22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYET/18 SPOR 5 HAZÎRAN 1991 Stadın ışıkları arızayapınca karşılaşma tribünlerin ışığıyla 65 dakika oynanabildi Tbnfyi karanlıkta ugurladık Fenerbahçe: 3 - Atletico Madrid: 3 STAT. înönü HAKEMLER: Dieter Pauly, Lale Orta, Binali Kartal FENERBAHÇE: Schumacher (Yaşar) - RŞenol, Müjdat, Semih, Ismail, Serdar, Oğuz. K.Şenol, Hakan (Sercan), Aykut, Vokri A.MADRİD: Mejias - Lopez. Solozobal, Donato, Ftoiro (Koldo), Fereira, Manola (Jülioprieto), Schuster, Viscanio (Sabas) - Fut- re, Orejuela GOLLER: Dk. 14 Orejuela, dk. 65 Vokri, dk. 77 Aykut, dk. 82 Müjdat, dk. 84 Koldo, dk. 88 Sabas ARtF KIZELYALIN Schumacher'i 'karanlıkta' uğurladık... Direkler arasında geçen 19 yıllık profesyonel fut- bol hayatına son noktayı dün gece lnönü Stadı'nda vuran ün- İU kaleci, aranuzdan 'buruk' ay- nldı. Oysa, Toni gelirini yoksul çocuklar yaranna yaptıracağı hastaneye bağışladığı jübilesi için elinden gelen tüm çabayı harcamış ve 'kfigıt özerindc' dört dörtlük bir tören hazırla- mıstı. tstanbul seyircisi önünde- ki son maçı için lspanya'nın un- lü Atletico Madrid takımını ça- ğıran, bununla da kalmayıp, Al- manya'nın ünlü futbol adamla- nnı jübilesine davet eden Schu- macher, tribünleri dolduran 20 bine yakın seyirciye mutlu da- kikalar yaşatmayı planlamıştı. Evet herşey mükemmel başladı lnönü Stadı'nda. Adeta San- Lacivertli renldere boyanan tri- bünler ve kapalıya asıian dev Schumacher posteri stada giren herkesi büyülemeye yetti. Hele hele son kez takımıyla birlikte sahaya çıkan Toni için yapılan tezahüratlar, jübile için lstan- bul'a gelen Alman ve tspanyol gazetecileri bile şaşırttı. ,— tşte bu ana kadar her şey mükemmel gjtti ama maçın baş- lamasına 10 dakika kala stadı aydınlatan plonlar Toni'ye iha- net edip sönüverince jübile tö- reni altüst oldu. Bir süre anza- nm giderilmesini bekleyen Schu- macher ve Atletico Madridliler stat ışıklannın yanmadığını gö- rünce zorunlu olarak maça baş- ladılar. Hava kararmaya başla- dığı anda hakem Dieter Pauly ilk vuruş işaretini verirken Schu- macher de şanssızlığına ve ge- rekli önlemleri almayan yöneti- cilere ver yansın ediyordu. Ha- vanın giderek karardığı anlarda Schumacher, önünde oynayan arkadaşlaruun hatasından son golünü de yedi ve Alman hakem Dieter Pauly'nin düdüğü ile fut- bolculuk yaşantısına son nokta- yı vurdu. Almanya'da oynarken Pauly ile bir maçta burun buru- na gelen ve bu hareketi ile gün- lerce spor gazetelerinin manşet- lerine çıkan Schumacher aym hareketi Alman hakeme bir kez daha yineledikten sonra omuz- lara alındı ve karanlıkta son tu- runu attı. F.Bahçe formasını çı- kanp Ay-Yıldızlı T.ürk Milli Ta- kım forması ile tribünleri selam- layan Toni, daha sonra üzgün bir biçimde soyunma odasının yolunu tuttu. 16. dakikada kesilen maç 50 dakikalık bir gecikme ile yeni- den oynanmaya başlandı. Ha- kem Pauly ilk yanyı 30 dakika tNÖNÜ'DE KARANLK JÜBtLE — Avnıpa'nın en iyi kakcUerinden biri ohırak gösterifen ve Fenerbahçe'de 3 sezon forma eksik oynatmış oldu. giyen Toni Schumacher, dün japtığı jübilede karanlıklar arasında futbol yasamını tamamladı. (Fotoğraf: Necmi Gulıimsel) TöNİ'NİN JÜBİLESİNDENİZLENÎMLER Bu rezaleti Avrupa 30 yıl konuşur Tannlarda ağlarmış HALtT DERİNGÖR Schumacher, ülkemizde öğrenmesini bilenlere çok şeyler öğretti. Hatta Türk, Alman elçilerinin iki ülke arasında yıllarca kuramadı- ğı sıcak üişkiyi Schumacher kurdu. Büyük futbolculuğu ile beTaber bu kişüiği yüzün- den Türk spor tarihinde önemli bir koşeye sahip ol- du. Schumacher, isyankar, kavgacı, reaksiyoner, hak- sızlığa tahammül edemeyen, ruhsal yapısı ile duygusal, insancıl bir yapıya da sahip. Onu insan yapan da bu duy- guları. Yağmurlu ve boş tri- bünler önünde oynanan Ga- ziantep maçından sonra Schumacher bir arkadaşunı- za, "Tann, sevdiği insanla- rın arkasından gözyaşı dö- kermiş. Beni de seviyor ol- malı ki arkamdan yağmur yağdırıyor ve gözyaşı döküyor" demişti. Dün Schumacher'in jübile maçı yıllarca dillerden düşmeye- cek bir sevgi gösterisi için- de cereyan etti. Schumac- her, omuzlara alındı. Göz- lerinden yaşlar ip gibi akı- yoTdu. Tannlann ağlayıp ağlamadıklannı bilmiyoruz ama bu defa stadyumu dol- duran insaniann çoğu göz- yaşlannı tutamamıştı. Hem de karanlıkta için için ağla- yarak. Örnek profesyonel METİN TÜKENMEZ Toni Schumacher'in ül- kemize geldiği ilk günleri anımsıyoruz. Bir garip adamdı. Bize, hatta çoğu Avrupah meslektaşlarına hiç benzemiyordu. Bizde ge- nellikle kadercilik egemen- dir. Bir gol mü yedin, ken- di kalene gol mü attm veya pas hatası mı yaptın? Önemli değil. "Aman Idm- seye bir şey söylemeyin mo- rali bozulur. Sırtını sıvazla- yın yoksa biraz sonra eli ayagma doUşır." Bizim fut- bolculanmız saha içerisinde hep bu değer yargılan ile mucadeleye alışmışken degi- şik bir adamla tanıştık: To- ni Schumacher. Dün tnönü Stadı'na To- ni'nin jübilesine gelmeden önce Antrenörler Derneği'- nin düzenlediği seminerdey- dik. Seminerde konuşan Avrupa Antrenörler Derne- ği Birinci Sekreteri Lothar Meurer şunlan söyledi: "İn- san iyi olduğu zaman, daha iyi olması için daha çok ça- lışması gereldyor". Işte Schumacher bu ilkeye bağlı olan bir profesyonel ve bü- yük kaptandı. Ve insanlık tarihine külturel hizmet ede- cek kadar bilinçli, yoksul çocuklara hastane yaptır- mayı düşjnecek kadar da insandı. LEVENT YÜCELMAN Schumacher'in jübilesinde stadı aydın- latan plonların arıza yapması ve maçın bir bolümunün karanlıkta oynanması, başta Devlet Bakanı İsmel Özarslan ol- mak üzere birçok spor adamının tepki- sine neden oldu. Atletico Madrid maçı ile birlikte faal sporculuk yaşantısını noktalayan Toni Schumacher'in son maçının karanlıkta oynanması üzerine tnönü Stadı'nın şe- ref tribününde bir açıklama yapan Dev- let Bakanı İsmet Özarslan, "Bu olayın sonımlulannı bulacagız" dedi. Aiizanın alçak gerilim şalterinden kaynaklandığı ve yaklaşık 3.S aydır kul- lanılmayan aydınlatma sisteminin anza- lanmasının surpriz olraadığını söyleyen F.Bahçeli yöneticiler, bölgeyi suçladılar • Şeref tribününde maçı izleyen Alman Futbol Federasyonu Başdanışmanı Bra- un, olayı şaşkınhkla ızlerken ilk kez böy- le bir durumla karşı karşıya kaldığını be- lirtti ve gulerek "Herhalde ışıklar da To- ni'nin aynhşına üzüldü" dedi. Maçta Schumacher'e bir plaket veren Futbol Fe- derasyonu Başkanı Şenes Erzik de sönen ışıklar sonrası bir hayli üzgündü. Fede- rasyon üyeleri ve kulüp yetkililerinin "Başkan, artık LEFA'dan 30 yıl final maçı isteyemeyiz. Ne zaman 'bize bir fı- nal verin ev sahipliği yapalım' desek bu olayı >iizümüze vururtar.Bu olayı 30 yıl konuşurlar" sözleri uzerıne, "şanssızlık" yorumunu yapan Erzik, "Golü federas- yon yedi" sözü üzerine de "Federasycn olarak en ufak bir suçumuz yok" dedi. Elektriklenn kesilmesı ve jübüc ma- çının 65 dakika oynanması üzerine stat- ta geniş guvenlik önlemleri alan gûven- lik güçleri maç bitiminde de seyircinin taşkuüık yapmaması için Dolmabahçe'de ek önlem aldılar. Golcüfutbolcu Galatasamy'la anlaşamayınca soluğu Kadıköy'de aldı Tanju FenerbahçeVe koştuBaşkan Alp Yalman'la görüşen ve anlaşamayan Tanju, soluğu Kadıköy'de aldı. Golcü futbolcunun geceyi F.Bahçeli yöneticilerle görüşerek geçirdiği öğrenildi. MUSTAFA ERSOY NECMİ GÜLÜMSEL Galatasaray|ın golcü futbolcusu Tan- ju Çolak, dün Galatasaray'la Fenerbahçe arasında mekik dokudu.. Geçen hafta Galatasarayla anlaşamadıktan sonra dün Sarı-Kırmızıh yöneticilerle bir kez daha masaya oturan Tanju 3 dakika süren bu toplantıda istediği ücretı alamayınca ku- lüpten aynldı.. Arabası ile Kadıköy yö- nüne doğru hareket eden Tanju'nun ge- ceyi F.Bahçeli yöneticilerle görüşerek ge- çirdiği öğrenildi . Galatasarayü yöneticilerin 3,5 raüvar liradan 2 milyar liraya inmesi ve kesin- likle döviz olarak ödeme yapmayacağı- nı öğrenen Tanju olayın iç yuzunü daha sonra öğrendi. Sabahleyin Tanju'ya 3,5 milyarhk bir tekhfle gidecek olan Alp Yalman gelen bir telefonla bu fikrini de- ğiştirdi. Alp Yalman'ı arayan Serkan zetecijeri Acar "Sizin bize Roraanya'da yaptığınu kolayiıklan gözardı edemeyiz. İki kulüp arasında gidip gelen bir futboku bize bu- nu daha sonra yapabilir. Bu yıizden biz Tanju'dan vazgecivoruz." Alp Yalman bu telefondan sonra fikrini değiştirdi ve yö- netimin daha önce aJdığı karara uyarak 2 milyarhk teklifı yaptı. Bu arada Alp Yalman'ıri bu fikrinin yanı sıra yöneti- cilerin çoğu'Tanju'yu istemiyoruz. Tan- ju'nun yerine yerli ve genç elemaniar ol- duğunu söyleyen yöneticiler 3,5 milyarı getiren Tanju'yu alır' dediler. Dünkü görüşmcden sonra Tanju ga- atlatıp kayıplara kanşırken Başkan Alp Yalman şu açıklamayı yap- tı: "Tanju'nun kalması için en yiiksek (eklifi yaptık. O da dttşünmek için za- man istedi ve kulüpten aynldı. Bunnn üzerine gider de Fenerbahçe ile anlaşır- sa orasını bilemeyiz. Galatasaray'ın for- masını giymek istemeyenin nasıl forma giyeceğini biz kestiremejiz. Kendisi tek- lifimizi düşünecek, o zaman yine masa- ya otururnz" TARAFTARLARIN ARASINDA — Dün Galatasaray'a anlaşmak ümidi ile gelen golcü futbolcu buradan sinirti bir şekilde aynlınca kulüp binası dışında bekleyen taraftariar tezahürat yaparak Tanju için ağladılar. (Mustafa Ersoy) Başkan Alp Yalman'dan önce görüş- meye giderken basın mensuplanna bir açıklama yapan Tanju ise şunlan söyle- di: "4 yıldır Galatasaraylıyım. Burada her türlü rnotluluğu laltım. Geride 120 gol ve Galatasaray aşkun var. Ama tak- dir edin ki bugiin 27 yaşındayım ve ek- meğimi G.Saray'dan kazanıyorum. Ya- nn ne olacağı belli değil. 56 milyara Lfl- zio ile anlaşan Gaseoine'nin bir tekme ile belki futbol hayatı bitecek. Ben önce profesyoneUm, sonra Galatasaraylıyım." Tanju bu konuşmadan sonra toplantı odasına girdi ve 3 dakika sonra çıktı. Ku- lüp binası dışında bekleyen birçok taraf- tar ise "Tanju, Tanju, Fenerbahçe for- ması sana yakışmaz" diye tezahürat yap- tılar. Bazı taraftarların ağladığı gözlen- di. Tanju kulüp binasından çıkarak, Me- cıdiyeköy'e kadar kendisini takip eden gazetecileri atlattı. Berghuis, Faruk Berker oluyor öte yandan önceki akşam Istanbul'a gelen Hollandalı Berghuis için işlemler sürüyor. Galatasaray'la kesin olarak söz- leşme imzalayacak olan Frank Berguhis1 in Türk olunca isminin Faruk Berker olacağı belirtildi. HAFTALIK ABDÜLKADtR YÜCELMAJV Ekrankolikler ve fotokoliklerPartilerin basın toplantıları sık sık ekrana geliyor. Birisi konuşuyor, arkasından bir dizi kişi kameraya poz veriyor. Bunlar ekrankolikler. Şimdi transfer başlıyor ya, spor saytalarında da imza atan bir futbolcu ve arkasın- da bir yığın yönetici. Reklam meraklısı bunlar da fotokolik. Tam bir görgüsüzlük örneği. Bunların bir kısmı para verdi- ğı için ille de objektife girme- ye çalışanlar, bir kısmı ise avantacı. Ne para verirler ne pul. Sadece imza töreni kova- larlar. gibi kişiler de "dediğim de- dik, çaldtğım düdük" deyip yine bildiklerini okuyoriar. Herhangi bir uzun vadeli ya- tırıma yanaşmıyorlar, "ben- den sonra tufan" diyenler çoğunlukta. Bu durumda ku- lüpler ancak günlük ve kısa vadeli programlarla yönetili- yor ki bu da kulüplerin milyar- larına mal oluyor Bugün Türkiye liglerinde 2CX)'e yakm profesyonel takım var. Kaçında altyapısından ye- tişmiş futbolcu var. Ne bir ya- tırım ne bir gelecek... Getece- ği belli olmayan bir profesyo- Bu görgüsüzlüğü yıllardır yaşıyoruz. "Bu, işln reklam tarafı" diyentere de bir çift la- fımız var. Artık bu tip gösteri- ler sempati değil, aksine an- tipati topluyor. Bilsinler. Kulüpleri yönetenlerin yıl- lardır değişmeyen bu davra- nışları kuşkusuz Türk futbo- lunu da yanlış yönlendiriyor. Çünkü kulüpler hâlâ ve hâiâ başkasının cebine bakar ol- maktan kurtulamıyor. Ve bu nellik uçurumuna doğru gidi- yor çoğu. Buna'da kimsenin dur diyecek durumu yok. Çünkü yönetmeliklef bu dü- zenin değişmesini de engel- liyor. Profesyonelliği, daha açıkçası 10 trilyonluk bir fut- bol ekonomisini amatör dü- şünce ve amatör insanlarla yürütmenin mümkün olmadı- ğını artık herkes biliyor da belki bunu değiştirmek kim- senin işıne gelmiyor. Olamaz mı yani? Nerde o kafa?Bugün kaleci almak için Romanyalara giden Fener- bahçeli yöneticilere, daha geldiği gün Schumacher bir öneride bulunmuştu. "Bana genç bir kaleci verin, yetiş- tireyim. Burada ömürboyu kalacak degilim. Bir gün be- nim yerime bir kaleciye ih- tiyacınız olacak." O günün yöneticileri, Schumacher'e inat iki yedek kaleci aldılar, 30'un üstünde. Bir; Yaşar, di- ğeri Neşet. Ve tabü Schumac- her'in "bir gün" dediği gün fleldi çattı. Elde ne var; hiç. İnegöl'den Murat'ı almtşlar- dı, tek gün kaleye koymadılar, sonunda başka kulübe verdi- ler. Şimdi Erbaaspor'un kaleci- si Habib'i almışlar. Onu da ye- dekte bekletirler. eskitirler, sonra da başkasına verirler. Peki bu kafa ile Türkiye'de ka- leci yetişir mi? Hangi genç yedekte beklemek için kale- ci forması giyer? Bunlar hep yanlış hesaplar. Madem kı Habib'i akjınız, o halde koyun kaleye. Piontek ve Fatih ikili- sinin ümit takımın kalesine koyduğu bir kaleciye şans ve- rilmez mi? Bugün milyarlarla ölçülen futbolcularla hedefe varamayan kulüpler, yeni Irt.'-i'- 1 isimlere ve gençiere şans ta- nımak zorundadırlar. Yoksa her yıl şöhret peşinde koşup mityarları soKağa atmanın fut- boldaki enflasyonu körükle- mekten başka bir işe yarama- dığını anlamış olmak gerekir. Ahşukongreler... Dernekler Yasası'na tabi kulüplerin kongrelerı neden- se her yıl mart ayında yapılır. Bu. futbol sezonunun tam or- tasıdır. Öteden beri gelen bir yanlışlığı da değiştirmek kim- senin akhna gelmiyor. Oysa ligler bittikten sonra kulüpler Okurlardan hemen haziran başında kongrelerinı yapsalar, yeni yö- netim kurulları, transferi ve gelecek sezonun planlaması- nı yapsa fena mı olur. Ama ne oluyor, yönetim kurulları eğer sallantıda ise transferi de mart ayına kadarki yönetimi de sallıyor. Olan kulübe olu- yor. Bu uygulama, ben bildim bileli hep böyle olmuştur. Yan- lıstır. En azından yıllık bir planlamanın yapılmasına bi- le engel olacak bir uygulama- d ı r - Dernekler Yasası'nda kongrelerin başka aylarda ya- pılmasını engelleyici bir mad- desi yok. Bu konuda kuiağı- mıza bir ara Beşiktaş'ın hazi- randa kongre yapacağı habe- ri gelmişti, sonra vazgeçilmiş. Neden? Onu da bilemiyoruz. Ama bir kulübümüzün mutla- ka bu konuda önderlik etme- sı gerekiyor. Konu: Beşiktaş maçı GÜNDÜZ KIUÇ GELİŞİM SEMİINERİ Türkiye'de futbol potansiyeli olağanüstü' Spor Servisi — Futbol Fede- rasyonu ve Türkiye Antrenör- ler Derneği'nin düzenlediği Gündüz Kılıç gelişim semineri sona erdi. Seminerin kapamş gününde konuşan Avrupa Ant- renörler Birliği 1. Genel Sekre- teri Lother Meurer şunlan söy- ledi: "Törkiye'den Galatasa- ray'ın yan finale çıkması Av- rupa'da ilgijle izlendi. Bu ba- şannın henüz milli takımlar dtt- zeyine yansımamasına karşın 1990 dünya kupasını kıl payıyta kaçırdınız. Bunu büyük bir b«- şan olarak kabu) elmelisiniz. Türk futbolunun gelişmesi ve Piontek'in çalışmalannın so- nuç vermesi için zaraana ihti- yacınız var. Piontek'in başan- sını değeriendirirken Türk fut- bolunu Danimarka ile karşüaş- tınnak gerekir. Türkiye'de kaç futbolcu Avnıpa'da oynuyor. Oysa Danimarkalı futbolcula- nn çogu Avrupa'da oyunyorJd bunlan Piontek keşfetmiştir. Bilgi edindiğime göre Türkiye'- deki futbol potansiyeli olağa- nüstu. Bunu seminere katılan antrenörlerin sajısının fazla ol- ması da açıklıyor. Umuyorum ki Türk futbolu federasyonu- nuzun olumlu çalışmalan ile Avrupa duzeyine en kısa za- manda ulaşacaktır. Bunun için geçmişte alınan başanlann üs- tttne yenilerine koyraak gere- kir. Salt eskilerle ogünmekle yetinmemelisiniz. Türk futbo- lu eskiden neden daha Ust diı- zeyde>di? Acaba Avrupa'daki futbol daha mı degilti? Bunun nedenlerini ancak siz Türk ant- renörleri çözebilirsiniz. Devam- lı ileriye doğru gitmelisiniz. Es- kilerle öğünerek tembellik et- meyiniz. tnsan iyi oldugu za- man daha iyi olması için daha çok çalısması gerekiyor." GUNUN İÇEVDEN • TENİS Uluslararası Türkiye Satellite tenis ikinci ayağma Ankara Tenis Kulübü'nde devam edildi. Turnuvamn ikinci gününde sadece Türk tenisci Kaya Saydar Israilli rakibi Sela'yı 6/3, 3/6,6/4 yenerek bir üst tura geçti. İkinci günde tek erkeklerde alınan sonuçlar şöyle Chalbians- ki (Israil) - Ertürk (Türkiye) 6/2, 6/2, Van Gel- deren (Hollanda) - Stanoickev (Bulgaristan) 6/0, 6/2, Petkov (Bulgaristan) - Albayrak (Türkiye) 6/3, 6/4, Warwick (Avustralya) - Üstündağ (Türkiye) 6/1, 6/0, Ran (Israil) - Stroyman (ABD) 6/1, 6/4, lshii (Japonya) - Aydın (Türk- iye) 6/0, 6/0, VVechbery (İsrail) - Demirdağ (Türkiye) 6/1,6/3. Çift erkekleTde ise Oral - K. Aydın çifti Gelderen - Toomey çiftine 6/2, 6/2, Saydam - Aras çifti L. Chalbianski - Üner ikili- sine 6/2, 6/4, György - Lağreav çifti Fadlun - Zimmermen çiftine 6/4, 6/1 yenildiler. Günün son maçında ise Weinberg - lshii çifti Erkangil - Klimek ikilisini 7/6, 6/4 yenerek eledi. • FENERBAHÇE daha önceden anlaştığı dört futbolcuyla dün sözleşme imzaladı. Transferin ilk gününü durgun geçiren Fenerbahçe, daha ön- ceden anlaştığı AJtaylı Ümit, Bakırköysporlu Nuri, Erbaasporlu kaleci Habip ve Tarsus Id- manyurdu'ndan Levent ile ikişer yıllık sözleşme imzaladı. Yeni transferlerden Umit'e 900 milyon lira kulübün 300 milyon, Nuri'ye 900 milyon li- ra, kulübüne 197 milyon; Levenfe 500 milyon, kulübüne 100 milyon lira; Habip'e 250 milyon, kulübüne ise 25 milyon lira verilecek. • İKİNCİ ULUSLARARASI Boğaziçi Eltopu Turnuvası, Istanbul'da bugün başlayacak. Ye- şilyurt Spor Salonu'nda yapılacak turnuvaya, Türkiye (A) ve Genç Milli Takımları ile Bulga- ristan, Yunanistan, SSCB'nin Azerbaycan Cum- huriyeti ve Mısır katılacak. Eltopu federasyonu yetkilileri, turnuvamn Akdeniz Oyunları önce- sinde Milli Takım açısından iyi bir sınav olaca- ğmı bildirdiler. 2. Uluslararası Boğaziçi Eltopu Turnuvası'nın ilk gününde, Bulgaristan- Yunanistan, Türkiye Genç-Azerbaycan Cumhu- riyeti, Türkiye (A) - Mısır maçları yapılacak. Turnuva, 9 haziran pazar günü sona erecek. • 1992 İSVEÇ Avrupa Futbol Şampiyonası fi- nalleri eleme maçlanna bugün oynanacak altı karşılaşmayla devam ediliyor. Türkiye'nin yer aldığı 7. grup dışında kalan altı grupta oynana- cak maçlardan Isviçre-San Marino 2. grup kar- şılaşmasını Türk hakemler Erman Toroğlu, Ah- met Çakar ve Hasan Ceylan üçlüsü yönetecek. Avrupa Şampiyonası elemelerinde gunün prog- rarru: 1. Grup: tzlanda-Çekoslovakya, 2. Grup: lsviçre-San Marino, 3. Grup: Norveç-ltalya, 4. Grup: Danimarka-Avusturya, 5. Grup: Galler- Almanya, 6. Gnıp: Finlandiya-Hollanda. • SPOR-LOTO gelecek sezona dört milyar lira devretti. Spor-Toto Teşkilat Mudürü Yücel Seç- kiner, teşkilat olarak hedeflerinin daha çok ka- zandırmak olduğunu, devreden dört milyar liranın faizinin de anaparaya katılarak iştirak- çiye ödeneceğrni bildirdi. Okurlarımıza açtığımız bu köşeye ilk hafta gelen mek- tupların hemen hemen hep- si Beşiktaşlı taraftarlardan. "Neden Trabzonspor- Beşiktaş maçı İstanbul'a alınmadı?"nın yanıtını arıyor çoğu. İzmirli emekli veterıner hekim Mustafa Pir, "Peki, gü- zel, Beşiktaş da kurallara uysun. Ama Futbol Fede- rasyonu ikinci yarıda oyna- nan Zeytinburnu - Galatasa- ray maçının yerini nasıl de- ğiştirdi?" diye soruyor ve ek- liyor. "Sanırım bu olay, ku- rallar ve prensiplerden ziya- de Beşiktaş'ın Galatasaray kulübü kadar siyasal oyun- lara başvuracak kadar kü- çülmemesinden ve İnönü- de 'İnönü başbakan. Beşik- taş şampiyon" diye vefakâr seyircisinin tezahüratmdan kaynaklanmaktadır.'' Ankara'dan Selahattin Sol- gun ise Futbol Federasyonu- nun çifte standart uyguladığı- nı, Gaiatasaray'a ayrı mua- mele yaptığını ve Beşiktaş'ın bu gibi ufak oyunlarla uğraş- maya tenezzül etmediğini vurguluyor. Federasyon kararını onay- layan bir okurumuz da Ender Yılmaz, "Bir kereden bir şey olmaz mantığıyla anayasa- nın bile ihlal edildiği ülke- mizde Beşiktaş Divan Baş- kanı ve aynı zamanda Fut- bol Federasyonu Asbaşka- nı Prof. Turgay Atasü'nün verdiği karar ligin son ma- çında Istanbul'da tur sevin- ci yaşayamamamıza rağ- men gene de sevindirict bir olaydır" diyor. İstanbul'dan yazan Sayın Yılmaz yazısını şöyle bitiriyor: "Daha düne kadar ligde şampryonluk mücadelesi veren takımla- nn bazı maçlarının saatleri ve günlerinin değiştirlldiğl- ni de unutmayalım."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle