Katalog

SAYFA CUMHURIYET 4AĞUSTOS1992SAU OLAYLAR VE GORUŞLER MEB KuruluşYasası ve Denetim İşlevi Millı Eğıtım Bakanlığf nın son yıllarda bır ıkı ornek dışında, başka bakanbk ve kamu kurumlanna bağlı olarak çalışan okullann denetımını programına almadığı ve denetımını yapmadığı gözlenmektedır. Uygulamada gorulen bu eksıkhğın şımdı kuruluş yasasıyla da yasal bır konuma getınlmesı yanlıştır ve yanlış olduğu olçude de Mıllı Eğıtım Temel Yasası'nın buyurucu hukümlenne aykındır SAİM AÇIKGÖZ MilliEğitim Bakanlığı Başmüfettişlerinden Mıllı Savunma Bakanlığı dışında kalan ba- kanlıklann görev yetkıJennm, merkez, taşra ve yurtdışı bınmlen ıle bağlı ve ılgıb kuruluş- lannın orgut yapısı ıçındekı konumlannın du- zenlenmesı surecınde gozonunde tutulacak ıl- kelen ıçeren 3046 sayılı çerçeve yasa bağla- mında TBMM'de benımsenen Mıllı Eğıtım Pak-nlığı Kuruluş Yasası yayımlanarak yu- r ' çırmış bulunmaktadır (1) iğın gorevlennın sayıldığı maddenın salt bır fıkrasında sözü edılen denetim ışlevı- nın, kendısıne bağlı oğretım kurumlanyla sı- nırlı tutulması (md 2/a) gerek Öğretım Bırhğı Yasası (2) ve gerekse Mıllı Eğıtım Temel Ya- sası (3) açısından, uzenndedurmayı gerektıre- cek boyutta onem ve değer taşımaktadır Ögretim Birliği Yasası Bu yasa, Turkıye CumhunyetTnın laıklık nıtelığını koruma amacı taşımasından oturû hem 1961 ve hem de 1982 anayasalan tarafın- dan ozel maddeyle korrnna altına alınmıştır Genç cumhunyetın henuz ıkına yıhnda kabul edılen bır devnm yasasıdır TBMM'nın gûn- demınde yer almasından bır gun once Cum- hunyet Halk Fırkasf nda ele alınmış ve Recep Peker'ın (1888-1950) deyışıyle, koşullann " tednsatm behemahal Maanf-ı Umumıye Ve- kaletı'ne raptını mustelzım kıldığı" noktasın- da goruş bırbğıne vanlmıştır Yasa, ozuyle ve sozuyle yuksek ve asken okullann dışındakı tum oğretım kurumlannın Mıllı Eğıtım Ba- kanlığı'nın gozetım ve deneümınde bulunma- sını ongormektedır Saruhan Mılletvekılj Vasıf Çınar (1895-1935) ve 57 arkadaşı, yasa tasansını sunarlarken bu konudakı duşunce- lennı "Teklıf-ı kanunımızın kabulu takdınn- de Turkıye Cumhunyetı dahılınde ve bılu- mum ırfan muessesatırun mercı-ı yeganesı Maanf Vekâletı olacaktır Bu suretle bılcumle mekâtıpte bundan boyle cumhunyetın ırfan sıyasetınden mesul ve ırfanıyatımızı vahdet-ı hıs ve fikır daıresınde ılerletmeye memur olan Maanf Vekâletı muspet ve muttehıt bır maa- nf sıyasetı tatbık edecektır" tumcelenyle orta- ya koymuşlardı Tasan, ertesı gün TBMM'de goruşulmuş ve konuyla doğrudan ılgılı 5 maddesı şoyle yasalaşmıştır 'Bu kanunun neşn tanhınden ıtıbaren terbıye ve tednsat-ı umumıye ıle muştegıl olup şımdıye kadar Mu- dafaa-ı Mıllıye'ye merbut olan asken, ruştı ve ıdadılerle Sıhhıye Vekâletıne merbut olan Dar-ul-eytamlar, butçelen ve heyet-ı talımıye- len ıle beraber Maanf Vekâletıne raptolun- muştur" (md 5) Boylece yuksek oğretım dı- şındakı tum ılk ve orta oğretım kurumlan Mıllı Eğıtım Bakanbğı'nın gorev, sorumluluk ve denetımı altına gırmışür Kısa bır sure son- ra 22 4 1924 gun ve 637 sayılı yasayla "Mek- teb-ı Harbıye'ye menşe teşkıl eden lıseler, but- çe ve kadrolanyla Mudafaa-ı Mıllıye Vekale- tı'ne devrolunmuştur" öğretım Bırlığı Yasası'nın hukmu açıkür ve bu açık hukum, asken okullann dışındakı tüm oğretım kurumlannın -kuşkusuz yuksek oğretım dışındakı- Mılb Eğıtım BakanbğYna bağlı olmasmı zorunlu kılmaktadır Günö- muzde ıse Malıye Bakanlığı ndan Tanm Ba- kanlığı'na, SSK dan Tapu ve Kadastro Genel Mudurluğu'ne dek bırçok bakanlık ve kamu kurumuna bağlı olarak eğıtım-oğretım yap- makta olan okul bulunmaktadır Bu gerçek- lık, doğaldır kı yasaya uygun duşmemektedır Yadırganacak olan yönü, kuruluş yasası- nın, otekı bakanlıklar ve kurumlarca açılan orgun ve yaygın eğıtım kurumlannın prog- ram ve yonetmelıklennı haarlamak ya da hazırlanmasında ışbırbğınde bulunmak ve onaylamak gorevlennı Mılh Eğıtım Bakan- lığı'na vermesıne karşıhk bu kurumlann de- netımı yetkısını tanımamasıdır 1973'te çıkanlan 1739 sayıb bu yasa ıkı maddesınde, tüm eğıtım-oğretım etkınbklen- run denetımı ışlevırun Mıllı Eğıtım Bakanlı- ğı'nca yurutulmesını ongormektedır Bınnde- kı, 'Eğıtım ve öğretım hızmeünın, bu kanun hukumlenne gore devlet adına yurutulmesın- den. gozetım ve denetımınden Mıllı Eğıtım Bakanlığı sorumludur " (md 56) Otekındede "Dığer bakanbklara bağlı orta dereceb okullar Mıllı Eğıtım Bakanlığı'nın gozetım ve denetımıne tabıdır" (md 58) hukumlenyle de- netim gorevıru Mıllı Eğıtım BakanlığTna yuk- lemektedır MıUı Eğıtım Bakanlığı'nın son yıllarda bır ıkı ornek dışında, başka bakanbk ve kamu kurumlanna bağlı olarak çabşan okullann denetımını programına almadığı ve denetımı- nı yapmadığı gozlenmektedır Uygulamada gorulen bu eksıkbğm şımdı kuruluş yasasıyla da yasal bır konuma getınlmesı yanhştır ve yanbş olduğu olçude de Mıllı Eğıtım Temel Yasası'nın buyurucu hukumlenne aykındır Başka bakanbk ve kamu kurumlannca açı- lan okullann denetımı gorevının Mıllı Eğıtım Temel Yasası'yla Mıllı Eğıtım BakanhğYna venlmış olduğundan dolayı, Mılb Eğıtım Ba- kanlığı Kuruluş Yasasf nda bu gorevın yıne- lenmesıne gerek olmadığı ılen surulemez Bu yonden ortaya aülacak duşüncenın yennde gorulmesı ıçın Mıllı Eğıtım Temel Yasası'nda yer alan hukumlerden hıçbınnın kuruluş ya- sasında bulunmaması gerekır Oysa düzenle- me bu yonde değıldır Mıllı Eğıtım Temel Ya- sası tarafmdan Mılb Eğıtım Bakanbğı'na ve- nlmış olan başka bakanlık ve kurumlara bağb okullann denkbk duzeylennın saptanması, program ve yonetmelıklennın hazırlanması ve onaylanması gorevlen (md 58), kuruluş ya- sasında aşağı yukan aynı sozcuklerle yenıden belırtılmış ve bakanhğın gorevlen arasında sayılmışür (md 3) Butun bakanbklarda olduğu gıbı Mılb Eğı- tım BakanhğYnda da denetim gorevı Teftış Kurulu ebyle yürutulmektedır Yasa, bu bın- mın gorevlennı üç fıkra bağlamında sırala- mıştır (md 27/a,b,c) tlk fıkraya göre Teftış Kurulu, bakanlık orgutundekı bınmlenn de- netımını yapacak, otekı fıkraya gore de ba- kanlık ışlevlennın ıyıleştmlmesı amacıyla onenler oluşturacaktır Üçuncu fıkra ıse "özel kanunlarla venlen obür görevlen yap- mak" bıçımınde duzenlenmıştır Teftış Ku- nılu'nun bu fıkra uyannca otekı bakanlık ve kamu kurumlanna bağb okullann denetımını yapabıleceğı başka bır deyışle bu konuda yet- kısızlığınden soz edılemeyeceğı ılen surulecek- tır Boyle bır karşı duşüncenın savlanması, te- melde var olan ve olması gereken ışlev ve yet- kmın yasal boyut kazanmasma yetmeyecek- tır Çünkü, fıkra "ozel kanunlar"dan soz et- mektedır Hukukta 'ozel kanun' ve 'genel ka- nun', ayn anlamlar ıçeren kavramlardır ve bu açıdan 1739 sayıb Mılb Eğıtım Temel Yasası bır ozel yasa değıl, genel yasadır Daha açık bır deyışle, genel yasa olan 1739 sayıb yasanın verdığı denetim yetkısı ıle özel yasa tenmını kullanan bu fıkra hukmu arasında koşutluk kurulamaz Sonuç Kanımızca bu eksıkbk, başta sozünu ettığı- mız 3046 sayılı çerçeve yasasının "Teftış Ku- rulu Başkanhğı" başbğı altında venlen görev- lenn metın olarak aynısıyla benımsenmesın- den ve bunun sonucu Mılb Eğıtım Bakanbğı'- nın oğretım etkmlıklennın tumunden sorum- lu olduğu gerçeğının gozardı edılmesınden kaynaklanmıştır 3046 sayılı yasa ıle 3797 sayıb yasala/ın, bu başbk altındakı maddesı, bırkaç sozcük dışında hemen hemen aynıdır 3797 sayılı yasadakı çerçevenın olduğu gıbı korunması ve ıçenğının aynısıyla yenı yasaya aktanlması zorunluluğu yoktur Kuşkusuz gereklı deşşıkbk ve eklemelenn yapılması yo- lu açıktır Içışlen Bakanlığı'nın kuruluş yasa- sının aynı konuyu duzenleyen maddesı buna ornek olarak gostenlebılır (4) Aynı çerçeve yasa doğrultusunda çıkanlan bu yasa gerek 3797'de ve gerekse 3046'da benımsenen uçer fıkrabk dûzenlemelen yeterb görmeyerek "Teftış Kurulu BaşkanhğY'nı duzenleyen maddesınde (md 15) gorevlen yedı fıkra bağ- lamında behrlemeyı yeğlemıştır Turkıye'dekı eğıtım etkınbklennde Mılb Eğıtım Bakanbğı'nın denetim yetkısı olması, anayasanın eğıtım ve oğretımın devletın goze- tım ve denetımı altında yapıbnası (md 42), Mıllı Eğıtım Temel Yasası'ndakı genel ve ozel amaçlar doğrultusunda ve sıstem butunluğû ıçınde (md 1,2) yurutulmesı ıle oğretmenlenn nıtebklennın bebrlenmesınde genel olçutler kullanılması yolundakı hükûmlennm zorun- lu gereğıdır Uygulamada bu boşluğun nasıl doldurula- cağını hep bırbkte goreceğız (1) Mılh Eğıtım Bakanlığı nın Te$kılat ve Gorevlen Hakkında Kanun RG 12 5 1992 21226 (2) Tevhıd ı Tednsat Kanunu R G 6 3 IMO (1924) 63 (3) Mılh Egıtım Temel Kanunu R G 24 6 1973 14574 (4) lçı$kn Bdkanlıgı Teskılat ve Gorevlen Hakkında Kanun RG 23 2 1985 18675 ARADABİR Doç. Dr. M. SEMİH GEMALMAZ İst. Üni. Huknk Fakültesi Hani Hazırlık? Korıdor komşularım bana kustuler Onları eleştırdım Suçum buyuk ustelık bunu yazılı yaptım Tabtı hak ettım Once bır ust makam onunde bana ılrşkın bır serzenışte bu- lunulmasını, sonra aynı jurıde yer almamaya ılışkın ıstem- lerle yaptırıma uğratılmamı ve nıhayet korıdorda karşılaşı- lınca selam venlmeyerek kusulmesını Tabıı hak ettım bunları, çunku ben unıversıtede sandım kendımı daha bu- yuk gafletım hocalarınm şıkayet etme aiışkanlıklannı demokrat genç kuşak akademısyenlerın benımsemış ol- madığını duşunmesafdıllığımdı Bu kadar oznel bır gırış, Turkıye gundemının temel soru- nuolup bugunlerdeıyıceguncelleşecek yepyembırana- yasa ıle ılıntılıdır llıntılıdır çunku Turkıye'de genel olarak toplumsal mu- halefet, ozel olarak da demokratık muhalefet, bazı sıyasal partıler TUSİAD Turk-lş gıbı sayısı sınırlı çevreler dışında kalan çoğunluk, Turkıye yı 1982 Anayasası karabasanın- dan (kabusundan) kurtaracak yepyenı bır anayasa formu- lu arayışında atılamayan bır yarı felçlılığın, bır ataletın eltyavaşlığını sılkınıp atamamaktadırlar Oysa yapılması oncesındekı anlayış ve yaklaşım bıçı- mıyle yapılış usullerıyle ve nıhayet somut metın olarak kapsam ve sıstematığıyle 'yepyenı' bır anayasa, oncekını 'çope atan 1 zıhnıyetle ışe başlayan bır anayasa gereksını- mı, gıderek zorunluluğu ortadadır Kıtleler anayasa yapmazlar Ama o kıtleler yepyenı bır anayasa sıyasal sozverımını ortaya koyan sıyasal partılerı ıktıdara getırerek bu konudakı sıyasal ıstençlerını ortaya koymuşlardır Işte bu sıyasal mesajı çok lyı algılayan bır g r up da sermaye çevrelerıdır Ve onlar, bu toplumsal- sıyasal surecı kendı lehlerınedonuşturmenın, kendı lehle- rıne hıç olmazsa yonlendırebılmenın arayışı dahası ka- rarlı ve etkın çabası ıçındedırler Sermaye herhalde ışçının, koylunun, Kurdun emeklı- nın oğrencının lehıne bır anayasa hazırlatma durtusu ve amacı ıçınde değıldır Esasen, boyle bır tavır ona duşen bır odev de değıldır Dahası, boyle bır tavır ışın doğasına, mantığına da aykırı olurdu Hıç kuşkusuz sermaye çevre- lerı kendı çıkarlannı gozetme hakkına sahıptır, bu da ger- çek çoğulcu toplumda şaşırtıcı değıldır Ustelık sermaye sadece para demek değıl bır rasyodur aynızamanda Bu Turkıye de ve bu dunyada sermaye ar- tık, orneğın genış emekçı yığınların haklarını kabaca tor- puleyen anayasal formullerı onermeyecek boyle sığ denemelerı asken evreler harıç, hazırlayabıleceklerı kul- lanmayacak (ıstıhdam etmeyecek) kadar ışını bılmektedır Bu nedenle sermayenın, o ışın gerçek uzmanlarmı bulup çıkardığına da kuşku duymamak gerekır Bu, meselenın sermaye açısından yönüdur Hazırlayan- lar açısından durum şudur Bırırtcısı, sermayenın hazırlat- tığt bır anayasa taslağt çalışması vardır bunu soylemek bır vakıayı saptamadır Ikıncısı bunun zaten gızlı olmadığı söylenmektedır Bu saçmadır, çunku sermaye guzelce reklamını yapacağı bır fırsatı bulmuşken nısanda ortalıkta demokrası havarısı olarak salınacağı bır olanağı yakala- rruşken. bunu saklamak değıl, tersıne en genış şekılde duyurmaya çalışacaktır Uçuncusu hararetle emek har- candığı çaba gosterıldığı saptamasının da gocunulacak bır yonu yoktur, gerçekten çok yoğun çalışılmıştır Esasen bunda da şaşacak bır yon yoktur, zıra sermaye adam ça- lıştırmayı lyı bılır Dorduncusu, eleştırılen sureç bızatıhı bu hazırlıkta yer almalıdır Hazırlanan anayasa taslağının ıçerık olarak eleştırılmesı ayrı bır ıştır O metın TUSİAD damgası ıle ortaya çıktıktan sonra, metnın kapsamına yo- nelık eleştırılen yapabılırız Burada eleştırılen husus o metnın çıkmasını beklemeyı gerektırmeyen bır ozellıkte- dır Yıneleyelım kı o anayasacıların TUSİAD ıçın anayasa yaptığı (Bu kadar üzulmeyın bundan, üzerınde TUSİAD damgası olan her mamul onun ıçındır) bır olgudur Beşın- cısı, bu uzmanların hıç olmazsa bır bolumunun Turkıye'ye mal olmuş, geçmışte ve şımdılerde demokrası ıçın pek ya- rarlı hızmetlergorduklerıargumanıdır Budoğrudur Ama geçmışın karnesı, şımdının yanlışlıklanndan eleştırılmeyı herhalde engellememelıdır Bu bağlamda bazı kuskunle- rın, "Unıversıtede boyle eleştırı olur ama bu ıçımızde ka- lır" gun yuzune çıkarılmaz bıçımınden bır arguman ılen surmuş olmalarını da boyle eleştırılen şıkayet konusu yapmaktan kaçmmayan bır zıhnıyetın doğal sonucu sayı- yorum Ama asılsorun butun bunlarda değıl Eleştırınınozunu • Arkası /"" Sayfada TARTTSMA Organ Nakli ya da Organ Bağışı Sorunu Sayın İsmet Guzel'ın son satırlannda dıle getırdığı "...Bız böbrek hastalan da Türk hekımlerıne emanet ettık kendimızı, onlar da bızi Allah'a emanet edıyor" sözlenne katılamıyorum. Cumhunyet Gazetesı'nın 8 Temmuz 1992tanhbsayısının Tartışma" sutu- nunda, bır böbrek hastası olduğunu anla- dığımız Sayın tsmet Guzel "Organ Nakb Sorununu" gundeme getırmıştır Yazdıklannın buyuk bır kısmma yürek- ten katılmamak elde değıldır Gerçekten son donem böbrek hastalan eğer olanak bulurlarsa -SSK, Emeklı Sandığı ya da bır resmı kuruluşun sosyal güvencesı alünday- salar- yaşamlannı hemodıyabz makınele- nnde bınbır sıkıntı ve guçlükle surdurebıl- mektedırler Yurdumuzdakı hemodıyabz makjnesı sayısı çok yetersız olup, 67 mer- kezde yaklaşık 650 makıne bulunmakta- dır Bunlar da mevcut böbrek hastalannın ancak %18'ıne yetmektedır Gen kalan hastalar ıse kendı acı kaderlenyle başbaşa bırakılmaktadır Hıç kuşkusuz bu hastalıgın en etkın ve kesın tedavı yontemı, böbrek naklıdır He- modıyabze gıren bobrek hastalan da umutla bır gun kendılenne de bobrek naklı yapılacak gunu beklerler Bugun ıçın yur- dumuzda 13 ayn merkezde bobrek nakb başanyla yapılabılmektedır Fakat bugune kadar yapılan yaklaşık 1500-1600 bobrek nakbnın %88 5'ı anne, baba ve kardeşler gıbı yakın akrabalardan yapılmışür. Ka- davradan organ nakb yasasının kabulu- nun uzennden 17 yıl geçmış obnasına kar- şın, yapılan böbrek nakıllennın ancak 152'sı (% 11 5) kadavradan yapılabılmışur Bız de son ıkı yıl ıçınde yapUğımız 25 bob- rek nakbnden ancak 6'sında kadavra böb- reğı kullanabıldık Hıç kuşkusuz organ nakıllennın yaygın- laştınbnası ve herkese uygulanabıbnesı ıçın yapıbnası gereken çok ış vardır Sağbk Ba- kanı Sayın Habl Şıvgın zamarunda başlatı- lan, fakat tam bır ışlerbk kazanamayan Organ Nakb Koordınasyon Kurullan'nın yenıden ele abnıp, aktıf bır calışmaya gır- mesı, merkezlerarası ışbırbğı ve dayanış- marun sağlanması, TV radyo ve basın- yayın organlannca organ bağışırun surekb gündemde tutulup önemının vurgulanma- sı, halkımızın ve tum sağbk personebnın bu konuda eğıtıbp, aydınlaübrıası gerekmek- tedır Kanımca bugun ıçın organ nakbnde en önemb ve mutlak aşılması gereken sorun "organ bağışf'dır Başanyla organ nakb yapabılen çok sayıdakı merkezde organ bulunamadığı ıçın hastalar ve hekımler ça- resızbk ıçınde beklemektedır Son yıllarda karaağer, kalp ve pankreas gıbı organ na- kıllennın de başanyla yapıldığı ulkemızde, karşımıza çıkan en büyük sorun "yeterb organ bulunamamasıdır" Sayın İsmet Guzel'ın son satırlannda dı- le getırdığı" Bız böbrek hastalan da Turk hekımlenne emanet ettık kendimızı, onlar da bızı AUah'a emanet edıyor" sözlenne kaulamıyorum Beyın olumu gerçekleşen, tamamen bıtkısel bır yaşama gırmış hasta- larda, organlann bağışlanması ıçın gosten- len tum çabalar boşa gıtmektedır Hayat- tayken vasıyetını "organlannın bağışlan- ması" şekbnde yapan kışılenn dahı yakın- lan organ bağışına ızın vermemeİctedır Gûnler ve geceîer boyu süren konuşmalar, hemodıyabz hastalannın çektığı sıkıntı ve acılann, başanyla organ nakb yapılmış hastalann mutluluk dolu yuzlennın goste- nbnesı bıle sonucu değışünnemekteciır Bu konuda sarunm tüm vatandaşlanmıza çok büyuk görevler duşmektedır Bağışlaya- caklan organlann bırkaç hastanın bırden hayatını kurtaracağını, sevdıklen ınsanın bır parçasının olumünden sonra da yaşa- maya devam edeceğını ve bır ınsan hayaü kurtarmanın ne kadar guzel ve yuce bır duygu olduğunu anımsamalan gerekır Prof.Dr.RIFAT YALIN Marmara Unıversıtesı Tıp Fakultesı Istanbul ACIKAYBIMZ Oğlumuz, ağabeyımiz, babamız, eski milletvekili, yerel yonetım bakanı, Kâğıthane eskı Belediye Başkanı MAHMUT ÖZDEMİR'i amansız bir hastalık sonunda çok erken bir yaşta kaybettık. Cenazesi 4 Ağustos 1992 (Salı gunu) Hacıbayram'da kıhnacak oğle namazından sonra Karşıyaka Mezarhğı'nda toprağa verılecektir. BABASI, ANNESİ, KARDEŞLERİ, ÇOCUKLARI 65 yaşında yıtırdığımız şaır TURGUTUYAR'uı doğum gununü kutluyoruz AİLESİ Odamız yönetım kurulunun eskı uyelennden sevgıh dostumuz ve meslektaşımız Ecz AYDEV TOPKAYA'yı bır trafik kazasında sonsuzluğa uğurladık Aumız buyuk ve tanfsızdır Aılesının, sevenlenrun acisını ıçten paylaşıyoruz Başımız sağolsun ANKARA ECZACIODASI YÖNETİM KURULU HAFTASONU 62().()00+KD\ Tam pansıvon + yol + çevre gezılerı + rehberhk BATIKARADENİ2 Hotel A'da konaklama, Safranbolu, Yorukkoyu, Bartın, Amasra, Tekkeonu, Kurucaşıle, Gıderos, Cıde Inebolu "PARANIZ PAMUKBANK'TAN, TATİLİNİZ BAYBASOSTAIV KAMPANYAMIZ SURUYOR BAYBASOS TURİZMİSTANBUL 86 61 33H16 ılııt \tentiM I ANKARA 42=5 90 82 ) F ; lklt.ı n -J i > L U Fakultesf nder aldığım kımhğımı ve pasomu kaybettım Hukumsuzdur 4L1OS\İA\SALGIN Kımlığımı kavbettım Hukumsuzdur ASL1KOÇAK PENCERE AtatüPh'e Sövme Modası Sürüyor-. Emın Çolaşan'ın Hurrıyet'tekı koşesınde okudum Refah Partılı milletvekili Hasan Mezarcı bır dergıye verdığı de- meçte Ataturk'e sövup saymış ' Lozan Antlaşması tanhımızın en buyuk toprak kaybı anlaşmasıdır Sevr ve Mondros bundan çok tyıdır Musta- fa Kemal ın sureklı olarak Ingılızler ve Ftuslar tarafından desteklendığını goruyoruz Arkasında tam bır Ingılız ve Rus desteğı var Bır de buyuk asker olduğu ıddıaları var Mustafa Kemal hıçbır savaşın planını yapmadı, hıçbır sa- vaşta ordunun başında bulunmadı Tamamen perde gerı- sınde, ayak oyunlanyla meşguldur Açıkça soyluyorum ben, Mustafa Kemal katıldır dıyorum Devletımı mılletımı katlettı Bız maddeten ve manen perışan olduysak bunun sebebı Mustafa Kemal dır Lozan bır ıhanettır dıyorum, devletın ve mılletın maddı, manevı tum varlığı orada yok edılmıştır " Çolaşan dıyor kı Bu şahıs her lafında Ataturk e sovmeyı marıfetsayıyor, gerçeklen çarpıtarak muşterı kazanmayı umuyor Demeç verdığı dergı, aktuel olaylarla çok yakından ılgılı1 Parlak sayfaları arasında Ataturk duşmanlarma, eşcınsellere, çıplak kadınlara ve dığer konulara yer verıyor Hasan Mezarcı nın Meclıs albumundekı kunyesıne baktım llahı- yat fakultesı mezunu Umranıye eskı muftusu Yanı dın adamı Eğer bugun ıbadetedebılıyorsa, bu vatan toprağın- da ozgurce yaşayıp boyle konuşabılıyorsa, kımın ve kım- lerın sayesındedır? • Un kazanmak ıçın zemzem kuyjsuna ışeyen adamın öy- kusunu herkes bılır Hasan Mezarcı da meşhur oldu ga- zetelerde adı geçıyor Çolaşan dan sonra ben de koşeme alıyorum.RPmilletvekilimuradınaerdı 'Resmıtarıh een sert çıkışı yaptı kırk yıldan ben boylesı gorulmemıştı, adam sayıklar gıbı konuşuyor, ama, milletvekili Gerçekte Hasan Mezarcı nın soyledıklerını daha ustu- ruplu bıçımde dıle getıren pek çok polıtıkacı ve yazar var Cebıne TC pasaportunu koymuş TC muhalıflerınde Ataturk duşmanlığının yoğunluğu gun geçtıkçe artıyor Gunun modası bu Ancak ışın sovup sayma, mıncıklama çımdıkleme, dil ustunde kaydırmaca bolumunu es geçıp de ozune ınersek elımızde ne kalır? Sıfırasıfır, elde var sıfır . Dıyorlar kı "- Resmı tarıh yalani " Çok guzel "Resmı tarıh" yalansa Sen gerçeğını yaz 1 • Ne var kı ış bu noktada çatallaşıyor Çunku tarıh yazmak kolay değıl Polıtıkacı demecını patlatır, kalemşor yazısını dokturur, ama gerçeğı aramak zahmetlı ış> Şımdıye dek resmı tarıh' ı yalanlayabılecek dışe dokunur bır yayın gun ışığına çıkamadı Mustafa Kemal e veryansın eden eskı kuşaktan nıce paşanın "hatırat "ını herkes okudu Yabancı tarıhçılerın kıtapları da yıllardan ben pıyasada satılıyor, ama bır ozel tarıh' oluşamadı, yalnızşerıatçıların entel- lerın, Kurtçulerın ayakustu soruları var "- Lozan zafer mı, hezımet mP' Sorunun soruluşunda bıle "cıddıyet" hak getıre 1 Bır ta- rıhçı, tarıhe boylesıne yaklaşımın ne kadar yanlış olduğu- nu bılır, ama Ataturk e duşmanlığın gunumuzde 'prım ' yaptığı da bır gerçek Nıçın? Bır uygarlık devrımının 'gel-gıt'lerını yaşıyoruz Batı tarı- hınde yuzyıllar boyu surmüş çalkantıları, bırkaç kuşakta goğusledık Demokrasının temelmı atan laıklık devrımının sarsıntısı daha durulamadı Bır de bunun ustune un yap- mak ıçın zemzem kuyusuna ışeyen ınsanın ruhsal sarsak- lığını da kattınız mı pıyasada Ataturk e sovme modası- nın nedenlerı anlaşılabılır 9 Sovmek guç bır şey değıl, ama, sovgu sovulenı değıl, sovenı alçaltır İ S T A N I H L BAŞSAĞLIĞI Eskı Yerel Yonetım Bakanı, eskı Kâğıthane Belediye Başkanı, sosyal demokrasıye emek vermış değerh ınsan Mahmut ÖZDEMÎR'İ yakalandığı amansız hastalık sonucu yıtırdık Merhuma Allah'tan rahmet, aılesıne, yakınlanna ve sosyal demokrat kamuoyuna başsağbğı dılenz SHP tSTANBUL İL BAŞKANUĞI VEFAT VE BAŞSAĞLIĞI Belediye BaşkanımıZj Ağabeyımiz, Dostumuz lyı Insan MAHMUT ÖZDEMİR'İ kaybettık Aılesının ve dostlannın başı sağolsun KÂĞITHANE BELEDİYESİ ÇALIŞANLARI Postermatic ile Hypermarkette anında, yerinde çok etkili reklam yapın... Satışlarınızı arttırın. Huvıyetımı kavhettım | Hukumsuzd .r ı R4 V / 4 7 1 W \hR Postermatic Dupano Ltd. Rezervasyon ve bılgı ıçın TEL (1)2605958»2583670«25«6362«2606464 2600714»FAX (1)2587489«TELEX 27648RGUNTR