Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
:UMHURÎYET/10 DIŞ HABERLER 24 OCAK 1992
WASfflNGTON
UFUK GÜLDEMİR
Fehdit Değerlendirmesi
W\SHINGTON — Gündemdeki soru, ABD'nin, başkan-
k seçimlerine doğru Irak'ta Saddam Hüseyin rejiminden
«jrtulmak için bir şey yapıp yapmayacağı.
New Ybrk Tımes gazetesi geçen hafta, Suudi Arabis-
an'ın Kürtler ve Şiilere silah verilerek Hüseyin'ın devril-
nesinin sağlanması için VVashington'a telkinlerde bulun-
tuğunu bildirdi.
Bu doğru mu? New York Times'ta bu yazı çıkmadan
ci ay önce Türk Dışişleri makamlarına bu yönde bir ha-
ler geliyor Hemen Suudi Arabistan makamlarına sordu-
uluyor, tam tersine Suudilerin hiçbir şekilde Irak muha-
Metine askeri yardım verilmemesi düşüncesinde olduğu
tsspit ediliyor.
Kürtler bir ölçüde, ama Şiilerin silahlı bir güç haline dö-
rûşmesini, Irak'ı kontrol etmeye başlamasını ve iran ile
itifak içine girmesini Suudiler katiyen istemiyor.
Türk makamlarında Amerika'nın da böyle bir şey yapa-
cağına ihtimal vermeyen bir hava var. New York Times:
b yer alan haberin bir
Irak'ın elindekl kitlesel
imhasilahlanmntam
anlamıyla yok edildiği
söylenemez. Bir kaos
sırasında bu silahların
Türkiye'yekarşı
kullanılmasının hem
Tûrkiye'de hem Irak'ta çok
vahim sonuçlar yaratması
kaçımlmazdır.
tir kamuoyu tepkisi
oçme boyutu olduğu
cûşünülüyor. Ama
bjnu yaparlarsa Tür-
kye'yi ciddi olarak et-
kieyeceği de kabul
ediliyor. Güney'de ol-
rrasa bile Kuzey'de.
Bu bakımdan Tür-
kye'nin tetikte olma-
sı gereğine ınanılı-
lıyor. Zaten Irak bu-
rvjn da ötesinde baş-
lı başına bir tehdit
ouşturmaya devam
ediyor. Türkiye, teh-
dt değerlendirmelerinde yıllarca Kuzey'e ağırlık verdi.
Güney'den gelebilecek tehditler ise biraz göz ardı edil-
di. Hatta Güney'den bir tehdit söz konusu olabileceğini
soylemek dahi neredeyse ayıplanır, "dş güçterin sözcüsü"
ohnak suçlaması yaratır hale geidi.
Bugün, Irak'ın yarattığı tehdit büyük ölçüde ortadan kal-
dnlmış olmakla birlikte, elindekı kitlesel imha silahları-
nın tam anlamıyla yok edildiği söylenemez. Irak bu yete-
neğinı korumaktadır. Bir kaos sırasında bu silahların Türki-
ye*ye karşı kullanılmasının hem Tûrkiye'de hem Irak'ta çok
vahim sonuçlar yaratması kaçımlmazdır. Bu arada, Sad-
dam Hüseyin'in ardından Irak'ta bir güç boşluğu ortaya
çıKarsa bunun da Türkiye'nin çıkarlarına olacağı tartışma-
lıdır. Irak'ın topraklannın parçalanmasının yaratacağı
"belirsizlikler" saymakla tükenmez.
Türk diplomasisi, çetrefil bir sorun ile karşı karşıyadır.
Dışişleri son iki, üç yılda dünyada meydana gelen geliş-
melerin sancılarını yaşamış ve yeni duruma hızla adapte
olmuştur. Türkiye Batı'ya dönük bir ülkedir, ama sıradan
bir Batı ülkesı değildir. Tarihi, küftürel mirası ve coğrafya-
sı Türkiye'yi "özgün" bir diplomasi uygulamak seçenek-
sizliği ile karşı karşıya bırakmaktadır.
Türk Dışişleri kadroları, askeri cenahın muhafazakârlı-
ğı aşıldığı ölçüde, bunun gereğini yerine getirecek dona-
nıma sahiptir.
KKHCLİDERİ DENKTAŞ:
Egemenliğinıizi
taröşmayız
New York'ta dün bir basın toplanüsı
düzenleyen Denktaş, Kıbrıs'ta egemenlik
hakkının iki topluma eşit biçimde ait olduğunu
ve pazarlık konusu edilemeyeceğini belirtti.
ŞEBNEM ATtYAS
NEW YORK — Dün BM'de
bir basın toplantısı düzenleyen
KKTC Cumhurbaşkanı Rauf
Denktaş, gazetecilerin soruları-
nı yanıtlarken Kıbrıs'ta ege-
menlik hakkının eşit biçimde
iki topluma ait olduğunu yine-
ledi ve egemenliğin pazarlık ko-
nusu olamayacağını belirtti.
Denktaş, adada 28 yıllık çatış-
manın ve aynhğın Rum tarafı-
run Türk toplumunun egemen-
liği hakkını ihlal etmesiyle baş-
ladığını söyledi ve "Bunca yıl-
dır sorun buydu, halen de so-
run bu olmaya devam ediyor?"
dedi. KKTC Cumhurbaşkanı
"Şimdi yeni bir genel sekreter
var ve yeni bir Güvenlik konseyi
var, eski genel sekreter bu işi
başaramadı. Çünkii eli Güven-
lik Konseyi karartan ile baglan-
mıştı, bundan sonra durumu-
muzun daha iyi anlaşüacağı
kanısındayun" diye konuştu.
Denktaş, görüşmeleri kesen
taraf olarak suçlandığını, ancak
bunun doğru olmadığını belirt-
ti ve "Taraflar arasındaki me-
safenin kapanmakta olduğunu
soylüyorlar, balbuki ben bunu
bilmiyomm, şimdi Kıbrıs'ta ge-
nel sekreterlik görevlileri karşı-
lıklı olarak bu konulart göriiş-
meye baslamadan önce her iki
tarafın da neler söylemiş oldu-
ğunu taraflara iletecekler, böy-
iece nerede kaldığımızı
anlayacağız" dedi.
KKTC Cumhurbaşkanı Gü-
venlik Konseyi'nin son kararla-
rında yer alan ve egemenliğin
iki topluma ait ve "bölünmez"
olduğunu vurgulayan ifadeleri
olumlu bir gelişme olarak nite-
lendirdi. Denktaş, "Nibayel 28
yıldır anlatmaya çalıştığımız
şeyler anlaşılıyor, Isviçre örne-
ğinde kantonlann sınırlı olarak
egemenlik hakkı mevcuttur, bu
İsviçreyi bölen bir durum değil-
dir. Şimdi artık bu konuda da-
ha fazla diişüniilüyor" dedi.
öte yandan AA'nın haberine
göre Rum yönetimi lideri Yor-
go Vasiliu'nun, BM Genel Sek-
reteri Butros Gali'ye 20 ocakta
New York'ta yaptığı görüşme
sırasında bir "belge" sunduğu
öne sürüldü. Simerini gazetesi-
ne göre 3 sayfalık belgede, Rum
tarafının 1989*da sunduğu öne-
rilere değinilerek Kıbns sorunu-
nu oluşturan konular ve ulus-
lararası konferans hakkındaki
görüşler belirtiliyor. -
Belgede, Kıbns konusunda-
ki Türk görüşlerine de yer ve-
riliyor. Ve bu görüşlerin Rum
tarafınca asla kabul edilemeye-
cek nitelikte olduğu kayde-
diliyor.
ÇAĞRI
25 - 26 OCAK 1992 tarihlerinde yapüacak TMMOB
İnşoat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi 33. Genel
Kurulunda tüm mesUktaşlannuzı ÇAĞDAŞ İNŞAAT
MÜHENDİSLERİ listesini desteklemeye çağmyonız.
PROF.DR.
ATİLLAiM.ANSAL
İNŞ.Y.MÜH.
MUSTAFA ALTINELLER
25 Ocak Cıunartesi Saat: 9.30'da
GENEL KURULTOPLANTISI
Bayındırlık vc İskan Md.lüğfi Konferans
Salonu Darphanc Durağı Balmumcu
Beşikuş/İSTAKBUL
26 Ocak Pazar Saat: 9.00 - 17.00
SEÇÎM
Karagözyan İtkökulu Abidc-i Hürriyct Cad.
Şişli Adliycsi Karşısı
Şişli/İSTANBUL
Washingtoi% örgüte destek verilmesi konusunda Suriye'nin dikkatini çekti
ABD:PKK'yı Şam desteküyorLockerbie uçak faciasına ilişkin iddianame dolayısıyla
Washington'daki yabancı basın merkezinde bir brifing veren Pope,
Suriye'ye yaptınm konusunda, "Biz Suriye'yi PKK gibi örgütlerden
sorumlu tutmaya devam ediyoruz. Dış politikamızın ince ayarı da bu
inanç doğrultusunda yapılmaktadır" dedi.
WASHINGTON (Cumhuri-
yet)— ABD Dışişleri Bakanlığı
Terorizm ile Mücadele Dairesi
Müdür Yardıması Lawrence Po-
pe, PKK terorunun arkasında
Suriye'nin bulunduğunu ve bu
konunun Amerikan hükümeti
tarafından Suriye'nin dikkatine
getirildiğini açıkladı.
Önceki gün, Lockerbee uçak fa-
ciasına ilişkin iddianame dola-
yısıyla VVashington'daki yabancı
basın merkezinde bir brifing ve-
ren Pope, söz konusu iddiana-
mede Libya'nın PKK'yı des-
teklediğine dikkat çekildiğini
hatırlatarak Suriye bakımından
da aynı durumun söz konusu
olup olmadığını soran bir gaze-
teciye şu yanıtı verdi:
"PKK bir terörist örgüttür.
Türkiye'deki Amerikan vatan-
daşlanna da saldırmıs bunların
bir kısmını rehin tutrouştur. Bu
örgiitün harekât üssünün Suri-
ye olması bizi kaygılandınnak-
tadır. Suriye hükümeti ile
yaptığınuz göriişmelerde bu ör-
güte destek vennderi konusunu
dikkaüerine getirdik."
Bu yanıt üzerine bir gazeteci Po-
pe*a, "Eğer Türkiye Suriye'ye
yaptınm uygularsa ABD bunu
destekler mi" diye sordu. Pope
buna da şu yanıtı verdi:
"Amerikan hükümeti, Suriye
2
nin aralannda PKK da olan bir
grup terör örgütüne destek ver-
diği inancı dolayısıyla bu ülke-
ye zaten ticari kısıtlama
koymuştur. Bu kısıtlama uygu-
lamasına kaulıp katılmamak di-
ğer ülkelerin bilecegi bir iştir.
Ama biz Suriye'yi PKK gibi ör-
gütlerden sorumlu tutmaya de-
vam ediyoruz. Dış politikamızın
ince ayan da bu inanç doğrul-
tusunda yapılmaktadır."
Bu arada Londra ve çesitli
Arap başkentlerinde yayımlanan
Eşşark El-Avsat gazetesinin ha-
berine göre Genelkurmay Baş-
kanı Orgeneral Doğan Güreş'in,
"Irak ve Suriye'nin Türkiye'nin
güvenliği açısından bir tehdit
olusturdukian" yolundaki açık-
laması ve Bekaa Vadisi'ndeki
PKK kamplanna karşı askeri bir
operasyon düzenlenebileceği yo-
lundaki haberler Şam'da endişe
yarattı.
Haberde, Suriye'nin, Was-
hington'un girişimleri sonucu
Güreş'in açıklamasını yanıtla-
maktan vazgectiği, ancak "Lüb-
nan'daki Bekaa Vadisi'nde ope-
rasyon düzenlenmesi durumun-
da, bunun iki olke arasındaki iyi
komşuluk ilişldlerine zarar vere-
ceğini", diplomatik kanaUardan
Ankara'ya ilettiği iddia edildi.
Gazete, Türkiye'nin güneydo-
ğusundaki olayların Avrupa
başkentlerinde yakından izlendi-
ğini, bazı kaynaklarm da Türk
Silahlı Kuvvetleri'nin 20 bin as-
kerden oluşacak bir kuvvetle
Irak'm kuzeyindeki PKK kamp-
larına karşı bir operasyon dü-
zenlemeye hazırlandığını öne
surdiiklerini de belirtti.
PKK Avrupa temsilcisiHasan, ABD'den destek beklemediklerinisöyledi
Washington tarafsız kalsınc»^^.«, kirletmekten başka sonuç alamadığını kiye'ye. Biz buna razıyız" dedi. "Türk ordusu da^daki karian kirleıSABETAY VAROL
BRÜKSEL - Amerikan helikopte-
riyle PKK 'ya yardım gönderiJdiği şek-
lindeki iddialara karşılık veren PKK
Avrupa Temsilcisi, "Türk hükümeti
zaten CIA ile işbirliği halinde, Ameri-
kalılar PKK'ja yardım gönderirse,
bunu gizlice yapmasına gerek yoktur.
Kontrgerillanın arkasıoda Amerika
vardır" dedi. PKK Avrupa Sözcüsü,
Brüksel'deki basın toplantısında dag-
lan bombalayan Türk ordusunun kan
ı başka sonuç alamadığı
iddia etti.
1992yıhnda PKK'nın bır"savaşhü-
kümerj" kuracağını söyleyen sözcü
Akif Hasan, HEP'li milletvekilleriyle
ilgili bir soruyu, "Kendi parlamento-
muzu kurunca Türk pariamentosu meş-
nıluğunu yitirecek. HEP'li parlaroen-
terlerin o zaman ne yapacağuu bilmiyo-
nım. HEP adına komışacalt değilim"
kiye'ye. Biz buna razıyız'
Bağımsız devlet kurma konusunda-
ki bir soruyu Akif Hasan, "Uzun za-
raaodan beri birlikte yaşayan iki halk
karpuz gibi ortadan bölünmez" tarzın-
da yanıtladı. PKK Avrupa Temsilcisi
Akif Hasan, dün Brüksel'deki Ulusla-
rarası Basın Merkezi salonunda dü-
zenlediği basın toplantısında, Türk
Silahlı Kuvvetleri'nin iki hafta kadar
sözleriyle yanıtladı. PKK sözcüsü Ha- önce başlattığı dağ harekâtında,
san, ABD'yi tarafsız kalmaya çağırdı PKK'nın tek bir militanının burnu-
ve "Ne bize destek versin ne de Tür- nun bile kanamadığını söyledi ve
'Türk ordusu dağdaki karian kirlet-
mekten başka bir şey yapmadı. 60 ge-
rilla öldürûldüğü şeklindeki haber,
balkı korkutmayı ve orduya moral ver-
meyi amaçlıyor." dedi.
Son parlamento seçimleriyle Kürt
halkının kendi iradesini ortaya koy-
duğunu sözlerineekleyen PKK Avru-
pa Temsilcisi, "Türk parlamentosunda
iki kelime Kürtçe söyleyemiyoruz. Bu
yol kapanmıştır. Diyalog ihtiyacı var,
ancak Türk hükümeti buna şiddet kul-
lanarak karşılık veriyor" dedi
ALMANYA
Libya'ya
nükleer
Eski Devlet Başkanı Gamsah^rdia'nın nerede olduğu'belli değil, ancak başkent Tiflis'teki taraftarian, her gün gösteriier yaparak
ona destek vermeyi sürdürüyorlar. (Fotoğraf: REL'TER)
Gürcistan durulmuyorDış Haberler Servisi — Gürcistan'da
devrik devlet başkanı Zviad Gamsaburdia
yanlılarının yönetimde bulunan Askeri
Konse>'e karşı başlattıkları direniş, giderek
zayıflıyor. Gamsahurdia yandaşlarının ka-
rargâhı sayılan Zugdidi kentini savunan
güçler, dün kentin ele geçiriünemesi kar-
şılığında Askeri Konsey'in isteklerini kabul
ettiler. Karadeniz kıyısında yer alan Poti-
de ise direnişçiler, ordu birliklerinin saldır-
ması durumunda tüm kenti havaya uçur-
ma tehdidinde bulundular.
AFP'nin haberine göre Zugdidi'yi savu-
nan güçlerin lideri VValter Shugarya ile As-
keri Konsey yetkilileri arasında dün varı-
lan anlaşma, kentte ortak bir yönetim ku-
rulmasını, demiryollarına kurulan barikat-
lann kaldınlmasını ve Tiflis televizyon
programlarının yayımlanmasını öngörüyor.
Buna karşıhk olarak da Askeri Konsey'in
kenti ele gecirmekten vazgectiği haber ve-
riliyor.
Gamsahurdia'nın kendisine karargâh
olarak seçtiği Zugdidi'de denetimi yitirmesi
"ağır bir darbe " olarak nitelendirilirken,
Poti'de çatışmaların sürdüğü bildiriliyor.
TASS'm bildirdiğine göre Poti'de ordu bir-
liklerine karşı direnen güçler, ordunun sal-
dırması durumunda kenti havaya uçurma
tehdidinde bulundular.
• • A • •
suçustu
Frankfurt
Havalimanı'nda
Libya'ya gönderilmek
üzere uçağa yüklenen
nükleer sıîah parçaları
ele geçirildi.
Dış Haberler Se-visi — Al-
manya hükümetinin, Libya'ya
gönderilmek üzere Frankfurt
Havalimanı'nda uçağa yükle-
nen, nükleer ve nükleer silah
parçalan içeren bir kargo ele ge-
çirdiği bildirildi. BM Güvenlik
Konseyi'nin son kararının ar-
dından Libya'ya yaptınm uygu-
lanması olasılığı artarken Tür-
kiye'nin ambargo karanna uya-
cağı öğrenildi.
AA'nın bildirdiğine göre, Al-
manya Federal Hükümet Söz-
cüsü Dieter Vogel, önceki gün
Frankfurt Havalimanı'nda ara-
lannda lazer silahları da bulu-
nan nükleer silah parçaları ele
geçirildiğini belirtti. Bir Hollan-
da firmasının ABD'li bir firma-
ya sipariş ettiği silah parçaları-
nı içeren kargonun Libya'ya
ulaştınlması son anda engellen-
di.
Frankfurt Havalimanı'nda,
Libya'ya transit olarak gönde-
rilmek istenen silah parçaları-
nın, uçağın pistten havalanma-
sından az önce önlendiğini açık-
layan sözcü, ABD hükümetinin
ricası ve ABD istihbarat örgü-
tünün ikazı sonucu olaya el ko-
nulduğunu belirtti. Sözcü,
ABD'nin, Hollanda hüküme-
tinden de duruma müdahale et-
mesini istediğini, ancak Hollan-
da yasalannın bu konuda yeter-
siz kalması nedeniyle, Alman
hükümetinin devreye girmek
zorunda kaldığını bildirdi.
BM Güvenlik Konseyi'nin
karannı ANKA'ya değerlen-
diren Dışişleri yetkilileri, Tür-
kiye'nin BM Güvenlik Kon-
seyi'nin kararlanna uymak
zorunda olduğunu ifade etti-
ler. Türkiye'nin iadesi istenen
Libyalılar konusunda Libya'-
ya çeşitli kez cağnda bulundu-
ğunu hatırlatan yetkililer,
Libya lideri Muammer Kad-
dafi'nin özel temsilcisi sıfatıy-
la geçen aralık ayında An-
kara'ya gelen Libya Meclis
Genel Sekreteri Suşa ile yapı-
lan görüşmelerde Libya'ya
"işbirliği yap" çağnsmı yeni-
lendiğıni hatırlattılar.
Almanya'da SosyalDemokmi Parti (SPD), başbakanlık koltuğuna Björn Engholm'ü aday gösterdi
Sosyal demokratlar toparlanıyor
DİLEK ZAPTÇIOĞLU
BERLİN — Almanya'da sosyal de-
mokratlar gelecek genel seçimlere
daha güçlü girmeye kararh. Partinin
bu yolda attığı en önemli adım, 1994
seçimlerinde muhazafakâr Başbakan
Heimut Kohl'ün rakibini belirlemek
oldu. SPD Genel Başkanı Björn Eng-
holm. önceki gün başbakanlık koltu-
ğuna aday olduğunu resmen açıklaya-
rak en azından parti içindeki adaylık
tartışmasına son verdi. Böylece sosyal
demokratlar, partinin kamuoyu nez-
dindeki itibanna büyük zarar veren
bir iç tartışmaya nokta koydular.
Türkiye'deki alışılagelmiş uygula-
madan farklı olarak Almanya'da ana
muhalefet partisinin genel başkanı se-
çimleri kazandığı takdirde otomatik-
man başbakanlık koltuğuna oturmu-
yor. Almanya'da 'başkanlık sistemi'
olmamasına karşın, ABD'dekine ben-
zer biçimde seçimlerde partilerin baş-
bakan adaylan şahsen karşı karşıya
geh'yorlar ve seçimin kaderini belirli-
yorlar.
Sosyal demokratlar 2 Aralık 1990'-
daki seçimlerde genel başkanlan
Hans-Jochen Vogel'i değil yardımcısı
Oskar Lafontaine'i başbakan adayı
olarak göstermişlerdi. Kohl'ün zafe-
rinden sonra Lafontaine köşesine çe-
kilmiş, partisinin meclis grup başkan-
hğmı bile üstlenmeyerek aktif muhale-
fet görevini reddetmişti. Bu, sosyal
gelen Björn Engholm, 'mücadeleci ve
atak' değil, 'entelektüel ve kibar' bir
politikaa. Bu özellikleriyle Başbakan
Kohl'ün karşısında silik.
SPD, yalmz yeni başbakan adayının
kamuoyunda yarattığı imajla değil
Kohl'ün aktif iç ve dış politikasına do-
yurucu bir alternatif getiremediği için
de oldukça sijik bir tablo çizmeyi sür-
dürüyor. Dışişleri Bakanı Hans Diet-
rich Genscher'in izlediği dış politika.
Sosyal demokratlar sorunlann bir-
biri ardına su yüzüne çıktığı bu dö-
nemde, 1994'teki seçimlere daha çok
zaman varken kısır bir "başbakan
adaylığı" tartışmasına saplanarak
başlannı kuma gömmekle suçlanıyor-
du
Genel Başkan Björn Engnobn'ün
adayhğını acıklaması üzerine şimdi
solda büyük olmasa bile belli bir ra-
hatlama gözleniyor. Ancak Sosyal
Demokrat Parti'nin seçimlerdeki ka-
demokratlann prestijinde yara açmış- dış politikada ağırlığı elınde tutan sos-
tıjŞimdi parti Kohl'ün karşısına genel yal demokratlar, bu avantajlanm ta-
başkanı Engholm'ü çıkartıyor. Al- mamen ellerinden kaptırmış bulunu-
manya'nın en kuzeyinden, Kiel'den yor.
Almanya'yı dünya politikasında İkin- derini başbakan adayından çok, bu-
ci Dünya Savaşı'ndan beri ilk kez çok günden başlayıp sürdüreceği atak
muhalefet belirleyecek. Gözlemcilerin
ortak görüşüne göre sosyal demokrat-
etkin bir aktör haline getirdi. Al-
manya'da Willy Brandt ile uzun yıllar
lar birleşmenin şokunu artık üzerle-
rinden atıp Kohl-Genscher ikilisine
karşı cesur, farkh ve en önemlisi ikna
edici polıtikalar üretmek zorunda.
Washington\laıı
ntikleer iııdirim
• NEW YORK (AA) —
ABD'nin uzun menzilli
nükleer füzelerin indirimini
hatta tamamen
kaldınlmasını planladığı
bildirildi. New York Times
gazetesinin adlarını
açıklamadığı yetkililere
dayanarak verdiği habere
göre karadan atılan çok
başhkh füzelerde koşulsuz
olarak indirime gidileceği,
diğer uzun menzilli
füzelerin indiriminde ise
topraldarında nükleer füze
bulunduran Ukrayna,
Rusya Federasyonu,
Kazakistan ve Beyaz
Rusya'nın kararlanna göre
bir uygulamaya gidileceği
bildirildi.
Samaras'tan
Baker'a çagrı
• ATİNA (AA) —
Yunanistan Dışişleri Bakanı
Andonis Samaras'ın, ABD
Dışişleri Bakanı James
Baker'dan, Atina, Ankara
ve Kıbrıs'ı ziyaret etmesini
istediği bildirildi. Hükümet
Sözcüsü Viron Polidoras,
düzenlediği basın
toplantısında,
Washington'da gerçekleşen
Samaras-Baker görüşmesi
ile ilgili olarak,
"Görüşmede Kıbrıs, ikili
ilişkiler ve Yugoslavya ağırlıklı
olmak üzere Balkanlar'daki
son gelişmeler ele alındı"
dedi.
RiLsya'nm
gözü KınmVia
• MOSKOVA (AA) —
Rusya Pariamentosu, Kınm
Yanmadası'nın Ukrayna'ya
bağlanmasını sağlayan 1954
tarihli kararın yasal
statüsünü gözden geçirme
kararı aldı. Rusya Devlet
Başkanı Boris Yeltsin'in,
Ukrayna ile sınır
sorunlarını gündeme
getirebileceği yolundaki
tehdidinin gerçekleşmesi
anlamına gelen kararla,
Rusya milletvekilleri,
parlamentonun Yasama
Işleri Komitesi'yle Dış
İlişkiler Komitesi'ne söz
konusu kararla ilgili
değerlendirmelerini en geç 6
şubat tarihine kadar bir
raporla parlamento
başkanlığına bildirme
talimatını verdi.
Uçak kazası:
Teknik arıza
• PARİS (AA) —
Fransa'da pazartesi gecesi
meydana gelen ve 87 kişinin
ölümüne neden olan Airbus
uçak kazasının, teknik
arızadan kaynaklanmış
olabileceği bildirildi Fransız
televizyonu Antenne-2,
Fransız "Havacıhk
Sendikası Teknik
Kurulu"nun daha önceleri
hazırladığı raporlara
dayanarak verdiği haberinde
kazayı yapan Airbus A-320
tipi uçaklann "mesafe
ölçüm aygıtlan"nda
Strasbourg ve Mulhouse
havaalanlarına dört ay
önceki inişlerınde anzalar
belirlendiğini kaydetti.
Irak'a Alman
silahı
• FRANKFURT (AA) —
Alman firmalarının atom
silahı imalatında
kullamlmak üzere Irak'a
makine parçaları ihraç
ettiği iddia edildi. Aünan
Ticaret Bakanlığı'nin da
1989 yılında makine üreten
Alman firmalan ile Irak
hükümeti arasında yapılan
iş anlaşmasından haberdar
olduğu öne sürüldü.
Almanya'da yankılara yol
açan olayın açıklandığı
televizyon programında, söz
konusu fırmalar hakkında
federal savcüığın
soruşturma açtığı ve
bakanlığın dunımu bildiği
halde, makine ihracatına
göz yumduğu iddia edildi.
Araplar tııtunı
belirliyor
• MARAKEŞ (AA) —
Birçok Islam ülkesinin
yetkilileri, Onadoğu Barış
Konferansı'mn geleceğiyle
ilgili tutumlannı koordine
etmek amacıyla Fas'ın
Marakeş kentinde bugün
toplamyorlar. Fas
yetkilileri, bugün önce
"Kudüs Komitesi"
toplantısında, Ortadoğu
Barış Konferansı'mn
Moskova'da yapılacak çok
taraflı görüşmeler
bölümünde, Araplar
arasında ortak bir tavır
geliştirilmesinin ve bu
görüşmelerde Kudüs'un
statüsü sorununun ele
alınıp alınmamasının
görüşüleceğini bildirdiler. ^
Arap ülkeleri, Ortadoğu "
barış sürecinin bu 1
aşamasında, Kudüs sorunun ~
gündeme getirilmesinin ne j
kadar yerinde olduğu «
konusunda bir görüş •
birliğine varabilmiş değil.