Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
* 7 OCAK 1992
) 7. KURULTAYA DOĞRUSHP
HABERLER CUMHURİYET/5
<GenelMerkez'in kozuhükümet•Baykal cephesinin, kazanmalan halinde
•hükümeti bozmayacaklan mesajına karşın
Inönü kanadında "kaybedersek hükümette
•calamayız" kozu oynanıyor.
Genel Sekreter Selvi, kurultay gündeminin
değiştirilerek genel başkan seçiminin ilk güne
alındığını bildirdi. Selvi, böylece tartışmaların
azalacağını söyledi.
SHP içinde "erime" tartışması hızlanırken bu
yönde köşe yazısı yazan Mümtaz Soysal
eleştirildi. Kamer Genç, partili köşe yazarlarının
'katkisını' sordu.
JARUK BtLDİRİCt
ANKARA — SHP'de kurul-
•*ay hesaplan kabine üzerinde
^yoğunlaşmaya başladı. Deniz
Baykal cephesi, kazanmalan
Kıalinde koalisyonu bozmaya-
«rakları mesajını verirken Erda)
Snönii kanadı da kaybetmeleri
laalinde hükümette kalmayacak-
Ean kozunu kullanıyor. Çalışma
S a k a n ı Mehmet Moğultay,
Baykal'ın bu konuda Başbakan
Saüeyınan Demirel ile görüşmeyi
düşündüğü haberlerini değer-
lendirirken "Partinin meşru ge-
nel başkanı varken birileri ken-
dini yetkili farz ediyor. Partiyi
asü eriten olay bu" dedi. SHP
Tunceli Milletvekili Kamer
Genç de yazar ve Ankara Mil-
letvekili Mümtaz Soysal'ı tnö-
nü'nün önünde, "Taşımalan
gereken siyasi fazüetle geregi gi-
bi davranmalan gerekir" diye
eleştirdi.
Bu arada olağanüstü kurultay
gündeminde değişiklik yapıla-
rak daha önceki kurultaylann
tersine, Uk gün genel başkan,
ikinci gün ise Parti Meclisi se-
çimlerinin yapılması benimsen-
di. ANAP kongrelerinde de uy-
gulanan bu yöntemin kullanıl-
masıyla genel başkamn parti
meclisinde ağırhğı elde etmesi
kolaylaşmış olacak.
Kurultay yaklaşırken SHP'de
tansiyon birden yükseldi. tl baş-
kanlan toplantısının önceki gün
yapüan üçüncüsünde söz alan
Kamer Genç, "SHP'nin buzda-
fı gibi eridigini" yazan Soysal'ı
eleştirirken "Kontenjandan mil-
letvekili olan Mümtaz Soysal,
partinin eridiğini yazıyor. Peki,
erimemesi için ne yaptı? Parti-
nin milletvekili böyle yazarsa ta-
bii erir" dedi. Genç, başta lnö-
nü olmak üzere herkesin dikkat-
le dinlediği sözlerini, İsmail
Cem ve Uluç Gürkan'ı da eleş-
tirerek "Partimizin üç yazar
milletvekili var. tkisi kontenjan
adayı olan dısandan gelen bu
yazarlann hangisi partiye bir
katkıda bulundu" diye sürdür-
dü. Genç'in üç yazar milletve-
kilini "siyasi fazOet" ile davran-
maya çağıran bu sözlerine Ge-
nel Başkan lnönü'nün yanıt ver-
memesi, bu eleştiriye katıldığı
biçiminde yorumlandı.
Bu toplantıda konuşan Niğ-
de İl Başkanı Orhan Eraslan, ta-
banda erime olduğunu ve bazı
üyelerin DYP'ye yöneldiğini sa-
vunurken Isparta İl Başkanı da
Baykal'ın aday olmamasını is-
tedi. tl başkanlanmn çoğu par-
YENI SOLDAN KURULTAY ATAĞI
Baykal sahneye çıktıGenel Başkan
adaylığını resmen
açıklamayan Deniz
Baykal, Erdal
lnönü'nün Başbakan
Yardımcısı olmasım
eleştirdi. Parti
yönetimindeki
değişikliğin hükümet
krizi gibi takdim
edilmek istendiğini
vurgulayan Baykal,
bunun şantaj
olduğunu söyledi.
tDRİS AKYÜZ
SHP'de ild kez genel başkan-
bga aday olan "Yeni Sol" gru-
bunun lideri Deniz Baykal,
25-26 ocaktaki kurultaya bu kez
"daha açık ve atak" hazırlanı-
yor. Baykal, adaylığı konusun-
da, "Bu benim kişisel tercihim
degil, örgüt karar verecek" der-
ken çeşitli sorulara "genel baş-
kan adayı gibi" yanıt veriyor.
Baykal, SHP Genel Başkanı'-
run, Başbakan Yardımcısı ol-
masım doğru bulmadığını be-
lirtti. Baykal, parti içindeki bir
yönetim değişikliğinin hükümet
krizine yol açabileceği görüşle-
ri için "Böyle bir defcisikliği bu
şeUMe takdiın etmek, SHP
içindeki yönetim defcişikligini
engeüeyebilmek için hükümet
krizİMİ bir şantaj konusu gibi
kullumak demektir" dedi.
"Seçün nesaplaşmast"mn ya-
şanacağı SHP kurultayma kısa
bir zaman kala, taraflar, kulis
ve örgüt çalışmalannı yoğunlaş-
tırdılar. "Yeni Sol" grubun li-
deri ve "olası" genel başkan
adayı Deniz Baykal ile tsmail
Cem dün, Istanbul'da bazı top-
lantılara katüdılar. Baykal ve
Cem, birlikte kaleme aldıklan
"Ye«i Sol" görüşü anlatan ve
aynı adı taşıyan kitabı tanıttılar.
SHP'nin yeniden yapılanmasını içeren ve Deniz Baykal ile İsmail Cem'in kaleme aldığı 234 sayfa-
lık 'Yeni Sol' adlı kitap çıktı. Baykal ve Cem, kitabın tanıümını yaptılar. (Fotograf: CUMHL'RİYET)
Cem Yayınevi tarafından 4 bin
adet basılan kitap 15 bin liradan
satılacak. Baykal, kitabın gaze-
tecilere tanıtımı sırasında çeşit-
li sorulan da yanıtladı.
20 ekim seçiinlerinin SHP'nin
yeniden derlenip toparlanması
gereğini ortaya koyduğunu be-
lirten Baykal, kamuoyunda bü-
yük bir ilgi ile karşılanan hükü-
met ortaklığının bu toparlanma-
yı sağlayamadığını söyledi. Bay-
kal şöyle dedi:
"SHP'nin hükümette tarihi
görevi ve sonımlulugu vardır.
Ancak bu durum partinin ken-
di soronlaruun otomatik olarak
çözttlmesini garanti altına almı-
yor. SHP'nin hükümetteki or-
taklıgı, toplumdaki destegini
kazanmasına yetmiyor. SHP
nasıl toparlanıp onem kazanır?
Bunu ihmal eden, bunu gönnez-
likten gelen, SHP'deki erimeyi
dikkate almayan siyasi bir yak-
laşımın önemli ve geçerli oldu-
gunu kabul etmiyorum. Bu,
partimizin sorunudur. Bunu
parti konuşacak, tartışacak ve
bir çözüm yolu bulacaktır."
Hükümet ortaklığının,
SHP'nin asü sorununun gözden
kaçınlmasına fırsat vermemesi
gerektiğini vurgulayan Baykal,
"Hükümet bugün vardır, yann
yoktur. Ama SHP, dün de var-
dı, bugün de var, yann da var
olmalıdır" diye konuştu. Bay-
kal daha sonra şu görüşlere yer
verdi: "Hükümet ortak-
Iıgı bu sorunların çözülmesine
ve görülmesine engel olmama-
lıdır. Hükümet ortaklığı kendi
mantıgı içinde dbette devam et-
melidir. SHP, bir hükümet or-
taklıgı karannı yetkili organla-
rmca almışUr. Nasıl devlet yö-
netiminde süreklink esassa, par-
ti yönetiminde de öyledir. Orta-
da bir protokol vardır. Hükü-
mete verilmiş bir güvenoyu var-
dır. Partide ortaya çıkacak bir
yönetim defişikligini bir hükü-
met krizi gibi takdim etmek,
SHP içindeki bir yönetim degi-
şikligîni engelleyebilmek için
hükümet krizini bir şantaj ko-
nusu gibi kullanmak demektir."
"Hükümet krizi" söylenüle-
rinin, partinin temel sorunlan-
m çözmesine engel olarak çıka-
nlmaması gerektiğini ifade eden
Deniz Baykal, "Ya partinin so-
runu yoktur ya da sorunu çöz-
me çabasının öniine yapay en-
geller çıkanlmamalıdır" dedi.
Baykal, gazetecilerin diğer so-
nılarını ise şöyle yanıtladı:
— SHP'deki yönetim degi-
şikligi kabinede de değişiklige
yol açar mı?
— Benim anlayışıma göre ol-
maması lazun. SHP'den bakan-
lar düzeyinde herhangi bir de-
ğişimin doğru olmadığı kanaa-
tindeyim. Buna ihtiyaç yoktur.
Varsa böyle bir iddia doğru de-
ğildır. Partinin hükümet kararı
devam ettiğine göre SHP'li ba-
kanların orada görev yapmala-
rı doğaldır ve doğrudur.
— Siz genel başkan secilirse-
niz, Başbakan Yardımcüığı go-
revini üstlenecek misiniz?
— Konu benimle ilgili bir ko-
nu değildir. Bu sorunu parti çö-
zer. Nasıl ve kiminle çözeceği
konusunda şu anda bir şey söy-
lemek mümkün değil. Ama il-
ke açısından, SHP Genel Baş-
kanı'nın Başbakan Yardımcısı
olmasını doğru bulmuyorum.
SHP'yi, tek başına iktidara yö-
nelik iddia sürdürecek bir siya-
si parti olarak görüyorum. Bu
iddiayı taşıyan bir siyasi parti-
nin genel başkanını, rakip siya-
si parti ile kurduğu koalisyona
başbakan yardımcısı olarak ver-
mesi, onun geleceğe yönelik id-
diasım çok ciddi bir şekilde za-
afa uğratır. Böyle bir durum,
geleceğe dönük tek başına ikti-
dar umudunu güçlendirici bir
tercih değildir.
Ote yandan grup, "Tkkanan
Parti ve Çıkış Yolu" adlı bir ki-
tapçık hazırladı. 45 sayfalık ki-
tapçık, dün parti örgütüne ve
demokratik kitle örgütlerine
gönderilmeye başlandı.
Bu arada Baykal'ın bugün
SHP grup toplanüsına katıldık-
tan sonra Çukurova bölgesine
gideceği öğreruldi. Akşam Ada-
na'ya gidecek olan Baykal, Ha-
tay ve Içel'de delegelerle toplan-
tılar yapacak ve cuma günü An-
kara'ya dönecek.
tinin yapısal sorunlan olduğu-
nu dile getirirken Inönü'ye karşı
dikkatli bir dil kullamldığı dik-
kati çekti.
Delege tabanında koah'syon
hükümeti konusunda tam bir
destek bulunması, tarafları bu
konuda duyarh davranmaya iti-
yor. lnönü kanadı kurultayın
kaybedilmesi halinde hükümet-
te kahnmayacağı mesajım verir-
ken Baykal kanadı da koalisyo-
nu bozmayacaklan "güvencesi"
vermek istiyor.
"Yeni Sol" grubundan îçel
Milletvekili tstemihan Talay,
"partinin eridiğiai" savunurken
Cumhuriyet'e "Hükümeti boz-
maya yönelik tavnmız olmaz.
Deniz Bey, kurultayı kazandıgı
takdirde bükümette yer alma-
yacak" dedi. Talay, Baykal'ın
Demirel ile görüşmeyi de düşü-
nebileceğini belirtirken parti yö-
netiminde devamlılık ilkesinin
önemli olduğunu vurguladı.
Buna karşın Çahşma ve Sos-
yal Güvenlik Bakanı Mehmet
Moğultay, kurultayda Baykal'-
ın genel başkanhğa seçümesi du-
rurnunda, bakanlıktan çekilme-
lerinin doğal olduğunu söyledi.
Moğultay, Cumhuriyet'e, "Ku-
rultayı kaybedecek yönetimin
dunımu hakkında elbet parti
meclisi karar verecek. Siz dunın
da biz devam edelim denemez"
dedi. Moğultay, sözlerini şöyle
sürdürdü:
"tnsanlann birbirine hile
yapmaya hakkı yok. Biz kunıl-
tayı kazanacağız, siz yerinizde
dunın denilemez. Bu parti iki
başlı olamaz. Muhtemel şey ler
üzerinde dunıyorlar. Sayın Bay-
kal daha önce koalisyon kuru-
lacağı zaman muhtemel genel
başkan gibi tema«lara geçmedi
mi? thtimaller üzerine hesap
olur mu, meşruiyet üzerine olur.
Partinin meşru genel başkanı
var, birileri kendini yetkili farz
ediyor, muhtemel sonuçlara gö-
re yetkili sanryor. Olur mu öyle
politika? Asıl partiye zarar ve-
ren konu bu. Partiyi asıl eriten
olay bu. Güvensizlik yaratan
olay bu. O arkadaşlanmızın
kendilerini bir gözden geçirme-
leri gerekiyor."
Olağanüstü kurultay hazırlık-
ları için dört kişilik bir komite
oluşturuldu. Bu komite, kurul-
taya alınacak davetlilerin sayı-
sını asgaride tutmayı kararlaş-
tırdı. Buna göre toplam dört bin
kişinin alınacağı salona girebi-
lecek izleyiciler için il başkanla-
nna kontenjan tanınacak. Ve
isimler, bu komitenin onayın-
dan geçirilecek.
Ayrıca kurultay gündeminde
değişiklik yapılarak, ANAP
kongresinde olduğu gibi ilk gün
genel başkamn, ikinci gün ise
parti meclisinin seçilmesi sağla-
nacak. SHP'nin daha önceki
kunıltaylannda genel başkan ve
parti meclisi ikinci gün aynı an-
da seçiliyordu.
YENÎLİKÇILER
Karakaş: Baştan
aşağıya yenileşme
tç Politika Servisi - SHP
içindeki "Yenilikçi Sosyal De-
mokratlar" grubunun önde
gelen isimlerinden İstanbul
Milletvekili Ercan Karakaş,
25-26 ocak tarihkrinde yapı-
lacak olan SHP olağanüstü
kurultayına yoğun bir şekilde
hazırlandıklannı behrttı. Ka-
rakaş, kurultayda asıl tartışıl-
ması gerekenin. 20 Ekim
seçım yenilgisinin nedenleri-
nin hangi yeni düzenlemelerle
ortadan kaldınlabileceği ol-
duğunu söyledi. Karakaş.
SHP'nin tek başına iktidar
olabilmesi için "baştan aşağı-
ya yenileşmesi" gerektiğini de
vurguladı.
25-26 ocak tarihlerinde ya-
pılacak olan SHP olağanüstü
kurultayına parti içindeki bü-
tün kanatlar var güçleriyle
hazırlanıyorlar. Ercan Kara-
kaş ve Ertuğrul Günay'ın
başını çektiği "Yenilikçi Sos-
yal Demokratlar"da geçen
hafta sonu Ankara'da düzen-
ledikleri toplantıyla parti
örgütü bazında ilk nabız yok-
lamalannı yaptı. Yenilikçıler
benzer toplantılan İstanbul ve
Karadenız'de de yapmayı
plınlıyorlar.
Öte yandan Cumhunyet"in
sorularını yanıtlayan Ercan
Kırakaş, kurultayın birinci
güıdem maddesinin, 20 Ekim
se;im yenilgisinin nedenlerini
tartışmak olarak belirlendiği-
nianımsatıp şö>le devam ettı:
""Artık yenilginin nedenlerini
büyoroz. Kurultayda asıl tar-
tvılması gereken şey, yenilgi-
rıh nedenlerinin hangi yeni
dizenlemelerle ortadan kaldı-
nacağı olmalıdır."
Kurultayda "partinin yeni-
lejme ihtiyacı"nın asıl tartışıl-
nası gereken konu olduğunu
blirten Karakaş şunlan söy-
ledi: "Biz olağanüstü kurulta-
yın kişilere ve kişilik lere bağlı
kısır ve yararsız tartışmalara
son vermesini ve yenileşmenin
adımlarını atmasını bekliyo-
ruz.
DYP-SHP koalisyonunun,
demokratik dönüşümlerin
gerçekleşmesı ve "12 Eylül dü-
zenlemelerinin cenderesinde
bunalmış halkın nefes alması"
bakımından "son derece ya-
rarlı" olduğunu savunan
Karakaş. "Tüm SHP'lilerin
görevi, \apilan protokol doğ-
rultusunda hükümetin başarıh
olması için çalışmaktadır. An-
cak bu görev, bizi partiyi yeni-
leme, eksiklerini giderme.
seçmenlerin güvenini tekrar
kazanarak tek başına iktidara
)önelme h*defini de unuttura-
mamalıdır" dedi
SHP'nin HEP ile secim iş-
birliğine gitmesini demokrasi
ve Kürt sorununun banşçıl
yönden çözümü açısından
olumlayan Karakaş, bu işbir-
liğinin seçim yenilgisinde
önemli bir rol oynamadığım
da ileri sürdü.
"Yenilikçi Sosyal Demokrat
Harekefin fıkre ve düşünce-
ye dayalı bir hareket olduğu-
nu söyleyen Karakaş, nasıl bir
SHP istediklerini şöyle özetle-
dı:
"SHP'nin sosyal demokrasi-
nin evrensel değer ve ilkeleri
doğrultusunda çağa \e toplu-
mumuzdaki gelişmelere uygun
şekilde yenileşmesini savunu-
yonız. SHP'nin programıyla,
söylemiyle. örgüt yapısıyla,
üyelik anlayışıyla, belediyeci-
lik modeliyle, parti için demok-
rasi ve katılım anlayışıyla
baştan aşağıya yenileşmesini,
tek başına iktidara yönelebil-
mesi için kaçınılmaz görüyo-
nız."
SHP Genel Sekreteri Selvi, HEP kökenli milletvekilleri ile SHP programına uygun davranacakları ve parti disiplinine uyacaklan
konusunda anlaşiı. HEP kokenliler, partinin daha da büyümesi için koalisyona destek olacaklannı söylediler.
SHP Genel Sekreteri Selvi, HEP kökenli milletvekillerinden yardım istedi
Zana ve Dicle'ye istifa baskısıANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) — SHP Genel Sekreteri
Cevdet Selvi, HEP kökenli mil-
letvekilleri ile bir toplantı yapa-
rak, SHP tüzük ve programına
uygun davranmalan konusunda
anlaştı. Diyarbakır Milletvekil-
leri Leyla Zana ve Hatip Dicle'-
nin olağanüstü kurultay önce-
sinde SHP'den istifalarını sağ-
lamalan için yardım istedi.
SHP Genel Merkezi'nde yak-
laşık dört saat süren toplantıya
HEP kökenli milletvekillerin-
den TBMM Başkanvekili Feh-
mi Işıklar rahatsız olduğu için,
TBMM Idare Amiri Salih Sü-
mer ise bu gruplandırmayı be-
nimsemediği için katılmadılar.
Selvi'nin yardımcılan Üstün
Küsefoğlu, Etbem Cankurta-
ran, Nilgün Süer, Sedat Do-
ğan'ın ve HEP kökenli millet-
vekilleri Adnan Ekmen, Ahmet
Türk, Sırn Sakık, Sedat Yurt-
taş, Selim Sadak, Muzaffer De-
mir, Naif Güneş, Mehmet Sin-
car, M. Emin Sever, Orhan Do-
ğan, Ali Viğit, Nizamettin To-
ve SHP'ye destek olacaklannı
beUrttiler. "SHP'ü olduklanm"
belirten milletvekilleri, Güney-
doğu'da hızla demokratik
adımlar atılması gerektiğini sa-
vundular.
T<»plaııtı>a 17 kişi katıldı ŞHP Genel
Sekreteri Selvi, HEP kökenli milletvekilleri ile
4 saat süren bir toplantı yaptı. Toplantıya
Leyla Zana ve Hatip Dicle çağrılmadı. Fehmi
Işıklar ve Salih Sümer mazeretleri nedeniyle
toplantıya katılmadılar.
guç, Mahmut Uyanık, Mahmut
Kılıç, Zübeyir Aydar, Mahmut
Alınak ve Remzi Kartal'ın da
hazır bulunduklan toplantıda-
görüş birliği sağlandı. HEP kö-
kenli milletvekilleri, partinin da-
ha da büyümesi için koalisyona
Toplantıda TBMM'nin ye-
min töreninde yaşananlar, HEP
kongresi gibi olaylar ele alındı.
HEP kökenli milletvekilleri Gü-
neydoğu Anadolu bölgesindeki
olayları anlattırken, Selvi de
SHP'ye zarar verecek tartışma-
lara yol açmamalan gerektiğini
söyledi.
Cevdet Selvi, toplantıdan
sonra yaptığı açıklamada, HEP
kökenli milletvekillerinin de
öbür milletvekilleri gibi parti
kurallan, parti disiplini içinde
çalışmalannı sürdüreceklerini
söyledi. Zana ve Dicle'nin top-
lantıya çağnlmamalan konu-
sundaki bir soruya Selvi, "O
konu, istifa etmiş sayıldıklan
doğrultusunda yapüan açıkla-
malar nedeniyle değişik biçim-
de çözümlenecektir. Her şey
karşılıklı anlayış, demokratik
çerçeve içinde çözülecek. Başka
yol sağlıklı olmuyor" yamtını
verdi. Selvi, toplantıda,
SHP'nin Olağanüstü Kurultay
sonrasında "en etkili, en disip-
linü parti olması konusunda ka-
rar kıldıklannı" ifade etti.
BAŞKENTTEN
AHMET TATS
Işsizlik sigortası, Mısır'da
hatta Tunus'ta bile
uygulanıyor. Tarım
toplumundan, sanayi
toplumuna geçişte
çalışanlar için en temel
güvence, işsizlik
sigortasıdır.
Sigortanın TelleriDünya Bankası'ndan gelen görücü heyetine Tansu Ha-
nım dil döküyor.
"Tabiı ki enflasyonu düşüreceğiz. Bunun için KİT'leri
adam etmek yetecek..."
KİT'ler nasıl adam edilecek?
Satılarak. Satıldıktan sonra da "adam çıkararak"
elbette...
Nitekim, Tansu Hanım gazetecilere verdiği kahvaltıda
bu bilgiyi tuzlu kurabiye gibi sunmuştu.
Adam çıkarmak veya çıkarılmasına ortam hazırlamak,
bir hükümet için zamdan daha sevimsiz bir iş...
Hükümet bu sevimsizliği hafifletmek için! "işsizlik
sigortası" uygulamasına geçmeyi planlıyor.
Hükümet programında da zaten "aşamalı bir biçimde
işsizlik sigortası" uygulamasına geçileceği öngörülüyor.
Nitekim, Çalışma Bakanlığı iş ve İşçi Bulma Kurumu bün-
yesinde bu sigorta konusunda bir hazırlık programı
başlattı.
"İşsizlik sigortası" genellikle yanlış anlaşılıyor.
İşsiz olan herkesin, bu sigortadan yararianacağı sa-
nılıyor.
Oysaki, bu sigortadan yararlanmak için prim ödeyen
bir işyerinde çalışmış olmak, prim bakımından belli bir mik-
tar ve süreyi aşmış olmak ve işıni kendi kusuru dışında
kaybetmiş olmak gerekiyor.
Dolayısıyla, hiç işe girmemiş olanlara, hiçbir sosyal gü-
venlik hakkı kazan-
mamış olanlara uygu-
lanmıyor.
İşsizlik sigortasına
işverenler fazla sıcak
bakmıyorlar.
Nitekim, Türkiye İş-
veren Sendikaları
Konfederasyonu ön-
ceki gün yayımladığı
"çalışma hayatı" baş-
lıklı raporunda, bu tür
bir sigortanın adalet-
sizlik doğuracağını, yatırımları engelleyeceğinı ve sakın-
calar yaratacağını öne sürüyor.
İşsizlik sigortasına karşı çıkan TİSK'e göre işverenler
kendilerinden kesilecek olan prim paylarını ürünlere yan-
sıtacaklarından, hayat pahalılığına, enflasyonun artmasına
yo| açacaklar.
İşverenlerin bir başka kaygısı da yeterince organize ol-
mayan bir işgücü piyasasında bu tür bir uygulamaya gi-
dilmesidir.
İşverenler bu kaygıtarında belli ölçüye kadar haklıdtrlar.
Ama işsizlik sigortası için işgücü piyasalarmın oluşma-
sını ve örgütlenmesıni beklerken, önümüzdeki dönemde
"KİT'leri adam etmek uğruna" kapıya konacak binlerce
onbinlerce işçi, yaşamlarını nasıl sürdürecek?
Kaldı ki, işsizlik sigortası, artık Batı ülkelennın, sanayi
ülkelerinin bir lüksü olmaktan çıkmış, bir çağdaş devlet
zorunluluğu haline gelmiştir.
İşsizlik sigortası, Mısır'da hatta Tunus'ta bile uygu-
lanıyor.
Tarım toplumundan, sanayi toplumuna geçişte çalışan-
lar için en temel güvence, işsizlik sigortasıdır.
Bu olmadan işçiler, aç kalma ve işsizlik korkusuyla ya-
rı köylü kimliklerini, tarımsal bağlantılarını sürdürmek zo-
runda kalacaklar.
Büyük kentlerde, ikinci, üçüncü kuşak işçi aileleri or-
taya çıktı. Bunların köyleriyle ilişkileri koptu. İşsız kalma-
ları halinde, tam bir yoksulluk haline düşme tehlikesi al- -
tındalar. Ayrıca işçi kitleleri, bu tür bir güvenceye kavuş-
turulmazsa, ülkede sağlam bir endüstriyel yapı kurmak
olanaksız.
İşsizlik sigortası, işsizliğin çözümünde sımgesel öne-
mi olan ciddi bir adım.
Üstelik, bunun "en zengin ve ışvereni en çok olan" bir
hükümet döneminde gerçekleşecek olması da umut
verici.
Başbakan Demirel bu konudaki sorularımızı evinde ya-
nıtlarken işsizlik sigortasının çağdaş devletin bir gerekli-
liği olduğunu söyledi. Demirel, en geç önümüzdeki yıl iş-
sizlik sigortası uygulamasına kademeli olarak geçilece-
ğini açıkladı.
Demirel'in KİT'leri adam etmek için adam atmaya ge-
çilmeden böyle bir açıklama yapması, halkın ve işsizle-
rin "sigortaları için bir güvence" anlamını taşıyor.
TRT tekeli kalkacak
• ANKARA (ANKA) — TBMM Başkanı Hüsamettin
Cindoruk, basında çalışanların içinde bulunduğu işsizlik
sorununun TRT tekelinin kalkmasıyla son bulacağını
söyledi. Cindoruk, Parlamento Muhabirleri Derneği'ni
ziyaret ederek dernek yöneticileri ile görüştü. TBMM
Başkanı Cindoruk, özellikle yazılı basında yaşanan işsizliğin
bir anlamda teknolojinin gereği olduğunu kaydederek "TRT
tekeli kaldırıldıktan sonra işsizlik krizi son bulacaktır. Yazılı
basından televizyonlara by pass olacaktır" dedi.
SHP'li Özdiş: DYP bizden önde
• ADANA (Cumhuriyet Güney İlleri Bürosu) — SHP
Adana Milletvekili İbrahim Özdiş, partisinin 'en önce
demokrasi' dediği halde DYP liderinin gerisinde kaldığını
belirterek "Sayın Demirel hakikaten bizden bir adım ondedir,
bu konuda çok eleştiri alıyoruz" dedi. İbrahim Özdiş dun
İnsan Hakları Derneği Adana Şubesi'ni ziyaret etti ve Başkan
Ali Aydoğan tarafından üye kaydedildi. SHP Millenekili
İbrahim Özdiş başka bir soru üzerinde de "Demirel bizden •
daha demokrat görünuyor" diyerek şunları söyledi: "Sayın
Demirel hakikaten bizden bir adım öndedir. Bu konuda
öncülüğu tekrar ele almalıyız. Bu konuda Parti Meclisi'nde
ciddi eleştiriler geliyor. Demirel kurt politikacı, bu işi bizdea
iyi biliyor!'
Asaf Savaş Akat'ın konferansı
• İSTANBUL (AA) — Prof. Dr. Asaf Savaş Akat, "Sol"un
çıkış noktasının demokrasi olduğunu, demokratik olmayan
rejimlere solcu ya da ilerici demenin mümkün olmadığını
bildirdi. Prof. Dr. Akat, İstanbul Büyükşehir Belediyesi
Kütüphane ve Müzeler Müdürlüğü'nün kültür etkinlikleri
çerçevesinde düzenlenen toplantısında yaptığı konuşmada, "•
Turkiye'de önümüzdeki dönem sol-sağ düşüncesi yerine -
.utucular-reformcular yaklaşımının oluşması gerektiğini söyledl.
Dev-Sordan yalanlama
• İstanbul Haber Servisi — Yasadışı Dev-Sol örgütü, İstanbul
Emniyet Müdürlüğü'nün 4 Ocak 1992 günu yaptığı ve
kamuoyuna televizyon ve basın aracılığıyla "Istanbul'da
patlayıcı deposu bulundu: Dev-Sol cephaneliği" biçiminde
yansıyan açıklamayı yalanladı. Örgütün dün gazetelere
gönderdiği yazılı açıklamada, polisin Beşiktaş Fulya
Mahallesi'nde Devrimci-Sol'a ait bir evi basıp içeride bulunan
çok sayıda patlayıcı madde, bomba kalıbı, silah ve malzemeleri -
ele geçirdiği yolundaki açıklamalarının gerçeği yansıtmadığı
iddia edildi. Polisin ele geçirdiği 3.5 ton malzemenin "bir kaza ,
sonucu" yakalandığı belirtilen açıklamada, kamuoyunun '•
yanlış yönlendirilmeye çalışıldığı öne sürülerek "Sözü edelin
depo boşaltılıp içindeki malzemeler nakliye aracıyla başka bir
örgüt üssüne sevk edilecekti. Ancak araç trafık kazası yaptı ve '
patlayıcılar ortaya çıktı. Polisin 'ele geçirdiğini' iddia ettiği
patlayıcı maddeler böyle yakalandı" denildi.