Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Sal
Cumhuriyelf
Sahibi: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilık Türk Anonım Şırketı adına Beria .Nadi İstanbul Haberleri: Şeaay Kalkaa, Dış Haberler: Ergun Balcı, Iş-Ekonomi: Şokraa Ketend, Yurt Basan ve Yayarv Cumhurıyet Matbaacılık ve Gazetecılık T.A.Ş. Türkocajı Cad.
• Genel Yayın Yönetmem: Öıgen Acar • Genel Yayın Koordinatörır Hikmel Çetinkıy» Haberleri: Mehmcl Saraç, KUltUr: Ccial Usler, Makaleler: Sami Karaoren, Spor: Abdulkadir 39/41 Cagalçğlu 34334 Ist. PK: 246 İstanbul. Tel: 512 05 05 (20 hat), TeleK
Yazı Işlerı MudUrlerr Fusun Özbilgtn (Sorumlu), Ce\*\ Ba$laogif (Haber) • Görsel YicdmaD, Düzelune: Abdallah YazKt • MUessese Müdür V.: Erol Erkııt • Koordinatör'
Yönetmen: AU Acar • Düzenleme: Mutufa Sajlamer • Ankara Temsılcısı: Cuacyt Aamcl Konıban • Muhasebe: Bitknl Vnter • ldare: Hiıseyia Gurer • Isletme: Önder Çelik •
Arcayvrek, Haber Müdurleri: Muslafa Balba), Isık Ktnsu, tzmır Temsılcı V.. Serdar Kjzık, Bılgı-tslem: Nail tnal Bilgisayar Sistem: Manıvet Çiltr • Personel: Stvgi Bostancıoglu
Adana Terasilcısı: Çcüa Yiteaotlu • Reklam: Reha Ifilmaa • Dış lliskiler. Httlya Akyol
22246, Fax: (1) 526 60 72 • Bürolar; Aakara: Z. Gökaip Blv. tnkılap S. No:
19/4, Tel: 433 11 41-47, TMex: 42344, Fax: (4) 433 05 65 • lzmin H. Ziy» Blv.
1352 S. 2/3, Tel: 83 12 30, Telex: 52359, Fax: (51) 89 53 60 • Adaaa: Inönü
Cd. 119 S. No: 1 Kat 1, Tel: 19 37 52 (4 hat), 1elex: 62155, Fax: (71) 19 25 78
TAKVİM:2AĞUSTOS 1992 tmsak: 4.08 5.53 öğle: 13.15 Ikindi: 17.09 Akşam: 20.27 Yatsı: 22.Ü4
"Bıı gece olmaz
Boris"
•LONDRA(AA)-
Rusya'da prezervatif üreten
iki fabrikanın, ellerindeki
hammaddenin tükenmesi
nedeniyle kapanma
tehlikesiyle karşı karşıya
bulunduğunu bildiren
Uluslararası Aile Planlaması
Federasyonu, derhal bir
şeyleryapılmazsa, Rus
kadmlannın artık eşlerine
'NietBons. Bu gece olmaz!..'
demek zorunda
kalacaklannı bıldırdi.
Uluslararası Aile Planlaması
Federasyonu Londra'da
yaptıâ açıklamada, Rus
fabrikalannın artık
prezervatif ürelemediklerini,
ellerindeki stoklann da bu ay
sonuna kadar tükeneceğini
bildirdi. İngilız prezervatif
üreticilerini, ürünlerinden bir
kısmını Rusya'ya
göndermeyeçağıran Aile
Planlaması Federasyonu, iki
yıl önce de Rusya'da ciddi bir
prezervatif sıkjnüsı
yaşandığını, o zaman
kendilerinin 15 milyon adet
•prezervatif yardımı'
yaptıklannı kaydetti.
Erkeklerde
intihar egilimi
• LONDRA (AA) - İsveç'in
Malmö kentindeki Lund
Üniversitesi'nde görevli
öğretim üyelerinden Dr.
Gunnar Lindberg'in 20 yılı
aşkın bir süre ıçınde, toplam
27 bin erkek ve 28 bin kadın
ûzerinde yapüğı
araştırmanın sonuçlan,
İngiliz up dergısı 'British
Medical Joumal'da
yayımlandı. Araşürmada,
kanlanndaki kolesterol
oranlan düşük olan
erkeklerin, yûksek olanlarla
karşılaştınldığında intihar
eğilimlerinin tam dört kez
fazla olduğu belirtıliyor.
Avrupa Gençlik
Konferansı
• ANKARA (AA) - Avrupa
Gençlik Konferansı 3-7
ağustos tarihleri arasında
Ankara'da yapılacak.
Konferansa, 26 Avrupa
ülkesi ile Türk
cumhuriyetleri, KKTC ve
Japonya'dan gençler
katılacak. Türkiye,
konferansta, illerden seçilen
ikişer öğrenci ile temsil
edilecek. 'Dünyada Açlıkla
Mücadele' konulu konferans
pazartesi günü Milli Eğitim
Bakanlığı Beşevler Şura
Salonu'nda başlayacak.
Uçaklar hasta
ediyon• ADANA (AA)-
Adana'daki Incirlik Hava
Üssü'nden kalkan ve inen
uçaklann çıkardığı gürültü
şikâyetlere yol açıyor.
İncirlik kasabasında ve üssün
yakınında bulunan
Toptanalar Sıtesi'nde
yapılan ölçümlerde,
uçaklardan yayılan
gürültünün. insan hayatını
tehditte tavan olarak
gösterilen 70 desibeli aşarak
115 desibele yükseldiği
belirlendi.
AIDS virüsünün
etkisi
• İSTANBUL (AA) —
AIDS'le Savasım Derneği
Başkanı Prof. Dr. Enver
Tali Çetin, AIDS
hastalığımn kan nakilleri
sırasında bulaştığını
hatırlatarak, bu işlem
sırasında dikkatli
olunmasını istedi. 8.
Geleneksel Şile Bezi Şenliği
çerçevesinde 'AIDS
virusunun etkileri' konulu
bir panel duzenlendi.
Panelde konuşan AIDS'le
Savaşım Derneği Başkanı
Prof. Dr. Enver Tali Çetin,
AIDS virusunun 'yakın
atkileşim'le insanlar
arasında yavıldığını
bildirerek, yapılacak kan
nakilleri esnasında, hastaya
verilecek kanın 'gelişiguzel'
temin edilmemesi
gerektiğini anlattı.
Mobil telefona
dikkat
• FRANKFURT(AA)-
Amerikan Radyasyon
Kontrol ve Ölçüm Kunımu
tarafından yapılan ve
Almanya'da buyük yankı
uyandıran araştırma
sonunda, mobil
telefonlardan yayılan
elektromanyetik dalgalann,
başta kanser olmak üzere
sinir sistemi merkezini tahrip
ederek psikolojik hastalıklar.
kan dolaşımı rahatsızlıklan,
embriyonlann tahribine ve
hormon oluşumunun
bozulmasınâ neden
olduğunu belirlendi.
Uzmanlar, özellikle
antenden yayılan
elektromanyetik dalgalann
etkili olduğuna dikkat
çektiler.
90x90 bir kare eşarp: Ünlü Hermes
Scherrer'uı
yün krepten
bir pantolon
takunı.
Yaka ve
cepler altuı
işlemcli.
Düemeler
Scherrer'in
baş harflcri
ile süslü.
Vlodacı
ismini
yazdığı
kocaman
kemerler de
• Hermes eşarplarmın moda dünyasındaki yeri
apayn. Bir gelenek, bir klasik, bir tutku... Boyu
çıktığı günden bu yana hep aynı.
• Üstünde hep aynı desenler... Av sahneleri,
atlar, üzengiler, köpekler, av kuşlan, kral ve
soylulann düzenlediği av partilerinden
kınk kırpık sahneler.
• Hermes'in ipekten daha yumuşak, deriden
yapılmış şık pantolonlan, şallan da var. Ama
onlara ulaşmak, bir eşarba ulaşmak kadar kolay
değil. Hem onlar bir Hermes eşarbı kadar da
ünlü değil.
NECLA SEYHUN
Yağmur altında, güneş altında saatlerce bekleşirler. Kaldınmlar ve köşeler
boyu döner kuyruklar. Sabırlanna şaşmamak ne mümkün?.. Sanki yaşamsal bir
Scherrer'den 92-93
kışı için deri
taklidi kumaştan
bir takım. Takunı
almak zor. Ama
kasket belki de
alınabilir.
Havasına!..
sorun.
Oysa bunca ezıyet sonunda alacaklan y alnızca bir "hava!", sıradan bir hava
değil elbette. Bir Paris havası... 90x90 bir kare eşarp!... Ünlü Gri Hermes eşarbı.
Ama eziyet de eziyet hani. Ödenen paranın çokluğu da cabası!..
Hermes eşarplannın moda dünyasındaki yen apayn. Bir gelenek, bir klasik,
bir tutku. Boyu, çıktığı günden bu yana hep aynı. Üstünde hemen de hep aynı
türden desenler... Avsahnelen... Atlar, üzengiler, koşumlar... Av borazanlan,
köpekler, av kuşlan, kemerler
Bir zamanlar krallann, şato sahiplerinin. soylulann düzenlediği av
partilerinden kınk kırpık sahneler.
Yıllar ve yıllar boyu çekiciliğinden hiçbir şey yitirmedi bu konu. Hermes...
Tüm dünyada kadınlann düşü.
Hermes'in bir ipekten daha yumuşak deriden yapılmış şık pantolonlan,
ceketleri, şallan da var. Ama onlara ulaşmak bir eşarba ulaşmak kadar kolay
değil. Hem onlar bir Hermes eşarbı kadar da ünlü değil. Bu nedenle uzuyor
Faubourg Saint Honore'deki kuyruklar.
Tüm dünyadaki kadınlann düşü, evet. Başa klasik bağlamaktan tutun, boyna
şöyle bir dolamak, çantanın sapına düğümlemek, omza öylesine atıvermek,
blucinin kemer köprülerinden geçirip bağlamak, bandana olarak
değerlendirmek...
Artık yerine, yılma, modasına, zevkine göre... Ama temel bu: 90x90 bir kare.
Parishavasını yalnızca Hermesmi veriyor?.. Elbettehayır!.. Chanel'in odillere
destan omuzdan askılı kapitone çantalan, iki renk pabuçlan, sırt sırta iki "C"li
(Coco Chanel) küpeleri, kolyeleri, kol düğmeleri... Zinciru,incili kemerleri.
Onlar da peynir ekmek gıbi gidiyor. tnanılmaz bir siik.se ile.
Paris havasını, Paris'in efsanevi şıklığmı, bundan daha kolay, bundan daha
ucuz (ne kadar pahalı da olsa) başka ne verebilir ki?..
Paris havası bir zamanlar kocaman bir Lanvin şaldı. Son yıllarda abartılı bir
Lacroix barbar kolye de öyle.
Yıllarca Pera Palas'ta çalışan Yorgo, emekli olunca İstanbul'u terk etmiş
Patmos'ta bir Yorgo, 'bizden' biri
• Yorgo ve eşi Dora,
Patmos'a yerleştikten
sonra bir de dükkân
açmışlar. Eğer bir gün
Yorgo'nun dükkânına
yolunuz düşerse Türk ol-
duğunuzu söyleyin yeter.
OLCAY AKDENİZ ~
PATMOS - Adalar denia
Ege'de yüzlerce adadan yal-
nızca biri Patmos. İlk bakışta
diğer Yunan adalanndan bir
farkı yok. Yalnızca deniz tüm
gücünü kullanarak karanın en
kuytu yerlenne kadar uzanmış.
olağanüstü güzellikte bir koy
yaratmış. Toprakla denizın ış-
veli oynaşması aynı güzellikte
bir liman doğurmuş. Ve Ege'-
nın o sabırlı o becerikli insanlan
da limanın kıyısına beyaz, kutu
gjbi evleri, daracık yollanyla şi-
rin mi şirin bir kent kuruver-
mişler. Patmos'ta bir de Yorgo
var. kendini "bızden" sayan,
bizi kendinden bılen...
Yıllarca İstanbul'da Pera Pa-
las'ta resepsiyon görevlısı ola-
rak çalışan Yorgo, 1981 yılında
emekli olunca, almış yanına eşi
Dora'yı, çıkmış yola. Amaçlan
emekliliğin tadını çıkarmak.
Başlamışlar Ege'nın tüm ada-
lannı teker teker dolaşmaya.
Sonra... Sonrasını Yorgo an-
latıyor:
"Bizım İstanbul çok kala-
bahklaşmıştı. Çok gürültü
vardı... Patmos'u çok sessız ve
Yorgo, İstanbul'u özlüyor. Kendisi 67, eşi Dora 60 yaşında. Oğlu Yani de Patmos'a yerieşmiş.
sakin bir yer olarak gördük. O
haliyle gözümüze çok güzel gü-
ründü... Burası emekli yen de-
yip yerleşmeye karar verdik."
Yorgo ve eşi Dora adaya yer-
leştikten sonra kıyıya bir de
dükkân açmışlar. Turistlere he-
diyelık eşyalar satıyorlar. Dük-
kânlan; tişörtlerle, her renkten.
herçeşıtten incık boncukla. mı-
nicik heykelciklerle dolu.
Yorgo'nun soyadı Ozzakım-
yadis. Kendisi 67, eşi Dora 60
yaşında. Yorgo. Patmos'a yer-
leştikten sonra İstanbul'da
İngiliz Konsolosluğu'nda re-
sepsiyon görevlisi olarak çalı-
şan oğlu Yani'yi de çağırmış
adaya. Yani de eşi Aida ile 9
yaşındakı oğlu Kimon'u alarak
Istanbul'dan Patmos'a gelip
yerleşmışler. Şımdı tüm aile
Yorgi'nin o küçük dükkânında
çalışıyor.
Yorgo'ya Patmoslulan so-
ruyoruz. Nasıl diyoruz. Ada
halkıyla ıyi anlaşabiliyor mu-
sunuz?
"Bütün ış sizde" diye yanıt-
byor ve ekliyor: "Eğer siz iyiy-
seniz herkes iyi, siz kötüyseniz
herkes kötü... Biz şimdiye ka-
dar onlarla iyi geçindik. Hiçbir
sorun çıkmadı."
Anlaüyor Yorgo:
"Bu ada Yunanlılarca kutsal
ada olarak bilinir. Aynı bizim
İzmir'deki Efes gibi. însanlar
buraya ibadet için gelirler. Ada-
da iki manasür vardır. Her ma-
nasürda da 70-80 kişi yaşar."
Yorgo, adada kendilerinden
başka 3-4 Türk ailesinin daha
yaşadığını anlaüyor. Fakat
anlıyoruz ki Yorgo, kendi aile-
sini de, diğer aileleri de soyca
bir aynm yapmaksızın Türkı-
ye'den gittiklen için Türk sayı-
yor.
Türk insanını yeni komşu-
lanndan daha yakın görüyor
kendine. Bu duygularla da Tür-
küm diyen herkese. Türkiye'-
den giden herkese yardım elinı
uzaüyor.
Yorgo. uzakta. Ege Denizi'-
nın ortasındaki bir adada ya-
şıyor. Kendını bızden sayıyor.
bizi kendinden bıhyor. Tür-
kiye'den sdtederken. bizim ın-
şanımız, bizim Anadolu. bızım
İzmır, bizim İstanbul dıyor.
Eğer bir gün Patmos'a. Yor-
go'nun dükkânına yolunuz dü-
şerse Türk olduğunuzu. Türki-
ye'den gmığınizı söyleyin yeter
İstanbul'a 'Anne
Sütü Bankası'
• 1 Ağustos Emzirme Günü nedeniyle düzenlenen
"Anne Sütü ve Önemi" konulu toplantıda, mama-
nın bebeklere, hastalıklara yol açmasının yani sıra
böbreklere fazla tuz yüklediği de belirtildi.
İstanİNd Haber Servisi - Ha-
cettepe Üniversıtesi'nde 1980
yılında kurulan Süt Bankaa'-
ndan sonra, İstanbul'dakı 10
hastanede de "Anne Sütü Ban-
kası" kurulması planlanıyor.
Uzmanlara göre anne sütü, be-
bek ölümlerini azalürken, ka-
dınlarda meme ve rahim kanse-
ri olma riskini azaltıyor.
Dünya Emzirme Hareketı
Birliği'nce (WABA) kabul edi-
len 1 Ağustos Emzirme Günü
nedeniyle düzenlenen "Anne
Sütü ve Önemi" konulu top-
lanuda, mamalann bebeklere,
değişik hastalıklann yani sıra
böbreklerinin kaldıramayacagı
kadar tuz yüklediği belirtilerek,
"Anne sütünün, alternalifi ol-
mayan bir besin olduğuna"
dikkat çekikii. Doğumdan son-
ra anne ile bebeğin aynı odada
kalmalan gerektiğini vurgula-
yan uzmanlar, Türkiye'de bu
türden "bebek dostu" hastane
sayısının artnnlması gerektiğini
belirttiler.
İstanbul Tabip Odaa tara-
fından dün Sevinç Ozgüner Sa-
lonu'nda düzenlenen toplanü-
da "Anne Sütü ve
konusunda bilgi venldı. Oda
başkanı Doç. Dr. MZeki Ka-
ragülle'nin çocuk için anne sü-
tünün önemini vurguladığı
toplanüda, Prof. Dr. Ozdemîr
İlter, annelerin bebeklerini ken-
di sütleriyle beslemelennin iki
taraflı işleyen yararh bir meka-
nızma olduğunu söyledı. Bir
zamanlar Batı'dan gelerek Tür-
laye'de de "mama furyasını"
başlatan meslektaşlannın, ken-
dılenni, "Muhafazakârsınız,
yeniliğe ayak uyduramıyorsu-
nuz'_" diye eleştirdiklerini anla-
tan İlter, "Hiçbir canlı türü kin
spesifık bir süt yapmak müm-
kün değildir" dedi.
HÜ Yeni Doğan Bölüm
Başkanı Prof. Dr. Müyesser
Tuncer de Hacettepe Üniversi-
tesi'nde kurulan "Süt Bankası"
hakkında bilgi verdi. Tuncer,
özelfikk Finlandiya gjbi kuzey
ülkelerinde yaygın olarak uy-
gulanan süt bankalannın pre-
matüre çocuk ölümlerini azalt-
üğına işaret ederek "Bu ülkeler-
de çocuk ölüm oranlan binde 4
ile ifade edilirken bizde maale-
sef hâlâ binde 50lerde"dedi.
Anne sütünün önemi konu-
sunda düzenlenen toplanu so-
nunda, Zeytinoğlu Hokding'e
bağlı Zeypa fırması tarafından
İstanbul'da 10, Ankara'da 5 ve
Izmir'de de 7 hastanenin yeni
doğan ünitelerine elektrikli süt
pompası hediye edildi.
Çok para harcıyorlar
Turizmde yeni hedef Amerikah eşcinseller
AMSTERDAM (AA) - Hol-
landa, ülkeye daha fazla turizm
geliri sağlamak için yeni bir he-
def kitle belırledi: Amerikah eş-
cinseller. Çünkü Amerikan eş-
cınsellen diğer tunstlere göre
daha fazla para harcıyor.
Ulusal Turizm Bürosu. Ame-
rikan eşcinsellerini ülkeye çek-
mek için çeşitli şirketlerin de
katkılanyla ABD'de büyük bir
reklam kampanyası başlattı
Büro Sözcüsü Marcel Baltus.
Amerikan eşcınsellennı, "Ken-
dimize hedef olarak scçtiğimiz
varlıklı bir kesım" diye nıteli-
yor.
Baltus, konuya ilişkin açıkla-
masında, Hollanda Ulusal Tu-
rizm Bürosu'nun Nevv Yoık-
taki ofısi tarafından yapılan bir
araştırmanın, eşcinscl erkekle-
• Amerikan eşcinsellerinin daha sık seyahat ettikleri ve kazandıklannı
harcamaya daha yatkın olduğu öne sürülüyor. Hoşgörülü bir kent olan
Amsterdam. Avrupa'daki eşcinsellerin başkenti diye nitelendiriliyor.
şıyor. Amsterdam'da. özellikle
eşcinscl crkek ve kadınlara hız-
met veren yüzden fazla bar ile
saunalar vc gece kulüpleri bulu-
nuyor.
Bu ay düzenloncn 8. Ulusla-
rarası AIDS Konferansfna da
ev sahiplıği yapan Amsterdam,
tarih boyunca yaşadıklan top-
lumlarda baskı altına alınmış
cşcinsellere adanan pembe gra-
nitten yapılmış bir anıt diken ılk
kent unvanını da taşıyor. Bu
yapıt "Homo Anıtı" adını taşı-
yor.
Amsterdam'ın eşcinselleri de
iş dünyası ve Ulusal Turizm
rin, Amenkan toplumundakı
dığcr gruplara göre daha fazla
gelir sahibi olduklannı ortaya
çıkardığını kaydetti
Sözcü, Amerikan eşcinselle-
rinin daha sık seyahat ettikleri-
nı ve kazandıklannı harcamaya
daha yatkın olduklannı da ıfa-
de etti.
Marcel Baltus, "Genclde,
Amerikan eşcinsellerinin, ba-
kımlanndan sorumlu olduklan
çocuklan yok. Klasik tatil dö-
ncmlcnnc bağlı değıller ve tüm
yıl boyunca seyahat edebıliyor-
lar" diye konuşlu.
Hollanda Ulusal Turizm Bü-
rosu. bu ay boyunca, ABD"-
deki eşcinscllenn okuduğu ya-
yın organlanndan dokuzunda
yoğun bir reklam kampanyası
sürdürdü.
Reklamlarda. Amsterdam.
"Avrupa'daki eşcinsellerin baş-
kenti" dı\e nitelenırken halkın
konukseverliği ile gece yaşamı.
turistlere sağlanan kolaylıklar
ile Van Gogh Müzesı gibi sanat
değerlen çarpıa bir şekilde işle-
niyor.
Geleneksel olarak lıberal gö-
rüşlenn etkısinde ve "hoşgörülü
bir kent' olarak bılinen Amster-
dam'da çok sayıda eşcinsel >a-
Bürosu'nun başlattığı reklarr
kampanyasından memnunlul
duyuyor.
Bu kesımi çatısı altında top-
layan "Eşcinsellerin Bütünleş
mesı İçın Bırlik" adındakı ku
ruluşun direktörü Anja Var
Koten Niekerk. ülkcdekı ı;
dünyasının. ılk kez başka bir ül-
kenin eşcinsellerini "Bir Pazar"
olarak hedeflediğını belırttı.
Bu gınşımınden hoşnut ol-
duklannı vurgulayan Nıekerk,
konu hakkındakı görüşlennı
"Yabancı eşcinsel erkekler ve
kadınlar Amsterdam'ın onlar
için dost bir kent olduğunu za-
ten bilırler. Ancak bu kampan-
ya, iş dünyasının eşcinsellere
ilgi duyduğunu göstenyor. Bu
nedenle memnunluk verici" di-
ye açıklad-
900 9
Maceraseverler!
Açık denizler,
korsanlar,
ıssız adalar,
gizli ülkeler
ve Kaptan
Flint'in definesi
sizleri bekliyor!
Veee, defineyi
bulan üç kişi Amıga
bilgisayar kazanıyor'
ALO
BİLGİ