyanıtladı:
"Onlar benim mallanmdır. Okuma yazmaları yoktur.
Parayı tanımazlar. Nohutu, bulguru ben alınm-veririm.
Onlar da bana çalışırlar. Bunlann hepsi benim köyle-
rimde yaşarlar."
20 yıl sonra devlet televizyonunda 'aşiret liderlerini'
izlerken nedense sizlere aktardığım bu olayı anımsa-
dım. Çünkü, aşiret liderleri Güneydoğu sorununa öyle
bakıyorlardı ki, Olağanüstü Hal Bölge Valısı Ünal Er-
kan'la Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar bıle şaşırı-
yordu.
Aşiret liderleri, Güneydoğu'da olup bitenleri görme-
mezlikten geliyorlar: sorunun demokrasi içinde çözum-
lenmesine karşı çıkıyorlar.
Biz devlet televizyonunun 'aşiret liderlerini' ekrana
neden çıkardığını bir türlü anlamadık. Zaten bu kişiler
silahlı korucu. Devletin güvenlik güçleriyle birlikte PKK
militanlarıyla silahlı mücadele içindeler.
Televizyonda üç saat boyunca 'aşiret liderlerini' izle-
dik. Onlara göre Güneydoğu'da yaşanan olay şuydu:
"Ermeniler bu işin içinde... PKK, bir Ermeni terör ör-
gütü..."
Televizyondaki Vte/'programına katılan 'aşıret lider-
leri' kendi sorunlarını aktardılar sık sık.
Dediler ki:
"Korucu maaşı 2 milyon 700 bin lira. Bu para çok az.
Geçici korucu değil, sürekli korucu olunsun. Bize daha
fazla silah verilsin. Siz PKK'yı Meclis'ten atın, Güney-
doğu 'yu bıze bırakın..."
Aşiret liderlerinden sadece bir kişi şöyle dedi:
"Güneydoğu'da halk, iki ateş arasında kalıyor..."
Galiba en gerçekçi yaklaşımda buiunan 'aşiret lideri'
deoydu...
Devlettelevizyonuna kim çıkardı 'aşiretliderlerini'b'ü-
miyoruz. Ancak bu tür uygulamalar sade yurttaşların'
bile kafasında kimi sorular oluşturuyor.
Ne diyorlar?
"Kürt sorunu yoktur..."
O zaman ne vardır Güneydoğu'da? PKK, neden orta-
ya çıkmıştır?
Türkler ve Kürtler bu soruya yanıt vermek zorundadır.
Hem Türk hem de Kürt aydınlarına büyük sorumluluklar
düşmektedir
Aşiret lıderlerinin Ankara'ya gelişini SHP Genel Baş-
kanı ve Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın gazete-
lerden öğrenıyor. SHP Genel Başkan Yardımcısı Musta-
fa Timisi, dün sabah kendisiyle görüşürken "Bizim SHP
olarak haberimiz yoktu" diyor. Ardından da görüşünü
şöyle özetliyor:
"Ben programı izledim. Beni rahatsız eden, terör or-
gütü karşısında aşiret önderlerinin silahlandırılarak
devreye sokulmasıdır. Devlet, kendi güçleriyle teröre
karşı yeterli başanyı gösteremiyor; aşiretlerden yardım
istiyor. Oysa devlet, kendi asli görevini yerine getirmeti-
dir. Can, mal, ırz güvenliğini korumak ve gözetmek dev-
tetin asli görevidir..."
Bir başka gün şeyhlerin, şıhlarm, Nakşilerin, Nurcula-
rın, devlet televizyonunda "PKK'ya karşı nasıl mücade-
le edeceklerine" ilişkin bir program izlerseniz hiç şaş-
mayın...
Ortak aday çıkaracak lar
Sol, Aydııı'ın Çîne
ilçesindebütüııleşti
• Partileri birleşemeyen SHP ve CHP'nm Çine ilçe örgütleri
27 mart yerel seçımlerinde ortak aday göstermek için
anlaştılar. İlçe örgütleri anlaşmayla iigili bir de protokol
imzaladılar.
ÇİNE (AA)-SHP ile CHPnin
Aydın'ın Çine ilçesinde, yerel
seçimlerdeişbirliği
yapacaklan ve ortak belediye
başkan adayı gösterme
konusunda tam bir
anlaşmaya vardıklan
açıklandı. 27 Martta
yapılacak olan yerel
seçimlerde, Çine"de birlikte
hareket etme karan alan
SHP ve CHP ilçe örgütleri bir
de protokol hazırladılar. İki
partinin ilçe yönetim
kurullan, ortak belediye
başkan adaylannın CHP
üyesi Hasan Yörük olması
konusunda görüş birlığine
vardıklannı açıklayarak,
altını imzaladıklan
protokolde yeraian maddelen
şu şekilde sıraladılar:
"Belediye başkanlığı seçiminde
ortak adayımız, CH P üyesi
Hasan V örük olacaktır. SHP,
belediye başkan adayı
göstermey ecek, CHP adaymı
destekleyecektir. Belediye
meclisiadaylarının
oluşturuunası Hasan Yörük ve
SHP ilçe yönetimi tarafından
saptanacaktır. Belediye meclisi
seçimlerine SHP amblemi
altmda katılınacaktır. CHP bu
listeyi destekleyecektir. İl genel
mecîisi seçimlerinde CHP aday
göstermeyecek, SHP adaylan
desteklenecektir."
Protokol metnınin açıklandığı
basın toplantısında konuşan
harita mühendisı Hasan
Yörük, sosyal demokratlann,
ülke genelinde bülunleşmesını
istediklerini söyledı.