22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/4 HABERLER 28 MAKT 1991 Askerlik stiresi • ANKARA (ANKA)— Milli Savunma Bakanı Mehmet Yazar, askerlik süresinin kısaltılması ve asker sayısırun azaltılması çalışmalarının bu yasama dönemine yetişmeyeceğini belirtti. Mehmet Yazar yaptığı açıklamada 1111 - sayılı askerlik hizmetleri ile ilgili kanunda yeni düzenlemeler yapılması konusunda Genelkurmay Başkanlığı ve Milli Savunma Bakanlığı'nda çahşmalann sürdüğünü bildirdi. Yazar "Ben dahi henuz bu konudaki çalışmalar hakkında brifing aJmadım. Ancak çalışmalar, kanunun askerlik süresinin kısalülması, asker sayısının orduda yapılması planlanan modernizasyon doğrultusunda azaltılması ile ilgili maddelerinde sürdürülüyor" dedi. Kırşehirliler memnun • Haber Merkezi— * Kırşehir'de yapılan bir kamuoyu araştırmasında halkın yüzde 70'inin belediye hizmetlerinden memnun olduğu arüasıJdı. KAMAR Kamuoyu Araştırma Şirketi tarafından Kırşehirli 805 kişiyle yüz yüze yapılan görüşmeler sonucunda, 26 martın ikinci yılında kent sakinlerinin belediye hizmetlerinden genelde memnun olduklan anlaşıldı. Belediyeyi başarılı bulan Kırşehirlilerin en çok su, sağlık ve semt pazarlannın yaygmlaştınlması çalışmalannı beğendikleri de belirlendi. Basın sıkıntıda • isUnbul Hab«r Servisi — Gazeteciler Cemiyeti danışma organlarından Basın Meslek Divanı'nın dünkü toplantısında konuşan Cemiyet Genel Başkanı Nezih Demirkent, basında ciddi bir istihdam sorunu olduğunu söyledi. 4 gazetenin büyük sıkıntı içinde olduğunu ve ücretleri ödeyemediğini söyleyen Demirkent, "Hükümetten yardım istenebilir, ama bunun da bedeli ağır oluyor. Onun için buna karşıyız. Basın patronları da birbirleriyle mücadele içindeler. Sendika ise etkili bir davranış göstermiyor" diye konuştu. Başbakan, ceza tecilini bayramayetiştirememe ihtimali olduğunu söyledi Akbulut 'teciP çıkmazındaANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)— Başbakan Yüdınm Ak- bulut, önceki akşam ANAP milletvekillerine verdiği iftar ye- meğinde, "Ceza tecilini bayrama yetiştirememe ihtimalimiz var- dır, vakit daralmıştır" diyerek uygulamayı Ramazan Bayramı- na yetiştirme sözünden çarket- meye başladı. ANAP milletve- Killeri de Basbakan'a anayasa de- ğişikliği ve ceza tecili konusun- daki kaygılarını ve eleştirilerini dile getirdiler. Akbulut, Anka- ra Milletvekili Hazım Kutay'ın "Neden anayasa degişikliği şim- di gundeme getiriliyor. Seçim mi *ar" sorusuna, "Hayır" yanıtı- nı verdi. Akbulut'un ANAP milletve- killerine ramazan nedeniyle ver- diği yemeklerin beşincisine, ANAP İstanbul il başkanlığına adayhğıru koyarak Semra Özal'a rakip olan Talat Yılmaz ile onu destekleyen Gaziosmanpaşa ilçe başkanı İbrahim Yüdız da katıl- dılar. Liberal milletvekilleri de Yılmaz ve Yıldız'ın İstanbul mil- letvekilleri Baki Albayrak ve Adnan Yudız'ın beraberinde ye- meğe gelmesinden rahatsız oldu- lar. Akbulut ve milletvekillerinin oruçlarını hurma ve siyah zey- tin ile bozduklan yemekte çor- ba, etli pilav, salata ve tatlı ik- ram edildi. Yemek sonrasında çay-kahve içilirken yapılan soh- bet sırasında Akbulut, Meclis çalışmalarının hızlandınlması gerektiğini belirtti. Akbulut, ce- za tecili uygulamasının Rama- zan Bayramı'na yetiştirilmesi için söz verdiğini anımsatarak Meclis gündeminin boşaltılma- sı gerektiğini vurguladı ve "Te- cii konusunu bayrarna yetiştir- meye gayret etmeliyiz. Ama bay- rama yetiştirememe ihtimalimiz de vardır, vakit daraldı" dedi. Abulut'un bu sözlerinden sonra milletvekilleri tecil konu- sundaki görüşlerini aktardılar. Milletvekillerinin ceza tecilinin kapsamı ve zamanlaması konu- sunda eleştirilerde bulundukla- n sohbette, Sivas Milletvekili Şa- kir Şeker, "Tecil devamlı bir mü- essesedir. Bir kere icin tecil uy- gulaması geıirilmesi, af ile teci- lin birbirine kanşması anlamı- na gclir. TeciUn kapsamını iyi ayarlamak laıım" dedi. Şeker, halen yargılanmakta olanlar ile devlete karşı suç işleyenlerin te- cil kapsamına alınması konusu- nun iyi düşünülmesi gerektiğini vurguladı. Baki Albayrak da "Güvenlik giıçlerini öldurenler katil de, di- yelim benim kardeşimi öldüreh- ler katil degil mi?" dedi. Bu sı- rada bir millelvekili de "Cuma namazından çıkarken üç kişiyi öldüren adam anarşist değil mi" diye sordu. Albayrak "Cezaev- lerine doçent olarak girenler profesör olarak çıkıyor" dedi. Ahmet Karaevli de devlete karşı suç işleyenlerin kapsam dı- şına alınması görüşlerinin ağır- lık kazanması uzerine "TBMM'de bekleyen idam ceza- ları devlete karşı suçlardan de- ğil mi? Onlann yerine geünlme- si için niye pannak kaldırmıyor- sunuz?" dedi. Karaevli, tecil uy- gulamasının aynm yapılmaksı- zın tum hükümlüler için uygu- lanmasını istedi. Eskı adalet bakanlarından Mehmet Topaç da cezaevlerin- de 52 bin tutuklu ve hükümlü bulunduğuhu kaydederek "Bun- ların sadece 2500-3000'i siyasi suçlardan hükumlü. Ama asıl giiriiltiiyii bunlar çıkanyor" dedi. Hazım Kutay da tecil uygula- ması ve anayasa değişikliğinin zamanlamasına dikkat çekerek "Bir iktidar, seçime giderken bu tiir uygulamaJara gider. Biz de seciroe mi gidiyoruz" diye sor- du. Akbulut'un olumsuz yanıt vermesinden sonra sözlerini sür- düren Kutay, "1974'te af çıktı. Afla çıkanlar daha sonra anar- şiyi yönettiler. Yine öyle olma- sın" diyerek kaygılannı belirtti. Eski TBMM Başkanı Necmertin Karaduman da devlete karşı suç işleyenlerin kapsama alınmasına karşı çıkarak "Affedeceğiz der- ken devlet otoritesini kökten kaldınnamak lazım" diye konuştu. Anayasa değişikliği konuşu- lurken de milletvekilleri referan- duma gidilmemesi gerektiğini savundular ve bu girişimlerin öncelikle ANAP meclis grubun- da tartışılmasını istediler. Akbu- lut da bu degişikliklerin grupta ele alınacağını söyledi. Akbulut, değişiklikle ilgili bil- gi verirken şunlan söyledi: "Anayasayı mutlaka degiştire- ceğiz gibi bir ısrarın içinde de- ğiliz. Eğer muhalefet ile muta- bakata varamazsak halkoyuna götürmem. Muhalefet ile anla- şabildtğimiz maddeleri geçiri- rim. Ya Meclis'te 300'den fazla oyla geçer ya da vazgeçeriz." Karaduman ise "Politik ko- nular yeterli derecede olgunlaş- madan, parti kamuoyunda do- ğan eğilimler tespit edilmeden devletin yüksek organlarınca açıklanması, yayın organlarına bildirilmesi rahatsızhklara ne- den olmakta ve tedirginlik yaratmaktadır" dedi. Kürtçenin serbest bırakılma- sı konusu konuşulurken de ya- sak getiren 2932 sayılı yasanın tamamen yürurlükten kaldırıl- ması eğilimi doğdu. D Y P G e n e l B « ? k a n ı Süleyman Demi- p a r t i sinin TBMM grubu, Geııel larda olmasııu dileyerek "Her gecenin bir sabahı var. Her zor- luktan sonra bir kolaylık var. Ahali 'Bıçak kemiğe dayandı, ne ' i B İİdare Kurulu (GİK) ve Yüksek Haysiyet Divanı üyelerine diin ak- yapacaksanız vapın' diyor. Biz de sılaşık vaziyelteyiz. İnşallab her- şam bir iftar yemegi verdi. Ankara Best Otel'de verilen yemekte bir konuşma yapan DYP lideri, gelecek ramazamn daha iyi şart- kesin içinde bulunduğu sıkışıklıktan bep beraber çıkanz" dedi. Yemekte, Demirel'in eşi de bulundu. (Fotograf: Banş B0) İSTANBUL AvusturyaParlamentosu'nun kararı Kürtlere federasyonANKARA (Cumhuriyet Bii- rosu) — TBMM tnsan Haklan Komisyonu'nun dünkü toplan- tısında Avusturya Parlamento- su'nun Kürtlerle ilgili çıkardığı karar gündeme geldi. Komis- yonda 1402'likler ve cezaevlerin- deki durum da görüşüJdü. Komisyonda söz alan ANAP Ankara Milletvekili Barlas Do- gu, Belçika Parlamentosu'ndan sonra Avusturya Pariamentosu 1 nun Türkiye'deki Kürtlerle ilgi- li kararını anımsatarak "Bu ka- rardan Dışişleri Bakanlığı'nın karan yok. Türkiye'de yaşayan 10 milyon Kürdiin ülke içinde bir federasyona, otonoma git- mesi gerektigi belirliliyor. Bu karar karşısında komisyon ge- rekli girişimleri yapmah" dedi. Komisyon Başkanı Eyüp Aşık da bu karara ilişkin raporun el- lerinde bulunduğunu ve gereke- ni yapacaklarını söyledi. Komisyonda daha sonra SHP Hatay Milletvekili Öner Miski, "1402 sayılı yasanın akıyönetim komutanlarınm, kamu göre\ii- lerinin işlerine, öğrencilerin öğ- renimlerine son verme yetkisinin savunma hakkını ortadan kaldırdığım" söyledi. Miski, "Kişinin savunma hakkının so- nuna kadar engellenmesini içi- mize sindirmememiz gerektiği- ne inanıyonım" dedi. Baskan Eyüp Aşık, a>iu ko- nuyla ilgili olarak "Meclis genel kurulunda bir yasa tasansı" bu- lunduğunu anımsattı ve "Ko- misyonumuzun kunıluş yasası, bizi uluslararası anlaşmalara ay- kınlıklan ortaya çıkarmakla da görevli kılıyor. Bizim bu konu- daki görüşlerimizi bir rapor ha- linde Meclis Başkanlığı'na veya ilgili komisyona bildirme yetki ve görevimiz var. Bu konu için gerekli girişimlerde bulunaca- ğım" dedi. İşkence iddialanm incelemek- le görevli alt komisyonun çalış- maları konusunda komisyona bilgi veren Necat Eldem, gerek- li makamlara başvuru yapıldığı- nı belirtti. Eldem, Hasan Can- sız adlı bir idam mahkûmunun babasının, "sorgu ifadesine da- yanılarak ceza verildiğine" iliş- kin başvurusunun Adalet Ko- misyonu'na, Adalet Bakanlığı 1 na ulaştırıldığını söyledi. Bursa Cezaevi'ndeki olaylar- la ilgili araştırma>i yapan alt ko- misyondan SHP'li Ömer Çiftçi ile DYP'li Akın Gönen göziem- lerini anlattılar. SHP'de kiııı önde? tç Politika Servisi — SHP İs- tanbul delege seçimlerinin ço- ğunluğa bakılmaksızın yapıla- cak ikinci etabı için parti üyele- ri önümüzdeki pazar günü san- dık başına gidecekler. Parti yet- kililerinden edinilen bilgiye gö- re, daha önce yapılan nisaplı seçmilerde "Yenilikçiler"in ön- de gittiklerinin belirtilmesine karşın eski genel sekreter Deniz Baykal'a yakın partilüer ilçele- rin büyük çoğunluğunda kendi Iistelerinin avantajlı olduğunu söylediler. Aralannda Bakırköy, Kadı- köy, Üsküdar, Kartal gibi üye sayısı büyük ilçelerin de bulun- duğu bölgelerde toplam 107 ma- halle 6 köyde bu pazar yapıla- cak nisapsız delege secimleri için yoğun çalışmalar sürüyor. SHP İstanbul örgütündeki Baykal yanlısı partilüer daha önceki >ıl- larda seçilen il kongre delege sa- yısının 600 olduğunu ve bunlar- dan 225'inin genel merkez, 325'lnin Baykal yanlısı olduğu- nu, 50 delegenkı de ortada bu- lunduğunu öne sürdüler. Bu dengede geçen zaman içinde bü- yuk değişiklik olmadığını kayde- den partilüer, Yenilikçiler'in "Biz öndeyiz" savlarının "ger- çekçi" ohnadığını söylediler. SHP MDK eski üyesi Ha- san Aydın da genel merkeze mu- halif delegelerin 14 ilçede yüz- de 70 başan sağladıklannı sav- ladı. İl yetkiüleri ise bu savlama- lar karşısında, "Sandıklann ta- mamı oylanmadan bir şey söy- lemek yanlış olur. Ancak ger- çekleri görmek istejenler ilçeler- de seçilen delege listelerini incelesinler" dediler. POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMETÇETİHKAYA PETKİMİşçileriDireniyor... PETKİM işçilerı Aliağa ve Yarımca'da 24 gündür eylem- lerini sürdürüyorlar. Hükümet. ışçilerin eylemlerini görme- mezlikten geliyor. Grev haklan ellerinden alınan PETKİM işçilerı, KAMUSEN'in dayatmacılığıyla karşı karşıya kalıyor. Bu olay ANAP iktidarının, işçilere karşı tutumunu açık açık sergiliyor. Sendikal hak ve özgüıiükleri bir çırpıda silip atan yedi yıllık ANAP iktidarı, özelleştirme yöntemiyle ILO karar- larını da göz ardı ediyor. Petrol-İş Sendikası Genel Başkanı Münir Ceylan, hükü- metin baskıcı tutumu karşısında bakın ne diyor: — İktidar, KİT'lerde ve tüm kamu kuruluşlarında hakkını aramayan 'köle' çalışanlar olsun istemektedir... Evet, Ceylan'ın belirttiği gibi siyasal iktidar KİT'lerde ça- lışanları köle gibi görüyor, onlann grev hakkını bir gece ya- rısı TBMM'den geçirilen yasayla elinden alıyor. Meclis ço- ğunluğunu elinde tutan, ancak halkın desteğini yitiren ANAP, şimdi de anayasa değişikliği masalıyla kamuoyunu kandırmaya çalışıyor. Petrol-İş Sendikası Genel Başkanı Münir Çeylan'la konu- şuyoruz Aliağa ve Yarımca'daki 6500 PETKİM işçisinin so- runlarını. Ceylan, "Biz kendi sorumluluğumuzun bilinci içindeyiz" deyip ekiiyor: — Ama hükümet, gerçekleri görmemezlikten geliyor. Çünkü hükümet, sorumlu ve olumlu bir yaklaşımla sorunu çözmek yerine, antidemokratik bir organ olan YHK aracılı- ğıyla sözleşmeyi bitırme yolunu açmış bulunmaktadır. Münir Ceylan'a 'neden' diye soruyoruz. Aldığımız yanıt şu oluyor: — Çünkü PETKİM işçileri grev kapsamı dışındadır... Kocaeli Yarımca . iie izmir Aiiağa'da PETKİM işçileri direniyor. 6500 İ^çjnin sözieş- Eğer YHK sözleşmesiyle beri bitmedi. çünkü iş bitirilmek istenirse, sonuçlara hükümetin katlanması gerekecek. Olaylı bir çizgiye gelmeden, sorunun KAMUSEN, SEKA, Sümerbank ve ma- denlerdeki işçilere verdiği zammın an- cak yansını veriyor PETKİM işçisine... rnrümlpnmesi Böyie bir eşitsiziik Çozumıenmesı, hangi demokrasiler- de görülür? PETKİM işçisini 'köle' gibi çalıştıran, çalışma yaşamında iyileştirme kılıfınm toplusözleşmenin bağıtlanması için de en az Sümerbank, SEKA ve maden işçisine verildiği gfoj bir ücret zammının yathükSSliÎo; PETK J M M 51 ™ VerilmeSİ ki grev yasağıyia her gerekir... şeyi çözümleyecek. ~^^^^~^^^^ Grev hakkı elinden alınan PETKİM işçisi ve Petrol-İş, ma- saya oturup 'evet' diyecek, hükümet ne verirse kabul ede- cek. ANAP yedi yıldan beri iktidarda, 12 Eylül döneminin ya- saklarıyla ayakta duruyor. Askeri yönetim, çeşitli uygulama- larla, işçilerin haklannı elinden almıştı. ANAP iktidarı bu ya- sakların üzerine oturup, emekçi yığınları ezerek onlann, 'makyaj' adı altında yeni yasalarla kolunu kanadını kıra kı- ra bugünlere geldi. Yetmedi, KHK çıkararak değişik yön- temlerle isçi kıyımını destekledi, Türk-İş yönetiminin açıkta- vır alamayışından ötürü de dilediğini yaptı. * PETKİM işçileri direniyor. Eğer YHK sözleşmesiyle iş bi- tirilmek istenirse, sonuçlara hükümetin katlanması gereke- cek. Olaylı bir çizgiye gelmeden, sorunun çözümlenmesi, toplusözleşmenin bağıtlanması için de en az Sümerbank, SEKA ve maden işçisine verildiği gibi bir ücret zammının PETKİM işçisine verilmesi gerekir... Hükümet, KİT'lerde ücret düşüklüğünü özel amaç edin- miştir. Bir de KİT'lerde 930 bin SSK'lı işçinin 450 bini grev yasağı kapsamındadır. Geriye kalan 480 bin işçinin cebine gırecek ücret YHK'nın eline verilmiştir. . Türkiye'de çalışan kesim, enflasyonun baskısı altında ol- dukça güç bir yaşam sürüyor. Ama hükümet bu gerçeği gör- memezlikten geliyor. Baskıcı yasalarla işçiyi, ücretliyi ezi- yor. Sonra da bir kandırmaca yöntemi sunuyon — Haydi anayasayı değiştirelim... Özal ve ANAP'a alkış tutanlar, köşebaşlarında nara ata- caklanna PETKİM ömeğiyle bugün Türkiye'nin ne denli çağ atladığını, demokraside nereye geldığini çok iyi görecekler- dir... Elbet görmek isterlerse... r KAYBIMIZ Kuvayi Milliyecilerden îzmirli merhum Mülazım Süleyman Naci ve merhume Hasibe Hanım'm oğulları, Yaşar Akgün ve Coşkun Ilgar'ın ağabeyleri, Levent Ilgar, Bülent Ilgar ve Hülya Arda'nın babalan, Erdem Arda ve Neslihan Ilgar'ın kayınpederi; Volkan - Canan Arda ve Deniz - Ceylan Ilgar'ın sevgili dedeleri, İlhan IJgar'ın aziz eşi, Avukat, emekli Topçu Pilot Albay (1944-25) M. HİDAYET ILGAR26 Mart 1991 Salı günü hakkın rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi 28 Mart 1991 Perşembe (bugün) Üsküdar Selimiye Camii'nde kılınacak öğle namazını müteakip Karacaahmet Aile Kabristanı'na gömülecektir. Allah rahmet eylesin. AİLESİ I Çelenk gönderilmemesi, Türk Eğitim Vakfı'na bağışta bulunulması rica olunur. VEFAT VE BAŞSAĞUĞI Şirketlerimizin hukuk müşaviri, Esin Uluslararası Nakliyat ve Vatan Gazetesi A.Ş.'nin eski yönetim kurulu üyesi, güç günlerimizin vefalı dostu, hepimizin en iyisi, sevgili arkadaşımız, ağabeyimiz, Değerli Hukukçu ve Pilot Hoca, Avukat Em. Topçu Pilot Albay (1944-25) M.HÎDAYET ILGAR L vefat etmiştir. Cenazesi 28.03.1991 Perşembe günü (bugün) Üsküdar Selimiye Camii'nde kılınacak öğle namazından sonra Karacaahmet Mezarlığı'nda toprağa verilecektir. Kederli ailesine ve bütün arkadaşlarımıza başsağlığı dileriz. NUMANESİN ESİN ŞİRKETLER GRUBU
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle