Katalog

11 KASIM1993 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EKONOMI 11 Beyaz Rusya'yla ekonomik işöiriiği • ANKARA (AA) - Türkiye ile Beyaz Rusya arasında eylül ayında imzalanan Ticaret ve Ekonomik Işbirliği Anlaşması Bakanlar kurulu tarafından onaylandı. Dünkü Resmi Gazete'de yayımlanan anlaşmaya göre iki ülke birbirine. ithalat ve ihracatta uygıdanan gümrük vergisi ile her türlü resim ve harçlar, söz konusu vergi, resim ve harçlann tahakkuk yöntemleri, gümrükleme, . transit, depolama ve diğer hizmetlerin usu] ve kurallan, ithal edilen mallara ugulanan doğrudan veya dolaylı vergiler ve diğer dahili resim ve harçlar, ödeme yöntemleri ve bu ödemelerin transferi ile ilgili olarak birbirlerine en çok kaynlan ülke prensibini uygulayacak. Demirel Kumas Fuan'nda • Ekonomi Servişi - Texpo"93 4'üncü İstanbul Uluslararası Kumaş Fuan bugün Cumhurbaşkanı Süleyman Demirerin de katılacağı birtörenle açılacak. Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği ve Anadolu Tanıtım tarafından düzenlenen fuann açılışında Cumhurbaşkanı Demirerin sanayici veihracatçılara önemli mesajlar vermesi bekleniyor. Cumhurbaşkanf nın özellikle AT ile gümrük birliğinin yaklaşması nedeniyle bu alandaki görüşlerini açıklayacağı tahminediliyor. İktisartan sermaye arttınınj • ANKARA (ANKA)- İktısat Bankası, sermayesini 600milyarliradan800 milyaraçıkaracak. İktisat Bankası sermaye artınmını karara bağlamak üzere, 18 kasımda olağanüstü genel kurulunu toplayacak. Banka'nın sermaye arttınmını tamamırun, nakit artünm şeklinde gerçekleştirileceği bildirildi. Olağanüstü Genel Kurulda, Banka'nın pay senetlerinirv yapısı da yeniden belirlenecek. Sermayenin bir milyon liralık bölümü her biri lOOliradeğerinde lObin paya, geri kalan kısmı da her biri 100 bin lira değerinde 7 milyon 999 bin 990 paya bölünecek. TİSK'ten vepgi araştirması • İSTANBLL(AA)- Türkiye'de toplam istihdam sayısının 20 milyon olmasına karşın 9 milyon vergi mükellefi bulunduğu belirtildi. Türkiye Işveren Sendikalan Konfederasyonu'nun (TİSK) ayük yayın organı "Işveren Dergisi"nde yer alan bir araştırmaya göre Türkiye'de işveren ve işçinin ücret üzerinden devlete yapüğı ödemeler son yıllarda büyük artış gösterdi. TüNMş'ten özelleştirme savunması •ANKARA (ANKA)- Türk-İş Genel Başkanı Bayram Meral. Adana'da yapılan Başkanlar Kurulu toplantısında "Özelleştirme kaçınılmaz" yolunda bir görüş çıkmadığmı söyledi. Bayram Meral, bir gazetede yeralan "Türk-İş: Özelleştirme kaçınılmaz" içerikli haberin tamamiyle gerçek dışı olduğunu bildirdi. Meral, açıklamasmda, Başkanlar Kurulu bildirisinin özelleştirme ile ilgili bölümüne de yer verdi. Marbank'tan lİSTANBUL(AA)- Marmara Bankası (MARBANK) Genel Müdürü Hasip BuJdanlıoğlu, Marbank'ın enerjiye önem verdiğini bu nedenle petrol çıkaran ülkelerde danışmanlık hizmetleri vermeye başladığını söyledi. Ekonomi Muhabirleri Derneği (EMD) İstanbul Şubesi üyeîeri ile İstanbul'da birsohbet toplantısı düzenleyen Buldanhoğlu, basın mensuplannın sorulannı da cevaplandırdı. MARBANK'mbirİhtisas Bankası olduğunu ve enerjinin önemini bildiklerinı kaydeden Genel Müdür şöylededi: "Çalışmalann bitmesinden sonra Kazakistan geleceğin en önemli petro! üreten ülkesi haline gelecektir." Özel sektöre göre gümrük birliği sürecinin resmen başlatıJması lyimserlik' için yeterli değil AT ile değişen bir şey yok İKV Başkanı Aloğlu'na göre iyimseriik için gerekçe yok. BÜLENT KIZANLIK Avrupa Topluluğu ile gümriik birliği sü- recinin gecikmeli de olsa resrnen başlatılması, özel sektörde "bahar havası" yaratacak dü- zeyde iyimserlikle karşılanmadı. İş dünyası, AT'nin Türkiye'ye karşı olumsuz tavnnda gözle görülür bir değişim ortaya çıkmadığı görüşünde. İktisadi Kalkınma Vakfı Başkanı Sedat \loghı, Brüksel'de vanlan anlaşmanın dip- lomatık bir zafer değil. geçen ay ulaşılması gereken bir sonuç olduğunu belirtti. Sedat Âloğlu, ATnin siyasi olarak düğmeye basar- ken ekonomik yukûmlülüklerini yerine geti- receği yolunda hiçbir olumlu işaret vermedi- ğjni vurguladı. Aloğlu, buna karşın Türkiye'- nin sorumluluklannı ön plana çıkarma gay- retinin sürdürüldüğünü söyledi. Sedat Aloğlu, Dışışleri Bakanı Hikmet Çe- tin'in katıldığı 34. ortaklık komısyonu top- lantısı sonunda vanlan anlaşma ile ilgili ola- rak Cumhuriyet'in sorulannı yanıtladı. AT ile ılişkılerin Yunanistan'a endekslemesinden Türkive'nin zararlı çıkacağını vurgulayan AJoğJu. görüşmelerde karşı tarafın da yü- kümlülüklerine sahip çıkması konusunda çaba harcanması gerektiğini savundu. Aloğ- lu, gümrük bırliğine topyekün hazırlanma sürecınde en büyük görevin devlete dûştüğü- nü, devletin ckonomideki ağrlığını azaltıp, uyum sağlamaması halinde Türk ekonomisi- nin bu olayla büyük sıkıntıya düşebileceğini ileri sürdü. Yunanistan"ın Kıbns konusunu şımdilik kullanmayıp bunu gelecek ayki bakanlar toplantısma bıraktığmı vurgulayan İKV Başkanı Sedat Aloğlu, Brüksel'de vanlan an- laşmanın abartılmaması gerektiğini savuna- rak şö\le konuştu: "YunanistaıTın acaba bu konuya engeilenıesi ne kadar olacak, olacak mı diye beklivorduk. Hiç olmazsa bu etapta obnadığı için büyfik bir mutluluğa bûrûndük. Esasında bu olması gereken , Yunanistan yü- zünden ertelenmiş olan bir toplantı yaptık AT ile. Yani burada iyimsertiğe kapriacak bir ha- diseyok." Gümrük birliği görüşmelerinın başlatıl- ması yolundaki anlaşmanın olaya resmiyet kazandırma yönünden önemli olduğunu sa- vunan Aloğlu. yine de AT'nin olumsuz tavn- ndan vazgeçmemiş bir görüntü ortaya koy- duğunu söyledi. Aloğlu. Leon Brittan'ın ko- nuşmasında Türkiye'nin mükellefiyetlerinin altını çizdiğini ve Türkiye milyar dolar bek- lerken yapuklan 1 milyon dolarlık yardı- mdan söz ettiğini belirtti. Türkive'nin artık gümrük birliği olayını si- yasi gündemınin ilk sırasma alarak, Baş- bakan yardımalığı seviyesinde ilişkileri sür- dürmesı talebini yineleyen İKV Başkanı, tak- vımın 1995 başı olarak ifade edılmesinden de vazgecilmesi gerektiğini vurguladı. Yabancılarla ortakjık kura kura, araştırmanın önemini kavradı Sabancı 'bilgi' ihracatuıa yöneldi • Philip Morris'le ortak olduktan sonra, onların araştırma yöntemlerinden etkilendiğini söyleyen Sakıp Sabana "Bizde Ar-Gesa'yı kurduk. İlk bilgi ihracatımızı Mısır'a yapacağız" dedi. Ekonomi Senisi- Yabancı or- taklıklar yoluyla büyümesinı sür- düren Sabana Holding'in yeni hedefi "teknolojik bilgi' (know- how) ihracı. İlk know-how ih- racını Mısır'a gercekleştirdikleri- ni belirten Sabana Holding Yö- netim Kurulu Başkanı Sakıp Sa- bancı, "Bundan sonra know-how- lar satacağız. Bu amaçla Ar- Gesa'yı kurduk" dedi. Sabancı. ay sonunda Mısır'da açılacak Nil-Kordsa'ya, lastık hammaddesi üretilmesı konu- sunda know-how verdıklenni be- lırttı. Atatürk ekonomisi İstanbul Teknik Üniversitesi- nde 10 Kasım nedeniyle düzenle- nen Atatürk'ü anma toplantısı- nda konuşan Sakıpı, Atatürk'ün iktisadi devlet kuruluşlan kuru- lurken. ıleride Türkiye'nin karma ekonoik sisteme geçeceğini de ön- gördüğünü söyledi. Konuşmasında know-how'la nasıl tanıştıklannı anlatan Sa- bancı. "Bunu kendi ortaklanmıza bile anlatmamu kolay olmadı. Bir milvon dolar >erecek«Jn, karşıijğ)- nda bir kitap verecekler. Bazı ortaklanmız bu know-how tnu ha> ha> mı diye sordu. Ama kno»-ho» aldık, Sasa'da şirket kişnedi, kişnedi" diye konuştu. Sabana, know-how üreıebil- mek amaayla Ar-Gesa"yı kur- maya. Philip Morris'ın bu alan- daki çalışmalannı izlediktenJ sonra karar \erdiklerini ve bu fu- aliyetin sonuçlarının uzun do- nemde alınabileceğini sövledı. Sabancı "Bir çimento fabrikası olsa, araziyi, raakineleri aldıktan üç yıl sonra üretime başlar. Ama Ar-ge öyle değil. 10 yıl 30 yıl sonra üretim \ar. Yeni ortaklıklar bekli- yorum. Ondan sonra dün\a>a know-ho», matinalar satacağız" dedi. Sabancı HoldingYönetim Kurulu Başkanı SakıpSabancı, "Bun- dan sonra know-bowlar satacağız. Bu amaçla Ar-Gesa'yı kur- duk" dedi. RUSYA Beyaz Ev'e Türk onanmıEkonomi Senisi - Rusya Parlemento'su geçtiğimiz ay Yeltsin alehtan direniş sıra- smda top ve silah mermile- rinden zarar gören Parle- mento binasının onanmını bir Türk şirketi olan Gama'- ya verdi. Çatışmalann bitimiyle çalışmalara başlayan şirke- tin Müdürü Ergil Ersü " Bii- tün dünyanın gözü bizün üzerimizde olacak. şu aşama- da fiyatı konuşacak dunımda değiliz. En hızlı ve en iyi şekilde projeyi bitirip kendimizi is- patlamak istiyoruz " dedi. İlk aşama 17 milyon dolar Projenin ilk aşaması 17 milyon dolara malolacak. Şirket şu anda binanın alt katlanndan çalışmaya baş- ladı. Gama şirketinin şu anda Rusya'da diğer projelerde çalışan 200 işşçisi bulunu- yor. Çin, Avrupa Topluluğu'na ihracatını Türkiye üzerinden yapacak Tekstilde kota engeline karşı hülleEkonomi Servisi- Avrupa Top- luluğu'na mıktar olarak en fazla teksül ürünü ıhraç eden Çin, AT pazanna "engelsiz'' giden yolu Türkiye üzerinden açacak. 