27 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 8 ŞUBAT1992 CUMARTESİ HABERLER 2O00'e Dogru 6 yaşında • AA (Ankara) - 2000*e Doğru dergisi 6"ncı kuruluş yıldönümünü kutluyor. Yıldöniımü nedeniyle Kübalı sanatçı Rafael de la TorTeGuerrero. bugün Ankara "da gitar resitali verecek. Ankara Devlet Resim Heykel Müzesi KonserSalonu'nda verilecek resitalde Latin Amerika " Yeni Türkü" akımının kuruculanndan olan sanatçı Gueırero. Latin Amerika'nın geleneksel motiflerini taşıyan parçalar •seslendirecek. ÇİTOSAN kararnamesi • CUMHURİYET (Ankara) - Sanayi Bakanı Tahir Köse, ÇİTOSAN Genel Müdürü Mehmet Gümüşburun'un görevden alınmasında ısrar ederek, atama karamamesini yeniden Köşk'e gönderilmek üzere "ûst yazı" ile geri gönderdi. Cumhurbaşkanı Tbrgut özal, Mehmet Gümüşburun'un görevden ahnması ve yerine lsmail Hakkı Göztaş'ın atanmasına ilişkin kararnameyi, "Göztaş'ı bu görev için yetersiz bulduğu" gerekçesiyle geri çevirmişti. Demirel'e sopuşturma • CUMHL'RİYET (Ankara) - Başbakan Süleyman Demirel, tçişleri Bakanı tsmet Sezgin ile MaliyeveGümrük Bakanı SümerOral hakkında Meclis soruşturması açılması istendi. ANAP tarafından hazırlanan önergenin benimsenmesi durumunda, Başbakan ve bakanlann, anayasa uyannca Yüce Divan sıfatıyla Anayasa Mahİcemesi'ne sevk edilmeleri gerekecek. Adnan Kahveci ile Mehmet Keçeciler tarafından hazırlajııp 52 milletvekili tarafından nfızalanan soruşturma önergesinde, Başbakan ve bakanlar. görevlerini ihmal ederek petrol ve sigara kacakçılığına yol açmakla suçlanıyorlar. Olağanüstü Hal Bölge ValiKği koordinasyon görevini sürdürecek 13 valiye süper yetkiCUMHURİYET (Ankara) - Olağanüstü Hal Bölge Valüiği sistemini gözden geçiren hükümet, süper valinin yetkilerinin 13 ilin valilerine devredilme- sini benimsedi. Yetki devri ile sıstemin tama- men sivilleştirilmesi hedeflendi. Milli Savunma Bakanı Nevzat Ayaz, "Bölücü terörün ulaştığı boyut dikkate alınacak olursa, şimdiye kadarki uygulamanın başarılı olduğunu iddia etmek güçtür" dedi. rümasının düsünfllmediğuıi, bu- nu gerektirecek bir rahatlama görülmediğini belirterek, "Sıkı- yönetim hiçbir şekilde düşünülmüyor" diye konuştu. Ayaz, olağanüstü hal bölge va- liliği konusunda yapılan deği- şikliği Cumhuriyet'e anlaürken, Ayaz, olağanüstü halin kaldı- bölgedeki asayiş kolordusunun bölge valisine bağlı olmasının zaman kaybına yol açtığını, ha- reket yeteneğini zayıflattığını söyledi. Ayaz, "Her seferinde valilerin Olağanüstü Hal Yasa- sı'nın olağanüstü hal valisine vermiş olduğu birtakım yetkileri kullanabilmeleri için ona danış- malan, ondan yetki almalan ve- ya ona müracaat ederekfiilidu- rumlann onun tarafından yapıl- masını talep etmesi gerekiyor" dedi. Ayaz, yeni düzenlemeyi şöyle anlattı: "Bu mahzuru ortadan kaldır- mak için olağanüstü hal valisi yine yasaya dayalı olarak yetki- lerini valilere devretmiştir. Ya- sal olarak bunun imkanı vardır. resmen bu devri yaptık, olağan- üstü hal valisinin yetkileri aynı zamanda il valilerinde de var. Bununla ilgili olarak kuvvet yö- nünden yeni düzenleme yapıldı. Asayiş kolordusunun her ilde bir güvenlik komutanlığı teşkil edildi. Bu güvenlik komutanlık- ları il valileri emrine girdi. Her Demirel ÖzaTlagörüştü. Karamamede Özal ağırlığı, hükümetterahatazlıkyarattı Vali atamalan imzalanıyorCUMHURİYET (Ankara) - Çankaya