Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
1 7 Ş U B ^ T 1992 PAZAJtTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 19
Sportmen
prens
Fransa'da
yapılmakta
•* olan kış
olimpiyatların-
da bir de
prens
yanşıyor.
Kamuoyunda
sportmenliğiy-
le tanınan
Monaco
Prensi Albert,
ülkesinin
kızak
takımında
şansını
deniyor.
Albert'in
takımı,
yanşlann ilk
iki turunun
sonunda 43.
sıradan yukanya
çıkamadı.
Yıllar sonra
Vietnam'a
donüş
Andy Anderson, bundan ydlar önce
Vietnam'a gitmiş ve Vietnamhlara
karşı savaşmış binlerce
Amerikalı'dan biri. Savaş sırasında
bacaklarını yitiren ve tekerlekli
sandalyeye mahkûm olan Anderson,
yeniden California'daki evinden
kalkıp ta Vietnamlara kadar gitti.
Ancak şimdi 55 yaşmda olan
Anderson'un amacı bu kez
komünistlere karşı savaşmak değil,
Vıetnam'ın ilk uluslararası
maratonuna katılmaktı. Başkent Ho
Şi Min'de önceki gün koşulan
maratonu, Amerikalı bir atlet
kazandı. (Fotoğraf: REUTER)
Inonu:
Teleon'a
teşvik
yanlışhk
CUMHURİYET (Ankara) -
Başbakan Yardımcısı ve SHP
Genel Başkanı Erdal İnönü,
Teleon'a 116 milyar lira teşvik
verilmesini "yanlışkk" olarak
niteledi.
İnönü, gazetecilerin Tele-
on'a teşvik verilmesine ilişkin
sorulanna, "Şimdi bir şey söy-
leyemem. Ama bütünü ile ele
ahndığında konuşuruz. Bu ko-
nulan bütünü ile ele ahyoruz. O
çerçevede hepsini düzelteceğiz.
Geçmişten gelen yanlış tuturn
ve yansımalar halen devam edi-
yor" yanıtı verdi.
Terminator ile Başkan'ın dayanışması
ABD Baskanı George Bush ile
'Terminator' Arnold
Schwarzenegger, önceki gün
ABD'nin Manchester kentindeki
'Balıkçüık ve Eğlence' fuannda
bir araya geldiler. Bu
karşılaşma, bir zamanların vücut
geliştirme şampiyonu olan,
şimdiyse teknoloji harikası
fılmlerde oynayan Amold'dan
çok, Başkan Bush'u sevindirmiş
olmalı. Çünkü son zamanlarda
Amerikan halkından destek
bulamayan Bush'a, Arnold
Schvvarzenegger destek verdi.
(Fotoğraf: AP) s
OLAYLAKIN
ARDESDAKI
M Baştarafi I. Sayfadt
Ankara'ya dönerken uçakta
The New York Times'ın bu
başyazısını gazetecilere gös-
terip şöyle diyordu:
"Bence hedef vurılmuş-
tıtr."
Başbakan olarak Wcshıng-
ton 'a yapmış olduğu ilk resmi
ziyaret, Demireii memnun
etmiştir.
HaksMz sayılmaz.
Her şeyden önce bu ziyare-
tin öncelikli amacı, siyosalbir
nitelik taşıyordu \e Türkiye'-
nin uluslararası yeni düıende-
ki yerini anlatmayı hedef
almıştı. Soğuk savasın nokta-
lanmasından hemen sonra
Türkiye 'nin stratejik değermi
yitirdiğine ilişkin gcrüşler
ağırlık kazanmaya bas'amış-
tı.
Ama, gerek Irak'n. Ku-
veyt'i işgaliyle patlayan Kör-
fez savaşı, gerekse Stvyet-
ler'in tarihe karışmasıyla
sahneye çıkan Asya Türk
cumhuriyetleri ile Kajkasya
ve Balkanlar'daki hızlı deği-
şim, Türkiye'nin rolüre iliş-
kin bâkış açılarını da etkiledi.
Bir başka deyişle, başdöndü-
rücü bir hızla degişen ulusla-
rarası konjonktür Türkiye'-
nin dünya sahnesinâe ön
plana •çıkmasına y<A açıı.
Ankara, bugüne dek akıllı
bir dışpolitika çizgisi izlemış-
tir. Türk diplomasisi, hem ini-
siyatifkullandı hem degerek-
tiğinde bağımsız aiımlar
atabildi. Ama aynı zananda
serinkanlı, dengeli ve çok
yönlü bir yörûngede yûrüye-
bildi.
Başbakan Demirel'in ABD
ziyareti, soğuk savaş sonra-
sında Türkiye ye dönük ilgi-
nin yeniden artıs kaydettiğini
gösteren bir işaret olmuştur.
Eğer D YP-SHP koalisyo-
nu, protokol ve programmda
vaat ettiği gibi enflasyonu in-
dirip Türkiye'nin ekonomisi-
ni modernleştirebilirse, de-
mokrasi, insan hakları ve
hukuk devleti açısından işleri
yoluna sokabilirse, daha doğ-
rusu kendi evinin içihi düzel-
tebilirse, yeni uluslararası
dûzende bu ülkenin ağırlığı
çok âahafazla artacaknr.
Washington ziyareti bu
açıla'dan yararlı bir başlan-
gıçtır. •k * *
Çukobirlik
açıklaması
'8i möyarlık
alım usulüne
u^undur'
Ekoumi Servisi - Çukobirlik,
Sanari ve Ticaret Bakanlığı'n-
ca amında usulsüzlıik ya-
pıldş belirlenen 8.5 milyar
liraû splicer otomaüği konu-
sunaaçıklık getirdi. Çukobir-
lik Genel Müdür Vekili İbra-
him ;irişoğlu, splicer otomo-
tığina alımında, Yönetim
Kunlu'nda bulunan Sanayi
ve Tcaret Bakanhğı temsilci-
sinir onayı bulunduğu, ba-
kan*tan izinsiz alım yapıldı-
ğı yiundaki iddianın doğru
olmdığı görüşünü savundu.
Çuubirlik'ıen dün yapılan
basn açıklaması şöyle:
"Bcbin makinelerimız 1976
yılısia Schlaforst firmaşın-
daiilınmıştır ve doğal olarak
da "izim makinelere en uygun
spL:r cihazlan. yine Schla-
forr. tarafından üretilmış ola-
nıa Yani tek bir kaynak
mecuttur. Tamamen Yöne-
tırr K.urulumuzun kararlan-
na^gun olarak ve Bakanlığı-
rnıa temsilcisinin de onayı
alııiıktan sonra İkmal Mü-
dü-ûğümüzün gayretleri ile
cibzlann Türkiye'dekı maki-
ae :emsilciliklerinden daha
ayan koşullarda ve daha
\ıci fıyatla Almanya'daki
Saatex fırmasından satın
aJrnası başanlmıştır."
PET toplamayana
Demirel, ABD'den Ankara'ya döniişünde Başbakanvekili Erdal tnönu tarafından karşılandı.
Demirel: Hedef vunılmuştur
• Baştarafi 1. Sayfada
rel, ABD'de Time, Washington Post, Wall
Street Journal'da yaptığı konuşmalarda bu
konuların da gündeme geldiğini hatırlattı.
Söz konusu basın kuruluşlarının Kıbns
meselesinde angaje göründüklerini, anlaş-
ma sağlanamamasının nedeni olarak Kıb-
ns ve Turkiye'yi gördüklerini belirten De-
mirel, "Kendilerine de uzun uzun bu me-
seleleri anlatma imkânını buldum. Tabii ki
bu, Kıbrıs'ta rahat olalım, başka sorun
çıkmaz, böyle gitsin anlamına gelmez" di-
ye konuştu.
Kuzey Irak ve PKK olayı
ABD yönetiminin, Turkiye'yi özellikle
askeri bakımdan destekleyip Türk Silahlı
Kuvvetleri'nin modernizasyonuna katkıda
hevesli goründüğünü anlatan Başbakan,
konuşmalar sırasında Irak ve Saddam
olaylarının da sık sık gündeme geldiğini
bildirdi.
Süper guç olarak ABD'nin silah kullan-
maya kalkmasının bu ülkenin itibannı ze-
deleyeceğini kaydeden Demirel, "ABD'-
nin, Kuzey Irak'ta bir Kürt devleti kurul-
masına da Irak'ın parçalanmasma da karşı
olduğunu" ifade etti.
Demirel, PKK olayının da Türkiye'nin
önemli bir meselesi olarak görüşmelerde
gündeme geldiğini belirterek ABD yetki-
lilerine, kan dökülmesi olayının hakkından
halkı incitmeden geleceklerini ifade ettiğini
• söyledi. PKK'nın Suriye'den de destek al-
dığını ABD yetkililerine anlattığını ifade
eden Başbakan, "Kimseden bir şey isteme-
diğimizi söyledik. Biz bunun hakkından
geliriz. Bizim hassasiyetimizin farkmda ol-
duklarını gördüm. Kendilerinin zaman za-
man PKK'ya yardım ettikleri iddialarının
kesinlikle yanûş olduğunu hem Sayın Bush
hem diğer yetkililer söylediler" dedi.
Yann sabahtan itibaren
Başbakan Demirel, Turk devletinin
"kırtasiyeci" yönünün de ABD gezisi sı-
rasında ortaya çıktığını, birçok yatırımcı-
nın Türkiye ile kurmak istedikleri bağlan-
tılann bekletildiğinin görüldüğünü bildi-
rerek şöyle dedi:
"Türkiye'nin değerini çok iyi büiyorlar.
Yarın sabahtan itibaren ülkemizle iş yap-
mak isteyenlerin müracaatlanru müspeti ile
menfısi ile karara bağlayacağım. Türkiye'-
nin yeni ufuklara açılması sözde kalmaya-
caktır, kalmamalıdır. Gerek Batı, gerek
ABD, siyasi olmasa bile kendi arasında
ekonomik butünleşme sağlayacaktır.
Onun gerisinde kalmamalıyız. Onun geri-
sinde kalmayı çok büyük tehlike sayanm.
Korkmamak lazım. Korkarak bir yere va-
ramayız."
Başbakan Suleyman Demirel ve bera-
berindeki heyet, dün sabah saat 09.05 'te
THY'ye ait Dalaman adlı uçakla Türkiye'-
ye geldi. Demirel'i Esenboğa Havaalanı'n-
da Başbakan Yardımcısı Erdal tnönu, çok
sayıda bakan ve milletvekili karşıladı. Bu
gruba çok sayıda partili de katıhnca ha-
vaalanındaki karşılama bir gövde gosteri-
sine dönüştu. Demirel ile eşi Nazmiye De-
mirel çok sayıda kişinin elini sıkıp el öp-
türdüler.
Demirel'in uçağı havaalanına inerken
kendisini karşılamaya gelen İnönü, diğer
bakanlar ve milletvekilleri sıraya girdiler.
Ancak Demirel uçağın kapısına gelip fötr
şapkasıyla gelenleri selamlamaya başlayın-
ca sıra bozuldu. Herkesin Demirel'in eli-
ni sıkabilmek için birbiri ile yarışması so-
nucu, Inonü ve bakanlar, Demirel'e
"hoşgeldiniz" demekte zorluk çektiler. Bu
kargaşa, DemireFin gezisiyle ilgili basına
açıklama yapacağı salona girmesine kadar
sürdü. Demirel, açıklamasını yapıp eşiyle
birlikte makam arabasına binene kadar eli-
ni öpmek isteyenlerin arasında yurümek-
te guçlük çekti. İnönu, Demirel'i araca bi-
nerken el sallayarak uğurladı.
Demirel, gezisiyle ilgili açıklamasını sa-
ğına İnönu, soluna Dışişleri Bakanı Hik-
met Çetin ve Devlet Bakanı Cavit Çağlar'ı
alarak yaptı. Demirel, sozlerine, Turkiye'-
ye dönüşunden dolayı duyduğu memnuni-
yeti dile getirip "Hepinizi özledik" diye
başladı. Demirel, gezisinin amacını kısa-
ca özetledikten sonra, "Uluslararası alan-
daki son gelişmeler sonucu tek süper guç
haline gelen ABD'nin, daha doğrusu tek
süper guç olarak kalan ABD'nin, içinde
bulunduğumuz hassas donemde Türkiye
ile ilişkilerine ve Türkiye ile işbirliğine ver-
diği önem, ülkemizin bölgesinde ve dün-
yada kazanmış olduğu ağırhğın, ustlenmek
halinde bulunduğu yeni rolun bir
göstergesidir" dedi. Demirel, şunları
söyledi:
Maceradan uzak dış politika
"Muhataplarımıza, Turkiye'deki son se-
çimlerden sonra, millet çoğunluğuna, do-
layısıyla parlamentonun onemli desteğine
sahip bir hukumetin işbaşına gelmesiyle si-
yasi istikrarın sağlandığım, bundan sonra-
ki hedefimizin ekonomik istikrar ve refa-
hı gerçekleştirmek olduğunu, bunu da ger-
çek demokrasi, insan haklanna saygı, hu-
kukun üstunlüğü, açık ve şeffaf yönetim
değerleri içinde gerçekleştirmeye kararlı ol-
duğumuzu anlattık. Bu mesajlan verdik."
Demirel, Türkiye'nin bölgede bir model
oluşturabileceğinin ABD yonetimi ve med-
yası tarafından algılandığmı gördüklerini
vurguladı. Demirel, açıklamasını şoyle sur-
dürdü: "Bu çerçevede Bağımsız Devletler
Topluluğu'nu oluşturan yeni cumhuriyet-
lerin, özellikle Türk cumhuriyetlerinin
uluslararası toplumla siyasi ve ekonomik
yönden bütunleşmesi, bu husustaki güç-
lükler, Türkiye ile ABD'nin bu alanda ya-
pabilecekleri işbirliği üzerinde aynntılı dur-
duk. Bazı düşüncelerimizi, kendilerine ya-
zılı olarak da verdik. Aynca Irak'taki du-
rum, bu meyanda Kuzey Irak'taki sorun-
lar ve Irak'a uygulanan yaptırımlar üze-
rinde, Balkanlar ve özellikle Yugoslavya'-
daki gelişmeler hakkında görüş alışverişi
yaptık. Görüşmelerde Türk-Yunan ilişki-
leri ve Kıbns konusuna da değindik. Bu
çerçevede Başkan Bush'a, Yunanistan Baş-
bakanı Sayın Mitsotakis ile Davos'ta yap-
tığımız temaslar hakkında bilgi verdim.
Kıbns konusunda ise acü ve sağlıkh bir çö-
zum bulunması, bu maksatla BM Genel
Sekreteri'nin iyiniyet görevinin desteklen-
mesi ve böyle bir anlaşma doğrultusunda
taraflara gereken teşvikin sağlanması hu-
susunda görüş birliği içinde olduğumuzu
tespit ettik. BM Genel Sekreteri Butros
Gali ile yaptığımız yararlı görüşmede, Kıb-
ns konusunun yanı sıra eski Orta Asya
Türk cumhuriyetleri, Irak ve Afganistan ile
ilgili gelişmelere değindik."
Bakanlar Kunılu
Bakanlar Kurulu'nun Başbakan Süley-
man Demirel başkanlığında dUn akşam
yaptığı toplantı, yaklaşık iki buçuk saat
sürdü. Toplantıdan sonra bir açıklama ya-
pan Devlet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü
Akın Gönen, Başbakan Demirel'in, altı
günlük ABD gezi izlenimleri ve temasla-
rıru detaylı olarak Bakanlar Kurulu'na an-
lattığını söyledi.
Hükümet Sözcüsü Gönen, Devlet Baka-
nı Güler İleri'ye ilişkin gazetelerde yer alan
iddiaların toplantıda gündeme gelip gelme-
diğinin sorulması üzerine, bu konunun Ba-
kanlar Kurulu'nu bütünüyle ilgilendiren
bir konu olmadığı için görüşülmediğini
söyledi. Gönen, "Ama kendileri özel ola-
rak konuşmuşlarsa bilemem" dedi.
Güneydoğu'da Hizbullah örgütünün çe-
vik kuvvet müdürlüklerinde eğitildikleri
yolundaki bir soruyu da yanıtlayan bakan
Gönen, toplanüda güvenlik ve terör konu-
sunun gündeme geldiğini, ancak çevik kuv-
vet - Hizbullah ilişkisi gibi bir konunun
görüşülmediğini söyledi.
Toplantıda Milli Savunma Bakanı Nev-
zat Ayaz ile Bayındırhk ve İskan Bakanı
Onur Kumbaracıbaşı'nın Türk hava saha-
sına izinsiz girerek Ermenistan'a silah gö-
türdüğü iddia edilen uçak hakkında bilgi
verdikleri, DemireL'in de "Önemli değil"
dediği öğrenildi. Içişleri Bakam İsmet Sez-
gin de Mardin ve Cizre'de meydana gelen
son terör olaylan hakkında bilgi verdi.
• Baştarafi I. Sayfada
mazlarsa derhal depozito uy-
gulamasına geçecekler. Yö-
netmelikle yaptığımız ve bir
iki gün içinde Resmi Gazete'-
de yayımlanarak yürürlüğe
girecek birdeğişiklikle ürünle-
nni piyasaya sürdükleri kap-
lann üzerine "Bu kap depozi-
toludur. Depozito bedeli",
örneğin " 1000 liradır" ibaresi-
ni koyacaklar. Bunu yapma-
dıklan takdirde cezaya tabi
olacaklar.
- Yönetmelik kendilerini ge-
ri toplama ağını oluşturmakla
yükümlü tutmasına karşın,
firmalar hâlâ yerel yönetimle-
ri, Çevre Bakanhğı'nı ve gö-
nüllü kuruluşlan bu işe ortak
etmek istiyorlar. Toplama ağı
oluşturacak yerde satın alma
bürolan oluşturuluyor. Bu
yöntem nasıl ışleyecek?
AKYÜREK: Nasıl toplar-
larsa toplasınlar -ben kanş-
mam. Toplayamazlarsa depo-
zitoya geçerler. Depozitoyu
nıye ıstemiyorlar? Satışlanmız
Güneydoğu
• Baştarafi 1. Sayfada
rüleceğini, bu otoritenin zaman
içinde kaldırılacağını da sözleri-
ne ekledi.
Ayaz, Güneydoğu'ya NATO
tümeni ile ilgili olarak Türkiye'-
nin bir talebinin bulunduğunu
doğruladı, ancak bu tümenin
Türk askerlerinden oluşturul-
masının öngörüldüğünü ve ko-
nuşlandırılacağı yerin henüz be-
lirlenmediğini söyledi.
Genelkurmay Başkanlığı, ga-
zetemizde 7 şubat tarihinde ya-
yımlanan açıklamada Türkiye-
de konuşlanması istenen NATO
tümeninin içinde Türk askerle-
rinin de bulunacağı, ancak NA-
TO üyesi ülkelerin askerlerinden
oluşan karma bir askeri birlik
olacağını belirtmişti.
Brüksel'deki NATO kaynak-
larının Kuzey Atlantik İttifakı-
mn yeniden yapılanması süreci
içinde Türkiye'ye bir NATO tu-
meni gönderilmesine sıcak bak-
tığını, ancak bu tümenin bölge-
deki diğer NATO üyesi ülkeler
tarafından da talep edildiği için
henüz Ankara'nın talebine kesin
bir yann alamadıklanm açıkla-
dı.
Savunma Bakanı NATO tü-
meni talebinin, bölgedeki siyasi
değişiklikler ve bunun getirdiği
belirsizlikleri karşılamak üzere
yapıldığıru söyledi. Ayaz, "Gör-
düğümüz gibi Bağımsız Devlet-
ler Topluluğu'nun bir ordusu
olup olmaması yolunda kesin
bir karara bile varılamadı. Ne
olacağı belli değil. O nedenle
NATO için bugüne kadar tehdit
olarak belirlenen potansiyel so-
runlar bugün karşımıza bir risk
unsuru olarak çıkmaktadır. NA-
TO'nun risk olarak beluiediği
söz konusu belirsizliklerin hep-
si Türkiye çevresinde kümelen-
miş durumdadır" dedi.
Çakmur, 356 işçiye umut vermediHaber Merkezi - İzmir Bü-
yükşehir Belediye Başkam Yük-
sel Çakmur, işten çıkartılan ve
Ankara'ya yürüyen 356 işçinin
ise alınması konusunda bir açık-
lama yapmaktan kaçındı.
Çakmur, Starl'de pazar gün-
leri yayımlanan Kırmızı Koltuk
programında Neşe Düzel ve Ah-
met Altan'ın sorulannı yanıtlar-
ken geçen yıl yaklaşık 13 bin iş-
çinin çeşitli birimlerde yaptığı
eylemden sonra kentte yaşamın
buyuk ölçüde aksadığını, bu ey-
lemde tahrik ve kışkırtıcüık ya-
panların değerlendirme sonucu
beürlendiğini, 405'inin işten çı-
kanldığını, daha sonra bu sayı-
nın 356'ya indiğini söyledi.
İzmir halkına zarar verildiği
ve yasalara karşı gelindiği için
bu işten çıkarma olayının mey-
dana geldiğini belirten Çakmur,
işçi ücretlerine kendi dönemle-
rinde geçmişe oranla büyük
oranda zam yapıldıını, denildi-
ği gibi ücretlerin en fazla 5 gün
geç ödendiğini bildirdi.
İzmir Büyükşehir Belediye
Başkanı Çakmur, esas sorunun
yapılaşma olduğunu, bu kadro-
nun getirdiği yükü belediyenin
kaldıramayacağım söyledi. "Pe-
ki işçi mi çıkaracaksımz" soru-
suna Çakmur, "Ekonominin
kuralları ne ise o paraiarı kuru-
şu kuruşuna hesaplamak gerek"
yanıtını verdi. Başkan Çakmur,
işçi azaltılmasının verimi arttır-
dığını belirtirken IZSU'dan ör-
nek verdi. Eskiden 68 ekiple ya-
pılan işin şimdi 38 ekiple daha
iyi yürütüldüğunu söyledi.
TANSAŞ'taki 100 milyarlık
deterjan satışının anımsatılma-
sı ve "Hediye aldınız mı" seklin-
de soru sorulması üzerine Çak-
mur, "Evet aldım. Kendime de-
ğil, halkıma aldım. Onlara sağ-
lık hizmeti sağladım" dedi. Çak-
mur, İzmir Körfezi'nin temizlen-
mesi için 100 trüyonluk projenin
yürürlüğe gireceğini, başkan
adayı olmak için şimdiden ko-
nuşmamn erken olduğunu da
sozlerine ekledi.
düşer diye. Kota istıyorsan
kendin topla, toplarken de
"Biz bu işi yapmıyoruz, halka
yaptıralım mı" diyorlar. Bu-
nu halka toplattırmak, yani
kendi kota mükellefıyetlerini
bireylerin sırtına aktarmak is-
tiyorlar. Ben de diyorum ki
kardeşim, birey bir şeyı karşı-
lığı olursa yapar, toplar. Bun-
ları bireyip yapmasını istiyor-
san, o zaman koy depozitonu
birey toplasın.
Kotayı istiyorlarsa, bireyi
kanştırmasınlar bu işe. Aslın-
da yönetmeliğin gayesi depo-
zitodur. Kotayı isteyen insan
onun getireceği zorluklara
katlanmayı da peşinen kabul
etmiştir. Belirlenen oranlara
ulaşmazlarsa derhal depozito-
ya geçerler.
- Gökova Termık Santrah'-
nın inşaatına "kanunsuz" di-
yorsunuz...
AKYÜREK: O santrala
ruhsat almadan başlanmış.
Uzmanlar kaçak olduğunu
söylüyorlar. Çevresel etki de-
ğerlendirme raporu almadan
başlamışlar. Aynca Sağlık
Bakanlığı'ndan da izın alma-
lan gerekiyordu, onu da alma-
mışlar. Bir tür kaçak inşaat
yani. Devletin bir sürü kaçak
inşaatı varmış, biliyor musu-
nuz?
- Hangı ınşaatlar bunlar?
AKYÜREK: ODTÜ'nün
bütün inşaatlan olduğu gibi
kaçakmış. Eber Gölü'nü
(Van) kirleten. devlete ait al-
kali fabrikası var. O da kaçak-
mış. Bu nereden kaynaklanı-
yor, biliyor musunuz? "Devlet
kendi koyduğu kanun ve ku-
rallara kendi uymakla mükel-
lef değil" düşüncesinden.
- Brezilya'da yapılacak olan
Dünya Çevre Konferansı"na
neler yaparak hazırlanıyorsu-
nuz?
AKYÜREK. Brezılya'ya
bu yıl 166 ülkeden 36 bin dele-
ge katılacak. Örneğin ABD
350 kişiyle katıhyor. Biz ise
Bakanlık olarak 20 kişiyle ka-
tılıyoruz. Bakanlığımız bün-
yesine çevrecı gönüllü kuru-
luşlan da dahil edeceğiz.
Disiplinli
• Baştarafi 1. Sayfada
di: "Biz ne calışmasını, ne din-
lenmesini ne de eğlenmesini
bilen bir toplumuz. Hem Ak-
denizli hem Doğuluyuz. Bir
yandan rahatlık ve gevşekliği,
diğer yandan mistisizmi ve te-
vekkülü miras almışız. Bun-
lardan artık silkinmenin
zamanı geldi. Disiplinli çalış-
manın yanında, disiplinli bir
eğlence ve disiplinli bir dinlen-
me olmak zorunda."
"Bugün kıme sorarsanız so-
run, hayattaki en büyük hazi-
ne nedir diye. Otomatik ola-
rak sağlık yanıtını alırsınız.
Bu, kesinlikle doğru değildir.
Çünkü, biz cebimizdeki 25 ku-
ruşa gösterdiğimiz dikkati
sağlığımıza göstermeyiz" di-
yerek toplantıyı açan Çapa
Tıp Fakültesi Gastronomı
Ana Bilim Dalı Başkanı Prof.
Dr. Rauf Sezer'den sonra Os-
manoğlu Kliniğı'nin sahibi
Dr. Salih Osmanoğlu da
Türklerin sağlıklannın kıyme-
tinı bilmeyen ınsanlar olduğu-
nu ileri sürdü.
Toplantıda, stresin nere-
deyse 'çağın vebası' AIDS
kadar, hatta belkı daha da kö-
tü bir hastalık olduğu, üstelık
de daha yaygın görüldüğü sa-
vunuldu.
Yapılan araştırmalar, in-
sanlan ölüme götüren bir
numarah nedeni kalp hasta-
hklarına bağlıyor. Kalp has-
talıklannın yakın zamana
kadar bilinen en yaygın ve et-
kin üç nedeni kanın kolesterol
seviyesinin yükselmesi, hiper
tansiyon ve sigara olarak be-
lirlenmişti. Bu üç belli başlı
nedene şimdi bir.yenisi daha
eklendi: Stres. Örneğin, en-
farktüs, en az gece görülüyor,
en fazla sabah kalkınca, işe
gıtme telaşı içinde yaşanıyor.
Tıbbın ikinci önemli yeni bul-
gusu ise yakın zamana kadar
çok fazla sigara içmelerine
karşın damar sertliğine rast-
lanmayan Çinlilerle Japonla-
nn, son on yıl içinde kalp
rahatsızlıklan yüzünden ha-
yatlannı yitirmeye başlamala-
n. Bunun da tek bir nedeni
var, stres.
KULIS
I Baştarafi 1. Sayfada
makamında sinirli bir biçimde "Bu iş burada biter" dedi.
Çiller, özel kalemindekilere de "toparlanmalan"' için
talımat verdi. ÇilleT'in istifa karannın duyulmasıyla,
D YP'de kısa süreli bir panik havası yaşandı.
Üst düzeyde bir DYP'linin, "Dengenin bozulmasını
ıstemez. Üstelik Tansu Çiller'in istifasmın faturasının
kendisine çıkacağından çekinir" dediği Çağlar, ekibiyle
birlikte derhal devreye girdi. Ve Tansu Çiller'i istifa
etmekten vazgeçırmeye çahştı. Söylenenlere göre Çiller'in
istıfada kararİı olduğunu belirtmesi üzerine, bu kez eşi Çiller
İstanbul'dan arandı. Ankara'ya gelip Tansu Çiller'i ikna
etmesıistendi.
Özer Çiller'in, bu telefon konuşmasının ardından hemen
Ankara'ya geldiği belirtiliyor. Tansu Çiller'in yerinde
kalmasına, hatta Dernirel'i Esenboğa'da uğurlamaya
gitmesine bakılırsa Özer Çiller, eşini iknada başanlı olmuş.'
Ne var ki DYP çevrelerinde, Devlet Bakanı Tansu Çiller'in,
"benzeri bir olayı tekrar yaşamaya" hiç niyeti yok.
D U Y U R U
GûveranliK Spor Tesısleri yapım işi kapalı zarf usulûyle ihale edilecektir.
Işın keşıf bedeli 400 000 OOO.-TL'sıdır.
Ihale şartnamesı ve dtğer evraklar Toros SoKaK No: 20 adresindeki Genel MüdürtOğümüz İn-
şaat ve Tesıs Mûdürlüğünde görülebılır.
Isteklılenn ıhaleye katılma belgesı almak üzere,
a) Bayındırhk ve İskan Bakanlığından alınmış (B) gaıbu mûteahhıltik karnesının aslını ıbraz et-
mek kaydıyla Smeğını, (ortak gınşımlerde Pılot firmanın karnesı esas alınacaktır)
b) Makına ve Techızat kapasıtelerıne ait yapı araçiarı belgelerıni,
c) Teknık personelı taahhütnamesını,
d) Taahhüt durum btkJınsı ve belgelerını,
e) Malı durum bnkJınmı ve belgelen ile dosyasında yazılı diğer belgeleri sunmaları gerekmek-
tedır.
Ihaleye gırebılmek ıçn teklif mektubu ile,
a) Ihaleye katılma belgesı,
b) 1992 yılına ait Ticaret ve/veya Sanayi Odası Belgesı,
c) Noter tasdıklı ımza sırkûlen,
d) 12.000.000.-TL tutarında g e ç a temınat venlecekDr.
Ihaleye katılma belgesı almak ıçın son başvuru 25.2.1992 günO, çalı^ma saan sonuna kadar•
dır.
Ihaleye katılacak olanlar teklif mektuplarını 28 2.1992 günCı, saat 10.00'a kadar tdan Işler Daı-
resı Başkanlığı Genel Evrak Şeflıjıne vereceklerdır.
Postada meydana gelen gecıkmeler dıkkate alınmaz.
Kuruluşumuz 2886 sayılı Yasaya tabı değildir. Ihaleyı yapıp yapmamakta veya dıledığıne ver-
mekte serbesttır
- ANKARA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ
EGO GENEL MÜDÜRLÜĞÜ