Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
75 MAKT 1991 CUMHURÎYET/17
HAVA DURUMU TÛRKIYE'DE BUGÛN
Devlet MeJBorolOfi işlen Genel Mû-
öûrtûOû'nden alınan bılgiye göre
yurdun doğu tesimleri çok bulutlu,
Dojju KarabenE, Ooğu Anadokj'nun
ve Güneydoju Anadolu'nun rjoğu-
su ya&tşlı geçecek. V&flçbr yajjmuc
Doğu Anadolu'nun yükseMerinde
kar şeklınde olacak Hava sıcaklığı
Değışmeyecek Rüzgâr: Yurdun ku-
zeybatı kesımlerinde, kuzey ve do-
gu, öteta yerienle kuzeyve bah yön-
lerden ofia kuvvette. yurdun kuzey- yında butunacak. van Gölü'nde hava. kar yağtşlı geçecek
baö kesımiennde kuvvetii esecek. Rûzgâr kuzey ve batı yönlerden hafıf, ara sıra orta kuvvette
Denızlerde yıldız ve poyrazdan S-7 esecek Göl kûçük dalaalı olacak.
kuvvefinde, saatte 10-21, Ege'de
27-33 demz oııiı hızta esecek. Dal-
Adana
Adapaan
Adıyaman
Myon
AJrı
Ankara
Anakya
Anolya
Artvuı
Aydın
BalıkESr
fctecik
Bıngtl
Bıtiıs
Botu
Bursa
Çanabole
Çorum
Denı*
A 18° 8° Oıyartttkır
B 8° 3°E*rTO
Y 14° 5°Erancan
A 11° ?=Eramım
K 2° -5° Esloşehır
B 11° 3"6aaan«BP
A 18° 10° Gıresun
A 16° 7° Gûmüshane Y
Y 10° 3°Ka*kâfi
A 17° 7°lsparta
B 11° 5°b&nW
B 10° 4°izrmr
B 6° 1°(öfS
7>Kastamonu B
B
K
B 7° 2°Kaysen
6 11° 4°Kıridarelı
B 10° 4°Konya
B 12° 3°Kû«V>
» 16° 7°Maiatya
8° 2°Manısa
9°-1° KMaraş
7° 2°Mwsm
1° -5° MuOÜ
11° <°Muş
13° PHijta
8» 5°0rtu
7° 0°Hte
4°-3° Samsun
12° 3°Sirt
7° 3°Sınop
16° 7°S«as
0° 8°Telgnlaj
8° 3°Trabax!
8° 0°1unc«6
8° 0°U5ak
11° 3° Van
10° 2°Ytagat
7° 1° ZonguM*
A 14° 6°
A 14° 5°
A 17° 10°
A 14° 5°
K 3°-2°
B 9° 2°
B 8° 5°
Y 10° 7°
B 9° 5°
Y 10° 3°
B 8° 5°
B 6° 0°
B 7° 3°
Y 10° 7°
B 6° 1°
A 12° 4»
K 5°-2°
B 7» 1"
B 7» 4»
ga yûksekliöi 1-2, Ege'de 3-4 dola- :
i 4 :
* *
ı bulutlu yajmurlu g f j sısi / ? l a r t
' *•** B-tHjlutkı G-flüneşlı Kkartı S-sslı Y-yaflmurtu
BULMACA
SOLDAN SAĞA:
1/ Konser. 2/ Yan-
kı... I. Dünya Sava-
şı'ndan sonra kimi
azgelişmiş ülkeleri
kendi kendilerini yö-
netecek bir düzeye
eriştirip, bağımsızlı-
ğa kavuştunıncaya
kadar Birleşmiş Mil-
letler adına yönet-
mek için kimi büyük
devletlere verilen ve-
killik. 3/ Mayalı ha-
murdan yapılan yas-
sı ekmek... Gözü
doymaz, haris. 4/
Bir şeyin meydana gelme süreci...
Türkçede ilgi adılı. 5/ Necati Cuma-
lı'nın, bir adı da "Tütün Zamanı"
olan romanı... Güneydoğu Anado-
lu'da daha çok kadınların çeşitli yer-
lerine yaptırdıklan bir tür düvme. 6/
Parola... Yıizen bir geminin baş ve
kıç taraflannın suya batma miktar-
lannın arasındaki fark. 7/ Hile... Bir
ticaret senedinin üzerine yazılan ke-
fülik. 8/ Otsu bir bitki... lstenilen ni-
telikleri taşıyan. 9/ Çok dikkatsiz kimse.
YUKARIDÂN AŞAGIYA:
1/ Güvence için verilen para. 2/ tnsanı istenmeyen seçenekler-
den birini izlemeye zorlayan durum... Bir spor kulübümüzün
kısa yazılışı. 3/ Uvendirenin ucuna çakılnuş sivri demir çivi...
Mesafe. 4/ Yasalar yönünden insanlar arasında ayrım bulun-
maması durumu. 5/ llaç... Osmanh devletinin Kuzey Afrika
1
daki son topraklannı da yitirdiği antlaşmanın adı...Nazi parti-
sinin hucum kıtasını simgeleyen harfler. 6/ Yemek... Eski Mı-
sır'da güneş tanrısı. 7/ Bir tngiliz uzunluk ölçüsü:.. Akkannea,
termit gibi adlar da verilen bir böcek. 8/ Aynı rengin değişik
tonlan kullanılarak yapılan resim. 9/ Yaratıcı... Kirişli bir çal-
60 YIL ÖNCE Cumhuriyet
Raşit Rıza
15 MART 1931
Atina'dan gazetemize
yazıhyor: Raşit Rıza temsil
heyetinin rakip bulunduğu
Romanya vapurile Galata
rıhtımını terkettik.
Çanakkale'ye kadar hava
sakindi. Çanakkale'den sonra
hava birdenbire değişti.
Sanki Cenabı Hak bu trupu
*ftrtmalarda bucalamağa mahkûm etmiş gibi deniz
ortasmda o kadar sallandık ki ancak bir gün teahhurla
Pire'ye vasıl olabildik. Geçen defada Bursa'ya giderken
Marmara açıklannda vapurumuz batmak tehlikesi
geçirmişti. Bu defa da 36 saat deniz üzerinde sallandık.
Herkes yerlere serilmişti. Atina'da heyeti istikbal için
tertibat ahnmıştı. Fakat bir gün teahhurla vardığımız ve
karaya da sabahleyin çıktığımız için, ancak kendimizi bir
otele atabildik. Öğleden sonra Raşit Rıza B. sefirimiz
Enis Beyi ziyaret etti. Samimi bir hüsnü kabul gördü.
Oradan çıkılınca bir gazeteci istilâsı karşısında kaldık.
îstanbul'da gazetecilerin çokluğundan şikâyet edenler
gelsinler de görsünler. Dört saattir gelen, gelene. Atina
' matbuatının bugünkü mes'elesi yalnız biziz. Burası
merkez olmak üzere bir kaç gune kadar Pire ve
mülhakatını da dolaşacağız ve gene Atina'da temsiller
vereceğiz. llk temsil perşembe günü Samsun, cuma giinü
taş parçasıdır. Cumartesi Pire'deyiz. Maalesef burada da
tstanbul'daki bazı eşhas ile bar ve artist kumüsyonculuğu
yapan bazı kimseler aleyhimizde propaganda yapmak
istemişlerse de muvaffak olamamışlardır. Bunlar bilhassa
gazetecilerden yüz bulamamışlardır.
30 YIL ÖNCE Cumhuriyet
Silahlanma yarışı
15 MART 1961
Ortadoğudaki silahlanma
yanşı yeni bir merhale
kaydetmiş ve iki Arap
hükümeti uzun zamandan
beri peşinde koştukları bir
gayeye ulaşmıştır. Irak ve
Birleşik Arap Cumhuriyeti,
bilhassa Cumhurbaşkanı
Nâsır'ın aylardan beri
arzuladığı mutekâmil Soyyet yapısı jet avcı uçaklan
Mig-19'lardan temin etmiştir. Sovyet iktisadi, askeri ve
teknik yardımmı kabul etmekte olan ve ihtilalci askerler
tarafından idare edilen Kahire ve Bağdat
Hükümetlerinin, Mig-19'ları aynı zamanda ve eşit
miktarda aldıklan anlaşılmaktadır. Her iki memleketin
hava kuvvetlerine, buraya gelen haberlere göre birer filo,
yani takrıben 15 er tane Mig-19 gelmiştir. Si>"asi çevrelere
göre, böylece Sovyetler, Kahire ile Bağdat arasında tefrik
gözetmediğini, ikisine de aynı muameleyi yapmakta
olduğunu ispat gayreti içindedir.
Mig-19'ların Nâsır ve Kasım'a ani sevkiyatı, Rusya'nın
Arap Dünyasında ayağını basabileceği sağlam bir zemin
peşinde koştuğuna işarettir. Rusya, Birleşik Arap
Kuvvetleri Ordulanm tamamen komünist silahlarıyla
mücehhez bir hale getirmek sevdasındadır. Irak orduları
ise, yanyanya komünist ve İngiliz ile Amerikan
silahlariyle teçhiz edilmiştir. Mamafîh İngiliz ile
Amerikan silâhları, komünistlerinkinden daha az
moderndir.
GEÇEN YIL BUGUN Cumhuriyet
"Ödün vermeyeceğim"
15 MART 1990
Brezilya Devlet Başkanı Fernando Collor de Mello'nun
göreve başlaması dolayısıyla düzenlenecek tören için dün
Brezilya'ya giden Küba lideri Fidel Castro, ziyareti
sırasında kendisine "Bazı lavshelerde bulunulsa da
emperyalizme karşı tavnndan ödün vermeyecegini"
söyledi. Castro, Havana'da, 13 Mart 1957'de diktatör
Fulgencio Batista'ya karşı öğrenciler tarafından
düzenlenen saldınnın yıldönümü dolayısıyla binlerce
öğrenciye hitaben bir konuşma yaptı. Konuşmasında,
Küba'nın emperyalizmden korkmadığını göstermesi
gerektiğini, devrimin emperyalizme hiçbir ödun
vermeyecegini belirten Castro, Küba'nın Latin
Amerika'da hayranlık uyandırdığım soyledi.
Helsinki
Lenıngrad
Moskova
J/İİfV^ «Beıiın
ÎPans
Ankara a
Tebnz
Sam
DÜNYAUA BUGÜN
Amsteröam
AnuTisn
AOtU
Bdgnd
Btrtn
Bonn
Brûkset
Budapeşte
Cenevrt
Cenyıı
CkWe
Ouba<
Frankturl
Sme
Helsnta
Kahire
o
Utln
Leftoşa
B 15°
A 22°
A 17°
A 20°
B 15°
B 10°
B 12°
S 12°
A 17°
8 16°
S 11»
B 10°
Y 20°
A 30*
A 30°
A 14°
A 18°
Y 2°
A 24°
s ip
A 12°
A 13°
Lenngrad
Uındra
Madnd
MOano
Morareal
MutaM
Mürih
New¥ork
Osu
Pare
Prag
nyad
Roma
Sofya
$>ra
lisl/Vıy
Iınus
Varşovj
Vavdık
Viyana
S 1°
Y 10°
B M°
S 15°
B 0°
Y 2°
B W>
B 1 f
A 30°
A 18°
B 12°
A 18°
B 9°
s w
s 11
Vlbshmgion
ZÜ* B 11°
TARTISMA
Dünya Kadınlar veKota
Bugün birbirinden farklı gibi algılanan görüşlerle kadın
hareketi içinde yer alanların bir ortak paydada birleştikleri
yadsınamaz. Bu da bin yıllardır ezilen kadının toplumsal ve
bireysel yaşamda eşitlenmesidir.
Son on yüdır çeşitli öncü kadın grupla-
n, birbirinden farklı, ama yine de birbiri-
ne koşut çeşitli örgütlenme ve eylemlerle
Türk kadımmn Türk ve dünya toplumun-
da yerini alması için uğraş veriyorlar.
Birçok sosyal ve siyasal itici gücün açığa
çıkardığl kadın hareketini, kuşkusuz son on
yılın "gökten zembifle inmis" bir olgusu ka-
bul etmek usa ve mantığa aykırıdır.
Türk kadınları büyük Atatürk'ün engin
yaşanan olaylar gozlendiğinde çok iyi an-
laşılmaktadir. Devrim sayılacak böylesine
önemli toplumsal değişimlerin toplumu
oluşturan tüm bireylerce benimsenmesi ve
uygulanması gerçekleştirilmeden bu değişi-
min yerleşmesi ve gelenekselleşmesi olanak-
sızdır.
Son yıUarda özellikle sosyal demokrat ye-
rel yönetimlerin konuya sıcak bakışı ve tüm
siyasal partikrin kadının uyanışırun ve oy
lerinden söz etmek kolaydır da iş seçimlere
gelince kumllan kadınlarla paylaşmak er-
keklere zor gelmektedir. Ülkemİ2xle bu ko-
ta olayı kök tutacak ve gelişecekse bu, yine
kadınlarm güçbirliği ve zorlamalarıyla ger-
çekleştirilecektir. Kadınlar siyasal yaşamda
yer almak istiyor ve bunun kendilerinin ve
yeryüzündeki pekçok sorunun çözümu ol-
duğunu biliyorlarsa, kapıları zorlamalı var-
bklanru benimsetmelidirler. Erkek egeraen
siyasal kadrolardan davet beklemenin hiç-
bir gerçekçi yönü yoktur.
Birbirinden farklı görüş ve tutumda olan
kadınların bir güç olarak kendilerini kabul
ettirebilmeleri için "kadınlann kadınlara
karşı ayrımcılığı"nın da çozumlenmesi ve
öngörüşünün doğrultusunda, ondan ald!k- potansiyeli oldugunun ayırdına varış., ka- ^ ortak paydanm konınması buyuk önem
lan «nicle.* haremlik-selamhk dfineminden dın olayının büyük kentlerin dışma taşma- t a
5 u n a k t a d l r
- Demokrası ve hoşgöruyu ger-lan güçle, haremlik-selamlık döneminden
yeni çıkmış Osmanlı erkeğinin kayıtsız şart-
sız egemenliğini kırmak, kendi varhklannm
önemini ve konumunu yeniden belirlemek
için, o günun koşullannda pekçok ilerici ha-
reket yapabilmiş, kurdukları masum görü-
nüşlü dernekler ve çıkardıklan dergiler ara-
cıhğıyla en azından bir araya gelip sorun-
lannı tartışma ve kısıth bir çevre içinde de
olsa seslerini duyiirma olgusunu gerçekleş-
tirmişlerdir.
Bugün birbirinden farklı gibi algılanan
görüşlerle kadın hareketi içinde yer alanla-
nn bir ortak paydada birleştikleri yadsına-
maz. Bu da bin yıllardır ezilen kadının top-
lumsal ve bireysel yaşamda eşitlenmesidir.
Uluslararası sözleşmeler ve yasalarla ka-
dın, erkek eşitliğinin özde sağlanamadığı.
sına ve bu konuda çeşitli Anadolu kentle-
rinde panel, seminer ve konferanslar siya-
sal gösteriler düzenlenmesine yol açmıştır.
Geçen yıllann yöresel kiiltUr ve sanat festi-
vallerinin her birinde kadın konusuna bü-
yük yer aynlmış ve bunlar kitlelerce izlene-
rek yankılanmıştır.
Siyaset aianına Kuzey Avnıpa ülkelerin-
den ithal edilen kota olayı, kadın-erkek eşit-
liğinin sağlanması yolunda geliştirilmiş bir
önlem biçimidir. Ülkemiz sosyal demokra-
sisüıce benimsenen bu ilke ne yazık ki her
aşamada tam anlamıyla gerçekleştirileme-
mektedir. Bunda kadınlann çekingenüğinin
yanında erkeklerin olayı beyinleri ve yürek-
leriyle benimseyememelerinin de rolü bü-
yüktür. Nutuklar atıhrken kotanın erdem-
çek anlamda kendimize uygulayarak ve bu-
nu halka halka genişletip çevremize yaya-
rak, kendimizi anlatmak için gösterdiğimiz
çaba kadannı başkalannı anlamak için de
harcayarak daha iyiye ve daha yogun bir gü-
ce ulaşabiliriz.
8 martta bir kez daha tüm insanlann, yer-
yüzündeki tüm kadınlann, onların eşitsiz-
likten kaynaklanan sonuılannı düşünmele-
ri, binlerce yüdır süregelen bu haksızükla-
yük dileğimizdir. Gelecek kuşakları cinsi-
yetçi ayrım yapmadan yetiştinnekse bunun
en gerçekçi çözümüdür.
Prof. Dr. TÜRKAN SAYLAN
Çağdaş Yaşamı Destekleme
Dernegi Başkanı
newsTückiye'ninilk ve tek
Ingilizce gazetesı
yaşında
• Merksz: Tunus Caddesı 4» 7. '
06680 Kavaklıdere Ankara
Tel 128 29 56- 128 29 57
Fax 127 88 90
• Yaa Iftert: Eskışehır Hıghway
Mustafa Kemal Mah No 298 Ankara
Trt 213 65 74 or 223 62 63
Fax 222 17 78
• foanbul Bûro: Istıklal Cad 79-81
Mım Har 4v29 Te(. 145 47 30
Fax 145 47 30
• Izmir Bûro: 1379. Sokak No 59
Guven İş Hanı Kat 3. No 301
Tel 25 52 47- Fax: 19 41 21
• Antalya Bûro: Kırımlıoğlu 1$
Hanı B/Blok No 302 Kalekapı
Tel 17 91 46Fax 18 55 99
• TDN Ankara Bitgi
Işlem Markazi:
Tunus Cad 50A/14. 06680
Kavaklıdere Ankara
Tel. 127 73 84
BAŞSAĞUĞI
O büyük gün gcldıjinde,
Ben kimbilır kaç yıldan beri
Ebedi yaLagımda, toprağın derinliklerinde,
sonsuz bir uylcuda uyuyor olacagım.
Fakal alınca nc zamandır bekJfdigım haberi.
Uyanıp sesimi kımse duymadan
O bUyük zafenn unfsiz coşkusuyla,
Itara topragm alundan ben de
Dr.AIİDEMtR
(1960-1991)
Bilincin bilincimizde
Anın yüreğimizde yaşayacak...
DOSTLARI
Zübryde - Neemi PEKMEZCİ
• farak ŞAMtLOĞUJ
Zekiye- Akif ŞAMtLOCUJ
NihaJ- Avhan ŞAMİLOCU
Oy»-AximŞAMtLOCU!
Hamit- Aaım YAZIO
Inci- Adem AKSLAN
Soü- Ha»eyin ARSLAN
Ftt|[uı- Do/tBn DEMİR
rUticeKlJMBASAH
Fatma ALBAYHAK
Alaattin ADIGÜZEL
Hanüu-ŞAMtLOĞLt
Erol-ıTLDIZ
Sefa ÖZTÜRK
A. Hadi AKHl GAJN
Necminar ÇİMEN
Yu.af EfeTAŞKES
Mülkiyeliler Biriiği
Istanbul Şubesı
Cumartesi
64
1/Istanbul
MulkıyelılerVakfı
"İslamiHareket veTürkiye Solu
Ruşen ÇAKIR
Gazeteci - Yazar
16 Mart 1991 Cumartesi Saat: 14.00
Mülkiyeliler Lokali - Kuruçeşme Tel: 157 46 34 - 35
F.tkinliklerimiz, ResUurant ve Lokalimiz Herkese Açıktır.
İLAN
(SAKARYA İŞ MAHKEMESİNDEN)
Sayı : 1990/70
Davacı : Müsellem Oztürk - Izmit
Davalı : Arifıye Cam Sanayi Ticaret Ltd. Şti. temsilen
Kamil Coşkun Kasap (adresi meçhul)
2- Sakarya Cam Sanayi Tic. Şti. - Adapazan
Dava : Hizmet tespiti
Davacı Müsellem Öztürk tarafından davalı Arifiye Cam Sanayi Ti-
caret Ltd. Şti. ait işyerinde 1.1.1983 ile 31.12.1984 tarihleri arasında
çalıştığının tespiti davasında davalı Arifiye Cam Sanayi Tic Ltd. Şti!ne
mahkemece PTT kanalı ile tebligat yapılamadığmdan duruşmanın
bıraksldığı 19.3.1991 gunu saat 09.00'da davah Arifiye Cam Sanayii
Tic Ltd. Şti'ne mahkemede yetkıli temsilcisinin veya bir vekil ile temsil
ettirilraesi hususu davetiye yerine geçmek üzere ilanen tebliğ olunur.
Basın: 45998
ÇİÇEKDAĞI KADASTRO
HÂKİMLİĞİ'NDEN
Esas No: 1972/18
Davacı Hacı Tosun, Yusuf Say ile davahlar Hacıhasanlı köyu muh-
tarlığı ve Hazine aleyhine açmış olduklan tespitin iptali ve tescil da-
vasının mahkememizde yapılan açık yaıgılamaları sırasında,
Davacı Yusuf Say mirasçılanndan Fatma Sema Say ile Niyazi To-
sun'a açık ve kesin adreslerinin bulunmaroası ve adlarına çıkanlan
davetiyelerin bila tebliğ iade edilmesı nedeni ile yukarıda adı geçen
davacı mirasçılannın 1972/18 esas sayılı dosyanın durusma günu olan
30.4.1991 gunu saat 09.00'da Çiçekdağı Kadastro Mahkemesi'nde
hazır bulunmalan ya da kendilerini bir vekil ile temsil ettirmeleri da-
vetiye yerine kaim olmak uzere ilanen tebliğ olunur. 5.3.1991
Basın: 21598
Nüfus hüviyet cüzdanımı
yitirdim. Geçersizdir.
BASRİ YILMAZ
H
3SA
• yı öğrenmek7
isterseniz...
PK.45 Beyoğlu İST
OYŞEKENT
S.S. Öyse Örnek Güneykent
Konut Yapı Kooperatifi
Ankara 6. Noterliği'ne
ANKARA
Genel kurulca belirlenen ödentilerini yapmadıklanndan ve yapı-
lan tebligatta adreslerinden aynldıklan tespit edilen bu nedenle 10
Ocak 1991 tarihinde Ankara 6. Noterliği aracıhğı ile 10 gün süreli
ilan verilen, ancak verilen sürede de ödentilerini yapmadıklanndan
bu kez yine Ankara 6. Noterliği aracıhğı ile 3 Şubat 1991 tarihinde
1 ay daha süre verilmesine karşın borçlarını ödemediklerinden yöne-
tim kurulumuzun 5.3.1991 tarih ve 232 sayılı karan ile aşağıda adı,
soyadı ve üye numaralan belirlenen üyelerin üyelikten çıkarıldıkla-
rının ilanen tebliğine karar verilmiştir.
Saygılanmızla,
Sayman: Nizam Yılmaz, Başkan: Adnan Yalçın.
Üye No: Adı ve Soyadı
1779
2009
2152
2290
4121
Beyhan DtNÇTÜRK
Arif ZABZUN
Mustafa ÇAĞLAR
Füsün ERGÜVEN
Ahmet ÇİMEN
Müstenidat: Ankara 6. Noterliği'nin 26.6.1989 gün ve 23322 no
ile Koop. adına tasdikli sırkülerde çift imza ile temsile yetkili bulun-
dukları görüldü...
Basın: 21379
İLAN
Dosya No: 90/364
Davacı SSK Genel Müdürlüğü tarafından davalı Cemil Bali (Bal-
li) aleyhine davacı kurum sigortahlarından Hayri Yaşa'nın vefatı ile
sonuclanan 25.12.1981 tarihli iş kazası nedeniyle hak sahiplerine bağ-
lanan gelirlerdeki artış nedeniyle uğranılan zaıann tazraini için Bolu
Asjiye Hukuk Mahkemesi'nin 1988/475-1989/244 karar sayih talep-
lerinin hüküm altına alındığı ve kesinleştiği, ancak sonradan yurür-
lüğe giren kanun ve kararnamelerin tatbiki ve hak sahiplerinin
gelirlerinde artış olduğundan bu artışın cem'an 12.231.180.-TL. ol-
dugundan bahisle açılan rucuen alacak davası nedeniyle:
Ankara Aşağıayrancı Şair Nedim Sokak No: 10/2 adresinde ika-
met eden davalı Cemil Bali'nin (Balli) adresi meçhul olduğundan ve
bugune kadar zabılaca da adresi tahkik edilemediğinden dava dilek-
çesi mahiyeti, duruşmanın 26.4.1991 günü saat 9.00'da olduğu, ilan
tarihinden itibaren 10 gün cevap süresinin baslayacağı, dumşraada
kendisinin bizzat veya bir vekille temsil ettirmediği takdirde davanın
yokluğunda devam edip neticelendirileceği ilanen tebliğ olunur.
Basın: 21586
ANKARA...ANKA
MUŞERREF HEKİMOĞLU
Kaç Kişinin Kazdağı Var
Geçen gün TV'de bir söyleşi yaptık gençlerle. Lise son sı-
nıf öğrencileri, gazetecilığe ılgi duyuyorlar. Sorularına yanıt
istiyorlar. Soguk bir gün, dışarda kar, içerde bahar kuşağı,
çiçek gibi genç kızlar, delikanlılar. Aramızda kaç kuşak var!
Kalbim çarpıyor umutla. Bizim yokuşa tırmandığım yıllan dü-
şünüyorum. Yokuşumuzda yaşanan serüvenlerı düşünüyo-
rum, darboğazları düşünüyorum, son günlerde işsiz kalan
gazetecileri düşünüyorum. Son günlerde binlere varıyor işi-
ni yitirenler. İşsiz kalmayı yaşıyanlar bilir ancak. Bir gazete-
nin, bir ajansın, bir derginin kapanması evlat acısı gibi çö-
ker insanın yüreğine! Güzel bir ürünün yok olması, soluğu-
nuzla açan bir çiçeğin soluvermesi acı bir olay. Bizim yokuş
böyle olaylara da gebe bir süredir, darboğazlar aşılamazsa
sancılar dinemez...
Ancak umutlu bir olay, bu ortama karşın gazetecilığe ilgi
duyuyor gençler. Bana da ilginç şeyler soruyoıiar. Tirajlar, ar-
mağanlar, ekler üzerine hayli ilginç sorular. Gençlere yöne-
lik yayınların azlığından sızlananlar var. Bir de eğitim sorun-
lanndan. Bir yazar olarak benim görüşümü de öğrenmek is-
tiyorlar. Kısaca belirttım. Suskun bir toplum oluşturmayı
amaçlayan eğitime karşıyım ben. Eğitim kargaşasının sona
ermestni istiyorum. Susan değil, konuşan, tartışan, düşüneh,
düşünce üreten, çağdaş kuşaklar yetiştiren bir eğitim özlü-
yorum. Uzmanlıgım yok ama yazılarım özlemin doğrultusun-
da. Gençlere de o özlemle seslendim. Gazeteciliğe niçin il-
gi duyduklannı öğrenmek istedim. Bir basın kuruluşuna, bir
fikir işçisine nasıl bakıyorlar. neler bekliyorlar?
Yanıt kısa ve kesin:
Gazeteci doğruları yazar, gerçekler doğrultusunda kamu-
oyu oluşturarak topluma yararlı olur, böyle saygınlığı olan bir
meslekte çalışmak insana onur verir. Bu nedenle ilgi duyu-
yorlar mesleğimize. Ancak belli kuşkuları var. Gazetelerin
inandıncılığını yitirmesinden korkuyorlar Yalan habere çok
acımasız bakıyor gençler. Genç kuşağa yaraşır biçimde acı-
masızlar! Gazeteci olmayı bu nedenle istiyorlar belkı de doğ-
ruları yazmak, kamuoyunu iyi aydınlatmak için. Kuşkuları da-
ğıtmak için, tepkilerini eyleme dönüştürmek için.
TRT dışında da uzadı söyleşimiz. Doğru haberciltğin ko-
şullannı sordular bana. ANKA'nın ilk yıllarını anımsadım. Her-
kes av köpeği gibi, havada haber kokluyor, o kokunun res-
mini çekiyor, öyküsünü yazıyor sonra. Kimi zaman resim de
yetmez, bir haberin yontusunu yapmak gerekir. Boyutlandıkça
gerçeğini yansıtır haber. Kişisel, duygusal boyutlardan ka-
çınmak gerekir yalnız. O zaman gerçeğe ulaşılamaz. Dahâ-
sı ters çizgılere dalmak, polıtikaya bulaşmak tehlikesi var. Ör-
neğin siyasal bir partide belli bırgrubun kanadına takılmak,
o açıdan haberlerle kamuoyunu yanıltmak tehlikesi var. Eko-
nomik olaylara ters düşmek, belli bir politikanın avukatlığını
yapmak tehlikesi var. Her şeyi Çankaya tepesinden görmek
tehlikesi var! Kuşbakışı mesleğimizde önemli bir yöntem el-
bet, ama daha yüksek tepelere uçarak. Her şey gerçek bo-
yutuna ulaşır o zaman.
Gençlerle konuşmak insana umut veriyor gerçekten. Bel-
ki de içgüdüleriyle sorunlara hayli sağlıklı yaklaşıyorlar. On-
lan sevgiyle selamladım. Aynlırken özei bir soru da sordular
bana. Kırk yıla nasıl dayandın, hiç yorulmadın mı?
Önce kırk yıl nasıl geçti bılmiyorum. Sonra bir fikir işçisi
yorulamaz. Yorulmaya da vakit yok. Olumsuz gelişmeler, acı
olaylar yaşanır elbet. Ama kırk yıllık dağarda çok güzel biri-
kimleroluşur. Umuttükenmez. Milyonlar, hatta milyarlarla ula-
şılamayan zenginlikler hissedılir mesleğimizde. Kimi zaman
buz üzerine yazdığını sandığın bir konunun boyverdiğıni gö-
rürsün bir gün. Okur mektuplarının çiçekleri açar yüreğin-
de. Sevgiyle, güvenle seslenirler sana. Dertlerinı paylaşırlar,
sorunlarına çözüm sorarlar, boynun bükülürken dikiliverir,
doğrulursun birden, kaç kalbin çarpıntısını birden duyarsın,
kaç kişinin umuduyla yeşerirsin birden. Asıl olan yeşertmek
kuşkusuz. Yaşamak sevincini duyurabilmek. Tüm yoziuğa
karşın toplumumuzdaki güzel üretkenliği de yansıtabilmek.
Çirkinliklere karşın gûzellikleri de yaşatabilmek.
Bu köşede döne döne sanat olaylarından söz etmem bu
nedenle. Bu yazımı da iki sergiyle sona erdiriyorum. Biri
Urart'da Yavuz Tanyeli'nin resimleri ve heykelleri. Öteki Zon
Galeri'de Gül Derman'ın suluboya, yağlıboya ve serigrafile-
ri. Yavuz Tanyeli Orhan Peker'in yeğeni. Öyle bir dayının böyje
bir yeğeni olur! Hiç kolay değil!
Pembe bir lale duvarlara sığmıyor, bir Beykoz görüntüsü-
ne, bu resim bir başbelası, diyor. O pembe lale tüm minya-
türleri yutmuş gibi kocaman. Tüm resimlerde Orhan Peker'
:
in soluğunu, etkisini hissediyor insan. Büyük özlemle ayrıl-
dım o sergiden. Orhan Peker'i özledim. Eve gelince güzel
kedileri seyrettim duvarımda. Biri dalgacı, biri düşsel, üçün-
cü yumulmuş yatıyor. dördüncü kuyruğu dik tutmaya çaUşı-
yor. Yumuşaklığını hissettim gözlerinde. Sonra Gül Derman'ın
sergisine gittim. Zon galerisine. Herkes ıslak biraz, yağmuf
sicim gibi, ama güzel bir sergi seyretmekten geri kalmıyof
başkentliler Yağmur diniyor, bulutlar dağılıyor o zaman. Ka-
labalıkta SHP lideri Erdal İnönü ve eşi de var. Gül Derman
1
ın güzel baskılarını seyrediyorlar. Çok güzel, duyarlı bir ça-
lışmanın ürünü o baskılar. Evliya Çelebi'den esinlenen btr ser-
gi bu. Gül Derman'ın yıllar boyunca yaptığı yurtiçi ve yurtdı-
şı yolculuklardan izlenimler. Biz de uzun bir yolculuk yaptık
duvarlarda. Nemrut dağından İberik yarımadasına değin
uzandık. Kimi tabloların kırmızısı biraz yabancı geldi bana,
kimi maviteri de özlemle seyrettim. İstanbul'da öyle maviler
yok artık, yalnız ressamların fırçalarında var.
Biraz da İnönü'yü seyrettim uzaktan. Bir gün önce Fizik
Vakfı başkanı seçildi yeniden, fizikle ilgisini yitirmedi hiç. Bu
akşam sergide, yarın akşam konserde. Hoşgörüsü burdan
kaynaklanıyor, çirkinliklere böyle direniyor belki de. Güzel bir
sanat olayı insana başka bir güç veriyor doğrusu. Çevre kir-
lenmesinden etkilenmiyor, umudunu yitirmiyor, çirkin savaş-
lara barışçı çözümler arıyor. Siyasal yaşamda az rastlanır bir
olay, belki de yadırganıyor, ama alışılmış düzeyi aşmak zo-
rundayız değil mi?
Son sözüm Kazdağı'na. Meriç Hızal'a geçikerek teşekkür
ediyorum. Kazdağı'nı anlatan yazılarımdan esinlenerek ya-
rattığı bir yontusunu bana adıyor. Kataloğuna da yazıyor bu
adamayı. Handan Şenköken'in haberinde okurken kalbim
çarptı. O yontuda Kazdağı'nı yeniden kuçaklıyorum. Etekle-
rinde oluşan sevgileri, dostlukları anımsıyarak. Kulağımda
Ruhi Su'nun türküleri çınlayarak.
İşte bir yazarın mutluluğu! Meriç Hızal'ı bikez gördüm an-
cak. Ama Kazdağı'na birlikte tırmanıvermişiz. Dağlar gibi gü-
zel bir diyalog oluşmuş aramızda. Heykelin içini yirmiüç ayar
varakla kaplıyor değerli sanatçımız. Varağın parıltısı gözümü
kamaştırıyor. Bu kamaşmayı milyonlar duyurabilir mi hiç? Kaç
kişinin Kazdağı var çevremizde?
Sarıkız'ı kıskandım mı bilmem. Ama Sarıkız beyazsaçlı bir
gazeteciyi kıskanır bence! Belki de sarı sarı gülümser. Me-
riç Hızal'ın yontusu insanın doğaya, insanın insana sevgisi-
ni yansrtıyor!
İLAN
T.C. ANKARA ASLİYE BİRİNCİ HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
Dosya No: 1988/523
Adresi meçhul davalı: Bektaş Kaçar, Alibey Mah. Baki Su Depo-
su Sok. No: 21 / ANKARA
Davacı Cafer Tekdağ vekili Av. Ethem Santaş tarafından davalı
Bektaş Kaçar aleyhine mahkememize açılan şuf'a davasının yapılan
açık yargılaması sonunda:
Mahkememizden verilen 6.9.1990 gun ve 1988/523 esas, 1990/523
karan ile davacı tarafından açılan davanın reddine, alınması gerekli
5.000.- TL. harcı peşin alınan 38.500.-TL. karşıladığından raahsup
olunarak kalan 33.5OO.-TL'nin talep edilmesi halinde davacıya ia-
desine, davacı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına karar ve-
rilmiştir.
Davacı vekili tarafından verilen 5.11.1990 tarihli temyiz dilekçesi
ile yerel mahkeme kararımn incelenerek bozulması için temyiz tetki-
ki talep edilmiş olup yukarıda ismi yazılı davalımn yapılan emniyet
tahkikatına rağmen tebliğe yarar açık adresi bulunamadığından mah-
keme karannın ve temyiz dilekçesinin ilanen tebliğine karar verilmiş
olmakla adresi meçhul da\aJı Bektaş Kaçar'a mahkeme karan ve tem-
yiz dilekçesi tebliği yerine geçmek uzere ilanen tebliğ olunur.
Basın: 21591