Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyetı
Sahıbı. Cumhunyet Matbaacılık \e Gazetecilık Türk Anonim Şırketı adına
Berio Nadi 0 Murahhas Üye: Emine Uşaklıgil 0 Genel Yayın Muduru:
Hısan Cemal, Yazı Işlerı Muduru. Okaj Gonensin # Yazı İşlerı Mudur
Yaıdımcıları: Salim Alpaslan, Kerem Çalışkan, Necdel Dogan, Lulfü Tı&ç
Sayfa Duzeni Yönetmenı. Ali Acar 0 Ankara Temsılcısu Ahmeı Tan
lç Politika: Mehmet Tezkan Ekonomi: Meral Tamer, Kültür: Celal Üster, tstanbul Haberleri: Muhiltin
Sirer, Spor. Abdülkadir Yucelman, Makaleler: Şahio Alpay, Duzeltme: AbdulUh Yaacı # Koordina-
tor. Ahmel Korulsan • Mali lşler: Erol Erku» # Muhasebe Bulent Yener » Bütçe-Planlama. Sevgi
Osmanbeşeoğlu % Reklam: Ayşe Tonın 0 Idare: Huseyin Gurer 0 Işletme: Önder Çclik 0 Bilgi-tşlem:
Nail tnsl 0 Personel: Sevgi Bostancıoğln
Basan ve Yayan. Cumhunyti Mıtbucıhlı vc GazettaHk T-A.Ş. TOrkocaJı Cad 39/41 C«j«lot)u
34334 lıı PK 2M> Islanbul Tel 512 05 05 (20 hu). Tdo. T22M, Fa*. (1) 526 60 72 % Bamiar
AaluiK Zıys GOkalp Blv Inkıl^ S. No 19/4, Tfcl: 133 11 4M7.1Uex. 42344, F«x (4) 133 05 «5
0 l o u r H Zıva Blv 1352 S. 2/3, Td. 13 12 30, Tete*. 5/359, FU (51) 19 53 60 0 Ittm
InOni) Cad 119 S. No: 1 Kal 1, !«• 19 37 52 (4 hM), TMra 62155, Faj- (71) 19 25 78
TAKVIM. 20 OCAK 1992 îmsak: 5.48 Guneş: 7.17 Öğle: 12.20 İkindi: 14.49 Akşam: 17.12 Yatsı: 18.36
Doğanay: Türk
güzelliğinden
Kürtgüzeline
Çskimieri Güneydoğu'da
yipılan Mem û Zin
fLminde Kürt guzelı Zin'i
ojmavan Meltem Doğanay,
fiknin Kürt rönesansının
bEşlangıcı olduğuna
inanıyor. Mem û Zin'den
örce çevirdifi ilk filminde
bunalıma duşen kocasını
kurtarmaya çalışan bir
kadını canlandıran
Doğanay sınema
konusunda alçakgonüllü
kcnuşuyor.
HAKAN AYGÜN
ANKARA — "Türk güzeli"
Mdlem Doğanay, bugünlerde
"Kürt güzeli" olarak sinema-
larda.
Doğanay'la, fiJmin galası
için geldiği başkentte, fılm eki-
binın kaldığı otelin lobisinde
göniştük.
'•— Meltem Hanım, Mem-
û Zin' ikinci filminiz galiba?
DOGANAY — Evet, ilk fil-
mim Tank Akan'laydı. O film-
de, kadınlara düşman bir erke-
gin düştüğü ruhsal bunalımlar
anlatüıyordu.
— Bu film için öneri nasıl
geldi?
DOGANAY — Başka film
arayışı içinde değildim. Ama
önerilere de açıktım. Teklif ge-
lince, inceledim. Butçeye, se-
naryoya baktım. Türk sinema-
sının durumu malıun. Projenin
çok iyi olması gerekiyor ki iş
yapsın. Sadece ticari olarak da
değil, niteliğine de baktım. Tıp-
kı Romeo ve Juliet gibi klasik-
ler arasına girebilecek bir se-
naryo olduğu için kabul ettim.
— Güneydoğu'da çekimler
için ne kadar kaldınız? Karşı-
laştığınız zortuklar oldu mu?
DOGANAY — 45 gun kal-
dık. Midyat'ta iyi bir otelimiz
vardı. Çekimlerde zorluk olu-
yordu. Çünkü hava çok sıcak-
tı ve giydiğimiz kalın kıyafet-
ler içinde ter döküyorduk.
— Oralarda ne yiyip içtiniz?
DOĞANAY — Ben zaten
gıdasına diişkün bir insan
değilim.
— Sanat nıbun gıdasıdır za-
ten.
DOĞANAY — Evet, espri
bir yana, sinema sanatçısı ola-
rak orada kendimi yaptığım işe
verdim. O fdmi çekmeyi kabul
ettiğime göre, herkes ne yediy-
se ben de onu yedim. Oraya da
gitmeye cesaret ettiğime göre...
— Siz hep annenizle dolaşı-
yorsunuz, Güneydoğu'ya da
geldi mi?
DOĞANAY — Hayır, gel-
medi. Yalnız gideceğimi söyle-
yince kaygılanm gizlediğini sa-
nıyorum. Ben hep annemin
desteğini alıyorum. Kendisine
minnettarım. Güneydoğu'ya
gidiyorum diye, muhakkak kı-
zım ne yiyip içecek diye duşun-
müştür.
— Bölge insanının size yak-
laşunı nasıJdı?
DOĞANAY — Büyük kent-
lerdeki gibi değil. Çok dostlar,
art niyetleri yok. Arada çok
büyük fark var.
— İstanbul'a döndüğünüzde
neler hissettiniz? Aklınızdan,
gerisin geri Cizre'ye dönmek
geçti mi? Bu kadar çok sevdi-
ğinize göre.
DOĞANAY — Valla, ne
tam döndüğüme sevindim ne
de geri dönmek istedim. Iki
arada bir derede işte. Annem
ile aılemi çok ozlemiştim. Ama
şunu da söylemeliyim. Bölge-
nin insanı olmuştum. Oraday-
ken lstanbul'u hiç aramadım.
O kadar da zor şartlar değildi.
— Kiirtçe öğrendiniz mi bi-
raz?
DOĞANAY — Kürtçe...
Liste halinde yazdım. Birkaç
kelime biliyorum. Ekmek, nan.
Vara, hara, gel git.
— Gidip Nusaybin'e yerleş-
meyi düşünür müsünuz?
DOĞANAY — Niçin düşü-
neyim? Ben Ankara ve İstan-
bul'a aitim. Ama oranın insa-
nı olsaydım elbetteki orada ya-
şardım. Kabullenirdim. 45 gun
boyunca İstanbul'u aramadım
ki. Rolumu çok sevdim çünku.
— Bundan sonra podyum
mu, sinema mı daha ağırlıklı
olacak?
DOĞANAY — Az ve öz
mankenlik yapacağım. lç ça-
maşırı ve mayo defileleri değil
tabii. Ama inşallah, sinema ve
televizyondan daha bol teklif
gelir.
— Güneydogu'nun 'hit
yıldızı' olmaya adaysınız. İn-
şallah başanlı olursunuz. Bize
vakit ayırdığınız için tesekkür
ediyorum.
DOĞANAY — Asıl ben çok
tesekkür ederim. Bu röportaj
yayımlanacak mı?
— Hayır, bu bir teyp şakası.
"Alo-Meltem" servisinde kulla-
nılacak."
Fitre zarfı
dağıtmayan iki
öğretmene cezaMilli Eğitim Vakfı'na ait fitre ve zekât
zarflarını öğrencilere dağıtmayı reddeden iki
ilkokul öğretmeni kınama cezasına çarptırıldı.
ŞENOL KONUKÇU
Ikı ilkokul oğretmenı, Millı
Eğitim Vakfı'na (MEV) ait fit-
re ve zekât zarflarını dağıtma-
yı kabul etmedikleri için kına-
ma cezasına çarptırıldılar.
Kurban Bayramı'nda,
MEV'in okullarda dağıttığı fit-
re ve zekât zarflannı yazılı emir
olmasına karşın dağıtmadıkla-
n, dağıtılmasına engel oldukla-
rı ve vakıf çalışmasına karşı ol-
dukları öne sürulen öğretmen-
lerden Günay Kubilay, kınama
cezasımn yam sıra başka bir
okula atanarak "süreün" ceza-
sına da çarptınldı. Oğretmen-
lere fitre ve zekât toplatmanın
laiklik anlayışı ile bağdaşmadı-
ğını savunan Günay Kubilay,
tayin işleminin iptali için idare
mahkemesinde dava açtı.
Zeytinburnu Nuripaşa İlko-
kulu öğretmenleri Gunay Ku-
bilay ve Habil Tarhan geçen yü
Kurban Bayramı'nda fitre ve
zekât zarflannı okulda dağıt-
madıkları gerekçesiyle soruş-
turmaya uğramışlardı. Milli
Eğitim Müdürlüğü tarafmdan
başlatılan soruşturmada oğret-
menlerin, "vakıf çauşmalanna
karşı olduklan, fitre ve zekât
zarfbuını dağıtmadıklan, dağı-
Otaasuıa engel çıkardıklan, ya-
zılı emiriere uymadıklan" ge-
rekçesiyle 10 gün içinde savun-
ma yapmaları istendi.
Öğretmen Günay Kubilay,
savunmasında "Demokratik ve
laik eğitim anlayışına sahip ol-
imfa iddiasında olan bir ülke-
4e fitre ve zekât zarfı dagıtma-
A|) ve buna ilişldn emuiere uy-
gerekçesiyle bir ögreC-
•KBC 9uıu;ıuıuıa avu
sa mevcut eğitim sisteminin ne
kadar demokratik olduğu tar-
hşmalı oisa da laik olmadığı ol-
dtıkça açıktır" dedi. V'akfın
programının dini öğretime da-
yalı olduğunu belirten öğret-
men Günay Kubilay, savunma-
sında aynca şu görüslere yer
verdi:
"Fitre ve zekât zarflan, piyan-
go bileti, pul parası gibi öğret-
menleri toplumda aşağılayıcı,
insanlann inanç özgürlügıi ve
terdhlerine ambargo koyucu,
egitbnin demokratikleşmesinin
öaüne dikilen tüm engelleme-
lere, uygulamalara ve idari bas-
kıiara son verilmeli, anayasa ve
yasalara uygun davranmayarak
yetkilerini kötüye kullanan bu
yetkililer hakkmda gereği yapd-
malıdır."
Diğer öğretmen Habil Tar-
han da işlemin yasal olmadığı-
nı savunarak "Fitre ve zekât
olayı, varlıklı Müslümanlann
nereye ne kadar vereceğinin
kendilerinin bilebileceği bir iş-
tir. Oysa okullanmız alet edi-
lerek vatandaşın tercihine de
ambargo konmaktadır" dedi.
Savunmalan inceleyen Istan-
bul Milli Eğitim Disiplin Kuru-
lu, 23 Eylül 1991 tarihinde al-
dığı karar ile iki öğretmeni 657
sayıü Devlet Memurları Kanu-
nu'nun 125'inci maddesinin B
fıkrasının ilgili bendleri uyarın-
ca kınama cezasına çarptırdı.
Kjnama cezasından bir sure
sonra da öğretmen Günay Ku-
bilay, Zeytinburnu Nuripaşa İl-
kokulu'ndaki görevinden vali-
lik onayı ile alınarak Eyüp
Otakçılar llkokulu öğretmenli-
ğine atandı.
Davetli olduklan öne sürülenlerin Tüketici Koruma Şûrası'ndan haberi yok
Şuursuz Tüketici ŞûrasıYAPRAK ÖZER
25-26 ocak tarihlerinde lstan-
bul SwissoteFde düzenlenecek
Birinci Tüketicileri Koruma Şû-
rası fîyaskoya dönüşmek üzere.
Çünkü şûraya davetli olduklan
ileri sürülen kişilerin şûradan
haberi bile yok.
Davetiyeye göre açılışını
Cumhurbaşkanı Turgut Özai'ın
yapacağı belirtilen şûraya, Baş-
bakan Süleyman Demirel, Baş-
bakan Yardimcısı ve SHP Genel
Başkanı Erdal tnönü de olmak
üzere tüm siyasi parti liderleri
katılacak.
lşin ilginç yam ise adı geçen
kişi ya da kurum ve kunıluşlar-
dan hiçbiri şûraya kaülacaklan-
nı ya da tebLiğ sunacaklannı bil-
miyor.
Birinci Tüketici Şûrası'mn or-
ganizasyonunu bir yülık bir geç-
mişi olan Türkiye Tüketicileri
Koruma ve Eğitim Vakfı üstlen-
di. Vakıf, Ankara'da kurulduk-
tan sonra bundan birkaç ay ön-
ce tüketici şûrası düzenlemek
üzere İstanbul'a taşınmış. Lale-
li semtinde vakıf şubesinin bu-
25-26 ocak tarihlerinde İstanbul Swissotel'de düzenlenecek olan Birinci
Tüketicileri Koruma Şûrası fiyaskoya dönüşmek üzere. Organizasyonu
üstlenen Tüketici Vakfı tarafından bastırılan davetiyelerde şûraya
katılacakları belirtilen kişi ve kuruluşlar şûranın toplantısım
Cumhuriyet'ten öğrendiler.
lunduğu dairede 'devren kiralık-
tır' levhası asılı.
Tüketici Vakfı'mn başkanı
muhasebeci olarak çalışan Ha-
cı Bayram kısıklı. Vakfın Genel
Başkan Yardimcısı eşi, genel
sekreter ise kayınbiraderi. Kısa-
cası Tüketici Vakfı bir aile işlet-
mesi.
Hacı Bayram Kısıkli, şûra için
Sanayi ve Ticaret Bakanhğı'n-
dan destek aldığını, Swissotel
1
in de kendilerine bir ikramda
bulunacağını söyledi. Kısıklı,
aynca 600 adet davetiye dağıtıl-
dığını, hiç kimseden de para ta-
lep edilmediğini sözlerine ekle-
di. Oysa, bu bilgileri doğrulayan
kimse yok.
Sanayi ve Ticaret BakanlığYn-
dan aldığımız bilgiye göre tek-
nik bir destek ve bir girişim söz
konusu değil. Konuyla ilgili ola-
rak bir heyetin hazırlık yaptığı-
nı belirten Bakanhk Basın ve
Halkla tlişkiler Müdürlüğü, şû-
ranın halen tartışüdığını bildir-
di.
Tüketici Vakfı'mn eski İstan-
bul Şubesi Müdürü llha.ı Siviş,
bazı şeylerin kendisinden sak-
landığım, yanlış bir şeyler dön-
düğünü hissedince vakıftan isti-
fa ettiğini söyledi. Siviş, Birinci
Tüketici Şûrası davetiyelerinin
bir ay önce basıldığını, adı ge-
çen hiçbir kurum ya da kurulu-
şun izninin alınmadığını söyle-
di.
Toplam üç bin davetiye basıl-
dığını belirten Siviş, "Henüz da-
vetiye paralan bile ödenmedi.
Davetiyeye ek olarak da iki bin
faks çekildi. Davetiyede seçkin
konuklann adını görenler, kabl-
mak için can abyorlar. Faxla ka-
tılacaklannı bildirir bildirmez,
davetiye verilip kisi basına da bir
milyon lira talep ediliyor. Tah-
minim, şu ana kadar 500 milyo-
nun Uzerinde bir gelir elde
edildi" dedi.
Bayram Kısıklı'nın tüketici
haklan konusundaki girişimle-
ri şûra ile sınırlı değil. Kısıklı,
"Tüketici velinimetimizdir" lev-
halan bastırdıktan sonra bu lev-
halan 10 bin ile bir milyon lira
arasında değişen fiyatlarla fir-
malara sattı ve her türlü sorun-
lannda yardımcı olmak üzere
söz verdi. Siviş, Laleli, Aksaray,
Kapalıçarşı, Bakırköy civannda
kaç işletmeye bu levhalardan
sattığııu hatırlamadığmı söyledi.
Siviş, "Hangi işletmeye gitseniz
göriirsünüz, o kadar çok" dedi.
Şurâ fıyaskosu, kendilerinden
bir milyon talep edilmesine içer-
leyen fırmaların, Ticaret Odası,
Tüketiciyi Koruma Derneği ve
diğer tüketici kuruluşlanna yap-
tıkları şikâyetlerle ortaya çıktı.
Pek çok kuruluşun yanhşlıkla
kendilerini aradığını belirten Tü-
ketici Test Dergisi'nden Selçuk
Acar, adlannın geçmesine kar-
şın şûraya katılamayacaklarını
söyledi.
Acar, "Bayram Bey şurâyı bir-
likte düzenlememizi teklif etti.
Şekil olarak yanlış bulduğumu
söyleyerek reddettim. Bizim
portföyümüzden yaraıianmak
istiyordu. Bana, 'O zaman ben
de tek basıma yaparun, sonra da
buradan giderim' karşılıgını
verdi" dedi.
Ankara'dan edindiğimiz bilgi-
ye göre hiçbir bakanın katılma-
yacağı şûra için Swissotel yetki-
lileri büyük umut besliyor.
Cumhurbaşkanı'ndan bakanla-
ra uzanan kalabalık bir grubun
şûraya katılmasını beklediklerini
beürten otel yetkilileri, vakfın
otelde ayrıca 35 oda ayırttığmı,
ancak hiçbir indirimin söz ko-
nusu olmadığını belirttiler.
Swissotel, kendilerine tüm da-
vetlilerin geleceğinin açıklandı-
ğını bildirdi.
Jodie Fosten Kuzuların SessizJiği'yle En îyi Kadın Oyuncu Altın Küre Ödülü'nü kazandı
Foster, Oscar provası yapüHangi filmlerin ve sinema
sanatçılarının Oscar
kazanacağı konusunda
sağlıklı bir fikir verdiği
belirtilen Altın Küre
Ödülleri sahiplerini buldu.
Kennedy'nin öldürülüşünü
konu alan JFK adlı filmiyle
Oliver Stone en iyi
yönetmen seçildi.
Kültür Servisi — Amerikan
sinema dünyasında Oscar'lar-
dan sonra en önemli ödül sayı-
lan Ahın Kürder dün sahiplerini
buldu. Hollwood'daki yabancı
basın mensuplan tarafmdan be-
Urlenen 49. Altın Küreler'de es-
ki ABD Başkanı John F.Ken-
nedy'nin öldürülüşünü konu
alan 'JFK' adlı filmiyle Oliver
Stone en iyi yönetmen seçildi
Oliver Stone, törende ödülu
nü alırken yaptığı kısa konu^
mada, "Bir sürii insanın bu fil-
me saldırdığı bir dönemde bu
kadar cömert davrandıklan için
basm mensuplanna tesekkür et-
mek isterim" dedi. Stone'un
'JFK' adlı yapıtı, Kennedy'nin
1963 yılında öldürülmesinin ar-
dında geniş boyutlu bir komp-
lonun yattığını ileri sürdüğü ge-
rekçesiyle çeşitli çevrelerden ağır
eleştiriler almıştı. Stone, bir ay
kadar önce ABD'de gösterime
giren ve büyük tartışmalara yol
acan filminde, resmi çevrelerce
tek başına Lee Harvey Oswald'-
ın sırtına yıkılan Kennedy sui-
kasüna farklı bir yaklaşım ge-
tiriyordu.
Hangi filmlerin ve sinema sa-
natçılarının Oscar kazanacağı
konusunda sağhkü bir fikir ver-
diği belirtilen 1992 Altın Küre
ödüllerinde, gangster Bugsy
Spiegel'in yaşamını anlatan
'Bugsy' adlı film, drama dalın-
da en iyi film ödulUne değer gö-
rüldü. 'Bugsy'de başrolleri
KUZULARIN SESSİZLİĞİ— Jodie Foster, Kuzuların Sessizliği'nde bir sapığı yakalamaya çalışan stajyer FBI ajanı rolünü oynamıştı.
çilirken, Bette Midler da 'Ço- nuyla, müzikal ya da komediWarren Beatty ve Annette Be-
ning paylaşıyorlardı.
Müzikal ya da komedi dalın-
da ise Walt Disney şirketinin
'Güzel ve Canavar' adlı yapımı
en iyi film seçildi.
Jodie Foster, 'Kuzulann Ses-
sizliği'ndeki yorumuyla drama
dalında en iyi kadın oyuncu se-
cuklar İçin' adlı filmdeki oyu- dalında da Robin VVUliams 'Ba-
nuyla müzikal komedi dalında nkçı Kral'daki yorumuyla en iyi
erkek oyuncu ödüllerini kazan-
dılar. Yıllann emektan Jack Pa-
lance'a da 'Kent Duzenbazlan'-
ndaki başarısı dolayısıyla en iyi
yardımcı erkek o^ncu ödülü
en iyi kadın oyuncu ödülüne de-
ğer görüldu. Mercedes Ruehl
'Balıkçı Kral' adlı filmdeki yo-
rumuyla en iyi yardımcı kadın
oyuncu ödülünü aldı.
Drama dalında Nick Nolte
'The Prince of Tides'taki oyu-
verildi.
Callie Khourie bir süre önce
sınemaJarımızda da gösterilen
'Tbelma ve Louise' ile en iyi se-
naryo yazan Altın Küresi'ni
ahrken, kendini Nazi gibi gös-
tererek toplu kıyımdan kurtul-
mayı başaran Polonyah bir Ya-
hudinin gerçek yaşamını konu
alan 'Avrupa, Avrupa' adlı film
de en iyi film ödülüne değer gö-
rüldü.
Geçen yıl yitirdiğimiz Tank Zafer Tunaya'nın 'Sanat Uçmaktır T sergisi çok şey söylüyor
Keşke sergîni görebilseydin
AHU ANTMEN
ORTAK TARİH — Tarık Zafer Tunaya'nın eşi Melahat Tuna-
>a, Hoca'nın desen yapırıa tutkusunun en büyuk tanığı durumun-
da. (Fotoğraf: İBRAHİM GÜNEL)
Öğrencilik yıllannda başlayan
bir tutku, desen çizmek... Za-
man geçtikce büytiyen, gelişen,
bir süre sonra daha çok şey an-
latmaya başlayan. Tıpkı bir in-
samn beslendikçe zenginleşen iç
dunyası gibi. Taksim Sanat Ga-
lerisi'nde açılan lank Zafer Tu-
naya sergisi ne çok şey söylü-
yor...
16 Ocak 1991. Anayasa Hu-
kuku Profesörü Tank Zafer Tu-
naya'mn desen sergisi acılacak...
Serginin açılışına gidiyoruz. Ta-
nk Hoca da orada. Biraz heye-
canlı. Mutlu olduğu belli halin-
den, tavnndan. Dostlanyla ko-
nuşuyor, desenlerini anlatıyor
onlara. Bu desenleri önceden
görmeyenıer şaşırıyor: "Tank
Hoca bunlan ne zaman yaptı?"
Tank Hoca, bu rengârenk de-
senleri 56 yıl öncesinden başla-
yarak Saint Benoit Lisesi"nde
okuduğu öğrencilik yıllanndan
beri yapıyordu. Zaman zaman
derslerini engeller endişesi taşı-
yan ailesinden gizli, ama hiç ara
vermeden. Geçen yıl açılan o
sergi, "Sanat Uçmaktır" adını
taşıyordu ve Tank Zafer Tuna-
ya'nın sanata nasıl tutkun oldu-
ğunun bir dışavurumuydu. Za-
ten o değil miydi "Sanat ufuk-
suz insan olmayı önlüyor" di-
yen?
Bu yıl açılan "Sanat Uçmak-
tır 2" başlıkh sergisinde Tank
Zafer Tunaya ne yazık ki ara-
mızda deAil...
Değil mi? Taksim Sanat Ga-
lerisi'ne girin ve Tank Hoca'mn
orada olduğuna inandınn ken-
dinizi. Tarık Zafer Tunaya'nın
eşi Melahat Tunaya ile öyle yap-
tık biz... Desenlerine, kullandı-
ğı renklerine, zaman zaman
uzerlerine yazdıklanna, tarihle-
rine baktık birer birer, gizlerini
çözmeye çalıştık.
Üç gemi deseninin önünde
durduk, Melahat Tunaya anlat-
tı: "Denizi çok severdi. Evimi-
zin oturma odası ve Tank'm ça-
Iışma odasından deniz çok gü-
zel görünürdu. Bir dürbiinü var-
dı, onunla geçen gemilere ba-
kardı. Çocukluğu da Büyükde-
re'de geçmiş, aniattığına göre
çocukluğunda seslerinden han-
gi gemilerin geçtigini anlarlar-
mış..."
Desenleriyle uğraşmaktan
çok zevk alırmış Tarık Hoca...
Zaman zaman günlerce kalkma-
dığı olurmuş bu desenlerin
önünden. "Çok emek vererek
haarlıyordu" diyor Melahat Tb-
naya. "Bazen bir makale yazma-
sı gerektiğinde, günlerce desen-
leriyle ugraşır, makalesine son-
ra başlardı. Sanınm düşiintnesi-
ne yardımcı oluyordu desen yap-
mak, dinlendiriyordu onu."
Bir deseni var Tunaya'nın, al-
tında bir yazısı var: "1981'e ar-
mağanımdır." Melahat Tunaya
1
nın eşinin anısına açtığı "Sanat
Uçmaktır 2" sergisi, İstanbullu-
lara bir 1992 armağanı. Sergi, 29
ocak tarihine dek açık.
Çocukların
okul yaşı
• İZMtR (ANKA) — Ege
Üniversitesi Tıp Fakültesi
Çocuk Psikiyatrisi
Anabilim Dalı Başkanı
Prof. Dr. Cahide Aydın,
"Çocuğunuzu erken yaşta
okula gönderirseniz onu
ruhsal uyumsuzluğa
itersiniz. Çocuk okula zekâ
olarak değil, ruhsal olarak
da hazır olmah" dedi.
Prof. Aydın, öğrenciler
arasında çahşkan, söz
dinleyen öğrencilere
"kurdele takılması" gibi
aynmcıhğı körükleyen
uygulamanm yanlış
olduğunu belirtirken,
aileleri de çocuklan
arasında birbirini
kıyaslayıcı davranışlardan
kesinlikle kaçınmaya
çağırdı.
Atatürk
büsttine saldın
• BATMAN (AA) —
Batman'da bir okulun
bahçesindeki Atatürk
büstü, kimliği
belirlenemeyen kişilerce
alınarak kaidesi tahrip
edildi. Karşıyaka semtindeki
100. Yıl Temel Eğitim
Okulu bahçesindeki
Atatürk büstu dün sabaha
karşı kimliği belirlenemeyen
kişilerce çahndı, kaidesi ise
tahrip edildi. Emniyet
Müdürlüğü yetkilileri,
kaideyi tahrip edip büstü
götürenlerin yakaianması
için soruşturmaya
başlandığım beürttiler.
Doetluk ve
Barış Odtilü
• Haber Merkezi —
Dikili-Midüli Kültür ve
Sanat Festivali ve Türk-
Yunan dostluğuna olan
katkılan nedeniyle Abdi
Ipekçi ödül Kurulu
tarafından Dostluk ve Banş
ödülü ile ödüllendirilen
Dikili ve Midilli belediye
başkanlarına ödülleri 23
ocakta Atina'da
düzenlenecek törenle
verilecek. ödül kurulunun
davetlisi olarak Atina'ya
gidecek olan Dikili Belediye
Başkanı Osman özgüven,
kültür farklılığı olmayan
Türk-Yunan halklanmn
dostluğunu bozmak isteyen
güçlerin bunu
başaramayacaklannj
söyledi.
Kitap
mtizayedesi
• Kültür Servisi —
Librairie de Pera'nın 9.
kitap müzayedesi dün The
Marmara Oteli Opera
Salonu'nda yapıldı. Saat
12.30'da başlayan
müzayedeyi İstanbul
Sahaflar Derneği Başkanı
Ibrahim Manav yönetti.
157 parça kitabın satışa
sunuldufu müzayadede
Memluk döneminden
kakna Sancak Kuranı 36.5
milyon liraya satılan en
pahalı eser oldu.
Saint-
Benoitiiler
Dernegi
• tstanbul Haber Servisi
— Saint Benoit'liler
Derneği merkezi ve
lokalinin yeni hizmet
binasının açüışı bugün
yapılacak. 1783 yıhnda
kunılan ve Türkiye'nin en
eski koleji unvanına sahip
Saint Benoit Lisesi
kompleksi içinde yer alan
yeni hizmet binası Kültür
Bakanlığı'nın korumaya
aldığı dört bölgeden bin
olan Galata'da 3 katlı ve
525 metrekareük bir alanı
kapsıyor. Açıhş
kutlamalan 23 ocak
perşembe gününe kadar
sürecek.
Gtilhane
Etkinlikleri
• İstanbul Haber Servisi
— İstanbul Buyükşehir
Belediyesi tarafından bu yü
altıncısı gerçekleştirilecek
olan "Geleneksel Gülhane
Etkinlikleri"nin programı
açıklandı. 3 bölümde
yapılacak olan etkinlikler
kapsamında, 2-17 mayıs
günleri arasında "Gülhane
Çocuk Şenüği", 18 mayıs -
7 haziran tarihleri arasında
"Gülhane Gençlik
Festivali", 8 haziran - 30
ağustos arasında ise
"Gülhane Şenliği"
düzenlenecek. Gülhane
Etkinlikleri Organizasyon
Komitesi'nden dün yapılan
yazılı acıklamada, ayrıca
etkinlikler boyunca
sanatsal ve kültürel
yanşmalar, Türkiye
genelinde ilk ve ortaokul
öğrencileri arasında
"Sağlıklı Çevremiz"
konulu resim ile lise ve
dengi okullan arasında da
yine aynı konulu şiir,
karikatür ve duvar gazetesi
dallarında yanşmaların yer
alacağı bildirildi.