Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2aNİSAN 1991 EKONOMİ CUMHURİYET/13
SERBEST PİYASADA DÛVİZ
A8DDotan
AimanMarta
tsviçre Frangı
Hotanda Rorini
ingiliz Stertmi
Fransc Frangı
100 l.üreti
S.A.RiyaJ
Avus. Şilini
Ahş
3920
2290
2670
2000
6850
675
305
1020
320
Satış,
3950
2310
2700
2030
6900
685
310
1040
325
ALTTH SÛMOŞ
Cumhuriyet
Reşat
24 ayar attın
22 ayar bitezik
900 ayar gûmûş
Vakıfbank Altını
Ziraat Altını
Halkaftın
Alış
298 000
310.000
45.500
40.450
558
231000
233.000
234.000
Satış
305.000
325.000
45.900
44.300
585
236 000
238.000
239 000
Rafîne yağa
zam geldi
• TEKİRDAG
(Cumhuriyet) — Kısa adı
Trakya Birlik olan Trakya
Yağlı Tohumlar Tarım Satış
Kooperatifleri Birliği rafıne
yağ fıyatlarına yüzde 15'in
üzerinde zam yaptı. Girdi
masraflarının artması
üzerine zam karan
aldıklannı belirten Trakya
Birlik yöneticileri
ürünlerinin piyasaya oranla
yine de ucuz olduğunu
söylediler. Trakya Birük'in
aldığı zam karanna göre
fabrika çıkışı 3 bin 500 lira
olan rafıne yağın kilosu 4
bin 150 lira oldu. Bu fiyat
tüketiciye ise 4 bin 500 lira
olarak yansıyacak. Trakya
Birlik zamlı rafıne yağın
satışlarına ise alınan karar
gereği 28 nisan
tarihinden itibaren
başlayacak.
Asya Kalkuıma
Bankası
• MANILA (AA) —
Türkiye, Asya Kalkmma
Bankası'nın 51. üyesi oldu.
Merkezi Filipinler'in
başkenti Manila'da bulunan
bankadan yapılan
açıklamada Türkiye'nin
Oyeliğe resmen kabul
edildiği bildirildi. Üye
ülkelere kalkınma kredileri
açan ve danışmanlık
hizmetleri veren bankanın
açıklamasına göre Türkiye,
bankanın 80.7 milyon dolar
değerindeki 6.020 adet
hisscsine sahip oldu.
Türkiye, bu rakarrun yüzde
12'sine karşılık gelen
yaklaşık 9.7 milyon doları 4
yılda eşit taksitler halinde
ödeyecek, kalanı için bono
verecek. Aynca Türkiye,
yöredeki az gelişmiş
ülkelerin geniş kapsamlı dış
fınansman ihtiyaçlannı
karşılamak amacıyla
kurulan Asya Kalkınma
Fbnu'na da 4 yıl süreyle
yüda 10 milyon SDR (özel
Çekme Hakkı-yaklaşık 13.6
milyon dolar) odeyecek.
Asya Kalkınma Bankası'mn
24-26 nisan tarihleri
arasında Kanada'nın
Vancouver kentinde
yapılacak 24. Guvernörler
Kurulu toplantısına
guvernör olarak Hazine ve
Dış Ticaret Müsteşar
Yardıması Tuncay Altan
katılacak.
Yeni bir
Ro-Ro
• İSTANBUL (AA) —
Türk Deniz Ticaret Filosu,
120 TIR taşıyacak yeni bir
Ro-Ro gemisine kavuşuyor.
Denizcilik Bankası Deniz
Nakliyat TAŞ tarafından
NorveVte inşa ettirilen
"Kaptan Burhanettin Işım"
Ro-Ro gemisi, 27 nisan
cumartesi günü
Cumhuıbaşkanı Turgut
Özal'm katılacağı bir
törenle Türk deniz ticaret
füosuna katılacak. DB
Deniz Nakliyat
yetkililerinden edinilen
bilgiye göre 158 metre
boyunda, 24 metre
genişliğinde, 18.653 gros
tonluk kargo amaçlı Ro-Ro
gemisi, 120 TIR ve 120
personel taşıyacak
kapasitede olup 17 knots
hız yapabiliyor. Yetkililer,
çift cidarh olarak inşa
edilen teknenin teknik
durumunun şirket
. merkezinden anında
izlenebüdiğini bildirdiler.
Metaş
üretime geçiyor
• lZMtR (Camhuriyet Ege
Börosu) — Bankalara olan
borç sorunu çözümlenen,
sermayesinin tavamm 450
milyar liraya çıkartan
Metaş, 24 nisan günü
üretime başlıyor. 90 işçinin
bakım yaptığı fabrikada
ürctim 290 işçi ile
başlayacak. Metaş Genel
Müdürü Aydın Telseren,
"tDÇ'ye 10 bin ton demiri
fason olarak işlemeye
başlayacağız. Mayıs ayı
sonundan itibaren tüm
ünitelerimiz üretime
geçebilecek şekilde
hazırlamyoruz" dedi. Türk
Metal Sendikası tzmir Şube
Başkanı lbrahim Demirbağ
da, "Fabrikamn üretime
başiaması en çok çalışan
işçi arkadaşlanmızı
sevindirdi" diye konuştu.
ÂBD,'kefiF de olmuyor
Hükümetacil kaynakgereksiniminiserbestpiyasadan da sağlayamıyor
BİLAL ÇETtN
ANKARA — Hükümetin af yasasının
ardından uygulamayı planladığı seçim eko-
nomisi için dış kaynak bulmakta iyice zor-
lanmaya başladığı gözleniyor. Bu konuda
büyük umut bağlanan ABD'den 200 mil-
yon dolarlık kredi dışında hiçbir destek sağ-
lanamadı. Bir milyar dolar talebine
olumsuz cevap verenler ABD yönetiminin
Cumhurbaşkanı Turgut özal'ın, "Madem
para veremiyorsunuz, hiç olmazsa piyasa-
lardan yapacagımız borçlanmaya kefil
olun" biçimindeki ricasım da geri çevirdi-
ği öğrenildi.
Edinilen bilgiye göre bu yıl Türkiye, dış
borç ödemelerini aksatmadan yerine geti-
rebilmek, 3 milyar doları aşacağı tahmin
edilen cari işlemler açığını fınanse edebil-
mek için en az 6.2 milyar dolar tutannda
orta ve uzun vadeli dış krediye gereksinim
duyuyor. Bu kaynagm 3 milyar 342 milyon
dolarlık bölümü Körfez yardımlanyla kar-
şılanırken geri kalan yaklaşık 2 milyar 850
milyon dolanntn nasıl bulunacağı konusu-
daki arayışlar sürüyor.
Geçen yıllarda uluslararası mali piyasa-
lardan yapılan orta vadeli borçlanmalarla
bu miktan kolaylıkla toparlayabilen Türki-
ye'nin bu yıl ise uluslararası mali piyasa-
lardaki sıkışıklık nedeniyle dış borçlanmaya
gidemediği kaydediliyor.
Verilen bilgiye göre söz konusu dış kay-
nak gereksiniminin yaklaşık 1 milyar do-
larlık bölümünün ABD'den karşüanacağı-
na büyük umut bağlanmıştı. Ancak Cum-
hurbaşkanı özal'm gezisi sırasmda ABD
yönetimine iletilen bu talep kabul görme-
di. Bunun üzerine Ankara ABD'den yine
de umüdumı kesmedi. îlginç bir formülle
ABD'den destek sağlanabileceği göriişünü
bazı ekonomi kurmaylarının karşı çıkma-
lanna rağmen Cumhurbaşkanı Turgut özal
da olumlu karşıladı.
Bu formül şöyleydi: ABD Türkiye'ye
doğrudan 1 milyar dolar veremiyordu. An-
cak Türkiye'nin ihtiyacı olan parayı ABD
mali piyasalanndan sağlama konusunda
yardımcı olabilirdi. ABD hazinesi piyasa-
dan 2 milyar dolar da Türkiye için borçla-
Konu ABD'nin Ankara Büyükelçisi Ab-
ramowitz'e iletildi ve o da olumlu karşıla-
yınca resmi bir mektupla ABD yönetimine
başvuruldu.
Mektupta Türkiye'nin piyasalardan
borçlanabilmesi için ABD hazinesinin
"kefü" olması, bir tür kontrgaranti vermesi
isteniyordu. Bu yolla ilk aşamada ABD pi-
yasasından 1 milyar dolarlık orta vadeli
borçlanma yapılması planlanmısn. Söz ko-
nusu borçlanma ABD hazinesinin kefale-
tiyle yapılacağı için faizinin de oldukça
düşük olacağı umuluyordu.
Ancak ABD Hazine Bakanhğı'nın cevabi
mektubu hükümeti ve Cumhurbaşkanı
Turgut Özal'ı hayal kınklığına uğrattı.
Mektupta ABD hazinesinin böyle bir gele-
neği olmadığı belirtilerek dost Türkiye için
bir ayncalık yapılmaya karar verüse bile
bunun ardından dış paraya ihtiyacı olan
Mısır, Yunanistan ve diğer dostlann da aynı
kolaylığı isteyecekleri ve ABD hazinesinin
de bu yükün altmdan kalkamayacağı vur-
gulandı.
KEIB için IstaııbııTda zirve
Karadeniz Ekonomik Işbirliği
Bölgesi'nin kuruluş belgesinin.
mayısta Moskova'da
tamamlanması bekleniyor.
Haziranda ise Istanbul'da
Gorbaçov, Iliescu ye Jelev'in
de katılacağı bir zirve
planlanıyor. Türkiye, KEÎB
konusunda Bulgaristan'ın
itirazlannı gidermeye çalışıyor.
YASEMİN ÇONGAR
ANKARA — Fikir babalığını ve raimar-
hğını buyük ölçüde Türkiye'nin yapuğı Ka-
radeniz Ekonomik lşbirliği Bölgesi'nin (KE-
İB) 'siyasi bir şov'la kurulması planlanıyor.
Hazırlık çaüşmalarının ve kuruluş belgesi-
nin mayıs ayında Moskova'da yapılacak
toplantıda tamamlanması beklenen KEİB
için, Karadeniz'e kıyısı olan dört ülkenin li-
derlerini buluşturacak bir zirve hedefleni-
yor. Ankara'nm diğer başkenüere ilettiği bu
'bedef gerçekleşirse, SSCB lideri Mihail
Gorbaçov, Bulgaristan Cumhurbaşkanı Jel-
yu Jelev, Romanya Cumhurbaşkanı Ion Ili-
escu ve Cumhurbaşkanı Turgut Özal hazi-
ran ayında Istanbul'da bir araya gelerek KE-
İB kuruluş belgesine ımza koyacaklar.
tlk iki hazırhk toplantısı Ankara ve Bük-
reş'te yapılan KEİB projesi için Türk, Bul-
gar, Rumen ve Sovyet diplomatlan, Sofya-
da ve Moskova'da iki kez daha bir araya ge-
lecekler. Bu toplantılarda, üç sayfahk ku-
ruluş belgesinin vazırru tamamlanacak ve bu
belgenin dünya kamuoyuna nasıl açıklana-
cağı kararlaştınlacak. Türkiye'nin, Anka-
ra toplantısında 'niyet beyanı' düzeyinde
ifade ettiği 'tstanbul Zirvesi' önerisi İcabul
görürse, haziranda KElB'in kuruluşu res-
men gerçekleştirilecek.
Karadeniz'e kıyısı olan ülkelerin 'uzun
vadede' serbest ticaret, mal, sennaye, kişi
ve hizmetlerin serbest dolaşımı esaslarına
dayanarak yeni bir ekonomik işbirliği ala-
nı oluşturmalarını öngören KEİB projesi,
SSCB ve Romanya'nın 'tam' desteğıne sa-
hip olarak ilerliyor. Bulgaristan'ın projeye
ilişkin toplantılara katılan ekibinin değiş-
mesi ve bu ülkedeki ekonomik belirsizlik-
ler nedeniyle bir süre izlediği 'çekingen' tav-
rın da aşılmaya başlandığı belirtiliyor. Yet-
kililer, bölge ülkelerinde yaşanan hızlı de-
ğişim nedeniyle, KEİB kuruluş belgesinde
'çok aynntüı tanımlama ve hedeflere yer ve-
rilmediğini', gerekli düzenlemelerin hükü-
metler arası işbirliği yoluyla ileride yapıla-
bileceğini ifade ediyorlar.
Jelyu Jelev
İkili adımlar
Türkiye, KElB'in 'ölii dogmuş bir çocuk'
olmaması için kapsamlı bir işbirliğine yö-
nelik girişimlerini, bölge ülkeleriyle 'ikili'
düzeyde de sürdürüyor. SSCB ile imzalanan
lyi Komşuluk, Dostluk ve Işbirliği Anlaş-
ması'nın bir benzerinin Romanya ile de im-
zalanmasına yönelik düşünceler, Dışişleri
Bakanı Kurtcebe Alptemoçin'in son Bük-
reş zivareti sırasında dile getirildi.
Yetkililer, bu tür ikili anlaşmalar ve iş
toplantıları yoluyla KElB'in kuruluşu ön-
cesinde, bu bölgede fiili bir işbirliği orta-
rnının doğmasına katkıda bulunulduğunu
belirtiyorlar. Bulgaristan'ın Varna kentin-
de yapılan ve 100 Türk ile 200"den fazla Bul-
gar firmasının katıldığı, sonucta 5-6 milyon
dolarlık iş anlaşması imzalanan toplantı bu
konuda 'örnek' olarak gösteriliyor. Dört ul-
kenin ticaret odalannın 'harekeüenmesiyle'
bir Karadeniz ticaret odası kurulmasına yö-
nelik birikimin de sağlanmaya başladığı
vurgulanıyor.
Yugoslavya sırada
KEİB'in, ilk aşamada Romanya, Bulga-
ristan Türkiye ile SSCB'nin Karadeniz'e kı-
yısı bulunan cumhuriyetlerinin katıhmıyla
oluşması öngörülüyor. Ancak Yugoslavya'-
nın projeye dahil olma yönündeki isteğinin
Türkiye'nin desteğini kazanması, KEİB pro-
jesinin daha geniş bir entegrasyon progra-
mına dönüşmesinde ilk adımı oluşturacak.
Geçen hafta Ankara'ya resmi bir ziyaret ya-
pan Yugoslavya Cumhurbaşkanı Borisav
Jeviç'in, Cumhurbaşkanı özal'dan KEİB
toplantılarma çağrılma sözü alması sonra-
sında bazı diğer Balkan ülkelerinin de ben-
zer girişimlerde bulunması bekleniyor. Bu
durumda, Balkan ulkeleri ilk toplantılara
"gözlemci" sıfatıyia katılabilecek.
Sofya'nın, Yunanistan'ın da projeye ka-
tılması yönündeki önerisi ise bu ülkenin Av-
rupa Topluluğu (AT) üyeliği nedeniyle des-
tek görmedi. Yetkililer, Türkiye'nin Yuna-
nistan dahil, bütün Balkan ülkelerinin pro-
jeye katılmasından yana olduğunu, ancak
Yunanistan'ın AT çerçevesindeki yükümlü-
luklerinin, Atina'nın böyle bir karar verme-
sini güçleştirebileceğini kaydediyoTİar.
AT ye alternatif değil
öte yandan KElB'in AT ve benzeri Batı
Avrupa entegrasyon kurumlarına
'altematif ohışturmadığı \"urgulanıyor. Bul-
garistan'ın uzun dönemde Batı ile bütün-
leşme hedefı taşıdığı gerekçesiyle KEİB ko-
nusunda aldığı 'çekingen' tutum, bu konu-
nun netleştirilmesiyle aşıldı. KEİB kuruluş
belgesinde de, genel anlamda Avrupa enteg-
rasyonuna ve Paris Şartı'na atıflar yapıla-
rak KElB'in bir 'alternatif değil, tamamla-
yıcı ve daha geniş bülünleşme hedeflerini
kolaylastıncı' bir proje olacağı vurgu-
lanıyor.
Hazine'ye petrol yardum
Suudi Arabistan'ın Türkiye'ye arahkta
akıtmaya başladığı 1.1 milyar dolarhk
hampetrol, Hazine'ye dolar olarak giriyor.
Petrol fiyatları 20 doları geçmezse, hibe petrol
ekime kadar akacak.
ESİN SUNGUR "~
Suudi Arabistan'ın, Körfez
krizinden zarara uğradığı için
Türkiye'ye vermeye başladığı hi-
be petrol 1991 yılı ham petrol it-
haJatının yaklaşık yarısım oluş-
turacak. Ancak ithalatm yarısı-
na yakın bölümünün bedava
petrolle yapılmasımn yurtiçi fı-
yatların ucuzlamasına hiçbir
katkısı olmayacak. Suudi Ara-
bisan'dan gelen petrol için Ha-
zine'ye spot piyasa uzerüıden
para ödediklerini hatırlatan
Tüpraş Genel Müdürü Mehmet
Savran, "Hibe petrolü bedava
kullanma olanagı bulsaydık bu-
nu fiyatlanmıza yansıtırdık"
dedi.
Suudi Arabistan, geçen yılın
kasım ayında Körfez krizinden
zarara uğrayan Türkiye'ye yar-
dım amacıyla 1.1 milyar dolar
tutannda bedava petrol verece-
ğini açıklamıştı. Her gün 160 bin
varillik partiler halinde Türki-
ye'ye akıtılacak olan petrol, ta-
van olarak belirlenen 1.1 milyar
dolar değerine ulaştıktan sonra
kesilecek. Kasım ayı sonunda
başlayan uygulama kapsamında
Türkiye'nin geçen yıl 200 milyon
dolarhk petrol çektiğini bildiren
Tüpraş Genel Müdürü Mehmet
Savran, hibe petrol kullanımının
bu yılın Mart ayı sonuna kadar
geçen sürede 450 milyon dolar
düzeyine ulaştığını bildirdi.
Ocak ayında ve şubat ayının
da bir bölümünde hampetrol fi-
yatlannm yüksek olduğunu ha-
tırlatan Savran, fiyatların yük-
selmesinin hibe petrol miktarı-
m düşürdüğünü belirterek şöy-
le konuştu:
'Hampetrol fiyatlan son ay-
larda geriledi. OPEC üyelerinin
aldıklan kararlar çerçevesinde
fiyatlann 18-19 dolar civannda
oturacağı izlenimi var. Eğer bu
gerçekleşirse Türkiye'nin Suudi
Arabistan'dan alacağı hibe pet-
rol miktan bu yıl 8.6 milyon ci-
vanna çıkacak. Geçen yıl alı-
nanlaria beraber hibe petrol kul-
lanımı da 10 milyon ton dola-
yında olacak. Tahminlerimize
göre fiyat istikran devam eder-
se Suudi petrolünii ekim-kasun
aylarına kadar kullanmaya de-
vam edeceğiz. Fiyatlar yukselirse
agustosta kuilanım biter"
1991 yılı programına göre
Türkiye'nin bu yıl 23 milyon 550
bin ton hampetrol ihtiya-
cımn 20 milyon tonluk bölümü
ithalat yoluyla karşılanacak. Va-
ril fıyatının ortalama 28 dolar
olacağı varsayımı ile yapılan
programa göre Türkiye'nm ham-
petrol ithalatı için 4 milyar 157
milyon dolar kullanılacak. An-
cak, Tüpraş Genel Müdürü
Mehmet Savran'ın açıkladığı ra-
kamlar, 1991 yıh hampetrol it-
halatımn yüde 43'ü oramnda 8.6
milyon tonluk bölümünün be-
davaya geleceğini gösteriyor.
Hampetrol faturasında yüzde
43'lük ucuzlamaya karşılık pet-
rol ürünlerinin yurtiçi satış fiyat-
larında hiçbir degişiklik olmaya-
cak.
Hibe petrolün devlet hazi-
nesinin fînansmanına girtiğini
anlatan Tüpraş Genel Müdürü
Mehmet Savran, rafinerilerde iş-
lenen hibe petrol için spot piya-
sa fiyatlan üzerinden ödeme
yaptıklarını hatırlattı. "Ocak-
mart döneminde Hazine'ye Su-
udi Arabistan'dan bedava gelen
petrol için 1.3 trilyon lira
ödedik" diyen Savran, hibe pet-
rolün bedava kullanımı şağlan-
saydı bunun satış fıyatlarına
yansıyacagını söyledi. Savran,
"Tabii bu konuda bazı giiçlük-
ler olduğunu da biliyonım. Her
şeyden önce bu paraya Hazine^
nin ihtiyacı var. Aynca Tiipraş'a
bedava petrol kullandırmak için
kanun çıkarmalan gerekiyor. Bu
olmadığı için biz dışanya döviz
öder gibi Hazine'ye para yatın-
yoruz. Tabii bunun maliyeti fi-
yatlarâ yansıyor" diye konuştu.
Altııı son üç yıldır krizdeJOHANNESBURG (AA) —
Dünyada toplam altın üretimin-
deki artışın yanı sıra, serbest pa-
zar ekonomisine geçiş sürecin-
deki SSCB ve Doğu Avrupa ül-
kelerinin, reformları'hızlandır-
mak amacıyla altın satışlarına
hız vermeleri, altının yıidızını
adeta kararttı.
Dünyanın en büyük altın üre-
ticilerinden Güney Afrika'nın
araştırmasma göre, bunlann ya-
nında altın çıkarma maliyetle-
rindeki artış, altın fiyatlannda
son 3 yılda reel olarak asgari
yüzde 40 oramnda düşüşe yol
açtı.
Dünyanın en büyük altın üre-
ticisi ülkesi G. Afrika'da altın
üretimi 1980'li yıllarda yüzde 10
azalırken, Batılı ülkelerin top-
lam altın üretimi aynı dönemde
yüzde 72,1990'da da yuzde 5 ar-
tışla 1.740 tona ulaştı. Bunun
yanı sıra, SSCB ve Doğu Avru-
pa ulkeleri ile ekonomileri mer-
kezi planlamaya dayalı diğer ül-
kelerin altın satışları, sadece ge-
çen yıl 450 to na çıktı.
Ekim 1987'de yaşanan borsa
krizi döneminde bir ara,
1983'ten bu yana ilk kez 500 do-
ların üzerine fırlayan altının ons
fiyatı, Körfez krizinin patlak
verdiği geçen yılın ağustos ayı
başında kısa bir süre için 410 do-
ları aştıktan sonra, son zaman-
larda 355-360 dolar düzeyinde
takıhp kaldı.
Altın fiyatlarındaki düşüşe
bağh olarak, G. Afrika'nın 100
yıllık altın madeni sanayiinde
madenler kapanma tehlikesiyle
karşı karşıya geldi. Altın sana-
yiinin şimdiye kadar karşılaştı-
ğı bu en ciddi kriz nedeniyle G.
Afrika'nın Transvaal yöresinde-
ki Stilfontein Altın Madtencili-
ği Şirketi, altın madeni ocakla-
rmı bu yıl sonunda kapatacağı-
nı açıkladı. Altın fiyatlarındaki
reel düşüşler sürdüğü ve enflas-
yon oranınm yüksekliğini koru-
duğu sürece, diğer altın madeni
ocaklarının da aynı akibete uğ-
raması bekleniyor.
EKONOMIDE KULIS
MERALTAMER
Finansbank'ta kriz yönetimi"Ne zaman ki Hazine'nin
çıkarttığı tahvillerin faizleri
stabilize olup aşağı inmeye
başlar, Merkez Bankası re-
zervleri yavaş yavaş da ol-
sa yükselir, TL faizleri aşa-
ğı inmeye başlar ve buna
rağmen dövize aşırı talep
olmazsa... Krizden çıkmaya
başlamışız demektir."
Finansbank'ın sahibi Hüs-
nü Özyeğin, Dünya gazete-
şinin bir yan kuruluşu clan
İNTERMEDİA'nın düzenledi-
ği bir toplantıda böyle diyor-
du. Özyeğin'e göre ekonomi-
nin ateşi şu sıralar epey yük-
sekti ve düşeceğine ilişkin
hiçbir belirti oimadığı gibi tam
aksine ağırlaşmakta olduğu-
nun sinyalleri geliyordu (faiz-
lerin yükselmeye devam et-
mesi gibi).
Deneyimli bankacı Özye-
ğin, özellikle kriz dönemlerin-
de şirketlerin liklt olmalan-
nın büyük önem taşıdığının
altını çizdikten sonra kendi
bankası olan Finansbank'ta
Türkıye'deki son ekonomik
bunalıma karşı aldıklan ön-
lemleri şöyle sıraladı:
• Borsa endeksi düşük ol-
duğu halde sermayeye ihtiya-
cım olmamasına rağmen ben
bankamın yüzde 5 hissesini
yabancılara satarak likiditemi
yükselttim. Bunu zor durum-
da olduğum için değil, kriz-
den daha güçlü çıkmak için
yaptım ve belki de böylelikle
bugün piyasadaki 5 rakibim-
den 2'sinin önüne geçmiş ol-
dum.
• Kriz dönemlerinde zarar-
ları küçükken realize edip da-
ha büyük zarartan önlemek
çok önemlidir. Bu çerçevede
biz Finansbank'ta geçen ka-
sım da çok acı bir karar aldık
ve yüzde 60 faizle garantör
olarak altına imza attığımız 40
milyar liralık tahvitı yüzde
64'le elden çıkartarak sadece
bu operasyondan 1 milyar
600 milyon lira zarar ettik.
Ama bunu satmayıp tutalım,
nasıl olsa düzelir deseydik,
bugünkü zararımız 1.5 milyar
lira değil, tam 95 milyar olur-
du. Çünkü bakıyoruz, şimdi
bir kuruluş yüzde 84'le tahvil
çıkartıyor.
Özyeğin'e göre kriz dö-
nemlerinde ciro kaybı, kflr
kaybı ve pazar kaybı göze
alınarak likiditenin mümkün
mertebe yüksek tutulması yo-
luna gidilmeli, bu arada aylık
toplantılar haftalığa, haftalık-
lar günlüğe indirilerek gerek
personelle gerekse aynı sek-
tördeki meslektaşlarla temas-
lar sıkılaştırılmalı, aynca uzun
vadeli değil kısa vadeli düşü-
nülmeli, yılık bütçeler yerine
aylık bütçeler yapılmalıydı.
Tofaş'ta kâr patlaması
Murat otomobillerinin üre-
ticisı Tofaş Otomobil Fabri-
kası'nda geçen yıl bir "kâr
patlaması" gerçekleşti. To-
faş, 1 trilyon 742 milyar lira-
lık cirosuna karşılık 1990 yı-
lında pek inanılır gibi değil,
ama 494 milyar lira (vergi ön-
cesi) kâr sağladı. Buna kar-
şılık Tofaş ürünlerinı pazarla-
yan Tofaş Oto Ticaret'in 1
trilyon 823 milyar liralık ciro-
suna karşılık vergi öncesi kâ-
n 74 milyar lirada kakjı.
Koç Grubu şirketterinden
Tofaş'ta cironun yüzde 25'ini
de aşan bu müthiş kârlılıkta-
ki temel faktörün, eski mc-
dellerle yapılan üretim oldu-
ğu belirtiliyor. Ve yeni yatınm-
lann yapıldığı, ayrıca işçi üc-
retlerinin de yükseldiği
1991'de aynı kâr rakamlarını
yakalamanın mümkün ola-
mayacağı belirtiliyor.
'Biz vergi hamalıyız'
İstanbul vergi rekortmenlen Itstesinin
Koç Grubu üst yöneticileriyle dolu olma-
s» belki Koc ailesi için bir gurur vesilesi
olabilir, ama Koç Grubu yöneticileri için
durum pek öyle değil.
Geçen hafta sonu gazetelerde yayın-
lanan vergi listelerinın ardından gorüştü-
ğümüz bazı Koç Grubu ust yöneticileri,
"Görüyorsunuz ya, bizden başka aptal
yok. Biz vergi enayisiyiz, biz hamaiız"
türünden yakınmalar dile gettrdıler.
Koç'un yöneticileri özetle şöyle dıyor-
lar "Koç aptal mı ki yöneticilerine di-
ğer şirketlerden daha fazla para ver-
sin? Kaldı k» vermediği de bilınsyor. Bu-
na rağmen başta banKa genel müdürleri
olmak üzere daha fazla ücret aldıklan bi-
linen pek çok profesyonel yörtetict vergi
şampiyoniarı listesinde yer almazken,
Koç Grubu tepe yöneticilerinin hemen
hepsi bu listede görülüyorlarsa. bu bizim
için övünç vesile$ı olmuyor, olsa olsa al-
mmızda enayi yazdığını gösteriyor"
Hayatı kitap
oluyor
Asil Nadir
İki İngiliz gazeteci
şu sıralar hanl harri
Asil Nadir'in hayatını
yazıyoriar. Biri Finan-
cial Times muhabiri
olarak uzun yıtlar
Türkiye'de çalışmış *•-
olan David Barchard,
diğeri îse haftalık İngi-
liz dergısi The Eco-
nomist'te yıllarca
bankacılık editörü ola-
rak görev yapmtş olan
Tim Hindle. Tim
Hindle, Manajans'ın
sahibi Eti Acıman'm -
damadı.
Bu iki İngiliz gaze-
tecinin Nadir'le iigiB ,
kitaplan merakla befc^" *•
leniyor. ^
Borusan'ın <
çevre?
yeilgisiÇevre duyarlılığı, Türkiye'de tek tük de ol-
sa filiz vermeye başladı. Yıllardır kullandığım
Taft saç spreyinin kapağında son birkaç ay-
dır "Bu sprey ozon tabakasını delmez" tü-
ründen bir yazı dikkatimi çekiyor. Taft'ı üre-
ten Eczacıbaşı, "Ozon tabakasını
delmediğini" ilan ederken, Alo-Mintax'ın
üretıcisı Procter and Gamble ambalajında
atık kâğıtların kullanıldığı, Ariel deterjanıyla
piyasa çıktı. ARİEL "fosfatsız" deterjan ola-
rak lanse ediliyor, aynca su ve deterjan ta-
sarrufu sağladığı belirtilerek çevreye ve ye-
şile gönül vermiş tüketicilere göz kırpıyor.
Son olarak da Borusan-Oto'dan atık kâğıt-
lara basılmış ilginç bir kitap aldık. "50 Ba-
sit Önlemle Doğayı Kurtarabiliriz" başlıklı
kitapta hava kirliliğinden zararlı atıklara, ca-
mın ve kağıdın yeniden değerlendirilmesin-
den, toplum atıklarının gübreye dönüştürül-
mesine 50 önlem yer alıyor.
Ama asil ilginç önlemler, "Otomobilinizl
arfcadaşınızla paylaşın " ya da "daha az
otomobil kullamn" başlıklarıyla yer alanlar.
Türkiye'de Alman BMW otomobillerini pa-
zarlayan Borusan-Oto, bir yandan da daha
az otomobil kullanılmasmı salık veriyor.
Borusan, "The Earth Work Group" adlı
Amerikalı çevrecı grubun 1989'da yayımladığı
bu kitabın Türkiye'deki yayın hakkını satın ala-
rak Türkçeye çevirtmiş. Kitabın son 2 öneri-
si "Çevre Konusuna llginizi Sürdürün" ve
"Laf Yayın" başlıklarını taşıyor, çevre konu-
sunu konuşmanın bile bu konuyu güncel tut-
mak açısından önemli olduğunu vurgulayan
The Earth Works Group, bu kitabı tüm oku-
yanlardan yeni öneriler beklediğini ve çev-
re konusunun ancak böyle gelişeceğini
belirttikten sonra kitabı şöyle noktalıyor:
"Size ihtiyacımız var. Bize yazın. Biz de
başkalanna ileteceğiz"
Atık kâğıtlardan yapıldığı için pek alışma-
dığımız kahverengi sayfalardan oluşan 96
sayfalık kitabın sonunda yazışma adresi ola-
rak BORUSAN-OTp'nun İstanbul'daki mer-
kezi verilmiş.
KISA KISA
• ŞAFAK FUARCILIK,
Ankara'da otomobil fuarı
düzenh'yor. 24-28 nisan
arasında Ankara Turser Sergi
Salonu'nda duzenlenecek
olan fuara 67 yerli ve yabancı
firma katılacak.
• YAŞAR HOLDİNG de
blucin pazanna giriyor.
Holdinge bağh Yaşar
Uluslararası Tekstil Sanayi ve
Pazarlama A.Ş. (Yuteks),
uzun süredir Avrupa ve
ABD'ye ihraç ettiği ve Yaşar
Holding ihracatının yüzde
25'ini oluşturan kot
ürünlerini iç piyasada
"Denim's" markasıyla
satmayı kararlaştırdı.
• EVYAP piyasaya yeni bir
sabun ürünü sundu. Elvan
sabunları beyaz, yeşil ve
değişik gramajlarda renkli
sabunlardan oluşuyor. Elvan
için hazırlanan reklam
kampanyasmı Young and
Rubicam/Reklamevi hazırladı.
• FEY VAKFI (Faisal Eğitim
ve Yardımlaşma Vakfı) 20
nisan cumartesi günü Atatürk
Kültür Merkezi'nde
"Ekonomik Zamanlama"
konulu bir sohbet toplantısı
düzenliyor. Toplantıya
konuşmacı olarak Atatürk
Üniversitesi'nden Prof. Dr.
lbrahim Canan katılacak.
• Monitör dergisinde yer
alan bir habere göre 1991
ocağında Körfez krizine
rağmen bilgi işlem ithalatı
yüzde 59 artarak 34 milyon
dolara çıktı.
• NCR Akbank'la bir
anlasma imzaladı. Buna göre
Akbank, 200 yeni ATM daha
alacak.
Inşaat deöerlerinde değişim (aralık 89 • aralık 90)
fizsl knka lafaata
TIPLAM
Sayı
Yüzölçümü
Deger
Daire sayısı
EV
Sayı
Yûzölcûmü
Değer
Daıre sayısı
APMTMAN
Sayı
Yûzölçûmû
Değer
Daire sayısı
TİCAHİ-SIIIAİ YAPI
Sayı
YûzölçûmO
Değer
-9.42
-7.84
45.77
-11.26
-16.04
-11.21
40.85
-10.77
-1.53
-10.71
41.28
-11.42
13.86
0.09
57.62
Ya» U. U (%)
0.33
-6.94
46.89
-6.80
-4.30
-11.22
44.47
-8.38
4.34
•6.00
47.26
-6.46
-10.27
-6.25
48.91
Inşaatta dıırgıınlıık
33 fabrîkayı vurdu
İZMİR (Cumhuriyet Ege Bü-
rosu) — İnşaat sektöründeki
durgunluğun faturası toprak sa-
nayiinde çalışan işçilere çıkartı-
lıyor. Topreık sanayiinde 33 fab-
rika üretimini durdururken 4 bi-
ne yakın işçinin açıktâ kaldığı
bildirildi. Devlet tstaîistik Ens-
titüsü verilerine göre özel kesim
inşaat değerlerı 1990'da bir ön-
ceki yıla göre gerileme gösterdi.
Tuğla, kiremit gibi temel gir-
diler üreten Turgutlu yöresinde-
ki 83 fabrikadan 33'ünün üre-
timine ara verdiği bildirildi.
Turgutlu Toprak Sanayicileri
Derneği Başkanı Mehmet Altan
konuya ilişkin yaptığı açıklama-
da "Mart ve ramazan ayının bir
araya gelmesi inşaat sektöriine
iyice sekte vurdu. Körfez krizi-
nin de etkileri buna eklenince
yöremizdeki fabrikalar dunna
noktasına geldi" dedi. Altan,
mayıs ayında inşaat sektöründe
bir kıpırdanmanın beklendiğini,
ancak bunun gerçekleşmemesi
durumunda kapanan fabrika
sayısının artacağma işaret ede-
rek şunları söyledi:
"Bilindiği gibi 1987 yılında
toplu konut projelerinin hızlan-
dığı dönemde yoremizde 30 ye-
ni fabrika kuruldu. Ancak ev-
deki hesap çarşıya uymadı.
1989'da konut kredileri kesilive-
rince, kooperatifler kaynak bul-
mada zorlanınca fabrikalannuz
darboğaza girdiler.."