Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 19 ŞUBAT1992 ÇARŞAMBA
16 SPOR
44 gün sahalardan uzak kalan Rıdvan antrenmana çıktı, taraftar kurban kesti
\fengloş Rıdvan'ıbeğendi
HAFTALIK
NECMt GÜLÜMSEL (Istanbul) - Yönetim aleyhine basma demeç ver-
diği gerekçesi ile süresiz kadro dışı bırakılıp, para cezası verilen
Rıdvan, affedildikten sonra çıktığı ilk idmanda Teknik Direktör
Venglos tarafından beğenildi. Rıdvan arkadaşları ile hasret gi-
derirken, taraftarlar kurban kesti.
Anırenmana çıkan Rıdvan, arkadaşlanyla hasret giderdi.
44 gun aradan sonra Rıdvan yeniden Fe-
nerbahçe idmanında. Yönetim aleyhine
konuştuğu için suresiz kadro dışı bırakı-
lan, ancak onceki gun yapılan yönetim ku-
rulu toplantısında affedilen Rıdvan ilk id-
manını yaptı. Saat 10.30'da Fenerbahçe'-
nin Dereağzı'ndaki idman sahasına gelen
Rıdvan, once arkadaşları ile sohbet edip,
hasret giderdi. Saat 11.00'de başlayan idi
mana çıkmadan önce taraftarlar Rıdvan'ın
yeniden sağlıklı olarak sahalara dönmesi
için kurban kestiler. Rıdvan 1 saat 45 da-
kika süren antrenmanı arkadaşları ile bir-
likte eksiksiz olarak tamamladı.
Yarı sahada yapılan çift kalede 3 gol
atan Rıdvan'ın özellikle Tanju ile mükem-
mel uyumu dikkat çekti. Bu arada kendi-
sine ceza verilmesine neden olan menajer
Ercan Aktuna ile göriışmediği de görüldu.
Hazır değilim
Rıdvan, antrenmandan sonra yaptığı
konuşmada, psikolojik olarak henüz ha-
zır olmadığını belirterek. şunları söyledi:
"Zamana ihtiyacım var. Fenerbahçe be-
nim yuvam. Yuvama yeniden kavuştuğum
için çok mutluyum. Sakathk ile ilgili hiç-
bir sorunum yok."
Venglos memnun
Venglos uzun suredir antrenmana çık-
mayan Rıdvan'ı oldukça iyi bulduğunu be-
lirterek, "Rıdvan'ın aramıza katılması
memnunluk verici. Bugün yapılan çalışma-
da çok-beğendim. Anladım ki takım ile
antrenmana çıkmadığı zamanlarda boş
durmamış. Böyle giderse Rıdvan kısa za-
manda yeniden aramıza katılacak. Ayrı-
ca onun aramıza katılması takıma hava
getirdi" dedi.
l^uriu'dan Kaytfya ziyaret
öte yandan Birleşık Grup lideri Muhit-
tin Bulgurlu, Fenerbahçe Kulübü eski baş-
kanlarından Tahsin Kaya'yı ziyaret ederek
destek istedi. Yapılan görüşmede Muhittin
Bulgurlu, Tahsin Kaya'nın kardeşi Recep
Ali Kaya ile yeğeni Davut Dişli'yi kendi
gruplanna dahil etmek istediklerini belir-
terek fikir aldı ve seçimlerde kendilerine
destek olmasuu istedi.
Beşiktaş'ta
lorankmma
antrenmanSpor Servisi - Beşiktaş, hafta sonun-
da Samsunspor ile yapacağı maçın hazır-
lıklannı, toprak sahada kıran kırana ge-
çen çift kale maçla sürdürdü.
Teknik Direktör Gordon Milne yöne-
timinde, yaklaşık iki saat çalışan Siyah-
Beyazlılar, antrenmanda ısınma hareket-
lerinden sonra yanm saat salonda ağır-
hk çalısması yaptılar. Daha sonra toprak
sahada yapılan ve kıran kırana geçen çift
kale maçta, beyaz takım ile mavi takım
3-3 berabere kaldı.
Bako, Bahattin Baydar, Recep, Kadir,
Rıza, Gordon Milne, Mehmet, Bülent,
Zeki ve Ali'den oluşan beyaz takımın
gollerini Mehmet, BUlent ve Ali kayde-
derken, K.Metin, Gökhan, Mutlu, Ha-
mit, Turan, Şenol, Zeyer, Kâmuran Ya-
vuz, Cemre ve B.Metin'den oluşan ma-
vi takımın gollerini de B.Metin, Zeyer ve
Hamit attı.
Antrenmana, ümit milli takım ka-
mpında bulunan Sergen ve Metin 3 ile sa-
kaüıklan devam eden Feyyaz ile Ulvi ka-
tılmadı.
Antrenman sonrasında, açıklamalarda
bulunan Ingiliz hoca, zorlu bir haftaya
girdiklerini, iki lig bir de Federasyon Ku-
pası maçı yapacaklannı, bu nedenle güç-
lü olmaları Rerektiğini söyledi.
Beslen, G. Saray
maçına çıkmıyor
Spor Servisi - Basketbol Türkiye Kupası
çeyrek fmal maçında bugün oynanacak
olan Galatasaray - Beslen maçına G. An-
tep ekibi çıkmama kararı aldı. Beslen Ku-
lübü Başkanı Mehmet Okan, gerekçe ola-
rak Galatasaray maçına Istanbul bölge-
sinden hakem verilmesini gösterdi. Meh-
met Okan tek maçlı eleme usulüne göre
oynanan Türkiye Kupası maçlannın ta-
rafsız bölge hakemlerinin yönetmesi ge-
rektiğini söyledi. Bu durumu Basketbol
Federasyonu'na ve Merkez Hakem Komi-
tesi'ne ilettiklerini söyleyen Mehmet
Okan, bu maça çıkmama kararı aldıkla-
nm açıkladı. Koyduklan tavnn rakiple-
rine değil, görüşlerini dikkate almayan
Basketbol Federasyonu ve Merkez Ha-
kem Komitesi'ne olduğunu belirten
Okan, hakem tayinlerindeki keyfi tutu-
ma karşı Gençlik ve Spor Genel Müdür-
lttğü yetkililerinden yardım bekledikleri-
ni söyledi.
Galatasaray - Beslen arasında bugün
yapdacak olan Türkiye Kupası çeyrek fı-
nal karşılaşmasım Istanbul bölgesinden
Necip Kapanlı ile Izmir bölgesinden Ser-
han Kartal'ın yöneteceği öğrenildi.
Yılın sporcuları
ödüllerini aldı
Spor Servisi - Milliyet gazetesüıce düzen-
lenen Geleneksel Yılın Sporcusu Anke-
ti'nde, yıhn sporcusu ve spor adamı seçi-
lenlere ödülleri törenle verildi.
Yılın sporcusu rekortmen yuzücü Der-
ya Büyükuncu'ya ödülünü Milliyet gaze-
tesi sahibi Aydın Doğan verdi. Atatürk
Kültür Merkezi'nde (AKM) düzenlenen
ftdül törenine, devlet bakanlan Cavit
Çağlar, Mehmet Ali Ydmaz, Akın Gö-
nen, ömer Barutçu, Milli Savunma Ba-
kanı Nevzat Ayaz, Milli Eğitim Bakanı
Köksal Toptan, Sağlık Bakanı Yıldınm
Aktuna, Ulaştırma Bakanı Yaşar Topçu,
Sanayi ve Ticaret Bakanı Tahir Köse, Kül-
tur Bakanı Fikri Sağlar, Turizm Bakanı
Abdülkadir Ateş, lstanbul Valisi Hayri
Kozakçıoğlu, Belediye Başkanı Nurettin
Sözen, tstanbul'daki birinci lig kulüple-
rinin başkanlan ile çok sayıda milletve-
kili ve spor adamı katıldı.
Yanşmada Beşiktas yıhn takımı seçilir-
ken, GSaray ile F.Bahçe basketbol takım-
lan da ödüllendirildi. Yılın sporcusu ve
x>r adamı seçilenlere ödülleri, törene ka-1
bakanlar ve spor adamlan tarafın-
«rildi.
Paramanyak, parafobi ve F. Bahçe
FlTTBOL
HALtT
DERİNGÖR
Para manyak-
lığı nedir? Bili-
yor musunuz?
Bence bir zen-
gin hastalığı-
dır. Bu hastalı-
ğa yakalanan
insanlar, zah-
metsiz kazan-
dıklan paralan ™^™^^™^^^~^™"^
gelişigüzel dağıürlar. Karşılığında bir üre-
tim de düşünmezler.
Bu hastalık, asağıhk duygusu ile birlik-
te olduğu zaman ortaya korkunç bir tab-
lo çıkar. Nitekim kulüplerimizde bu has-
talık yüzünden malını mülkünü yitirip if-
las eden kimseler de gördük.
Parafobi nedir? Bence bu da bir fakir
hastalığıdır. Bu hastahğa yakalananlar ya-
şamlan süresince bunun arkasından koşar,
ona kavuşmak için renkli rüyalar içine gi-
rer. Yine kulüplerimizde bu hastalığa ya-
kalanarak onurlarını, haysiyetlerini yiti-
ren, ufacık bir çıkarları için oylannı, öz-
gürlUklerini satan birtakım insancıklan da
görüyoruz. Bu insancıklar zaman zaman
kulüpleri için canlarını vereceklerini söy-
lerler ama 12 bin TL olan yıllık üye aidat-
lannı bile yanrmaz, paralı kimselere öde-
tirler.
Işte bu iki hastalık yıllardan beri Fener-
bahçe'yi için için kemiriyor. Samyorum
onarılması da çok zor. Çünkü bu hasta-
hklar bir anlamda kronikleşti. Bu hastalı-
ğın ne boyutlara ulaştığını gazetelerden iz-
liyoruz. Devlet de bizim gibi izliyor. Mil-
yarderler âdeta sıraya girmiş "Ben daha
çok sen daha az milyarlar veriyorsun" di-
ye korkunç bir yanş içine ginnişler. Kimi
40 milyar para, kimi 60 milyarhk otel his-
sesi, iş hanlan, yazhk tatiller, oteller, mo-
teller, hastaneler, kolejler vaat edıhyor. Kı-
mileri ise 'Ben onlara inat tüm varhğımı
Fenere vereceğim" diye birtakım açıkla-
malarda bulunuyor. Bu amaçla da bir tek
üyenin dahi kendilerine oy vermesi için 15
milyon para bile verebiliyorlar.
Bize göre Fenerbahçe'yi bu korkunç
hastahktan kurtarmak böyle gelişigüzel ya-
pılan vaatlerle mümkün değil. Tek çare,
bu hastalan tedavi için büyük bir psikiyatri
klınığı açmak.
Futbolemekçisi Gerson
FUTBOL
METtN
TÜKENMEZ
Bari'den F. Bahçe'ye gelen Gerson sori günlerdeki formu ile dikkatleri üzerine
çekti. (Fotoğraf: NECMİ GÜLÜMSEL)
G. Saray'da Erdal şokııSpor Servisi - Galatasaray'm VVerder Bre-
men ile yapacağı ilk maçta kaptan Erdal-
ın da oynamayacağı açıklandı. Teknik di-
rektör Mustafa Denizli dün yaptığı basın
toplantısında, Erdal'ın Bremen maçında
oynamayacağını söyledi.
