Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURIYET 27 KASIM 1993 CUMARTESİ
OLAYLAR VE GORUŞLER
Türk yazı diliAsy a Türk cumhunyetlennın de Latın harflennı kabul etmesıvle,
ortak Türk abecesı 34 harfe çıkanldı Yararlı mı, zararlı mı olacak,
bu da üstunde durulmaya deger bır konu.
NLRERUĞURLU
Y
azı. ınsanlığın en bu-
yük buluşlanndan bın,
uy garlığın da temelıdır
Yazı ıle ınsanın yaşa-
ması. oluşması ve gebş-
mesı arasında çok sıkı,
çok yakın bağlar vardır Denebılır kı
ınsanbk tanhı, yazının bulunmasıyla
başlamış. onunla gebşmış. daha kalıa
ve etkın bır nıtelık kazanmıştır Yazı-
nın bulunması, ınsanhk tanhının en
onemlı aşamalanndan bındır
Insanlar duygu. duşunce ve ıstekle-
nnı oncelen resımlerle anlatmaya. ılet-
meye çahşmışlardır Ilkyazı, resm'dır
Yaanın, mağara duvarlanna, taşlara
çıalen \e kazılan resımlerden çıkmış
olduğu ılen sürulmektedır Bu resım-
ler zamanla çızgı bıçımıne donuşmuş,
boylece ılk yazı sayılan çivi vaztsı orta-
yu çıkmıştır
Yazı ılk olarak Mezopotamya'da
Sûmerler tarafından kullamlmaya
başlanmıştır (MO 4000-3500) Çunku
ılk yazıh belgeler Mezopotamya'da
ortaya çıkmıştır Az zaman sonra da
Mısır Anadolu, Çın ve Hındıstan"da
kendıre ozgu bır gelışım gostermıştır
Sumerler yaalannı uçlan sı\n, uç
koşeü kalemlerle yumuşak kıl tabletler
üzenne yazmışlardır Bu yazılann bır
yanının ınce. otekı yanının kahn olma-
sı ve çıvıye benzemesı sonutu araştır-
maalar bu yazıya çivi yaztsı adını
vermışlerdır Bu v azı zamanla bazı de-
ğışıkhklere uğrayarak butun Mezopo-
tamya devletlen tarafından kullanıl-
mış, çeşıth Ilkcağ topluluklannca
benımsenmış. yavgınbk kazanmıştır
Eskı Mısırlılann da kendılenne öz-
gu bır vazılan vardı Bu yazı da resım-
den doğmuştu Eskı Grekler (Yunan-
lılarl bu yazıya kutsal resim anlamına
gelen hiyeroglif adını vermışlerdı
Çunku bu yazı. anlaülmak ıstenen eş-
yanm madderun resmını çızmekle
başlamıştır Eskı Mısırhlar aslanı an-
latmak ıçın aslan. boğayı anlatmak
ıçın boğa resmını çızmışlerdır Oncele-
n yedı yuz im'e (ışarete) yakın olan bu
yazı, sonralan bazı değışıkhklere uğ-
ravarak. duygu. duşunce ve ısteklen
anlatabııecek bır bıçımde gelıştınlmış-
tır Yırmı dort harf ımı bulunan eskı
Mısır yazısı daha sonra bır abece (alfa-
be) duzerunı alan Fenike yazısına kay -
nak olmuştur
Fenıkelılenn uygarlığa en buyuk
katkılan abeceyı bulmuş olmalandır
(MÖ 1250) Yırmı ıkı harften oluşan
bu abece, once Iyonlar'a, daha sonra
eskı Grekler'e geçmıştır Eskı Grekler
22 sessız harften oluşan Fenıke abece-
sını bazı değışıkbklerle kendı dıllenne
uygulamışlar sessız harflenn bır kıs-
mını seslı harflere donuşturmüşler.
boylece her sozcugu yazabılecek bır
abece ortaya koymuşıardır EskıGrek
abecesı, daha sonra Romalüar tarafın-
dan yenıden duzenlenmış ve gebştınl-
mış, bugun, bızımle bırlıkte bırçok
ulusun kullandığı Latin abecesı duru-
muna getınlmıştır
Turk yazı dıb tanh boyunca çeşıtb
aşamalardan geçmıştır
Turklenn bıbnen en eskı dıllen Gök-
tiırkçe, kullandıklan en eskı yazı da
Göktürk yansıdır Turklenn buyazıyı
hangı tanhte kullanmaya başladıklan
kesın olarak bıbnmemektedır Bulu-
nan tanhsel belgeler VI yuzyılda
Yenısey Kırgjzlan tarafından yazılmış
Yenisey Yazıtlan ıle VIII vuzyılda
Göktürkler tarafından Göktürk harf-
lenyle yazılmış Orhun Vazıtlandır
Ama Turklenn bu yazıtlardan on-
cekı çağiarda da kullandıklan bır vazı-
lan vardı Çunku Orhun Y azıtlan'nda
gorulen Türkçe gelışmış. ışlek bır dıl-
dır Bu dıl bırdenbıre ortaya çıkma-
mıştır Buna olanak yoktur Bazı Çın
veBızanskaynaklanndaVI yuzyılda-
kı Türk devletlennın kendılenne özgu
bır yazı kullandıklan yer almaktadır
Son yıllarda Orta Asya'da yapılan bı-
lımsel ara^tırmalarla Orbun-Türk ya-
zısının MO V -IV yuzyıllardan kalma
bazı orneklen ortaya çıkanbnıştır
Esik kurganı'nda bulunan bır gumuş
çanak uzenndekı yanlar MÖ V -IV
yuzyıllar olarak tanhlendınlmıştır
Aynca Tann dağlannın Kurday yore-
smde MÖ II yuzyıldan kabna bır baş-
ka yazıtın ortaya çıkanlması da bu
duşuncelen guçlendırmektedır
Göktürk yazısı. aynk harflerle sağ-
dan sola ve yukandan aşağıva yazılır-
dı Bu harflenn ozelhğı kesın duz çız-
gılerden oluşması \e bıtışık yazılması-
dır Gokturk abecesınde "*8 harf vardı
Bu harflenn 4-
u seslı. 8"ı bırleşık, 26'sı
sessızdı
Turkler arasında kullanılan bır baş-
ka yazı da Uygur abecesıdır Bu yazı,
Uygur Türkleri'nın bulduklan ve kul-
landıklan bır abecedır Bıtışık harfler-
le sağdan sola doğru yazıbr I8harfh-
dır Bu harflerden 4 u aynı sesı verdık-
lennden pek kullanılmamıştır Bunun
ıçın Uygur abecesıne 14 harflı denıl-
mektedır Bu yazı, harflennın az olma-
sı dolayısıyla Göktürk vazısına gore
daha kolay _yazılırdı
Turkler Islamhğa gırdıkten sonra,
Karahanlılarla birlikte (IX.-X. yüzyıl-
lar), Lygur yazısını bırakarak Arap
harflennı kullanmava başladılar
Arap harflen Nebatflenn 4ramf-
lerden aldıklan yazılardı Bugunku
Arap yazısı bu abeceden doğmuştur
Kuran dılı olan Arapça. Islamıyetle
bırlıkte buyuk gelışme ve yayılma gos-
termış. Islam dunyasinın dınsel dılı
durumuna gelmıştır
Turkler, Islambğa gırdıkten sonra,
Orta Asya Turk devletlen, Buyuk Sel-
çuklu. Anadolu Selçuklu ve beybklen,
Mısır-Sunye. Altınordu (Kıpçak) ve
Osmanb Devletf nın egemen olduklan
çok genış topraklar ve ulkeler ıçınde
yuzyıllar boyunca aynı sıstem altında.
Arap yazısını kullanmışlardır Kuru-
luşundan yıkıbşına kadar Osmanlı
Imparatorluğu"nda (1299-1923) Arap
yazısı kullanılmıştır
Arap yazısı 28 harflıdır Buna Os-
manbcayı oluşturan Arap ve Fars dıl-
lennde bulunan bazı sesler de eklene-
rek harf sayısı 34 e çıkanlmıştır Bu
abecede, Osmanbcanın kımı seslen
ıçın ıkı, uç hatta dort şekıl vardır Bu
harf ve şekıl bolluğu usta yazarlan bıle
şaşırtıcı gûçluklerle karşılaştırmıştır
Tanzimat'la bırlıkte (1839) Türkce
sesleri yazmakta pek yetersiz olan bu
yazının düzeltilmesi (ısJahı) için bazı çö-
zümler düşünülmüş. bu konuda. çeşitü
zamanlarda birtakun girişimler vapıi-
mtştır.
Cumhuriyet vönetımi kurulduktan
sonra, \taturk un onderhğınde (3 Ka-
sım 1928) yayımlanan bır yasayla,
Arap harfleri kaldınlmış, yenne Latin
harfleri temebnden Turk diline uygun
venı bır abece kabul edılrruştır Buyenı
Türk abecesı Turk dılının seslennı
eksıksızverdığı, kolay yazmayayatkın
olduğu ıçın Atatürk'un buyuk ve
onemlı devnmlennden bın sayılmıştır
Bugune kadar (65 yıl) kullandığınıız
yenı Turk abecesınde 29 harf vardır
Bu harflenn 8'ı sesb, 21'ı sessızdır
Bugünden sonra (10 Mart 1993) As-
ya Turk cumhunyetlen ıçın yeni Türk
abecesı 29 harf değil, 34 harf olacak,
boylece yazı dıbmıze beş yenı harf gıre-
cek ve bızımle bırlıkte yedı Turk cum-
hunyetı tarafından "Ortak Tûrk Alfa-
besT kullanılacaktır
Bu beş yenı harfin neler olduklanru
"Ortak Türk AlfabesT'nın yararlan ve
zararlannı gelecek yazıma bırakıyo-
rum
ARADABER
TALIP APAYDEV
Köy Enstitülepi Vakfı
Koy Enstıtulerı bılındığı gıbı eğıtım tarıhımızın unutul-
mayan, unutulmaması gereken eğıtım kurumları Altı
yedı yıl gıbı çok kısa suren Koy Enstıtulerı uygulaması
halkımızın yaşamında derın ızler bıraktı Aydınların, eğı-
tımcılerın yıllar suren tartışmalarına neden oldu Yanın-
da, karşısında çok şeyler soylendı Kıtaplar yazıldı,
araştırmalar yapıldı Yerlı yabancı nıce duşun adamının
ılgı odağı oldu Kapanalı nerdeyse yarım yuz yıl geçtığı
halde Koy Enstıtulerı unutulmadı Şu var kı Koy Enstıtu-
lerı eğıtımınden geçmış ınsanlar doğa yasası gereğı bı-
rer ıkışereksılıyorlar Kelaynak (kelyanak) kuşları orne-
ğı her yıl bıraz daha azalıyorlar Onların tanıklığı, genç
kuşaklara nasıl aktarılacak? Koy Enstıtulerı unutulup gı-
decek mı yoksa ılerde çağdaş bır eğıtım duzenıne ge-
çerken o kurumların ılgınç uygulamalarından er geç
yararlanılacak mı'' Bu bır zorunluk olduğuna gore Koy
Enstıtulerını unutturmamak onlan yenı kuşaklara enıne
boyuna aktarmak ıçın, ne yapmalı?
Yıllardır aramızda bunu konuşuruz, tartışırız Yaşayan
Koy Enstıtuler ve Koy Enstıtusu dostları bır araya gelıp
parasal ve moral katkılarımızla bır vakıf kuralım derız
Kışısel çabalarımızı bırleştırıp kurumlaşalım Koy Enstı-
tulerı eğıtım bıçımını savunalım onu unutturmayalım
Vakıf kurmak bıraz pahalı bır ış Adres gostermek ge-
rekıyor Aylar surecek ışlemlerı var Ilk gırışım en az ıkı-
yuz ellı mılyonla gerçekleşıyor Ilerde yapacağı etkınlık-
ler ıçın daha da fazla paralara gereksınım var Nereden,
nasıl buluruz? Bugun hepsı emeklı olan Koy Enstıtulu
oğretmenler, Turkıye'nın tum emeklılerı gıbı zor bır ya-
şam savaşı ıçındeler
öbur yandan bız Koy Enstıtululer, obur okul çıkışlılara
oranla yetıştığımız kurumlara daha derın bır borçluluk
duygusu ıçındeyız Bubırgerçek Çunku okurumlaraçıl-
masaydı bızler, pekçoğumuzokuyamayacaktık eğıtıle-
meyecektık Bugun köylerde yaşdaşlanmızın yaşamını
surdurecektık Bu borçluluk duygusu ıle bırlıkte, ıçınden
çıkıp geldığımız köylerde bugun eğıtım adına neler ya-
pıldığını bılmek, bızlerı ıster ıstemez ozverıh davranma-
ya goturur Kendı yaşam cızgımızı duşunup o odenmez
borcumuzun çok çok azını kurulmakta olan vakfa vere-
rek onu guçlendırmelıyız Karanlıklara terkedılmış hal-
kımızın çocuklarına çağdaş bır eğıtım verılmesı ıçın
yerınde bır katkı olacak bu
Koy Enstıtulerı Vakfı ne yapacak, nasıl çalışacak?
Hazırlanan tuzukte bır bır sayıldı Koy Enstıtulerıyle ıl-
gılı oyıllaraaıt belgeler toplanacak Yazışmalar anılar,
kıtaplar, dergıler, gazeteyazıları.fotoğraflar fılmler eş-
yalar Hıçbırının kaybolmaması sağlanacak Ilerde bır
muze oluşturulacak
Koy Enstıtulerı hakkında araştırmalar yapacak, yarış-
malar açacak bu konuda çalışacak herkese yardımcı
olacak Emeğı geçen eğıtımcıler ıçın anma gunlerı du-
zenlenecek Onları ınceleyen kıtaplar yazdırılacak
Yenı kuşakların Ataturk çu, aydınlanmacı, laık ve ure-
tıcı eğıtım bıçımıne kavuşması ıçın çaba gosterecek
Duşunsel yazınsal ve sanatsal etkınlıklerde buluna-
cak Kulturçevrelerı ıle yakın ılışkı ıçınde, herturlukatkı-
ya açık olacak
Vakıf tuzuğu hazırlandı T
onguç Baba'nınoğlu Dr En-
gin Tonguç ve eşı Or Müstesna Tonguç, Ankara - Bah-
çelıevler'dekı daırelerını vakfa bağışladılar ve yasal
ışlemler ıçın başvuruda bulundular Yakında bır banka-
da açılacak hesap numarası duyurulacak ve ısteyen
herkesın katkılan yolu açılacak
Şımdı bızler tum Koy Enstıtusu çıkışlılar ve Koy enstı-
tulerı dostları tarıhsel bır gorev bılıncı ıçınde vakfı des-
teklemek maddı manevı katkılarımızla onu guçlendır-
mek durumundayız Ulkemızde halktan yana çağdaş bır
eğıtım bıçımını yaşama geçırmeK ıçın elımızden gelen
ozverıyı gostermelıyız Şu donemde eğıtım adına ulke-
mızde nasıl bır rezıllığın yaşandığını gorerek, bu acıyı
ılıklerımızde duyarak herkesı Koy Enstıtulerı vakfına
destek olmaya cağırıyorum
Sevdiklerinize Yeni Yılda
1994 CUMHURİYET AJANDASI
tımhuriyet
ynbalı sırikast "*.
ııuudar
Armağan Edin
Bu yü ük kez satışa sunulan,
lüks cüttt, büyük boy ajandayı
Cağaloğlu ve Taksim sergi sa-
lonlanmızdan, aynca Cumhuri-
yet Ankara, tzmir, Adana btirola-
nndan edinebilininiz.
Flyab 100.000TL Odemelı gondcrilmez
Cumhuny.1 Kıtap Kukıbu Çaj Pazariama A^Ş TurtTocaS Câd39-41 Cağalojlu Istanbul
En yaygın, en etküi eğitim kurumumuz
Ülkelerarası, sınırlar otesı etkı yaygınlığıyla televızyonumuz bırçok
ızlencelennde, ozelhkJeaçıkotunimlan. belgesel fılmlen. pek çok
açıklamalan, sanatsal göstenlen ıle ovulmeye, alkışlanmaya değer Ancak
yayınlannın hepsmde, bır eğıtım kurumunda olması gereken değerh
nıtelıklen yansıttığj yazık kı, ılen surulemez
M^RAUFİNAN
D
oğuya. Van'a. Trabzon'a
ya da batıya Bursa'ya, Iz-
mır e otobusle gıderken
yakınlanndan geçılen köy-
lerden kımılennde bır ıkı
damın uzenndekı anten
dıkkatı çeker Anlaşılan orada televızyon
yayınlan ızlenıyor Örta Asya Turk ulkele-
nne sesını duyurmaya ba'şlaması. onun
yayın alanını, duşunulmesı zor olçude ge-
nışletmıştır Boylece de o en etkılı bır eğı-
tım kurumu olma nıtelığıne enşmıştır
Bır eğıtım kurumunun ozelbğı, ozunde
ızlencelenndekı (programlanndakı) estetık
ve eük ıçenklenyle yoneldıklenne değerler
kazandumak. onlann ekınlennı (kulturle-
nnı) gebştırmek, yukseltmektır (Bu nıte-
bklen, ozelbklenyle basın da -her gazete
de- kendı çapında bır eğıtım kurumudur)
Boyle ülkelerarası, sınırlar otesı etkı yay-
gınbğıyla televızyonumuz bırçok ızlencele-
nnde. özelbkle açıkoturumlan. belgesel
fılmlen, pek çok açıklamalan. sanatsal
gostenlen ıle ovulmeye, alkışlanmaya de-
ğer Anacak yayınlannın hepsmde, bır eğı-
tım kurumunda olması gereken değerh
nıtelıklen yansıttığı yazık kı, ılen surule-
mez Bu nedenle, yayınlannın hepsmde es-
tetık ve etık değerler, sanatsal değerler ıçer-
mesı koşuldur (şarttır), o nıtebkte olmayan
ızlencelerden annması gerekır Bu bakım-
dan basınımızın da tum yayınlannda. o
değerlerden yoksun olanlardan annması
gerektır (Bır tek gazetemızden başkalan
ıçın eleştınlemez olduklan savlanamaz)
Ilk Amaç:
Bır eğıtım kurumunun en once sağlama-
sı gereken değer, temizlik tır Çeşıtb televız-
yon kanallanna karşın. kentlenmızde
sokaklar, caddeler -sankı ıstenerck, bıle bı-
le- kırletılmektedır Hele sıgaracılann ıkı
ozelbklen vardır Bın duman pıslığı oburu
sokaklara, caddelere artıklannı serpmek,
dokuntulenyle yerlen kırletmek
TRT gorevlılen, hazırlayacaklan sanat-
sal yavınlarla kısa surede bunu onleyebılır.
duzeltebıbrler Bunun uzennde aldınşsız
kalınması şaşılacak bır durumdur Kendı-
len de bırer eğıtım kurumu nıtelığınde ol-
duklanna gore gazetelenmızın de bunun
ustunde durmalan gerektır "Çe>Te temizli-
ği" ancak bovle sağlanabılecektır
1935 te mesleksel ıkı oğrenceye (kursa)
kaülmak üzere. Avusturva"ya gıtmek ıçın
bırltalyanvapuruyla Venedık edek volcu-
luk yapmıştım Vapurumuz Brendızı.
Ban'ye de uğramıştı O yıllarda Ankara'-
nın, Izmır"ın temızlığı karşısında. bu ıkı
İtalyan kentlennde sokaklann kırbbğı acı-
nacak durumda ıdı
Televizyonumuzun Bir Özelliği: Merha-
ba, merhaba' Yıllarca once dılımızde Fran-
sızlann "bonjour" (gunaydın). "bonsoir"
(1yı akşamlar) selamlan yayılmaya başla-
mıştı Onlardan kurtulduk Ancak yıne
onlar gıbı yabancı bır sozcuk olan "merha-
ba" bızım kendı selamlanmızı unutturma-
ya çalışıyor gıbıdır "Merhaba" bızım "gü-
naydın", "i>i günJer", 'İ\ı sabahlar", "îyi
akşamlar", "ivi geceler" gıbı guzel ve an-
lamlı selamlanmızın yerlennı tutmaya ça-
lışmaktadır O sozcukle selamlayan herke-
se -bır savın valıye bıle- anlamını sordum
ve soruyorum, bılen tek kışı çıkmadı Şem-
seddin Sami'nın kıtapbğımdakı "Kamus'u
Türki"sınde -cılt 2, sayta 1322- "Arapca-
dır, selam >erip oturan adama, hazirun tara-
fından tevcih olunur. Iltifat tabiri olup: Ge-
nişlenın, rahat otunın, manasıyla "hoş geldı-
niz" makamında kullanün-..." dıye acıklan-
maktadır
Televızyon yayinlannda pek çok kulla-
nılan bu sozcuk sabah. oğle, akşam. gece
her saatte yınelenen selam olmuştur, belb
kı. yayılmasına çabşıhyor
Kımı sozcukler de yanlış kullanılmakta-
dır Orneğın "şefkat" yenne "şavkat","ha-
rap oldu" yenne "tahrip oldu"... v b
Televızyonda çok yadırganacak sozcük-
ler de var "Mevsim" sozcugu yenne
-Turkçe "siırem" varken- nedense Fransız-
cası "saison" (sezon) yeğlenmektedır Hele
bır ila var kı. vazgeçılmez olmuştur
(Arapça - e kadar demektır) Orneğın, "3
ilâ 4" yenne "3'le 4 arası" denebılır Yazık
kı. sporumuz ve ılaçlardakı tanıtmahklar-
da da (prospektuslerde) yabancı sozcukler
yeğlenmektedır
Ve Bir Soru: Evım Çankaya'dadır Salo-
numun, bır odamın pencerelen, ağaçlıklar
yeşıllıkler ve gecekondularla çevresındekı
yamaçlar yuksek bark'larla (apartmanlar-
la) ortulü çok genış bır duzluğe bakar
Gecelen. saat 24'lerde, tum bınalarda pen-
cerelenn hemen hepsınde ışıklar. TV ya-
yınlannın ızlendığını gostenr Uykusuz
kalan bu ızleyıcılenn, ertesı gun ışlennı
olumlu olarak nasıl başarabıldıklen akla
gelen bır sorudur (Yetkıbler ne duşunu-
yorlar, bu da merak edılecek bır sorudur)
Bu durum herhalde en ılgınç konulann
boyle geç saatlerde yayımlanmasından ılen
gelmektedır Çok değerlı ve ılgınç konula-
nn boyle geç saatlere bırakılmaması, daha
çok kımsenın yararlanabılmesını sağlar
Nicini Kesdrilemeyen Bir Durum ve Bir
Lmut: TVmız son zamanlarda yayımla-
nnda geçunsızbğe, kavgaya, kıyaya (cına-
yete) vb sıksıkyerayırmaktadır Bır eğı-
tım kurumunda. hele TV "de boyle bır ozel-
bk anlaşılmazdır
Yenı Sayın Genel Mudur'un bır profe-
bor olması ve Kultur Bakanbğı ıle ışbırbğı
gınşımı TV'mız ızlencelennde değerler sağ-
lamak. en buy uk, en etkıb gerçek bır eğıtım
kurumu olma ozelbğmı ve nıtelığını ger-
^kleştırmek umudunu guçlendırecektır
PENCERE
TARTIŞMA
Yüce Meclis
Y
asama Organı
(TBMM),
ulusça genel
oyla seçılen
yurttaşlardan
oluşur
(AY md 75)
TBMM uyelen. seçıldıklen
bolgeyı veya kendılennı
seçenlen değıl, bütun ulusu
temsılederler(AY md 80)
Yasama Organı esas olarak,
yasa yapar, değıştınr ve
kaldınr bakanlarkurulunuve
bakanlan denetler
(AY md 87)
Dılını.anlaümını,
maddelennın sıralaruşını.
ıçenğını eleştırdığımız
Avukatlık Vasası'nda,
'Değişikük V apümasuia Dair
kanun Tasarısı'nı da aynı
nedenlerle eleştıny or v e
y asalaşmamasını dılıy oruz
Avukatlann bulunmaması
yargılamaya engel değıldır
Ancak, hem vargıçlara
yardımcı olmak, hem de
taraflann adaletın ışleyışıne
ıster ıstemez yardım etmelennı
sağlamak duşuncesı,
avukatlann varbğını zorunlu
kılmaktadır Yargılamayı
adalel taa ıle susley en
avukatlar, yargının unsuru
olarak kabul edılemezler
Yargıçlar her konuyu çok ıy ı
bılselerdı, tum davacı ve
dav ablar haklan konusunda
ınsaflı vedurustolsalardıdahı,
avukatlara yıne de gereksınım
duyulurdu
Bırdavada avukatlann her
bınnın hukmunmuvekkıllerı
lehıne oluşmasına çalışarak
yargıcı aydınlatmalan, yargının
unsuru sayılmalannı değıl,
ozgur olmalannı ve ozgur
kalabılmelennı gerektınr
Bağımsız olduğu vurgulansa
da, avukatı yargının unsuru
kabul etmek bır"göre>ve
sanat" olan savunmanın ozune
aykındır Bıreydendevlete
toplumun ozgursavunmava
duyduğu gereksınım
yadsınamaz Av ukatlık Yasası
yalnızca bır meslek yasası
olarak kabul edılemez
Savunmanın ozgurluk boyutu
toplumsaldır
V asa koyucunun. yenı bır
Avukatlık Yasası
hazırlay abılecek bılgı
bınkımıne, deneyıme ve
veteneğe sahıp oİduğu
ınancındayız
Sav unmanın ozunu v e onemını
kavrayamadan mevcutydsd
uzennde değışıkbkleryapmak
ışın kolayına kaçmaktır
TBMM'nın sayın uyelen
kendılennı o/gun bır yasa
sunabılme onurundan yoksun
kılmamabdırlar
Bu yasama yılında TBMM 'nın,
topluma once yenı bır anavasa
ve onun ay dınlığında.
gereksınım duyulan dığer tüm
yasalan sunabılmesı gerekır
Vasalar yuceMecbsın gorev
v e sorumluluk anlayışının
kanıtlandır
Yelkera gunluk pobtıkayla
şışınbneveçabşılan hukuk
gemısı" 12 ej lul limanTndan
demır abp. demokrası denızıne
açılmak zorundadır
Ataturk Cumhunyetf nı etkın
veegemen kılabılmek
ulkusuv le, çağdaşlığı gosteren
pusulası ıleTürkiye
Cumhuriyeti Devleti'nde
Yasama Organı nın,
dokunulmazbk ve
sorumsuzluk kavramlannın
ay ırdında olan v urıtaşlardan
oluştuğuna ınanmak ıstıyoruz
Yuce Meclis ın bu ınancımızı,
ıçınde bulunduğumuz yasama
yılında kanıtlama olanağı
vardır
"23 Nisan 1920'de Ankara'da
toplanan ilk Buy ük Millet
MecUsi, 'Kuvayi Milliye
Ruhu'nu temsü eden bir
meclisti."
Ne demeku "Kmayı Milb'ye
Ruhu?" Ulusal gucîenn butün
mılletçe benımsenme ve
ozumsenmesınden oluşan bır
ruh, ulusal bır kukreyış demektı
bu (HVVebdedeoğlu,"İlk
Meclis'. sy 5)
"Llusal gıicleri harekete
geçirmek, ulusal istenci egemen
kılmak" (Kuvayi Mıllıyeyı
amıl, ıradeı mılbyeyı hâkim
kılmak), önce Mustafa
Kemal'm. sonra ılk Mecbs'ın
parolası ıdı
"Birinci Meclis, \1ÜU Mücadete
Meclisi, tkinci ve Üçüncü
Meclisler ise 'siyasal \e
toplumsal devTİm
mecbslendır." (H W age s, 6)
Av K dadeğışıkyapılmasına
ıbşkın y asa tasansi, bu y azımız
ıçın yalnızca bır nedendır
Avukatlık Yasası uzennde
yıllardır surdurulen
çabşmalann sonucunda,
v alnızca bır "değişikük
tasansf'na ulaşılabılmış
olması vdsama organı
uy elennın gorev ve sorumluluk
anlayışınabırornektır
"Efendiler, sırası gebnişken aziz
milletime şunu ta\siye ederim ki.
bağnnda vetiştirerek başının
iistüne kadar çıkaracağı
adamların kanındakı,
>icdanındakı oz cevheri çok iyi
tahlıl etmek dikkatinden bir an
gen kalmasın." (Ataturk)
A\.HulusiMetin
İstanbul
Aşiret Reisinden
Medet Ummak...
Istanbul'da payıtaht' saltanatı yaşanırken başkentte
aşıret reıslerı' devletçe ağırlanıyor
Demirel bırkaç yıl once
- Turkıye'nın bır ucu Hındıstan da demıştı, otekı ucu
Belçıka da
Peyıtaht ın bugunku halı yanında Belçıka haltetmış1
Eğer luks savurganlık tuketım, anarşı çılgınlık, gorgu-
suzluk olçu alınırsa, tstanbul'un dunyada eşı menendı
olduğunu sanmıyorum Hangı Batı ulkesınde sarayların
guzelım bahçelerıne beş yıldızlı oteller yapılır ve kentın
yeşıl parklarına beton gokdelenler dıkılır'? Guneydoğu-
dakı asıret yaşamının gostergelerı Hındıstan da belkı
var, belkı yoktur, racalar bıle tarıhe karışmadı mı?
PKK nın patlattığı Kurt sorunu, toplumsal yapının kar-
nını desıp bağırsaklarını ortaya doktu 1980'lerde çağ
atlayan Turkıye den mıdebulandırıcı goruntulersergıle-
nıyor Pıslığını ortup tuylerını yalayan kedı gıbıyız ama
ınsan olduğumuzu nasıl unutabılırız?
•
Guneydoğu dakı Kurt ağaları Ankara da devlet ılerı
gelenlenyle tartışarak PKK nın ıcabına nasıl bakılacağı-
na ılışkın çozumler onerıyorlar
- Koy korucularınm sayılan arttınlsın
- Aylıklan yukseltılsın
- Ağır sılahlarla donatılsın
- Mezralar bırleştınlsın
- Meclis e yuvalanmış PKK nın temsılcılerı parlamen-
todan tasfıye edılsın
- PKK nın canına okunmadan once demokrası yolun-
da bır adım atılmasın
Aşiret beylerı, feodal ılışkılerın toplumsal orgusunde
yurttaşları kul duzeyme ındırgeyıp kendılerıne bağlamış
lıderlerdır anlaşılıyor kı sıkıntı ıçındeler
•
Emeklı Buyukelçı KâmuranGürün, Hurrıyet'tekı koşe-
sınde ' Kurt Sorununa Cozum başlığı altında,' Faturayı
Kurtlere çıkarmayalım derken altını çızıyor
"Anarşı ve teror olaylarıyla Kurt sorununu bırbırınden
ayırmak ıcap eder Kurt sorunu hep vardı Idrıs-ı Bıtlısı'-
nın Yavuz Sultan Selım'den Kurtlenn Osmanlı yonetı-
mıne alınmasını ıstedığı gunden berı devam edegelmış-
tır Bunun hallı feodalıteye son vermektı Osmanlı bunu
yapmadı Cumhurıyet rejımı de feodal beylerı sındır-
mekle sorunun halledılebıleceğı duşuncesıne saplandı
vehataettı (26111993)
Pekı, Ankara dakı yonetım şımdı ne yapıyor? Feodal
beylerı başkente çağırıp sorunun çozumunu aşiret re-
ıslerınden beklemek ne anlama gelıyor'? Ulkede "Turk-
Kurtçatışması nayolaçacakyatırımlaryapılırkenbırde
'Kurt ıle Kurt un bırbırıyle vuruşması ıçın devlet aşıret-
lerı mı sılahlandıracak?
27 Mayıs tan sonra ulkeyı derınden etkıleyen bır dev-
rımcı onerı ortaya atılmıştı
' - Toprak reformu gerçekleştırılmelı, Guneydoğu dakı
ortaçağ duzenı yıkılmalı
1
'
Yanıt ne oldu
"- Komunıstler
1
"
Ulkeyı ıkı şak eden yağma ve somuru duzenı onlarca
yıl surdu geldı, 12 Eylul askerı faşızmıyle doruğuna tır-
mandırıldı, Guneydoğu bır yanda payıtaht bır yanda,
bırbırınden uzak ıkı topluma donuştu Şımdı istanbul ış
çevrelerınden pratık onerıler ortaya atılıyor
'- Verelım Guneydoğu dakı dort vılayetı, cozelım so-
runu, rahat edelım "
Oysa bu da bır çozum değıl
Çunku boyle bır çozum, Ortadoğu da Kurtlenn cehen-
nemını yaratır
•
Çozum, demokrasıyı (etnık çatışmaya değıl) Batı'dakı
gıbı emek-sermaye çelışkısıne oturtmaktır Oysa sıya-
sal ıktıdar Turkıye Cumhuriyeti nın en okumuş kesımı
olan mılyonlarca merrvura grevlı toplusozleşmelı sendı-
kal haklarını tanımaya bıle yanaşmıyor
ILHAN SELÇUK
YUZBASI
SELAHATTİNİN
ROMANI
60 090 LİRA
(KOV IÇINDE)
ÇAĞO*Ş YAYINLARI TOrkocaJl C«d 39'41 Cljjlojlu İSTANBUL
KONSEYİ
PANEL
'TBİÖR ve BASH"
\ oneten
Mtan OV MEN (Mıllıyet Gazeteu \ a/ar)
Konuşmacılar
Okta\ EKŞKHurnvet Basın Konseyı Başkaııı)
nhanSELÇLK(Cumhunvet Gazetecı >azar)
Ali SİRMEN (Mılhvet Gazetecı. V azan
HıfzıTOPLZd NESCO lletısjm Komıtesı Baskanıi
27 Kasım 1993 Cumartesi saat 10.00'da vapılacağı
duvurulan panelimiz, 25.12.1993 giınü aynı yer ve
saatte diizenlenmek üzere ertelenmiştir.
tl Genel Meclisi Salonu
V erebatan Cad. No: 6 Sultanahmet
Dersaneoğretmenındenunıversıteyehazırlıkvetakvıye
Psıkolojı, Felsefe, Sosyolojı Mantıkderslerı verılır
7e/ 5095744