15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
İşslem tamam: Pamukbank'tan TSirk Bankacılığı'na y«pyeni bir rraevduar hesabı... Sigortalı Mevduat! CumhuriyefI.VIL / SAYI 24246 / 2500 TL KURUCUSU.VUmiS ItADİ flflHflft NADİR MAlH (1945-1991) Mevduatı Pamukb daha da IVIerkez Bankası 3-4 trilyon basacak Piyasaya para pompası CUrMHURtYET (Ankara) - Para pi- yasasında kıyamet bugün kopu- yor. Hazine, 9 trilyon lirayı bu- lan, tarihinin en büyük iç borç geri ödemesini bugün ve yarın yapıyor. Bu ödeme için kasasında sınırh ölçü- de para bulunan Hazine'nin, Merkez Bankası kaynaklarma yönelmesi ve 3-4 trilyonluk para basılması bekleniyor. Me- mur maaşı odemeleriyle 25.6 trilyon lira ile zaten rekor düzeyine ulaşan emisyo- nun iç borç ödemesiyle birlikte bu reko- runu yenilemesine kesin gözüyle bakıh- yor. Paranın bu kıyamet gününde Merkez Bankası'run tutumunun çok önemli oldu- ğuna işaret eden bankacılar, bugün piya- saya çıkacak paranın çok yuksek faiz oranlarıyla geri toplanabileceğini ve ya- nnki ödemede kullanılabileceğini belir- tiyorlar. Bankacılar buna karşılık emis- yonda birkaç trilyonluk artışın olmasını • Arkası Sa. 19, Sü. 7'de ANAP yine suçladı Bakan 1leri özürdiledi CUMHURİYET (Ankara) - tki muhale- fet partisi tarafından hakkında gensonı önergesi verilen Devlet Bakanı Güler Ile- ri, kendini savundu. Dün yaptığı yazılı açıklamayla harcamalanndaki usulsüzJü- ğün "deneyim eksikliğinden ve yanlış bil- gilendirmeden kaynaklandığını" belirten Ileri, savunmasını SHP grubunda ve TBMM Genel Kurulu'nda da sürdürdü. Başbakan Yardımcısı ve SHP Genel Baş- • İleri'ye istifa basktsı. / 9. Sayjada kanı Erdal Inönü'nün "dikkatsizlik" olarak nitelediği usulsttz harcamalar ko- nusunda ANAP yeni iddialar ortaya ata- rak, Meclis'te dosya dağıttı. Devlet Bakanı Güler Ileri, dün sabah yaptığı yazılı açıkJamada, bakanlığın har- camalanna ilişkin konulann sürekli ve yaralayıcı biçimde gündemde tutulduğu- nu belirterek "Bürokrasi deneyimimin eksikliği ve yanlış bilgilendinne sonucu şahsımla ilgüi bir kısım ödemenin yanlış • Arkası Sa. 19, Sü. 2'de Yönetim kurulu üyesi Halil Tunç'tan suçlama: SSK,10yüda çarçur edildi ANKA (Ankara) - Sosyal Sigortalar Kurumu (SSK) Yönetim Kurulu üyelı- ğine atanan Halil Tunç, kurumun olanaklannın son 10 yıl içinde çarçur edıldiğıni ve milyarhk mal varlığına sa- hip çıkılmadığını söyledi. ANAP döneminde SSK'da militan kadrolaş- maya gidildiğini savunan Tunç, "Ku- rumun yönetim anlayışı tepeden tırnağa değişmek zorunda" dedi. 40 vıldır çalışma hayatıvla ıç ıçe ol- dueunu ıfade eden eskı Türk-İş Genel Başkanı Tunç "Göreve başlavalı iki av oldu. Üzulerek sövlevevım kı SSK"da büvük tahrıbat olduğunu gördüm" dı- ye konuştu. Halil Tunç. ANAP hükümetlerı dö- neminde. SSK kadrolarının oluşturul- masında yetenek aranmadığını, tümüyle partızan atamalarının vapıldığını be- lırttı. "Kurum milıtanlarla dolmuş" diyen Tunç. kadrolaşmanın ihtıyaca yönelik olmadığından da dert yandı. Tunç "Bir hastanemızin dört cerraha ıhtivacı \arken 14cerrahatanmış. bazı hastanelerimiz ise ihtiyacın altında doktor ile hizmet vermek zorunda kal- • Arkası Sa. 19, Sü. Vde Bursa Savcısı Nural Uçurum'un ağır yaralandığı saldında, şoförü ve koruması öldü Terör,bir savcı daha vurduADNAN BAŞTOPÇU (Bursa) - Bur- sa Cumhuriyet Başsavcısı Nural Uçurum, dün uğradığı silahlı saldında ağır yaralandı. Olay- da, Uçurum'un makam şoförü Mustafa Bahçe ile polis memu- ru Halil Sarı yaşamlannı yitirir- lerken, üçü polis dört kişi de ya- ralandı. Silahlı saldırının so- rumluluğunu yasadışı Dev-Sol örgütü üstlendi. Dun sabah görevine gitmek uzere Çekir- ge semtindeki evinden çıkan Nural Uçu- rum'un 16 KD 292 plakalı makam otosu ve koruma ekibinin bulunduğu 16 DS 589 plakalı, polis otosu, saat 08.30 sıraların- da Acemler Mahallesi'ndeki Doğumevi kavşağında, kırmızı ışıkta durdu. Kavşakta onceden mevzilendikleri saptanan ve beş kişi oldukları tahmin edilen saldırganlar, iki otonun durmasından yararlanarak çap- raz ateş açtılar. Zübeyde HarHtn Doğumevt | HastarteSi } Uçurum'un makam otosu -L ZUBEYDE HANIM CADDESI Görevine giden Uçurum'un otomobili kavşakta durunca çapraz ateşe tutuldu. Saldırganlar daha sonra, 06.00'da muş- teri olarak binıp gasp ettikleri 16 T 0050 plakalı taksiyle olay yerinden uzaklaştılar. Kaburgalarından iki, sağ dizinin ustun- den bir kurşun alan Başsavcı Uçurum, SSK Hastanesi'ne kaldınlarak ameliyata alın- dı. Doktorlar, Uçurum'un durumunun ciddiyetini koruduğunu ve hayati tehlıke- yı henuz atlatamadığını açıkladılar. Olavda, makam otosunun şoforu Mus- tafa Bahçe ile koruma ekibinden Halil Sarı yaşamını yıtirdi. Saldında ağır yaralanan polis memuru Ekrem Doğan ile ayağından yaralanan komiser Nedret Argun, Tıp Fa- • Arkası Sa. 18, Sü. 6'da Diyarbakır 2000'e Doğru muhabiri öldürüldü CUMHURtYET (Diyarbakır) - 2000'e Doğru dergisinin Diyarbakır muhabiri Ha- lit Gürgen, dün akşam dergi bürosunda basından tek kurşunla vurularak öl- dürüldü. Edinilen bilgilere göre olay, dün saat 19.30 sıralannda 2000'e Doğru dergisinin Diyarbakır'ın Ofıs semtinde, Kışla Sokak'- ta buldnan 2. Çalışkanlar Apartmanı'nın ikinci katındaki bürosunda meydana gel- • Arkası Sa. 18, Sü. 7'de StaıTin ölümle tehdit edilen yöneticisinin otomobili kazada paramparça oldu Yekta Okur'un kuşkulu ölümüİstanbul Haber Servisi - Starl Genel Koordinatörü ve mu- rahhas üye Yekta Okur, dün sabaha karşı Haliç Köprüsü üzerinde geçirdiği trafık kaza- sında öldü. SSK Okmeydanı Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Kâzım San ve Eyüp Cum- huriyet Savcısı Erol Canöz- kan, kazada bazı kuşkulu yan- lar bulunduğunu söyledi. Ara- basına daha önce bomba ko- nan ve bir süredir ölümle teh- dit edilen Okur'un cesedi otopsi yapılmak üzere Adli Tıp morguna kaldırıldı. llgili- lerden edinilen bilgiye göre ka- za şöyle oldu: Bakırköy'den Akatlar'daki evine dönen Yekta Okur, dün sabaha kar- şı saat 02.30 sıralannda Haliç Köprüsü üzerinde kendi kul- landığı 34 VD 640 plakalı Nis- san marka otomobille bariyer- lere çarptı. Yağış nedeniyle kaygan' olan yolda önce sol sonra da sağ bariyerlere çar- pan Okur, bir süre sonra olay yerinden geçen bir polis eki- bince yaralı olarak bulundu. Okur, taksiyle SSK Okmeyda- nı Hastanesi'ne götürüldü. Acıl servis yetkilileri, saat 02.45'te hastaneye getirilen Okur'un tüm mudahalelere karşın saat 03.55'te kafa trav- masına bağlı olarak yaşamını yitirdiğini belirttiler. Okur'un hastaneye getirildiğinde şok durumunda bulunduğunu be- lirten acil servis yetkilileri, çarpmalara bağlı olarak kafa- nın ön ve yan bölümünde par- çalanmalar ve sol uyluk kemi- ğinde kırıklar belirlendiğini Olay yerinde incelemelerde bulunan yetki- liler, şu bügüeri verdi: "Merter yönünden gelen Yekta Okur yönetimindeki 34 VD 640 plakalı Nissan marka otomobil, saat 02.30 sıralannda Haliç Köprüsü'ne girdik- MECİDİYEKOY*- ı ^ o o u n n p n n