Denizli, VVerder Bremen ile yapılacak iki
maçta da kendisinin sahaya giremeyeceği-
ni belirterek şöyle konuştu: "Bremen Al-
manya'nın iddialı takımlarından. Beni
umutlu kılan, rakibin iyi olması. Futbol-
cularım, Türk futbolu için ellerinden ge-
leni yapacaklar. Bunun bilinci içindeler. Bu
arada ilk maçta çok eksiğimiz olacak. Sa-
n kart cezalısı Bülent, kırmızı kart cezalı-
sı Mustafa Yücedağ ve sakat olan Erdal oy-
namayacak. Uğur'u ise yetiştirmeye çalışa-
cağız."
Konya maçı ertelendi
öte yandan Futbol Federasyonu 1 mart
tarihinde yapılması gereken Konyaspor-
Galatasaray hg maçmı erteledi.
Aynca 23 şubat pazar günü oynanması
gereken Samsunspor-Beşiktaş ve Aydın-
spor-Trabzonspor karşılaşmaları da 22 şu-
bat cumartesi gününe alındı.
KARMA TO rO
Hâniyct MNIIyet TetcûiMn Sabak Cunlnıriyet Fotospor
1 G Saray-G Bırtığı
1 A Göcû-Konyaspor
3 Bakırt(6y-F Bahçe
4 Bursaspor-Adana DS
5 Aydınspor-Trabzonspor
6 G Antep-Boiuspor
7 Sarosunspor Beşiktas
8.ArtaySarıyer
9 F K Gumruk-Yalovaspor
10 K Paşa-Z Burnu
11 Bandırma-AyvalıKgucu
12 Ispartaspor-lnegolspor
13 D Bakırspor-Malatyaspor
14 Elazığspor-Tarsus IY
15 Alaşetıır-Akhısar
16 Oarıca GB -Bılecıkspor
1-0
0-1
2-0-1
1
0-2
1-0
2-0
0-1-2
1-0
2
1-0
1-0
1-0
1-0
1-0
1
1
1-0
2
1
2-0
1-0
2
1-0-2
0-1-2
2
0-1-2
1-0
1-0
0-1-2
1-0
1-0
1-0
1-0
2
1
2-0
1-0
2
0-1
1-0
2
0-1
1-0
0-1
2-0-1
1-0
1
1
1
2
1
0-2
0-1-2
2
0-1-2
1
2
1-0
0-2
0-1-2
0-2
0-1
0-1-2
1-0
1-0
2
1
0-2-1
1-0-2
2
0-2-1
0-2-1
2
0-1-2
1—0-2
2-0
2
2-0
0-1-2
1
1-0-2
2
1
0-2-1
1-0
2
1-0-2
0-1
2
1-0
1
1
0-1-2
0-1-2
1
Fenerbahçe
son yıllarda bir I
türlü savun-1
masıru organi-
ze edemedi.
Geçen sezon
kalesinde
Schumacher
gibi dünya ça-
pında bir kale- ^ ~ ~ ~ ~ " ™ ~
ci ve onun kurtanşlanna karşın tarihinin
en çok golünü yedi. Bunun bir nedeni sa-
vunmadaki oyuncular, öbür nedeni ise
orta alanda rakip ataklan karşılayacak ve
pres yapacak oyunculann olmamasıydı.
Fener kalesine yönelen rakip takım fut-
bolculan orta alanı kolay geçerek bir anda
kaleye varabiliyorlardı.
Bu sezon geçen yıllara oranla Fener sa-
vunmasında belli bir toparlanma var.
Nedeni ise savunma oyunculannın kendi
becenlerinden değil orta alandaki organi-
zasyondan kaynaklanıyor. Fenerbahçe
bu sezon şampiyonluk mücadelesı içeri-
sinde yeniden ön plana çıktıysa bunu belli
futbolculann kişisel yeteneİdenne bağla-
yabilınz. Özellikle orta alanda Gerson'un
varlığı Fener'in en önemli sorununa çö-
züm getınyor.
Gerson için Brezilyalı demek çok zor.
Brezilyalı denince genellikle insanın aklı-
na, siyahi. ince ve estetik, yumuşak bilekli
ve de topla bale yaparcasına sanatsal bir
görünüm veren futbolcu gelir. Oysa Ger-
son'un rengınden başka fıziksel hiçbir
özelliği Brezilyahlan andınnıyor. Adam
sanki İstanbul amatör kümesinin çamu-
rundan yetişmış tam bir futbol emekçisi.
Gerson'un özellikleri Fenerbahçe topu
kaybettiği zaman ortaya çıkıyor. Oysa
Brezilyalı futbolculan topla buluştuklan
anlardaki estetik hareketleri ile tanırız.
Sezon başında Fenerbahçe'nin bir Bre-
zilyalı futbolcu transfer ettiğıni öğrendiği-
mizde ikinci bir Oğuz'un takıma ahndığını
düşünmüştük. Ancak Gerson umduğu-
muz gıbi çıkmadı. Özünde Fenerbahçe'-
nin bizim beklentilerimize uyacâk futbol-
cu\a da gereksinimi yoktu. Gerson,
Fenerbahçe'nin eksiğini giderecek tipte
futbolcu olmakla, kendini transfer edenle-
n de aklamış oldu. Çünkü Fener'deki
transfer yanlışlıklan son yıllarda alışkan-
lık haline gelmişti.
Gerson. rakip takımın ataklannda yap-
tığı presle takımına hayat veny.or. Adeta
rakıplerinin iletişimini bozuyor. Kuvvetlı
ve dengeli fıziksel yapısıyla girdiği îkili
mücadelelerden hep galip çıkıyor. Kazan-
dığj toplarda ise son derece basit ve garan-
tili oynayarak atağın başlamasına katkıda
bulunuyor.
Fenerbahçe'nin dinamosunun Tür-
kiye'de yaşadığı sorun ise hakemlerden
gördüğü san kartlann sıklığıdır. Futbol,
topa karşı sert davranışlar içeren bir oyun-
dur. Kasıt olmadıkça sert girişimler san
kart için bir neden olamaz. Bu konuda ha-
kemlerimizin daha dikkatli olması ve fut-
bolculann tatlı sert girişimlerine kart gös-
tererek onlan pasifize etmeye ve futbolun
mücadele unsurunu ortadan kaldırrnaya
haklan olmasa gerek. İngiltere liglerinde
omuz omuza mücadelelerden başanyla çı-
kan futbolcular golcüler kadar takdir edi-
lıp alkışlamr. Kanımca Gerson'un topun
olduğu her yerde mücadelenin içinde ol-
ması ve topa karşı sert olması hakemlerce
yanlış anlaşılıyor. Bu yanlışhğın gideril-
mesi Gerson'un verimini daha da arttıra-
cak.
Futbolda sertlik ve faul
ABDÜLKADİR
YLCELMAN
Hakemler torbadan çıkıyor. Onemli
olan torbadan çıkmak değil ki, torbaya
girmek. Torbaya girince elbette bir tane
balık yakalayacaksın.
Bu torba hikâyesi iki hafta oldu can sık-
maya başladı bile. Torbadan yana olan-
lar şimdi torbayı eleştiriyorlar. Eee ne ya-
parsın elin ağzı torba değil ki büzesin.
Torbadan çıkan hakemler özellikle sa-
n kart konusunda "takdir hakkı"nı iyi
kullanmıyorlar. Futbol oynamış bir ha-
kem bir futbolcunun rakibinin üzerine gi-
derken onu kasti hareket yapıp yapma-
yacağını çok iyi bilir. Bizim hakemlerimiz
ise her topa girişi faulle, hatta san kartla
cezalandınyorlar. Sert oynamak başka
>ey, kasti faul yapmak a>rı şe>. Ingiliz
futbolu, ftalyan futbolu öylesine sert oy-
nanıyor ki, ama özellikle İngilizlerin kasti
hareketini çok az görüyoruz. Italyanlar
sertUklerini çoğu zaman profesyonelce ya-
pıyorlar. Bizim futbolcular rakibi yanın-
dan hızla geçse rüzgânndan düşüyor, pat
düdük, üstelik bir de san kart. Futbol
ayakla oynanan bir spordur. Basketbola
elbette benzemez. Zaten iyi bir futbol mü-
cadelesi de kasti olmamak koşulu ile ve
deyim yerindeyse kıran kırana olur.
Erkek erkeğe bir top mücadelesini el-
bettefiziğigüçlü olan kazanır. Hakemle-
rin olaya farklı biçimde bakması futbol
alamndaki adalet ölçülerini de zorlar.
Eleştirdiğimiz, sert futbolla çirkinlik ge-
tiren faullü futbolun aynı biçimde değer-
lendirilmesidir ve hakemlerin bu konuda
daha dikkatli olmalarıdır.
Tek suçlu Piontek mi?3 • tMTT ^
Milli Futbol Takımımız, Finlandiya
karşısında beklenen oyunu gösteremedi-
ği gibi beklenen sonucu da alamadı. Neydi
beklenjen sonuç? Galibiyet. Birkaç ay ön-
cesine kadar gol atamamaktan yakmıyor-
duk, nihayet gol atmaya başladık, ama
galibiyet yüzü henüz göremedik. Belki bir
gün onu da göreceğiz.
Milli takım olayında tüm sorumluluğu
yükledığimiz Piontek ve onun yardımcısı
Fatih şu 20 ay içinde başanh oldular mı
olmadılar mı? Piontek gibi kariyer sahi-
bi bir teknik adama milli takım neden tes-
lim edildi? Bu sorumluluğu onlara yük-
lerken kendilerinden istediğimiz neydi?
Bu sorulann yanıtuualmak için henüz za-
man gelmiş değildir. Çünkü daha işin ba-
şında bu ikili bizden süre istemiştir ve bu
süre henüz tamamlanmamıştır. Piontek
ve yardımcısı Fatih Terim henüz başlama-
yan 94 Dünya Kupası grup eleme maçla-
n için söz vermişlerdi. Çok güçlü bir gnı-
ba düşmemize rağmen henüz başlamayan
maçlar için şimdiden tahmin yapmak de-
reyi görmeden paçayı sıvamak gibidir.
Aİna Finlandiya karşısında ortaya koydu-
ğumuz futbol için ise pek olumlu şeyler
söylemek de yerinde değildir.
Milli takım için şu anda söylenecek tek
gerçek milli takım için gereken ciddiyetin
gösterilmediğidir.
4 ay boyunca bir araya gelemeyen mil-
li takımı iki gün içinde kampa sokup tek
idmanla bir milli maça çıkarmak acaba ne
denli ciddiyete sığar?
Her maçta birtakım yeni isimler dene-
yen Piontek'i bir hafta iyi, bir hafta ta-
nınmayacak kadar bozuk olan futbolcu-
lar arasında mekik dokurcasına dolaşıp
her milli maçta bir başka takım oluştur-
duğu için kınamak acaba objektiflik ilke-
lerine sığar mı?
Piontek'in savunmasını yaptığımız el-
bette duşunulemez. Ama milli takımdaki
başarısızlığın tek suçlusunun Piontek ol-
duğunu iddia etmek de insaf sınırlanıu
zorlar.
Milli takım basanya ulaşmak için sık
sık bir araya gelmelidir. Bir takımın sa-
dece top oynamak için bir araya gelmesi
de yeterli değildir. Bir takım fıziksel ve
ruhsal olarak bir bütün içinde olmah, tek
amaç, tek vücut ilkesi içinde birleşmeli-
dir. Değişik psikolojik dürtüler altındaki
bir takımın gerek saha dışında gerekse
oyun içinde bütünlük sağlaması düşünü-
lemeyeceği gibi futbol kalitesi açısınaan
değişik performanslar gösteren bir taknn-
dan en azından düşünce ve amaç birliği-
ni sağlamanm gerekliliği ortadadır.
4 büyüklere alkışlar
Önümüzdeki ay yapılacak 3 büyükle-
rin kongreleri için aidatlar yatırılmaya
başlanmış. En fazla üye ile kongreye gi-
decek kuİüp bile 4 bini bulmuyor. Bun-
lar ülkemizin en köklü, taraftarlan en çok
üç kulübü. Üçunü birden toplasanız 10
bin üyeyi bile bulmuyor. Ama taraftar-
lanna bakın, Fener'inki 20 milyon, Ga-
latasaray ve Beşiktaş'ın da en azından
15'er milyon taraftan var. Ama kongre-
de kalkan parmak sayısı yani bu üç bü-
yük kulübü yönetecekleri secenlerin sayısı
yüzde bir bile değil. Neden, çünkü bu kü-
lüplerin tüzükleri yeni tarattarlara kapa-
h. Girmek için ya İcuyruğa gireceksiniz ya
da cebiniz şişkin olacak. Olacak şey de-
ğil ama öyle.
Peki ama bu kulüplerin sonu ne ola-
cak? Yani yıllar geçtikçe giderek yaşlan-
mayacaklar mı? Giderek aktivitelerini yi-
tirmeyecekler mi? Peki o zaman ne ola-
cak? Hep para babalan mı bu kulüplere
egemen olacak? Olsun; olsun ama para
babalannın yanında kafası çalışan, karak-
ter sahibi, genç, ileriyi gören kişilere yer
verilmeyecek mi? Dinozorlarla bu kulüp-
lerin sonu nereye varacak?
Trabzonspor yine üç büyüklere öylesi-
ne bir çalım atıyor ki, ayakta alkışlamak
gerek. Kim düşündüyse sağolsun, Trab-
zonspor'un geleceğini daha şimdiden kur-
taran bir proje uygulamaya konulmak
üzereymiş.
Hedef 20 bin üye ve üyelerin çocukla-
nna da üyelik kartı. İşte size geleceğin
Trabzonsporu'nda hazır bir altyapı. 3 bü-
yüklerin üyeleri bu konuda öylesine ha-
sis ki kendi çocuklan için dahi kulübün
kapısım kapatacak kadar da kendilerini
kulübün sahibi görüyorlar. Kulübe sahip
çıkmak ile kulübe sahiplenmenin çok
farklı şeyler olduğunu hâlâ anlamıyorlar
demek ki.
Bürokratların eli federasyonlarda
Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü'nün
denetimi altındaki gerek federasyonla-
nn gerekse yasaya bağlı yönetmelikle-
rin yeniden düzenlenmesini, Merkez
Danışma Kurulu yapar. Bundan 4 yıl
önce, benim de TSYD'yi temsilen Mer-
kez Danışma Kurulu'nda görevlı oldu-
ğum sıralarda merkezıyetçıliği önle-
mek, aktifliği sağlamak amacı ile illerde
de il danışma kurullannın oluşması
gündeme gelmiş ve karar daha sonra
başbakanın da onayı ile yürürlüğe gir-
mişti.
Şimdi ülkede özerklikten ve demok-
rasiden söz edilirken il danışma meclis-
lerinin kaldırıldığını görüyoruz. Neden
kaldınldı ve kimler kaldırdı? Işin altmı
kanştınrsanız altından bürokratlar çı-
kar. Çünkü merkezıyetçıliği ve hiyerar-
şiyi sonuna kadar savunacaklardır.
Çünkü güçlerinin dağılmasına asla göz
yummayacaklardır.
Şu günlerde federasyonlann seçimle
iş başına gelmeleri gündemdeyken ve
hatta bu konuda bakan M.Ali Yılmaz'-'
ın "seçimler en geç haziranda" demesi-'
ne rağmen yine de seçimlerin erteletil-'
mesi için çeşıtli güçler yeraltı faaliyetine
başlamışlardır bile. Bu seçimler hazi-
randa yapılmayacaktır, var mı bahse
giren?