Katalog

CUMHURÎYET/10 EKONOMİ 20 OCAK 1992 BORSA NOTLARI ABDURRAHMAN YILDIRIM Osmanlı Ekonomisi ve Galata BankerleriProf. Dr. Haydar Kazgan, yıflannı Osmanlı dönemi eko- nomisi ve sermaye piyasasını araştırmakla geçirdi. 'Galata Bankerleri' krtabında Osmanlı dönemi borsası ve bankerle- lerinin oyunlannı açrkladı. Kaz- gan'ın aynı döneme ait ikinci kitabı da 'Osmanlı'dan Cum- huriyete Şirketieşrne' adıyla yayımlandı. Osmanlı ekono- misini irdeleyen kitapta, Kaz- gan'ın yabancılann hâkimiye- tindeki finans sektörünü de- ğeriendirmesi ikjinç. Şöyle di- yor Kazgan: "Osmanlı Bankası ve çeşifli bankalann kurulması, Galata borsasının hareketlr bir devre- ye gırdığı günlerde Sadrazam Fuat Paşa'nın 'Bu iş bizi an- cak iflasa götürür' demesi çok dûşündürucü olmuştur. Zira Osmanlı Bankası ve Galata bankerierinin Galata'da kur- duğu bankalar, aslında Fran- sa ve İngıltere gibi iki büyük sanayi ülkesinin banka sis- temlerinin bir uzantısı olmak- tan, başka bir deyişle Osmanlı ülkesinde bu iki ülkenin mal- larına ek talep yaratmak, hammaddelerini ucuza kapat- mak ve kendi ülke ortamları- nın çok üstünde faiz ve yük- lerle Osmanlı hükümetlerine kredi açmaktan, yani Osmanlı devleti ekonomisini dış borç- larla sarmaktan öteye gitme- miştir... Dışa bağlı bu banka sistemi. Osmanlı devletinin kendileri dışında kamıe adı al- tında ihraç efSği kâğıt parala- rın başansız kalması ıçın uğ- raşmıştır. Hatta bu sayede bu- yük paralar kazandıklan hal- Paket sonrası borsada arz ve talepMerakla beklenen ekono- mik paketten borsa için sürp- riz yok. Borsaya talep yaratı- cı önlemler ardı ardına sırala- nıyor. Yatırım fonlarına belli oranda hisse senedi konulma- sı zorunluluğu getirılıyor. Ha- zine bonolan stopajı 5 puan arttınlıyor. İç borçlanmanın ya- pısı kısa vadeden uzun vade- ye dönüştürülüyor. Repo ya- sallaştırıiıyor ve mevduat munzam karşılığı benzeri bir sistem getiriliyor. İç borçlan- manın azaltılmasjyla fonlar ar- tan oranda sermaye piyasası- na yönlendıriliyor. Ayrıca ser- maye piyasası kanun değişik- liği bu ay sonuna kadar Mec- lis'e sunuluyor. Taslağın ya- sallaşmasıyla kamuoyunun etkin bir şekilde aydınlatılma- sı ve piyasada şeffaflık sağla- nıyor. Aracılık faaliyetleri yeni- den düzenleniyor ve aracı ku- rumlar güçlendiriliyor. Yeni mali araçlar getiriliyor. içer- den öğrenenlerin ticareti ya- saklanıyor. Bunlann bazısı ka- nun değişikliği beklenmeden tebliğlerle düzenleniyor. Ortaya konan bu tablo ser- maye pıyasasına talebi güç- lendirici nitelikte. Ya arz cep- hesi ne olacak? iktıdar borsaya talebi neden güçlendirıyor? Sadece borsa- nın gelışmesi için mi? Hayır. Zaten ANAP iktidarı- nın da borsaya yaklaşımı 'özelleştirmeyi' gerçekleştir- me yönündeydi. 32 sayılı ka- rarı yürürlüğe koyan ve Türkt- ye Fonu'nu faaliyete geçiren ANAP, borsanın canlanmasıy- la yaygın hisse satışına gitmiş- ti. Borsaya verdiklerini bir bir geri almıştı. Fonların faiz ve döviz yeri- ne borsaya kaydmlmasının enflasyonu kontrol altına al- mada olumlu etkisinden ya- rarlanmak bir hedef olabilir. Ama asıl hedef herhalde KİT hısselerini satacak bir ortamın hazırlanması ve buradan elde edilecek kaynakla bütçe açı- ğının bir bölümünün kapatıl- ması. Kamuoyuna açıklanma- yan ve üzerinde durulmayan asıl amaç bu. Öngörülen 32 trilyon liralık açığın yüzde 10'unun, yani 3.2 trilyon lira- sının bu yolla karşılanmasının hedeflendıği ifade edilıyor. Sonuç: Borsada talebi güçlen- diren hükümet, aynı zamanda arzı da arttıracaktır. de bir gün bu iş tutar ve Os- manlı hükümeti elimizden şimdi sahip olduğumuz para yaratma hakkını alır diye, kai- melerin başarısızlığına kilise- lerde dua edenler bile olmuş- tur." Haydar Kazgan, 19. yüzyıl sonlarında Osmanlı ekonomi- sinin dış ticaret açığının, zan- nedildiği gibi dış borçlanma ile değil, transit ticaret ve borsa da dahil olmak üzere bazı hiz- metlerin ihracı ile kapatıldığı- nı belirlemiş. Kazgan, o gün- lerde git gide genişleyen bir kitlenin iktisadi hayattaki ge- lişmelere önem vermesinin kaynağının hep Galata borsa- sı olduğunu, Babiâlı basınının Beyoğlu basımnı taklit ederek iktisadi konulara daha çok yer vermeye başladığını belirtiyor. Kazgan, buna örnek olarak o zamanki Sabah gazetesinde- ki 'Borsa ve muamelat-ı Sarrafi' adlı yayını aktanyor. Haberde, hayali Afrika altın madeni şirketi hisselerinin dünya borsalannda büyük ka- yıplara yol açtığı anlatılıyor. Daha sonra Kazgan, şunları ekliyor: "Bu gazete haberı, Galata'- nın dünya borsalan ile nasıl iç içe yaşadığını göstermektedir. Gerçekte Galata'da epey müşteri bulmuş olan bu altın madeni şirketinin hisse sene- datında meydana gelen dü- şüşlerin yarattığı panik, istan- bul ve diğer büyük Osmanfı kentlerinde de vahim sonuç- lara yol açmıştır. Hatta Trab- zon ile İzmir'de bir, İstanbuf- da iki kişinin intihar ettiği öne sürülmüştür. Osmanlı Banka- sı müdürlerinden ünlü banka- cı Sir Edgar Vincent, bu Transval altın madenleri şir- ketlerınin senetlerini Galata': da pazarlayan kişi olarak da Qn yapmıştır." Plastik Üreticileri Örgütü PAGEV, cam üreticilerini suçladı Plastîkçîler PET'i sâvımduBaşta PET ve PVC'ler olmak üzere kamuoyunca 'suçlu' ilan edilen plastik türü ambalaj malzemelerine yönelik eleştiriler, üretici firmaların temsilçilerince "haksız ve dayanaksız" bulundu. Üretici firmalar, plastik içerikli ürünlerin insan sağlığına ve çevreye zararı olmadığını savunuyorlar. İDRİS ADİL u z u n z a m a a d u s u r e n "Ç evre " Doğada bozulmadan yüzler- ce yıl kaldığı ve yoğun kullanı- mı sonucu görsel kirliliğ'e yol aç- tıgı gerekçeleriyle "çevre kirlili- finfn sembolü" haline gelen "pet'Meri, savunanlar da çıktı. Türk Plastik Sanayicileri Araş- tmna Geüştinne Vaktı 2. Başka- m Güngör özadam, pete ve öte- ki plastik içerikli ürünlere yöne- lik eleştirilerin arkasında cam üreticilerinin bulundugunu öne sürdü. Çevre BakanlığYnca hazırla- narak 1 şubatta fiilen uygulama- ya girmesi kararlaştınlan "Katı Atıkların Kontrolü Yönetmeliği" kamuoyunda u z u n z a m a ç tartışmalannın içine işadamı ve sanayicileri de çekti. Yönetme- likle getüilen "yapünmlara", yer aldıkJarı meslek örgütleri aracı- lığıyla eleştiriler getiren sanayi- ciler, kamuoyunun ilgisini "Ulepleri" doğruhusunda oluş- turmaya çahşıyorlar. Başta pet ve PVC'ler olmak üzere kamu- oyunca "snçlu" ilan edilen plas- tik türû ambalaj malzemelerine yönelik eleştiriler ise üretici fir- malann temsilçilerince "haksız ve dayanaksız" bulundu. Plastik sanayicilerince geçen yıl kunılan 130 üyeli Türk Plas- tik Sanayicileri Araşürma Geliş- tirme Vakfı (PAGEV) 2. Başka- nı Güngör Ozadam, Cnmhnri- yet'e yaptığı açıklamada, son dönemde plastiğe karşı bir kam- panya acıîdığı belirterek "Plas- tik içerikli ürünlerin insan sag- lığına, çevreye bir zaran yok. Tek kusuru görsel kirlilik yarat- masıdır. Bu da geri toplarna so- nınudur. Zaten Turkiye'de pet ve PVC'lerin yuzde 6O'ı geri toplauyor" dedı. Amerika'da kişi başına yılda 115, Almanya'da 85 kilogram plastik tüketildiğıni kaydeden Ozadam, "Bu rakam Türkiy<£ de kişi başına 8 kilogramdır. Görüldüğü gibi Turkiye'de plas- tik tüketimi ve kullanınu Batı- nın çok gerisinde, Amerika'nın 15'te biri, Almanya'nın 10'da bi- ri düzeyinde kalmışUr" diye ko- nuştu. Plastiğe yönelik eleştirileri "haksız" bulduğunu ifade eden özadam, bu eleştirilerden Çev- re Bakanlığı'nın da etkilendiği- ni öne sürdü. Bakanlık tarafm- dan yayımlanan "Katı Aüklann Kontrolü Yönetmeliği"ne karşı olduklarını belirterek geri top- lama kotası ya da depozito ile sorunun çözülemeyeceği görü- şünü savunan Özadam, şunlan söyledi: "Tepkilerin arkasmda cam üreticileri var. Açıkça söylüyo- nım, bu, cam üreticilerinin tez- gâhıdır. Pet ve PVC çıktıktan sonra cam tüketimi onemli bir darbe yedi. Şimdi bunu ortadan kaldırabilmek için plastigi, peti kötüluyoriar. Plastigi çevre düş- manı ilan ettfler. O>sa Turkiye 1 deki çevre kirliliği tartışmalan- nın altmdaki sey pet ile camın kavgasıdır. 'Pet doğada yüzyıllarca bo- zulmadan kalıyor, çevreyi kirle- tiyor, denizlerimizi kirletiyor' di- yorlar. Ben de onlara soruyo- rom: 'Cam doğada hemen mi bozuluyor? Cam, ortalığa atıl- dığında görsel kirlilik yaratmı- yor mu?' Denizlerimizin dibin- de pet kadar cam aüklan da var. Cam şişeleri toplamak için bazı yeriere drv knmbaraJar koydıı- lar. Sonuç ne oldu? Camı bu kumoaralara kim atıyor?" Bu arada plastik sanayicileri- ni bir araya getirecek olan "or- ganize sanayi bolgesi" arayışla- rı da sürüyor. Bir süre önce ku- rulan ve 250 üyesi bulunan Plas- tik Saıayicileri Toplu tşyeri Ya- pı Kooperatifi (PAKOP) yöne- ticileri, organize sanayi bölgesi için Beylikdüzü, Silivri ve Ha- dımköy'de temaslarda bulunu- yor. Edinilen bilgiye göre, PA- KOP, "belediyelerin sanayi böl- gesi ilan ettikleri" yerler üzerin- de duruyor. Turkiye'de büyük- lü küçüklü 8 bin, İstanbul'da ise 2 bin plastik üreticisi bulunuyor. PAGEV 2. Başkanı Güngör özadam, Cnmhnriyet'in, "Yüz- lerce plastik sanayicisinin bir araya geleceği organize sanayi bölgesinde, atıklann giderilme- si için arıtma tesisi de inşa ede- cek misiniz" sorusunu, "Buna gerek yok. Plastik sanayicileri- nin aüklan zararsızdır. Bu tesis- lerden sadece evse) atıklar çıka- cak. tşyeri çöpü dışında pislik olmaz" diye yanıtladı. Tokyo, 111 şehir arasında yapüan araşbnna sonucunda 'en pahalı şehir' unvanını aldı. Giderken bankanı da götür Ekonomi Servisi — Gökdelenler kenti Tokyo'da lüks lokantalar cepleri deüyor. Business International'ca yapılan bir araştırmaya göre Tokyo'nun lüks restoranlannda üç öğün yemek yemek 1050 dolara (yaklaşık 5 milyon 785 bin lira) mal oluyor. Tokyo'da bir günde verilen bu faesap, Turkiye'de yaşayan bir asgari ücretlinin aylık maaşımn yaklaşık 10 katına karşılık geliyor. New York'ta flç günlük restoran zevki Tbkyo'dakinin üçte biri. Varşova'da ise aynı yemek yaklaşık 300 dolara çıkıyor. Dışanda yemek yemenin en pahalı olduğu kentlerden biri de Paris. Ancak Paris'te bile üç öğün yemeği 600 dolara çıkarmaruz mümkun. Kısacası Tokyo'ya giderken bankanızı da yammzda götürün, bizden söylemesi. Yapılan araştırma Tokyo'nun her alanda bu kadar pahalı olmadığını da gösteriyor. Üç öğün yemeği dışanda yeme lüksünü gösteren bir ailenin yüreğine su serpen unsurlar ise sigaranın bu kentte New York, Toronto, Londra ve hatta Hong Kong ve Milano'dan daha ucuz olması. Yemeği yiyip üzerine sigaramzı da içtiniz, şimdi sıra geldi dişlerinizi fırçalamaya. 20 grambk bir diş macunu bu kentte araştırmaya konu olan diğer ülkelerden yine daha ucuz. New York'ta, Varşova'da, Stockholm'de yaşayanlar bir Japon'un hemen hemen 1.5-2 misli daha pahalıya dişlerini fırçalıyor. Arastırmada bir şişe viskinin en pahalı olduğu kentler arasında Stockholm birinci, Varşova ise ikinci sırada yer ahyor. Stockholm'de 39 dolara satılan bir şişe viski pahalılık sıralamasında sonuncu olan Milano'da 11 dolardan ahcı buluyor. İki karton Marlboro sigarasımn en pahalıya satıldığı kent Toronto. Bu kentte 5.76 dolara satılan 20 paket Marlboro Mexico City'de 79 cent. Araştırmada yer almıyor ama bunu da biz ekleyelim. Turkiye'de 20 paket Marlboro 32.7 dolara satüıyor. Bu rakam da Turkiye'de sigaranın birçok ülkeden çok daha pahalıya satıldığını ortaya koyuyor. Afyon İşçilerin•• •• •• •• yünıyüşu sürüyorPOLAT YHJMAZ ~ AFYON — Geçen yılın eylül ayında îzmir Büyükşehir ve üç ilçe beledıyesi tarafmdan işten çıkanlan işçilerin, haklanm ala- bilmek için Izmir'den Ankara'- ya başlattıklan protesto jfürüyü- şü olaysız sürüyor. Yürüyiişün 13'üncü gününde Afyon Ui sınırlan içine giren yaklaşık 250 işçi, Ege'nin sıca- ğında kaybettikleri hakJannı bin metre yükseklikteki Anadolu'- da dondurucu bir havada an- yorlar. Işcilerle birlikte yürüyen üç sendika başkamnm hükümet yetküileriyle yaptığı görüşme- den de bir sonuç çıkmadığı ve Îzmir Büykşehir Belediye Baş- kanı Yüksel Çakmur'un kendi- si ile göruşen bakanlara, olum- suz üç yanıt verdiği öğrenildi. Afyon'a 40 kilometre uzak- hktaki Güneyköy yakmlanna dün öğle saatlerinde gelen işci- lere köy halkı tarafmdan haş- haşlı pide ikram edildi. İki kişi- ye bir pide sunan köylüler, al- kışlarla işcilere destek olurken işçiler de "isçi-köylü elde" slo- ganı atarak yollanna devam et- tiler. Kamyonlar da korna çala- rak protestocu yürüyüşçülere destek verdiler. 290 kilometre yol kateden ve yüzlerinde yorgunluk izi görül- meyen işçilerin bugün öğle sa- atlerinde Afyon'a ulaşması bek- Ieniyor. Belediye-lş Sendikası Afyon Şubesi'nin sahip çıktığı işcilere Afyon'da bir moral ge- cesi duzenlenecek. R E K L A M D U N Y A S I 1980-90'da reklam yatınmlan Merkezi Paris'te bulunan AACC (As- sociation des Agences en Conseil de Communication/Iletişim-Reklam Ajans- ları Birliği) tarafmdan yapılan bir ince- lcmeye göre 1980-90 döneminde medya- ya yapılan reklam yatınmları listesinde Türkiye, 17 Avrupa ülkesi arasında ikinci sırada. Fransız Reklam Ajanslan Birliği'nin gerçekleştirdiği bu araştırmaya göre top- lam olarak 17 Avrupa ülkesi, nüfus ba- şına düşen reklam yatınmı açısından hem Japonya'dan hem de ABD'den önde. Avrupa'da, özeUikle de Yunanistan, Por- tekiz ve Türkiye'nin bulunduğu Güney Avrupa'da reklam yatınmlannda son 10 yıl içinde kelimenin gerçek anlamıyla bir patlama yaşandı. Bu arada Almanya, Fransa, Ingiltere, Italya ve Hollanda gi- bi gelişmiş Batı ülkelerinde ise medyaya yapılan reklam yatınmlannda önemli azalmalar saptandı. Bu duşüşün nedeni olarak da medya dışı reklamcüığın (be- low the line) gelişmesi ve genel olarak medya fiyatlannın artışı gösteriliyor. Reklam yatınmları (80-90) Lrianda TMdye Portekiz Yunanistan Norveç Avusturya Danimarka Belçika Rnlandiya sveç sviçre Hollanda talya spanya Fransa Batı Almanya ngiltere MdMratmaı tepfan(IMO) (•iyarfrMk) 1.6 2.1 2.2 2.6 4.6 5.3 5.8 7.1 7.6 9.9 12 8 18.9 36.6 36.9 50.7 60.6 67.6 1180-1990 Mtştm 24.351.8 24.375 1 307.8 (3) 1.793.2 222.5 260.5 234.2 265.7 342.7 323.9 188.3 186.4 647.6 838.8 380.5 169.8 297.8 Birim. 100 indis 1980 rakamları yerel para birimi üzerinden hesaplandı. Leo'nun Dünyası'nda Türkiye Leo Burnett ajansı tarafmdan dahili bülten olarak yayımlanan Burnettwork'un yılbaşı sayısı "Leo'nun Dünyası" başfığıyla özel sa\ı olarak yayımlandı. Leo Bur- nett reklam ajansının dunyanın 55 kentindeki şube ve temsilciliklerinin (anıtıldıgı kiiçiik boy kuşe kâğrt albumde İstanbul'daki Markom/Leo Burnett, Marlboro'nun tzmir'deki duvar resimlerhle gündeme gelnor. Albümıin son sa>falannda Leo Bur- nett jöneticilerinin çalışmaları hakkında kısa bilgi ve mektuplar var. ERA'dan Sabah prestij kampanyası AX Ajans'tan sonra Sabah gazetesinin reklam çalışmalarını gerçekleştıren ERA, bu gazete için gerçekleştirdiği prestij kam- panya^ında "Ali"nin yaşamından kesitler vererek Sabah'ın güncel, çağdaş ve mo- dern bir yaym olduğu imajını yansıtma- ya çalışıyor. Reklamcıhk çevrelerinde ge- rek içerik gerekse teknik açıdan oldukça beğenilen bu filmi sevenler arasında "Ali- nin babasının gazetesi"nin yönetici ve ça- lışanları var. Referans gazetesi olarak bi- linen bu ceride reklam filminde belki ge- Ienekselin simgesi olarak hafifçe ekrana giriyor, ama böylesine önemli ve buyuk bütçeli bir kampanyada adının geçmesi dahi olumlu. ERA'nın müşterisi olan Dışbank da reklam ajansına yeni bir fılm hazırlatıyor. Kimi bankaalar ERA'nın yeni reklam fil- mini buyuk bir merakla bekliyor ve ban- kacılık çevrelerinde "Acaba Dışbank fil- minde bizden de söz edecekler mi?" şek- linde konuşmalar duyuluyor. Cenajans'a Demir Oöküan Cenajans/Grey, yakında Demir Döküm 1 le çalışmaya başlayacak. Şofben, fınn ve ka- zan alanındaki onemli marka, şimdiye ka- dar Ultra ile çalışıyordu. T E K N O L O J I V I T R I N I Aşı korkusuna son flaç sanayiinde yeni buluşlar birbiri- ni izlerken bu sanayının önemli bir ko- lunu oluşturan aşı üretıminde son yıl- larda görülen durgunluğu firmalar bütün önemli aşılan tek bir dozda top- layan bir aşı geliştırerek aşmaya çalışı- yorlar. Dünyada yıllık 1.3 milyar do- larlık bir pazan bulunan aşı üretimin- de bu pazann yaklaşık yansı 4 büyük finnanın elınde bulunuyor. Bunlann en büyüğü Fransız "Merieux" yılda 300 milyon dolarlık aşı satıyor.Aşı üre- tıminde diğer büyük firmalar ise Ame- rikan "Merck" ile "Lederie" ve bir Belçika şirketi olan "Smith Kline Beec- ham". Aşı üretıminde söz sahibi olan bü- yük ilaç firmalan Dünya Sağlık Ör- gütü'nün uzun zamandır gerçekleştiril- mesini istediği geniş İcapsamlı bir karma aşı üzerinde çalışıyorlar. Yeni geliştirilecek olan aşı, klasik karma aşı- nın kapsadığı dıfterı. tetanos ve boğ- macaya ek olarak sanlık, çocuk felcı ve gribe karşı da bağışıkhk kazandıracak. Yeni doğan bebeklere doğumdan bır süre sonra tek dozda uygulanacak olan bu karma aşıyı üretmek için 4 büyük fırma kendi aralannda ortak çalışma- lar yapıyorlar. Jnsan sağlığı ve çocuk ölümleriyle yakından ilgilı olduğu için dünyada geniş bir pazan bulunan aşı üretiminde, buluşun geniş yankılarya- ratacağı ve projede ileri adım atan fir- manın pazar payını büyük ölçüde arttı- racağı belirtiliyor. Süpersonik jet nçağı 'Bede-10 Kitplane' sadece 1400 kilo. 'Kîtplane' projesi tamamlanıyor Üzerinde uzun zamandır çalışmalar yapılan süpersonik jet uçağı" Bede-10 Kitplane" projesi kısa bir süre sonra ta- mamlanıyor. Experimental Aircraft Association'ın onayını bekleyen uçak, motor ve diğer fonksiyonlannın kont- rolünden sonra uçuşa hazır olacak. 1.4 mahc hıza ulaşacak şekilde ve 2 kişilik olarak dizayn edilen jet 10 bin metre yüksekliğe kadar çıkabıliyor. GE CJ - 610 turbo jet motoru olan bu yeni uça- ğın kendi ağırhğı ise yaklaşık 1400 kilo. Seri olarak üretilecek olan uçaklann satış fiyatı 1 milyar lira dolayında ola- cak. Ancak uçağa motor gücünü arttı- racak eklemeler yaptırmak isteyenlerin oldukça yüksek farklar ödemeleri ge- rekiyor. DÖVİZ KURLARI Dövoın ' Cıns 1 ASD Dolan 1 Alman MarKı 1 A^ustratya Doları 1 Ayusturya Sılını 1 Belçika Frangı 1 Danimarka Kronu 1 Fın Martckası 1 Fransız Frangı 1 Hotlanda Flortm 1 Ispanyol Pezetası 1 Isveç Kronu 1 Isvıçre Frangı 100 Italyan Lıretı 1 Japon V'enı 1 Kanada Do'ar 1 Norvec Kronu 1 Stefiın 1 S Arabıstan Rıyalı D0VI2 Alıs 5407 16 3354 32 4013 74 47162 162 82 86101 1232 82 983 12 2979 65 52 93 920 39 3792 37 445 40 42 38 4697 80 853 88 9573 38 1442 06 DOvız Satış 5418 00 3361 04 4021 78 472 57 163 14 862 74 1235 29 985 09 2985 62 53 04 922 23 3799 97 446 29 42 46 4707 21 855 59 9592 57 1444 95 EfekM AJış 540175 3350 97 3953 53 471 15 161 19 852 40 1220 49 98214 2976 67 5187 911 19 3788 58 440 95 41 74 4627 33 845 34 9563 81 1420 43 Efektıf Satış 5434 25 3371 12 4033 85 473 99 163 63 865 33 1239 00 988 05 2994 58 53 20 925 00 3811 37 447 63 42 59 4721 33 858 16 962135 1449 28 17 OCAK 1992 CAPMZKUR S 1 6120 Alman Uarkı î 1 3472 Avust Doları S 11 4650 Avus Sılını S 33 2100 Bel Frangı S 6 2800 Oar, Kronu S 4 3860 Fjn Markkas S 5 5000 Fran Frangı S 1 8147 Hol Flonnı S 102 15 Isp Pezetası $ 5 8749 Isveç Kronu $ 1 4258 Isv Frangı S 1214 00 Ital Lıretı S 127 60 Japon Yenı S 1 1510 Kanada Dol S 6 3325 Norvec Kr £ 1 7705 ABO Oolan S 3 7496 Suud, Rıyalı TÜRK KALP VAKFI (2)Sağltk Merkezlerimjz, Yeni Cthızları ye Uzman Kadrosu ile Hizmetinizdedir. Tel: 175 12 44/45 148 58 66-Fax: 166 47 12