n n o Orta" " " " " JyC -y c ^" u L Yekta Okur'un Nissan marka otomobili Haliç Köprüsü üzerinde paramparça bulundu. söylediler. ten sonra yağış nedeniyle kayganlaşan yol- da savruldu. Direksiyon hâkimiyetinin kaybedilmesi nedeniyle her iki taraftaki bariyerlere çarpan otomobilde Okur'un emniyet kemeri takmadığı anlaşıldı. Okur, kaza yerinden bir süre sonra geçen ve ya- dikkatsizliğinin neden olduğu belirtilerek şunlar yazıldı: "Sürücü Yekta Okur, idare- sindeki 34 VD 640 plakah oto- su ile çevre yolunu takiben Topkapı istikametinden Meci- diyeköy istikametine giden gü- ney sol şeritten seyri esnasın- da olay yeri olan Haliç Köp- rüsü üzerine geldiği bir sırada zeminin ıslak ve kaygan olu- şundan otosunu kaydırmak suretiyle yolun sol tarafında bulunan bariyer demirlerine sol ön kısmı ile çarpmasıyla oto dönerek yolun sağ tarafı- na geçer ve arka kısmıyla sağ bariyerlert çarpar ve tekrar dönerek sağ ön kısmı ile sağ bariyerlere çarpmasıyla sürü- cü Yekta Okur yaralamr. Ka- dırıldığı hastanede bilahare ve- fat etmesiyle neticelenen mad- di hasariı ve ölümlü trafik ka- zasının meydana geldiği olay yerinde ve oto üzerinde yapı- lan inceleme ve tetkikten an- laşılmıştır." SSK Okmeydanı Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Kâzım San, Cumhuriyet muhabirine yaptığı açıklama- da Yekta Okur'un ölümüyle sonuçlanan olayın elde edilen bulgular ışığında bir trafik ka- zası olamayacağını söyledi. Kâzım San şoyle dedi: "Mak- tulün sol uyluk kemiği kırıl- mıştı. Dışandan darbelenme- ler suretiyle önunden ve arka- sından her iki şakağından ve kulak arkasından olmak üze- re düzensiz darbe izlerı var- dı. Göz, burun çevresinde, ya- naklannda çizik ve kanayan kıt ikmaline giden bir polis ekibi tarafın- yaralar, vücudun bütün bölümlerinde dan bulundu ve SSK Okmeydanı Hasta- darplar, yaralanmalar vardı. Benim şahsi nesi'ne kaldırıldı." Olay yerinde inceleme- kanaatim şu: Eğer trafik kazası olsaydı ve lerde bulunan kaza ekibinin hazırladığı tu- maktulün otosu devrilseydi kafanın ön ve tanakta, kazaya hava ve yol durumunu dikkate almadan araç kullanan surücünun • Arkası Sa. 18, Sü. 3'te DemirePden geri adım: Siyasetçiler ve yakınlan kapsam dışı kalacak Vergi affına sınırlama geliyorCUMHURİYET (Ankara) - Başbakan Süleyman Demirel, "Cumhur- başkanı, Başbakan, bakanlar ve milletvekilleri ile yakınlarının vergi affı" kapsamı dışında tutulması gerektiğini savunup bunun için önerge veren yedi DYP milletvekilinin ısrarı karşısında geri adım attı ve muhaliflerle uzlaşma yolunu benimsedi. Demirel, yedi DYP'linin hazırladığı önergenin DYP grubunun önergesi olarak verilmesini, SHP ile de görüşülup ortak önerge haline getirilmesini istedi. SHP grubundaki muhalifler ise kendi- lerini ikna etmek isteyen Maliye ve Güm- rük Bakanı Sümer Oral'ın açıklamalarını tatmin edici bulmadılar. Muhalif SHP'li- ler, vergi affmdan yararlanacak olanların adlannın açıklanması ve affa bir tavan ge- tirilmesi önergesini savunmaya kararlı ol- duklarını belirttiler. Demirel, dun saat 10.00'da toplanan DYP grubundaki konuşmasının onemli bir bolumunu vergi affına ayırdı. Partinin grup yonetiminden izin alınmadan önerge verilmesini sert bir dille eleştiren ve öner- ge sahibi yedi milletvekilinin elini şakağı- na dayayıp, partinin hukümete gelmesinin değerini duşunmesini isteyen Demirel, şun- ları söyledi: "Bu hukumetin luzumsuz yere, haksız yere yaralanmaması lazım. Birisi ağzını açarsa, bir şey derse hükümet yaralamr mı? Yaralanmaz. Bizim grubumuza men- sup arkadaşlarımız bir şey derlerse huku- met yaralanmaz. Ne derlerse desinler, ya- ralanmaz. Yalnız zemininde demeleri la- zım. Zemin burası. Arkadaşlarımız, ne di- yeceklerse bu zeminde demeleri lazım. So- ru önergesi mi vereceksiniz? Grup yoneti- mine soracaksınız. Eğer grup yönetimi 'Verin' derse vereceksiniz, 'Vermeyin' der- se vermeyeceksiniz. Bu grup yönetimini ben tayin etmedim ki. Açık zeminde siz seçtiniz. 'Yönetim fılan tanımayız' derse- niz, olmaz öyle şey." Sozleri alkışlarla kesilen Demirel, mu- halif milletvekillerine eleştirilerini şöyle sürdürdü: "Ben sizin ne dediğinize filan karışmı- • Arkası Sa. 19, Sü. 5'te Aktunavelbptan kaza geçirdı CUMHURtYET (Ankara) - Milli Eğitim Bakanı Köksal Toptan ile Sağlık Bakanı Yıldınm Aktuna, Esenboğa Havaalanı'dan TBMM'ye gelirken trafik kazası geçirdiler. Aktuna'nın arabası takla atıp devrildi, Toptan'ın makam arabası da yoldan çıktı. İki bakan da kazadan yara almadan kurtuldu. fki bakan, sabah aynı uçakla Istanbul'dan Ankara Esenboğa Havaalanı'na indiler. Esenboğa Havaalanı'nda kendilerini bekleyen makam arabalarına binen bakanlar TBMM'ye gelmek üzere yola çıktılar. iki bakan otosu arka arkaya giderken önde bulunan Toptan'ın otosunun önüne bir traktör çıktı. Toptan'ın makam şoföru traktöre çarpmamak için yoldan çıkarken, arkadan gelen Aktuna'yı taşıyan makam otosu şarampole yuvarlanarak takla attı. Sağlık Bakanı Aktuna, devrilen arabadan yara almadan çıktı ve Toptan'ın makam otosuna binerek TBMM'ye geldi. Doğuştan homotar Amerika'da yapılan iki araştırma, eşcinselliğin kaynağının yejiştirilmede değil, genetikte olduğunu ortaya koydu. Ama bu, tartışmalann kesilmesine yaramadığı gibi günlük hayattan akademik çalışmalara kadarçekişmeyi alevlendirdi. M2.Sayfada Balina maskot oldu Gerze Belediye Başkanı Dr. Durmuş Çetin. Demırci Köyü açıklannda koruma altında bulunan beyaz balinanın ilçenin amblemine gıreceğini söyledi. Balinanın ılçeye turist çeİctığını ıfade eden Çetin, balıkçılann dev memeli hayvana sahipçıktığını kaydetti. •5. Sayfada Erkeğin kimliği Türkiye'ye gelen Fransız fılozof Elisabeth Badinter, erkeklerin de bir gun mutlakahamile kalacağını, üstelik buna haklan olduğunu | söylüyor. Bununla birlikte, bunun doğaya | aykın ve riskli olduğu için şimdilik canavarca bir durum olduğunu belırtiyor. Badinter'e göre önemli olan, ınsanlann bu fıkri prensip olarak düşünmeye başlamalan. M 2. Sayfada Tasamufainceleıne Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Erdal İnönü. ANAP döneminde başlatılan zorunlu tasarruf uygulamasınm nasıl sonuçlandınlması gerektığı konusunda Gazi Ünıversitesi öğretim üyelerinden Prof. Mustafa Altıntaş'a rapor hazırlattı. Altıntaş raporunda, zorunlu tasarruf uygulamasına kesinlikle son verilmesi gerektiğini savunarak İnönü'ye yapılan kesıntılerın çalışanlara 2 yıl ıçınde ve 2 taksıt halinde ödenebıleceğını bıldırdı. • 7. Sayfada KULIS Prense soruşturma Ozal donemının kapandığı, ABD'de Başkan Bush'un ağzından bile duyuldu. Özal'ın prenslerinin çoğu ekonomi yonetiminin etkin noktalarından uzakta kaldılar. Eximbank'taki Özal dönemi prenslerinden Turgay Özkan ise koalisyon döneminin ilk fırtınasını atlattı ve gorevinde kalmayı başardı. O gun bugundur, kulislerde Özkan ve faaliyetlerine ilişkin iddialar eksilmedi. • Arkası Sa. 19, Sü. 7'de OLAYLARIN ARDINDAKI GERÇEK İstifa Kurumu... Kadın haklarıyla ilgili Dev- let Bakanı Güler İleri istifa etsin mi, etmesin mP Siyaset sahremizin en güncel sorula- nnchn biri de bu. İstifa kurumunun işletilme- sine ilişkin istekler şunun için gündeme getirilmiş bulunu- yor: Sayın Bakan, kendisi ve eşiyle ilgili bazı özel harca- maları, bakanlığma bağlı bir kamu kuruluşunun bütçesin- den ödetmiş. Döküm şöyle: Babasının ölümü üzerine gazetelere verdiği 190 milyon liralık ilan; özel kaleminde çalışanlara 9 milyon 783 bin liralık yılbaşı hediyesi; eşiyle birlikte Abant'ta geçirdiği 4 milyon 989 bin liralık yılbaşı tatili; SHP Kurultayı sırasın- da delegeler için verdiği, biri 5 milyon 584 bin liralık, öbürü 8 milyon 600 bin liralık yeme- ğinbedeli... Sayın Bakan, bu giderlerın tümünü Çocuk Esirgeme Ku- rumufonundan ödetmiş. Ve bu ödemeler basınayan- sıyıncaya kadar da kılı kıpır- damamış. Daha doğrusu öyle anlaşılıyor ki, yaptığı işin an- lamını kavrayamamış. Olan biten gazetelerde yayımlan- dıktan sonra da şöyle demiş: "Hatalı işlemlerin düzeltil- mesi konusunda gereğini ya- parak, bakanhğa geldiğim günden beri şahsımla ilgili Arkası Sa. 19, Sü. Vde Bağırmak ruh sağlığını tehdit ediyorHaber Merkezi - Yüksek sesle konuş- mak hem ses tellerini tahrip ediyor, hem de ruhsal rahatsızlıklann ortaya çıkmasını hızlandınyor. İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Kulak-Burun-Boğaz Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Kemal Delioğ- lu, bağırarak konuşan ve gırtlağını kötü kullanan kişilerin ses tellerinde, mikroskopta topluiğne başı büyüklü- ğünde görülen düğümlerin (nodül) ve poliplerin oluştuğunu söyledi. Ses tellerini keman tellerine benze- ten Delioğlu, bu tellerden birinin kınl- ması durumunda sesin titreşiminin bozulacağını ifade etti. Delioğlu, bu şikâyetlerle kendisine başvuran hasta- lara ses istirahatı ve ses eğitimi verdik- lerinı, ilerlemiş vakalarda ise cerrahi operasyon yapıldığını kaydetti. Daha çok ses kısıklığıyla kendini belli eden ses tellerindeki nodül ve po- liplerin, şarkıcı, öğretmen ve politika- cılarda görüldüğüne dikkat çeken Delioğlu, bu rahatsızlıklann hastane- de tedavi edıldiğıni belirtti. Delioğlu, öğretmenlere, "Öğrencilerinize sesi- le değil, ayağınızla gidin" uyarısı yaptıklannı da ifade etti. _ Erzurum Atatürk Üniversıtesi Araştırma Hastanesi Kulak-Burun- Boğaz Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Tali Ural da ses tellerinde beliren poliplerin nefes almayı güçleştirdiğini söyledi. Ural, "Yüksek sesle konuşan kişilerin ses telleri her türlü suiistimale açıktır. Bu sorun, tedaviyle gideril- mezse nefes almayı sağlayan organla- nn tamamında önemli sağlık sonınla- nna yol açabilir" dedi. Araştırma Hastanesi Psikiyatri Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ra- miz Banoğlu ise yüksek sesle konuşan kişilerin bu davranışlannm özel ya- şantılarına da yansıdığını ve bazı ruhsal sorunlann ortaya çıktığını sap- tadıklannı söyledi. Yüksek sesle konuşan ve gürültüye muhatap olan kişilerin çeşitli organla- nnın daha fazla yıprandığını kayde- den Banoğlu, şöyle dedi: "Yüksek sesle konuşan kişiler, bu konuşma tarzını normal bir yaşam tarzı olarak algıladıklan için dışanda da aynı şekilde konuşmayı sürdür- mektedirler. Çünkü bu kişiler, özel yaşamlanyla iş ilişkilerini ayırt edemi- yorlar. Bu sorunlar esas olarak mesle- ğinden dolayı yüksek sesle konuşan kişilerde ortaya çıknjaktadır."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle