Katalog

CUMHURÎYET/4 HABERLER 2 MART 1991 Güzel, Ozal'a karşı • İSTANBUL (UBA) — ANAP genel başkan adaylarmdan Gaziantep Milletvekili Hasan Celal Güzel, Cumhurbaşkanı Turgut özal'ın ANAP'ın başına dönme isteğine tepki gösterdi. Hasan Celal Güzel, ANAP grubu olarak TBMM olarak zor bir dönemde özal'ı Türkiye Cumhuriyeti devletinin başına getirdiklerini belirterek ona karşı son görevlerini yaptıklarıru söyledi. Özal'ı bir Türk vatandaşı için gelinebilecek en şerefli noktaya getirdiklerini ifade etti. • • • Ozal Izmir'e geliyor • IZMtR (Cumhuriyet Ege Borosu) — Cumhurbaşkanı Turgut özal, 4 mart günü îzmir'e geliyor. Cumhurbaşkanı özal, 5 mart günu de Manisa'ya geçerek Manisa Gazeteciler Cemiyeti'nin kendisini "ydın adamı" seçmesi nedeniyle düzenlenen törene katılacak. Cumhurbaşkanı Turgut özal, 4 mart günü Ege Üniversitesi olimpik yüzme havuzunun açılışını yapacak. özal, aynı gün öğleden sonra da Dokuz Eylül Üniversitesi Mühendislik-Mimarhk Fakültesi binasının temel atma törenine katılacak. 5 mart günü Manisa'ya geçecek olan özal, burada Gazeteciler Cemiyeti'nin kendisini "yüın adamı" seçmesi nedeniyle düzenlenen törene katılacak ve ödülünü alacak. Maaşı kesilsin • ANKARA (UBA) — SHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç, Başbakan Yüdırım Akbulut'un başbakanhk yapmadığını, bu nedenle halen almakta oMuğu başbakanbk maaşınının kesilmesini istedi. Kamer Genç, hükümetin çalışmalanyla ilgili olarak UBA muhabirine görüşlerini açıklarken, Türkiye'yi kimin idare ettiğinin belli olmadığını öne surdü. Genç, "Başbakan Yıldırım Akbulut'u hiçbir bakan ciddiye almıyor, bakanlar kendilerini Akbulut'a değil, özal'a karşı sorumlu görüyorlar. Yapüklan ve yapacaklan işlerle ilgili özal'dan emir alıyorlar, özal'a rapor veriyorlar. Akbulut kendi bakanının onurunu bile koruyamıyor. Akbulut da özal ne derse onu yapıyor. Başbakanhk görevini yapmıyor. O zaman ne diye başbakanlık maaşı ahyor ki" dedi. Ecevit Londra'da • İSTANBUl. (AA) — DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit, Dünya Enerji lncelemeleri Merkezi'nce düzenlenen yuvarlak masa toplantısına katılmak üzere, eşi Rahşat Ecevit'le birlikte Ingiltere'ye gitti. Londra'da bugün ve yarın yapılacak toplantıda, "savaş sonrası Ortadoğu'da kurulacak yeni düzen", "petrol arzı ve fiyatlarında istikrar" ile "Körfez güvenliği" konuları ele alınacak. Suudi Arabistan eski Petrol Bakanı Zeki Yamani'nin başkanı olduğu Dünya Enerji lncelemeleri Merkezi, ilk toplantısmı geçen yıl kasım ayında yapmıştı. Universite düzeni • ANKARA (UBA) — Mülkiyeliler Birliği'nin kültürel etkinlikleri çerçevesinde düzenlediği panelde, üniversitelerin çeşitli sorunlan, vakıf üniversitesi kurulmasuıa ilişkin yasa tasansı ve yeni unirersite modeli tartşılacak. Bugün saat 14.(0'te Mimarlar Odası topantı salonunda yaplacak panele, SHP parti medisi üyesi Prof. Dr. Tüıkân Akyol, DYP Miletvekili Tevfik Ertuzün, Gaa Üniversitesi öğretim üyeerinden Prof. Mustafa Altntaş ve Ankara Ünversitesi Hukuk Falultesi öğretim ttyeerinden Prof. Dr. Nırkut Inal konuşmacı olaak katılacaklar. Özallardan sonra Yılmaz da Eymen Topbaş'ın kendisini desteklediğini açıkladı Kim doğru söyltiyor?İDRİS AKYÜZ GÜNDÜZ tMŞİR ANAP İs- tanbul 11 Kong- resi için geriye sayma başlar- ken şimdiki Başkan Eymen Topbaş'ın kimi destekîediği bir türlü netleşme- dL Muhafazakâr kanadın il baş- kanı adayı Fatih tlçe Başkanı Talat Yılmaz, "Diin Eymen Top- baş'la göriiştüm. 'Çıkın bu işi bitirin. Desteğim sizinle* dedi. Parti içinde tabana yüksekten bakanlaria tabanın mücadelesi sttrüyor" dedi. Semra özal da İS şubatta il merkezine yaptığı ziyarette, Eymen Topbaş'la tele- fon görüşmesi yaptığını aktara- rak "Eymen Bey enıaneti sahi- bine teslim etmekten dolayı fev- kaiade mutlu olacaguu söyledi." demişti. Cumhurbaşkanı Turgut özal da 17 şubatta lstanbul'da yaptığı basın toplantısında ko- nunun Eymen İbpbaş'a açıldı- ğını ve "uygundur" görüşünü aldıklannı vurgulamıştı. Cumhurbaşkanı'nın eşi Sem- ra Özal'la muhafazakârlardan Talat Yılmaz'ın aday olduğu ANAP Istanbul tl Kongresi ya- rın yapılıyor. Kongre öncesinde uzlaşma çabalannın sonuç ver- memesi üzerine taraflar "deiege avı"nı dün de sürdürdüler. Sem- ra Özal, yönetim kurulu ve de- lege listesini hazırlamak için ba- zı ilçe başkanları ve milletvekil- leriyle görüştü. Cumhurbaşkanı Turgut özal, kongre öncesinde Istanbul'a gel- di. Turgut Özal hafta sonunu ANAP 3. Olağan II Kongresi- nin gerçekleşeceği Hilton Con- vention Centıtfın bitişiğindeki Harbiye Ordu Evi'nde geçire- Liste belirleniyor Sinema sanatçısı Cüneyt Arkın ve Hakem Yusuf Namoğlu Semra özal'ın listesi için önerildi. tç Politika Servisi — ANAP Istanbul il kongresine bir gün kala liste çalışmalan yoğunluk kazandı. tlçe başkanları ve delegelerin belirttiğıne göre Semra özal'a önerilen isimler beürlendi. Semra özal'a kapalı zarflar içinde sunulan isimler şöyle: Recai DeUbaşogm (Bakırköy), Çetin Yıldmmakm (Beyofelu), Yusuf Namoglu (Beşiktaş), Mustafa Tellioglu, Yurdakul Dagoglu (Beşiktaş), Osman Ceylan (Beykoz), Ertuğrul Kurt (Eyup), tsmail Şenocak (Fatih), Erdai Aksoy (Sarıyer), Güzide Kılıç, Şükran Öktem (Şişli), Şerafettin Elmas (Şişli), Osman Hızlan (Kadıköy), Orhan Yalın (Üskudar), Feridun Celal Pişkin (Üskudar), A.Ümit Aydınlar (Üsküdar), E.Nezib Özgül (Kadıköy), M.Yılmaz Çebi (Kadıköy), Mevlut Akarçesme (Beyoğlu), Cüneyt Arkın. cek. Başbakan Yddınm Akbu- lut'un da Istanbul'a gelmesi bek- leniyor. Muhafazakâr kanadın adayı Talat Yümaz'ı destekleyen ba- kanlar Mehmet Keçeciler ba- kanlıktan azledilen Hüsnu Do- gan'la birlikte kulis çalışmalarını dün taktik değiştırerek basına kapalı yapmaya başladılar. özeüikle Hüsnü Doğan'ın bazı ilçe merkezlerine ziyaretlerinin "genel başkanhk yanşı göriintii- sü k i iddia edildi. ü içinde tabana yüksekten ba- kanlaria tabanın mücadelesi süriiyor" diye sürdürdu. Eski Odalar Birliği Başkanı Ali Coşkun'un adaylık önerisi- ni kabul etmediğini vurgulayan Yılmaz, "Bayan Özal kazanırsa sizi partiden atacaklarmış" anımsatmasma, "Bu onlan at- mayacağız. Kaybetsek de aynl- mayız" karşılığını verdi. Yılmaz, Cumhurbaşkanı Özal'ın tavnm "demokratik mücadeleye müdahale" şeklinde değerlen- dirdi. ın kazanması, Sayın Cumhur- başkanı'nın tarafsızlığına gölge düşürecek ve Ûeride onu çok ra- hatsız edecek." Fatih ilçesi delegelerinin Sem- ra özal kanadının karargâh kur- duğu tstanbul il merkezine gide- rek deiege kartlarını almamala- rı üzerine dun ANAP İstanbul 11 Sekreteri Zeki Aytaç, kartları Fatih ilçesine getirerek Talat Yıl- maz'a teslim etti. Yılmaz, kart- ları alırken il merkezinde. dele- gelerden kart karşılığında imza alınmasını eleştirdi. ö z a l l a r Cumhurbaşkanınm eşi Semra Özal ANAP İstanbul îl Başkanlığı'na aday olduğunu açıkladıktan sonra delegelerle görüşürken Eymen Topbaş'la telefonlaştığmı, Topbaş'ın da kendisine, "emaneti sahibine teslim etmekten mutlu olacağmı" söylediğini anlatmıştı. Muhafazakârlar ANAP'taki muhafazakâr kanadın Semra Özal'a karşı aday olarak gösterdiği Fatih îlçe Başkanı Talat Yılmaz, dün gazetecilere, "Eymen Topbaş'la görüştüm, Topbaş, 'Çıkın bu işi bitirin. Desteğim sizinle' şeklinde konuştu" dedi. Talat Yılmaz, dün Fatih ilçe merkezinde çalışmalannı sürdü- rürken bakanlann delegelerle "ev toplanülan" yaptığını, par- ti merkezlerini ziyaret etmeyece- ğini söyledi. Yılmaz, "Divan başkanlığına adayınız var mı" sorusunu u Var tabii, onlar isim sürdüğü müddetçe biz de süreriz" şeklinde yanıtladı. Yıl- mazcılann kongre divan baş- kanlığı için Adalet Bakam Oltan Sungurlu üzerinde göruş birliği- ne varabilecekleri öğrenildi. Yıl- maz, sözlerini "Eymen Topbaş ik görüştüm. 'Çıkın bu işi biti- rin, desteğim sizinle' dedi. Par- Talat Yılmaz, bir sonı üzeri- ne de "şeriatçı olmadığını" be- lirterek "muhafazakâr-liberal aynmında liberallerin kendileri- ni elit saydığını" ifade etti. Yıl- maz şöyle dedi: "Biz muhafazakârlar köyden yetiştiğimiz için bizi bir turlu hazmedemivorlar. Taşralılann yöoetime talip olmasına kendi- lerince karşı çıkmaya çahşıyor- lar. Yapılan baskılann anti de- mokratik olduğunu soylemeye gerek yok. Bazı bakanlar mev- cut il yönetirnini eikisiz lıale ge- tirerek şu anda U adına her şeyi yapıyoriar. Sayın Semra Özal- Bu arada Talat Yümaz'ı des- tekleyen ilçe başkanlarının yak- laşık 50 kişilik bir ön liste hazır- ladıkları, 25 kişilik yönetim ku- rulu asil ve yedek üyelerini de bu gece belirleyecekleri öğrenildi. Semra Özal'ın göriişmeleri Semra Özal, dün kongre ön- cesi çalışmalannı The Marma- ra Oteli'nde sürdürdu. Bayan Özal'ı destekleyen bakanlardan Mustafa Taşar, "Seçimin de- mokratik ohnasuu istiyoruz" di- yerek, Semra özal'ın ilçe baş- KONGREKULİSİ ARAÇ YlClNI — ANAP kongresine bir gün kala kutis çabşmalan voğunluk kazandı. Semra Özal'ın kaldığı otelin önü resmi plakalı araçlarla çevrili dunımda. Otelin içi de partilikrle dolun- ca çevrede oldukça hareketlilik gözleniyor. (Fotograf: Erdogan Koseoğlu) En yürekli deiege Talat Ydmaz'ı destekleyenler dün Bakırköy delegesi Sabahattin Çakır'ı ^en yürekli deiege" seçtiler. Çunkü Çakır, Semra özal'la görüşup açıkça kendisini desteklemeyeceğini söylemiş. Semra Özal'ın yanından ayrılırken karşısına çıkan Mustafa Taşar'a şöyle bir dokundurmuş: — Şimdi Cumhurbaşkanı pazartesi günü televizyona çıkacak ve "Kim demiş ANAP'ta demokrasi yok. İşte bakın, Cumhurbaşkanı'nın eşi bile seçilemedi" diyecek. Taşar hamleyi savuşturmak istemiş: — Ben böyle bir sonuç beklemiyorum. Bu senin hüsnü kuruntun. Yılmazcılar pazar günü sandıktan kimin çıkacağını merak ediyorlar şimdi; "Hüsnü Kunıntu" mu, "Hüsnü Doğan" mı? At yanşıTalat Yılmaz yanlısı Karadenizli bir deiege arkadaşlanna anlatıyordu: — Ula uşaklar, ha bu iş benzedi at yanşına. Mutlak bir taraf, çizgiyi önde geçecek. Ancak benim anlayamadığım şey; Madem biz kazanacağız -ki öyle- Semra Hanım niye koşayi? Yok, eğer o kazanacaksa biz niye koşayiruk? NOTLAR Streç-türban Semra Özal'a destek veren eski bir bakanın eşi The Marmara Oteli'nin lobisinde dolaşırken ikiotel müşterisinin dikkatini çekti. Milletvekili eşinin üzerinde jade renkli (yeşille mavi arasında bir ton) streç pantolon, siyah ceket içinde ust iki düğmesi açık beyaz bluz, kafasında siyah türban, türbanın üzerinde de yine jade renkli bir bant vardı. Otel muşterileıi, merak ettikleri bu hanımın eski bir bakanın eşi olduğunu öğrenince aralarında söylendiler: — tşte ANAP'ın hali. Altı jade streç, iistü türban. kanlan ve milletvekilleriyle dün yaptığı görüşmelerde, il yönetim kurulu ve deiege listeleri için gö- rüş aldığını ifade etti. Taşar bu görüşmelere, Fatih, Küçükçek- mece, Gaziosmanpaşa, Bakır- köy, Umraniye ilçe başkanlany- la ANAP İstanbul Milletvekil- lerinden Nuri Gökalp, Talat tçöz, Baki Albayrak ile Maliye ve Gümrük Bakanı Adnan Kah- veci'nin çağnlmadığını kaydet- ti. Başbakan Akbulut'un 'uzlaş- ma' sağlaması için Istanbul'a gönderdiği ANAP Teşkilat Baş- kanı Orhan Demirtaş, 20 civa- rında ilçe başkanıyla görüştük- lerini belirterek "En büyük sı kıntımız, bakanlar ve bölge dı- şında olan mUetvekillerinin bu- rada olrnası" dedi ve şu görüş- leri savundu: "Semra Özal'a şirin görün- mek isteyen kişiler var. Bunlaru teşkilata baskı yapması sıkıntı yaraüyor. Semra Özal'ın şabsı- na tepki gösterenler de oldukça sert. Bu iş, bir yanş beyecanımn çok ustiıne çıktı. Semra Özal'ın yanında kongre kaybetmiş, sır- ü yere gelmiş ilçe başkanları, politik şahsiyetler var. Bunlar işi tahrik ediyor."ANAP genel baş- kan adaylanndan Mesut Yılmaz da dun akşam saatlerinde Istan- bul'a gelerek Kadıköy delegele- riyle bir yemek yedi. Bu arada Semra özal'ın aday- lığını destekleyen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı İmren Aykut, tstanbul Milletvekili Leyla Yeniay Koseoğlu, tzmir Milletvekili Işılay Saygın ile An- kara Milletvekili Göksel Kalay- cıoğlu bir basın toplantısı du- zenleyerek "Bayan Özal'ı destek- leme nedenlerini" açıkladılar. öte yandan eski Bakırköy Be- lediye Başkanı Naci Ekşi Etıbank Yönetim Kurulu uyeliğinden is tifa etti. Yusuf Ozal: Tasfiye, iktidarı kaybettirir ANKARA (Curahuriyet Bü- rosu) — TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Yusuf Boz- kurt Özal, Semra Özal'ın aday- lığıyla başlayan parti içi çekiş- meler konusunda "ANAP'ı meydana getiren insanlan suni graptara ayınp buslann bir kıs- OMB tasfiyeye kauaşmak iküda- rı başka partilere ka>dırabilir" dedi. Semra Özal'ın adayhğı ko- nusundaki sorulara net yanıt vermekten kaçınan özal, kara- rı delegelerin vereceğini belirtti ve "Ben Malatya'da iki kongre geçirdim. Hiçbir adaya destek olmadım" değerlendirmesini yaptı. TBMM'nin çalışmaması- nı da eleşüren Yusuf Özal, bu- nun sorumluluğunun iktidar partisinde olduğunu belirterek "Birçok arkadaş bunun farkın- da değil. Gucün başka yerlerde olduğunu sanıyor" diye konuş- tu. özal, hukumette yapılacak bir değişiklik halinde kabinede görev almayacağını da açıkladı. Yusuf Bozkurt özal, ANAP tstanbul il baskannğı tartışma- larından sonra beklenen basın toplantısmı, dun başkanı bulun- duğu TBMM Plan ve Bütçe Ko- misyonu Toplantı Salonu'nda yaptı. Yusuf özal'ın gergin bir yüz ifadesiyle açıklamalarına başladığı basın toplantısı, Türk Basın Birliği'nin jüri büyük ödulunü Semra Özal'a verdiği- ni Cumhuriyet'ten öğrenince kahkahalarla tamamlandı. Basın toplantısında yetki ta- sarısını eleştiren Yusuf Bozkurt özal, temel yasaların "TBMM'de göriışulmek suretiy- le çıkanlmasının demokratik parlamenter sistemin özune da- ha uygun düşeceği" göruşünde olduğunu bildırdi. Özal, yetki tasansını adını vermeden Dev- let Bakanı Mefamet Keçeciler'le öngörüşme yaptıktan sonra ko- misyona getireceğini söyledi. Yusuf Ozal, oğlunun düğünü- ne ağabeyi Turgut Özal'ın ve yengesi Semra OzaFın "gelme- melerine", "üzülmüş de oimadıgınr bildirerek, "Ben da- vetiyeyi kendi eümle verdim. Gelmeyiş sebebini bikmiyo- rum." dedi. ANAP'ın "Deniz ayıa" deiege avında FARUK BİLDİRİCİ The Marmara Oteli'nin lobisinde de- legeler omuzlara ahmyor ve alkışlanıyor. Gaziosmanpaşa Çimen Restaurant'ta muhafazakâr delegeler tek tek ayağa kal- kıyor, alkışlanıyor ve ardından "Sayın tçişleri Bakammız silah ruhsatlan mese- lesini halletti" anonsu yapılıyor. Akbu- lut'un uzlaşma için gönderdiği iki parti yöneticisi âdeta "Tarabyi mahkûmu." Otelden hiç çıkmıyor. Bakanlar, millet- vekilleri, partih'ler, 12 genel müdür, 3 müsteşar, 4 müsteşar yardımcısı ve 700 kadar bürokrat "ANAP'ın anası" ya da "devlet ana" için çahşıyor. ANAP'ın anasırun Schwarzkopfu Mustafa Taşar gelişmelerden memnun, "Hava bombardunanı tamamlandı. Pa- zar günü kara harekâtına başlayacağız" diyor. Yanında da Devlet Meteoroloji lş- leri Genel Müdürü Faysal Geyik. Sanır- sınız o da kara harekâtı için hava duru- mu raporu veriyor. Taşar'ın elindeki dos- yada delegelerin fotoğraflan ve doğum yerleri, etrafında parti yöneticüeri ve üze- rinde türbe yeşili bir pijama. "Hemşeri- cilik lobileıini" harekete geçiren Taşar, otel odasında bir gazetecinin "Ulaştır- ma bakanı delegelere çağn aleti dağıtı- yor, Türkiye Gübre Sanayi de size bağlı olduğuna göre siz de delegelere giibre mi dağıtacaksınız?" sorusuna, "Hayır. baklava" yanıtını veriyor. Schvvarzkopfa benzemek Taşar'ın çok hoşuna gitmiş, duzeltme yapıyor: "O çöl ayısı, ben de- niz ayısı." Semra özal kanadı Bakırköy'de Talat Ulmaz'a oy versinler diye Kuran'a el bas - tırıldığı söylenen Bakırköy delegelerin- den bazılarını yanına çekince "Çok mut- lu oluyorlar." En sık kullandıkları söz- cük de ". Jlçeyi çözdük." Demek ki mu- hafazakârlar bir güçtü ve anacılar çöz- meye çalışıyor. Anaalar ve muhafazakârlar arasında- ki çekişmenin bir kurbanı da Meclis ku- lislerinde "Hasan'dan dönmeler" ya da "aktif tarafsızlar" olarak adlandırılan Eyüp Aşık ve arkadaşlan. Geçen salı gü- nü TBMM'de 50 kadar milletvekiliyle toplantı yapan "aktif orafsızlar" bir uz- laştırma çabası içinde. Eyüp Âşık'ın ön- ceki gün Talat Yılmaz'la havayı yumu- şatmak için yaptığı telefon görüşmesi üzerine dün gece yansından sonra mu- hafazakâr tnilletvekilleri Adnan Yddız ve Baki Albayrak da Aşık'ın kaldığı Maç- ka Oteli'ne "çıkarma" yaptılar. Aşık des- tek isteyen milletvekillerine "Gelin an- laşın. Semra Hanım başkan olsun, lis- teyi siz vapm. Yoksa 4 martta daha kö- tü şeyler olacak" dedi. MİUetvekiUen de "4'ünden sonra ne olacaksa olsun. Biz Talat Ydmaz'ı geri çektirsek bile delege- ler başka aday çıkartır, bizi silerler" ya- nıtını veriyorlar. Tartışma, gürültü ve so- nunda yine anlaşma yok. Semra özal kanadı artık kendine gü- veniyor. Ve üsteyi ortak yapma önerisi- ni bile kabul etmiyorlar. Tarabya Ote- li'nde kalan genel başkan yardımcıları Orhan Demirtaş ve Halil Özsoy, Başba- kan Yddınm Akbulut'un tstanbul'a gel- mesini isterken Semra özal kanadı bu konuda olumsuz düşünüyor. Ama yine de Akbulut'un kongreye katılması ola- sılığı yüksek. Ancak artık Akbulut'un yapabileceği bir şey kalmamış gibi. Çün- kü kılıçlar çekilmiş, havada. Şimdi sıra salon oyunlannda. Muhafazakâr kesim iddia ediyor: "Kongre günü delegelerin Semra Özal'a oy vermesini garantüemek için Talat Yılmaz listesini zarfa koymadan bize getirin... milyon verelim' diyortar." Bakalmı, kongre ojunlannda kim ba- şarılı olacak? POLİTİKA GÜNLÛĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA ANAP Hazırlanıyor. iBaloya Semra Hanım kime karşı savaşıyor? Devlet Bakanı Güneş Taner veriyor bu sorunun yanıtını: — Eğer Semra Hanım bu seçimi kaybederse, ekonomi için çok kötü olur. İrtica beklentileri artar... Anlaşılıyor ki, Bayan Özal. irtıcaya karşı savaşıyor... Acaba, Semra Hanım'ın ANAP içindeki tutuculara karşı savaş açmak neden daha önce hiç aklına gelmedi? İçişleri Bakanı Abdülkadır Aksu, bu göreve getirilirken Ûzal ailesi onu hiç tanımıyor muydu? Cumhurbaşkanı özal ne dıyor: — Ben Aksu'yu valiliğinden tanırım, bunu bana yapma- yacaktı. ANAP içinde tarikatların ne denli etkin olduğunu bilme- yen yoktur. Süleymancılar ve Nakşibendiler ANAP'ta etkin görevler yüklenmiştir. Abdülkadır Aksu'nun bakanlığı dö- neminde emniyet örgütünde lojman dağıtımından atamaya, yükselmeye (terfi) dek her şey "oruç-namaz-tarikat" çizgi- sınde yapılmıştır. Eğer Aksu, Semra Hanım'ın İstanbul İl Başkanıtğı'na "evet" deseydi şimdi durumu ne olacaktı? Şu yanıt verilirdi: — Aklı başında muhafazakâr... Ama Aksu, Semra Özal'ı desteklemiyor. Keçeciler, Do- ğan, Çiçek'le birlikte Talat Yılmaz'ı destekliyor. Üç bakan hanedana başkaldırıyor. Artık ANAP'ta gericiler belli oldu. Devlet Bakanı Güneş Taner, olayı bakın nereden yakalamış: — İrtica beklentileri artınca Türkiye'ye yönelik yabancı ya- tırımlar tehiikeye girer. Güneş Taner, beş ay önce de şöyle diyordu: — TOrkiye'de bir irtica tehlikesi yoktur... Taner'in önceki gün yaptığı açıklamadan yola çıkarsak şu yorumu yapabili- — « ^ _ „ _ — ^ - ^ . ^ . ı ^ — Yapılan anketler Semra Hanım'ın Talat Yılmaz'ın önünde olduğunu gösteriyor. Haberlere bakılırsa delegelerin çoğunluğu Bayan Özal'ı destekliyor. 60 Süleymancı delegeden sonra Nakşibendi delegeler de ikiye bölünmüş durumda. Semra Hanım'a göre "aklı başında muhafazakârlar" kendisinin il başkanı olmasını istiyor. rız: Türkiye'deki anti- laik eytemleri orga- nize edenler, ANAP içindeki muhafaza- kârlardır... Semra özal'ın İs- tanbul İl Başkanlığı'- na seçilmesiyle ANAP çağdaş, de- mokrat, liberal bir parti olacak bakan Taner'e göre. Öyle mi? Yapıtan anketler Semra Hanım'ın Ta- lat Yılmaz'ın önünde olduğunu gösteri- yor. Haberlere bakı- lırsa delegelerin ço- ğunluğu Bayan Özal'ı destekliyor. 60 Süleymancı delegeden sonra Nakşi- bendi delegeler de ikiye bölünmüş durumda. Semra Ha- ntm'a göre "aklı başında muhafazakârlar" kendisinin il baş- kanı olmasını istiyor. ANAP'ta muhafazakâr-liberal çekis- mesi bir oyun. Cumhurbaşkanı Özal'ın bir Keçeciler, bir Aksu'dan dü- şünce olarak ne farkı vardır? özal, İçişleri Bakanlığı'nda olup bitenleri bugüne dek hiç görmemiş midir? ANAP örgutleri bugün muhafazakâr kanadın elindedir. ls- tanbul'da muhafazakârların bir bölümü hemen yer değişti- rip Bayan Özal'ın yanında dizelenmıştir. Şimdi sıra 'mas- ' keti bato'nun yapılacağı 3 mart gününe gelmiştir. ANAP, yarın yapılacak 'maskelı baloya' kavga dövüş ha- zırianırken DYP lideri Demirei'den bir fıkra aktaralım ister- seniz... ' Bir kadın hastalanan oğlunu doktor doktor dolaştırmış ama bir türlü iyileştirememiş. Sonunda doktorlann en ün- lüsüne gitmiş. Doktor kadına bakmış ve şöyle demiş: — Haydi soyun bakalım... Kadının gözbebekleri büyümüş, heyecanlanmış: — Ama doktor bey, hasta olan ben değil çocuğum... Doktor gayet ciddi yanıt vermiş: — Bunu iyileştirmektense gel bir yenisini yapalım... Demirel fıkrayı anlatıp ardından ekliyor: — Milletin yüzde 80'inin reddettiğı bir çocuk var. Bu ço- cuğun iyileşeceği yok. Miltet yenisini yapacak... ANAP İZLENtMLERt The Marmara'da bir akşam vakti LEYLA TAVŞANOĞLÎT The Marmara Oteli'nde bir akşam vakti. Otelin önünden yürüyoruz. Çift sıra otomobil- İer park etmiş. Aralarında ba- kan arabalan da var. Merce- des'ler, BMVV'ler mi istersiniz, yoksa Amerikan, Japon mar- kaları mı? Hepsinden çeşit çe- şit, renk renk... Otelden içeri giriyoruz. Ka- pımn önünde korumalara ben- zeyen kişiler gruplar halinde konuşuyorlar. Hepsi Lacivert, ya da siyah giysili, beyaz göm- lekh", bıyıkh. Çoğu esmer. Saç- lanm iyice ıslaüp, ya da biryan- tinleyip arkaya taramışlar. Yukan, lobiye çıkıyoruz. İş- te burası bir âlem... İnsan, in- san, insan... Lobi erkek baskı- nına uğramış sanki. Hepsi de siyah, ya da lacivert giysili. Üst düzey yetkililerin Türkiye'de tamttıkları erkek modasına uyarak bir örnek ipek kravat ve cep mendili takrmşlar. Yere doğru dikkatli bakıyoruz. Pek çoğunun ayağında beyaz çorap ve sırtlanndaki giysilere uyma- yan renkte pabuçlar var; örne- ğin kahverengi. Ama hiçbiri ca- murlu, ya da cilasız değil. Ba- kışlanmız yukanlara doğru ka- yıyor. Çoğunlukla esmer olan erkeklerin siyah, ya da kır düş- müş saçları iyice biryantinlen- miş, geriye doğru tarah. Bilek- lerinde pahalı saatler. Sözleş- mişçesine hepsi beyaz gömlek giymişler. Biraz ötedeki asansörler hiç durmadan çalışıyor, bunlar a akın akın insan biniyor. Durak yerleri hep 18. kat. Bir kısım asansörden de akın akın insan lobiye iniyor. Henuz vakit erken. Akşam yemeği saati gelmek Uzere. Bi- raz ötede barın yakınlarında birkaç kişi konuşuyor. Deiege olduğu her halinden anlaşılan biri diğerine diyor ki: "Hanfendiyle aramızdaki makas kapandı. Her şey ta- mam." Bu da ne? Kur makası mı yoksa? Lobide biraz daha dolanı- yor, bir yandan da konuşulan- lara kulak kabartıyoruz: "Hanfendiye ter- tef emıatıyla her şeyi suodum." "Saat kaç oldu, hanfendi İS numarada hâlâ çalışıyor." Delegeler, işadamlan, ba- kanlar 18. kata çıkıyorlar. Ad- lannı yazdırıyorlar. Hanfendi çok özel kişilerin dışmda otel- de hiç kimseyi kabul etmiyor, bunlara il merkezinde randevu veriyonnuş. tnsanlar birden hareketleni- yor. Sola, açık büfenin olduğu kısma doğru yöneliyorlar. Yi- yecek yüklü masalann önünde insan kuyrukları... Neler yok ki... Çeşit çeşit salatalar, soğuk etler, peynir tabaklan, altlann- da minicik alevli ocaklann yan- dığı kapaklı bakır lengerlerde sıcak etler, tavuklar, garnitür- ler, hatta bir lengerde yoğurdu biraz sulanmış mantı bile var. Lobideki masalarda da hep erkekler. Önlerinde kahve ya da kola servisleri aralannda 'göstermelik' denebilecek, bir ya da iki kadın göze çarpıyor. Birisi saçlarını at kuyruğu ha- linde arkaya toplamış. Sırtmda koyu gri bir tayyör. Makyajsız. Diğerinin sırtmda kurt postun- dan alacaiı bir ceket. Lobinin sıcağında nasıl da terlemiyor, diye düşünüyorum. O biraz da- ha dikkat çekici bir kadın. Makyaj da yapmış. Siyah bo- yalı saçları omuzlarında. Iki- sinde de fazla mücevher yok. Saatler ilerliyor, lobideki in- san yoğunlugu biraz inceliyor. Masalardan kahve, kola servis- leri kalkıyor; bunların yerini rakı bardakları ahyor. Artık saatler gece yansını gösterirken insanlar da gevşiyor, ya odala- nna, ya evlerine yollamyorlar.