25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6ŞUBAT 1991 CUMHURİYET/15 HAVA DURUMU TÜRKIYE'DE BUGÜN D»»ıMtfaoroky İŞİeri Genel Mû- dûrtDOO'ndan aiınan bügiye göre yur- dun batı kesrrten çok bdu&ı Marma- ra, Ege ve Batı Akdenız bölgelen ya- fck, yurtun güneydoğu keamferi by- kıtkı gececek. Yajışlar Trakya k tç Egrtfc kar « 0 » yerlenle yrfrmır *k- M h o t a k . HAA SICAKLJGI. Yurdun M> Mmterinde biraz artacak. Yur- dun doOu taMiiNVKle yer yer yoğun a t gArtMtnk. RÛZSAR: Gûney ve do- 0u ytatenton hafif ara sıra orta kuv- Mtte esecek. Oencteri de Gûney Ege «• Batı AJateniz lable ve keşşteme.. O D v d n t t n k gûndoğua ve laam- lemedoı 3 Ö 5 Ooflu AtaJeniz üe Ka- raderiz'de 6 kuvvetinde sartto 10-71 .deruz rmli htzte esecek Dalga yâk- Adara Adajuan Adryanan Afyon Ajn Artara An&tcya Antal» Artvm *im BaMasr Bıiec* Y W -2° Byarlakır B Y P - f Edırne K B S°-7° Er*ıean 8 K -1» WErzurum 8 B -8° -30"Esbş«hr S S V K F G u a m v Y 11* fOamm Y 12° 1»ttraûştaneB 3°-iO°Mmsa 7°-1° K M n ; W> 1» 10°-2° B 3°-2»0rdu O 1 üâ 2 Ooğu AtaJenu Oe Karadenız açıUannda 25 ıle 3 m. dolayında bulunaca*. V» gMOnde hao: Bukıflu sabah saat- lennde asli geçecek. Rüzoâr kuzey M doğu yönterden hafrf ara sıra orta tarvvette esecek. Gûl mutedil daigalı g*ûş uzaMıgı 10 km sis anında 1-3 km dolayinda bukınacak. Q Bctfc Bokı Bursa Canatiott Çonım Darizl B -1° -6°*ttiri Y 11" T> Isparij K Y 4» -2° ttntM Y S 3»-7» izmir Y B -2* -a* Kas&monı 8 B 4°-M°Kıyseri 8 Y S°-2°Kırtdmlı K Y 7» 0°Kon»a S B f-22-KMıyı K Y 7°-2 NUatya B -3° -10"Samsun P-PSirt 8° 2°Smop 10»-1» Snas O TVTntaan Y K Y Y B e B e B r-e B 8 8 Y B s K 3»-3° «•-1* -5"-21° 7»-1* «•-2" 0>-F 3*-6» B - f B *> -17- •X%- * * * B-tuta* G-gûneş* K-kartı S-sst ¥*»Jnıuf1u • ( Tebriz L 3am Kahıre » DÜNYA'DA BUGÜN Afnman ümm Ce*r Duta Fnrttfurı Gm KMn B 2» 8 15- Y 10° B W 8 10» K. -•• K -S» K -4° B -3° B 2» K -5° K -4* Y 14° B 20° A 20° B -3» Y 8° 8 * > B 12° B 3° 8 -3° Y W Londra B 0° B 3° B 2° B -2° K-S» B -a» B -2» K -S* A 10° Y 7° K -P Tunus K -e» B -4" K -3» K -4» NM Odo Pms Prjg Kyad Zfcll BULMACA SOLDAN SAĞA: 1/ Kızdderililerin sa- i 'vaş baltası anlamın- ! da olup ABD yapımı t bir filzeye verilcn ad. 2/ Kuran'a göre Kâ- be"yi yıkmak istcyen Ebrehe'nin ordusunu gökyüzünden yağ- dırdıkları taşlarla yok eden cennet kuş- lan... Bir nota. 3/ Düzen... Olta ya da tuzağa konulan ycm. 4/ Biı pamuk türü. 5/ Içine başka bir sı- . vı katılmamış içki... Şehzadelerin özel eğitmenleri. Ses... Çözgü ya da atkının laımaş yü- zeyi üzennde kendüiğinden bir desen oluşturduğu her tür kumaşa verilen ad. 7/ Dönemsel bir olayda, değiş- mcz zamanın aralığı. 8/ Sıvas'ın bir ilçcsi... Hint-tran dil grubuna verilen ad. 9/ Terazi gözlerinden her biri... Gizli görevli. YUKAR1DAN AŞAĞrYA: 1/ Şiirde, anlamca ilişkili sözcükleri bir arada kullanma sanatı. 2/ Asya'da bir ırmak._ Cılız, zayıf. 3/ Kırmızı renkü ve eti lezzetü bir balık... Sergen. 4/ Aritmetik hesap yapmakta kullanılan, birçok devingen parça dizisiyle do- natılmış düzenek... Her tür ticari malda kuruma, dökülme gibi nedenlerle eksilme. 5/ Dünyanın en yüksek sıradağı. 6/ Hile... Gûney Amerika'da yaban hayvanlannı yakalamak için kullanı- lan kement. 7/ Bir seçimde adaylardan hiçbirinin oylann salt çoğunluğunu alamaması durumu. 8/ Güreşte bir oyun... En kı- sa zaman süresi... Radyumun simgesi. 9/ Temel, esas... Arka, sırt. 60 YIL ÖNCE Cumhuriyet Haftanın filmleri6 ŞUBAT 1931 Artistik sinemasında oynayan "Isyan" filmi gemidlik hayatından almmış bir facıadır. Mevruu şöyledir.. Vassör isminde bir gemici sevgilisi Viyolet'le birlikte "Köpek balığı" ismindeki gemi ile yola çıktıkları zaman kadın tesadüfen kaptan olan Rişar'ı sevmeğe başbyor. Diğer taraftan Gaspar da kadını seviyor. Arada bir mücadetedir ba$lıyor. Tayfalar Rişar'ın aleyhine isyan ettikleri zaman Gaspar onlarla birlikte olacağı yerde Rişar'a Viyotet'i ahp kaçmasını teklif ediyor. Fakat onlar razı olmıyorlar. Bir müddet sonra fırona çıkıyor. Risar direkten döşüp ölüyor. Gemi kazaya uğrıyor ve batıp gidiyor. Sigortacılar Vassör'ttn gemiyi mahsus batırdığından şüphelenip mahkemeye çekiyorlar. Lâkin hiç bir delil olmadığı için beraat kazanıyor. Halbuki Viyolet kazadan kurtulmuştur. Sevgilisinin ve bir çok insanların ölümüne sebebiyet veren Vassör'ü mahkeme kapısmda bir kurşunda öldürüyor. Elhamra sinemasında oynayan "Amerikalı Bakireier" filmi ise vaktiyle gene aynı artistlerin oynadığı "Yeni bakireier" kordelası gibi hoş bir filimdir. Mevzu; Amerika gençliğinin rahiyatını tahlil etmek itibarile de kıymetli bir tez eseridir. Mevzu şöyledir: Ortada ıki nisanlı var. Erkek Paris Sefareti ateşeliğine göz koymuş. Kız nüfuzlu bir zata müracaat ediyor. Nüfuzlu zat bu işi bazı müsaadekârlıklar mukabilinde yapacagım vadediyor. Kız da bu musaadekârlığa razı olmuşken birdenbire cayıyor. O zaman nüfuzlu zat kızı tenha bir eve kapatıyor. O arada genç adam nişanlısının ahbaplanndan bir genç kızla münasebet peyda ediyor. Bir de çocuklan oluyor. Nihayet genç kız tuzaktan kurtuluyor. Nişanlısının yanına koşup geliyor. Evlenmelerinin tacil edilmesini istiyor. Halbuki genç kız arada geçen maceradan haberdardır. Nişanlısına: — Senin vazifen, diyor benimle değil çocuğunun annesile evlenmektir. Baş rolleri Con Kravford, Anita Paje, Rod La Rok, Küçücük Duğlâs oynuyorlar. 30 YIL ÖNCE Cumhuriyet 'Hayal kırıklığı' 6 ŞUBAT 1961 Dün gece bir konuşma yapan Küba Cumhurbaskanı Osvaldo Dorticos "Amerikan Hükümetinin Amerika Birleşik Devletlerinde yaşıyan Küba ihtilâl aleyhtarlanna dört milyon dolar yardımda bulunma kararı Kennedy idaresi hakkında ümit besliyen bizleri hayal kınklığına uğratmıştır" demiştir. Bu yardımın Cumhuriyetçilerin yaptıklan yardımdan dört misli fazla olduğunu söyliyen Dortices, son zamanlarda Küba'da Castro aleyhtarı propagandaya da hız verüdiğini isaret etmiştir. Küba Cumhurbaşkanı bu arada bazı meçhul uçaklarm Havana'ya beyannameler attıklannı ve üniversite öğrencilerini yarm için greve davet ettiklerini açıklamıştır. GEÇEIV YIL BUGÜN Cumhuriyet Tarihi adım 6 ŞUBAT 1990 Sovyetler Bı'rliği Devlet Başkanı ve Komünist Parti Genel Sekreteri Mihail Gorbaçov, "partinin artık iktidar tekeline sahip olduğunu iddia edemeyeceğini" söyleyerek KP'nin iktidar tekelinden vazgeçmesini istedi. AÇ1KLAMA • Gazetenizin 9.1.1991 tarihli nüshasında yayımlanan "Zunan Kaybının Tazmini" başhklı yazı incelenmiştir. Ziya Yıldınm tarafından 30.10.1990 tarihinde Söçükçekmece'den "Dr. Harice Şenay Güngör, 5 Nnmanüj Sağlık Ocagı-Balıkesir" ad ve adresine gönderilen havalenin alıcının eline geçmediği tespit edilmesi üzerine suret havale düzenlenerek 3.12.1990 tarihinde gönderici Ziya Yılmaz'a havale bedeli ödenmiş ayrıca idaremizden kaynaklanan bu gecikme sebebiyle ügiliden özür dilenmiştir. PTT GENEL MÜDÜRLÜGÜ TAKITSMA Prof. Nnammer Aksoy'oıı anıana O yalnızca toplumda değil, ormanlarda, özellikle doğal kaynaklarda da demokrasiyi savunuyor, bu konudaki düşüncelerini toplantılarda açıklıyordu. Doğal ölümün acısına, alçakça ölümden daha kolay katlanılıyor. Çünkü doğanın ya- sasıdır ve önüne geçilemez bir sondur do- ğal ölüm. Ama yurtsever, aydm ve de gün- celi her zaman yakalayan bir insanın katle- dilmesine katlanılması zor oluyor. Prof. Muammer Aksoy'un ölümünün katledilişinin 1. yıiına bu acıyı yaşayarak gi- riyoruz. O gerçek bir Atatürkçü aydını, yet- kin bir hukuk bilimci, laik bir insan olma- suıın yanında Türkiye ormanalığının ve or- manlarının güçlü bir savunucusuydu. Ve bizler bir meslektaşımızı da yitirmenin acı- sını yaşadık, diğer niteliklerinin yanında. 1961 Anayasası oluşumunda ormancılık- la ilgili maddekrin göruşülmesi sırasında en büyük katkıyı ve savunmayı yurtsever Ak- soy'un yapmış olması rastlantı değildir. Or- manlar ve ormancılıkla ilgili maddelere yö- nehk eleştirileri yanıtlarken savunduğu gö- rüşler, Aksoy'un, sorunu ne denli ıçtenlikli bir yaklaşımla ele alabildiğini açıklıkla or- taya koymaktadır. Yurtsever insan, uğraşı alanının dışmda kalan, ulkenin genel ve önemli sorunlanna kayıtsız kalmayan / kalamayan insandır. Prof. Aksoy da hukukçu olmasma karşın ormancıbğın ve ormanlannın güçlü bir sa- vunmaru olmuş, her geçen gun azalan, ya- sal ve anayasal olarak da yağmalanan, do- ğa dengesinin sağlanmasmda büyük öneme sahip ormanalık sorunlan karşısında kayıt- sız kalmamış, kaJamamıştır. Işte öne sürmüş olduğu görüşlerinin ki- müeri: "— Ormanlann var ya da yok olması, her hangi bir andaki iktidann insafına, bilgisi- ne ve bek siyasaJ oyunlanna terk edilemez. Çünkii onnanlar, bugiinkü ve gelecek kn- şaldar için *var olmak ya da yok olnuk soranunu' oluşturmaktadır." "— Öyle ki onnan sorunu halledflmez ise, yalnız iilkemizin iklimi altüst olmakla kal- mayacak, devletin iilkesi elden gidecekür Şunu kesin olarak arz edeyim ki Turkiye1 njn içinde bulunduğu durumda onnan suç- lanndan ötürü verilen cezalar af fedilemez. Komisyon bunu asla kabul etmemektedir. Aksioi bir siyasal cinayet telakki ederiz." Ve Aksoy'un önemli savunuculuğuyla 1961 Anayasası'na giren ormancüık madde- leri, sorunları bilen ve sorgulayan bir yurt- sever olarak demokrasinin derinleşmesi ve genislemesi yolundaki çabalaruu da unut- turmuyor. O, yalnızca toplumda değil, or- manlarda, özellikle doğal kaynaklarda da demokrasiyi savunuyordu ERTAN KARABIYIK Onnan Mühendisi OKURLARDAN Doğayıyok etmeyin! Bodrum ilçesine yirmi kilometre kala, Güvercinlik koyu coşkuyla karşılar insanlan. Mavinin ve yeşilin kovulmadığı bu yörcde doğa tüm sıcaklığı ile insanlarla bütünlesmek dileğindedir. Dileğindedir ama yanıt çok aadır: Balta, kazma, grayderler... Ne yazık ki koyun en güzel köşesinde yüzlercc ağacın kesilip yok edildigini gördük. İnşaat tabelasında şunlar yazılıydı: "Muğla Valiliği, Bayındırlık ve lskân Müdürlüğü, Muğla Ticaret Lisesi 10 lojmanlık inşaatı. Keşif bedeli: 350 milyon. Müteahhit: Sayın yöneticiler, öğretmenler, ilgililer; bu inşaatı durdurun. Yesili, doğayı, güzelliği yok etmeyin. Bir çok yer betonlaştı, hiç olmazsa bu güzel yöre yok olmasın. Haydi el ele verip kurtann yeşili ve maviyi. Gelecek kuşaklara bu köşeyi armağan edin. UGUR ATAKAN Şchir Tiyatrolan/tstanbal Galeri • Atölye M6 97M • 132 «4 OZDEMIR ALTAN "SOYAĞAÇLAfU" 5 Şuba!-2 IVUrt SOYAK SANAT GALERİSİ Büyükdere Cad. No. 38 Mecidiyeköy 157 09 10 - 20 Hat F a t i h S a r m a n l ı ResimSeıgisi * 4-25Şdmmı.na>-i8W (Pxtxgöie\(bşnti) Sanat Vafikonagı Caddesi No. 117/2 Nişamaşı-lstanbul Tth 130 39 80 5 - 2t.Şubaı 1991. Î1.00 - !8.00 Resim Sergjsi btiUal Caddesi. 