06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
BAYFA CUMHURİYET 2 AĞUSTOS1992 PAZAR OLAYLAR VE GORUŞLER CRRKonserSalomı ve Gerçekler CRR Konser Salonu' çok amaçh bır salon olarak yapılmıştır Bu nedenle, sahne ve salon yönünden uygun olan, değışık sanatsal kulturel ve bıhmsel ımaçlı etkınlıkler ıçın kullanılması olanaklıdır Önemlı olan, elektronık ve .eknık donatılan oldukça kapsamh ve ıyı olan bu salonu. her > onden akılcı re sistemlı bır bıçımde kullanmak ve olabıldığınce toplumun yararlanmasına runmaktır. MÜJGAN ŞEREFHANOĞLU Yıldız Üni. Mimarlık Fakültesi Yapı Fiziği Bilim Dalı Başkanı Son gunlerde gazete, dergı vb gıbı turlu ıle- âşım organlannda yer alan CRR (Cemal Re- ât Rey) Konser Salonu ıle ılgılı eleştınler dık- katımı çektı Yırmı yılı aşan akademık ça- kşma yaşamımda ılgı alanlanmdan bın olan mıman akustık konusu nedenıyle bu salonla g «ylenen ve > azılan yanhşlan duzeltmek. ve gereksız tepkılen ortadan kaldırmak ve toplumu bu konuda aydınlatmak gereğı duydum Eleştınler genelde bırkaç noktada toplanı- yor - Konser salonunun bozulması, - Salonun konserden başka amaçlarla kul- lanılması, - Yapıda BRT (Beledıye Radyo Televız- yon) ıle ılgılı studyolann yapılması gjbı Acaba tum bu İconulardakı tepkıler gerçek- ten haklı tepkıler mı 9 Yoksa, kımı bılgı eksıklığınden ya da yanlış bılgjlenmeden mı kaynaklanıyor 9 Oncelıkle bu salonun salt konser salonu olup olmadığını bılmek gerekır Her ne kadar bu salonun adı Istanbul Büyukşehır Beledıye- sı "CRR Konser Salonu" ıse de gerek mıman planlama gerekse akustık yonden salt konser ağırlıklı bır salon değıldır Çunku bu yapı 'çok amaçh kültur merkezı" olarak planlanmış ve salon da 'çok amaçlı salon' olarak bıçımlendı- nlmıştır Bu çok amaçlı kullanımda, uluslara- rası toplantılar, konferans, sempozyum, kongre, açıkoturumlar. fılm gostenlen ve sah- ne sanatlan ıle ılgılı kımı gostenler yer alır Çağdaş mıman uygulamanın- getırdığı. etkın ve ekonomık kullanım amaçlı ornekler olan bu tur salonlarda genelde klasık konser etkın- lıklen ıkıncı planda gelır Çunku klasık kon- ser salonlan mıman ve akustık yonden çok daha fazla ozen gostenlmesı gereken salon- lardır Bu nedenle klasık muzık kulturu gelış- mış olan ulkelerde konser salonlan yalnız konser amaçlı olarak yapılmıştır ve etkın bır bıçımde de kullanılır Bu tur salonlar "- Klasık hacım akustığı olçutlen. - Salonun muzıkal değerlenm ortaya koyan olçutler" yonunden ıyı nıtelıkh olması gereken salonlardır Aynca gunumuzde çağdaş teknolo- jının urunu olan elektroakustığın getırdığı ola- naklardan da olabıldığınce yararlanılması soz konusudur CRR Konser Sdlonu ıse yukanda değındı- ğım gıbı çok amaçlı kullanım ıçın planlanmış- tır Bu salonda, uluslararası toplantılar ıçın anında çevın yapılan 6 tane ses yalıtımlı oda bulunmaktadır Yıne turlu bıhmsel toplantı- larda yararlanmak uzere, tum salonda masa gorevı yapacak olan hareketlı kolçaklar yapıl- mıştır Aynca. toplantılara katılanlann yenn- den konuşabılmesı ya da oylamava katılma gıbı amaçlar ıçın kullanılabılecek 20 kadar mıkrofon çıkışı yerleştmlmıştır Bunlann ya- nında fılm ve multıvızyon gostenlen ıçın 2 sı- nema, 6 slayt makınesı bulunmaktadır Bun- lann yanında bılgısayarlı ve çok kapsamh sahne aydınlatma sıstemı v e doğrudan televız- yon çekım olanaklan da vardır Gorulduğu gıbı salon daha çok değışık etkınhklere hızmet etmek uzere planlanmıştır Aynca. bu vapının çok genış olan fuayelennde değışık gorsel sa- nat etkınlıklennı sergıleme olanaklan soz ko- nusudur Bu nedenlerle de tıpık çok amaçlı kultur merkezı planlaması yapıda yansımak- tadır Dolayısıyla bu yapmın planlama ılkele- nne uygun kullanımı akılcı bır davranış bıçı- mı olur kanısındayım Nufusu on ım!yona ^aklaşan ve onemlı bır dunva kentı olan Istanbul'un ıse, her ne kadar ızleyıcı sayısı pek fazla olmasa bıle, salt bu amaçla kullanılan gerçek bır konser salonuna gereksınımı vardır ve olmalıdır Çok amaçlı salon CRR Konser Salonu, çok amaçlı bır salon olduğu ıçın bu salonun değışık etkınlıkler ıçın kullanılması, salonun değennın yıtınlmesın- den çok, ona çok daha fazla değer kazandıra- caktır Çunku, oldukça pahalıya mal olmuş olan bu yapıdan konser ızleyıcılen yanında, olabıldığınce fazla kışı yararlanacak, bılgıle- necek, aydınlanacak, yapı da gerektığı gıbı hızmet vermış olacaktır Tum bu gerçekler doğrultusunda. "kent bı- hncı ve sorumluluğu taşıdığını sövleyen Istan- bullular", bu salonun boş da kalsa salt konser salonu olarak kullanılması duşuncesınden herhalde v azgeçeceklerdır Değışık tur kullanımlar, salonun amacına ters duşmedığıne vefizıkselolarak bu salonda yıkma, bozma, buyutme, kuçultme, gereç de- ğıştırme ya da mımansıne kanşma gıbı eylem- ler olmadığına gore salonun bozulması dıye bır durum soz konusu değıldır Eğer salon mecazı anlamda, yanı başka et- kınlıkler ıçın kullanıldığında bozuluyor dıye duşünuluyorsa, bunu anlamak çok guç Örneğın, bu salon uluslararası une sahıp ma- tematıkçı Prof Cahıt Arf ıçın va da değerlı heykelüraş Prof Zuhtu Muntoğlu ya da unlu duşun adamı Prof Macıt Gokberk gıbı değer- lı sanat ve bılım adamlan ıçın hazırlanan ko- nuşmalar. dıa gostenlen, açıkoturumlar gıbı etkınlıklerle bozuluyorsa, bunlan yazanlar ya da duşunenler duşuncelennı tekrar gozden geçırerek bu değerlı ınsanlanmız ıçın yapılan etkınhklen gormelı. ınsanlık onuru ve gururu- nu yaşamalıdırlar Bunun vanında sağlık va da sosyal hızmet amaçlı konser (Bobrek Vakfı yaranna Kayahan konsen gıbı) ya da defıle. bale gıbı gostenlenn olması >a da kent orkest- rasının coşkulu konserlennın bu salonu tum kapasıteyle doldurarak bozması herhalde hıç duşunulmez Yapıda BRT (Beledıye Radyo Televızyon) ıle ılgılı studyolann yapılması eleştınlenne ge- lınce, gerek akustık gerekje mıman açıdan ın- celendığı zaman bunun bır sorun olmayacağı gorulmektedır Eğer, bu studyolarda ses du- zeyı çok yuksek olur ve ıyı bır ses geçırmezlık uygulaması yapılmazsa seslenn salonu etkıle- mesı durumu ortaya çıkabıhr Ancak, her ta- rafı kapalı ve ayn gınşı olan ve genelde fuaye altına gelen bodrum katında yer alacak olan bu studyo hacımlennın ıyı bır bıçımde yahül- ması ıle böyle bır sorun ortaya çıkmaz Ayn- ca, zaten studyolara da dışardan ses gelmeme- sı gerekır Bodrum katında bugune dek hıç kullanılmayan hacımlenn değerlendınlmesı konusu da bu çok amaçlı kultur merkezıne zarar vermedığı gıbı onu kımı yonlerden des- tekler durumda da olabılır Bu boş hacımlenn değerlendınlmesı yapının mıman gorunuşu- nu etkıleyen. bozan bır durum getırmemekte- dır "CRR Konser Salonu" çok amaçlı bır sa- lon olarak yapılmıştır Bu nedenle, sahne ve salon yonunden uygun olan, değışık sanatsal, kulturel ve bıhmsel amaçlı etkınlıkler ıçın kul- lanılması olanakhdır Önemlı olan, elektronık ve teknık donatılan oldukça kapsamh ve ıyı olan bu salonu, her yonden akılcı ve sistemlı bır bıçımde kullanmak ve olabıldığınce toplu- mun yararlanmasına sunmaktır Gorulduğu gıbı burada salonla ılgılı kırmak, yıkmak, bozmak ya da amaçlan dışında kullanmak gıbı akıl dışı mudahaleler soz konusu değıldır İnsanlann turlu yonlerden uygun olmayan durumlara tepkı oluşturması, kulturlu, bılınç- h, duyarlı toplum olmanın getırdığı alkışlana- cak bır davranış bıçımıdır Ancak, yeterlı bıl- gıye sahıp olmadan, araşürmadan, ınceleme- den, hıçbır sorumluluk taşımadan ve kendını yargılamadan, başkalannı aşağılayarak, du- zeysız sıfatlar kullanılarak yapılan tepkıler aydın, kulturlu ve saygın kışılenn, hıçbır za- man ve koşulda. davranış bıçımı olmamalıdır ARADABIR FADIL KOCAGÖZ "Katılımcılık" Denen...öyle anlaşılıyor kı onumuzdekı yıllarda sağcısı-solcusu, adıl duzencısı-çevrecısı hep bırlıkte katıhmcı takılaca- "Katılım kavramı, sıyasal kultur ve topluma ılışkın duy- gularımızın "amentu su olmaya en yakın aday Artıkkım- seler "komunıst toplum ya da rekabetçıhğın ulaşacağı doğal eşıtlık ten soz etmez oldu Sıyasal ıdeallerın şe- ref kursusu ne "katılım"ı, katıhmcı demokrası 'y 1 çıkart- maktayız Bu nedenle kavramı, tarıh ıçındekı gelışımını de gozle- yerek bıraz sılkelemekte yarar var, bakalım ıştah kabartan meyvelerı dokulduğunde gerıye ne kalacak? Yıl 1943'tur, malum, savaş suruyor Başından geçen şu kuçuk olayı anlatan, o yıllarda isvıçre de doktora çalışma- ları yapan bır Turk gencı Savaşmayan, tarafsız isvıçre de pek çok mal kupona bağlanmıştır (oldukça gevşek bır kar- ne uygulaması) Karlı bır kış sabahı genç Turk, kaldığı pan- sıyonun bayan sahıbını erkenden çıkmak uzere hazırlanır- ken gorur ve "hayrola madam?" der Madam bu soruyu kızgın bır ıfadeyle, çıkolatayı da kupona bağlamak ıstedık- lerını, bu konuda yapılacak referanduma katılmaya gıttığı- nı, gırışıme ret oyu vereceğını şeker hastalığı nedenıyle kendı yemese bıle bır isvıçre vatandaşı olarak ulkenın gu- rur kaynağı bır urunun kupona bağlanmasını ıçıne sındıre- medığını belırterek yanıtlar Nufus cuzdanında "karne ve- rıldı" damgalarını basacak yer kalmamış ve bu konuda da kendısıne devletçe hıçbır şey sorulmamış Turk gencının şaşkınlığını tarıfe herhaide gerek yok Kuşkusuz bu oldukça ozei bır durumun uç orneklerın- den Ancak, her ıkı toplumun "zengınlık-fakırlık" ayırımı bır yana konsa bıle katılım kulturu' açısından uçurumla- rını sergılıyor Başka deyışle ulkesınm fakırlığının bılın- cınde olsa bıle ' bırıncı kuşak bır Cumhurıyet aydını" ola- rak boyle bır "katılımı' o gencın "hayal bıle edememesı " Ote yandan gerek Madam ın kızgınlığı gerekse Turk gencının hayretı ıçın pek çok şey soylenebılır "işte, bın merkezıyetçı bır Doğu ımparatorluğu uzer-ne kurulmuş bır tek-partı cumhurıyetının evladı öburu doğrudan demokra- stnın beşığı ve malı kapıtalızmın merkezının vatandaşı vs " Tumunu ayrı bırer konu olarak duşunup "katılım kav- ramı"nın ızını surmek ıstersek, madalyonun arka yuzune de bakmamız gerek İnsanlann pazar sabahları evlerınden çoluk çocuk çıkıp pıknığe gıder gıbı bır gosterı ya da mıtınge gıttığı her yaş- tan ve her cınsten kışılenn en az ıkı uç dernek ya da kulube uye olduğu, başta yerel yonetımler olmak uzere kamusal kararlara katılabıldığı, hatta jurıler yoluyla yargı kararları- nı bıle etkıleyebıldığı bır toplum, aslında pek hoş Ancak bılıyoruzkı yıne bır isvıçre vatandaşı Prof R Mıc- hels daha 1911 'de yayımladığı kıtabıyla bu' noşluğun ka- ranlık yuzune bakmıştı 'Modern Demokrasılerdekı Olı- garşık Eğılımlerın Sosyoloıık Incelenmesı adlı yapıtında, olabıldığınce gozleme dayanan bır yontemle 'olıgarşının demır kanunu' adını verdığı kuramı ortaya attı Mıchels e göre pansıyoncu Madam'ın sabahın korunde halkoylaması ıçın sandığa seğırtmesının demokrası adına pek kıymet-ı harbıyesı yoktu Çunku başta sıyasal partıler butun toplumsal orgutlenmelerın doğasında, "olıgarşı egilimı" vardır Muhafazakâr partılerde olıgarşı, tartışıl- mayacak kadar açıktır (hanı, hanedan vazıyetlerı) Ancak olıgarşık olgulara karşı mucadele amacıyla kurulmuş sos- yalıst, sosyal demokrat ya da devrımcı ışçı partılerınde de aynı olgu gozlenıyorsa bu soz konusu eğılımın 'evrensel- lığı'nın kanıtıdır "Olıgarşının Demır Kanunu na gore uc etken, sıyasal örgutlerı demokratık ıyı nıyetlerden uzaklaştırmaktadır 1- Teknık etken 'Butun buyuk orgutlerın kaçınılmaz so- nucu olan teknık uzmanlaşma uzman lıderlık denen olgu- yu zorunlu kılar Örgutlenmenın sonucu her partı ya da kuruluşta bır yonetıcıler azınlığıy'a yonetılenler çoğunluğu ortaya çıkar Lıderlerın ıktıdarındakı artış, orgutun buyu- mesıyle doğru orantılıdır Genış bır alana yayılmış bır or- gutte, her konuda butun uyelere danışmak, buyuk bır za- man kaybıdır Usteiık bu yolla elde edılecek kanaat ay- nntılardan ve açıklıktan yoksun olur Belırlı bır amaç ıçın mucadele eden orgutlerde hıyerarşık btr yapı zorunlu- dur" 2- Psıkolojık etkenler Bunların başlıcaları olarak Mıc- hels, partı yonetıcılığımn zamanla alışkanlığa dayanan bır hak nıteltğı almasmı, bırçok sıyasal soruna karşı ılgısız olan kıtlelerın lıder ıhtıyacı duymalarını kıtlelerde kendıle- rı ıçın çalışan ve çoğu zaman ceza ve kovuşturmalara uğ- rayan İtderlere karşı bır şukran duygusu doğmasını (baba vazıyetlerı), lıderlerın kıtleler gozunde yuceltılıp ustunluk- lerıne ınanılmasını saymaktadır 3- Entelektuel etkenler Bu etkenlerse buyuk ve karma- ştk orgutlerde, lıderlerın belırlı uzmanlıklara sahıp olmala- rı gereğı ve profesyonel yonetıcılerın yonettıklerınden çok UArkwal 7 .Sayfada 1AKITŞMA Bir Sanatçının Güncesinden Düşüncelenmın yanı sıra sokaklanmda, ılışkılenmde beynimın kıvnmlannda yıldızlaşacak pınltılar, o ışıklan paylaşacak -hıç değılse çağdaş olmaya nıyeth- ınsanlar bulmak ıstıyorum.. Karşı konulmaz bır ıçguduyle, kendı- nru bıldığım gunden ben uretıyo- rum Duyargalanm düşüncelenmın sonuna kadar açık Hıssedıyorum Gunlerle, gecelerle yaşadıklanm dolu- yor gonul kuyuma Onlan duşlenmle harmanlayıp, kendımce şekıller venyo- rumsonra Ben sanatçıyım Çok doğal kı, daha dennden duyumsuyorum olup bıtenı Guluşlenm daha bır guluş Ve kederlenm daha dennden yarahyor gıbı Kendımden çok başkalan ıçın üzul- mek Elımde olmadan Duyarlıyım Dışandakı duyarsızlann cenderesınde soluklayamıyorum kendı guzel hayaümı zaman zaman Aldırmasam Ah, bır aldırmasam Sanatçı olur muydum o zaman 9 Penceremden baktığımda, guzel bır ha>at, guzel ınsanlar gormek ıstıyorum Duygusuz yığınlann gelgıtınde, şarkı- lanma taşıdığım guzellıkler hep hayal gucumde Incecık kıvnmh, zanf, duygulu gulu- cukler ıçınde. Cennet bahçelennde gezdınnek ıstı- rum ınsanlan Oysa, düşüncelenmın bır adım ötesın- de hep aynı ıtış-kakış Kahn bır pıslık ıçınde, kıran kırana ge- nye gıdıyor Turkıye Bırkaçı hanç, butun sevgılenm, dostla- nm ve sanatlanna defalarca şapka çıkar- tılacak ınsanlar, sonsuz bır aymazhk, leslımıyet ve uzlaşma ıçınde . Evnmleşıp 'Superegoızm'e donüşen bı- lınçsız yaratık. dağlardan şehırlere ındı- ğınde, guzele ınanan gulen gozlenyle onu eğltmek varken. teslım oldu herkes, sırf daha kalabahk, daha buyuk dıye O yaratık şımdı sokaklara tukuruyor, ışıyor, asırlık ağaçlann kokune kıbnt su- yu dokup sıteler yapı>or Boğaz'a nanr te- pelere Yetkısını kullanıp kendıne çıkarlar sağlıv or başka tepelerde Inançlannı, sevgılenm, ıncelıklennı yı- tınnış bır kıtle donup duruyor behrsızlık- lerde O yaratık kollanru uzauyor sokaklar- dan, kanallardan. haberlerden Harmanlanıp, dunya guzeb duşuncele- nme kanşıyor hatta Yorgun Savaşçı Mal mı? Fılm, Halıt Refığ'ın babasının "MAL"ı değıl, H Refığ'ın nesebı sahıh, özbeoz çocuğudur (Bır sanat esennden "MAL" dıye söz etmenız de aynca üslubunuzdan kışılığınıze uzanan yola elli bın vatlık bır reflektör tutuyor) Temmuz 1992 tanhh Cumhun- yet'te 'Yorgun Savaşçı kaçıyor, TRT cıler peşınde" başlıklı haben okur- ken bır kez daha afakanl?r- boğuldum Ve gordum kı oynadığım filmı yakan, be- nı de ıkı saür yazıyla üyatronun kapısı onune koyan 12 Eylul kâbusu suregelıvor Adını ılk kez duyduğum ve TRT Araş- tırma ve Inceleme Kurumu uyesı olduğu belırülen A>dın Ongun adlı kışı şoyle dı- yesıymış 'Aslında Halıt Refığ'ın her yıl tekrarladığı bu ıddıalara ahştık Fılm TRT'ye aıttır Sanırsıruz kı fılm Halıt Re- fığ'ın babasının malıdır Bu tur ışler yasal olarak TRT'nın gorevıdır Haht Refığ'ın değıl Haht Refığ ucretını almıştır Bır kenara çekılıp susması gerekır İşte bır paragrafta, en soğukkanh bır ınsanı bıle çıl«Jen çıkaracak beş tane koskocaman sahte mcı 1 1- Ahşmadınız Bay Ongun, şerbetlen- dınız Besbelh kı fılmın yakılmış, asılmış, kazıklanmış olması fılan umurunuzda değıl 2- Fılm de TRT'ye aıt değıl. adıyla sa- nıyla Halıt Refığ'e aıttır Sınema kulturu ıle ulfetınız olsaydı "fıhrvler yapımalann değıl, yonetmenlennın adıyla anıhr, on- lann adıyla tanhe mal olur" ılkesınden de habennız olurdu 3- Fılm, Halıt Refığ'ın babasının "MAL"ı değıl. H Refığ ın nesebı sahıh. ozbeoz çocuğudur (Bır sanat esennden "MAL" dıye soz etmenız de aynca üslu- bunuzdan İcışıhğınıze uzanan yola ellı bın Sonuç değışmıyor Şarkılanm hep umutlu nasılsa Bır turlu benı kendıne benzetemedı ka- os Geleceğın evrensel ınsanı olabılmenın sermayesı tukendı nerdeyse Bu etabı kaybettı Turkıye Yalnızca bırkaç sanatçı, bırkaç yazar Gensı yok Yaratığın kollanndalar Başka tarafta, başka çıkışlar var mı 0 Bılemem Ama. son bır makas kaldı bulunduğu- muz kondorda Ya uzakta ışık gorûnen bır korku tüne- lı Ya da benım dınlemeyeceğım bır şarkı bu "Geceler yanm oldu Kendımı, bu duyarsız, aldırmaz, zara- fetını yıürmış, pıs surunun parçası olarak gormuyorum Duşuncelenmın yanı sıra, sokaklanm- da, ılışkılenmde beynimın kıvnmlannda yıldızlaşacak pınltılar, o ışıklan paylaşa- cak -hıç değılse çağdaş olmaya nıyetlı- ınsanlar bulmak ıstıyorum Biı, butun çağnlanmın en sonuncusu olabılır kısacası Uzaklaşabıhnz enı konu Işık ve sevgıyle İLHANİREM Istanbul vatlık bır reflektör tutuyor) 4- "Bu tur ışler yasal olarak TRTnın görevıdır" buyurmuşsunuz Yasal olsun olmasın, TRT bugune kadar bu görevı yenne geürmek ıçın acaba H Refığ'ın harcadığı çabanın bınde bınnı harcamış mıdır 9 Eğer ahşüğınızı -şerbetlendığınızı- soyledığınız bu ıddıalar her yıl yınelen- meseydı Yorgun SavaşçTnın akıbeünı araşürmak ıçın TRTden acaba kım kuçuk parmağını kaldırmak zahmeüne katlanırdı'' 5- "Haht Refığ ucreünı aldı, çekılsm, sussun 1 " demek ayıpun da ote bır şeydır kı bunu nıtelemeye benım terbıyem de el- vermez Ama Bay Ongun'un kavrayabı- leceğı şekılde ıfade etmeye çalışayım Fılm yonetmenlığı bına müteahhıthğın- den tumuyle farkhdır Muteahhıt bınayı bıtınr. parasını ahr. bır kenara çekılebı- lır Oysa yönetmenın ışı bundan sonra da surer gıder ZİHNİ KÜÇÜMEN Tıyatrocu İstanbul HMTAİJK HMBBl BBtBtSl 9OO'ler Tuzağı • Seks Kanalllarının Kapatılması Ikiyüzlülük • Alo Şir- ketleri bir otomobile karşılık milyarlar kazanıyor (!) • Milyonlara varan telefon faturaları, emekçi halkı sö- mürmenin ve uyutmanın yeni yöntemleri... • Onbinlerce Belediye Işçisi Gerevde • Polıs Bakanla Goruşmek iste- yen Sağlıkçılara Saldırdı* Izmir'de Kurt'e Ev Yok • TBMM Insan Hakları Komısyonu, Emnıyete Gıremedı • Kartal'da Fabrika Değil Köle Pazarı: Takimsan • izmır Demır Çelık'te İşveren-Sendıka Elele • Kemal Burkay ve Çekiç Güç* Haber-iş'e Dıyarbakır Muhalefetı ÇIKTI BAYİLERDE SATILIK FOTOCRAF MAKİNESt Nıkon F2 body, MB1 motor (5 kademelı), Vıvıtar 24 mm objektıf (f 2 8) Tel: 512 05 05'ten 437-439 Tum eklenyle 20 yıllık Cumhurıyet ve tum Yenı Ortam kolleksıyonu satılıktır Tel.: 386 64 68 YOLKESEN IRMAK Hıfzı V. Velidedeoğlu 4 bası 15 0001ıra(KDVıçınde) Çağdaş Yaymlan Turkocağı Cad 39 41 Cağaloğlu htanbul Odemelı gondenlmez. DEVRİM ŞEHİDİ ÖĞRETMEN KUBİLAY Kemal Üstun 4 bası 10 000 lıra (KDV ıçmde) Çağdaş Yaymlan Turkocağı Cad 39-41 Cağaloğlu-tstanbul Odemelı gondenlmez. ZİVERBEY KÖŞKU tlhan Selçuk 12 bası 10 000 lıra (KDV ıgnde) Çağdaş Yaymlan Turkocağı Cad 39 41 Cağaloğlu İstanbul Odemelı gondenlmez. PENCERE "Geç MilliyetçililC'te "Çocukluk Hastalığı.." 1789 sımgesel bır sayı Tarıhte çok şeyı çağrıştırıyor Bir donum noktası Bır yumak Bu yumağın ıçınde neler var' Demokrası, ınsan hakları, mıllıyetçılık, laıklık, devrım, ıç ıçe Devrımle demokrası, kımı zaman harman olur Ayıra- mazsın Ummetten mıllete geçış, laıklığı de ıçerığınde ta- şır Çeşıtlı akımların 1789 rakamında odaklaşması, ger- çekte bır butunu de oluşturur, tum dunyaya etkılerı serpı- len bır bomba patlamıştır Çarlık Rusya'sı 1789'un dışında kalabılır miydı? Rus mıl- lıyetçılığının çekırdeğı elbette oluşacaktı Panıslavızm bu kaynaktan yararlandı, Avrasya'da yayılan Panslavcılık, tepkısını de yaratacaktı Kırım Turklerınden ismaıl Gaspı- ralı Bey, 19'uncu yuzyılın sonunda Turancılığın başını çek- tı, 1908 Meşrutıyetı'nden sonra Istanbul'da Turkçuluk alev- lendı, Zıya Gokalp ılkesını koydu "-Turk mılletındenım Islam ummetındenım, Garp me- denıyetmdenım ' Osmanlı imparatorluğu'nda yaşayan butun halklar, 1789'un turnıkesınden ıster ıstemezgeçeceklerdı Bıryan- dan mıllıyetçılıkler ımparatorluğu parçalarken, Anadolu halkı, aydınların başını çektığı Kurtuluş Savaşı'yla ulusal devletını kurdu Cumhurıyet, laıklık ve ummetten mıllete geçış, bu sureçte gerçekleştı Gutenberg'le Ibrahım Mute- ferrıka arasında 250 yıl, 1789la 1923 arasında 134 yıl var. • Mıllıyetçılık bılıncı, ummet bılıncını gerıye ıter, aynı dılı konuşan ınsanlann ulusal kulturlerıne yonelmelennı sağ- lar, bızde toprak ağalığını -Avrupa'da toprak soylusunu- aşan ıçerığı bır bakıma ılerıcılık sayılır, ama bır başka açı- dan gerıcılık boyutlarını taşır Bu, bır zaman ve mekan sorunudur 21 ıncıyuzyıla8kala, gecıkmış mıllıyetçılıkler ın kanlı kavgalarını ılerıcılık saymak olanaksızdır Erken sosyalızm'\n yıkıntılarında hortlayan etnık çatışmalar, 19'- uncu yuzyılı 2000 yılına taşıyor Ne yazık kı ınsanlıkta eşıtsız gelışme ılkesı geçerlidır, aynı zamanda çeşıtlı mekânlarda tarıhın değışık aşamala- rı yaşanıyor, ıç ıçe geçıyor Guneydoğu'da Kurtçuluğun gundeme gırmesıne bu ne- denle şaşırmak gereksızdır 19 uncu yuzyılın sonuyla 20 ncı yuzyılın başında Turkle- rın yaşadığını 21 ıncı yuzyıla doğru Kurtlerın gecıkmış bıçımde yaşamaları kaçmılmazdı Çok partılı rejım boyun- ca, Ankara'dakı Meclıs'e sureklı bıçımde aşıret reısı yolla- yan Anadolu'nun Guneydoğusu'nda, elbette bır uyanış olacaktı Bundan sonrakı seçımlerde halkın doğrudan devreye gırmesı surecı yaşanacak kı bu oluşuma kapı aç- mak demokrasının koşuludur • Uyanış surecıne gıren Anadolu Kurtlerının Turklerle bır arada yaşamak ısteyıp ıstemeyeceklerı bır ayrı konudur Lozan ı geçersız sayarak Sevr'ı savunmak Turkıye Cum- hurıyetı'nı parçalamaya yonelık bır polıtıkadır kı Anadolu halkının bu sıyasete 'evet dıyeceğıne ınanmıyorum Dunya sıyasal harıtasını yenıden duzenlemek ıçın Pan- cermanızm, Panıslavızm, Panarabızm, Panturkızm, Pan- kurdızm uzerıne devletler kurmak yolunda savaşım, gerı- cılıkle eşanlamlıdır Uygar dunyanın gelıştırdığı uluslara- rası hukuk, devletlerın sınırlarını guvenceye alarak ınsan hakları ve temel ozgurluklerı gerçekleştırmek amacına yonelıktır Yoksa yeryuzunun enlem ve boylamlarında kanlı mezbahalar kurulur, ınsanlar bırbırlerını kırıp geçı- rırler, onu alınamayan ve sonu gorunmeyen savaşlarla tarıh sayialanna yenı utançlann kara lekelen duşer • Sovyetler yıkılmadan once Turkıye'nın sosyalıst kesı- mınde Ataturk'e yonelık bır soru yınelenırdı - Ulusal Kurtuluş Savaşı 'ndan sonra Mustafa Kemal, ne- den sosyalızmı kurmadı? Bır toplumun somut koşullarını gormeyen devrımcının boşluğa duşeceğı açıktı Marksızmı ozumseyen kışı, bu kuralı lyıce bellemelıdır Anadolu'da 'erken sosyalızmi kuracak guç ve bırıkım yoktu Şımdı de duşlemcı sol, Ana- dolu'da geç mıllıyetçılık'\n coşkusuna kendısmı kaptırmış gorunuyor Sınıfsal bılıncın ustune, şovenlığın şalını orten- ler var Oysa emekçının ağırlığını anayasasında kuvvetle duyuran ve yonetımde gerçekleştıren bır demokrası kur- mak guncel koşullarda çok daha gerçekçı değıl mı' R Işle 2. MIT Raponı "SHOWTV'YEDİKKATMustoşar Koman, raporu 10 Tammuz'do MGK Gen«l SeJcreteHtğı'rve ve Boşbakonlığo gonderdı MGK hukum«»ı uyardı "Bordoğı ta»- ıron' domla, Kartal Demırağ yayını MİT raporunda, Erol Âboy, Profılo Holdıng, Cıhan Komandıt ve A»\unır Ertagun Doğan Gorej Israıl Cumhurbaşkanı'nın yemeğıne neden katıldı Demırel Umel Sezgın'ı uyardı Hurnyvt ve Sabah'la Show T V arauna n« gırdı Rapordan 'Amenkan ve Yakudı sermayesı Turkıye'da «tkınlık sağ- lamak ıçın yoğun bır çaba ıçınd* Bu çevreler '$mlle»hrm«' pro- jetının de asıl sahıpterı" PKK-HIZBULLAH ÇATIŞMASI İSLAMCI AYDINLARDAN BARIŞ ÇAĞRISI KUZEY IKAK'TA KÜtT ÖROOTURİ ARASINDA OEROİNLIK Ifçı Partjı'mn gın^mlen F«ndun Yazar'ın değerlendırmesı OÜLHANI ASKİRİ TIP AKADEMİf İt Terfilerde poyı yatanlan nasıl koynlıyor Kıbro Türk toplurrvj cözüm* nanl haurlonr^ • ABD Törfa Cumhuny«Aw > « 10 bın "Bans Gönülkhü" göndcnyor • Hürnyet gazatov zırvmnds d«iği»ıklık • 21 sanalçının manıfsslosu Tek umut ıısterr>« karv saldın* • Kadınlcr doğumda «flanm vanbnnda ıshyor • Bom BeclaH- Ofcmpıyoiar'ı vwd*n yw» vuruyor • Ba^yazı Doğu P»nrv;»k "2 CumKunv^"ı taiımor • (vWWr»t At Asbn "Kürt lonmunun çozumunda adatnı rrwrkszıy*l;ıil(" • Ena İdkır Yazann «jrohyfa urunu araıındaly ılı;kı • Can Yüosl DOT v« BEDETE • Şukru GunbUut Ahır Zaman Pavgamban Gulom AJVT»I I Avşa'da satılık bahçeli ev. Tel: 9-1986-1747
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle