Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 AĞUSTOS1992 PAZAR CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 11
Osman Görgen
toprağa
yeriliyop
• Kültûr Servisi- Tiyatro
oyuncusu Osman Görgen,
bugün saat 11 .OO'de İslanbul
Belediyesi ŞehirTiyatrolan
Harbiye Muhsin Ertuğrul
Sahnesi'nde düzenlenecek
törenden sonra Şişli
Camii"ndeki öğle namaanın
ardından Karacaahmet
Mezarlığında toprağa
verilecek. Önceki gün Şile'de
kayahklardan düşüp denizde
boğularak ölen Osman
Görgen 38 yaşındaydı.
İstanbul Şehir
Tiyatrolan'nın
oyunculanndan olan Osman
Görgen, Şilebezi Kültür
Şenliği kapsamında
sergilenecek olan "Kuşlar"
ve "Resimli Osmanlı
Tarihi"(fotoğraftaZihni •
Göktay ile birlikte)adlı
oyunlarda rol alıyordu.
Yorgun
Savaşçı'nın
denetim sorunu
• Kültür Servisi-MİT
depolannda U-Matik
kopyası bulunan ve 32. Gün
uogramında fragmanının
yayımlanmasıyla yeniden
tartışmaya açılan "Yorgun
Savaşçı" filminin nasıl
denetleneceğı sorun oldu.
Kültür Bakanlığı yetkilileri,
filmin senaryo ve film akjş
planının incelendiğini,
bakanlık normlanna göre
"Yorgun Savaşçı"nın
gösterimıne hiçbir engel
bulunmadığını açıkladılar.
Filmin yönetmeni Halit
Refığisedenetimin, tüm
aşamalan halka açık olarak
yapılmasını önerdi. Filmi
yasaklayan raporda irroası
bulunan denetçilerden Aydın
Ölgun ise denetim yetkisi
verildiği takdirde, bugünkü
Jcosullarda da filmin
gösterilmemesi yönünde
görüş bildireceğini söyledi.
Olgun, "Ben Atatürkçüyüm
ve Atatürk üzerine kuşku
düşürecek yanlanyla eserin
gösterimine yine karşı
çıkıyorum. Belki baa
bölümleri kesilerek
gösterilebilir" görüşünü dile
getirdi.
Bakanlık 17
plastik sanat
eserialdı
• Kültûr Servisi- Kültür
Bakanhğı seçici kurulu 17
plastik sanat eserinin alımına
kararverdi. Kültür
Bakanhgı'ndan yapılan
açıklamaya göre Bakanlık,
müzeler ve çeşitli sanatsal
kurum veetkinüklerde
değerlendirilmek üzere
sanatçılar, galeriler ve
koleksiyonlardan plastik
sanat eserleri satın alacak.
Seçici kurul, ilk aşamada iki
eser. ardından da 17 eserin
alımına kararverdi.
Eserlerinin ahnmasına karar
verilen sanatçılar şöyle: Zafer
Gençaydın. Rasim Arsebük,
Naile Akıncı. Halil Çoşkun,
Muharrem Pire, Ender
Güzey, Mehmet Baştuğ,
Bünyamin Balamir, Cemal
Güvenç, Zehra Çobanlı,
Osman Altıntaş, Muzafter
Genç, Zeki Şahin, Zerrin
Demirsoy Türkkan, Mürteza
Fidan, A. İsmail Türemen ve
Cemil Eren.
VasfiRızaZobu
iyileşiyor
• İSTANBUL(AA)- Devlet
sanatçısı Vasfı Rıza
Jobu'nun sağlık durumunun
j&iye gittiği bildirildi. 29
itaziranda, Esnaf
Hastanesi'nde bir prostat
ameliyatı geçiren Vasfı
Rıza'nın ameliyat
yaralannın kapandığı ve
yürüme egzersizleri yaptığı
belirtildi. Sanatçı hastanede
b,ir süre daha tedavi görecek.
"İslamiyet ve
sanat, kültür"
dosyası
• Koltür Servisi- Evrensel
Kültür'ün ağustos sayısı
yayımlandı. 'Modernizm
olgusu acısından müzik ve
resim sanatında 20. yüzyıl
başlan'. 'Benerci, Nazım
Hikmet'in kendisiydi',
'mışianmış gelecek',
"İslamiyet ve kültür. sanat"
dosjası, 'Görsellikten
tenselliğe geçiş' 'Edebiyatın
Gerçeği' bu sayıdaki
konulardan bazılan.
Marilyn Monroe, bundan otuz yıl önce otuz altı yaşmda ölmüştü
Ölüms in yolu ölümden geçer
ATtLLA DORSAY
Marilyn, Marilyn... Düşlerimizin eskime-
yen kadını... Onunla ilk tanışıığımda, yeni-
yetmeliğimi sürdüren gencecik bir insandım.
Ben gençliğimi geride bırakırken, o hiç de-
ğişmedi, hiç yaşlanmadı. Bir takvim yapra-
ğından, bir posterden, bir fotoğraf albümün-
den hep o kışkırtıcı gülümseyişiyle. o değiş-
meyen "çocuk-kadın" görüntüsüyle bizlere
bakacak. "Ezeli" kadın, ölümsüz sanşın,
mitoslaşmış Hollywood stanrun en tipik dı-
şavurumu o...
Her yıl düzinelerle çekici sanşının ortalar-
da boy gösterdiği sinemarun Kâbe'sinde Ma-
rilyn olmak... Kendisine bir Pygmalion, yani
güçlü ve dönüştürücü bir erkek bulan her
güzel kadın, böyle bir düş görebilirdi. Üste-
lik Marilyn, ideal beden ölçülerinin ve akmlı
Marilyn için Liz Taylor geçenler-
de şöyle demiş: 'Ondan güzeldim,
ondan yetenekliydim. Ama neden-
se bir efsane olamadım. Efsane ol-
mak için galiba erken ölmem gere-
kiyordu.'
bir fıziğin ötesinde ne büyük bir yeteneğe ne
sıradışı bir zekâya ne de "bir gecede" yıldız
olabilecek bir şansa sahipti. Tersine. Ma-
rilyn olmadan önce bir düzineye yakın an-
lamsız fılmde oynamış, birçok erkeğin ya-
tağına girmiş, bağlı olduğu FOX şirketinin
ceberrut patronu Daryl F. Zanuck'la takışıp
durmuştu. Marilyn olayına ilk bakışta ve dı-
şandan görünümü tümüyle böyleydi.
Ama efsanelerin ardında her zaman gö-
ründüğünden daha çok şey vardır. Marilyn.
göründüğünün ve sanıldığmın tersine, önce-
likle yetenekli bir oyuncu ve şarkıcıydı. Hep
o "aptal sanşm"lan oynuyordu ya!.. Gerçek
bir aptal sanşın olmak, bu rolleri böylesine
iyi canlandırmak için yeterli değildi. Olduğu
Marilyn Monroe, öiümüyle, hiç değişmemeyi, hiç yaşlanmamayı güvence altına aldı belki de.
gjbi görünmek, oyunculukta tam bir bilinç
ve yetenek sorunudur. Marilyn'nin perdede-
ki rolleri de olduğu gibi görünmesinden de-
ğil, büyük bir çaba ve hazırlıkla yaratılmış
kompozisyonlardan kaynaklaruyordu.
O, erkeklerin hoşuna gidecek her şeye sa-
hipti. Kışkırttığı ölçüde. erkeğe kendisini ko-
rumak, himaye etmek isteği de veriyordu.
Kim ne derse desin ve "kişilikü kadınlan-
mız" ne kadar kızarsa kızsın. bu rol bir erke-
ğin gönlüne girmek için en kestirme yoldur.
Bu tavn, onun özel hayatında da güçlü, kişi-
likli erkeklere yönehnesi sonucunu veriyor-
du. Filmlerinde ise bu tavnyla, milyonlarca
erkekte ona kol-kanat germek isteği uyandı-
nyordu.
Marilyn, şöhrete kolay ulaşamadı. Basa-
maklan birer birer. çok çaba göstererek.
kendisinden çok şeyler vererek çıkması ge-
rekti. Çıktığı yerde kalması ise daha zordu.
Kendisini oyuncu olarak hiçbir zaman cid-
diye almayan bir şirketle ve patronla boğuş-
ması, onu hep bir "seks yüdızı" olarak gör-
mek isteyen magazin basınma göğüs ger-
mesi, o bir zamanlar çektirdiği cıplak fotoğ-
raflann getirdiği utancı ömür boyu taşıması
gerekti.
Aptal sanşıru özel hayatında da oynaması
istendi ondan; kişiliğini göstermesi, kendi
kendisini yetiştirmesi, yaşam dersleri yolun-
da ilerlemesı hoş karşıİanmadı. Yaşı ilerlese
de, o.hep bir taş bebek, bir aptal sanşın, bir
seks tannçası olacaktı, öyle olmaya koşul-
lanmıştı.
Gölgesine sığınmak istediği güçlü erkekler
de ona gereksindiği korumayı sağlayamadı-
lar. Ne Arthur Miller ne John Kennedy ne
başkalan... Ünü arttıkça yalnızlığı da arttı,
JJİarilyn, göründüğünün ve
sanıldığının tersine, öncelikle yete-
nekli bir oyuncu ve şarkıcıydı.
Ama erkeklerin hoşuna gidecek
her şeye de sahipti. Ymede şöhret
için kendinden çok şey verdi.
fılmleri gjşe rekorlan kırdıkça korkulan pe-
kişti. Bir yazann dediği gibi "O, korkuyla
birlikte doğmuştu. Bu korkuyu hiç yeneme-
di ve bu korku sonunda onu öldürdü."
En ilginç şeyi geçenlerde Elizabeth Taylor
söylemiş: "Ondan güzeldim, ondan yetenek-
liydim. Ama nedense bir efsane olamadım.
Efsane olmak için galiba erken ölmem gere-
kiyordu". Evet, Marilyn, tıpkı James Dean
gibi, efsane olmayı belki de en çok öiümüyle
yakaladı. Bugün yaşlanmış, şişman, boyah,
bir bayağı sanşın görünümü olacaktı belki
de... Oysa öiümüyle, hiç değişmemeyi, hiç
yaşlanmamayı güvence altına aldı. Ne ya-
parsınız, ölümsüzlüğe giden yol kimi zaman
ölümün kendisinden geçiyor...
İki Amerikalı yazar, Marilyn Monroe'nun ölümünü sorguluyor
Iııtilıar mı, kazamı, cinayet ıııi?
Kûirur Servisi - 5 Ağustos 1962 pazar
sabahı tanyeri henüz ağarmıştı ki. Ma-
rilyn Monroe'nun Los Angeles'taki
evinden dışan bir kadın fırladı "Katil-
ler! Katiller!" diye bağınyordu kadın.
"Sonunda onu öldürmeyi başardınız!
Memnun musunuz şimdi?"
Marilyn Monroe, bundan tam 30 yıl
önce aşın dozda uyku ilacı almış olarak
ölü bulunduğunda. baa muhabirler ha-
beri bu öyküyle birlikte vermişlerdi.
Monroe, trajik öiümüyle birlikte
Hollywood'un "efsaneler mezariığT-
ndakı yerini aladursun, ünlü yıldızın
ölümünün bir kaza ya da intihar olma-
dığı, Marilyn'in cinayete kurban gittiği
yolundaki söylentiler de ortalıgı hızla
sanvermişti.
Birçok muhabir ve araşürmacı. Ma-
rilyn Monroe'nun zamanın ABD Dev-
let Başkanı John F. Kennedy ve kardeşi
Robert Kennedy ile ilişkilerini ve bu iliş-
kilerdeki sırlan ortaya çıkarmaya çaba-
lamış, "Tannça: Marilyn Monroe'nun
Gizli Yaşamlan" adlı kitabın yazan
Anthony Summers yıllannı bu işe ver-
mişti. Ama gerçekler öylesine yüksek
yerlerden, öylesine büyük baskılarla
örtbas ediliyordu ki, olayı ışığa kavuş-
turacak ipuçlanna ulaşmak bir türlü
mümkün olmuyordu.
Peter Brown ve Patte Barham adh iki
yazann Mon-
roe'nun 30.
ölüm yıhna
denk getirdıkleri
ve kısa bir süre
önce Heine-
mann Yayıne-
vi'nce yayımla-
nan "Marilyn:
Son Çekim"
(Marilyn: The
Last Take) adh
kitap ise, bugü-
ne kadar elde
edilen bütün
aynnülan bir
araya getiriyor,
Amerikab
yıldıan Ken-
nedyler'le ilişki-
lerini, Kennedy-
ler'inM^ri'yn'in
öiümüyle bağıntılannı inceden inceye
kağıda döküyor.
Marilyn Monroe'nun ölüm öyküsü
ancak olaylarla ilgıli insanlarla yapılan
görüşmeler bir araya getirilerek belirle-
nebilecekti. Gerçek ise büyük bir olası-
hkla, Marilyn'in Başkan Kennedy ve
kardeşi Robert'la ilişkilerindeki birçok
sır gibi, bir ses bandında yatıyordu.
Monroe'nun ölümünden 13 yıl sonra
1975'te "Oui" dergisi, araştırmaa mu-
habir Anthony Scaduto'nun biryazısını
yayımladı. Scaduto, "katiller"in kimli-
ğine ilişkin baa görüşler öne sürüyordu:
"Monroe, Bobby'yi, John F. Kennedy'-
yi ve Kennedy ailesinin gelecekteki baş-
kanlık adaylannı bir skandaldan kur-
tarmak isteyenlerce öldürülmüş olabi-
lir."
Monroe'nun Los Angeles'taki evine
gizli dinleme aygıtı yerleştirildiğini ilk
açıklayan da "Oui" dergisi oldu. Dergi-
Oazeteci
Anthony
Scaduto
1975'te'Oui'
dergisinde
şöyle
yazmıştı:
"Monroe,
Kennedyler'i
bir
skandaldan
kurtarmak
isteyenlerce
öldürülmüş
olabilir."
Marilyn Monroe, 30 yıl önce aşın dozda uyku ilacı almış olarak ölü bulunmuşru.
Ama sonradan Monroe'nun bir cinayete kurban gittiği ileri sürülecekti.
nin savına bakılırsa, yaşammın son öğ- nın ses bantlan vardı. Hollywoodlu özel
leden sonrasında Monroe'yla Robert hafiye Fred Otash, gerek Monroe'nun
Kennedy arasında patlak veren kavga- evinde gerek Kennedyler'e yakmlığı bi-
linen ünlü oyuncu Peter Lawford'un
kumsaldaki evinde çok sayıda gizli din-
leme operasyonu düzenlediğini ileri sü-
rüyordu. Kimilerine göre, Otash, Ken-
nedy ailesine karşı kullanılabilecek koz-
lar ele geçirmek isteyen mafya tarafı-
ndan tutulmuştu. 1961 aralığında, Law-
ford'un evinde gerçekleştirilen gizli din-
lemeler. Başkan ile Marilyn arasındaki
ateşli bir aşk sahnesini açığa çıkarmıştı.
Etedektif Otash, baa devlet sırlannın
bile tartışıldığını ima ediyordu.
Otash, Monroe'nun son günü yapıl-
rruş bazı kayıtlan da dinlemişti. Anlaşı-
lan, Başkan Kennedy'nin Monroe'yla
ilişkisini bitirmesinden hemen sonra ün-
lü yıldıan sevgilisi olan Robert Ken-
nedy, o gün belki yalnız, belki Peter
Lavvford'la birlikte Marilyn'in evine git-
mişti. Marilyn'in iki kardeşle ilişkileri-
nin aynntılannı açıklayacağı yolundaki
tehditlerinden sonra Robert Kennedy
yaklaşan skandalı bastırmak istemişti.
Bu ziyaretin ses kayıtlan Gizli Servis,
C1A ya da FBI'ın arşivinde. FBI Başka-
nı J. Edgar Hoover'ın bir zamanlar ken-
disi için özel bir kopya yaptırdığı ve
bandı ikide bir dinlediği bile öne sürülü-
yor.
Özel hafiye Otash, söz konusu ses
bandınıniceriğinişöyleanlatıyor "Mon-
roe ve Robert Kennedy bir odadan
öbürüne, bir ko-
nudan ötekine
geçerken sürekli
kavga ediyor-
lardı. Anlaşılan
çok şiddetli bir
tartışma gecmiş-
ti aralannda.
Marilyn, 'Ken-
dimi kullaml-
mış, ezilip geçil-
miş hissediyo-
rum' diyordu.
Daha sonra.
Adalet Bakanı
Robert Ken-
nedy"ye evi terk
etmesini söyle-
di."
Otash'a
bakılırsa. Mon-
roe'nun daha
sonra Robert Kennedy'yle yaptığı bir
telefon konuşması da geçmiş ses bandı-
na. Marilyn, Kennedy'yi Peter Law-
ford'ın kumsaldaki evinden aramış. Te-
lefonda haykınyonnuş "Uğraşmayın
benimle! Beni rahat bırakın!"
Ses bantlannın serüveni çok ilginç bir
sonla noktalanıyor. 1%8'de, Robert
Kennedy'nin başkanlık kampanyası sı-
rasmdabirgrupmuhafazakâr.gazetelere
ilan vereek Kennedy'nin Monroe'yla
ilişkisini kanıtlayan ses bantlannı geti-
rene 75 bin dolar ödül verileceğini bıldi-
riyor. Adını açıklamayan Los Angeleslı
bır polis memuru ilana yanıt veriyor ve
grubun bir temsilcisiyle gizlice buluşu-
yor. Grubun temsilcisi. bantlan dinliyor
ve "inandıncı" buluyor. Anlaşma olu-
yor. Ama polis memurunun bantlan
teslim edeceği günden bir gün önce Ro-
bert Kennedy bir suikasta kurban gidi-
veriyor. Bantlar da ortadan kaybolu-
yor.
x eter Brovvn
ve Patte
Barham geçen
haftaABD'de
yayımlanan
'Marilyn:
Son Çekim'
adh
kitaplannda,
ünlü yıldızın
öiümüyle ilgili
çok sayıda
ipucunu bir
araya
getiriyorlar.
PORTRE MARİLYN MONROE
"Bir Milyonerle Nasıl EvtenOirrin yönetmeni Jean Megu-
lesco'nun çizdiği bir Marilyn Monroe pornesi.
Seks meleği
evrensel kültür
ayli kiilüir, sacaL cibıyat dergisi
AĞUSTOS SAYISI ÇIKT1
B a y i l e r d e ve K l t a p f ı l a r 4 a
P i y e r l o l ı C ı d 4 1 - B / 9 Ç E M B E R L I T A S - 1 S T
5 1 7 8 2 3 7
M M M M
OZGURLUK DUNYASIa y i ı k ı s ı p l ı ı l l e o r ı v e p o l ı l ı l ı d e r g i s i
AĞUSTOS SAYISI ÇIKTI
B a y l l e r a i e ve k l t a p ç ı l a r d a
P ı y c r l o l ı C a ı l < I B / « ( , | M B 1 R I I I \ > 1 i I > I 7 « ^
J ^
SEVİŞMENİN
GÜDÜKLÜĞÜ
VEYÜCEÜĞİ
Melih Cevdet Anday
2. bası 10.000 lira (KDV ıvinde)
Çağdaş Yayınları Türkocağı
Cad.i9~il Cağaloğlu-htanbul
Odemeli gönderilmez.
Asıl adı Norma Jean Mor-
tenson. Ama Norma Jean Ba-
ker diye de bilinir. 1 Haziran
1926'da Los Angeles'ta doğ-
du. Yetimhanelerde ve ya-
bana ailelerin yanında mut-
suz bir çocukluk dönemi ge-
çirdi. Gençlik yıllannda fo-
toğrafçılara modellik yapma-
ya başladı. Dergi kapaklann-
daki resimleri ve bir takvimde
yer alan çıplak fotoğrafıyla
Hollywood'un dikkatini çek-
ti.
1948den başlayarak bazı
önemsiz fılmlerde oynadıktan
sonra 1950'deJohnHuston'ın
"Elmas Hırsızlan" ve Joseph
L. Mankievvicz'in "Perde Açı-
lıyor" filmlerindeki küçük
rolleriyle başan kazandı.
1953'te Howard Hawks"un
"Erkekler Sanşınlan Sever"
ve Jean Negulesco'nun "Bir
Milyonerle Nasıl Evlenilir?",
1955'te Billy VVilder'ın "Yaz
Bekân" adlı güldürülerindeki
başrolleriyle bir cinsellik sim-
gesine dönüştü.
Çekiciliği kadar oyunculuk
yeteneğiyle de ilgi görmek is-
tediği için Nevv York'taki
Actors Studio'da dersler aldı.
Hollywood'a döndükten son-
ra Joshua Logan'ın "Otobüs
Durağı", Laurence Olivier'-
nin hem yönettiği hem oyna-
dığı "LJyuyan Prens" ve Billy
VVilder'ın "Baalan Sıcak Se-
ver" gibi önemli fılmleriyle
ününe ün kattı.
John Huston'ın yönettiği,
Clark Gable ve Montgomery
Cüft'in de oynadıklan "Uy-
gunsuzlar" (1961) son filmi
oldu.
5 Ağustos 1962 günü aşın
dozda uyku ilacı almış ola-
rak ölü bulundu. 36 yıllık
ömründe özel yaşarnı sürekli
ilgi odağı oldu.
1954'te ünlü beyzbolcu Joe
DiMaggio ile kısa süren bir
evlilik yaptı. 1956-61 arasın-
da, kendisi için "Uygunsuz-
lar"ın senaryosunu da yazan
ünlü oyun yazan Arthur
Miller'la evli kaldı. Henry
Hathaway'in "Niyagara"sı,
Otto Preminger'in "Dönüşü
Olmayan Nehir"i, George
Cukor'ın "Gel Sevişelim"i.
Monroe'nun öteki önemli
fılmleri arasında. Norman
Mailler'ın yazdığı "Marilyn:
A Biography of Marilyn
Monroe" 1973'te yayımlandı
ve "Seks Meleği Marilyn
Monroe" adıyla Türkçeye
çevrildi.
BU AKŞAM 23.25'TE SH0W TV'DE
Marilyn Monroe
Sinevizyon'daKultfir Servfei-30 yıl önce 5 ağustos gecesi hayaüna son ve-
ren ünlü yıldız "Marliyn Monroe", Sinevizyon'da bu akşam
saat23.25'teanılacak.
Programda Monroe'nun keşfedilişi, yükselişı, fibnleri, özel
yaşamt ve sorunlan anlatılıyor. Daha sonra "M.M." imajının
oluşumu ve bu imajın Monroe'nun ölümünden sonra nasıl kul-
lanıldığı üzrindeduruluyor.
Bunun yanı sıra her zaman olduğu gibi yeni fılmleri gösterimi
süren filmler v e ShovvTV'den seçmeler ekrana gelecek.
İbrahim Altınsay'ın hazırladığı programı Şahika Tekand su-
nuyor