14! Btyoğlu Isunbıi Vk 1521698 OKTAY ANILANMERT İ G A R A N T r S A N A T G A L E R İ S İ Vakko Sanat Galerileri Sunar: Vakko/Beyoğlu DEVABİL KARA Resim ve Özgünbaskı Sergisi 5Şubat-28Şubat1991 Vakko/Ankara ALPTAMERULUKILIÇ Resim Sergisi 5Şubat-28Şubat1991 Vakko/İzmir TANJU SAĞLAM Resim Sergisi 5Şubat-28Şubat1991 (OPERA) SANAT CAlItlSI KAİNAT BARKAN PAJONK Rejırr ÖZGÜL SEtHCİ MERSİN H»yk»l 4 ŞuDat-23 Şubat TIM Utrmtn OM Yan Opm If hmn 14* « 02 ŞEYMA ÜSTÜNER4-16 ŞuBal TakıSafgM T A K I C A L E R I S I Vapur hfe*t«»< Sok. NoJ "ÇEKMECELEIT 25Ocak 16 Şubat £ YKHarriar (ıkmn 8/7 (0 0m Tlutou «rksıl O ) 132 58 U ıTeköiltunk SanH GalerUİ ALİ DEMİR Reskn Sergisi 30 OcaMB Şuöot Hfivnr Gtrad* C»dL 12f TfMttm M q d w 13112 7* pusra S«UTUM ^ ^ a u ı T E Ş U I «T 1 t • f ^ ^ S A Y t HOBİ YUSUF KATİPOĞLU Resim Sergisi 30 Ocak-16 Şubat Vslkon>> C«d P«M *9 Ni««<<afi 14» 72 «1 ARKEDNSANAT GALERİSİ SÛREKLİ ÇAÛMŞÖZGÜNBASK] SEKAMİK.IEYKEL YAÛJ BOYA TABLOLAR SATtŞMERKEZİ BKEU. CAD. a OCTAJUn TEL U t « 57 manken fotomodelO L M A K İ S T E Y E N L E R İ Ç İ N Y E N İ B İ R S T Ü D Y O mankenlik, zerafet, müzik ve ko- reografi, makyaj, cilt bakımı, fotoğraf ve fotomodel eğitimi, temel eğitim, sanat tarihi, yıl sonu profesyonel defile istasyon sanat evi ZEYNEP GÖLE Resim Sergisi 18 Ocak -16 Şubat I.LanntMiantofc. NK 14 T*t 170 03 C2 Her yaça uygun programlarta RESİM ÇALISMALARI HaHa içi ve Hafta sonu 161 76 50*1610439 BİLİM SANAT GALERİSİ BAHİTTİN BOZDOĞAN R E S İ M S E R G İ S İ 15 OCAK - 15 ŞUBAT 1991 MOhOrdv Cad. AJUMT PIMJI, Ne: 70 >f, (Sulv idarm Vn) M9 M 10 EMK İfk HTNESS CLUB • AERO-CtM •BODYWORK • KONDlSYON (M 4,-n <,*, •U) • ÇOCUKCİMNASTİÖI • HAMİLE CİMNASTİÖt (Ut. a. • YOGA DANS • FREE DANS (CAZ DANS) • MODERN DANS • STEP DANS (AmmktktorvnH&mirt • K.LASİK DANSLAR MASAJ (TEK ÜCRET ÖDEYtN) • AYLIK SAUNA-MASAJ 12-16 Seaos • AYLIK MASAJ 12-16 Stans • FİZİK TEDAVt • SAUNA • PARAFtN ve ELEKTRİKLİ ZAYIFLAMA t*p«Cİk YoKl C*vtm Sok. No: 6 EIİLER Teh 157 01 54 O25 8ayiı Kanuna Tat>l OeAHdir grafikerO L M A K İ S T E Y E N L E R İ Ç İ N H A F T A İ Ç İ - H A F T A S O N U Çağdaş grafık sanati, temel grafîk tasanm ve uygulama, temel sanat eğitimi, grafik illüstrasyon montaj, pikaj, reklam uygulamalan mesleki çahşmalar. istasyon sanat evi TEŞVIK1YE ERENKÖY 1405650-1306617 3854131-32-33 İEŞİIKIYE EREKKÖY 140 56 50-13066 3S5 4131-32-: Ben EKİN... 26 Ocak 1991'de aranıza katıldım. Annem Feıda; babam Fikret Karataş'ın ve anneannem Ferhunde Büyükgüneş'ın tüm dostlanna MERHABA... T.C. MERSİN İCRA TETKİK MERCÜ Say:: 1990/744 Davacı Izzet Tugay tarafından davalılaı' Atilla Istek ve Esef Gü- müş haklannda açılan istibkak davasının yapılan açık duruşmasın- da verilen ara kararı gereğince; Davalılardan Atilla lstek'in adresi mechu] olup ilanen tebligat ya- pılmasına karar verildiğinden duruşmanın bırakıldığı 25.2.1991 gü- ntf saat 9.00'da ibraz etmek istediğiniz bütün belgeleri birlikte getirmeniz veya daha önceden göndermeniz, mahkemede hazır bu- lunmadığınız takdirde HUMK'nun 509-510 maddeleri gereğince gı- yabıruzda karar verilecegi davetiye yerine kaim olmak üzere ilanen teblii olunur. POLİTİKA VE OTESI 1WF.HMFT> KE3VİAL Tarık Zafer Tunaya... Adı ilkin Teşkilat-ı Esastye, sonra Esas Teşkilat, daha son- ra Anayasa olan dersin hocasıydı. Anayasayı siyasal bilim olarak ilk okutanlardandı. Başı derde girse bile düşündükle- rini söylemekten çekinmezdi. Biz yaştakiler onu "Türkiye'de Siyasal Partiler" (1952) adlı kitabından tanırdı. 1946'da siya- sal partiler kurulmuş, biri seçimle iktidara gelmiş, demokra- si kavgaları başlamışken onun siyasal partiler kitabı siyaset yolunda adım atanlara yol gösterici olmuştu. HocanınTürki- ye'de Siyasal Partiler' adlı kitabı çıkıncaya değin derli toplu bir kitap da yoktu. Birinci Meşrutiyet'ten bu yana siyaset sah- nesine çıkmış, batmış partilerin tüzûğü, programı, kurucu- ları için bilgiler onun kitabında vardı. Siyasete ve siyaset için kaynaklık eden düşünce ve akım- lara onun kitaplannda rastlanırdı. Hürriyet, nürriyetin ilanı, Batılılaşma hareketleri, İslamlık cereyanı, devrim hareketle- ri Atatürk ve Atatürkçülük, siyasal kurumlar ve anayasa hu- kuku incelediği konulardı. Bu konulan sürekli ınceler, yeni belgeler bularak pekiştirirdi. Bilimsei arastırmalar için bul- duğu bir yöntem vardı: "Birçok şeyter eksiktir. Tamamlanmas) gerekir. Sadece ku- rumlan oluşturalım diye bir binanın kapısına bir tabela as- makla o kurumun oluştuğu görülmemiştir. Bugün en çok dik- kati çeken de bu gerçektir. Asıl ülkenin kendi gelişmesi, kendi toprağının verdtği ve yetiştirdiği bitkiler bu memleketi kurta- rabilir. Kişi başına düşen gelirie kurtulması, kurtulmuş sayıl- ması yanlış. Böyle oJsaydı petroicü Arap ülkeleri en uygar ke- sim olurdu. Kültür sorunu büyük önem taşıyor. Bu da yalnız okumak yazmakla değil; bu havayi soluyacak ortamın orta- ya çıkması ile mükün. Atılacak çok büyük adımlar olduğunu nesaplamak gerekıyor. Bu hesaplaşmanın en büyüK unsuru laikliktir. Laiklik, devrimcilerin buldozeri olmuştur. İnsanların karşısına engelleri koyan, ilerlemeye set çeken ne varsa on- ların hepsını temizleyen bir araç..." Ülkenin sosyal yapısını böyle tanımlayan Tarık Zafer Tuna- ya, anayasa hukuku ve siyaset bilimi üstüne çok değerii eser- ler vermiş, öğretim ve kurucu meclis üyeliği yapmış, bilim ve siyaset üstüne birçok kitap yazmıştır. "Türkiye'de Siyasa) Partiler" adlı dört ciltlik kitabı binlerce sayfa tutar. Sadece bilim hayatına değil, basın hayatına da katkıları vardır. Bizim yokuşun yabancısı değildir. Cumhuriyet'in Genel Yayın Mü- dürlerinden Cevat Fehmi Başkut'la aralarında şoyle bir ko- nuşma geçer: "Yıllarca önce üniversitenin büyük kapısından Cevat Feh- mi ile beraber çıkarken rahmetli bana döndü: 'Lütfen, biraz daha fazla yazın' dedi. Ben de aslında çok yazan bir yazar değilim. Yazmam uzun sürer, yazdıklarımı yırtar atar, tekrar tekrar değistitirim. Bu bakımdan günlük fıkra yazarlarına hayret ederim, hay- ranlık duyarım." Tarık Zafer Tunaya'nın bir de sanatçı yanı var. ötümünden birkaç gün önce 'Sanat Uçmaktır' adım verdiği desenlerden oluşan sergisini açmıştı. Bilimle sanatın birlikte yürüyeceği kanısındaydı. Bunun için desenlerini sergilemişti. Hocaya gö- re sanatı hiçbir güç engelleyemezdi. Sanat her kişinin için- de bulunduğu koşullara göre bir yöntemdi. Rengi çok sevi- yordu. Renklerden oluşan bir dünya çizmeye çalışıyordu. Sa- nat da bir biiim haline gelebilir mıydi? Belki ilerde gelirdi. Ço- ğu kimse hocanın resim yaptığını bilmezdi. Blz de desenler çizdiğini sergisini açtıktan sonra öğrendik. Çizdiği desenleri Parisli ünlü modacı Pierre Cardin'in kra- vatiannda örnek aldığı dostlannca soytenır. Üstat çok yönlü bir kişiydi. ÇALIŞANLARIN SORULARI/SORUNLARI YIUMAZŞtPAL - ^ u Yurtdışıııda ve Eşimin \anında^ SORU: Ben, 1947 dogumlu bir bayanım. 1971 yüında yuk- sekögrenimimi tstanbul'da tamamlayıp kiraya mü- hendisi oldum. 1973 yılında bir kamu kunıluşunda kimya mühendisi olarak göreve başladım. 1989'da ev- lendim ve uzun bir süredir yurtdışında çalışmakta olan eşimin yanına izinli olarak gittim. Annemin rabatsızlandıgı haberi üzerine yurda dön- düm ve ucretsiz izin kullandım. Annemin vefatı ne- deniyle mazeret izni ortadan kalktı ve ben yeniden görrvime döadüm. Yine yurtdışına gidecegim. Yurt- dışında ve eşimin yanında, ev kadını olarak buluna- cagım. Yurtdışına gidiş gelişler. ekonomik durumumu ol- dnkça sarstı. Yurtdışında geçen sürelerle Ugili 3201 sayüı yasayı ve yönetmeliğini okudum. Ancak emekli ikramiyesinin ödenip ödenmeyecegi konusunda bir açıklık bulamadım. Bu konuda ne yapabüirim? YANrE TC Emekli Sandığı'nca emekli ikramiyesi ödeyebilmesi için öncelikle, bu kunımca emekli aylığı bağlanması koşuldur. Kadın iştirakçilere emekli aylığı bağlanabilmesi için kadın iş- tirakçinin toplam olarak 20 tam yıl (7200 gün) kesenek ve prim ödemesi, 45 yaşını da doldurması gerekmektedir. Çeşitli sosyal güvenlik kuruluşlannda prim ya da kesenek ödenerek geçen çalışma süreleri toplamınm 20 tam yılı doldur- ması durumunda, kadın iştirakçiye emekli aylığının Emekli San- dığı'nca bağlanabilmesi için "Emeklilik tarihinden geriye doğru prim veya kesenek ödenerek geçen son yedi yıllık fıili hizmet (360X7=2520 gün) süresi"nin en az 1261 gününün EmekJi San- dığı'nda geçmiş olması koşuldur. Görevden aynüp yurtdışına gittiğinizde 20 fiili hizmet yıünı ve 45 yasmı doldurmadığınız için size emekli aylığı bağlanmaz ve ikramiye de ödenmez. Yurtdışına gidip yurda kesin dönüş yapanlardan, yurtdışın- daki süreyi ev kadını olarak geçirenler, ancak Bağ-Kur'a borç- lanabilmektedir. "Borçlanma için başvuruda bulunanlar, yurtdışında geçen sürelerinin tamamını ya da dilediği kadannı borçlanabilirler. Yurtdışında geçen sürenizin 2 yıl 3 ayım Bağ-Kur'a borçlan- dığınızda, toplam fiüi hizmet süreniz 20 yıl ve yaşınız da 45'i doldurmuş olacaktır. Son 7 fiili hizmet suresinin yansından ço- ğu, (1261 gün) Emekli Sandığı'nda geçtiği için emekli aylığınız bu kurumca bağlanacaktır. Ancak "Birleştirilen hizmet süreleri üzerinden son 7 yıllık sürenin yarısmdan fazlasımn TC Emekli Sandığı'nda geçmiş olması nedeniyle bu kurumca aylı bağlanmış olsa dahi, son defa TC Emekli Sandığı'na tabi görevden emekJiye aynlmayanlara emeklilik ikramiyesi ödenmez." Emekli ikramiyesi alabilmeniz için emekli aylığınızın Emekli Sandığı'nca bağlanması yeterli değildir. EmekU olmadan ön- ceki son görevinizin de Emekli Sandığı'na bağlı bir kurumda gecmesi gerekmektedir. T.C. MALKARA ASLİYE HUKUK (İŞ) HÂKİMLİĞİ'NDEN Davacı SSK Genel Müdürlüğü tarafından davalılar, Davuteli Lin- yitleri Ltd. Şti, Ziya Cür ve Talip Tecir aleyhlerine mahkememizde açümış bulunan rücuen tazminat davasının yapılan dunışmalan so- nunda davacı Kurumun fazlayı talep ve dava hakkı saklı tutularak 4.743.928r TL'nin 2.411.628r TL'nin 15.3.1985'den 2.326.675r TL'nin 19.3.1987"den itibaren 5.625— TL'nin 12.2.1985 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen aünarak Ku- ruma verümesine, 47.439- TL. nisbi harcın davalılardan aynı şekilde almmasma, 222.31Sr TL vekalet ücretinin de davalılardan alınarak kuruma verilmesine, 276.650 TL yargılama giderinin de davacı Ku- ruma verilmesine 8.11.1990 tarihinde 1990/346 sayı ile karar verilmiş olup, verilen karar bütün araşurmalararağmendavalılardan Talip Te- cer'e tebliğ olunamadığından ilanen tebliğıne karar verilmiş olup, iş- bu ilanm yayımlanmasından itibaren Tebligat Kanunu'nun 31. rnd.si gereğince 15 gün sonra tebligin yapılmış sayılacağı bu tarihten itiba- ren de 5521 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince 8 gun içinde temyiz edılmedigi takdirde hükmün Talip Tecir yönünden kesınleşeceği hu- susu tebliğ yerine kaim olmak üzere ilan olunur. Basın: 45381
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle