Katalog

20OCAK1992 7. KURULTAYA DOĞRU SHP HABERLER CUMHURÎYET/5 KARAR BU HAFTA ^Partiyi batırdığım doğru değiTŞ H P lideri Erdal İrıönü, Baykal ve arkadaşlarının takım anlayışını kaldırmadıkları müddetçe, parti içindeki tartışma ve çatışmanın süreceğini belirtti. CEMİL CİĞERİM SAIİMSÜBMEIİ SAMSUN — SHP Gcnel Başkanı ve Başbakan Yarduncısı Erdal Inönü, DYP-SHP koalis- yon hükûmetinin Türk demok- rasi tarihinde çok başanlı ortak- hk oluşturmakla anılacaklannı söyledi. Inönü Hükümet ne ka- dar başanh olursa, yann seçim- lerde halkımıza o kadar söyle- jvcek şeyimiz olur" dedi. 25-26 ocakta toplanacak olan SHP olağanüstü kurultayı önce- si Samsun'da düzenlenen bölge toplantısına katılan Erdal tnö- nü dün sabah Vali Yüksd Çavu- soglu, Belediye Başkanı Mazaf- fer önder'i makamında ziyaret etti. SHP ll Merkezi'nde de par- tililere hkaben bir konuşma yap- ü. înönü, SHP'deki konuşma- sından sonra DYP ll Merkezi- ni ziyarct etti. önceki gece geldiği Samstın- da geceyi otelde geçirdikten son- ra berabcrinde Devlet Bakanı tbrahim Tez olduğu halde SHP ll Merkezi'ne giden Erdal tnö- nü burada yaptığı konuşmasm- da koalisyonun önemi üzerinde durdu ve şunlan söyledi. "Demokrasflerde koaüsyonlar nk sık rastlanan bir geUsmedir, bir olnşumdnr. Avnıpa'da bir çok tilkede bugiin koalisyonlar SHP Genel Başkanı ve Başbakan Nardımcısı Erdal İnoniı, Saımun'da ÜYPIileri ziyaret etti. Iki partinin ortak sorumluluk laşıyarak görev yaptıklarını belirten İnoniı, koalisyonu çözmeye çalışanlar oldugunu söyledi. (Fotograf: AA) Mlkeyi yönetiyor. Ülkeyi bir ko- alisyonun yönetmesi o iilke için zaaf degildir." SHP'nin programına uyan bir hükümet programı yaptıklarını, yine SHP'nin programına uyan bir koalisyon protokolü yaptık- lannı söyleyen Inönü şöyle de- vam etti: "Programlannuzı gercekieşti- relinı. Sonra seçim olacak. Her parti aynlacak. SHP, DYP, ANAP o zamana kadar eğer varsa, onlann hepsi secime gire- cek. Seçimde halkımız karannı verecek. Biz bugünkü tiüknmet- te başanlı olursak, bu hiikümet ne kadar başanh olursa yann se- çime giderketı halkımıza o ka- dar söyleyecek şeyimiz olur. Halkımıza gögsömüzü gererek bize oy verin işte bakın biz hü- kümette ortakken şnnlan yapûk deriz." SHP'nin koalisyonda önemli bakanlıklara sahip oldugunu da vurgulayan Inönü, konuşması- nı şöyle sürdürdü: "Hükümetm oluşumunda ba- kanlann bir kısmı bir partiye, bir kısmı da bir başka partiye gi- diyor. tşte bu bölüşümde bizim partiye daha çok bakanlık gel- seydi iyi olurdu, ama oeticede bir bölüşme yaptık." Bakanların çalışmalanndan da söz eden Inönü, Dışişleri Ba- kanlığı için "Bu bakanhgın ça- bşmalanm görüyorsunuz. Avro- pa'da en tanınmış devlet adamı Oe Dısişleri Bakanımız haftada Od defa konusnyor hiç olmazsa. Bn bakammız devleti temsil ede- rek aynı zamanda partimizin temsilcisi otarak iillt«»mizi Avru- pa'daki topbntılarda temsil ediyor" dedi. Devlet Bakanı Tansu Çiller- in açıkladığı ekonomik paket kapsamındaki KİT reformu ko- nusunda da görüş bildiren Inö- nü şöyle dedi: "Ekonomi Oe Ugili kamriar daha yeni alındı. Bu hükümetin poUtikasını gösteren yeni bütçe dön (önceki gün) Meclis'e veril- df. Devlet Bakanımız ekonomi ie flgffi önJemleri açıkladı. Bun- nnn tabii benimsenmesi, ırygu- lanması biraz zaman alacak. Ama hedefimiz, enilasyonu 500 gün içinde kontrol edecek düze- ye gelmektir. Ekonomiyi yeni- den canlandırmak, işsizlige ça- re bulacak yatınmlan özel sek- törün yapmasına olanak ver- mek. Ozel sektör bngün Türki- ye'nm geUşmişUk durumunda en biiyiik yaünmlan yapması gere- ken sektör, ama ona kolaylık göstermek, olanak saglamak ge- rek. Sonuçlann iyi olacagına ben inanıyonım." SHP'deki toplantıdan sonra DYP'yi de ziyaret eden Inönü, DYP ile uyum içinde ülke so- runlannı çözmek için çalıştıkla- rını, ancak bazı çevrelerin bun- dan rahatsızlık duyarak ortak- hğı baltalamaya ve yıkmaya yö- nelik çalışmalar yaptıklarını söyledi. KocaeliMen Artvin'e kadar uzanan bölgede 18 ilden gelen parti başkanları, belediye baş- kanlan ve kurultay delegeleri ile bir öğle yemeği yiyen Inönü, ba- sına kapalı olan toplantıya katıldı. Yenilikçiler Tarkımızı ortaya koyamadık'tç Politika Servisi — SHP kurultayı yakla- şırken "Yenflikçi Sosyal Demokratlar" tüm kurultay delegelerine yolladıklan bir bildiriyle görüşlerini dile getirdiler. "Sosyal demokrasi ya da diğer adıyla de- mokratik sosyalizm, dfin oidngn gibi bugün de daha özgür ve eşit bir topiam idealinin tek göç- lü temsilcisidir" denilen bildiride çağdaş bir toplumu tanımlayan kurumlann tümünün sos- yal demokratlar tarafındajn kurulduğu sa- vunuldu. Bildirinin, " S H P ' d e Yenileşme Zorunlaluğu" başlıklı bölümünde şöyle denil- di: "Törkiye sosyal demoknıt hareketinin tek partisi olan partimiz SHP, programı, ideolo- jisi, söylemi, tüzügü, örgütü ve kadrolan ile köklü bir yenileşme siırecini başlatmak zorun- daır. " Yenilikçiler, bildirilertade kurultaya bakış- lannı şöyle açıkladüar: "Bir yanda partiyi bugünkü bunalıma geti- ren gelenckçi güçler var. Ydlardır partinin ye- nilenmesine karşı durdular. Eski usul siyaset yapma gdenefini sürdönneye çalıştılar. Ama bu sttreç, partinin YeniHkçi kanadını da etkisine aldı. Yenilikçi kanat kendi bağım- sız çizgisini geliştiremedi. Kurultay, Yenilikçi Sosyal Demokratlar'a yeniden toparianma ve gelenekçi kesimlerden kendisini ayırt edip ba- ğımsızlığına kavuşma olanağı tanıyor. Bu ya- püabUirse, sosyal demokrasinm gelecegine damgasını vnran Yenilikçi kanat olacaktır." öte yandan Yenilikçi Sosyal Demokrat tem- sücilerinden SHP MYK üyesi ve îstanbul Mil- letvekili Ercan Karakaş, sosyal demokrasi ko- nusundaki makale ve yaalarını "Gdecek Sos- yal Demokrasidir" adlı kitapta topladı. Baykal, partinin hasta olmadığını, kalp krkti geçirdiğini söyledi Baykal: SHPye by-pass gerekBaykal "1972'de bir çınar olan İnönü'yü Ecevit devirdi. Ondan sonraki ilk seçimde de parti iktidar oldu. Bir parti, liderlik katkısı ve onun sürüklediği çekiciliği olmadan iktidara gelemez." tDRİS AKYÜZ YOZGAT/SIVAS — 25-26 ocakta yapılacak SHP kunıltayında genel başkan adayhğma kesin gözüyle ba- kılan Deniz Baykal, "Bu kurultay var- lık ve yokluk meselesidir. SHP Kalp krizi geçinniştir, by-pass gerekiyor" dedi. SHP'nin bugünkü yapısı ile yaşa- yacağı ilk seçimde RP'nin altına dü- şerek dördüncü konuma gelebileceği- ni de ifade eden Baykal, "Kurultay- da degişim olmazsa, partimiz bilin- meyene gider. Tabammızı kaybederiz, bir kısmı ANAP'a, bir kısmı da DYP'ye kayar" diye konuştu. Kurultaya yönelik destek arayışı ça- hşmalannı sürdüren Deniz Baykal, milletvekilleri Ali Dincer, tstemihan Talay, Adnan Keskin ve tbrahim Öz- diş ile parti meclisi üyesi Enis Tütün- cii ile birlikte dün Yozgat, Sıvas ve Elazığ parti örgütlerini ziyaret etti. Baykal, ziyaretleri sırasında partinin kurultay delegeleri ile toplantılar ya- parak SHP'deki değişim gerekliliğini anlattı. Yozgat'ın 10 kurultay delegesinden 9'unun katıldığı toplantıda konuşan Baykal, ana muhalefet partisi olarak seçime giren partinin aldığı yenilgide yönetim hatalarının en önemli nokta oldugunu belirterek "Halk muhale- fet etti, biz muhalefet edemedik ve se- KURULTAYA NASIL BAKIYORLAR? Malatya Baykal'ı üzdii. çimi kaybetfik" dedi. Yönetimin değişmemesi ve bu şek- liyle devam etmesi halinde yapılacak ilk seçimde partinin daha kötü sonuç- lar alabileceğini öne süren Baykal, şöyle konuştu: "Partide yanş olur. Ama bu, başa- nya engel değildir. 1972'de bir çınar olan İnönü'yü Ecevit devirdi. Ondan sonraki ilk seçimde de parti iktidar ol- du. Sorun sadece tüzük ve program oegil. Bir parti Uderlik katkısı ve onun sürüklediği çekicüigi olmadan iktida- ra gelemez. Ama liderlik Demircl gi- bi 'her şey kafamda' Uderügi degil, ta- şryıa ve kotektiflik Uderligidir. Onem- li olan budur. 'SHP hasta' diyorlar. Ateşi düşüriihır. Ama kalp krizi ge- çirmişse daha köklü tedavi, yani by- pass gerekiyor." 20 Ekim secimlerinde SHP'nin ba- şarısız sonuç almasının 31 temmuz kurultayından çıkan yönetimden kay- naklandığmı öne süren Baykal, "O zaman bir degişim ve yenileşme sag- lamış olsaydık, bugün Demirel'in ye- rinde biz olurduk. Olmadı, yapama- dık. Ama bu kurultayda da bu degiş- mezse işimiz çok zor. Parti federatif bir yapıya dönüşmek üzeredir. Bu ku- rultay, varuk-yokluk kurultayıdır. Ya marjinai bir parti görünümü alacak ve böylece erimeye devam edecek ya da kitle partisi olabilmenin geregini yerine getirecek bir yönetim oluşa- cak" dedi. Değişmez lider anlayışının Türki- ye"deki rejimi Japon demokrasisine yöneltmenin hiçbir anlam taşımadı- ğını vurgulayan Baykal, daha sonra sözlerini şöyle sürdürdü: "Böylece Japonya'daki gibi 30 yıl söreyle bir parti iktidarda kalır. Türkiye'de ANAP Ue DYP aynı par- tidir. Önümüzdeki ilk seçimlerde hü- kümeti de bu partiler kurar. Üçüncü parti olmayı ise RP zorlar. Kurultay- da degişim olmazsa SHP bilinmeye- ne gider, tabanımızın bir kısmı ANAFa, bir kısmı da DYP'ye kayar." Burç Düpn Salonu'nda yapılan SHP Sıvas kongresi, ll Başkanı Ke- mal Altun'un açış konuşmasıyla baş- ladı. Sıvas Milletvekili Ziya Halis, Azimet Köylüoglu ve Ankara Milleu vekili Uluç Gürkan'ın katıldığı kong- rede söz alan delegeler, Genel Başkan İnönü'yü desteklediklerini açıkladılar. Daha sonra konuşma yapmak üze- re kürsüye çıkan Deniz Baykal, geli- şinde olduğu gibi "Başkan Inönü" sloganlanyla karşılaştı. Baykal, bu- nun üzerine, "8 yıldır başkan Inönü. Telaş etmeyin, buna gerek yok" dedi ve durumu sakinleştirdi. Baykal, Yozgat'ta beklenenden da- ha çok ilgi görürken Sıvas'ta geçen kurultaya oranla daha yakmlık gör- dü. Yozgat ve Sıvas'taki parti yöneti- cileri ve ilgililer, temmuz kunıltayın- da Inönü'ye giden oylardan bir kıs- mının bu kez ortada oldugunu söy- lediler.. Sıvas'tan Malatya'ya 22.30 sırala- nnda gelen Deniz Baykal, Malatya- da partililerle toplantı yaptı. Partili- lere 26 ocakta,ki kurultayla ilgüi gö- rüşlerini acıklayan Baykal'ın konuş- masından sonra bir partilinin "Sana mı güveneceğiz" sorusu üzerine, par- tililer arasında önce sözlü daha son- ra yumruklu kavga başladı. Sandal- yelerin uçtuğu, soba borulannın yı- kıldığı tekmeli yumruklu kavga yak- laşık 10 dakika sürdü. Uzun süre kav- ganın bitmediğini gören Baykal, yük- sek sesle bağırarak partililerden sakin ohnalannı istedi, sorunlann kavgay- la değil tartışüarak çözümleneceğıni söyledi. Talay: Tabanda çözülme olabilir FARUK BtLDtRİCt ANKARA — SHP Içel Milletvekili ve Parti Meclisi üyesi tstemihan üüay, Erdal Inönü'nün yeniden genel başkan seçflmesi halinde SHP ta- banında kopmalar olmasından endişe ediyor. Yeni Sol'dan Talay, "Tabanda bir daha birinci parti ohna umudunu yitiren partililer. bize rağ- mcn partiyle gönül baglannı çözmeye yönelebi- lirfcr" diyor. Talay, kurultaya ilişkin sorulanmı- zı şöyle yanıtladı:- — Kurultay öncesi SHP'nin görünümü sizce olttmlu bir düzeyde mi? TALAY — CHP tarihiyle beraber düşünüldüğün- de, SHP ilk kez tek başına iktidara gelebilecek ve :oplumun alternatif umudu olabilecek bir du- runda değil. Artık SHP başa güreşen değil, bir iktdar ortaklığında bütüne tamamlayıcı pozisyo- na düşen istidar iddiasmı kaybetmiş bir parti. — Bunun sorumlusu sadece genel başkan mı? alisyon bozulur mu? TÂLAY — Koalisyonun oluşmasında kurultay ta- lebini ertelemiş bir parti yönetiminin bana göre taktik hataları olmuş, bir ölçüde istenen pazar- hk gücü sağlanamamışür. Ama bu, iki parti ara- smda geleceği de bağlayan bir protokolle gerçek- leştirilmiştir. Devlet yönetiminde olduğu gibi par- tilerde de devamlıhk ilkesi vardır. Protokol, ye- ni yönetimi de bağlayacak bir niteliktedir. Bir de kamuoyunun ve parti içi kamuoyunun bu hükü- metin devamı talebi söz konusudur. Yeni gelen genel başkanın ve partinin müzakere gücünü azaltacağı gerekçesiyle karşı çıkük. Tam yetkiyle görüşün, elde ettiğiniz sonuçları ve önerinizi PM'ye getirin. Biz elbette bunu partimizin çıkar- lan ve uygun göreceğiniz çerçevede kararlaştın- rız" dedik. Yoksa bu tutumumuz bir karşı olma anlamında değildi. Genel başkanın teslimiyetçi bir tutuma düşmesini önlemek istedik. — SHP'de bir erime söz konusu diyorsunuz. Böyle bir gerileme varsa bugünlere gelinmesin- de, bir dönem bu partide yöneticilik yapan De- TtLKI — Tabii burada en önemli unsur lider- lik faktörüdür. Sayın Inönü belli bir dönemde patiye gerçekten olumlu katkılarda bulunmuş- tuı Partinin oluşmasında, birlikteüğin yaratılma- sııda isim olarak olumlu bir kariyer çizgisinden veaile yapısından gelmesi nedenijie büytlk kat- t i a n olmuştur. Ama o dönemde, yani 1983'ün olmaklan içinde yürütülen bir siyasette Sayın Inmü, iyi niyetli çabasuıı ortaya koymuştur. An- c » 1987'den itibaren yeni bir siyasi dönem baş- lanıştır. Bu dönemde Sayın Inönü, partinin il- lceerini, amaçlannı, bu partinin iktidara gelme- SİB umut bağlayan kitlelere taşunada zorluklarla kızşılaşmıştır. 20 Ekim seçimlerinin sonucuna g<re de başansız olmuştur. — Kurultayın sonucu koalisyonu ne denJi et- lcxr, sonuç Inönü açısından olumsuz olursa ko- Erime süreei Kurultayda İnönü'nün genel başkanlığını sürdürdüğü sonucu çıkarsa, tabandaki çözülme bizim arzumuza, bizim irademize rağmen olağanüstü boyutlara ulaşabilir. İşin en korkulacak, ürküntü duyulacak yani budur. Bu, yüzde 18'lere düşen partinin daha da büyük erime sürecine girmesidir. yönetimin 'bu hükümeti bozuyorum' gibi bir tav- ra girmesini beklemek yanhştır. Bu yeni bir yö- netimin ortaya çıkmasını engellemek için kulla- nılan olumsuz propaganda unsurudur. — Ama siz koalisyon konusu PM'de görüşü- lürken çekimser oy kullanmamış mıydımz? TALAY — PM'de iki önerge genel başkana su- nuldu. Birisi PM'nin hükümete katılma karan, diğeri de genel başkana hükümet kurma ile ilgi- li tam yetki verip müzakere sonucuna göre ka- rar alrna şeklindeydi. Genel başkanın destekle- diği ilk önerge hiçbir tartışmaya gerek görmeden hükümete kanlma karannın çıkmasrydı. Biz buna niz Baykal'ın rolü hiçyok mu? örneğin 7doğu- lu milletvekUinin ihracı.» TALAY — Deniz Bey genel sekreter seçildik- ten sonra çok özenli bir politika yürüttü. En üst düzeyde sayın genel başkanın iradesi ve isteği doğruitusunda bir yönetimin oluşmasına katkı- da bulunmak istedi. Genel sekreter seçildikten sonra da genel başkana 'Bizim bu birlikteliğimizi bozmak isteyen çok değişik güçler, dedikodular olabüir' demiştir. Bana göre 7 Kürt kökenli mil- letveküinin ihracuıı Deniz Bey mi ya da genel baş- kan mı yaptırdı aynmının ötesinde, genel başka- nın da mutlak iradesinin gözardı edilmemesi ge- rektiği kanısındayun. Parti içindeki birçok karar, uygulama, bu birlikteliği korumak ve genel baş- kana ters düşmeme çabası içinde gerçekleşmiş- tir. — Bu kurultayda kaybederseniz tavnmz ne olur? Bir kopma gündeme gelebilir mi? TALAY — Parti içi muhalefet bizim gibi parti- lerde bir zorunluluktur. Ama genel başkan so- runa hiç bu çerçevede bakmamıştır ve parti içi muhalefeti ortadan kaldırmayı hedeflemiştir. Bu kavgalann temelinde sayın genel başkanın sürekli topladığı kurultaylar yatar. Sonuçta parti içi küs- künlüklen, bikylenmeleri had safhaya ulaşürmış- tır. Biz böyle bir işlevi, tabana 'Bir değişim ola- bilir. Bu parti tekrar birinci parti olma hedefıne yönelebiÛr. Bizler, milletvekilleri veya PM üye- leri, bu düşüncenin savunuculan olarak bu de- ğişime katicıda bulunacak güçleriz, bu birlikte- lik devam etsin, parti içinde çözühne, kopma olmasın' mesajlanyla sağladık. Tabandaki bu bir- likteliği korumakta gerçekten çok önemli bir fonksiyonumuz olduğu inancındayım. Ama bü- yük bir seçim yenilgisinden sonra ttr özeleştiriyle sancısız ve parti içinde birlikteliği ortaya koya- bilecek değişimi sağlamak yerine, delegenin ta- lebini de dikkate almayan Sayın İnönü'nün ge- nel başkanlığını sürdürdüğü bir sonuç ortaya çı- karsa, tabandaki çözülrre bizim arzumuza, bi- zün irademize rağmen olağanüstü boyutlara ula- şabilir. Bence işin en çok korkulacak ve ürkün- tü duyulacak yani budur. Biz bu düşüncenin ne- ferleri olarak görevimizi sürdürürüz. Ama taban- da bir daha birinci parti olma umudunu yitiren kitleler ve mevcut yönetime tepki duyan partili- ler, bize rağmen partiyle gönül bağlannı çözmek gibi bir sonuca yönelebilirler. Bu da zaten yüz- de 18'lere düşen partinin daha da büyük bir eri- me sürecine girmesine yol açabiur!' Emeklilerin gözü Medis'teEmeklilikte yaş sınırını kaldıran yasa önerisi çarşamba günü Plan ve Bütçe Komisyonu'nda . görüşülecek. Emeklilerin durumunu saptamak için verilen araştırma önergesi de Meclis gündeminin üçüncü sırasında yer alıyor. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosn) — TBMM'de bu hafta, emeklileri yakından ilgilendiren kararlar alınacak. DYP ve SHP gruplannın, emeklilikte yaş sınınnı kaldıran yasa öne- risi, çarşamba günü Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görüşü- lecek. RP Grup Başkanvekili Şevket Kazan ve arkadaşları- nın? "emeklilerin içinde bulun- duklan durumu ve onlan bu dunıından kurtarmak için ah- nacak önlemleri saptamak" amacıyla verdikleri araştırma önergesi de Meclis gündeminin üçüncü sırasında yer alıyor. Gündeminde ağırlıklı olarak emeklilerle ilgili konular bulu- nan TBMM'de, gençlerin so- runlan da görüşülecek. "Genç- lerin Sorunlan" konulu genel görüşme önergesi, gündemin ikinci sırasında yer alıyor. Emeklilikte yaş sınırını kal- dıran ve Sağlık ve Sosyal Işler Komisyonu'nda benimsenen yasa önerisi çarşama günü de Plan ve Bütçe Komisyonu'nda ele alınacak. Yasa önerisi, is- temleri halinde kadınlann 20, erkeklerin de 25 yılda emekli olmalannı öngörüyor. öneri Emekli Sandığı'na bağlı olan iştirakçilerin dışında, Bağ-Kur ve SSK Ue Tanm Işçileri Sos- yal Sigortalar Yasası kapsamı- na giren işçiler ile tanm kesi- minde kendi adına çahşanlan da kapsıyor. Eğitim ve öğretim hizmetlerinde görev yapanlar, çıkanlacak yasadan, 1 Tem- muz 1992 tarihinden itibaren yararlanabilecekler. Yasa öne- risi, komisyondan gecmesi du- rumunda, Danışma Kurulu'- nun beürleyeceği özel bir gün- demle Genel Kurul'da öncelikli olarak ele alınarak yasalaştın- lacak. TBMM Genel Kurulu'nda bu hafta, genel görüşme ve Meclis araştırmalan önergele- ri de görüşülecek. MÇP Erzu- nım Milletvekili Rıza Müftüog- lu ve 15 arkadaşımn, "bürok- ratik yapılanmadaki mevcut probkraleri saptamak ve dev- letin bürokratik yapılanması- nın yeniden düzenlenmesini sağlamak" amacıyla verdikle- ri Meclis araştırma önergesi, gündemin ilk sırasında yer alı- yor. Gündemin ikinci sırasında ise DYP grubu adına Grup Başkanvekilleri Güneş Müftü- oğlu ve Bekir Sami Daçe tara- fından "Gençlerin Sorunlan" konusunda genel görüşme ya- pılması istemiyle verilen öner- ge bulunuyor. RP Grup Baş- kanvekili Kazan ve arkadaşla- nnın, "emeklilerin içinde bu- lunduklan durumu ve onlan bn durumdan kurtarmak için alı- nacak önlemleri" saptamak amacıyla verdikleri araştırma önergesi ise gündemin üçünctl sırasında görüşülecek. BİSMİL BELEDİYESİ İltimasçı başkana validen uyan ÎBRAHİM KAÇMAZ BtSMİL — Yakın akrabala- nnı, usulsüz sınav yaparak işe aldığı savlanan Bismil Belediye Başkanı emekli astsubay Ab- durrahman Arslan hakkında soruşturma açılması istendi. Daha önce mensubu olduğu DYP'den ihraç edilen Başkan Arslan'm.bazıencümen üyeleri- nin görevine son verdiği için Di- yarbakır Valisi Muzaffer Ecemiş tarafından "yasaya ay- kın hareket ediyorsunuz" diye- rek uyarıldığı ortaya çıktı. Yaklaşık bir ay önce açılan sınava yakınlarını alan Beledi- ye Başkanı Abdurrahman Ars- lan, ihraç edildiği eski partisi DYP'nin il başkanı Seyfi Yıl- maz tarafından sert bir dille suçlandı. Başkan Arslan'ın yak- laşık bir yıl süreyle görev dışı tutulmasına yol açan yolsuz- luklar yaptığı savlayan DYP ll Başkanı Yılmaz, "Içişleri Ba- kanlığı tarafından göreve ber nasılsa sonradan döndünilen belediye başkanının ilk işi sen- dikalı 59 işçiyi işten atmak, açık kadrolara yakınlannı doldur- mak oldu. Bu zat hâlâ nasıl bu makamda kalabiliyor" diye konuştu. Çeşitli konularda usulsüzlük ve yolsuzluklar yaptığı savlanan Belediye Başkanı Abdurrah- man Arslan'ın, Diyarbakır Va- lisi Muzaffer Ecemiş tarafından da resmi bir yazıyla uyarıldığı belirlendi. Bismil Kaymakam- hğı aracılığıyla 27 Aralık 1991'de uyan yansı gönderen Vali Ecemiş, belediye encümen ve meclis üyelerinin itirazı üze- rine şöyle dedi: "İlgi yazımızda da belirtildi- gi gibi 1550 sayılı kanunun 77. maddesinde, belediye encümen üyelerinin, belediye meclislerin- ce bir yıllığına seçileceği, seçi- len belediye encümen üyelerinin görev sürelerinin de bir yil ol- dugu belirtilmiştir. Secilen en- cümen üyesi sayısı, kanunun öngördüğü sayıda fazla bile ol- sa, medisce seçilen bu encümen üyelerinin görevlerine belediye başkanı veya belediye encüme- ni tarafından son verilmesi mümkün değildir. Kanunun yukanda belirtilen açık hük- müne rağmen belediye encü- men üyeliğine son verilmesi usulsüz göriilmüştür. Gereginin buna göre yapılmasını ve ka- nunsuz bir işleme meydan ve- rilmemesini rica ederim." Çukobirlik SHP'yi karıştırdı • ADANA (Cumhuriyet Güney tlleri Bürosu) — Çukobirlik'te yönetim, denetim ve danışma kurulu üyesi 16 kişiyi belirleyen genel kurulun DYP lehine sonuçlanması, SHP'de aynı ekipteki kişileri karşı karşıya getirdi. Partinin Seyhan llçe Başkanı Senai Gedik, ANAP'la işbirliği yapmalanna rağmen yenilmelerinin sorumlusunun SHP Adana ll Başkanı Behçet Ünsalan oldugunu iddia etti. DYP listesinden yönetime giren SHP'li Fuat Çeçan'ın, SHP Mardin Milletvekili Ahmet Türk^ün yeğeni olduğu, SHP listesinden aday olma teklifinin Ünsalan tarafından reddedildiği belirtildi. Işkencenin faturası ödenmedi • ANKARA (UBA) — İşkence gördüğü gerekçesiyle devlet aleyhine dava açan ve 11 buçuk milyon lira tazminat almaya hak kazanan Hüseyin Özlütaş aradan bir. yıldan fazla zaman geçtiği halde tazminatını alamadı. 1981 yılında Kartal İşçi Derneği'nin başkanlığını yaparken polis tarafından sorguya alınan ve 90 gun boyunca yaşadığı işkenceler ile 23 aylık hapis hayatından sonra tahliye edilen Hüseyin Özlütaş, tahliye olduktan 2.5 ay sonra felç geçirip 8 ay da yatağa mahkûm oldu. Yılmaz'ın 'sempatT turları • ANKARA (ANKA) — ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, partililer tarafından kendisine yöneltilen eleştirileri önlemek için 'sempati' turları başlattı. Yılmaz, il başkanlannı gece evlerinden aramaya, genel merkezdeki çahşmalarını arttırmaya başladı. ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, kendisine yakın milletvekillerinin uyanlarını da değerlendirerek çahşma temposunu hızlandırdı. Partilere mali denetim • ANKARA (UBA) — Anayasa Mahkemesi siyasi partileri mali açıdan denetledi. Başta iktidar partisi Doğru Yol ile ortağı Sosyaldemokrat Halkçı Parti olmak üzere Sosyalist Parti'den Sosyalist Birlik Partisi'ne, Diriliş Partisi'nden Halkın Emek Partisi'ne, Cumhuriyetçi Demokratik Gençlik Partisi'nden Milliyetçi Çahşma Partisi'ne kadar fıilen kurulu bulunan bütün siyasi partilerin yöneticilerinin katıldığı denetim toplantısı, Siyasi Partiler Yasası'nın yargılandığı bir panele dönüştü. Siyasi parti yöneticilerindtn Ahmet Tekdal ile Yalçın Büyükdağlı, Anayasa Mahkemesi'nin denetim faaliyetine karşı çıkarken, Vamık Tekin ve Şadan Tuzcu da bu iki yöneticinin görüşlerine katıldı. Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Özden ile Başkan Yardımcısı Güven Dinçer ise denetim faaliyetine karşı çıkılması üzerine "kendilerinin yasaları uygulamakla görevli olduklarını ve denetimi yasa gereğince yaptıklarını" belirterek, benimsemeseler bile bu görevlerini sürdüreceklerini' bildirdiler.