18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
27 KASIM1993 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA EKONOMI 11 ŞIRKETLERDEN HABERLER • ESBANK'a yundışından 75 milyon dolarlık kredi. Esbank'm şu ana kadaraldığı en yüksek tutarb olan bu kredi, ihracat ve ihracat öncesi finansman sağlamak üzere ihracatçılara İcuUandınlacak. • AFEKSile ÇinHalk Cumhuriyeti Ekonomik ve Tican damşma Konseyi (onsultec) işbirliğiyle düzenlenen Çin Halk Cumhuriyeti ürünleri Fuan 2-5 aralık tarihleri arasında Mecidiyeköy FM Fuar Merkezi'nde sergjlenecek. • BESAN BEStN SANAYİ soğuk sütle hanrlanan ve pasta yapımında kullariılacak yeni üriinü "Krem Şantili Mousse"u piyasa sürdü. • DtVAMEDYA Hizmetleri Limited Şirketi CNN international ile temsilcilik anlaşması imzaladı. •TÜRK \TONG 23. yetkili satıalar toplantısını, 19-21 kasım tarihleri arasında Istanbul Holiday Inn Crowne Plaza'da yaptı. K BEMEK SİGORTA Çalışkan Holding'e bağlı NazilliKöytaş Tekstil Sanayi A.Ş'ye 100 milyar liralık yangın riski teminatı ödedi. •KENTBANK, elemanlan arasındakı dayanışmayı kuvvetlendirmek amaayla Sosyal klüp kurdu. • ADIDASSteiux international Licensingile Adidas saatleri üretimi konusunda anlaşmaya vardı. • SANAve Unilever'le ilgili haberleri içeren "Sana Haber"in 3'üncü sayısı çıktı. •İNFORMATİKİle ODTÜ-BiltirMerkezi arasında endüstrimize yönelik teknoloji işbirliği protokolü imzalandı. • FENİŞ ALtMİNYUM renkli profıl talebini karşılayabilmek için '"Elektrostatik Toz Boya Tesisi" yatınmına başladı. • AKBANKFatihve Yeşilyurt şubelerinin 25'inci kuruluş yıldönümünü kutladı. •955 REKLAM Şirkeli ; N halklailişkileralanmdada ' hizmet vermeye başladı. • HEKTAŞ 1993yılımn 9ayhk döneminde kannı geçen yıla göre. yüzde 120.6 oranında artürarak 13.9 milyar liraya ulaştırdı. • MARM ARA SİGORTA bırinci kuruluş yıldönümünü şirketmerkezinde düzenlenen sade bir törenle kutladı. • MERKEZŞİGORTA Teksülbank yönetitilerine sigorta konusunda uygulamalı seminer verdi. • HEVVLETT PACKARD Şirketi dünyanın en hafıf 486 tabanlı bilgısayannı üretti. •NET CtVATA VE VİDA SANAYİ ile Fransız Dacral S.A. işbirliğiyle üretilen korozyona dayamklı ve bağlanü elemanlannda hidrojen kınlganhğı meydana getirmeyen "Dacromet kaplama"nın tanıtımı yapıldı. •FSFUARCILIK tarafmdan düzenlenen Uluslararası Taşımaalık Fuan EXPOFREIGHT93 İstanbul'da düzenlendi. • DEMİRER KABLO 30 milyon dolarlık ihracat potansiyelini 50 milyon dolara çıkartmayı hedefliyor. •VARAN ' TLRİZM'in Bursa Kemal Paşa TesisJeri'nde, Likom'un İntroplus yazılımı kullamlmaya başlandı. • LOGOYAZILIM muhasebe alanında hizmet veren bütün ürünlerinde Maliye ve Gümrük Bakanhğı'nın Resmi Gazete'de yayımlanan "Muhasebe sistemi uygulamalan" doğrultusunda düzenleme yaptı. •ÖRSAHOLDİNG Imateks. Örsa ve Öray tekstil şirketlerine ihracat performanslan nedeniyle, Istanbul Tekstil ve Konfeksiyon İhracatçı Birlikleri tarafmdan altın madalya verildi. • KODAK tarafından düzenlenen"Düğün ve Portre Fotoğraflan Yanşması"nın sonuçlan Conrad Oteli'nde düzenlenen bir kokteylle açıklandı. • PANCOM PANCOM A.Ş. Panasonic'in "KX-Pl 150 Computer Set Up"printenm piyasaya sürdü. Kayıt dışı ekonomi vergüendirilemeyince muhasebe kayıtlannda hata aranmaya başlandı Maliyeıııiikellefiııyakasmda•Gelecek yıl 437 trilyon liralık vergi hedefini yakalamaya çahşan • Maliye, Anadolu'da başlattığı uygulamayı dört büyük ilde de Maliye Bakanlığı, vergi alamadığı kesimlerin aasmı yine hayata geçirerek muhasebe bürolanna yapılan baskınlarla mükelleflerden çıkanyor. Bordro mahkumu işçi memurdan devlete ödenen KDV'lerde de "defterlere kaydı henüz sonra şimdi de küçük esnaf sanatkâr sıkıştınlıyor. yapılmadığı" gerekçesiyle vergi kaçaklığı cezası uyguluyor. BÜLENT KIZANLIK Maliye. Başbakan Tansu Ç3- kr'in bütçe açığını kapamak ko- nusunda "Vergi geliri arttı- nlmalı" formülünü hayata geçır- mek için yine mükelleflerin ya- kasma yapıştı. Kayıt dışı kesimlerin vergiden korunduğu Türkiye'de. bordrolu işçi ve memurlardan "firesiz" yapılan tahsılattan sonra, sıra küçük esnaf ve sanatkara geldi. Vergi dairelerine kayıtlı mükel- lefler Anadolu'daki muhasebe bürolannda başlatılan "KDV avı", dört büyük ilde de yaygı- nlaştınldı Defterdarlıga bağlı vergi kont- rol memurlan, Maliye Ba- kanlığı'nın geçen mayıs ayı- nda yayınladığ KDVdenetimle- rine etkinlik kazandınlması yo- lundaki tebliğ ile harekete geçti- ler. Mükelleflerin yanı sıra özel- likle o bölgedeki muhasebeci ve maü müşavirlerin bürolanna zi- varette bulunan kontrol eleman- lan, kanuni defterlerdeki kayı- tlan inceledıler. Konya, Kınkkak, Yozgat, Muğla gibi illerde yapılan ince- lemelerde. KDV'sini de\ lete öde- diği belgelerle sabit olduğu halde, bunlarla ilgili kayıtlan kanuni defterlere zamanında işlenmeyen mükellefler hakkında "vergi ka- çakçılığı cezalan" uygulandığı belirtildi. Sadece Karaman'da bu olayla ilgili 400 civannda mükel- lefle ilgili rapor tutulduğu öğre- nildi. Türkiye Serbest Yluhasebeci Maü Müşavirier ve Yeminli \1ali Müşavirler Odaları Birtiği (TL R- MOB) Genel Başkanı Mustafa Özyürek, mal alırken KDV öde- yen bir vergj mükellefinin, bu malı satarken tahsil ettiği K.DV- den kendi ödediği miktan düşe- rek beyanda bulunmasının doğal hakkı olduğunu hatırlattı. Özyü- rek'ın verdıği bilgiye göre, Vergi Usul Kanunu'nda öngörülen 10 günlük süre ıçinde belgeleri no- terden onaylı defterlere işlenme- yen mükellefler, KDV Kanunu'- nun 34'üncü maddesi gereğince ödedikleri KDVyi indirme hakkında mahrum bırakılıyor. Denetimlerde muhasebe büro- lanndaki defterlere el konuyor, zamanında defterlere kaydedil- meyen belgelere dair indirilen 'Muhasebeni kendin tut' tutmadıEkonomi Servisi - İstanbullu bakkallar muhasebe öğrenmeye yanaşmadılar. îstanbul Bakkal- lar Odası'nın düzenlendiği beda- va muhasebe kurslan, beklenen katılım olmayınca gerçekleştirile- medi. Muhasebe kurslan ile ilgili olarak Bakkallar Odası'na yardıma olmaya çahşan "Muha- sebeciniz yanınızda'" kitabmın yazan Maü Müşavir Refık Gör- gülü. mükelleflerin en azından yanılülmamak için temel muha- sebe ilkelerinı bilmeleri gerektiği- ni savundu. Türkıye Esnaf Şanatkar Kon- federasyonu ile TÜRMOB arası- nda geçen yıl sonunda yapılan görüşmelerde işletme defteri tut- ma ücretleri tabanının , çahşan sayısına göre aylık 170 bin ile 330 bin lira arasında değiştiğini anla- tan 1stanbul Bakkallar Odası Ge- nel Sekreteri Tahir Paköz, muha- sebecilerin 250 ile 300 bin lira arasında ücret aldıklannı ifade etti. Geliriz demişlerdi Gelecek yıl bu fiyatlann ayda 500 bin liraya ulaşacağım he- saplayıp, üyelerinin kendi defter- lerini tutmasım sağlamak için kurs düzenlediklerini kaydeden Paköz, 9 bin bakkaldan 334'- ünün geleceğıni bildirdiğini, ama bir smıf dolduracak kadar bile katıbm olmadığmı söyledi. Beda- va sağlanacak kursta gerekli ki- tap ve rnalzeme. bakkaliye türü üreticilerin sponsorluğunda sağ- lanacaktı. Smıf boşkaldı. (Fotoğraf: UĞUR GÜNYÜZ) KDV'Ier mükelleften, 3 katı vergi kaçakçılık cezasıyla birlikte geri isteniyor. Aynca usulsüzlük ce- zalan da kesiliyor. TÜRMOB Başkanı bilgjsa- yarla çahşan muhasebe bürola- nnın ödenen KDV ile ilgili belge- leri bilgisayar kayıtlan bulundu- ğu için zamanında deftere işleme- diklerini kaydederek, şunlan söy- ledi: Vergi kaybı yok "Burada KD\ T ödenmiş, ancak şekli olarak öngörülen sürede def- terlere işleıunemiştir. Yani bir ver- gi kaybı yokhır. Danıştay'uı ka- ran da, ortada vergi kaybı oJ- madığı için bu KDV'yi tekrar mö- kelleften almanın hukuka aykın bir mükerrer uygulama oiduğu yo- lundadır." Bu biçimdeki denetimlerde mükelleflerin vergi cezalannı mu- hasebecilerin ödediğini, ancak müşterileriyle ilişkilerinin bozul- duğunu anlatan Ozyürek, "tncele- fnemükellefnezdindeyapılır. Def- terler belgeler mükelleften istenır. Onun defter ve belgesini muhase- beci de tutsa. mükellefe makul bir süre tanınmalıdır. Bu süre içinde de inceleme elemanma muhasebe- ci mükellefle birlikte defterieri ib- raz etmelidir. Biz inceleme yapıl- masına karşı değiliz. Ama bu şe- kilde baskın şeklinde belli kesimle- ri tedirgin eden baskınlan doğru bulmuyoruz." biçiminde konuştu. Maîi Müşavirier Muhaşebe- cıler Birliği Genel Başkanı Ömer Bekar ise Maliye Bakanı tsmet Atüla'nın "Vergi reformu bir uz- laşma ile olur" bıçimindeki söz- lerini hatırlatarak. uygulamada da Maliye'nin bindiğı dalı kes- memesr gerektiği görüşûnü sa- yundu. Maliye açısından uzlaşı içinde bulunulacak kesimin mü- kellefler ve muhasebeciler oldu- ğunu öne süren Bekar. bu kesim- Ierle arasındakı' ilişkilenn zede- lenmesinden kaçınılmasını istedi. ömer Bekar, bu biçimde gerçek- leştirilen denetimlerin ertelenme- sini önerdi. Türkiye Denizcilik Işletmeleri 'Özelleştirme Raporu'ndan: 15 tıilyoıılıık kâr J „fLKİN \YDIS Türkiye Denizcilik len (TDİ) tarafmdan lanan özelleştirme raporunda, l i l id i yonu halinde yılda 15 trilyon Gündüz Yalman, İlker Demir, gulanması gereken özelleştirme lira kar edeceği açıklandı. Günav Kutluk,ÖmerEgilIi,Os- yöntemi önerildi. İşletme- Ulaştırma Bakanlığı'nm is- man Demirok ve Oral Erdoğan Liman ve iskelelerin yanlış haar- teği üzerine Türkiye Denizcilik tarafmdan hazırlanan raporda. yönetim ve politık tercirüer yü- İşletmeleri'nde çahşan Topa Türkiye'deki limanlann bu- zünden şu anda yılda 5 trilyon H i S kü d l l d li k b d b l i i l d ilimanlann yeniden organizas- Toker, Hüseyin Seymen, günkü durumu anlatıldı ve uy-~ lira kayba uğradığı belirtildi. Çarpıklıklargiderilsin, gerisizor değil •Genelde limancılıkta ihtısas sahibi olmayan TCDD işletmesi genel tnüdürlüğünce işletilen Türkiye'nin en büyük ana limanlanndan elde edilen gelirTCDD işletmesınin günlük likidite sıkıntısını gidermektedir. • Bu çarpıklık yetmiyormuş gibi TCDD her sene devletten 10 trilyona yaklaşan sübvansiyon almaktadır. • Âna limanlann TCDD'ye devredilme gerekçesi oferak bu limanlann demirjolu ile bağlantısı olması ve denizyoluyla gelen yüklerin. demiryoluyla çekilmesi göstenlmektedir. • Bu son derece yanlıştır. zira istatistıkler göstermektedir ki denizyoluyla limana gelen bin birim y ükün ancak iki birimi demir- yoluyla laşınmakadır. • Bu da göstermektedir ki ana limanlann derhal TCDD'den aynlması ve TCDD"nin asli görevi demiryolculuğa dönmesi gerekmektedir. •TCDD'den arta kalan limanlar, limancılıkta ihtisas sahibi TDt tarafından işletilmekte ancak bulimanlardan gelen gelirler Istanbul ve Çanakkale Boğazlan ile Marmara kompleksmdekı ve tzmir Körfezi'ndeki toplu taşımacılık hizmetlerine kaydınlmaktadır. • Yani. TDİ liman gelirlerini dünyanın her yerinde zarar eden kamu ağırlıkh toplu denız taşımaalığına aktanmaktadır. •TDİ veTCDD'deki limanlar, Limanlar Genel Müdürlüğüadı altında kurulacak yeni bir otonteye bağlanmabdır. • Limanlar Genel,Müdürlüğü'ne sadece genel amaçla değil özel amaçlı kıyı tesisleri de bağlanmalıdır. • Limanlar Genel Müdürlüğü, Türkiye kıyı şeridindeki liman ve iskelelerin hangısinde yük indirip yüklenmesi hangisinde yolcu ve taşit gınş çıkışlannın yapılması gerektiği nc karar vermelidir. • Devletçe denizyolundan alınacak takslar ile yapılcak manipülasyonlarla ilgili tarifeler yeniden belirlenmelidir. Buşekilde elde edilecek gelırle ilk yıl 15 trilyon lira kar elde edılecektir. • Bu kar üçe bölünüp, bir tanesi mevcut yapılanmanın amortismanı olarak devlet hazinesine aktanlmalıdır. • İkinci bölüm kar, ana limanlann yaünmlanna harcanarak. buralar çağdaş. modem lımancılık seviyesine getinlmelidir. • Üçüncü bölüm kar ıse ana lımanlar dışında kalan belediyeler ve özel idareler elindeki kıyı tesislerine aynlarak buralann gelişmesi sağlanmalıdır. • Bütün bunlaryapıldıktan sonra Limanlar Genel Müdürlüğü feshedilerek, özelleştirmeye daha yakın otonom liman idarelerine geçilmelidir. •Otonom liman idarelerinde. limanı kullananlann seçilmiş idarecileri. yöresel otoritelenn temsilcileri, devlet ile ilgili kuruluşlann temsildleri bulunmalıdır. • Böylece, Batılı ülkelerde (Fransa. Belçika. ftalya ve İngiltere) olduğu gibi tesis maliyeti trilyonlan çok aşan limanlann mülkiyeti değişmeyecek devlet elinde k'alacak ancak liman hizmetlerinin bir kısmı, liman müteahhidi diye adlandınlan vemutlaka birden fazla işletmeci kuruluş tarafından yapılarak, hizmet bazında karlılık ve rekbet ortamı sağlanacak. AtinaATyi bezdirdi STRASBOURG (AA) - Avrupa Topluluğu'nun önde gelen ülkeleri Almanya, Fran- sa ve İngiltcre'nin, Yunanis- tan'a topluluk bütçesinden yapılan yardımlann amaç dışı kullanılmasından artık bıküklan bıldirildi. Fransa'da yayımlanan L'- Express dergjsinde çıkan bir araştırmada. 1981 yıhndanbu yana, Avrupa Topluluğu'nun, alt yapı yatınmlan için Yuna- nistan'a destek sağladığı hatırlatılarak. paralann, pro- paganda amaayla, amaç dışı ve gereksiz yerlere kullanı- lmasından duyulan ra- hatsızlığın gidereİc arttığı kay- dediliyor. 1981-1989 yıllan arasında Yunanistan'a 60 milyar Fran- sız Frangı verildiği kaydedilen haberde, 1989-1993 yıllannda verilen miktann. 50 milyar Fransız Frangı'na ulaştığı ha- tırlatılıyor. Gelecek beş yıl içinde, Yunanistan'a en az 100 milyar Fransız Frangı verilmesinin öngörüldüğü kaydedilen ha- berde. AT fflkelerinin geçmiş- te düştüklcn hatayı tekrarla- mamak için artık yardımlann nasıl kullanıldığını yakın taki- be alacaklan ileri sürülüyor. IŞÇENİNEVREMNDEN ŞÜKRAN KETENCİ İnsan OUnak Padişah olup insan olmayı beceremeyen oğluna, babanın sözü ünlüdür: "Padişah olamazsın demedim ki, adam olamazsın dedim" diye. Can yakan terör sorununa siyasetçilerimizin, hu- kukçularımızın, aydınlanmızın ürettikleri çözümler, adam olamayan padişahın kafasını aratmıyor. Parla- menterlerimiz, hukukçularımız idam cezasını savu- nuyor. İdam cezaları yeniden Türkiye'nin gündemine giri- yor. Yıllar süren bir mücadele sonunda 141-142-163'ü kaldırabilen, demokratıkleşmede umut verici bir adımı atabilen ülkemizde Terörle Mücadele Yasası ile geriye dönüş yapılıyor. Başkente aşiret reisleri geliyor. Devletin yanındaki aşiretlere ağır silah ve ekonomik destek verilerek, PKK sorununa çözüm aranıyor. Bir yandan da PKK'- nın komşularımız ve Batı dünyasından aldığı deste- ğin boyutları her gün biraz daha su yüzüne çıkıyor. İnsan hakları, Batılı ülkelerin küçük siyasi çıkar he- sapları. silah kaçakçıhğı, beyaz zehir kaçakçılığı kav- ramları birbirine karışıyor. "İnsan olarak nereye doğru gidiyoruz? böyle" soru- suna kafam takıldı mı, bir nostalji gibi çocuklukgünle- rim aklıma geliyor. Tito'nun çok kültürlü toplumu yer- leştirmeye çalıştığı Yugoslavyası'nda, Kosova'da üç ayrı halktan çocukların, aynı ilkokulda birlikte okuduk- ları günlere gidiyorum. • • • Arnavut, Sırp ve Türk çocuklarının, sınıflarda kendi dillerinde özgürce eğitim görüp bahçede kardeşçe oyanayabildikleri günlere. Yıllar sonra aynı okulda Arnavut çocukların içtikleri suya zehir konduğunu; doktorların, karşı ırktan kadın hastalar ellerine geçti- ğinde kısırlaştırdıklannı duyduğumda gerçek olabile- ceğine inanmak istememiştim. Bosna'dan, Azarbeycan'dan, kendi ülkemizde Gü- neydoğu'dan günahsız çocukların cesetlerinin fotoğ- raflan yayımlandıkça, kadınların ırzına geçmenin bir alışkanlık haline getirildiğini öğrendikçe çağa, insana aykırı bu gelişmelerin lanetlenecek özel örnekler ol- madığını öğreniyoruz. İnsanlık, çağın hızlı değişiminde, değişimin sorun- larına örgütlü çözüm üretemiyor. örgütlülük içinde sorunlarına çözüm bulamayan insanlar, en ilkel güdüleri ile, ilkel tepkiler gösteriyor. İstanbul'a gelip İstanbullu olamayan kent olanaklarından yararlana- mayan bir ınsanın, en ilkel korunma içgüdüsü ile hemşerilikte çözüm araması, İstanbullu Oflu, istan- bullu Sıvaslı olması gibi. Kuyruğuna basılan kedinin tırmalaması gibi.. bir garip ilkel tepkiler yaşanıyor. Yeni dünya düzeni, glo- balleşme, tek pazar derken.. insanlar ırklara, dinlere göre; asla kandan, acıdan başka birşey getirmeye- cek, sonuçlandırılamayacak bir ilkel kavganın içine sürükleniyor. • • • Dünyanın her yerinde, ülkemizde insanın örgütlü- lük içinde, insana yaraşır çözümler üretebilmesi giderek önem ve anlam kazanıyor. İnsanın ilkel güdü- leri ile insanlık dışı, insan hakkı gaspı eylemlerinin sonu gelmiyor. Almanya'da, işçilerimizin evlerinin yakılmasının dehşetini üzerimizden atamadan, Sı- vas'ta, 36 insanımızın seyredilerek yakılması ayıbını yaşıyoruz. Sonra da Türkiye'de yaşanmış bir Sıvas vahşeti yokmuş gibi, oy çıkarcılığına saplanmış poiitikacıiar, laiklik karşıtı eylemlerin içinde şiddet unsuru olsa dahi, suç kapsamı içine ahnmamasını savunabiliyor. Dahası DYPden bir grup parlamenter laikliği sa- vunduğu için SHP ve Karayalçın'ı tehdit ediyor. Par- lamenter değil de, babanın özlemini çektiği "Adam" mertebesine ulaşabilmiş olsalardı, laiklik karşısında duracaklarına, Terörle Mücadele Yasası'ndaki de- mokrasiye, insan haklarına aykırı hükümlerin kaldırı- Iması kaygısına düşerlerdi. • • • Evet, can yakan teröre karşı çözüm üretmek, hem de hızla, ülkeyi parçalamadan, daha çok can yakma- dan çözüm üretmek yaşamsal önem kazanıyor. An- cak üretilen, idam cezasını gündeme getirmek, anti- demokratik yasalarla insan haklarını gaspetmek, halkı ezen ağalık düzenini hortlatmak olmamalı, değil mi? Babanın padişah değil, adam olmuş oğul istemesi gibi bizim de, siyasetçiden, parlamentodan, Hüku- metten çağa, insana yaraşır çözümler istemek hakkımız olmalı. Konuk yazar Vergi dışı bırakılacak asgari bir gelir olmalı Prof. Dr. ÖMER FARUK BATIREL Vergi reform paketi gündemde... Acaba vergi yükü dağılımmda adaletsizliğı gidermek için ne yapılacak? Merak ediliyor. Resmi politika belgele- rinde "bozulan gelir dağıhmını düzeltmek.. için en önemli ve etkili araçlardan biri de vergi politikası" denilmekte ve 1994'te "etkin ve çağdaş bir vergile- me yapılması" için "vergi tabanının yaygmlaşün- lması... vergi kayıp ve kaçağının asgariye indiril- mesı" vb. önlemlerden söz edilmektedir. (Bkz. 1994 Bütçe Gerekçesi ss. 16-17). Bu politika önlemleri '•vergilenıe yoluyla adalet" gibi iddialı bir he- defe yönelik görünmektedir. Ama bırakalım şu vergiyle adalet sağ- lanmasını. vergi yükünün mevcut baksız dağıiımuıın düzeltilmesini sağlayalım yeter diye düşünülebi- lir. Türkiye'de vergi istatistiklerine göre -bunu artık herkes biliyor- gelir vergisinin çoğunu (1992 iti- banyla 2 3'ünü) ücretliler ödemektedir. Bu oran 1987de sadece yüzde 35 idi. (Bkz. Vergi İstatisrik- leri Ydlığı, 1992, s.60). Görüldüğü gibi ücretlinin payi ikiye katlanmıştır. Peki bu neden olmuştur? Sebebı büyük ölçüde şudur: Gelir vergisi hasılatı ilk dılim üzerinde yoğunlaşmaktadır. Bir başka de- yişle hasılatın yaklaşık 4/5'i ilk dilim kadar yapılan beyan. (asgari ücret ödemesi) üzerinden alınmak- tadır. Nitekim yıllık asgari ücret toplamı. ilk dilim karşılaştırması yapıldığında TABLO l'deki sonuç elde edilmektedir. • Tablo'dan çok açık bir biçimde, ilk dilimin değe- rinin 1987'de asgari ücreün yaklaşık dörtte biri iken, 1993'te 3/4'ü haline geldiğı görülmektedir. Biraz daha devam edersek asgari üçreti ikinci dilim- den (%30) vergiler hale geleceğiz. Öte yandan dün- yanın bütün gelir vergi sistemlerinde oîan, ama biz- de olmayan genel indirimin, yanı sıra ücretlilere ko- mik düzeyde bir özel indirim uygulanmaktadır. Özel indirim katsayısı da TABLO2'deki şekli ahnıştır. Özel indirimin sağladığı vergi avantajı asgari üc- retin vergisinin yüzde 7.5'ine inmiştir. Günümüzde, en gelişmiş ülkelerde bile toplu- mun refahının toplumdaki en kötü durumdaki ki- Türkiye'de vergi istatistiklerine göre -bunu artık herkes biliyor- gelir vergisinin çoğunu (1992 itibanyla 2/3'ünü) ücretliler ödemektedir. Bu oran 1987'de sadece yüzde 35 idi.Görüldüğü gibi ücretlinin payı ikiye katlanmıştır. şinin refahına bağlı olduğu genel kabul görmüştür (Rawls yaklaşımı). Bu yüzden de fakirlık çızgisinin altındakilerden vergı alınmamaktadır. Üstelik kişi- nin bakmakla yükümlü olduğu eşi ve çocuklanna da kişisel istisna getirilmektedir. Örneğin ABD'de bu çizgi yıliık 5000 dolardır. Aynca her aile bireyi için 2000 dolarlık istisna vardır. Kısacası dört kişi- lik bir ailenin 13.000 dolan vergiden müstesnadır. Bunun gerekçesi de "çok yoksul olandan vergi al- > mamaktır..." (Bkz. Joseph Stiglitz; Economics of The Public Sector, Norton. 1988 s. 508). O zaman vergi reformunu esasta adalet için yap- mak gerekecekür. Ayda 37.500.- TL'yi almayacak bir indirimin hiçbir anlamı yoktur. Türkiye'de as- gari ücret pekala yoksulluk çizgisiran (aile için he- saplanmasa bile) asgari ölçüsikiür. Bu yüzden de vergi adaleti için (işveren açısından da işgücü mali- yetinı biraz düşürüp emek talebini arttırmak için) asgari ücret düzeyiıideki bir gelir kesinlikle mükei- lenerin tümii için vergi dışı bırakılmahdır. "Büyük vergi kaybı olur". "pratik vergileme imkammız bu- dur" mazeretlerinin ardına sığınılmamahdır. Tür- kiye'de 5.5 milyon ücretli ve 2 milyon gelir vergisi mükellefinin (Bkz. 1994 yJı programı ss. 179) her birinden bu gelirin vergisi alınmayacak olursa kayıp yaklaşık 50 trilyon olur. Gelir vergisinin 1993 itibanyla hasılat tahmininin 100 trilyon civannda olduğu düşünülürse acıklı olan şudur. Gelir vergi- mizin yanstnı, ödeme gücü ol- mayan, yoksulluk çızgisinin altındaki gelirden alman vergi- ler karşıkmaktadır. Bu mantı- kla, asgari ücret düzeyindeki gelirin vergi dışı olması, ger- cekten gelir vergimizin yansının, toplam vergi gelirinin yaklaşık beşte bi- rinden vazgeçilmesi demek olmaktadır. Ama aca- ba ödeme gücü olmayan bir gelirden vergj alınması aslında mümkün müdür? Bu vergi nereden öden- mektedir ve ne tür etkinlik kaybına yol acmak- tadır? Lütfen ödeme gücü olan, sermaye kazançlan, rantlar ve gelirlerden (reel faizi vb.) sermayeyi ta- bana fılan yaymayan hisse senedi alım-satım ka- zançlannı vergileyerek 50 trilyon fazla vergi alalım da gelir vergisinin tamamını asgari ücret düzeyinin altındaki gelirler ödemeye başlamadan, vergi ada- leti naraına bir şeyler yapalırn. Bir anda yapamı- yorsak, yarısından başİayalım... TABLO I Yıl 1987 1988 1989 1990 1991 1992 1993 Asgari Ücret Yıtlık Tutan (1) 693.900 1.201.500 2.106.000 3.834.000 7.290.000 13.500.000 23.679.000 %25'eTabiİkGefir Vergisi Dilhrt (2) 3.000.000 5.000.000 6.000.000 8.000.000 12.000.000 20.000 32.000.000 1/2 (%) 23.13 24.03 35.1 4/.9 60.8 67.5 74.0 TABLO 2 1967 1968 1969 1990 1991 1992 1993 ÖJtlMtlnı (*« 6.000 12.000 18.000 36.000 54.000 90.000 150.000 Amıtapd) 1500 3.000 4500 9000 13500 22.500 37.500 AsgariÛcret (lalbay) 74.250 126.000 225.000 414,000 801.000 1.449.000 2.497.500 Asgari ücret Ver*i(2)(TL) 14.453 24.090 41.625 71.370 158.715 289.035 499.463 1fl(%) 10.4 12,5 10.8 12,6 8.5 7.8 7.5
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle