Katalog

SAYFA CUMHURİYET 17 ŞUBAT1992 PA2ARTESİ 18 HABERLER BULMACA SOLDAN SAGA: 1 2 3 4 : 1/ Felsefede, bilgi sürecini çözümle- ; mek ya da gerçek- • liği açıklamak için - birbirinin karşıtı ya . da tamamlayıcısı "olabilen, ama bir- Z birine indirgene- " meyen iki ayn ilke- yi temel alan gö- rüş. 2/ Aün bir tür hızlı yürüyüşü... .>;Yankı. 3/ Uzun saplı, yayvan ve de- . likli kepçe... Sulak yer. 4/ Kimi Türk lehçelerinde 'ağa' yerine kullanılan sözcük... Raf biçiminde, düz ve bü- yük kaya. 5/ Eski Mısır'da güneş tannsı... Yaprakları çay gibi haşla- narak içilen bir Güney Amerika bitkisi. 6/ Eskiden şairi bilinmeyen şiirlerin altına yazüan sözcük... Ha- yat arkadaşı. 7/ Iskambilde valeye - verilen bir başka ad... Çıplak, yok- sun. 8/ Sodyumun simgesi... Vila- yet. 9/ Moritanya'mn başkenti. YUKARTOAN AŞAĞIYA: 1/ On ayn dalı kapsayan atletizm yanşması. 2/ Vaşak deni- len hayvarun ufak bir türü... Akanyıldız. 3/ Suluboya resim. 4/ Takımlar grubu, küme... Bir ilimiz. 5/ Yukandan aşağrya gittikçe alçalan eğimli yer... Radon elementinin simgesi. 6/ Is- kambillerle oynanan bir tür oyun... Uğraş. 7/ Eylemleri olum- suz yapmakta kullanılan ek... Bir nota... Telefon sözü. 8/ Üzüm ' şnasıyla nişasta kaynatılarak ve tepsilere dökülüp kesildikten ' sonra kurutularak yapılan bir çeşit pestil. 9/ Bir ilacm bir kezde ya da bir günde alınması gereken miktan... Telli çalgılarda tel- leri yüksekçe tutan tahta köprücük. HAVA DURUMU Turkiye'de Adana Adıyaman Afyon 4 -4 -2 16 8 8 açık az bulutlu p. bulutiu Çanakkale Çankın Çorum 8 -1 -3 15 7 9 yağmuriu stsli p. bulutiu Amasya Ankara Antarya Artvin Aydın Balıkesır Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur 0 0 8 -4 8 3 -2 -16 -11 3 2 12 9 16 8 18 17 9 0 0 11 11 az bulutiu stsli az bulutiu az bulutlu p. bulutiu D. bulutiu p. bulutiu az bulutiu az bulutiu p. bulutiu az bulutiu Denizli Diyarbakır Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Gıresun Gümüşhane Hakkârı Hatay 6 -12 2 -12 -12 -28 -1 -3 5 -12 -11 8 16 4 16 2 3 -4 8 10 11 3 0 16 p. bulutiu az bulutiu yağmurtu az bulutiu az bulutiu az bulutiu sisli az bulutiu az bulutiu az bulutiu az bulutiu az bulutiu Istanbul Izmır Ka/s Kastamonu Kayserı Kırklareli Kırşehır Kocaeti Konya Kütahya Malatya •_ Manısa KMaraş Mardin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Rize Sakarya Samsun Sıirt Sınop Sivas Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Ş.Urfa Usak Van Yozgat Zonguldak Aksaray Bayburi Karaman Kırıkkale Batman 7 9 -22 -2 -9 3 -3 5 -7 -2 -10 7 -1 -3 6 -21 -8 -8 5 5 5 8 -6 6 -12 7 -2 5 -13 0 2 -12 -5 6 -8 -13 -6 -1 -6 15 17 -4 10 5 14 7 16 4 8 4 16 11 4 14 -2 5 5 11 11 16 15 4 15 2 14 10 11 2 13 14 1 6 15 6 2 4 8 5 p. bulutiu yağmurlu az bulutiu p. bulutiu sisli yağmuriu sislı p. bulutiu sisli p. bulutiu az bulutiu yağmurlu az bulutiu az bulutiu p. bulutiu az bulutiu sisli sisli az bulutiu az bulutiu p. bulutiu p. bulutiu az bulutiu p. bulutiu sisli yağmurtu az bulutiu az bulutiu az bulutiu az bulutiu p. bulutiu az bulutiu sisli p. bulutiu sisli az bulutlu sisli sisli az bulutiu Trakya yağmurlu Çevre Bakanlıgı Meteoroloji Genel Müdütiügii'nden alınan bilgiye göre yurdun kuzeybab kesimleri parçalı bulutiu, Trakya, Marmara'mn baüsı ile Kuzey Bge kıyılan yağmurlu, diğer yerler az bulutiu ve açık geçecek. Hava sıcaklığıııda önemli bir degişiklik olmayacak. Rüzgâr, güney ve batı yönlerden hafif, ara sıra orta kuvvette esecek. Denizlerimizde rüzgâr; kıble ve lodostan 3-5 kuvvetinde saatte 10-21 deniz mili huda esecek. Dalga yüksekliği 0.3-0.5 metre dolayında olacak. Van Gölu'nde hava az buluüu geçecek. Rüzgâr güney yönlerden hafif olarak esecek. Göriiş uzakbgı 10 kflometre dolayında olacak. En düşük hava sıcaklıklan -28 Erzurum, -22 Kars, -21 Muş, -16 Bingöl, -13 Tunceli, -13 Bayburt, en yüksek hava sıcaklıklan oian Ulerimiz aydın 18, tzmir ve Balıkesir 17, Adana, Antalya, Bursa, Denizli, Hatay 16 derece olacak. Dünyada Kopenhag çok bulutiu Köln karlı Amsterdam karlı Londra çok bulutiu Atına 17 p. bulutiu Madrid 14 p bulutiu Amman 16 yağmurlu Münih karlı Brüksei karlı Moskova karlı Borlin karlı Osto p. bulutiu Barcetona Beigrad Bağdat Bonn Budapeşte 16 6 17 5 3 p. bulutiu karlı yağmurlu karlı karlı Paris Roma St.Petersburg Şam Viyana 6 3 -6 16 4 çofcbuluthj yağmurlu karlı yağmurtu karlı Bursa 5 16 p. bulutiu Isparta 1 10 az bulutiu Bartın 4 14 p. bulutiu Cenevre karlı Zürıh karlı ' Mardin'de bir saat süreyle yol kestiler Köylülerden protestoCUMHURİYET (Mardin / , Diyarbakır) - Mardin'in 3 kö- . yünde bazı kadınları gözaltına almak isteyen jandarmalarla ' köylüler arasında çıkan çatış- Enıh'ta çatışma: 2 ölü CUMHURİYET (Siirt) - Si- irt'in Eruh Uçesine bağlı Payamlı köyünde meydana gelen çatış- mada 2 kişi öldü, 4 kadın ağır yaralandı. DUn saat 14.00 sıralarında başlayan ve bir saat süren çatış- mada Servet özer ile Nezih Çı- nar ölürken, ağır yaraJanan Emine Güçlü, Emine Aslan, .Kadriye Elçiçek ve Hediye Ay- ..djn. Siirt Devlet Hastanesi'nde tedavi altına ahndılar. Siirt Valisi Atilla Koç, Devlet Hastanesi'ne giderek yetkililer- le görüştü. Bölgede olaydan sonra durumun sakin olduğu ve geniş çapta güvenlik önlemi alı- narak köye giriş çıkışın yasak- landığı öğrenildi. Çatışma ile ilgili olarak vali- liğüı yaptığı açıklamaya göre bir ay kadar önce öldürülen bir te- röristin anma toplantısında PKK bayrağı asan grubun için- den jandarmaya ateş açılması sonucu çatışmanın çıktığı bildi- rildi. mada 6 kişinin ölmesi, bölgede- ki gerginliği tırmandırdı. Olayı protesto eden köylüler yol kes- ti. SHP milletvekilleriyle HEP ve İHD temsilcileri olayın ne- denlerini araştırmak amacıyla çatışmanın çıktığı köylerde in- celemelerde bulundular. Mardin'in merkez köyleri Yardere, Aytepe ve Ahmetli'de geçen cuma gtinü operasyon dü- zenlerken 4 kadını gözaltına al- mak isteyen jandarmaların, kendilerine engel olmak isteyen köylülere ateş açması sonucu 6 kişinin ölmesi tepkiyle karşılan- dı. Bölgedeki faili meçhul cina- yetlerle Yardere köyündeki ola- yı kınayan Nusaybin'e bağlı Tandır, Durakbaşı, Sereçke, Açıkköy, Günebakan, tlkadım, Güneli ve Eskimağara köyünde yurttaşlar dün sabah Durakba- şı mevkiinde bir araya geierek Ipek Yolu'nu bir saat süreyle trafiğe kapattılar. Yolun trafi- ğe kapatıldığını haber alan gü- venlik güçleri, olay yerine gide- rek köylüleri ikna yöntemiyle bölgeden uzaklaştırmayı basar- dılar. Köylülerin yolu trafiğe kapattığını haber alan 30 kişilik bir grup, Nusaybin ilçe merke- zinde korsan yürüyüş düzenle- di, cinayeti kınayan sloganlar attı. Kısa süren yürüyüş olaysız dağıldı. Cuma gecesi açüan ateş sonu- cu öldürülen Seyfettin Bilen, Ali ölmez, Abdülselam Özbek, A. Halim özbek, Bedriye Güneş ve Naciye Cıvak'ın cenaze töreni- ne katılmak üzere Mardin'den çatışmanın yaşandığı köye giden 30 kişi, kente dönüşte polisçe gözaltına alındı. Saldında yara- landığı bildirilen bir köylünün de Diyarbakır'daki bir hastane- de öldüğü öğrenildi. Aytepe, Yardere ve Ahmetli köylerinde 6 kişinin ölümü ve 12 kişinin yaralanmasıyla sonuçla- n'an jandarma operasyonunu yerinde incelemek amacıyla SHP Milletvekilleri Ural Gök- lü (Uşak), Mehmet Sincar (Mar- din), Muzaffer Arıkan (Mar- din), Sedat Yurttaş (Diyarbakır) ve Ali Yiğit (Mardin) ile HEP Diyarbakır tl Başkanı Mahmut Doğu, Mardin îl Başkanı Veysi Parıldı, SHP Mardin ll Başka- nı Yılmaz ölçen ile tHD Diyar- bakır Şube Sekreteri Sabahattin Acar, dün bir heyet halinde olay yerine giderek incelemelerde bu- lundular. SHP Milletvekili Mu- zaffer Ankan, köylülerin ve yet- kililerin dinlenmesinden sonra Diyarbakır'a dönerek bugün bir basın toplantısı düzenleyecekle- rini bildirdi. Daha önce SHP Mardin Mil- letvekili Ali Yiğit'e konu hak- kında bilgisi olmadığım ve araş- tıracağını söyleyen Mardin Va- lisi Bolat Bolatoğlu ise dün de herhangi bir açıklama yapmadı. Vali Bolatoğlu ve diğer üst dü- zey yetkililerin, gazetecilerin te- lefonlanna çıkmaktan da kaçın- malan dikkat çekti. Tahran'da Türk-Azeri buluşması • Baştarafi 1. Sayfada Zirvede Türkiye*yi Cumhur- başkanı Turgut Ozal, İran'ı Cumhurbaşkanı Haşimi Raf- sancani, Pakistan'ı Başbakan Nevaz Şerif temsil ediyor. Örgu- tün üç yeni üyesi, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Muttalibov, Türkmenistan Cumhurbaşkanı Niyazov ve özbekistan Meclis Başkanı Yuldaşov'un başkanlı- ğındaki heyetler tarafından tem- sil edilirken Tacikistan, Kırgızis- tan ve Kazakistan da Tahran'da gözlemci bulunduruyorlar. Tahran'da başlayan Ekono- mik Işbirliği Teşkilatı (ECO) üyesi ülkeler liderlerinin zirve toplantısının açüış konuşmasım yapan tran Cumhurbaşkaru Ha- şimi Rafsancani, çabalann yo- ğunlaştınlarak ECO'nun öngör- düğü planlann gerçekleştirilme- sini istedi. Rafsancani, oturumun açılı- şında Kur'an okunmasından sonra yaptığı konuşmada, dün- yanın bu yeni döneminde, ulus- lararası ekonomik örgütlerin, üyelerinin potansiyellerini en iyi şekilde değerlendirmeyi hedefle- diğini söyledi. Meydana gelen politik geliş- melerin yarattığı dünyada, ECO'nun tarihi bir görevle kar- şı karşıya olduğunu belirten Rafsancani, artık harekete geç- menin zamanının geldiğini, ECO çerçevesinde kabul edilen bütün planlann, öngörülen sü- relerde gerçekleştirilmesi için bütün çabalann yoğunlaştınl- ması gerektiğini kaydetti. İsrail, Hizbullah liderini öldürdü Dış Haberler Senisi - İran yanhsı Hizbullah örgütünün lideri Şeyh Abbas Musavi, Güney Lübnan'da İsrail heli- kopterlerinin konvoyuna dü- zenlediği saldırıda öldürüldü. İsrail, dün ayrıca Filistin Kur- tuluş Örgütü'nün (FKÖ) Güney Lübnan'daki kampla- nnı da bombaladı. Ajansların haberlerine gö- re, iki İsrail helikopterinin, Sayda kentınin yakınındaki Zehrani bölgesinde 7 araçtan pluşan konvoya düzenledikle- ri roket saldınsı sonucu Mu- savi ile birlikte aynı araçta bulunan kaansı ve oğlu da öl- düler. Saldın sonucu, Mu- savi'nin konımalanndan 4'- ünün öldüğü, sekizi ağır olmak üzere 12 kişinin de ya- ralandığı haber verildi. Şeyh Musavi'nin konvoyu, Lübnan'ın 1984 yılında İsrail tarafından işgali sırasında öl- dürülen bir rr. : ' ; *anın ölüm yıl- dönümü nedeniyle Cibşit kasabasında düzenlenen tö- renden dönüyordu. Şeyh Musavi, Hizbullah li- derliğine 1990 yılı eylül ayında Tahran'da yapılan örgütün toplantısında seçilmişti. Mu- savi, ılımlı olarak bilinmesine karşın, İsraiFe karşı özellikle Güney Lübnan'da Hizbul- lah'ın saldınlannı arttırma- sında etkili olmuştu. İsrail uçaklan da, dün iki kez Güney Lübnan'daki FKÖ kamplannı bombaladılar. İs- rail uçaklannın saldınsı sonu- cu. 4 sivilin öldüğü bildirildi. İsrail'in güney Lübnan'da dün giriştiği saldınlannt önce- ki gün Batı Şeria'da 3 İsrailli askerin öldürülmesine misille- ıne olduğu kaydediliyor. İran Cumhurbaşkanı, örgüte yeni üye olan eski Sovyet cum- huriyetlerini de bağımsızlıklannı kazandıklan ve teşkilata katıl- dıkları için kutladı. Rafsancani'den sonra konu- şan Cumhurbaşkanı Turgut Ozal, bölgedeki güçlüklerin üs- tesinden gelinmesi ve banş ve refahın sağlanabilmesinin, eko- nomik kalkmmaya ve ekono- mik bakımdan bölge ülkeleri arasında karşılıkh bağımlılığın kurulmasına bağlı olduğunu söyledi. özal, ECO ülkeleri arasında bazı mallarda ticari tercibieri öngören bir ticaret protokolü- nün bu toplantı sırasında imza- lanacak olmasından memnuni- yet duyduğunu, ancak şimdiden ticari konu olan bütün mallar- da tarife ve tarife dışı engelleri kaldıran tedbirleri almakta ya- rar gördüğünü söyledi. Bu arada Cumhurbaşkanı Özal, ECO toplantısından önce Azerbaycan Cumhurbaşkanı Ayaz Muttalibov ile görüştü. Önce dar heyetler arasında ya- pılan toplantıdan sonra heyet- ler, Türk işadamlan ve Azeri hükümet yetkiülerinin katılı- mıyla genişleyerek görüşmeye devam ettiler. özal daha sonra özbekistan Meclis Başkanı Şevket Yuldaşov ile de bir süre görüştü. Eski Sovyet cumhuriyetle- rinden üçünün üye, üçünün de gözlemci sıfatıyla zirveye ka- tılmalan, ECO konusundaki yorumlannın odağını oluştu- ruyor. Önceki gece bir basın top- lantısı düzenleyen İran Dışiş- leri Bakanı Ali Ekber Velaye- ti, bu konudaki tartışmalara da değindi ve "İran ile Türki- ye arasında, Orta Asya cum- huriyetleri arasındaki nüfuz- lannı arttırma rekabeti yoktur. Biz. böyle bir şey söylemedik. Orta Asya cumhuriyetlerinin ECO toplantısında bulunma- lan, İran ile Türkiye'nin ECO çerçevesinde yardımlaştığıru gösterir" dedi. Eski İçişleri Bakanı Aksu 4 Yatansever kadrolar teröre kaışı savaşü' Balina bakma kuyruğu. Gerzeliler limana dizilip beyaz balinayı görmeye çalıştılar. Beyaz balina ortadan kayboldu • Baştarafi 1. Sayfada söyleşi yaptık. Erol Üzer beyaz balinanın bir diğer adının deniz kanaryası olduğunu, denizde çı- kardığı sesler nedeniyle bu ad- la da tanındığını söyledi. Üzer şöyle konuştu: "5-6 ya$- larında olduğu söylenebilir. Bunlar 50 yıl kadar yaşamakta- dırlar. llk yıllarında kahveren- gi olan balık, önce gri, 5 yaşın- da da beyaz rengi almaktadır. Bu balfnanın günde 75 kilo ba- lık tüketmesi gerekiyor. 15 gün- dür bir şey yemediği ileri sürü- len balihaya iki gün önce 40 ki- lo balık verildiği ve yediği söy- lendi. Diğer besinleri de denizden aldığı düşünülürse aç olmadığı ortaya çıkar. Hayvanın çenesi- nin sağ tarafında daha önceden bir darbe izi olduğu belirlendi. Bunun çene yapısım bozduğu ifade ediliyor. Çene altında da yara ve çizik izi var. Bu da ka- nımızca midyelerden kaynak- landı. Şu anda tam bir cinsiyet araştırma yapma imkânı olmadı. Erkek olma ihtimali de var. Dişlerin sol tarafında bir çıkın- tı olması gerekiyor. Bunda da böyle bir şey görülüyor. Ancak kesin bir açıklama yapmamız mümkün değil. Bu hayvanların yetiştirildiği bir yer var. O da Gürcistan. Oradan bırakılmış olabilir. Akdeniz'den geierek Karadeniz'e ulaşması imkân- sız." Bu arada Gerze'deki baükçı- larm ekim ayı sonlannda iki be- yaz balina gördüklerini ileri sür- meleri üzerine, yabancı uzman- lar da olayın doğru olabileceği- ni, diğer balığın ölmüş olabile- ceğini söylediler. Eşinin ölmüş olması halinde, karaya vurma- yacağı, deniz dibinde kalabile- ceği, diğer balıklar tarafından parçalanabileceği de yine ya- bancı uzmanlar tarafından ifa- de edildi. Ancak eğitim gören balinalann tek başına yaşayabi- leceği de bildirildi. Balina uzmanı ve Grup Baş- kanı Erol Üzer, balinaya kala- balık bir şekilde yaklaşılmama- sım, mümkünse bir kişi tarafın- Kemal Sunal • Baştarafi 1. Sayfada yorlar. İnşaattan atlayarak ölme fıkri de akşam kahvede seyrettiğim Kemal Sunal'ın Kiracı adlı füminden sonra akhma geldi.' Üzerindeki giysilerini çıkar- tarak inşaatın üzerine çıkıp intihara kalkışan işsiz turizm- ciyi kararından vazgeçirmeye çalışan gazeteciler ve polisler de kendisine en kısa zamanda iş bulma sözü verdiler. Ancak inşaatın iyice kenanna geierek bir ayağını dışan atan Belen, aşağı atlamak üzereyken po- lislerce kurtanldı. dan beslenmesini, baş kısmıyla oynanmamasını istedi. Üzer, "Balinanın nefes deliği başa ya- kın olduğu için başı severken nefes borusunun tıkanacağı korkusu ile psikolojik bir du- rumda balık korkup kaçabilir. Bı nedenle böyle bir olaya se- bebiyet verilmemelidir" dedi. Cumartesi günü saat 13.00'- ten itibaren başlayan arama ça- lışmalarından olumlu bir sonuç alınamadı. Gerzeliler, beyaz ba- linanın sahil güvenlik botunun gürültüsü ve projektör ışıklann- dan ürkerek Samsun yönüne doğru kaçtığını ileri sürdüler. Ancak beyaz balinanın alıştığı Gerze Limanı'na yine dönebikce- ği de uzmanlar tarafından söy- lenebilir. Sevimli davranışlanyla yöre halkının sempatisini kaza- nan beyaz balinanın tekrar Ger- ze'ye dönmesini tüm ilçe halkı bekliyor. Sinop Su Ürünleri Yüksek Okulu'na ait Araştırma-1 adlı teknesiyle Tanm İl Müdürlüğü'- ne ait Yunus-7 adlı tekne iki gundür yaptıkları çahşmalarda Gerze ile Yakakent açıklarına kadar olan sahayı tamamen ta- radıklanm, ancak balığın her- hangi bir izine rastlanamadığı- nı belirttiler. üluslararası örgütten gelen Dr. Barcley Hassings ile Ray Gravener ikilisi Cumhuriyet'e verdikleri demeçte ümitsiz ol- madıklarını, yapılan çeşitli çe- kimlerdefl elde ettikleri kasetleri incelediklerini, beyaz balinada hayati tehlike bulunmadığının saptandığını belirttiler. Aynı zamanda Gerze açıkla- rında veya Karadeniz'in herhan- gi bir yerinde beyaz balinanın tekrar ortaya çıkması durumun- da yurtdışından tekrar Sinop'a veya Karadeniz'in herhangi bir kentine gelebileceklerini söyle- diler. Bu arada balıkla ilgili de bir bilgi verdiler basına. Beyaz balinanın özel bir hayvan oldu- ğunu, pullarının çok kalın ol- ması, deri özelliğinin buz altın- da kalmaya elverişli olduğunu, hatta bu tür hayvanların buz al- tında uyuyarak, uyandığında buzun camdan bir küre şeklin- de kalıplaşmış olarak bulundu- ğunu söylediler. TOPKAPI ŞİŞE SANAYİ1 A.Ş. TASARRUF SAHIPLERİNE DUYURUDUR Şirketimizce azami brüt %35 (net <%31,325) oram üzerin- den iskonto edilmek suretiyle ihraç edilecek A tipi, 180 gün vadeli 4. tertip 1. seri 8.000.000.000.- (Sekizmilyar) TL tuta- nndaki finansman bonosu, 17.02.1992 tarihinden itibaren 10 işgünü süre ile satışına aracüık eden, Camiş Menkul Değer- ler A.Ş. tarafından aşağıda belirtilen adresinde saüşa sunu- lacaktır. Bu finansman bonolannm halka arzı, Sermaye Piyasası Ku- rulu tarafından 2499 sayılı kanun ve 86/11130 sayüı Bakan- lar Kurulu Karan'na dayanılarak çıkarılan Seri 111, No. 4 sayıh febliğ uyarmca verilen 10.02.1992 tarih ve FB.2/T-2 sayılı izne dayanmaktadır. Ancak bu izin, finansman bono- larımızın ve Ortaklığımızın Kurul ya da Kamu'ca tekeffülü anlamına gelmez. 1. Ortakhğın çıkanlmış sermayesi :95.000.000.000- TL. 2. Finansman bonosunun vade tarihi :14 Ağustos 1992 3. Finansman bonosunun ödenmesini garanti eden banka rYoktur. 4. Satış süresinin birinci günündeki net oran üzerinden iskonto edilmiş l.OOO.OOOTL'uk finansman bonosunun satış fıyatı : 1.000.000 TL'lik ku- pür 761.470 TL'ye satılacaktır. 5. Satışın yapılacağı yer :Camiş Menkul De- ğerler A.Ş. Barbaros Bulvarı No.125 Camhan Balmumcu - Beşiktaş/İSTAN- BUL 6. Diğer hususlar : a) Finansman bonolannm vadelerinde geri ödeme hizmetleri, Camiş Menkul Değerler A.Ş.'nin yukanda beHrtilen adre- sinde yapılacaktır. b) Ortaklığın Eylül 1990 hesap dönemine ilişkin mali tablo ve raporlan, denetleme kuruluşu Değer Denetim ve Mali Müşavirlik A.Ş. tarafından denetlenmiştir. c) Olumlu göriiş içeren denetleme rapor özeti, izahnamede yer almaktadır. d) 12.2.1992 tarihinde tescil edilen izahname, Camiş Menkul Değerler A.Ş.'nin yukandaki adresinde halkın incelemesi- ne açık tutulmaktadır. e) Kupür dağılırru Kupür değeri (TL) Adet Tutar (TL) 1.000.000 2.000 2.000.000.000 5.000.000 600 3.000.000.000 10.000.000 300 3.000.000.000 2.900 8.000.000.000 FARUK BİLDİRİCİ (Anka- ra) - Eski İçişleri Bakanı Abdül- kadir Aksu, "Güneydoğu'da hü- kümet bizim yaptıklanmızm kö- tü bir kopyasmı uyguluyor" de- di. Aksu, bakanlıgı döneminde "vatanperver insanlan terörle mücadelede görevlendirdiğini" belirtti ve Kontgerilla eylemleri- ne ilişkin iddialann gerçek dışı olduğunu savundu. Aksu, valiler kararnamesini, "teknisyenlerden çok siyasilerin ağırlıkta olduğu atamalar" ola- rak niteledi. "Ehliyet ve liyakat sisteminin" gözetilmediğini sa- vunan Aksu, "Bu uygulanmaz- sa hakkaniyet ve adalet ölçüsü de bir kenara bırakılmış olur. Valilerin iktidar partileri arasın- da bölüşülmesi de toplum bakı- mından onanlmaz yaralar aça- bilecek bir konudur" dedi. Ak- su, 12 Eylül'de res'en emekliye sevk edilen valilerin yeniden gö- reve getirilmelerini de "Kararna- menin bir mantığı yok" diye eleştirdi. Aksu'ya yönelttiğimiz soriılar ve yanıtlan şöyle: - Bakanlıkta ve emniyette İs- lama bir kadrolaşmaya gittiği- niz eleştirileri yoğun. Bu konu- da bakanlıkta yürütülen degişik- lik çahşmalannı izliyor musu- nuz? AKSU - Bir degişiklik yapıl- mıyor ki. Bu eleştiri çok haksız bir iftiraydı. Bu kadrolaşmalar nerede yapılır? Personel birim- lerinde. Şimdi bakın bizim dö- nemimizde Personel Genel Mü- dürlüğü yapmış, sonradan biz- ler tarafından vali yapılmış iki arkadaşımızı bu hükümet çok daha büyük illerde değerlendir- miştir. Vatanperver polis - öyleyse poUslerin Adana'da ve öbür illerde yaptıklan göste- rileri nasıl değerlendiriyorsu- nuz? Bu gösterilerin de sizin dö- neminizde işbaşına getirilen po- Uslerce gerçekleştirildiği doğnı mu? AKSU - Biz bakanhktan ay- nlalı epey zaman oldu. Benden sonra ikinci bakan işbaşında. Bir yanlış kadrolaşma vardıysa, neden düzeltilmedi? Veya düzel- tildiyse neden bunlar devam edi- yor? Demek ki, bu hadiselerin iddia edildiği gibi bizim kadro- laşmamızla Ugisi yok. Gerçekten vatana, vatanperver şekilde hiz- met etmiş inançlı kadrolann te- rörle en iyi şekilde mücadele edebileeeğine inandığım için te- rörle mücadelede bu arkadaşla- nmızı -tabiri caizse- sahaya sür- dük. Bu arkadaşlarırruz da te- rörle mücadelede umumiyetle başarüı olmuşlardır. labif bir günde beş polisin öl- dürülmüş olması, emniyet teşki- latında infial uyandırmıştır. Ama terörle mücadele edecek ve failleri yakalayacak olanlar da bu polisler olduğuna göre, ben onlara bu şekilde fevri değil de soğukkanlı olmalarını; hem kendi arkadaşlanmn hem de şe- hit edilen diğer vatandaşlanmı- zın katillerini bir an evvel bul- malanm tavsiye ederim. Bu arada şunu söyleyeyim; polis teşkilatıyla fazla oynama- mak lazımdır. llla bir şey yapa- cağtz diye yer değiştirmeler, oy- namalar olması, polis teşkilatm- da huzursuzluklara neden olur. - Sizce son günlerde terörde bir tırmamş olmasının nedeni nedir? AKSU - Ben terörün süratle durduruhnasından yanayım. Bu konuların da iç politika malze- mesi yapılmamasından yana- yım. O nedenle benim döne- mimle bu dönemi karşılaştır- mak istemiyorum. Bizim başa- nsız olduğumuzu söylemişlerdi. Bu ekibin başanlı olmasını, akan kanı durdurmasını istiyo- rum. Ama bunun için de bir şey- ler yapmalan gerekli. Üç ay ka- dar zaman geçti. Bu sürede elle tutulur bir şeyler getirmeleri ge- rekirdi. Biz iyi kötü Güneydoğu'da te- rörü önlemek için birtakım dü- zenlemeler yaptık. Silahlı heli- kopterler alındı vb. Terör lafla durmaz ki bir şeyler yapmak la- zım. Biz hükümetin getireceği her tür tedbire de destek olma- ya hazınz. Biz onlann yaptığı gi- bi muhalefet yapmayacağız. Partiler arası uzlaşmarun gerek- tiğini söylüyoruz. Bu konuyu fazla gündemde tutmamak, ko- nuşmamak, ne yapılacaksa yap- mak gerekli. - Sizin onerileriniz var nu? AKSU - Güneydoğu için eko- nomik düzenlemeler de dahil birçok önlem alınabiür. Siz bun- ları niye yapmadımz diyeceksi- niz. Ama biz bir kısmını yaptık, bir kısmını yetiştiremedik. - Cumhurbaşkam geçenlerde PKK'ya af getirmekten söz etti. Sizce böyle bir af yararlı olabi- lir mi? AKSU - Sayın Cumhurbaşka- nı o konuda birkaç gün sonra bir izahatta bulunmuştu. Terörle mücadele kanunu çıkacağı za- man Sayın Cumhurbaşkanı böy- le bir düzenlemeye gidilmesini o zaman arzu etmişlerdi. Ama bir af şeklinde değildi Bugün bu te- rör örgütü içinde birtakım genç- ler orada zorla duruyorlar. Biz böyle bir yol düşünürsek, bun- ların bir kısmı gelip silahlannı bırakacaklar ve böylece örgütü bölmüş olacağız şeklinde bir dü- şünceye sahip. - Hükümetin Güneydoğu po- litikasını, uygulamalanm nasıl buluyorsunuz? AKSU - Bu hükümet bir şey yapmadı ki geçmişte bizim söy- lediklerimizin, yaptıklanmızm kötü bir kopyası uygulamyor. - Ama Sayın Demirel, Kürt re- alitesinin kabul edildiğini ve şef- kat politikası uygulayacaklanm söylüyor. AKSU - Bunlan Sayın özal, Başbakan iken de söylemişti. Kürtçenin yasak olmaktan çıka- rılması, bizim hukümetimiz ta- rafından sağlandı. Bunlara ila- ve ne getirecekler, şimdi onu bekliyoruz? - Güneydoğu'da federasyon gibi bir yol sizce çözüm olabilir mi? AKSU - Bunlann hepsi belki kamuoyu tartışsın diye ortaya atılan laflardır. Ancak önce otu- rarak meseleyi her yönüyle gö- rüşmek lazımdır. İyice görüşül- dükten sonra ne yapılması ge- rektiği ortaya konabUir. Hükü- met şu ana kadar bizim söyle- diklerimizin ve yaptıklanmızm önüne geçemedi. Herhalde bir Güneydoğu seyahatiyle bu iş bit- medi. Ciddi bir şey hazırlasın- lar. Biz de her zaman bölgeye gi- dip kucaklaşıyorduk. Kontrgerilla - Son zamanlarda bölgede ar- tan faili meçhul cinayetler var. Bu konuda size yöneltilen eleş- tiriler var. Bölgede sizce Hizbul- lah ya da Kontrgerilla var mı? AKSU - Artık biz gittik. Ne yapacaklarsa yapsınlar. Ne bek- liyorlar? Ben bu örgüt iddiala- nna inanmıyorum. Yok öyle şey- ler. - Sayın Demirel, Kürt realite- sini tammakla birlikte Kürtlerin ulus olmadığım söylüyor. Sizce bu yaklaşım doğru mu? AKSU - Olur mu? Hem Kürt realitesini tam hem de Kürt ulu- su yok de. Bu Sayın Demirel'in mantığı.