1987'den beri Çin'den ham- madde alan Enteks fırmasıyla ti- cari ortaklık kurarak ilk kez ya- bana bir ülkede ortak yatınm gerçekleştiren devlet kuruluşu Zhejiangtekxtile Türkiye'deki çalışmalannı "ithalattan" "üreti- me' taşımayı amaçlıyor. Çin'in Zhejiang Eyaletindeki tüm tekstil ithalat ve ihracatını elinde tutan Zhejıangtextile. ül- kenin dördüncü büyük tekstil fir- ması ve yılda 170 milyon dolarlık ihracat gerçekleştiriyor. Türkiye'de Enteks'le ortak kurduldan Huaweı adlı fırmamn ilk yıldakı hedefi Zhejiang Eyale- ti'nden yılda 10 milyon dolarlık tekstil hammaddesi ıthal etmek. îkinci yılm hedefi ıse 20 milyon dolara ulaşmak. • Türk Enteks ile Çin'in devlet kuruluşu Zhejiangtextile arasındaki ortaklık sonucu kurulan Huawei adlı fırma kanalıyla, Çin'den gelecek ve Türkiye'de 'terbiye edilecek' tekstil hammaddeleri, işlenmiş ürün olarak Avrupa Topluluğu pazarlanna sürülecek. Enteks Başkanı Nursu Okurer Getirilecek hammaddelerin Türkiye'de 'terbiye edilerek" boya ve baskı işlemlerinin yapı- lması ve konfeksiyona gecilmesi planlanıyor. Türkiye'nin 1995 sonunda gerçekleştireceği güm- rük birliğinin ardından tekstil ko- talannın kalkmasıyla, doğrudan AT pazanna girebilecek. Çin'in halen AT'ye yaptığı ihracat, Tür- kiye'nin de yaşadığı gibi kota en- gelleriyle sınırh. Enteks Yönetim Kurulu Baş- kanı Nursu Okurer, ortaklık öne- risinin kendısine Zhejiangtextil'- den geldiğıni \e fırmanın devlet kuruluşu olmanın getirdiği ra- hatlık içinde çok büyük yatın- mlar düşündüğünü belirtti. Okurer, Çin'den sağlanan hammaddenin yerü ürünlere göre yüzde 20-30 oranlannda ucuz olduğuna dikkat çekerek. kendi firması için 1987'den beri bu firmadan ithalat yapmakta ol- duğunu söyledi. Okurer " 100 bin dolar sernıa- yeyle Zhejiangtc\ril ile yüzde 50 ortak kurulan Huawei aracılığıyla Türkiye'de stoktan mal satabile- ceğiz. Çin'den hammadde saağla- mak isteyenler. eskiden olduğu gibi, üç ay beklemek zorunda kal- mayacakîar" dedi. Okurer. Çin, Tayvan gibi ül- kelerden gelen ucuz hammadde nedeniyle haksız rekabetle kar- şılaştıklannı savunan Türk teks- til sanayicilerinin bu ortaküğa gösterebilecekleri tepkileri ise şöyle değerlendirdi: "Onlar isti- yor ki: gümriik kapılan kapahlsın, ttıracatçı onlardan pahalı mal satın alsın. Türkiye artık temel mallann üretimini terk etmek zo- runda. Onun yerine moda ve kali- teli mal ürerilmeli. Temel mal üre- tip rekabet şaasına sahip ola- mazsuuz. Belki 50 > ıl sonra Türki- ye tekstilden çıkacak." ALMANYA Kıiziııfaturası 45 bin emekçiye • Ekonomik bunalımı atlatamayan Almanlar,işin kolayıru 'işten çıkartma' formülünde buldular. İşçi çıkartmada 16 bin emekçiyi kapı önüne koyacağıru açıklayan Daimler-Benz Grubu çekiyor. FRANKFLRT (AA) - Al- manya'da ekonomik kriz sürer- ken, yeni toplu çıkışlann plan- landığı ve 45 bin kişinin daha iş- ten çıkanlacağı bildirildi. Almanya'nın en büyük sana- yi kuruluşlanndan olan Daim- ler Benz'e bağlı Dasa, önümüz- dekj 4 yıl içinde 16 bin kişinin işten çıkanlacağını açıkladı. Uzay ve havaalık sektöründe ürün veren Dasa'nm Genel Müdürü Jürgen Schrempp, iş- ten çıkarmalann >anısıra, şirke- tin Almany a'daki 9 fabrikasının da kapatılacağını. bunlar arasın- da Bremen yakınlarındaki Lem- verder'de ve Münih yakıoların- daki Neuabing'de yer alan Avru- pa ortak yapımı olan Airbus fab- rikasının da bulunduğunu belirt- ti. öte yandan, Alman otomobil endösrrisinin büyük isimlerinden Volkswagen Holding'in (VVı') İşçi Temsilciliği başkan Vekili Sudholt'un Bıld gazetesine yap- tığı bir açıklamaya göre "Toplu çıktşlann verilmesinden endişeli- yiz" dediği kaydedildi. VW'nin Almanya'daki 6 fabnkasında son bir yıl içinde 13 bin kişinin işten çıkanldığı ve halen toplam 108 bin işçi çalıştığı belirtilen haberde, bu sayının daha da azalmasının söz konusu oldu- ğuna dikkat çekildi. Bu arada. Almanya'nın bir- leşmesınden \e Avrupa'da as- kerlerinin büyük bölümünü geri çeken ABD ordusunun da, Almanya'daki tesislerinde çalı- şan 11 bin sivil Alman'a çıkış vereceği kaydedildi. Ülkenin kömür madenlerin- de de durumun farklı olmadığı ve Ruhr bölgesindeki kömür yataklannda işçi sa>ısının 18 bin azaltılacağı bildirildi. Almanya'nın en büyük kim- ya fabrikalanndan olan Höchst AG'de de işgücü tasarrufuna gidileceği ve ilk etapta 300 kişi- nin ışıne son verileceği açıklan- dı. Diğer taraftan, Almanya'- daki ekonomik krizin aşılması için alınacak önlemler bugün Bonn'da Federal Meclis'te tar- tışılıyor. Federal Hükümet'in Almanya'nın ekonomik duru- muna ilişkin raporunu açıkla- masının ardından, Federal Meclis'te temsil edilen siyasi parti mensuplan. görüşlerini bildiriyorlar. Kışhkiar cepdonduruyor ANKARA (ANKA) - Kış aylannın yaklaşmasıyla birlikte giyecek fıyatlan da önemli ölçüdezam görmeye başladı. Ekim ayında giyecek fiyatlan eylül ayına göre yiizde 16 ile y üzde 56 oranlan arasında arttı. DİE verilerine göre ekim ayında fiyatı en fazla artançocukpaltosuoldu. Birayda yüzde 56.1 artan çocuk paltosu fıyatlan, geçen yılın aynı ayına göre ise yüzde 96.5 oranındazamgörmüşoldu. Ekimdeerkek ve kadın kazaklan yüzde 40'a yakın artarken, çocuk kazağı fıyatlan yüzde 33.5 oranında artış gösterdi. Ekim ayında erkek paltosu fıyatlan yüzde 22.8, manto fîyatlan yüzde 26.8, pardesu fıyatlan ise yüzde 18.6-19.7 oranlannda zam gördü. Erkek giyiminde takım elbise fıyatlan yüzde 21.7, deri mont yüzde 16.9, tek ceket yüzde 22.1. tek pantolon yüzde 16, gömlek yüzde 17 arttı. Kadın giyiminde ise tayyör fiyatlan bir ayda yüzde 27.7, bluz yüzde 17.4 etek yüzde 21.1, pantolon ise yüzde 20 zam gördü. Giyim eşyası fıyatlan geçen yılın aynı ayına göre ise yüzde 60 ile yüzde 96.5 oranlan arasında artış kaydetti. IŞÇININ EVRENINDEN ŞÜKKANKETENCİ Bu Nasıl Silkinme? Arkadaşımız Güneş Gürson'un haberine göre Ada- na'da iki gün süren Türk-İş Başkanlar Kurulu toplantısı- nda yönetime "silkinme uyarısı" yapılmış. Bu nasıl uyarı, bu nasıl silkinme siz anlayabildiniz mi? Türk-İş yerel seçimlerde "koalisyona /7ay;r"denmesi konusunda görüş birliğine varmış. özellikle bir partinin desteklenmemesi eğilimi ağırlık kazanmış. Yani işçiler Türk-iş'in sözünü dinlerse, Türk-lş'in işçiler üzerinde bir etkinliği, anlamı kalmışsa, işçi oyları SHP ve DYP'ye git- meyecek. Türk-İş'in işçiye verdiği akla göre SHP ve DYP'ye oy vermek yanlış, ANAP'a, Refah Partisi'ne oy vermek işçi çıkarları açısından doğru seçim olacak. Al- lah akıl fikir versin. Başka ne denir? Bir de işçinin bilinci- nin, Türk-İş yönetimi, Başkanlar Kurulu düzeyinin üstün- de olmasına sevinilir. Başkanlar Kurulunun en anlamlı. en işlevsel gibi gö- rünen kararı, özlelleştirme konusunda. Türk-lş'in kafası karmakarışık da olsa yine bu konu üzerinde bir şeyler yapılacakmış izlenimi veriliyor. DİSK ve Hak-iş ile ortak eylemlerden söz ediliyor. Ancak mülkiyeti devlette, yö- netimi işçilerde kalmak koşulu ile özelleştirmeye izin verilmesinden söz ediliyor. Buna göre Türk-İş yönetimi- nin kolları sıvayıp yoğun bir çalışmaya başlaması, hükü- meti hızla yürütülen uygulamalardan vazgeçirmek üze- re etkili eylemlere gidilmesi gerekiyor. Türkiye'yi özel- leştirme isterisi kaplamışken, mülkiyeti devlette, yöneti- mi işçide kalacak bir uygulamayı sağlamak kolay mı? Türk-lş'te böylesine ağır bir işi üstlenmeye ve yürüt- meye niyetli yönetim var mı? Aylar arayla iki günlük Başkanlar Kurulu toplantısı, sadece üç saat süren tem- silciler toplantısı düzenlemek bile çok büyük iş sayılıyor olmalı ki, Başkanlar Kurulu kararına göre yapılacak bir sürü iş varken Genel Başkan seyhate çıkmış. Adana toplantılarınm ardından Türk-İş Başkanı Bayram Meral, yanında Türk Metal Başkanı Mustafa Özbek ve Çimse-lş Başkanı Tamer Eralan olduğu halde 20 günlük bir Ja- ponya gezisine gitmiş. Başkanlarımızın bu kaçıncı yurt- dışı gezileri? Dışarılarda işçi sınıfı adına ne iş kotarılı- yor? işçinin aidatı ile toplanan paralardan ne kadarı harcırah, yövmiye olarak tüketıliyor? Artık birileri bunla- rın hesabını sorsa. Biz isterseniz yine biraz nostalji yapalım. özelleştir- me konusuna, Ankara'da Türk-İş varken nasıl bakıldığı- na bir göz atalım. Dönemin Genel Sekreteri Halll Tunç'- un 1966 mart genel kurulunda yaptığı konuşmadan bir- kaç cümle aktaralım: "Sayın Başkanımız ifade ettiler. Türkiye'de karma ekonomi sistemini benimsiyoruz. Karma ekonomiyı benimsemekle beraber, bir profesö- rumüzün söylediği gibi karma ekonomi karmakanşık ekonomi değildir. Türkiye'de karmakarışık bir ekono- mik sistem yürütülmektedir. Bugün deriz ki, özel sektör faaliyetleri genişletsin, özel sektörü ürkütmeyelim. Gö- nülden inanıyorum ki, demokratik bir rejimde özel sek- törün imha edilmesi, ekonomik hayattan silinmesi bahis mevzuu değildir. Fakat Türkiye'de özel sektör kötü ör- nekler vermiştir. Her şeyden önce özel sektörün temina- tı özel sektörün tutum ve davranışlarıdır. Yürekler acısı- dır. Bugün devlet iktisadi hayattan elını eteğini çekse, ne Orta Anadolu'ya ne Doğu'ya tek bir işyeri kurulmaz. Bu realiteleri hesaba katalım. Bu realiteler çerçevesinde ekonomimizi tespit edelim. Bugün Batman da bir asgari medeniyet belitileh tespit edilmiştir. Neden? Kamu ikth sadi teşebbusü kurulmuştur. Bugün madende öyledir. Elazığ'da öyledir. Devletin bir bacasının tüttüğü yerde, medeniyet belirtileri başlamış ve topluma mal edilmiş- tir. Kamu iktisadi teşebbüslerinin özel teşebbüse devrl konusunda Türk-İş ne düşunmektedir? Bu konu çok cep- heli olmakla birlikte, ben bir cephesine değinmekle yeti- neceğim: Herşeyden önce bugün Kamu İktisadi Teşeb- büsleri'nin iyi işlemediğini biz de biliyoruz. Islaha muh- taçtır. Daha rantabl hale getirilmesi şarttır. Fakat hiçbir kamu iktisadi teşebbüsünün özel sektöre devri bahis ko- nusu otmamalıdır. Bugün şunu kabul etmek lazımdır ki, iş emniyeti kamu sektöründe vardır. İş güvencesi kamu sektöründe vardır. Ve asgari geçim imkanı da ancak kamu sektöründe vardır. Özel sektörde faaliyet göste- ren sendika yöneticileri durumu gayet iyi bilirler. Özel sektör zihniyetini değiştirmediği müddetçe, kamu sek- törüne ayak uydurumadığı müddetçe de sosyal siyaset alanında Türk-İş Kamu iktisadi Teşebbüsleri'nin özel sektöre devrine karşı durmahdır.." Ne dersiniz? özelleştirme konusunda ne diyeceğini bilemeyen, ne dedikleri, nasıl politika izledikleri anlaşı- lamıyan Türk-lş'in yöneticileri, hiç değilse geçmişte iyi- kötü sendikacılık yapmış, sorunlar üzerinde kafa patlat- mış, eski başkanlarının düşüncelerinden kopya çekse- ler. Daha anlamlı, daha anlaşılır bir şeyler söylemeleri olasılığı doğardı değil mi? Yunanistan, Balkanlar'ın 'Sam Amcası' olma sevdasında Papandreu'mın 'megaloidea'sı! Ekonomi Senisi- Yunanis- tan'da dört yıllık bir aradan sonra yeniden iktıdara gelen Pa- sok'un lideri Başbakan Andreas Papandreu, drahminin Balkan ülkelerinın tümünde geçerlilik kazanması için çabalannı yo- ğunlaştırdı. Bugün için yalnızca Bulgaristan ve Arnavutluk'ta geçerlı kabul edilen drahminin "dolar ya da mark kadar sayguı bir para birimi" olması için baş- latılan çabalar başanya ulaşırsa. Yunan para birimi Romanya, Sırbistan ve gelecekte de Make- donya'da geçerlilik kazanabile- cek. Yunanistan Ulusal Ekonomi Bakanlığı'ndan yapılan acıkla- malara göre. Bulgaristan ve Ar- navutluk ile ticaretini yüzde 10 drahmi kuru üzerinden gerçek- leştiren Atina. ilk aşamada bu oranın yüzde 20'ye yükseltil- mesini hedeflıyor. Drahmiye uluslararası para birimi niteliği kazandırmak is- teyen Yunanlılann ikinci aşa- mada planladıklan "Bundan böyle Balkan ülkeleri ile yapıla- cak ikili anlaşmalarda, Vunan para biriminin temel ahnması ko- şulunu getirmek" şeklinde özet- ieniyor. Amaçlanna ulaşmak ıçın Ar- navutluk'un başkenti Tiran ve Girokastro'da iki Yunan ban- Başbakan Papandreu kasını faaliyete geçirmeye ha- zırlanan Atina, Balkan ülkele- rindeki Yunan bankalannın sayısını arttırmayn da hedefli-. yor. Bütçe sorunu Öte yandan son yıllann en zorlu bütçe açığıyla karşı karşı- ya bulunan Yunanistan "da, Pa- pandreu Hükümeti'nin' 1984 martma değın "adü" bir vergi sıstemi oluşturmak için çalış- malara başladığı belirtildi. Baş- bakan Papandreu, 1994 Bütçe- si'nin parlamentoda onaylan- masını beklediğini. daha sonra ivedilikle yeni vergi sistemi için "parn'ler arası diyalog" başlata- cağını açıkladı.