Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURjYET/4 HABERLER 5NÎSAN1991
Günay'dan
• BURSA (Cumhuriyel)
— SHP Genel Sekreter
Yardımcısı Ertuğrul Günay,
bilim adamlan ve
siyasetçiler tarafından
hazırlanan laiklik ve çevre
raporunun önümüzdeki
hafta içinde PM'de
görüşülmeye başlanacağını
söyledi. Günay, raporların
PM'de görüşülmesinin
ardmdan tüm örgütlere
gönderilerek tartışılmasını
sağlayacaklannı belirtti.
Kongreler öncesinde ilçe
örgütlerini ziyaret amacıyla
PM üyeleri Rıza Yılmaz ve
Süleyman Çelebi ile birlikte
dün Bursa'ya gelen
Ertuğrul Günay, partinin
iktidara gelebilmesi için
kısır tartışmalara son
verilmesi gerektiğini söyledi.
ANAP iflas etti
• ANKARA (Cumhuriyel
Burosu) — SHP Genel
Sekreteri Hikmet Çetin,
ANAP'ın ekonomik ve
sosyal politikalarının iflas
ettiğini belirterek
enflasyonun bu koşullarda
1990 yıhndan daha yüksek
olmasının beklendiğini
vurguladı. Çetin dün
düzenlediği basın
loplantısmda şu görüşler
üzerihde durdu: "Enflasyon
yıllardır halkımızı canından
bezdirmiştir. Toplumun her
kesiminde feryatlar
yükselmektedir. Üretici
ürün bedellerinin
ödenmesini bekliyor, işçi
düşük ücretle yaşamaya
mahkûm edilmiştir.
Açıklanan son rakamlara
göre son 3 aylık ortalama
enflasyon yüzde 15.4'tü
I991'de fiyat anışları 1990
yılını aşacak gibi
görünmektedir.
Türban
kararnaınesi
• ANKARA (Cumhuriyet
Biirosu) — Anayasa
Mahkemesi, universitelerde
türban serbestisi getirmeyi
amaçlayan kararnameye
ilişkin iptal başvurusunu
pazartesi günü görüşecek.
Anayasa Mahkemesi,
sözleşmeli personel
kararnamesine ilişkin
incelemesinin uzun sürmesi
nedeniyle, SHP'nin türban
serbestisi getirdiği belirtilen
kadının sorunları ve statüsü
genel müdürlüğü
kurulmasına ilişkin
kararnameyi gündemine
alamamıştı.
Avukatlar
Günü
• ANKARA (UBA) —
Türkiye Barolar Birliği
Başkanı Önder Sav,
Türkiye'de çağdaş,
demokratik devletlerde
olduğu gibi yargı
bağımsızlığı olmadığını
belirterek, "Yargının
bağımsız olmadığı bir
ülkede savunmanın
bağımsızlığından söz
edilemez" dedi. Sav, şöyle
dedi: "Yargının bağımsız
olmadığı bir ulkede onun
aynlmaz unsuru olan
savunmanın
bağımsızlığından söz
edilemez. Yargı
bağımsızlığının özlenen ve
ıstenen düzeyde olmayışı bir
yana barolarımız, Adalet
Bakanlığı'nın vesayeti
altındadır, bağımsız
değillerdir. Barolarımız her
çeşit etki, baskı ve
kuşkudan uzak bir şekilde
çalışamamaktadırlar. Böyls
olunca da avukatın
bağımsızlığı, savunma
hakkının insan hak ve
onuruna yaraşır biçimde ve
özgürce kullanılması
kâğıtlarda yazılı
kalmaktadır."
CHPTÜerden
• ANKARA (UBA) —
Kapatılan CHP'nin
Hakkâri Milletvekili Mikail
İlçin, Cumhurbaşkanı
Tlırgut Özal'ın arabulucu
olmasını ve Kürtlerin
katliamını önlemesini istedi.
İlçin daha önce ABD
Başkanı George Bush,
Sovyetler Birliği Devlet
Başkanı Mihail Gorbaçov
ile lngiliz, Fransız ve
Alman devlet başkanlarına *
yaptığı bu könudaki çağnya
yanıt alamadığını
hatırlatarak, "Sayın Özal,
Bush'u, Gorbaçov'u,
Mitterrand'ı ikna edin,
Kürtlerin katliamını
durdursunlar" dedi.
Cumhurbaşkanı Özal, yine ceza tecilinin bayramayetiştirilmesini istedi
Cezaya tecil, mağdııra tazminatANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) — Cumhurbaşkanı Turgut
Özal, seçimle ilgili olarak yeni
bir öneri ortaya attı. Milletvekili
sayısını 600'e çıkarmayı planla-
yan Özal, 75 milletvekilinin de
"genel Türkiye kontenjanından
seçilmesini" savundu.
Özal'ın onerisine göre 600
milletvekilinin 525'i iller bazın-
da, 75'i de Türkiye bazında se-
çilecek. Özal, ANAP milletve-
killerine verdiği ve yaklaşık 5.5
saat süren iftar yemeğinde, "Ar-
tık yavaş yavaş seçim sath-ı ma-
iline girivoruz. Gelecek yıi da ol-
sa seçim ejlülde yapılmalı" de-
di. Ceza tecilinin "bayrama
yetiştirilmesi" için TBMM çalış-
malannın hızlandınlmasını iste-
yen özal, tecilden yararlanacak
mahkûmlann işledikleri suçlar-
dan dolayı mağdur olanlara taz-
minat ödenmesi önerisini getir-
di. özal, kaçakçılık konusunda-
ki yasalann da yeniden düzen-
lenmesini savundu ve Irak'tan
gelen Kürtler için sınırın açıla-
mayacağını kaydetti. Özal, İrak
Büyükelçisi'ni uyardığmı, bu-
nun üzerine sınırda birikenlere
topçu ateşinin kesildiğini
açıkladı.
Özal'ın Cumhurbaşkanlığı
Köşkü'ndeki iftar yemeğine ara-
larında bakanlar Mehmet Keçe-
ciler, Kâmran tnan, Vehbi Din-
çerler, İlhan Aküzüm, Mustafa
Taşar ve Adnan Kahveci'nin de
bulunduğu 90 dolayında ANAP
milletvekili katıldı. Milletvekil-
ÖZAEIN İFT4R KONUŞMASINDAN
Artık yavaş yavaş seçim sath-ı mailine giriyoruz. Gelecek yü da olsa
seçimin eylül ayında yapılması lazım.
Milletvekili sayısı 600'e çıkanlmalı. 75'i illerden değil, partilerin genel
kontenjanından seçilsin.
3-5 kişi demeçler verip ANAP'ın çağdaş görüntüsü bozmasın. Tecilin
bayrama yetişmesi için ben söz vermedim. Ama yetiştirilirse iyi olur.
12 Eylül'den sonra yeni bir sayfa açıyoruz. Çeşitü nedenlerle içeri düşenlerin
çıkması lazım. Tecille içeridekileri çıkartırken o kişilerin mağdur ettiklerine
de tazminat vererek bir nevi manevi tatmin sağlayabiliriz.
lerine iftarda hurma, siyah zey-
tin ve peynir ile tavuklır mantar
çorbası, et sote ve iç pilav, sala-
ta ve güllaç ikram edildi. Yeme-
ğın son bölümunde televizyon-
dan haberler izlendi. Özal,
TBMM'de Irak sınırındaki
Kürtlerin durumunun tartışıl-
masına ilişkin haberi izlerken
yorumda bulunmadı.
Yemeğin sonunda ANAP
Konya Milletvekili Ziya Ercan,
"yemek duası" okudu ve 20'yi
aşkın ANAP'lı, Özal ile birlik-
te bitişikteki salona geçerek bir-
likte akşam namazı kıldı. Na-
maz kılmayan milletvekilleri ise
çay-kahve içerek kendi araların-
da sohbet ettiler.
Ozal'dan formüller
Özal, namaz sonrasında mil-
letvekillerine hitap ederken ön-
ce Sovyetler Birliği gezisini an-
lattı. Sovyetler Birliği'nin Türki-
ye*den daha geride olduğunu
savunan Özal, Türkiye ekono-
misinin "köşeyi döndüğünü"
one surdu. "Dünyada artık ko-
mUnizm çöktii. Komunist ülke
Rusya bile Paris Şartı'nı
imzaladı" diyen özal, dünyada
devlet ve millet anlayışının de-
ğişmeye başladığını vurgulaya-
rak sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bakın Amerika da çeşitli et-
nik gruplara sahip bir ülke. Er-
menisi, Rumu hepsi bir arada
yaşıyor. Kendi etnik özellikleri-
ni kaybelmeden. Amerikan bay-
rağına bağlılıklannı da unutmu-
yoriar. Amerika'da universiteieri
dolaşınca insan, bilim özgürlü-
ğiınün, hoşgorünün ne olduğu-
nu iyi goruyor. Hatta insanın
orada öğrenci olası geliyor. Bu-
gün üniversite kanunu degişik-
liğinin Meclis'ten geçmesine de
nıemnun oldum."
Ozal. ABD'den 1 milyar do-
lar istenmesinin söz konusu ol-
madığını vurgulayarak "O panı
zaten geliyor. Biz licaretin geliş-
lirilmesini saglamaya çaiıştık"
dedi.
Anayasa değişiklikierinin mu-
halefetle anlaşma sağlanması
halinde TBMM'den geçebilece-
ğini söyleyen Özal, seçmen ya-
şının düşürülmesi ile milletvekili
sayısının arttınlmasının önemi-
ne değindi, Milletvekili sayısının
600'e çıkarılmasından sonra,
525'inin illerden yürürlükteki
yöntemle seçilebileceğini kayde-
den Özal, "Geri kalan 75 millet-
vekilini de partilerin oy oranla-
rına göre, genel Türkiye konten-
janından seçebiliriz, taksim
edebiliriz" dedi. Özal, "Yavaş
yavaş seçim sath-ı mailine giri-
yoruz. Gelecek yıl da olsa seçi-
min eylül ayında olması lazım"
deyince bazı milletvekilleri, ey-
lül ayının harman dönemi oldu-
ğunu anımsattılar.
özal da artık nüfusun büyük
bir bölumunun kentlerde yaşa-
'Dayanışma
platformu'
oluşturuldu.
'Kürt
halkına
yardım'
İç Politika Servisi — Irak sı-
nırında Türkıve'ye girmek için
bekleyen sığınmacılar için kitle
orgutleri, siyasi partiler ve ya-
yın organları "Dayanışma Plat-
formu" ile "Soykırımı Önleme
Komitesi" oluşturdular. DYP
Genel Başkanı Süleyman Demi-
rel, iktidara, Kıızey Irak sınırı-
nı açması çağrısında bulundu.
ANAP Siirt Milletvekili Kemal
Birlik ise Kuzey Irakın
"Kürdistan" olduğunu savlaya-
rak "Ofonom Kürt deVleti ku-
rulmalı, Türk halkı da buna
deslek olmalı" dedi. HEP mil-
lenekilleri Ahmet Türk, Meh-
met Ali Eren ile bayındırlık es-
ki bakanlarından Şerafettin El-
çi konuyla ilgili temaslarda bu-
lunmak üzere ABD'ye gittiler.
Milletvekillerinin BM yetkilile-
rıyle gorüşeceği, bir sonuç ala-
mazlarsa Nevv York'taki BM bi-
nası önunde açlık grevine baş-
laşacakları bildirildi. Irak bır-
liklerinden kaçarak Türkiye sı-
nırına yığılan sığınmacılara ilaç,
gıda ve benzeri yardımlan sağ-
lamak üzere Diyarbakır'daki
SHP, HEP, RP, SP, DYP ile
Tabipler Odası, İHD,
TMMOB, Esnaf ve Sanatkârlar
Birliği ve sendikalar ortak bir
platform oluşturdular. Plat-
form tarafından yapılan açıkla-
mada yasal bir kampanya baş-
latabilmek için Olağanüstü Hal
Bolge Valiliği'ne başvurulacağı
belirtildi. Platformun sekreteri
İHD Diyarbakır Şube Başkanı
Hatip Dicle, "Bu masum insan-
lara gerekli yardım yapılmak
zonındadır. Türkiye, sınırlannı
açmalı \e onları iade etmeme-
lidir" dedi. SHP ve HEP Diyar-
bakır parti yöneticileri de halka
çağrı yaparak yardım yapılma-
sını istediler.
Istanbul'da da aralarında
avukaı, yayıncı, dergi ve siyasi
parti yöneticileriyle kitle orgü-
tu temsilcileri "Kürt Soykırımı-
nı Önleme Komitesi" kurdular.
İHD Genel Başkanı Nevzal Hel-
vacı da dün basın toplantısı dü-
zenleyerek Irak sınırında bekle-
yenlerin üzerine bomba yağdı-
rıldığını, bu gibi durumlarda in-
san hakları yönünden siyasi sı-
nırlar konulamayacağını söyle-
di. SP Genel Başkanı Ferit İlse-
ver de yaptığı yazılı açıklamada
"Türkiye sınırlarının Iraklı
Kürtlere derhal açılmasım" is-
tedi. İlsever, partisinin lrak'ta-
ki katliamı protesto etmek ama-
ANNELİK GÖREVİ - Irak'tan kaçanların bir bölüntu sınırı geçtikleri için mutlu.(Fotoğraf: A A)
cıyla 7 nisan pazar günü Şişli
Abide-i Hürriyet Meydanı'nda
bir miting düzenleyeceğini açık-
ladı.
TBMM'nin önceki günku
oturumunda Bezm-i Âlem Ünı-
versitesi kurulmasını içeren ya-
sa tasarısının gorüşuldüğü sıra-
da, SHP Milletvekili Kamer
Genç sığınmacılar konusunu
gündeme getirdi. Genç, >aptığı
konuşmada "O Kürtleri orada
katleltiren Özal'dır" deyince
uyarı cezası aldı. ANAP'h baş-
kanvekili Yılmaz Hocaoğlu,
Genç'in sözlerini "mesnelsiz
iftira" diye niteleyerek Cum-
hurbaşkanı Turgut Özal'ı ovdu.
ANAP Siirt Milletvekili Ke-
mal Biıiik, otonom Kürt devle-
ti kurulması göruşünü savundu.
UBA'nın haberine göre Birlik,
"Kuveyl için bütün dünyayı
ayağa kaldıran ABD ve mütte-
fiklerinin Kürt halkına da sahip
çıkması gerektiğini" söyledi.
Kuzey Irak'ın gerçek bir Kürdis-
tan olduğunu ve toprağının her
milimetresinde Kurt kanı bulun-
duğunu savlayan Birlik, "Tür-
ki>e'de her insanın bir Kürt oto-
nom devleti kurulmasını destek-
lcmesi gerekir" diye konuştu.
ANAP genel başkan adayların-
dan Mesut Yılmaz da, Irak'ın
kullandığı yöntemlerin insanlık
dışı olduğunu belirterek "Irak
yonetiminin bu tutumdan ça>-
dınlması için baskı yapmak
gerekir" dedi.
DYP Genel Başkanı Süley-
man Demirel, iktidara Kuzey
Irak sınınnı açması çağrısında
bulundu. Saddam'dan kaçarak
Turkiye'ye gelmek istevenlerin
"din kardeşlerimiz, yıllardır bir-
likle olduğumuz. yarısı burada
yarısı orada yaşayan Türkçe,
Kürtçe, Arapça konuşan
insanlar" olduğunu anlatan De-
mirel, şöyle dedi:
"Hükümet ölümden kaçarak
gelenlere hududu duvar gibi
gösteriyor. Bu Türk doletinin
büyüklüğüne sığmaz. Türkiye
büyük devlettir. Aç kapıyı, bu-
rada herkese yetecek kadar ek-
mek vardır."
Saddam'ın baskı ve saldırıla-
rından kaçan Kurt \e Turkmen
kokenli insanların durumları
hakkında kötü haberler aldıkla-
rını belirten Demirel, "Sad-
dam'ın Kuzey Irak'ta yaşattığı
vahşete Türkiye ve dunyanın se-
yirci kalmasını anlamak mum-
kün değil. Saddam'ın isyan bas-
tırıyorum diye sivil halkı kırıp
geçirmesinin anlamı yok" dedi.
SHP Genel Sekreteri Hikmet
Çetin, geçen gunlerde DSP lide-
ri Bülent Ecevit ile goruşen Irak
Buyükelçisi El Tikriti'nin, ken-
disinden randevu istediğini, yo-
ğun çalışmalar nedeniyle kabul
edemediğini, ancak onümüzde-
ki gunlerde gorüşmenin olabile-
ceğini ifade etti.
Adalet Bakanlığı'nda 150 maddelik bir taslak hazırlanıyor
ANAP'tan yeni anayasaANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Ada-
let Bakanlığı, Cumhurbaşkanı Turgut
Özal'ın talimatı üzerine yeni bir anayasa
rrietni hazırhyor. Adalet Bakanı Oltan Sun-
gurlu'nun gözetiminde yurütülen çalışma
çerçevesinde 150 maddelik daha kısa bir
anayasa hazırlanıyor. bungurlu, "Bu ana-
vasayı esas almak üzere sıfırdan gidiyoruz"
dedi. Sungurlu, sorunları giderek artan Js-
tanbul için "büyük kent-küçük kent" uy-
Kulamasının duşünuldıiğünu söyledi.
Sungurlu, bütünuyle yeni bir anayasa
oluşturulması yönündeki çalışmaların da
bakanlığın bünyesinde surdürüldüğünü söy-
ledi. Bakanlıkta, kendisine bağlı olarak ça-
hşan bürokratlann, anayasayı madde mad-
de yeniden yazdıklannı belirten Sungurlu,
bu çahşmada kamuoyunda oluşan göruş ve
tepkilerin göz önünde tutulduğunu, çalış-
manın bu çerçevede yurütüldüğünü bildir-
di. Sungurlu, "Bu anayasayı esas almak
üzere sıfırdan gidiyoruz" dedi. Sungurlu,
bazı maddelerin aynen alındığmı, bazıları-
nın tümüyle değiştirildiğini, baalannda da
küçük değişiklikler yapıldığını kaydetti.
Çalışmalarına ilişkin Cumhuriyet'e bilgi
veren Sungurlu, hazırladıkları anayasa tas-
lağının, 1982 Anayasası'ndan daha az mad-
deli olacağını söyledi. Sungurlu, 1982 Ana-
yasası'nın lOOmaddesini hazırladıkları tas-
lakta 83 maddede özetlediklerini de belir-
terek çalışma çerçevesinde yeni anayasanın
madde madde yazımının sürdüğunü bildir-
di. Sungurlu, 177 asıl, 16 da geçici madde-
den oluşan anayasanın hazırladıkları ana-
yasa taslağı ile toplam 150 maddeye indi-
rilmesinin hedeflendiğini de söyledi. Sun-
gurlu, bir soru üzenne kendi taslaklarında
da geçici maddelerin bulunacağını kaydetti.
Sungurlu, anayasanın 127. maddesinde
değişiklik öngören taslak ile "Türkiye'de
eyalet sistemine geçişin mi amaçlandıgı" so-
rusuna, eyalet sistemine geçişin şu anda
gündemde bulunmadığını, bu konuya sıcak
bakıunadığını söyledi. Ancak sorunlu Istan-
bul için düşunülebileceğini ifade eden Sun-
gurlu, "Hızla büyüyen İstanbul'un bir vali
ve bir emniyet müdurü ile idare edilmesi-
nin güçlüğü belirtiliyor. Bu konuda, daha
önce bir ara Konya için de aynı şey
konuşulmuştu" dedi. Sungurlu, bu konu-
da üzerinde durulan çözumun, bir bütün
olarak yönetimde önemli sorunlar çıkan
kentlerin birkaç bölgeye aynlması ve "bü-
yük kent-küçük kent" uygulamasına geçiş
olduğunu söyledi.
dığıru belirterek, harman döne-
minin önemli olmadığını söyle-
di. Özal, konuyu değiştirirken
İzmir Milletvekili Kemal Kar-
han, "Anayasaya devam edelim"
diye laf attı. Ama Özal, cum-
hurbaşkanımn halk tarafından
seçilmesi konusuna değinmeden
konuyu, Türk Ceza Yasası deği-
şikliğine getirdi.
Özal'ın isteği üzerine 15 daki-
ka kadar Turk Ceza Yasası ki-
tapçığının getirilmesi beklendi.
özal, 141, 142 ve 163. maddele-
ri cümle cümle okuyarak yorum
yaptı. Özellikle 141 ve 142. mad-
deleri okurken kahkahalarla gü-
len özal şu değerlendirmelerde
bulundu:
"Bu maddeler o günün koşul-
lannda konmuş. Ben bu madde-
ieri birkaç kez okudum. Biz
kendi kendimize hayali düşman
yaratmışız. Bu maddeler prole-
tarya diktatöriugünü onlemek
için konmuş. Ama artık komü-
nizm çöktu.
163. madde de o zamanın
şartlarında konmuş. O zaman
gerekiyormuş. Ama şimdi böy-
le bir parti kurulsa iflas eder. Si-
ze bir buyugunuz olarak tavsi-
ye ediyorum: tutucu olmayın,
gericiliği kabul etmeyin. Yenilik-
çi ve ilerici olun. 'Partimiz mil-
liyetçi ve muhafazakâr değil
mi?' diyeceksiniz. Ama bizim
muhafazakâriıgımız, tutuculuk
degildir."
Ceza tecili
özal, cezaların tecili konusu-
na değinirken de, "Ben genel
olarak affa karsıyım. Ama şim-
di 12 Eylül'den sonra yeni bir
sayfa açıyoruz. Çeşitli nedenler-
le içeri düşenlerin çıkması lazım.
Ben bayrama yetişmesi için söz
vermedim. Ama Meclis çalışma-
lan hızlandınlıp, bayrama yetiş-
tirilirse iyi olur. Zaten bu üze-
rinde uzun boylu durulacak bir
değişiklik değil" diye konuştu.
Bir milletvekili, "Sayın Cum-
hurbaşkanı sözierinizden devlete
karşı suç işleyenlerin affedilecegi
anlaşılıyor" diyerek adi suçlula-
rın da tecil uygulamasından ya-
rarlanmasını istedi. Özal da,
"Evet. Zaten İslamiyette de öy-
le. Devlet önce kendisine karşı
suç işleyenleri affedermiş" kar-
şılığını verdi. Başka bir ANAP-
lı, kızkardeşi tecavüze uğrayan
bir kişinin kendisine bir mektup
göndererek tecil uygulamasına
karşı çıktığmı söyledi. Özal da
bu milletvekilini, "Hakiısınız.
Ama biz mağdur olan kişilere de
maddi tazminat yani bir nevi
kan parası vererek manevi lat-
mini sağlayabiliriz" diye yanıt-
ladı.
Devlet Bakanı Mehmet Keçe-
:iler de söz alarak, "Siz ne der-
seniz zaten olacakür. Zat-ı âliniz
geniş ufuklara sahip bir kişisi-
niz. Geniş ufuklu politikanızın
haklı olduğu her zaman ortaya
çıkmıştır" diyerek Özal'ı ovdu.
Keçeciler, kendisine gelen mek-
tuplarda vatandaşların PKK ve
Dev-Sol uyelerinin affedilmesi-
ni istemediklerini söyledi.
Özal'ın dün akşam verdiği
ikinci iftar yemeğine Başbakan
Yddınm Akbulut da katıldı. An-
cak davetli olmalanna karşın
Devlet Bakanı Cemil Çiçek ile
bakanlıktan azledilen Hüsnü
Dogan, yemeğe katılmadılar.
Özal, gece yarısına kadar sü-
ren sohbet sırasırıda ANAP mil-
letvekillerine ceza tecili ile ilgili
düzenlemenin önümüzdeki haf-
ta TBMM'ye gelebileceğini söy-
ledi. Özal, 30 yeni il daha yapı-
labileceğini belirtirken İstan-
bul'un da ikiye bölünmesinin
"düşunülebileceğini" belirtti.
2000'eDoğru
'tahüye'
oldu
İç Politika Servisi — İçişleri
Bakanlığı tarafından son olarak
2 ay sureyle kapatılan 2000'e
Doğru dergisi cezasını tamam-
layıp tekrar yayın hayatına dö-
nerken hakkında açılan 150 da-
va ile "toplatılma, yasaklanma
ve yargılanma" rekoru kırdı.
Bir başka dava rekortmeni Ye-
ni Ülke Gazetesi de son sayısıy-
la birlikte aldığı 12 toplatma ka-
ran Ve Yazıişleri Müdurü Özkan
Küıç hakkında açılan 20 dava ile
sık sık yayınına ara vermek zo-
runda kaldı.
Güneydoğu Anadolu Bölge-
si'ndeki gelişmeler ve Kürt so-
runuyla ilgili yayınlara ağırlık
vermesiyle tanınan 2000'e Doğ-
, ru dergisi, önümüzdeki hafta
tekrar kimlik değiştirerek piya-
saya çıkacak. Yürurlukten kal-
dırılan 424 sayılı KHK'nın ilk
kez uygulanmasıyla daha önce-
den bir kez "süresiz kapatılan"
derginin yöneticileri aynı kadro
ile "Yiizyıl Dergisi"ni çıkart-
mışlardı. 424'ün kaldırılmasın-
dan sonra Yüzyıl'ın yayınını
durduran dergi yöneticileri
2000'e Doğru'yu tekrar yayım-
lamaya başiadılar.
Yeni ülke
2000'e Doğru dergisi ile aynı
kaderi paylaşan bir diğer yayın
organı da "Halk Gerçeği" adlı
gazete oldu. 424 sayılı KHK ile
süresiz kapatılan gazetenin yö-
neticileri aynı kadro ile Yeni Ül-
ke gazetesini yayımlamaya baş-
iadılar.
ÜĞÜPOLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Sürgündeki Zeus...
Bakırçay'ın akropolünde, bir zamanlar insanlar taşa ve Nil
kıyısında yetişen bir bitki olan papirüse yazarlardı.
Taş, yazması ve taşınması zor bir gereçtir. Papirüs ise bu-
lunması ve korunması güç bir kuru yaprak. Bir satır yazmak
ve okumak için upuzun yaprağı açıp kapamaktan insanlar
yorgun düşerdi!
Ama o zamanlar başka gereç yoktu. İsa'dan önce ikinci
yüzyılda hızla gelişen Bergama uygarlığı, edindiği birikimi
saklıyor, kaydediyordu. Yazma gereci ihtiyacı da gittikçe ar-
tıyordu.
Yarışma, insanlığın gelişmesinde bir özenme öğesidir. Ya-
rışma belki de hareketin, o sonsuz akışının insan davranı-
şına olan bir yansımasıdır.
O zamanlar iskenderiye'de dunyanın en zengin kütüpha-
nesi vardı. Ptolomi hanedanı, Bergamalıların kendilerine ye-
tişmelerinden korktu. Papirüsün dışsatımını durdurdu.
Oysa bilgi birikimi başladı mı durmaz. İnsan aklı ve de-
neyimi bu birikime dayanarak yeni yorumlar yapar. Yeni öner-
meleri, yeni çıkarsamaları kaydetmek ister. Bu kayıtlar yeni
birikimlerdir.
Bergama Kralı II Eumenes, papirüse seçenek olacak ye-
ni bir yazı gereci bulmak üzere bir yarışma açtı. Krates ve
Iradikos, Anadolulu iki araştırmaa, buzağı derisini şapla in-
celterek, "Bergamene", "Bergama kâğıdı" dedikleri parşö-
meni yarattılar.
ve bu kâğıt insanlık kültürüne yüzterce yıl hizmet etti.
•
Şefa Taşkın, ODTÜ mezunu inşaat mühendisi. 1950 do-
ğumlu olan Taşkın, 1989 yerel seçimlerinde SHP'den aday-
lığını koydu ve Bergama Belediye Başkanı seçildi.
Yazımıza, Sefa Taşkın'ın ilk kitabı "Sürgündeki Zeus"un"
"Kitaplar Cenneti" bölümüyle başladık. Bir belediye baş-
kanının politikanın yanı sıra kültürle ve sanatla da ilgilendi-
ğini göstermek için.
Evet, günümüzde kimi belediye başkanları satt delege se-
çimleriyle partililerin ^ ^ ^ ^ ^ _ _ ^ ^ ^ ^ _ _ ^ . ^ _ ^
sünnet düğünleriyle Yıllarna çüran aman<ii7
değii, küitür ve sa- Tiıiaıca suren amansız
natia da yak.n iiişki paylaşım savaşlannın
Ben
rgal
man?nm
Ş; ardından, artık her taş
komşusu Diküide yerjnj bulmalıdır. Zeus
O s m a n O z g u v e n , > , - , - , ,
Hakkı üı- Sunagı Bergamaya,
Ertan Ünver, Salihli
1
de Zafer Keskiner sanat ve kültürle yakın ilişkisi olan bele-
diye başkanları. Kendi yörelerini tanıtmak için çeşitli etkin-
likler yapıyor, kitaplar yayımlıyor bu yerel yöneticiler...
Sefa Taşkın'ın "Sürgündeki Zeus" kitabının sayfalannı ka-
rıştırmayı sürdürüyoruz...
... Özgürlük anıtı New York'un ışığıdır. Eyfel Kulesi Fran-
sız tekniğini Paris'in zarifliğiyle bitieştirir. Brandenburg ka-
pısı artık ayrılıkların anlamsızlığını simgeliyor ama Berlinli-
dir.
Kâbe olmadan Mekke olabilir mi? Kremlin hem Rusya
1
nın hem de bozkırların anıtıdır Uçan trenlerin Tokyosu in-
san verimliliği ile teknolojinin kucaklaşması değil mi?
Ya Çin Seddi! İnsanın kendinı koruma güdüsünü sonsuz-
laştıran bu yapıt, uzaydan bakıldığında görülen insan eme-
ği ile yapılmış tfck yapıdır.
Bunlar insanlığın ürünleridir. Bunlar insan emeğinin ye-
rel türevleridir.
Anadolu'nun tarihsel yapılan kültürei dünya mozaiğinin
baş köşesinde yer alır. Anadolu'nun kültür variıkları ortak
dünya evinin ender taşlandır.
Bu tâşlar insanJık için.birçok "ilk"leri içinde barındıraşu
eşsiz akıl gücünü ve olağanüstü hüneri kaynaştınr.
Bergama'nın Altarı, Zeus Sunağı bunlann başında gelir.
Bundan 120 yıl önce Bergama'daki temellerinden söküle-
rek Beriin'e götürülen Zeus Sunağı insanlığa kattığı değer-
lerle ortak dünya evinin en görkemli ürünlerinden biridir. Bu
ürün kendi özgün kişiliğiyle kendi tekil varlığıyla, insanlığın
akışına verdiği ivmeyle. artık kendi öz yurdunda yaşamalı-
dır.
İnsanlar günümüzde ortak dünya evinde yaşamaya ha-
zırlanıyor.
Yıllarca süren amansız paylaşım savaşlannın ardından,
artık her taş yerini bulmalıdır.
Zeus Sunağı Bergama'ya, evine dönmelidir...
Bergama Belediye Başkanı Sefa Taşkın, insanhğı bir de-
ğerler toplamı olarak nitelendırip ekliyor:
— İnsanlık ortak dünya evine doğru yöneliyor. Evrensel
ile yerel olmanın kaynaştığı bir kültüre doğru koşuyor...
Mutlaka "Sürgündeki Zeus"u okuyunuz...
VEFAT
Bitlis'in eski ailelerinden ZİNCİRKIRAN ZADE
Yusuf Ziya Bey'in oğlu; Zincirkıran, Nasır,
Bağsız, Tatlı, Özcan ailelerinin değerli büyüğü
Sevgili babamız
1AHİR ZİNCİRKIRAN
vefat etmiştir. •
Cenazesi bugün (5 Nisan 1991) öğle vakti cuma
namazını müteakip Levend Camii'nde kılınacak
cenaze namazmdan sonra Zincirlikuyu
Kabristanı'na defnedilecektir.
Ailesi Adına:
NECATİ ZİNCİRKIRAN
KAMUOYUNA
Kürt halkı üzerinde bir kez daha soykırımlar
yapılıyor. Halkımızın varlığı, mücadelesiyle birlikte
yok edilmek isteniyor. Saddam diktatörlüğünün bu
vahşetine karşı, insanım diyen herkesi duyarlı
olmaya ve Kürt halkıyla dayanışmayı yükseltmeye
çağırıyoruz.
Bu amaçla yapacağımız basın açıklamamızda,
gücümüze güç katmanızı bekliyoruz.
KÜRT SOYKIRIMINI ÖNLEME KOMİTESİ
Ahmet Zeki OKÇUOĞLU (Avukat)
Ümit FIRAT (Yayıncı)
Hasan DENİZ (HEP Emınönü İlçe Sekreteri)
Hüseyin AYGÜL (İHD. İst. Şb. YK Üyesi)
Rıza ERDOĞAN (Özgür Halk Dergisi Yazı iş. Müd.)
Salih BAL (Medya Güneşi Yazı İş. Müd.)
Hikmet ÇETİN (Deng Dergisi Sahibi)
YER: TABİPLER ODASI
TARİH: 5.4.1991
SAAT: 11.00
KOZYATAĞI STFA BLOKLARINDA
140 m
2
net, duvardan duvara halı, temiz
kirahk daire.
9.30-17.30 arası 511 84 66