Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
24 OCAK 1992 EKONOMİ CUMHURİYET/1İ
SamiErdetn
'Tütünbank'tan
a'vnlmanı"
• Ekonomi Servisi - Son
günlerde kendısi ve
bankasıyla ilgili çıkan baa
haberlerin zaman zaman
yarultıcı bilgiler içerdiğini
de açıklayan Tütünbank
Genel Müdürü Sami
Erdem, "Sağlığım müsait
olduğu sûrece bankamın
başındayım. Ben üç yıl önce
Tütünbank'ın
sorumluluğunu üstlenirken
tek amacım bu bankayı
ülkemizdeki bankacıhk
sektörü içinde en üst
sıralara çıkartmaktı. Son üç
yıldaki gelişmeler
olağanüstü boyuttadır.
Bana bundan daha büyük
mutluluk veren ne bir görev
ne de olayın olacağına
inanıyorum" dedi.
TİSK'ten
İnönü'ye
mektup
• ANKARA (ANKA) —
Türkiye Işveren Sendikaları
Konfederasyonu Genel
Baskanı Refik Baydur da
çalışma yaşarrunda
yapılacak yeni
düzenlemelere karşı çıkarak
Devlet Bakanı ve Basbakan
Yardımcısı Erdal İnönü'ye
bir mektup göndererek
"sitemlerini" dile getirdi.
Mektupta, Çalışma
Bakanhğı'nca hazırlanan
keyfi işten çıkanlmaları
önleyici tedbirleri kapsayan
düzenlemelere karşı çıkan
Baydur, çalışma yaşamıyla
ilgili düzenlemelerde kendi
görüşlerinin aJınmamasını
da eleştirdi.
Yıimaz ve
Altun
yargılanıyor
• İSTANBUL (AA) —
Afalannda Zeytinburnu
Bfeiediye Başkanı Hasan
Yıimaz ile Türkiye
tthalatçılar ve İhracatçılar
Derneği Başkanı Fermani
Altun'un da bulunduğu 7
kişi hakkında, "teşekkül
oluşturarak, ihracat
kaçakçılığı yaptıkları"
gerekçesiyle açılan davaya
başlandı. İstanbul 1
Numaralı Devlet Güvenlik
Mahkemesi'ndeki bugünkü
duruşmaya, haklarında
15'er yıla kadar hapis cezası
istenen Hasan Yllmaz,
Fermani Altun ve kardeşi
lmam Altun katılmadılar.
Çalışma
Bakanı'na nifak
suçlaması
• ANKARA (AA) —
Business International'in
düzenlediği yuvarlak masa
toplantısında konuşan
Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanı Mehmet Moğultay'j,
işverenler, hazırlattığı iş
güvencesi yasa taslağı
nedeniyle, "iş barışına nifak
sokmakla" suçladılar.
Moğultay ise işten
çıkarmadaki "keyfilik"
kavramı ile "nifak"
kavramlannı
karşılaştırmanın haksızlık
olacağını söyledi. Mehmet
Moğultay, konuşmasında, iş
güvencesi yasa taslağı île
ilgili olarak taraflann
açıklamalarını ve
değerlendirmelerini 10
gündür dikkatle izlediğini
beürtti. Kuruluşların
kendilerine iletecekleri
resmi görüşleri de aldıktan
sonra, bu
değerlendirmelerin ışığında
çalışmalarını yeniden
gözden geçireceklerini ifade
eden Moğultay, bu eleştiri
ve katkılardan
yararlanacaklarını kaydetti.
Asansör Fuan
• Ekonomi Servisi —
Tiırkiye'de ilk kez
uluslararası nitelikte bir
Asansör Teknolojisi ve Yan
Sanayileri Fuan
düzenleniyor. İstanbul Fuar
Hizmetleri Ltd. Şti. (İFO)
tarafından organize edilen
fuara yurtdışından
AJmanya, Avusturya, Italya,
Fransa ve Ispanya
firmalarının da katılacağı
bildirildi. İFO Yönetim
Kurulu Başkanı Selahattin
Durak'tan edinilen bilgilere
gOre, Türkiye'de yeni yeni
atağa kalkan asansör
sektöründeki çağdaş
tetnolojinin sergileneceği
fvıra yaklaşık 60 firma
üerunleriyle katılıyor.