ile hükümet arasında sorun yaratan Valüer Ka- rarnamesi bugün imzalanıyor. Kararnameye Cumhurbaşkanı Turgut Ozal'ın ağırhğun koymasımn hükümette rahatsızlık yarattı- ğı bildirildi. Cumhurbaşkanı özal bir haftayı aşkın süredir üzerinde çalıştığı Valüer Kararname- si'ni bugün imzalayacak. Hükümet tarafın- dan hazırlanan karamame taslağındaki bazı atamalara karşı çıktığı belirtilen Cumhur- başkanı özal'ın, Başbakan Demirel ile dün yaptığı görüşmede de konuyu gündeme ge- tirdiği öğrenildL Demirel'in de kararname- nin sürüncemede kalmasımn yönetim kade- melerinde çalışmalan durma noktasına ge- tirdiğı gerekçesiyle bir an önce imzalanma- sını istediği, bu nedenle de Cumhurbaşka- nını'nın istekleri konusunda çok fazla di- renmediği öne sürüldü. Başbakan Demirel bunun üzerine Cum- hurbaşkanı'ndan, aynntılann tçişleri Baka- nı tsmet Sezgin ile görüşülmesini istedi. Ba- kan Sezgin de dün akşam Köşk'e çıkarak Cumhurbaşkanı ile 2.5 saati aşkın bir süre görüştü. Cumhurbaşkanı özal'ın bu görüş- mede daha önce kendisine iletilen karama- me taslağında yapılmasını istediği değişik- likleri gerekçeleri ile Sezgin'e anlattığı öğ- renildi. Sezgin, göriişme sonrasında karar- name taslağını bakanlığa getirerek bürok- ratlanndan, özal'ın istekleri doğrultusun- da asıl kararnamenin hazırlanması talimatını verdi. Içişleri Bakanı Sezgin, dün gece üzerinde çalışılan kararnamenin bu sa- bah Köşk'e çıkanlacağını, Cumhurbaşka- nı'nın da kararnameyi bekletmeksizin im- zalayacağım bildirdi. Cumhurbaşkanı'nın merkeze çekilmek is- tenen valilere ilişkin atamalara karşı çıka- rak değiştirilmelerini sağladığı kaydedildi. Buna göre özal'm, Malatya Valisi Osman Kaan Köksal, Amasya Valisi Sıtkı Aslan, Şanlıurfa Valisi Ziyaeddin Akbulut, Erzin- can Valisi Recep Yazıcıoğlu, Zonguldak Va- lisi Alpaslan Karacan, Siirt Valisi Atilla Koç ve Antalya Valisi Saffet Arıkan Bedük'ün merkeze çekilmek yerine ya bulunduklan il- lerde tutulmaJannı ya da bir başka ilde gö- revlendirilmelerini istediği öğrenildi. Kararnameye Cumhurbaşkanı'nm ağırlı- ğını koymasımn hükümette rahatsızlık ya- rattığı bildirildL Hükümete vakın kaynak- lar, kararnamenin gecikmesinin işlerin dur- ma noktasına gelmesine yol actığı gerekçe- siyle Cumhurbaşkanı'na karşı fazla direnil- mediğini ifade ettiler. Bu arada son geliş- melerden özellikle iktidann SHP kanadmın rahatsızlık duyduğu da gözlendi. ÖzaTın sınırlı süre önerisine Demirerin de sıcak baktığı bildirildi Erken emeklilise ikinci kez vetoCUMHURİYET (Ankara) - Cumhurbaş- kanı Turgut özal, Erken Emeklilik Yasası'nı yine veto etti. özal, erken emekliliğin sınırlı bir süre için yapılmasını önerdi. Başbakan Süleyman Demirel'in de bu öneriyesıcak bak- tığı ve uygulamanın 3 yıl ile sınırlanması ko- nusunda hazırlık yapılması için talimat ver- diği belirtildi. ta sistemini olumsuz etkileyeceği, teknik per- sonel ve eğitim kadrolannda boşluk yarata- cağı ve ortaya çıkacak sorunların ileride dü- zeltilmesinin de mümkün olmayacağı öne sürüldü. ANAP dönemindeemeklilik yaşının yük- seltilmesine ilişkin düzenlemenin Emekli Sandığt'nı rahatlattığı ve bu kuruluşungelir- Cumhurbaşkanı özal, veto gerekçesinde gider dengesini sağladığının belirtildiği ge- hükümetin aym konuda gönderdiği karama-rekçede,çeşitli ülkelerdeki emeklilik yaşlann- menin de geri gönderildiğini anımsattı. Hü- dan da örnekler verildi. Gerekçede özetle şu kümetinbu kez konuyu yasahalinegetinne- görüşler savunuldıu sinin sorunu çözmediğinin savunulduğu ge- "Sosyal Sigortalar Kummu'na prim öde- rekçede, kadınların 20, erkeklerin ise 25 yıl- yenlerin sayısı 3 milyon 600 bin, buna karşı- da emekli olmalannın devletebüyük yük ge- bk bu kurumdan aylık alanların sayısı 1 mil- tireceği belirtildi. yon 717 bindir. Bu durumdasosyal kurumla- Gerekcede bu düzenlemenin sosyal sigor- nn şu anda prim ödeyen iki iştirakçiye karşı bir kişiye emekli ayhğı ödedlği görülmekte- dir. Ancak zaman içinde bu dengenin bozu- lacağı ve primödeyen bir iştirakçiye karşı ku- rumların iki emekliye maaş odeyeceği hesap- lanmaktadır. Uygulamanın, kaynaklan sınır- h ve ihtiyaçları çok olan ülkemizde meydana getireceği yük zamanla taşınamaz hale gele- cek ve büyük enflasyonist baskılara yol aça- caktır. Emekli Sandığı kısa süredegüçlükle kuru- lan dengesini kaybedecek, her yıl ya çalışan- lardan daha çok prim kesme ya da bütçeden daha çok destek mecburiyeti doğacaktır." Başbakan Süleyman Demirel, birçok kez Cumhurbaşkanı Özal'ın veto etmesi halinde yasayı yeniden Meclis'e getirerek çıkaracak- larını söylemişti. il valisi, Olağanüstü Hal Yasa- sı'nın valiye vermiş olduğu yet- kileri, bu güvenlik komutan- lıklannın da güçlerinden yarar- lanmak suretiyle, re'sen kullan- ma imkanına sahip olacaklar. Emniyet kuvvetleri zaten her il valisinin emrindedir. Normal jandarma da emrindedir, ama bu kolorduya baglı birlikler, doğnıdan doğruya asayiş ko- mutanlığına, dolayısıyla olağa- nüstü hal valisine bağlıydılar. Dolayısıyla o bağlılık, gene ko- runmakla beraber hizmet yö- nünden valinin doğrudan doğ- ruya emir komuta zincirine gir- miş oluyor. Şimdi her vali, ken- di bölgesinde kendi güvenlik güçleriyle olaylara müdahale et- me imkanına sahip oldu. O yet- ki karmaşası da kalktı." Shrlleşme Bu düzenleme öncesinde emir-komuta zinciri, "bölge va- lisi - asayiş komutanı - bölge gü- venlik komutanları - jandarma alay komutanı - tim komutanı" biçiminde işliyordu. Bu zincirin oluşması için bölge valisi, yet- kilerini asayiş kolordu komuta- nına devretmisti. Böylece sistem anayasanın 127. maddesine gö- re, olağanüstü halin sıkıyöne- timden farklı olarak "sivil" bir yönetim biçimi olarak tanımlan- mış olmasuıa karşın, uygulama- da "askeri" bir yönetim biçimi- ne dönüştürülmüştü. Bu uygu- lamada özellikle il valileri tama- men devre dışı kalmışlardı. Yeni uygulama ile bölge va- lisi, yetkilerini il valilerine dev- rederek, asayiş kolordusu ko- mutanlığuu, dolayısıyla askeri komuta noktalanm devreden çı- kardı. Böylece olağanüstü hal bölgesinde emir-komuta zinciri, "bölge valisi - il valisi'- ilçe kay- makamı - il ve ilçe jandarma ko- mutanı - tim komutanı" biçi- minde işleyecek. .Olağanüstü hal uygulaması- nın başansız olmasının ana ne- denlerinden biri olarak yetkj karmasasım gören hükümet, böylece sistemde revizyon yolu- nu seçerek, bir denemeye giriş- ti. Bu yöntemin de başarılı ola- maması halinde sistemde yeni düzenlemeler yapılması eğilimi agır basıyor. Âncak olağanüstü halin ve bölge yaliliğinin kaldı- rılması düşünülmüyor. Bölge valisinin, koordinasyon açısın- dan zorunlu olduğu savunulu- yor. OZGURCE TURKER ALKAM Terör HorUağı Nasıl Kazıklanır? Ç ığ, terör gibi gelmişti: Acımasız, ayırmasız, ar- kasında yıkıntı ve üzüntüden başka bir şey bı- rakmadan. Terör de çığ gibi geliyor: Baskın yaparak, hız- la büyûyerek, suçsuz ve iyi insanları ezip geçerek. Çığdan kurtulmak için çtğın düşebileceği yere ev kur- mayacaksınız. Ya terörden kurtulmak için ne yapma- lı? Evimizi bırakıp yurtdışına kaçacak halimiz yok ya. Demokrasiyi de bırakmayız, anayasal düzenini de, in- san haklarını da. Terörle mücadelenin birinci koşulu, terörün yıkmak istediği ne varsa ona sahip çıkmaktır. Terörün yıkmak istediğini önce biz yıkarsak, terörisöerin amaçlanna hiz- met etmiş olmaz mıyız? Terörle mücadelenin ikinci koşulu, güvenlik güçleri- ni daha etkin hale getirmek olmalı. 12 Eytûl'den sonra poliste dinci bir kadrolaşma uğruna çok şey feda edil- di. Şimdi gelinen noktayı hep birlikte görüyoruz: Kara- kollara mescit yapmakla, namaz kılmayan polisi önce süründürüp sonra işinden atmakla terör önlenmiyor. Poliste, "dinci olan-olmayan potis" ayr\m\n\ bırakıp "işini yapan-yapmayan poiis" ölçütünü yerieştirmek gereki- yor. Gelişen terör olayları karşısında, güvenlik güçlerinin daha iyi eğitilmesi, sayılarının arttırılması zorunlu gö- züküyor. • Fakat iş burada bitmiyor. Güvenlik güçlerinin yeni- den elden geçirilmesi, terörle mücadelenin sadece başlangıcıdır. Terörü asıl kendi kafamızda yenmeliyiz. "İyi terörf' yoktur. "Bizim lehimize olan terû? yoktur. İçin için sevinmemi- zi gerektiren terör yoktur. PKK teröre baş- yurduğu zaman giz- li bir sevinç duyan- lar varsa; PKK terö- rünü kınamayı bir Kürdü ve Türküyle, , sağcısı ve solcusuyla,; dincisi ve laikiyle, ; herkesin aynm ': yapmadan biitün terör eylemlerine karşı çıkması gerekiyor. türlü içlerine sindiremeyenler varsa... Güvenlik güçlerinin işkence yapmasını veya halka karşı gereksiz sertlikle davranmasını "Ohh, iyi oluyor" diye izleyenler bulunuyorsa... Bir güvenlik görevlisi, savcı veya asker öldürüldüğü zaman, "Boşver, faşistin tekiydi zaten," diyecek kadar burnunun ucunu göremeyen eblehler aramızda dola- şıyor ve kamuoyunda etkili olabiliyorsa... Bir Turan Dursun, Bahriye Üçok, Muammer Aksoy öldürüldüğü zaman dinci geçinenler zil takıp oynuyor- sa... Şolcu bir örgüt bir eylemi üstlendiği zaman, kendi- sini solcu sahanlar bu cinayeti görmezlikten gelip üze- rinde durmaya bile gerek görmüyorsa... İnsanlar, "Bana sağcılar adam öidürüyor dedirtemez- siniz," diyecek kadar at gözlüklerinin sığ dünyasında yüzmeye çabalıyorsa... mArkasıSa.l9,Sü.7'de BAŞSAĞIIĞI Türkiye Cumhuriyeti'nin ikinci cumhurbaşkanı, büyük devlet adamı îsmet tnönü'yü en zor günlerinde yalnız bırakmayan, devamh beraberinde olan sevgili eşi; Genel Başkanımız, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcımız Sayın Erdal înönü'nün anneleri; genç Türkiye Cumhuriyeti'nde kadınlanmızın toplum içinde gerçek yerini bulması için önderlik eden, çağdaş ve sade kişiliği ile halkın gönlüne yerleşen- MEVHİBE İNÖNt>Ytkaybettik. Mevhibe Hanımefendi'ye Tann'dan rahmet, ailesine, yakmlanna, partilileriınize ve tüm vatandaşlanmıza başsağlığı diliyoruz. SHP GENEL SEKRETERLİĞ1 Not: Merhumenin cenazesi 9 Şubat 1992 pazar günü Ankara Kocatepe Camii'nde kılınacak öğle namazından sonra Cebeci Asri Mezarlık'ta toprağa verilecektir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle