Katalog

OCAK 1992 KÜLTÜR-SANAT CUMHURİYET/9 •HIŞAN 'e 'Şövalye Nişanı' Kultür Servisi — Turk ve İslam Eserleri Muzesi (Ibrahim Paşa Sarayı) müdiresi Dr. Nazan Ölçer'e Fransa'nın Turkiye Büyükelçisi Eric Rouleau'nun önerisi uzerine, Fransız Kültür Bakanı Jack Lang tarafından sanat ve edebiyat dalında 'Şövalye Nişanı' verildi. Bakanın, Nazan Ölçer'e yazdığı mektupta Fransız ve dünya sanatına katkıları ve iki ulke arasındaki kültürel ilişkilerin geliştirilmesi için gösterdiği çabalardan dolayı kendisinin 'Şövalye Nişanı'na (Chevalier de L'Ordre Des Arts et Des Lettres) layık göruldüğü belirtiliyor. 1942'de İstanbul'da d o ğ a n Nazan Olçer, orta ve lise öğrenimini Sankt Georg jVvusturya Kız Lisesi'nde; Etnoloji, llk Çağ Tarihi, Vakmdoğu Tarih ve Kültürleri (Türkoloji) dallarındaki üniversite ve uzmanlık öğrenimlerini de Almanya'da Münih Üniversitesi'nde yaptı. Geleneksel sanatlar, kültür değişimleri, Türk sanatının değişik dalları ve müzecilik konulu çeşitli dillerde yayınlan bulunan ve halen LTluslararası Müzeler Konseyi (ICOM), Mimarlık ve M û z e Teknikleri Komitesi (ICAMT), UNESCO Türkiye Komisyonu Kultür Komitesi uyesi olan Dr. Nazan ölçer, haiı ve kilim seksiyonu şefi olarak çalışmaya başladığı TOrk ve İslam Eserleri Müzesi'nin 1978 yılından beri müdürlüğünü yürütüyor. SİNEMA Sinematek kuruldu • Kültür Servisi — 12 Eylül 1980'de etkinliğine son verilen Sinematek, 6 Ocak 1992 tarihi itibanyla yeniden kuruldu. Kurucular kurulu, geçici yönetim kuruluna Kozan Asova (başkan), Bülent Başıbüyük, Mehmet Güleryuz, Oktay Güzeloğlu ve Ayla Kambur'u seçti. ö n çalışmalarına başlanan Sinematek, ülkemizde sinema sanatının gelışimini ve yayılmasını sağlamak, bunun için gerrekli sinema tesislerini kurmak ve yasatmak, sinema yayınlarmı araştırmak, toplamak, yaymak, yeni yapıtlar üretmek, yayımlanacak olanlara destek sağlamak, sinema konusunda araştırma yapanlara yardımcı olmak, kısa metrajlı filmlerin oluşmasına olanak sağlamak, nitelikli sinema yapıtlanndan oluşan bir arşiv kurmak, sinema araştırmacılarına hizmet veren bir sinema müzesi oluşturmak ve gösteriler ile geniş kitlelere ulaşmayı amaçlıyor. Sanatçı ve sinemaseverlerden destek ve katkı bekleyen Sinematek için dernek genel sekreterliğinin 144 42 91 nolu telefonundan bilgi alınabilir. KÜLTÜR GÜNLERİ Yunus Emre'ye selam • Kültür Servisi — Jstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları'nın "Kültür Günleri" kapsamında düzenlediği "Yunus Emre'ye Selam" başlıklı anma günü, dün akşam Harbiye Muhsin Ertuğrul Tiyatrosu'nda yapıldı. Ayla Algan, Yunus'un şiirlerinden oluşturulan şarkıları org, flüt ve kudüm eşliğinde okurken tiyatro sanatçısı Toron Karacaoğlu da Emre'nin şiirlerini dramatize edilmiş bir oyun biçiminde sundu. Yunus Emre'nin çocukluğunu ise Oğuzhan Bekçi oynadı. Muhsin Ertuğrul Sahnesi'nde izlenen oyunun metnini, Haluk Şevket Ataseven yazdı, müziklerin uyarlamasını ise Selim Atakan yaptı. (Fotoğraf: İBRAHİM GÜNEL) ANMA Adnan Saygun anıldı • tSTANBUL (AA) — Ünlü besteci A. Adnan Saygun, ölümünün birinci yılında Zinrirlikuyu'daki mezarı başında törenle anıldı. Geçen yıl yitirdiğimiz Saygun'un anma töreninde konuşan Mimar Sinan Üniversitesi Rektörü Prof. Gündüz Gökçe, Türk müziğinin çok sesliliğe yönehnesinde Saygun'un büytik katkıları olduğunu söyledi. Saygun'un en önemli yanmın, besteciliği, hocahğı ve yılmaz kişiliği olduğunu belirten Gökçe, "Saygun, Türk geleneğini ve kültürünü çok iyi biçimde sentezleyerek eserlerinde yansıtmıştır" dedi. Anma törenine sanatçının eşi Nilüfer Saygun, Istanbul Devlet Senfoni Orkestrası Müdürü Prof. Dr. Özer Sezgin, İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı Genel Müdürü Aydın Gün, MSÜ Devlet Konservatuvan Müdürü Doç. Nuri Eyicil, yönetmen Halit Refığ, Mimar Sinan Üniversitesi Devlet Konservatuvan öğrencileri ve çok sayıda sanatçı katıldı. (Fotoğraf: IBRAHİM GÜNEL) EDEBİYAT Mısır'ın Salman Rüşdü'sü • KAHİRE (AA) — Mısır'da yazdığı bir roman, İslamiyete aykırı olduğu gerekçesiyle geçen hafta 8 yıl hapis cezasına çarptınlan Alaa Hamid hakkındaki cezamn iptal edilmesi için girişimler yoğunlaşırken Devlet Başkanı Hüsnu Mübarek bu konudaki bir başvuruyu geri çevirdi. Mübarek, bir grup yazar ve gazetecinin başvunısunu yanıtlarken söz konusu cezamn hukuk lcurallan çerçevesinde verildiğini, kendisinin bu konuda herhangi bir girişimde bulunamayacağını söyledi. Mübarek, özgürlüklerin kullanılmasının, vatandaşların dini inançlarını zedelememesi gerektiğini de vurguladı. Şefık Onafın ilk oyunu 'Hüzünlü Bir Komedi' bu akşam Fatih Reşat Nuri Sahnesi'nde Bir trajedînîn komedisi NALAN MANYASLI Bir çadırda kurulan mahke- me ne kadar ciddidir? Düzmece bir yargılamayla in- sanlar idama mahkûm edilirse, bu adalet midir? Ya, tarihimize "Yıldız Mahkemesi" olarak geçen bu olay, yabancı basın tarafından "Hüzünlü Bir Komedi" olarak nitelendiriliyorsa... "Hüzünlü Bir Komedi", Yü- dız Mahkemesi olarak bilinen yargılamaya, bir yüzyılı aşkın zamandan sonra eğilme ve de- ğerlendirme ihtiyacı duyan bir aydının, Şefik Onat'ın sahneye çıkan ilk oyunu. tdare, maliye ve eğitim alanında çeşitli re- formlar yapan, mutlak monar- şiden anayasal monarşiye geçiş- te önemli rol oynayan Osmanlı devlet adamı Mittaat Paşa'nın Yıldız Mahkemesi'nden sürgü- ne, oradan öldürülmesine uza- nan acılı yaşam öykusünü konu alan "Hüzünlü Bir Komedi", İstanbul Şehir Tiyatrolarrnuı yeni yüdaki ilk oyunu olarak bu akşam Fatih Reşat Nuri Sahne- si'nde izleyici karşısına çıkıyor. Şefık Onat'ın "Kalabalık kadro ve orkestra gereksinimi Oe ancak bir ödenekli tiyatroda oynanabilirdi" dediği "Hüzün- lü Bir Komedi "yi sahneye Ba- şar Saboncu hazırladı. Mithat Paşa'yı Burçin Oraloglu, Ab- dülhamit'i HaMun Ergüvenç ve Abdulaziz'i Dinçer Çekmez'in yorumladığı oyunda, Taner Barias, Ahmet Uz, Bercis Fes- d, Ersan Barkın, Ersan Uysal, Dogan Bavli, Rıdvan Çelebi, Orhan Hızlı, Cengiz Keskinkı- bç, thsan Kilimci, Ersan Sanver, Suphi Tekniker ve Ayhan Kavas diğer rolleri ustlendiler. Oyunun müziğini ise Selim Atakan ger- çekleştirdi. Yıldız Mahkemesi, Abdüla- ziz'in intihar etmeyip öldürül- düğüne ilişkin iddialara dayanı- larak onun ölümünden (1876) beş yıl sonra katillerini yargıla- mak Uzere açılan dava ve bu da- vaya bakan mahkemenin tarihi- mizdeki adı (27-29 Haziran 1881). Mirat-i Hakikat yazan Çorluluzade Mahmut Celalettin Bey'in padişah Abdülhamit'e, Abdülaziz'in öldürülmüş oldu- ğuna ilişkin bir dilekçe sunma- sı ve Abdülaziz ailesinin de da- vacı konumuna geçmesi, bir so- ruşturma komisyonunun kurul- masıyla sonuçlandı. Bu komis- yonun yapüğı soruşturmalar so- nunda olağanüstu bir mahkeme ORALOGLU BAŞROLDE— "Hüzünlü Bir Komedi"de Mithat Paşa'yı Burçin Oraloglu canlandınyor. Diger rollerde Haldun Ergüvenç, Dinçer Çekmez, Taner Barias, Ahmet Uz, Bercis Fesci, Ersan Barkın, Ersan Uysal, Doğan Bavli, Rıdvan Çelebi, Orhan Hızlı, Cengiz Kes- kinkılıç, thsan Kilimci, Ersan Sanver, Supbi Tekniker ve Ayhan Kavas'tan oluşan kalabalık bir kadro var. kuruimasına karar verildi. Yıl- dız'daki Malta Köşkü ile Çadır KöşkU arasında kurulan bir ça- dırda çalışmalarına başladığı için Yıldız Mahkemesi adını alan yargıçlar kurulu aralann- da eski padişah Murat V'le an- nesi Şevkefza Sultan, eski sad- razamlardan Mithat ve Müter- cim Rüştü paşaların da bulun- duğu İS kisiyi sanık olarak sap- tadı. kişilik özel (ve düzmece) bir k\t- rul topladı (20 temmuz). Ceza- lar bu kurulca da onaylandı. Ancak Avrupa'dan gelen baskı- lar karşısında Abdülhamit, idam cezalannı süresiz kürek ve sürgüne çevirdi. 28 temmuzda diğer hükumlülerle birlikte Ta- ire gönderilen Mithat ve Damat Mahmut Celalettin paşalar ise üç yıl sonra Taif zindamnda bo- ğularak öldürüldüler. haksızlıgın görsel olarak sunu- labilecegini düşundum. Yeni nesHn otayı ögrenmesi ve deger- lendirebilmesi için de bir neden olabilirdi bu eser. Bir tiyatro oyunu yazmak istiyordum. Fa- kat tarihi anlatan bu tür yapıt- ların, modern tiyatroda idene- ceginden emin değildim. Mah- kemenin kunılduğu çadın bir sirk, bir cambazhane gibi gös- terebilirsem daha keyifk izlene- Şefik Onat'ın yazdığı, Başar Sabuncu'nun yönettiği "Hüzünlü Bir Komedi", idare, maliye ve eğitim alanında çeşitli reformlar yapan, mutlak monarşiden anayasal monarşiye geçişte önemli roı oynayan Osmanlı devlet adamı Mithat Paşa'nın Yıldız Mahkemesi'nden sürgüne, ardından öldürülmesine dek uzanan acılı yaşamöyküsünü konu alıyor. 27 Haziran 1881'de başlayan dava üç gün içinde ve verilen ka- rarın sanıkların yüzüne karşı büdirilmesiyle sona erdi. Sanık- lardan üçü suçsuz bulunurken 10'u idam, ikisi de kürek ceza- sına çarptınldılar. Abdülhamit, mahkeme karanrun incelenme- si için Yıldız Sarayı'nda askeri- ye, mülkiye ve ilmiye önde ge- lenlerinden (aralannda Gazi Os- man Paşa'nın da bulunduğu) 25 Dışişleri Bakanlığı'ndaki 18 yılhk çalışması boyunca Fransa, Endonezya, Pakistan'da ve OECD, BM gibi kuruluşlarda görev alan Şefik Onat genelde siyasi tarih, özelde Osmanlı lmparatorluğu'nun son döne- mine duyduğu ilginin kendisini "Hüzünlü Bir Komedi"yi yaz- maya dek götürdüğünü söylü- yor: "Yıldız Mahkemesi olayı ve Mithat Paşa'nm uğradıgı biürdi. Başar Sabuncu da sirk havaanda bir oyun sunabilmek, eseri daha görsel hale getirmek için iyke kafa yordu. Orkestrayı tepeye yerieştirdi. Sonuçta yö- netmen, müzikleri hazıriayan Selim Atakan ve benim üçJü ça- lışmamızla, olayın trajikomiktt- gine eş değer bir oyun hazırian- dı, sanıyorum." Onat, kendi deyişiyle mizah yeteneğine sahip olmamakla birlikte, "Hüzünlü Bir Kome- di"yi gerektiği kadar hüzünlü (gerçek), gerektiği kadar komik (kurgu) yazdığını söylüyor. Onat, oyunu yazarken de başta Profesör İsmail Hakkı Uzun- çarşıh'nın (Mithat Paşa'nın Iz- mir'de tutuklanması, Taife sür- güne gönderilmesi ve Yıldız Mahkemesi olaylarını kapsa- yan) üç ciltlik çalışması olmak üzere, Yıldız Sarayı arşivleri, Mithat Paşa'nın oğlu Ali Hay- dar Bey'in anılan, Büyükelçi Bi- bd Şimşir'in belgesel kitaplan ve Mahmut Kemal tnal'ın "Son Sadrazamlar" adlı yapıtlann- dan yararlanmış. İki yıl süren bu araştırma ve incelemelerden sonra Onat, oyununu bir yılda yazmış. "Hüzünlü Bir Komedi"nin ilk perdesi, olayların gelişimini verebilmek amaayla Mithat Pa- şa'nın mahkeme öncesine dek yaşadıklarım ele alırken ikinci parde mahkemede geçen üç gü- nü yansıtıyor. Onat, hemen hepsi Yıldız arşivlerindeki mah- keme kayıtlanndan alman ko- nuşma ve savunmalara dayanan oyununda, hem izleyiciye açık- lama sağlaması hem de sirk or- taıruna uygun ohnası için üç an- latıcı/çığırtkan kullanmış. Beş Türk bestecisinin yapıtları compact disc olarak yayımlandı Günümüz Türk bestecileri CD'de ÜNER BİRKAN Dışişleri Bakanlığı Kültür İşleri Genel Müdürlüğü'nce başlatılan girişim kapsamında yer alan Türk bestecilerinin yapıtlanndan oluşan compact- disc dizisinin ilk beşi yayımlandı. tilince kendiliginden bir kültür bu kez tstanbul'un büyük hem- modeli oluşuyor. Bugünün şerisi Cemal Reşid Bey'in "Es- Türk kültürü de işte böyle ken- ki Bir İstanbul Halk Türküsü dine özgü bir model oluştur- Üzerine Piyano ve Orkestra İçin muştur." Çeşitlemeler"ini buluyoruz. Plakta, bu guzel İstanbul türküsü ilkin geleneksel müziği- mizin çalgılanyla sunuluyor, böylece ana tema dinleyiciye ta- Ülkeleri birbirine tanıtan, in- sanlan birbirine yaklaştıran, on- lann arasında sevgi, anlayış, hoşgöni iüşkileri doğurup geliş- tiren güçlerin başında kültür ge- Br. Türk kültüriinün insanlık ta- rihi içindeki derin, etküi izleri kadar, günümüzdeki somut ör- neklerinin de bu tanıtmada, in- sanlar arası yakınlaşmayı sağla- mada önemli işlevi vardır. Yepyeni bir "reform anlayışı" ile göreve başladığını mutlulukla göziediğimiz Kültür Bakanı Sayın Fıkri Saglar'ın, 20 Arauk 1991 günlü Cumhuriyet'- te yayımlanan demecindeki, "Ulusal küitür kavramma yöne- lik her türden girişim, bir sen- tez düşunceayie geüştirilmelidir. Gecmişin birikimini ete ahp kul- lanacağız, fakat onu dönüştüre- rek, günümüzün çogulculuğu- na, çoksesliligine uygun bir bi- çim içinde iemellendirerek gele- cek kuşakJara aktaracağız" bi- çimindeki sözleri, yukarıda be- Urtmeye çalıştığımız, "evrensel Türk kültürünun yeri ve işlevi" konusuna açıkhk kazandırmak- tadır. Bu bağlamda, Dışişleri Ba- kanhğı Kültür İşleri Genel Mü- dürlüğü'nce başlatılan çok önemli bir girişimden- söz etmek istiyorum. Türk kültüriinün çağdaş ürünlerini uygar dünya- ya tanıtma yolunda büyük etki- leri olacağma, büyük yankılar uyandıracağına inandığım bu girişim, Türk bestecilerinin eser- lerinden oluşan bir dizi compact-discin yapımına baş- lanmış, bu diziden ilk beş discin yayımlanmış ohnasıdır. CD'lerin birincisi, o çok ta- nınmış "Kâtibim" türküsü üze- rine, ilk kuşak bestecilerimizden A.Adnan Saygun'la Cemal Re- şid Rey'in besteledikleri çeşitle- melerdir. Discin kapak kitapçı- ğında, Dışişleri Bakanlığı Kül- tür İşleri Genel Müdürü Sayın tsmet BirsePin şu yerinde değer- lendirmelerini okuyoruz: "...Kâtibim, bu plakta, orijinal, çeşitlemeleri ve uyarlamalanyla bir arada. Bu seklijie dinleyici- ye değişik bir müzik dokusu su- nuluyor. Bu, belki sadece bir müzik dokusn degil. Bunun öte- sinde, bir ülkenin 'kültür doknsu' müzikle sergileniyor. Degişik kültürier bir potada eri- Şimşek'in gerçekten duyarak, duyurarak yönettiği bu bölüm- de Macar Devlet Senfoni Or- kestrası, piyanist Ayşegül San- Dörtlüsü'nün yorumladığı bu oda müziği eserleri, kırk beş yıl gibi uzun bir zaman araüğında, bir yirminci yuzyıl Türk beste- cisinin evrimini, çahşmalarıyla evrensel külture katkılarını yan- sıtıyor. Dizinin geri kalan üç plağıy- sa, daha önce Sayın Hikmet Şimşek'in o her zaman takdirle karşıladığımız kişisel çabalarıy- la, LP olarak yayımlanmış olan Türk eserlerinin CD basımları: pımcısı, Macaristan'ın Hunga- roton firması. (Modern Türki- ye'de, orkestra müziği kaydı ya- pabilecek tek bir stüdyomuz ol- madığı için bu konuda Macar dostlarımızm yardımına gerek duyuyonız!) Dışişleri Bakanlığı Kültür İş- leri Genel Müdürlüğü'nün çaba- sı, başta değerli dost Hikmet Şimşek olmak üzere bütün sa- natcılanmızın katkılan, Türk Ahmed Adnan Saygun Cemal Reşit Rey Ferit Tüzün Necil Kazım Akses nıtılmış oluyor. Bu bölümün seslendirihnesini, konunun uz- manlanndan Ruhi Ayangii'in yönetimindeki oda topluluğu üstlenmiş. Sonraki bölümde, Hikmet Şimşek'in yönetiminde- ki Kültür Bakanlığı Çoksesli Korosu, A. Adnan Saygun'un Op. 22 "On Halk Türküsü" de- metinden "Kâtibim Çeşiflemeleri"ni, bütün tadıyla, sevgi tüten kıvnmlan, iniş çıkış- lanyla veriyor. CD'nin üçüncü, en uzun bölümündeyse gene Hikmet Şimşek'in yönetiminde, ca'ya eşlik ediyor. Şimşek- Sarıca ikilisi, ünlü şarkı üzeri- ne kunılu 22 çeşitlemeyi (yazıl- dığı yıl: 1961), canh ritim doku- su, şakacı, renkli, kimi zaman duygulu-düşünceli atmosferi, renkli sololanyla, gerçek bir coşku içinde sunuyor. Dışişleri Kültür Dairesi'nce yayımlanan ikinci CD, ilk kuşak Türk bestecilerinden Necil Kâ- zım Akses'in 1945-46 yıllannda bestelediği birinci, 1990 yüında bestelediği dördüncü yayh çal- gı dörtlülerini içeriyor. Yücelen "Dört Türk Orkestra Eseri / Erkin, Köcekçe-Saygun, Beş Halk Tiirküsü-Akses, Scherze- Tüzün, Esintiler"; "Rey, Türk Sahneleri-Saygun, Beş Lied", "Türk Halk Şarkıtan / Rey, Er- kin, Kodalh, Tüzün." Bu plak- lardan birincisiyle sonuncusu- nun, 1985 yıunda, "Academie du Disque Français et du Film Musical" adlı Fransız kunılu- şunca verilen "Discoboles da l'Europe" ödüllerini aldıkları, plaklann üzerinde beürtihyor. Saydığımız beş CD'nin ya- bestecilerinin en önemli, en il- ginç eserlerinden bir demeti gü- nümüzün en ileri teknolojisi içinde müzik dünyasına sunmuş oluyor böylece. Bu önemh" giri- şim, bu yıl da yeni katkılarla sü- recek; oda müziğinde Saygun, Kodallı, Erkin, Usmanbaş'ın dörtlüleri; orkestra müziğinde Akses'in, Erkin'in senfonileri, Saygun'un konçertolan yayım- lanacak. Gerçekleştirenleri can- dan kutluyorum, müzikseverle- rimize bu CD'leri bir an önce edinmelerini sahk veriyorum. Engin Özer Cep Tiyatrosu Kadıköy'de açılıyor Atölyeden cep tiyatrosuna Küîtür Servisi - "Engin Özer İstanbul Cep Tiyatrosu"... İstanbulun Kadıköy yakası yeni yılın ilk günlerinde bir Cep Tiyatrosu'na kavuşuyor. Tiyatrocu En- gin özer'in çabaları ile gerçekleşen tiyat- ro 13 ocak günü perdelerıni açacak. 27 yıldır tiyatro dünyasının içinde Özer. Sürekli salon aramaktan ve "göçe- be tiyatroculuk"tan yorulmuş artık. Yer- leşik düzene geçme zamanının geldiğini düşünmüş. Böylece yıllarca bir "düş" olarak bir köşede be'kleyen Cep Tiyat- rosu'nun gerçeğe dönüşmesi söz konusu olmuş. Sinemalar, bir oyun karşılığı 4 milyon lira; bir kültür merkezi, dolar karşılığı ki- ra istemiş. Özer yılmamış AltıyoPda Kırtasiyeci Sokak'ta uzun bir süre kon- feksiyoncu atölyesi olarak işlev gören mekan karşısına çıkınca, "virane"de olsa hiç düşünmeden kiralamış. Boşaltılmış durumdaki atölyeye 2.5 ay içinde 100 milyon liralık bir makyaj yapılmış. So- nuç, "sevimli bir Cep Tiyatrosu..." Tiyatro, bir hanın bodrum katında. 50 kişilik tiyatro, salon, sahne ve kulisin ya- nı sıra alt katta düzenlenen fuaye - kafe- teryadan oluşuyor. Ozer'in Cep Tiyatrosu öncelikle küçük bir sanat merkezi olmayı amaçlıyor. Özellikle gençlere yönelik bir merkez. Bu birim içinde belli dönemlerde gençlik günleri. şiir matineleri, konserler, göste- ri, söyleşi ve paneller düzenlenmesi ileri- ye dönük tasanlar. Son birkaç yıldır çocuk psikolojisi ve eğitimi ile ilgilenen Özer bu arada çocuk- lan da unutmuyor. Kadıköy Altıyol'daki 50 kişilik tiyatro perdelerini 13 ocak pazartesi günü saat 21.00de "Üşütenler" adlı kabare ile aça- cak. Tiyatroda bundan böyle sürekli kabare tarzı müzikli oyunlar sahnelene- cek. Oyuncu kadrosu ise 10 kışıden olu- şuyor: Engin Özer, Diiek Özer, Mehmet Ozekit, Semra Nuday. Hakan Özer, Nu- ran Paro, Şehmuz Yığın, Cumhur Şensöz- lü, Emre Dikici ve Metin Yılmazçetin. İlk hafta cumartesi ve pazar günleri sahnele- necek çocuk oyunu ise Özer'in yazdığı "Yaramaz Nuri..." (İstanbul Cep Tiyat- rosu Altıypl Kırtasiyeci Sok. No: 9'1 Kadıköy - İstanbul. Tel: 348 87 76) Muhsin Ertuğrul 100 yaşında • tSTANBUL (ANKA) — Ünlü tiyatrocu Muhsin Ertuğrul'un 100. doğum yıldönümünü kutlama çahşmalan başladı. Muhsin Ertuğrul'un doğum yıldönümünü kutlama çahşmalarım yapmak amacı ile kurulan ulusal komite yaptıgı açıklamada, 2-9 mart tarihleri arasında "Muhsin Ertuğrul Haftası" düzenleneceğini bildirdi. Açıklamada, "Muhsin Ertuğrul Haftası" etkinliklerinin 8 ocak çarşamba günü basına tanıtılacağı da kaydedildi. Karmasergi • Kültür Servisi — Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Resim-lş Bölümü'ne mensup 7 öğretim üyesinin katıldığı karma sergi (bugün) Kadıköy Kültür ve Sanat Merkezi'nde açıhyor. Basri Erdem, Erol özden, Nevhiz Tanyeli'nin yağlıboya, ismail Hakkı Demirtaş, Yunus Güneş'in özgün baskı, Muammer öner'in orijinal çini, Berika Ipekbayrak'ın heykel dallannda katıldıklan sergi ay sonuna dek izlenebilecek. Daha önce birçok kişisel ve karma sergilere katılan 7 sanatçı üslup ve anlayış bakımından aynı çizgiyi paylaşıyorlar. 4 Asılacak Fotograflar? • Kültür Servisi — İstanbul Fotoğraf Kulübü'nün etkinlikleri kapsamında Nevzat Çakır'm "Asüacak Fotoğraflar" saydam gösterisi bugün saat 19.00'da Otomobil-Iş Sendikası Ruhi Su Konser Salonu'nda gerçekleşecek. (347 62 97) 'Le Theatre Choc5 • ANKARA (ANKA) — Saint Benoit Lisesi'nin öğrencileri ve mezunlanndan oluşan "Le Theatre Choc Tiyatro Topluluğu", 10 ocakta Ankara'da Jean Tardieu'nun "Les Amants du Metro" adlı oyununu sahneleyecek. Fransız Kültür Merkezi'nde gösterilecek oyunun mizanseni Saint Benoit Lisesi öğretmenlerinden Thierry Loof tarafından gerçekleştirildi. Portekiz'de Ttirk fotografçılar I Kültür Servisi — Her yıl Portekiz-Algarve'de düzenlenen uluslararası fotoğraf yanşmasında Türk fotoğrafçılan da başanh oldular. Yanşmaya 42 ülkeden 855 kişi, 3345 fotoğrafla katıldı. Yarışmanın saydam bölümünde Erhan Gurkan 2, Fethi Sabunsoy 3 ve Sefa Ulukan 1 fotoğrafı ile sergiye girdiler. Renkli baskı bölümünde Mehmet Bayhan'ın bir baskısı sergilendi. Siyah-beyaz baskı bölümünde; Mehmet Bayhan bronz madalya aldı ve 4 baskısı sergilendi. Frankoviç öldü LOS ANGELES (AP) — Columbia Pictures şirketinin dünya çapındaki prodUksiyonundan sorumlu olan patronu M.J. (Mike) Frankoviç geçen çarşamba günü zatürreeden öldü. 83 yaşında ölen Frankoviç'in Alzheimer hastalığından da çektiği bildirildi. Salpar resim sergisi Külrür Servisi — Resim sanatçısı Mehmet Salpar 4. kişisel sergisini Akbank Şaşkınbakkal Sanat Galerisi'nde açtı. Mehmet Salpar, 1951 yüında İstanbul'da doğdu. KUçük yaşlardan beri sanata olan düşkünlüğü ile özel olarak resim çalışmalarına ağırlık verdi. Hiçbir sanatsal eğitim görmemesine rağmen kendini resme adayan sanatçı, resim tekniği hakkında araştırmalar yaptığı Hollanda'dan ve Hollandah sanatçılardan çok şeyler öğrendiğini belirterek bu ülkenin sanat yaşamında önemli bir yer tuttuğunu söylüyor. UGUN Aynah Kavak Kasn Sanat tarihçisi Sema öner'in Aynalı Kavak Kasn'nı konu alan söyleşisi saat 14.00*te Yıldız Kültür ve Sanat Merkezi Konferans Salonu'nda.