Otomotiv sanayicilerine göre bu vergilerle otomobil almak çok zor
Ddnci anahtar kör kuyudaEkonomi Servisi - Otomo-
tiv sanayicileri Devlet Bakanı
Tansu Çiller'den söz verdiği
ikinci anahtan soruyor. Oto-
motiv Sanayi Derneği (OSD)
Başkanı Ali İhsan Ilkbahar,
geçen hafta açıklanan ekono-
mik pakette anahtar veya onu
andıran bir şey göremedikle-
rini belirterek "Biz bu konu-
nun unutuldu&unu sanmıvoruz,
mutlaka duşunulmuştur ve\a
hükümet diğer sorunlan halle-
dip ikinci anahtar konusuna
eğilecektir " dedi. Otomotiv
Yetkili Satıcılan Derneği
(YSD) Başkanı Ahmet Kara-
aslan da iki anahtardan biri-
nin ağır gelerek düştüğünü,
hükümete de kala kala bir
anahtann kaldığını söyledi.
Otomotiv Sanayi DemeğT-
nin önceki gün yapılan genel
kurulunda, taşıt vergilerine
yapılan zamdan sonra otomo-
bil satışlarının durgunlaştığı
belirtilerek yergilerin yûzde
40'lardan yûzde 20'lere indi-
rilmesi istendi. Çiller'in iki
anahtar sözüyle herkese bir
otomobil hediye edeceğim de-
mek ıstemedığını anlatan İlk-
bahar, bu sözden kastın vergi-
leri azaltıp imalatı da ucuz hale
getirerek otomobil almanızı
kolaylaştıracağız olduğunu
belirterek "biz ikinci anahUr
sözûnü böyle anladık. Ama ne
Ali İhsan İlkbahar
OSD Başkanı Ali İhsan İlkbahar,
ekonomik pakette Devlet Bakanı
Çiller'in söz verdiği ikinci
anahtan göremediklerini
belirterek taşıt vergilerinin yüzde
20'ye indirilmesini istedi. Sanayi
ve Ticaret Genel Müdürü
M ustaf a Taşan "Vergide indirim
değil artış bekleyin" dedi. Tansu Çiller
50
40
3 0 •
20
10 ••
Avrupa ülkeleri
otomobil vergi oranları
%25 %25 %24.6 %22.4
%8
Belçıka Fransa Ingıltere Portekız Italya Hollanda Almanya Isvtçre Turkıye
oldu. Yübaşmda ilk zam taşıt da otomobil vergilerinin yüz-
alım vergisine geldi. Bu zam- de 40'lardan yûzde 20'ye indi-
mın, görevi her yıl zam yapmak nlmesini istediklerini hatırla-
olan kişilerin otomotik olarak
t a n
OSD Başkanı, Tansu
diiğmeye basmasıyla yapıldığı- Çiller'in bu isteğe olumlu ya-
nı düşunmek istiyoruz" diye nıt vereceğini umduğunu söy-
konuştu. ledi. OSD'nin, TAYSAD ve
Hükümete aralık ayında bir OYSD ile birlikte hazırladığı
rapor sunduklannı, bu rapor- raporda, Türkiye'de bin kişiye
30 otomobil düştüğü, dünya
ortalamasımn ise 78 olduğu
hatırlatılarak 5 milyon adetlik
otomobil açığının 10 yılda ka-
patılabilmesi için yılda 500 bin
otomobilin pazara girmesi ge-
rektiğine işaret edildi. Bu mik-
tarda otomobil satışmın da
talebin vergi indinmi ile can-
landınlmasına baglı olduğu
savunulan raporda, ortalama
yûzde 45 olan vergi oranının
yûzde 20'ye indirilmesi, karşı-
laşılan vergi kaybının da ben-
zine ve motorlu taşıtlar vergi-
sine yapılacak zamla karşılan-
ması önerildi. Vergilerin
indirilmesi halinde yıllık oto-
mobil talebinin 300 bine çıka-
cağı kabul edilen bu öneriye
göre benzine ilk yıl yûzde 6-7
oranında, ikinci yıl da bunun
yansı oranında zam yapılma-
sı, motorlu taşıtlar vergisinin
yûzde 20 oranında arttınlması
halinde ise benzin zamrnının
daha düşük tutulması isteni-
yor.
OSD genel kurulunda bir
konuşma yapan Sanayi ve Ti-
caret Genel Müdürü Mustafa
Taşan, otomotiv sanayicileri-
nin vergi indiriminden umut-
lannı kesmelerini isteyerek
"Kimse akan çeşmenin suyıınu
kesmez. İndirim bir vana vergi-
lerin daha da artmasından kor-
kun" uyansında bulundu.
OSD genel kurulunun yapıldı-
ğı önceki gün Business Inter-
national'da konuşan Devlet
Bakanı Tansu Çiller'in de ver-
gi gelirlerinin arttınlma yolla-
n arasında otomobile vergi
getirmeyi sayması dikkat çek-
ti.
Birlikler ve tüccarın malı elde tutmasınınfıyatı yükselttiği öne sürülüyor
Pamukta yeni zam oyıınuYıl sonunda 8 bin lira olan İzmir sıra malı
pamuk 9 bin 500 liraya çıkınca ithalat dönemi
yeniden başladı. Geçen yılki seçim destekli "iyi
taban fiyat" nedeniyle, pamuğun Tariş,
Çukobirlik ve Antbirlik ile büyük tüccarda
toplandığı, onlar da büyük miktarda satış
yapmayınca spekülasyonların başladığı öne
sürülüyor.
MEHMET YAPICI
ADANA - Pamuk fiyatla-
nndaki hızlı tırmanış tekstilci-
yi zorlamaya başladı. Iplik
üreticilerinin, gereksinmesi
olan pamuğu ithal yoluyla
sağlamanın hazırlıklanna
geçtiği belirtiliyor. Tekstilci-
ler, gerek içte ve gerekse dışta
ürün satışlannın oldukça
azaldığı bu dönemde maliyeti
yükselten gırdi kullanımından
kaçınmak zorunda olduklan-
nı vurguluyorlar. Adana Sa-
nayi Odası (ASO) Başkanı
Hacı Sabancı, pamukta, içteki
fıyat artışı karşısında sanayi-
cinin ithalata yönelmesinin
"hür ekonominin icabı" oldu-
ğunu söyledi.
Tekstilin ana hammaddesi
pamuğun, özellikle son bir ay-
lık dönemde kıloda bin lirayı
aşan bir değer artışına uğra-
mış olması, uzun süredir mali-
yetteki yükselmeye bağlı ola-
rak pazar sıkıntısı çeken teks-
til sanayicisini, yeni arayışlara
yöneltti. Birçok iplik üreticisi
işletmenin, gereksinim duydu-
ğu pamuğu başka ülkelerden
gctırmenin hazırlıklanna gi-
riştiği ve bağlantılar kurduğu
belirtiliyor.
Aralık ayında 8 bin lira sevi-
yesinde seyreden İzmir sıra
malı pamuklann bugünlerde
9500 lira smınna dayanmış ol-
masının, pamuklann "sağlam
eUerde" toplanmış olmasın-
dan kaynaklandığı vurgulanı-
yor. Seçim yıh olması nede-
niyle geçen sezon devlet des-
tekleme alımlanna dahil
edilip "iyi taban fî) at" uygula-
nan pamukta en büyük alıcı
Tariş, Çukobirlik, Antbirlik ile
güçlü sermayeye sahip tüccar-
lar oldu. Bugün için pamuğun
hâlâ büyük ölçüde el degiştir-
mediğı, fiyatlann daha da
yükselmesi için piyasada spe-
külatif hareketlere tanık olun-
duğu belirtiliyor.
İplik ve ona bağlı olarak
tüm tekstil ürünlerinde mali-
yet artışlanna yol açan pa-
muktaki yükselmenin, ancak
ithalatla kontrol altına alına-
bileceği kaydediliyor. Bu gö-
rüş çerçevesinde büyük iplik
üreticilerinin yoğun dış bağ-
lantılara girdiği gözleniyor.
Tekstilcinin, 9500 liradan pa-
muk kullanmanın yükünü ta-
şıyamayacağını ve bu yüzden
ithalatın başvurulacak doğal
bir yol olduğunu kaydeden
Hacı Sabana, şöyle devam et-
ti:
"Pamuk rıyatım'ıi 9500 lira-
ya çıkmış olması, sanayici için
normal bir durum değildir. Biz-
de, tekstil ürünleri maliyeti,
girdi fiyatlarına bağlı olarak
zaten dünya fiyatlan üzerinde-
dir. Bu yüzden gerek iç ve ge-
rekse dış pazarlarda ürünleri-
mizin satışında önemli zorluk-
larla karşılanmayız.
Akdeniz Tekstil ve Ham-
maddeleri Ihracatçılan Birliği
Başkanı Şevki Altınöz, 9500
liradan satılan İzmir pamuk-
lan kahtesindeki pamuklann
dûnya borsalannda 154 cent-
ten (8 bin Türk Lirası) işlem
gördüğünü anlattj
Işçiler sokağa döküldü
Yurtiçi kargo
işyerlerinde işten
çıkartılan işçiler,
işverenin gazetelere
verdiği ilanları dün
Milliyet gazetesinin
önüne gelerek protesto
ettiler ve ilan
metinlerini yaktılar.
tş-Sendika Servisi — Yurtiçi
Kargo işyerlerinde işten çıkartı-
lan direnişçi işçiler, işverenin ga-
zetelere verdiği paralı ilanları
protesto ederek ilan metinlerini
yaktılar. Yurtiçi Kargo'nun Ada-
na'da kurulu işyerlerinde işten
çıkartılan işçiler de dün 4. Böl-
ge Müdurlüğü önüne siyah çe-
lenk bıraktılar. Toros Gübre iş-
yerinden işten çıkartılan işçiler
açlık grevine başladıklan SHP metinlerini yaktılar. Burada ya-
ilçe merkezinden çıkartıldıktan P'lan basm açıklamasında, Yur-
sonra eylemlerini fabrika önün- t'Ç' Kargo'da üç yıldır sendika-
de sürdürme karan aldılar. lasma çalışmalannın sürdüğu
îstanbul'da kurulu Yurtiçi 300 işçinin işten atılması üzeri-
Kargo işyerlerinden işten çıkar- ne başlayan direnişlerin ardın-
tılan ve 18 gündür işyerleri dan çıkartüanlann 800'ü buldu-
önünde bekleyen işçiler dün Iu belirtilerek işverenin ilan yo-
Milliyet gazetesi önünde topla- hıyla TÜMTİS Sendikası ve iş-
Direnişçi işçiler, Milliyet gazetesi onunde ilanları >aktılar. (Fotoğraf: DENİZ TOPALOĞLU)
cından bu yana işlediği suçlann,
özellikle de bu ilanla bizi ve sen-
dikamızı teröristlikle itham ede-
rek bizJere karşı işlediği suçlann
hesabını vermelidir' denildi.
TÜMTİS tarafından yapılan
açıklamada da işverenin ilanını
yayımlayan gazeteler kınandı.
Açıklamada, işverenin deneyim-
narak işverenin gazetelere verdi- ÇÜeri teröristükle suçladjğı savu- siz korsan işçi çahştırmaya de-
ği paralı ilanları protesto ettiler. nuldu. Açıklamada 'tşimize ge- vam ettği, önceki gun deneyim-
ri dönmek ve sendikalı olmak- siz işe alınan bir şoförün trafik
tan başka bir talebimiz yoktur. kazasında öldüğü beürtildi. ada-
tşveren, eylemimizin başlangı- na'da da işten çıkartmalar dun
'Sendika hakkımız engellene-
mez', 'Basm tarafsız ol' slogan-
ları atan işçiler, işverenin ilan
şirketin bolge müdurlüğü önü-
ne siyah çelenk konularak pro-
testo edildi. Adana'da Yurtiçi
Kargo'dan önceki gün 37 işçi da-
ha işten çıkartıldı. Direniş eyle-
mine birçok bölgede yöneticile-
rin de katıldığı bildirildi.
Sefaköy'de kurulu Bab Deri
Fabrikası'ndan işten çıkartılan
yüz dolayında işçi, fabrika
önünde bekleme eylemine baş-
ladılar. İşçiler işverenin
fabrikayı kapatarak tüm işçile-
ri işten çıkarttığını söylediler.
Savran ve Yülek'eret
Bürokratlar
mahkeıne
kapısında
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) — Hukümetten izin-
siz zam yaptıklan gerekçesiy-
le 20 Ekim seçimlerinin hemen
sonrasında ANAP tarafından
görevden alınan bürokratlar-
dan Türkiye Şeker Fabrikala-
n Genel Müdürü Ertan Yülek,
görevden alınmasına ilişkin iş-
lemi Danıştay karan ile dur-
durdu. Tüpraş Genel Müdürü
Mehmet Savran'ın bu yönde-
ki başvurusu ise reddedildi.
Yülek'in, Danıştay 5. Daire-
si'ne görevden alınmasına iliş-
kin işlemin iptali için yaptığı
başvuru önce bu daire tarafın-
dan "yürütmenin durdurulma-
sı koşullanrun oluşmadığı" ge-
rekçesiyle reddedildi. Ancak
Yülek'in bu karar için yaptığı
itirazı değerlendiren Danıştay
Idari Dava Daireleri Genel Ku-
rulu, istenıi hakkı bularak gö-
revden alma işlemi için yürüt-
meyi durdurma karan verdi.
Bu karar uyannca Yülek'in,
yeniden eski görevine dörıdü-
rülmesi gerekiyor.
KORKMAZİLKORUR
PaketinAçmazı:
"Rahatsız Üçgen"
Açıklanan ekonomik önlemler paketinin içeriği ve üze-
rindeki tarttşmalar bana öjğrencilik günlerimi hatırlattı.
196O'lı yıllarda Pittsburgh Üniversitesi'nde dünyanın sa-
yılı makro ekonomistlerinden biri olan Profesör Martin
Bronfenbrenner'in talebesi olmanın mutluluğunu yaşa-
dım. Kalkınmakta olan ekonomileri incelediğimiz sıralar
okuduğumuz ve kendisi tarafından yazılmış bir makalesi
o dersin en önemli okuma parçalarından birisi idi. Sarar-
mış kopyasını uzun yıllar sonra kaybettiğim ve adı "Une-
asy Triangle", yani, "Rahatsız Üçgen" olan bu makale,
sanırım, iktısat ilminin temel kurallarının zaman aşımına
uğramayacağını vurguladığı gibi paketin açmazını da or-
taya koyuyor.
Bu ünlü iktisatçının önemle vurguladığı öğreti şu idi:
Özellikle kalkınan ekonomilerde her üç köşesini aynı an-
da kontrol altında tutamadığımız bir üçgen vardır. Bu üç-
genin köşelerinde şunlar oturur: Faiz haddi, ücretler ve
fiyatlar. Şüphesiz, hocamız Bronfenbrenner'in ifade etme-
ye çalıştığı ve Türk ekonomisinin de karşı karşıya olduğu
zorluklar bu kelımelerin lügat manalarının çok ötesinde,
içerdikleri kavram ve ilgili oldukları olgu zincirlerinde yat-
maktadır.
Üçgenin her köşesinde neden-sonuç tanımlaması de>
ğişkendir; köşeler arasındaki neden-sonuç ilişkileri tek
yönlü değildir; bu nedenlerle de üçgen devamlı hareket
halındedir. Bu hareketlilik sırasında üçgenin her bir kö-
şesini ayrı ayrı ve aynı anda kontrol halinde ve arzulanan
dengede tutmak mümkün değildir. Örneğin, faizler yük-Ş
sek ise ülkede yatırım yoktur, dolayısıyta üretim ve istih-*
dam düşüktür, ücretler yetersizdir, onun için talep yoktur
ve fiyat dengesizliğı vardır. Faizler düşük, talep canlı, fi-
yatlar canlanma eğiliminde ise yatırım eğilimi yüksek de-
mektir. Ama artan yatırım talebi, yükselen faizler ve işçili^
ücretlerinin ve yatırım eğilimlerinde bir zayıflama ile yen)
bir denge arayışının habercisi demektir. Bir ülke ekono^
misini enflasyondan durgunluğa ve hatta durgunluk için-
de enflasyon olgula-
rınataşıyabılen bun-
lara benzer sayısız
olasılık dizilerini bu
satırlara sığdırmak
mümkün olmadığı
gıbı maksadımız da
bu neden-sonuç iliş-
kilerini ıncelemek
değil, paketin tarif et-
tiğimiz "rahats»z
üçgen" içinde dü-
şündürdüklerini sıra-
lamaktır:
Paketin açılmasının
sonrasındaki "bu büyûme
oranı ile bu enflasyon oram
tutturulamaz"
eleştirilerinin sağlam bir
temeli yoktur. Yöksek bir
büyüme oranı ile düşük bir
enflasyon oranını
yakalamak mümkündür.
1. Türkiye'nin kronikleşmiş ekonomik
sorunlarmı basit ve kısa vadel; tedbırler ile akşamdan sa-
baha çözmek mümkün değildir. Dengeler oynaktır ve ida-
eline ulaşmak zaman alır. Çözüm, inat ve uzun süreli
tutarlılık gerektirir.
2. Paketin açılmasının sonrasındaki, "bu büyüme ora-
nı ile bu enflasyon oranı tutturulamaz" eleştirilerinin sağ-
lam bir temeli yoktur. Yüksek bir büyüme oranı ile düşük
bir enflasyon oranını yakalamak mümkündür. Bir ekono-
midekı büyüme olgusu, faizler, fiyatlar ve ücretlerin nasıl
davrandığına ve bu davranışların nasıl bir kontrol ve den-
ge altında tutulduğuna bağlıdır. Paketin de açmazı zaterv
buradadır. Önce, zfcten üç köşesini aynı anda dengede
tutamadığımız bu "rahatsız üçgen"in açık ekonomilerde
daha kısa vadede daha geniş çaplı etkiler yapabilme gü-
cüne sahip olan faizler köşesi kamu kesiminin ağır kay
nak ihtiyacının baskısı altında dengede tutulabilnie
ve/veya dengeleyıcı olabılme nıteliğinı oldukça kaybetmiş-,
tir. Polıtik tercıhler ve koalısyon dengeleri nedenı ile,
o köşenın daha kontrol edilebilir hale gelmesine katkıda
bulunabilecek kamunun küçülmesıne yönelik tedbirleri al-î
mak mümkün olmamaktadır. İkincisi, bu tedbirlerin alırK
mamasının yanı sıra siyasal nedenler ile üçgenin ücretler
4
köşesi de işlevini tam olarak yerine getirebilecek bir du-
rumda değüdır. Yeteneklerıni şu veya bu ölçüde kaybet-j
miş iki köşe, paketin başarı şansını cok azaltacaktır. Ne>
yazık ki paketin açmazı ekonomik değil, politiktir.
3. Enflasyon tellallığı yapmıyoruz. Ama "Rahatsız Üç-f
gen"in sunduğu oynak dengelerin kalkınmakta olan bir
ülke olarak bizi enflasyon ile beraber yaşamaya zorIadı-;
ğını da kabul edip, bu olguyu topluma ve ekonomiye za-
rar vermeyecek bir düzeyde şekillendirmenin yollarınr
aramalıyız. Belki bir gün, gene hocamız Bronfenbrenner
:
in bu konuda yazdığı "Kalkınmanın Yüksek Bedeli:,
Enflasyon" adlı makalesinde buluşur ve bazı ipuçları ya4
kalamaya çalışırız. '
,j
Korkmaz İlkorur, Türk Mitsui Bank Genel Müdür Yardım*
cısı. i
IKTISATÇILAR TARTIŞIYOR
"EKONOMİK PAKET"
NELER GETİRDİ?
AÇ1LIŞ Prof. Dr. Esfender KORKMAZ
OTURUM BAŞK. Prof. Dr. Yuksel ÜLKEN
PANELlSTLER Prof Dr Selçuk ^BAÇ
Prof. Dr. Taner BERKSOY
Prof. Dr Dogan KARGÜL
Prof Dr. Gulten KAZGAN
Mustafa SONMEZ
Mustafa YILMAZ
TARIH. 24 Ocak 1992
YER . THE MARMARA OTELI BALO SALONU
SAAT . 13.00
İKTİSAT CEMİYETt
Türk-Amerikan Işadamları Derneği Başkanı Kabatepe:
lukbancı sermaye kuşkuluANKARA (AA) - Türk
Amerikan Işadamlan Derneği
Başkanı Erdal Kabatepe, hü-
kümetin ekonomik paketinin
bir gelişme olduğunu, ancak
yabancı sermayenin paketle
mevcut sorunlann çözüleceği
konusunda kuşkulan bulun-
duğunu bildirdi.
Kabatepe, yabancı sermaye
açısından, Türkiye'de iktidar-
lann değişmesine rağmen
1980'lerde başlayan dışa açıl-
ma ve yabancı sermaye çekme
politikalannın artık özûnde
değişmediğini görmenin
önemli olduğunu ve bunun
yabancı sermayeyi rahatlattı-
ğını vurguladı.
Ancak paketin yabancı ser-
mayenin beklentilerini tam
karşılamadığını ve yabancı
sermaye konusunda yetersiz-
likleri olduğunu da ifade eden
Kabatepe, şöyle devam etti:
J
Ekonomik paket hazırlanırken
yabancı sermaye çevrelerinin
görüşünün alınmadığını
söyleyen TABA Başkanı Erdal
Kabatepe, "Alınan önlemlerle
sorunlann çözüleceği
konusuna yabancı sermaye
kuşkuyla bakıyor" dedi.
Kabatepe bugün Başbakan
Demirel'e bir rapor
sunacaklarını bildirdi.
"Yabancı sermaye bu paket-
le bugün mevcut sorunlann çö-
züleceğini gördü mû derseniz,
orada biraz soru işaretleri var.
Zaten paket bir program niteli-
ğinde. Uygulamava dönük bazı
duzenlemeleri görmeye ihtiyaç
var. Dolayısıyla bu paket ya-
bancı sermayeyi cezbedecek
yeni bir şeyler getiriyor mu der-
seniz, o ayrıntıda da var diye-
miyorum. Ama tabii paketin
bütünü içinde ekonominin is-
tikrara kavuşturulması, dolay-
Iı olarak ona hizmet eder. Ama
yabancı sermayeye daha özel
bazı vaklaşımlar olması gere-
kir."
Kabatepe, Business Inter-
national toplantılan sırasında
yabancı sermayenin pek çok
şikâyeti dile getirdiğinı belir tti
"özellikle üzerinde durduk-
lan patent haklarındaki sorun-
lar ve yasal düzenlemelerin
yapılamayışı var " dedi
Kabatepe, yasal düzenle-
meler yapıhrken yabancı ser-
mayenin görüşünün alınma-
dığını kaydederek "Ama biz
çalışmalara devam ediyoruz.
Kararlıyız, bitmedi, başka tür-
lü olmaz. Yabancı sermayeyi
çekebilmek lazım. Çekebilmek
için de beraber oluştunnak la-
zım. Görüş alışverişinin hiçbir
sakıncası yok" dıye konuştu.
Kabatepe, yann Îstanbul'-
da yapılacak bir toplantıda
Başbakan Süleyman Demi-
rel'e konuya ilişkin bir rapor
sunacaklannı da belirterek
"Belki pakette açık seçik göre-
mediğimiz ama konuşıdmuş
bazı hususlar vardır, Sayın
Başbakan onları da açıklar di-
ye bekliyoruz" dedi.
GÜNEY AFRİKA CUMHURİYETİ'NE
İHRACAT YAPAN FİRMALARA
DUYURU
GüneyAfrika Cumhuriyeti'ne yönelik kota dağıtımı için başvurular 28.01.1992
salı günü akşamına kadar kabul edilecektir.
1) Kota dağıtımına başvurular her mal grubu (Güney Afrika Gümrük Tarife İs-
tatistik Pozisyonu G.T.İ.P.) için ayrı ayrı dilekçelerle yapılacaktır.
G.T.İ.P. Mal Tanımı Başvuru Değeri ($)
2. Gerek past gerekse 1. Serbest bplümden adlarına kota tahsis edilen fir-
malar bu haklarını en geç 6.4.1992 tarihine kadar Teminatlarını (Banka Teminat
Mektubu, Tahvil, Hazine Bonosu veya nakit) yatırarak belgeye bağlatmak zo-
runda olup, belgeye bağlandıktan sonra ise 90 gün içinde fiili ihracatlarını yap-
mak zorundadırlar. Aksi takdirde bu haklarını kaybedecekleri gibi Teminatları
da irad kaydedilecektir.
3. Başvurular İstanbul Tekstil ve Konfeksiyon İhracatçı Birlikleri Genel Sekre-
terliğine yapılacaktır. (Altan Erbulak Sok. Maya Han No: 10 Gayrettepe/ İST. Tel:
174 30 30 / 10 Hat).
İSTANBUL TEKSTİL VE KONFEKSİYON
İHRACATÇI BİRLİKLERİ
GENEL SEKRETERLİĞİ