19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 2 15EKİM1993CUMA KULTUR 7.ALTIN KOZA KÜLTÜR VE SANAT FESTİVALİ'NİN ARDINDAN: SanatçüarAdana'da kozaçektiler ZEYNEP ANKARA 7. Altın Koza Kültür ve Sa- nat Festivali, sinema gösterim- leri, ödül törenleri, sanatçı ve yazarlann kaldığı otelin yakı- runda patlayan bombalarla sona erdi. İklimı gıbı kendısi de sıcak Adana halkı. Altın Koza'nın yeniden canlandınl- masından oldukça hoşnuttu. Salonlar kapasitesinin çok üze- rinde dolup taştı, zaman zaman izdiham görüntüleri yaşandı. Organizasyondaki ufak tefek aksaklıklar. festivalin yeniden hayata geçirilmesi çabalannın olağan bir sonucuydu. Gelecek yıllarda daha oturmuş bir düze- ne ulaşılacağı yönündeki işaret- ler oldukça belirgindi. Yanşma fılmlerinin yanı sıra. Yıbnaz Güney fılmlenne göste- rilen ilgi oldukça yüksekti. Fes- tival çerçeyesinde düzenlenen Yılmaz Güney, "Bir Fotoğraf Bir Fitaı öyküsü Yanşması"- nda jün: Onat Kutlar, tsa Çelik, Bedri Aydoğan, Tuğrul Eryü- maz ve Nur Sürer'den oluşu- yordu. Ödüller: Semra Işısağ, Zeynep Ankara. İbrahim Kara- oğlu, Zafer Karaer ve Yücel Ünlü arasında paylaştınldı. Bır kez daha göriildü kı. ya- raüa insanın verdiği son nefes- ten her zaman devralınacak; el- den düşen kalemi hep bir baş- kası kavrayacak; çözülen bir devinim. bir başkası tarafından yeniden can bulup öteye taşınacak. Bu yürüyûş sürecek, kaldınm taşlanna kazınarak. Fatoş Güney gıbi adını onurla taşıyan kişiliklerin de bu taşlar- da izi olacak. Bu yılki festivalde büyük zafer; en iyi film, en iyi yönetmen. en iyi erkek oyuncu, en iyi yardımcı kadın oyuncu, en iyi senaryo dallannda olmak üzere beş altın kozayla "Zıkkımın Kökü"- nün oldu. Muzaffer İzgü'nün övkü- sünden yola çıkılarak Memduh Cn ve Macit Koper tarafından senaryolaştı- rılan; Memduh Ün'ün yönettiğı ve Menderes Samancılar'ın başrolünü. Elif Inci'nın yardımcı kadın oyunculu- ğunu üstlendığj film. diğerlerinın arasından kolaylıkla sıynlarak ilk sı- raya yerleşti. Filmlerin seçilmesi/elenmesinde iz- lenen yolun başında, seçici kurul her dalda beş film belirledı. Bu fılmleri 58 kışıden oluşan bir halk jünsı değerlen- dirdi, tüm fılmleri ızlediğı belir- lenen 47 kişinin oylanyla ödüf- lendirme ışlemi tamamlanmış oldu. "Zıkkımın Kökü"nün dışın- da dığer başka ödüller; İki Ka- dın, Cazibe Hanımın Gündüz Dûşleri ve Sarı Mersedes fılmle- nne verildi. Zuhal Olcay en iyi kadın oyuncu, Macit Koper en iyi yardımcı erkek oyuncu. Or- han Oğuz en iyi göriintü yönet- meni, Vladimir Cosma en iyi film müziği. Ayhan Ergürsel en iyi kurgu ödüllenne layık gö- rüldüler. Yine halk jürisinin yaptığı değerlendırmeye göre Anakent Belediyesi Ödülü "İki Kadm"a; Çukurova Gazeteci- ler Cerruyeti Özel Ödülü de "San Mersedes" fılmine verildi. Aynca, seçici kurul tarafından aday gösterilmeyen "Dönersen Muzzaffer İzgü'nün öyküsünden yola çıkarak Memduh Ün ve Macit Koper'in senaryolaştırdığı "Zıkkımın Kökü" beş ödül aldı. Islık Çal" filmindeki oyunu ıçın Mevlüt De- miryay'a jüri özel ödülü verilmesi kararlaştınldı. Zıkkımın Köİcü fil- minin bu kadar çok ödülü toplaması, ban çevrelerce değişik yo- rumlara yol açtı, oyun- culann ve halk jünsinin Adanalı olmasına bağ- landı. Memduh Ünisebu konuda ıçi- nın rahat olduğunu söyleyerek filmin serüveni hakkında bilinen ve bilinme- yenlerin toplamının gelecekte iyi bir yarut oluşturaçağına işaret ediyor. Memduh Ün bu filmi yaparken yalnızca yurtiçi ve dışı festivalleri amaçlamış. İspanya'nın Austrias ken- tinde bir festivalde gösterilen film, ora- da da Ün'e en iyi yönetmen ödülünü getirrniş. Bu kendısine faks yoluyla bıldirilmiş. ancak ödül Dışişleri İca- Memduh Ün J. K/emduh Ün'e göre, Muzafîer İzgü'nün öyküsü ,içine hiçbir sinemasal öğe koymadan Adana'nın yaşantısını aktanyor. Olduğu gibi o yörenin insanının yaşantısından bir kesit 'Zıkkımın Kökü'. nalıyla ehne ulaşacakmış. Aynca, Tokyo Festivali'nde Asya'nın En İyi- leri bölümünde göstenlen film. orada da dikkati çekmiş, beğeni toplarruş. Bunlan Şangay ve Hindistan'daki Udaipuer festivallerindeki göstenmler izleyecek. Memduh Ün, filmin ba- şansı üzerindeki söylentiler için savun- maya geçmek yerine, bunlan dayanak gösteriyor. "İspanya'da ödüle layık gö- rüldüyse, Japonlar ilgilendivse, başka birçok festivallere çağrüdıysa, bütün bunlar da Adanalı değil ya" dıyor. "Ü&, fihni yapar-ken bıçak sırtı bir zorluk yaşadığını söylüyor. Anlatı- lmak istenenin bir anda sefalet edebi- yatına dönüşüvermemesi için çok çaba ve dikkat sarfetmiş. Bunu da bir anlamda çözmüş. Küçük insanlan anlatan filmlerde kendini daha ba- şanh görüyor; hedefe ulaşmakta, bek- lentilerini karşılamakta daha az zor- landığını ifade ediyor. Memduh Ün'e göre Muzaffer İzgü'- nün öyküsü, içine hiçbir sinemasal öğe koymadan, Adana'nın yaşantısını ak- tanyor. Olduğu gibi, o yörenin in- sanının yaşantısından bir kesit Zıkkımın Kökü. Yoksul bir ailenin çocuğunun egitimi için bir savaş veri- yor olması, yönetmeni konu seçimin- de etkilemiş. Ün de varükh bir ailenin çocuğu olmadığını. benzer bir çocuk- luk yaşadığını, belki de bunun için bu öyküyü çektigini söylüyor. En ıyı erkek oyuncu Menderes Samancılar, Adanalı bir sanatçı, 1954 doğumlu, 8 çocuk- lu bir ailenin en küçük oğlu. Süreyya Dunfnun "Kara Çarşaflı Gelin" ve Korhan Yurtsever'in "Fırat'ın Cinleri" filmle- riyle adını duyurdu. Daha önce de Züjfü Li- vaneu'nın "Sis" filmindeki rolüyle 1989 Antalya Altın Portakal en iyi yardımcı erkek oyuncu ödülünü almıştı. Samancılar. filmin çekimı boyunca. Çukurova halkından çok yardım gör- düklerini söylüyor. "Tarladaki ırgat- lar, son ekmeğini bile bizle paylaştı" dı- yor. Filmin galasındaki bir anısını ak- tanrken, aynı heyecanı yaşıyordu: "Antraktta 40-45 yaşiarında biri yanıma geldi. Elimi hararetle sıktıktan Zufaal Olcay ADT Müdürü Erhan Gökgücü: Tiyatro, yorumlayabilme yetisini keşfettirmeli SAMİH AZMİ EZER ADANA- Adana Devlet Tı- yatrosu'nda yeni sezon "Ka- ranlıkta Komedi" oyununun prömiyen ile açıldı. Yeni bir çalışma düzeninı. yeni bir siste- matiği verleştirmek istediklenni belirten Adana Devlet Tıyatro- su Müdürü Erhan Gökgücü, tı- yatronun görevının insanın yo- rumlayabilme yetisini keşfet- mek olması gerektiğini bildirdi. Günümüzün insanının yurt ve dünya sorunlanndan uzağa düşmeyeceğinın aynmında ol- duğunu, tiyatronun da kendını bu sorunsaldan soyutlayama- vacağnı anlatan Gökgücü şun- İan söyledi: "1993 / 94 sezonu programını hazırlarken bakış açun oldu. Geçmişte kalan izlenimlerle ço- ğu kez tiyatroya salt bir eğlence olgusu olarak bakıldı. Özellikle günümüzde medyanın etkisi. bu bakış açısının sürmesi doğrultu- sunda. Ancak ödeneğini detlet- ten alan bir sanat kunımumun. yani halkın vergileri\le yaşa>an bir kunımun, geleceğin insanını yetiştinnekte katkısı olmalı. Bu bağlamda tiyatronun görevi, in- sanın yonımlav abilmek yetisini keşfermek olmalı. Bu açıdan bu sezon oyunlanmızda stvircimize yeni bir pespektif iletmeyi düşün- dük. Tiyatro elbette bir'okul de- ğil. Ama istiyoruz ki, seyirci sa- londan ayrıİırken kendine so- rular sonılabilsin. GüLsün, acı duysun ama mutlaka sonılaria da yüklii oLsun." Sezon boyunca, 150 temsıl verilen ADT'dc. bu sa>iyı 300'e çıkarmayı hedeflediklerinı be- lirten Gökgücü repertuvar sıste- mıne geçtiklerini vurgulayarak. yeni sezonda sahneleyecekleri eserleri de şöyle özetledi "Mevlana", Recep Bilgıner'in yazdıği bir oyun. İnsan sevgisini unutmuş bir dünyada se\gisiz ya- şanamayacağını anlatıyor. Peter ShatTcr'uı 'Karanlıkta Komedi'- si, dünyada çok yinelenmiş bir oyun, bir kara güldürii. Llkemiz- de de son yıllarda çok boyut- lanmış olan sınıf atlama özlemi- nin eİeştirisini sunuyor. Pedro Bloch'un 'Eurjdike'nin Elkri" tutkulan ve tutkulann toplumsal boyutlannı anlatıyor. *Sıkıyöne- tini', Albert Camus'nun Veba romanından yaptığı yeni bir \er- siyon. Bir illetin toplumsal bo- yutlannı irdeliyor. Bu illete fa- şizm. diktatörlük, AIDS, nükle- er tehlike ne adını verirseniz ve- rin bunlar, günümüzde tüm dün- y ada gazete habeıierinde okudu- ğumuz. basıncını bizzat ya- şadığımız olgular. Haldun Ta- ner'in 'Gözlerimi Kaparım Vazi- femi Yapanm' oyunu, artık bir Türk klasiği oldu. Birçok tiyat- roda yıllarca yinelendi. Oj-un yüzydımızın başından 60"lı ydla- ra kadarki Türkiye tarihçesi içinde sıradan insanlann toplum- sal sorunlannı irdeliyor. Bireyci mi yoksa birey mi olmak? Günü- müzde hala tartışılan bir konu. 'tki Kalas Bir Heves' benim y azdığım bir oyun. Bu oyun, Ko- mik-i Şehir Abdürrezzak Efen- di'nin tiy atro y aşamı içinde Meş- nıtiyet öncesi ve sonrası özgür- lük sorunlannı çağdaş bir ortao- yunu biçiminde anlatıyor. Gorii- lecektir ki, son 20 yıldır yaşadı- klarmızla paralellik kuran olgu- lar bunlar. Yüzyılın başlanndan bugüne degişenler neler? Bunun yanıtını vermek de seyirciye dü- şüynr." Gökgücü. her a> opera ya da bale. sanat geceleri, şiır dinletı- leri. Nazım . Shakespeare gece- si. Brecht haftası. soyleşiler. re- sitaller gerçekleştıreceklerini sö\ledi. 'En iyi yardımcı kadın oyuncu' ödülünü alan Elif İnci: Hedefimtiyatroeğitimi UFUKTEKİN ADANA - "Zıkkımın Kökü" filmindeki ba- şansıyla Altın Koza Festivaü'nde "En tyi Yardnncı Kadm OyTincu"seçilen Elif. bu yan- şmadan en iyi yardımcı oyuncu ödülünü alan ikinci İnci oldu. Bilal İnci'den tam 12 yıl sonra bu kez kızı Elif İnci. yazar Muzaffer İzgü'nün "unutamadığı eski aşkı Raziye"yi hakkıyla canlandırdığı için ödül- lendirildi. "ödülü yönetmenimiz Memduh Ün sayesin- de aldım"'"diyen Elif henüz 20'- sinde ve "Zıkkımın Kökü" de profesyonel denebilecek ilk çalı- şması. Başansını önce Memduh Ün'e sonra oyuncu ve belediye başkanı Fatnta Gırik'e borçlu ol- duğunu söyleyecek denli açık- sözlü biri. 1973 yılında İstanbul'da do- ğan Elif, babası Bilal İnci'yle an- nesi Perihan Doygun aynlınca 76'da annesınin memleketi Ada- naya gitmiş Ve oyunculuk adına ne yapmaya çalıştıysa, Şehir Ti- yatrolan oyuncusu. 35 yıllık ti- yatrocu annesi Perihan Doy- gun"dan öğrenmış. Sinemayla ilk tanışması henüz 5 yaşındayken 1978'de olmuş. Yönetmenliğini Aüf Yılmaz'ın yaptığı. Cengiz Aytmatov'un yapıtı "Selvi Boy- İum Al Yazmalım"da ovnamış. "Türkan ablayla Kadir ağabeyin erkek çocuğu Samet'i oynuyordum. Ne kadar oynayabildim, başarılı mıydım, bilemjyonım ama Türkan ab- lanın yardunını, sıcaklığını unutamam. Ydlar sonra rastlaştığımızda inanamadı gözle- rine, Samet'ine sanlır gibi kucakladı. öptü, kok- ladı." Şehir Tiyatroîap'id?. Vüçük roüerlc baslnvsr amatör çalışmalan, daha sonra başladığı 1988'- de Adana Devlet Tiyatrosu'na figüran alı- nmasını sağlamış Elifin. "Deli İbrahim"de, ço- cuk oyunu "Deli Deli Tepeli"de üstlendiğı roller. kcndi ifadesiylc "sahne korkıtsu"nu bıraz olsun yenmesıni sağlamış. Ve "Zjkkımın Kökü"ne giden yol. Elif, bir iş için annesi Perihan Doygun'la birlikte İstanbul'- dadır. Gelmişken bir de Yeşilçam'daki "Ayhan Işık" sokağına uğrarlar. Sokağın köşesinde ayakta sohbet eden Elifle annesi, o sırada yanlanndan geçen Memduh Ün'ü görürler. Ün de onlan. Sonrasını Elif an- latıyor: "Memduh Bey yemekten dönüyormuş. Bir an gözlerimiz birbirimizi yakaladı. Sonra git- ti. Çok geçmeden biri geldi ve "Memduh Bey sizi çağırıyor'dedi. Kafasında 'Zıkkımın Kökü' diye bir film çekme projesi olduğunu. bu iş için de bir genç kız aradığını söyledi. Hemen küçük deneme filmleri çektik, beğenildim. v Sana haber veririz' dediler. Sonra hem haber hem de ekip Adana'ya geldi." Genç yaşta gelen 'en iyi yardımcı oyuncu' ödülü Elifi sevinçlere boğmuş. Altın Koza'nın 2. Inci'sı Elifin amacı sinema yap- mak. Ama önce... Elif, kararlı bir ses tonuyla geleceğe yöne- lik tasanlannı aktanyor: "Y önetmenlerin benimle ilgilenmelerine bağlı ama si- nema yapabilirim. Ama ilk hedefim tiyatro eğitimi yap- mak. Alayİı olmamak için el- den geleni yapacağım. 1993 koşullarında eğitimin zorunlu olduğuna inanıyorum. Konseo atuvara girebilir- sem dünyalar benim olur. Ama kazanamasam da hem tiyatro hem sinema yapmaya çalışacağım." Elif, "çok nefis bir insan" di\e tanımladığı "Zıkkımın Kökü"nün >azarı. "Adanalı ağbisi" Muzaffer İzgü'ye hayran. "Raziye'ye aşkını onun ağzından dinlemeseydim, kitapİa. senaryoy- la yetinseydim olmazdı" diyor ve şöyle sürdürü- yor konuşmasını: "Muzaffer ağbi Raziyt'yi öyle bir aıdatıı ki... Gözlerinde aşkın sıcaklığını gördüm. Çok aşık olmuş ama içindeki okuma aşkı, isteği aşkıyla yaşamasını engellemiş. Raziye başkasıyla evlen- miş. Daha sonra da buluşmuşlar. Bence Raziye'- nin aşkı hiç bitmemiş o yüzden kitap oldu. film yapıldı ya..." sonra kulağıma 'Bu film benim hayatım. bu adam benim babam. Ben bunu bire bir > aşadun' diye fısıldadı. Ben de benzer şeyler yaşamıştım, bir kez daha gör- düm." Menderes Samancılar, Çuku- rova izlenimlerini Antrakt Der- gisinde "Zıkkımın Kökü Gün- cesi" başlığı altında yayımla- mış. İçinden çıktığı yöre insa- nıyia her anlamda bütünleşen sanatçı için bu ödülün çok ayn bir anlamj var. Altın Koza'sını evinin bir köşesine koyup ona baktığında, Çukurova sıcağı- nın yüreğinde dumanını sa\ur- maya devam edecegini söylü- yor. Oyunculuğunun yanı sıra film öyküleri ve film günceleri yazan; şiir ve fotoğraf çalışma- lan yapan sanatçı. Şahin Gök'- ün yönetmenliğini vaptığı "Kı- zılırmak Karakoyun" filminde de aktüel kameraman olarak çalışmış. Bu ödülden sonra si- nemadaki işinin daha zor oldu- ğunu, ama bu zorluğun onu korkutmadığını söylüyor. Bu mesleğe başladığından ben si- nemanın ve ülkenin zorlukla- nyla zaten iç içe olduğu için. bundan sonra da her zorluğun üstesinden geleceğine inandığı- nı belirtiyor. Bu rol teklif edildiğinde Menderes Samancılar fazlasıy- la duygulanmış. hiçbir film teİc- lifinde olmadığı kadar heyecanlanmış. Tipik bir Muzaffer İzgü hayranı olan sanatçı, öyküdeki tüm k'ahraman- lann, çocukluk yıllannda çok yakı- ndan tamdığı bazı kişilerle tamamen örtüştüğünü görmüş. Bu nedenle de fılmle ve rolüyle özdeşleşmesi hiç zor olmamış. İzleyenler de çok başanlı ol- duğunu söyledikleri için de, sonuçta kendisı bu işi olması gerektıği kadar iyi yaptığına ınanmış. Çukurova'da yaşayan her insanın bu filmden nasibi- ni alacağını söylüvor. Samancılar. ödüllerin açıklanmasından sonraki söylentiler için, insanlann gereksiz bir şaibe üretmesinin sadece üzüntü verici olduğunu söylüyor. filmin yerini bul- duğuna hiç kuşkuya yer bırakmadan inanıyor. Adana'dan koza çeken sanatçılar- dan biri de Zuhal Olcay'dı. En ivi kadın oyuncu seçılen Olcay, gecenin yansını geçerken neredeyse bir avuç sanatçıyla havalanan uçakta yapılan söyleşide. her yeni ödül aldığında aynı heyecanı yaşadı- ğını aktardı. Aynca bu kez bir halk jürisı tarafından değerlen- dirilmek, ona daha da büyük bir mutluluk getirrniş. Bu şekil- de takdir edilmenin başka bir karşılığı olmadığını. hasta ya- tarken haberi aldığında kendini harika hissettiğinı, çığlıklarla kanşık kahkahalar atüğını söy- lüyor. Olcay. "İki Kadın'dakı ro- lünde çok sanalı bir süreç yaşa- mış. Rolünü giyinirken, yoru- munu etkıleyecek her şeyin he- sabıru inceden inceye yapmış. "Elimden ne geliyorsa yap- tun, hepsini. Her rol benim için çok sancılı bir süreç. Öyle de ol- ması gerekiyor. Aynı kuşkular, sancüar. heyecanlarla yonımla- maya başladım. Oyunculuğu çok sevhonım. Hevecanıyla, actsıyla tatlısıyla, güzel bir çaltş- maydı." Sanatçı. öyküdeki fahişe ve onun onur mücadelesinin: bu paradoks ıçınde bir onur sava- şının anlatılmasının. onu çok çarptığını söylüyor ve eklıyor: "Çünkü onunına sahip çık- mak, bir kişilik meselesidir. Ve böy lesine güçlü bir kişilik müca- delesini meskği fahişelik olan bir kaduıın yapması, bence rolü en ilginç kılan şeydi. Onunına çok düşkün bir insan olarak bu rolü gerçekten hissederek, ina- narak ve severek oynadım." Olcay'ın "oyunculukla neji değiştirebilirsiniz" sorusuna ya- nıtı şöyleydı: "Hayır, ben hiçbir şeyi değiş- tirmek istemiyorum. Yalnızca roliimü inanılır kdmakla mükel- lefim. Öyle ki, o rolde hiçbir boş- luk kalmamalı: etimle kemiğim- le her boşluğu doldurmalıy ım." Kıpır kıpırdı Zuhal Olcay. Rahatsızlığına ve ilaç tedavisi altında olmasına; o saatten ve onca yorgunluktan sonra çe- kim setıne gidecek olmasına karşın kıpır kıpırdı. Her başlat- tığı ve içinde bulunduğu devi- nim, başka bir devinimi doğu- rur gıbi; her an yeni bir devini- me hazırlık halinde olma süre- cıni vaşar gibi. İçten ve savun- masızdı Zuhal Olcay. Çocuktu. ergındi, hem çocuktu hem er- gindi Bazen kadın mı kadın, bazen körpecik bır oğlandı. Haşan, savruk. hınzır. Ama ne zaman ki İstanbul'a inişe yak- laşıldı, çekıldi bir kenara. alnını pencerenin kenanna dayaya- rak kcntin ışıklannı seyre ko- yuldu. Bütün iç dalgalanmaları dinginliğe ulaşmıştı sankı. An- cak o artık ivicc hareketsizleş- miş görüntünün gerısınde bu- yük okyanusdalgaİHnn^thyor- du belkı de, kımbilir. Özgür ve görkemlı: içinde taşıdığı gızle... Birfestivaldcböylcbıtti Ba- kalım gelecek yıl Adana'da hangi yazar \c vtnatçılar koza çckecckler? Gaziantep Kültür ve Sanat Günleri Kültür Servisi - Gaziantep Valiliğı. Büşükşehir Belediye Başkanlığı \ e çeşitli kurum ve kuruluşlann katkısıy la Ankara'da, 19-25 ekim tarihleri arasında "2.Gaziantep Kültür \ e Sanat Günleri" düzenlenecek. Gaziantep Günlen. 19ekım salı günü sat 17.30'daElveEv Sanatlan Sergisı'nin açılışı ile başlayacak. Güzel sanatlar GalerisCndekı (Zafer Çarşısıletkinlikler halk oyunlanyla devam edecek. 20 ekım günü Büyük Sürmelı Oteli'nde el sanatlan sergisi açılacak. 21 ekim günü, yine aynı yerde Gaziantep halk oyunlan. multivizy on göstensi, Antep ağayla söyleşi. Nesrin-Çetin Körmükçü çiftinin katıldığı Türk sanat müziği konseri gerçekleşecek. 23 ekim günü ise Gaziantepli yazarlar ÜlküTamer. Ayten Köylüoğlu. Gonca Tokuz.Ayfer Tuzcu, Onat Kutlar ve Tamer Başoğlu. Güzel Sanatlar Galerisı'nde 09.00-20.00 arasında kitaplannı imzalayacaklar. 'Naiflerden Bir Kesit'konulu karma sergi Galeri Selvin 'de ANKARA (L'BA) - Naiflerden Bır Kesit konulu karma sergı Galeri Selvin'de perşembe günü açılacak. Karma sergiye katılan sanatçılar arasında yer alan Fahir Aksoy. naif sanatını"Yitirilmemiş çocuksu duyarhğın egemen olduğu. sezgisel. yani kurallann. ilkelerin. akımlann, ekollenn. kısacası elıtizmin dışında. araasız. yapmacıksız ve birdenbıre ortaya çıkan saf. ıçgüdüsel bir y aratı" diye tanımlıyor. Fahir Aksoy. Meral Atsan. Doğan Akça. Mehmet Arpacık. Emin Başaranbilek. Seyho Bulut, üğural Gafuroğlu. Saha İlman. Nılhan Hatipoğlu. Hikmet Karabucak. Oğuz Makal. Esra Sırman. Nihal Sıralar. Zeynep San. Tamer Şahinoğlu, Berna Türemen. Selçuk Toğul. Tank Tuntaş. Nur Yaycıoğlu. Sevıl Yetkin Bengjsu Yıldınm'ın eserlerinden oluşan sergı. 14 ekim - 2 kasım günleri arasında gezilebilecek. Türk Musikisi Mezunları Derneği'ne yeniyönetim Kültür Servisi - İstanbul Teknik Üniversitesi Türk Musikisi Devlet Konservatuvan Mezunlan Derneği'ne yine vönetım kurulu seçıldı. 18 hazıran tanhınde yapılan olağan genel kongre sonunuda vönetimı dev ralan kurul. Gönül Paçacı (başkan). M. Doğan Dikmen (genel sekreter), Süleyman Şenel muhasib, Fatma Gökdel (üye). Şerife Güvençoğlu(üye), M. İhsanÖzer(üye) veŞehnaz Uğurel'den (me) meydana geliyor. Yeni YK. yaptığı açıklamada, amaçlannın bugüne dek yapılan çalışmalan, genel sanat anlayışından ödün vermeden sürdürmek olduğunu bildirdi. Bu arada sezon açılışı taş plak dinletisınden söyleşıy e. canlı müzığe uzanan bir toplantıyla yapılacak. Toplantı> a Atılla İlhan. Niyazi Sayın. Serhan Aytan. Şehver Beşiroelu. Salih Bilgin, Ufuk Caba. Erol Parlak ve Murat Aydemir katılacak. (339 91 76 - 326 28 07) Yücel Tekbaş 'ın resim sergisi Kültür Servisi - Emekli öğretmen ressam Yücel Tekbaş'ın resim sergisi Taksim Vakıfbank Sanat Galerisf nde v ann sonaerecek. Biga doğumlu Yücel Tekbaş, resim derslerine ressam MahirGüven'leÇizgi Atöhesi'ndebaşladı. Mehmet Pesen. Cemalettın Tandoğdu ve Gonca Sezer'le çalışmalaryaptı. MahirGüven'ledesenveyağlıboya çalışmalannı sürdürdü. 1992'den buyana Ğrup Pentür atölyesindeçalışmalanna devam ediyor. 1990'danbu yana karma sergilere katılan sanatçı ilk kışisel sergisini açtı. Bursa Sanat Tiyatrosu yeni sezona hazırlanıyor BURSA (AA) - Bursa Sanat Tiyatrosu (BST) önümüzdeki tiyatro sezonu için hazırlanıv or. Necmettin Ozdemir'in yönetımindeki BST. 1993-1994 sezonuna ilk olarak bir çocuk ov unu ile girecek. Yönetmen Necmettin Özdemir. sahnele\eceklen ovunda görev alacak sahne üstü ve sahne gerisi tıyatrocular için yoğun bir eğıtim başlattıklannı. çalışmanın tamamlanmasından sonra >enı roller için seçım yapılacağını söyledi. Yönetmen Özdemir. önümüzdeki dönemde sahnelenecek çocuk oy unu ıçın rol almav ı düşünen amatör sanatçılann 16Ekım 1993 tarihine kadar kendilerine ba$\urmasını istedı. { Bir Opera Yapalım' Kültür Servisi - Bey men Kıds'ın sponsorluğunda geçen sezon Cemal Reşit Rey Gençlık Operası tarafından sahnelenen "Bir Opera Yapalım" çocuk operası. gördüğü yoğun ilgi üzenne bu sonbahar kış sezonunda 9 oyunla tekrarlanıvor. İlki 17 ekım pazar günü saat 11.00"de sahnelenecek oyun. ocak sonuna kadar çeşitli aralıklarla devam edecek. Cemal Reşıt Rey Konser Salonu Genel Sanat Yönetmeni Aydın Gün "Bir Opera YapalınV'ın geçen sezon sahnelendığı ıkı ay bo> unca kapalı gışe oynamasına dikkat çekerek. İstanbul'dakı pek çok okulun oyunu topluca izlediklerini söy lüy or. 1913-1976 yıllan arasında y aşay an ve y üzyılımızın en etkılı kompozitörlennden bin olan İngılız Lord Benjamm Brıtten'ın buesen. oyun ıçınde geçen miny a tür bir operayı anlatıyor. Tiyatro Alternatifperdesini açtı Kültür Servisi- Bu yıl kurulan Tiyatro Alternatıf. Alıbcyköy Karadolap'taseyirciyemerhabadedi Tiyatro Alternatif ınilk oyununu Hasan Hüseyın'in şiirlerinden Ali Rıza Soydan kurguladı ve sunuyor. Oyun bir meddah denemesi. Tiyatro yönetmeni Alı Rıza Soydan çahşmalanyla ilgjli şu bılgilen verdi: "Kuruluş bildirgemizde de değindiğımiz gibi tıv atromuz halk kültürlerini geliştırmek ve yöreselden ulusala. ulusaldan ev rensele bır senteze v ardırmak amacını güdüy or. Kaynak olarak da geleneksel tiyatro biçiminı seçtik. Bu nedenle meddahla başlattık üretimımizi. Tiyatromuzun görevi alternatif kültür ve alternatif insanı v aratmak olacaktır. Bu nedenle insan yetiştirmeyı de üstlenmışoluyoruz. Kendi bünyemizde ve anlay ışımızın çakıştığı demokratik kitle örgütlennde kurs ve semınerçalışmalanmızı da başlattık." 'Müzik Edebiyat İlişkisV Kültür Servisi - İstanbul Teknik Üniversitesi Türk Musikisi Dev let Konservatuvan Mezunar Derneği ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür İşleri Daire Başkanlığı'nın işbirliğiyle düzenlenen "Yeni Sezona Doğru Sevgiyle" başlıklı program yann saat 15.00'te gerçekleşecek Tank Zafer Tunaya Kültür Merkezi'nde düzenlenecek progrdmın açış konuşmasını dernek başkanı Gönül Paçacı vapacak. Müzik Edehıyatı İlışkısi başlıklı soyleşınin konuğu Attila İlhan. Lbru Sanatı adlı soyleşinın konuğu Nivazı Sayın. Soyleşılerin ardından taş plak dinletisi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle