22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
5 ŞUBA T 1991 EKONOMÎ CUMHURÎYET/13 SERBEST PİYASADA DÖVİ2 AfiODofan Batı Mman Marta Svıçre Ffaıgı HotoKö Flonnı IngHz Stedini Fransj2 Frangı îOOItafyariL.reti SA.Rıyali Avuanya $ünif Oûvfe înt (J) = AJış 3110 2120 2480 1875 6200 623 280 795 300 Satış 3120 2130 2490 1885 6250 630 284 805 305 3037 ALTIN GÜMÜŞ Cumhunyet Reşat 24ayarafl)n 22 ayar bıleak 900 ayar pûftıûş Vatoftank Attotı 2raat Altını HaJk Altn M Bantası 1 Cns S 247.000 280.000 36 800 33 030 428 203 000 205 000 203 000 36710 TL inteffcanto (M Faz (%) Safcş 252.000 290 000 37.000 36 600 450 208 000 210 000 208 000 367 40 64 94 Petrolün kaçışı • DUBAİ (AA) — Körfez'deki bazı ülkelerin savaşta meydana gelebilecek muhtemel tehlikeler nedeniyle ham petrol ve petrol ürünleri stoklarını Körfez dışına çıkardıklan bildiriliyor. Körfez'deki petrol sanayii gözlemcileri, Suudi Arabistan'ın petrol rafinerisi ve satış işletmesi Samarec'in, ek depolama kapasitesi kazanmak ve ihracat düzeyini koruyabiJmek amacıyla Körfez'deki fuei-oil ve nafta stoklanmn satışını, bölgenin dışındaki yüzer depolardan yaptığını bildiriyorlar. Samarec'in tankerden tankere yapılacak bu sevkıyatlar için dttn sabah bir ihaJe açtığı bildiriliyor. tşten çıkarma • BURSA (AA) — özdilek Havlu Fabrikası'nda çalışan işçilerden 400*ü dün akşam işten çıkarıldı. Fabrika yemekhanesinde toplanan ısçilere, Teksif Bursa Şube Başkanı Mustafa Kurt, Türk-lş Bölge Temsilciliği Avukatı ile Havlu Fabrikası Sahibi Hüseyin Özdilek tarafından işçi çıkanmı konusunda bilgi veriierek, işten çıkarmalann gerekçesi anlatıldı. Yemekhanede yapılan görüşmeyi izlemek isteyen gazeteciler toplantıya aiınmadı, Fabrika yetkiliieri yaptıları açıklamada, fabrikanın konfeksiyon bölümünün kapatıldığını, bu nedenle buradaki 400 ijçinin ışine son verildiğini söyledileıv Arnavutluk'a kredi • ANKARA (ANKA) — Türk Eumbank, Arnavutluk'a 15 milyon dolarlık ihracat kredisi verecek. Eximbank'tan yapıian açıklamaya göre krediye ilişkin anlaşma 1 şubatta Eximbank Genel Müdür Yardımcısı Yaprak Uras ile Arnavutluk Dış Ilişkiler Devlet Bakanı Genel Müdür Shkelgim Cani arasında imzalandı. Aniaşmaya göre kredi Arnavutluk'un Türkiye'den 1991 yüı içinde yapacağı işlenmiş tarun ürünleri, dayanıklı ve dayanıksız tüketim mallan ile ara ve yatırun mallan ithalatının fınansmanında kullanılacak. Vadesi mal türüne göre 1 ile 3 yıl arasında değişen kredinin kapsamına ahnacak mallarda yüzde 50 Türk katkı oranı aranacak. Türkiye'de bir Sovyet bankaaı • Ekonomi Senisi — Rusya Federasyonu'nun önde gelen ticaret bankalarından Tveroniversalbank, İstanbul'da temsilcilik açmak için Hazine"ye başvurdu. Türkiye'de Ibar Grubu ile temsilcilik anlaşması imzalayan Tveruniversalbank, ortak bir Türk-Rus bankasının kurulması için de girişimlerde bulunacak. Bankanın yönetim kurulu başkanı ve genel müdürü Aleksandra M. Kozireva, şubat ayında İstanbul'a gelecek. Imarlasası • ANKARA (ANKA) — Anayasa Mahkemesi Imar Yasası ve çekle ödemelerin düzenlenmesi ve çek hamillerinin korunması hakkındaki yasada anayasaya aykınlık bulunmadığma karar verdi. Anayasa Mahkemesi, Zonguldak'ta meydana ?elen iki kamulaştırmanın ınayasamn kamuiaştırmaya lişkin hükmüne aykın >lduğu iddiasıyla yapıian tirazları görüştü. Resmi jazete'dc yayımlanan ararlara göre Anayasa lahkemesi itirazlan îddederek yasada nayasaya aykınlık ulunmadığını hükme îğladı. ' Bıırsa'da tekstil krizi rinİD hükümetleri Türkiyeyi tehlikeli bölge ilan ettikleri için mal almaya gelmiyoriar." Dikmen'in geleceğe yönelik bekientileri de oldukça umut- suz. "Geçen yıl bu dönemde 245 işçiyle çalışıyorduk. Şimdi 95 iş- çi öçte bir kapasiteyle çalışıyor. Bu kapasitenin daba da düşmesi mümkün. Şurada 2-3 ay daha bakacağım. Hep zarar, hep za- rar. Piyasada kıpırdanma ol- mazsa fabrikamt kapatmayı diı- şiinnyonıın. Ya da 20-25 kisi.. işte oyalamnz." Tekstil Işverenleri Sendikası Genel Sekreteri İbrabim Yaşar ise şöyle diyor: Tekstilin önemli merkezlerinden biri olan Bursa'da, hem sektörün genel sorunları hem de savaş ortamı dolayısıyla iç ve dış piyasanm daralması yüzünden acı günler yaşanıyor. KUTLU ESENDEMİR BURSA — Türkiye'de tekstil sektörünün önemli merkezlerin- den biri olan Bursa, bu alanda bir yıldır tarihinin en büyük kri- zini yaşıyor. 1990 yıtında Bur- sa'da işten çıkanlan sendikalı tekstil işçisi sayısı altı bin raka- mına ulaşarak rekor kırdı. Türkiye'nin en büyük tekstil sa- nayicilerinden Ali Osman Sön- mez'in işyerinde büe 3 bin do- iayındaki işçiye ortalama 450 bin lira tutarmdaki ıkramiyele- rin ödenemediği bildiriliyor. Bursa Organke Sanayi Bölge- si, Demirtaş Sanayi Bölgesi, Pı- narbaşı Tıp Fakültesi semtlerin- de yoğun olan tekstileiler kriz- den yakmıyor: "Biz ihraeatçıya ibtiyacı olan ham bezi veriyo- ruz. Bu bezi Tisaş dokuyor. Ocak ayında yurtdısından müş- teriler Türkiye'ye gelirler ve bü- tiin yazlık siparislerini, daha sooraki kış sezonnnun modelle- rini veririerdi. Şu anda kendi hükümetlerinin Türkiye'yi teh- likeU bölge ilan etmeieri nede- niyle hiçbir sipariş gelmiyor. Körfez'deki savaş, ihracatı olumsoz yönde etkiledi." Ham bez üreten Tisaş, bir bir buçuk yıl önce 245 işçiyle 3 var- diyada üretim yaparken şimdi 95 işçiyle tek vardiya çauşıyor. Tisaş'ın sahibi ve Genel Müdü- rü Erdera Dilunen, genel olarak bütün tekstileiler gibi Pakistan ve Uzakdogu ülkelerinden gelen ucuz ham bez ve pamuk ipliği- nin kendilerini rekabet açısm- dan güç durumda bıraktığuıı, düşük kur politikasının ve ma- liyetin yüksekliğinin de ihracat açısından büyük bir sorun hali- ne geldiğini belirtiyor. Körfez savaşı hakkında da şunlan söy- lüyor Dikmen: "Savaş, bizim bunalınumıza tnz biber ekmiştir. Bazı firma- lar savaşı bahane etmeye başla- dılar. Çok sayıda çek, karşılrk- sjz pkıyor. Bazı Avrupa iılkele- Işyerleri sürekli kapasite düşürüyor, işçilerini zorunlu izne çıkarıyor. Son bir yıl içinde Bursa'da tekstil sektöründe işten çıkanlan sendikalı işçi sayısı 6000'e ulaşarak rekor kırdı. "Ekoaominin Ortadoğu kri- zinden olnmsuz yönde etkilen- mesi nedeniyle öncelikle iicret- siz izün uygulamasının ek abn- dıgı işletmelerimizde, yıllık üc- retli izinlerin de şimdiden kol- landuilma» uygulamasına geçil- meye başlanmış ve mümkün ol- duğunca işçi «enkisatı yapma- dan barış günlerine kadar oyalanmayı bir ön tedbir olarak tercib elmiş bulunuyonız." Bursa'da tekstil sektöründe yoğun işten çıkarmamn yanı sı- ra ücretsiz ve zorunlu yıllık izin uygulamasına da başlandı. Bü- yük işletmeler işten çıkarmamn yanı sıra zorunlu yıllık izin ver- oıe uygulamasını yeğlerken or- Tekstilin en önemli geçim kavnaklarından biri olan Bursa'da iş- yerieri sürekli olarak kapasite düşüniyor. ta ölçekli ve küçük işietmeler, artan zararİann sürmesi duru- munda şalter indireceklerinj be- lirtiyor. 1990'da Bursa'da yaJnızca sendikalı kesimde altı bin işçi iş- siz kaJdı. Öz Iplik-İş Sendikası Bursa Şube Başkanı Sami Du- man, Körfez krizinin ve savaşı- nın tekstil işkoiunda işten çıkar- malara bahane oluşturduğunu söyledi. Teksif Sendikası Bursa Şube Başkanı Mustafa Kurt da Kör- fez krizinin, işten çıkarmalara bahane oluşturduğunu öne sür- dü. Teksif Sendikası Pilot Sana- yii Şube Başkanı Cahit Dursun ise işten çıkarmamn olmadığı bir gün bile yaşamadıklannı an- latarak işverenlerin ceşitli ne- denlerle üretüni düşürmek zo- runda kaldığmı belirtti. Bursa'daki işçi avukatlann- dan Birant Eanoglu, müvekkil- lerinden bir yıl içinde 3 bini aş- kın sendikasız tekstil işçisinin de işten çıkartıldığını öğrendiğini belirtti. Esinoğlu, Bursa lş Mahkemesi'nin yığılan davalar sonucu tıkandığmı, Bursa'ya yeni bir iş mahkemesinin şart ol- duğunu sözlerine ekledi. Isten atılanlar (19901* Sönmez PamuWu 600 Sönmez Konfeksiyon 670 Sûnmta ASF 400 Sönmez Fılament 100 Nergis 100 ûzdilek 226 Naytontefcs 150 Sarayftme -. 350 Tişaş 100 GökçemeiB 150 ipsan 135 Kozabirfik 87 Halıflete 60 Uğuriar 23 Buıis 33 Hatete 60 Ete MensucaL 80 Yazıcrlar 30 Hatipaş 27 (*) Tümü sendica üyesidir. Tekstîl siparîşleri dıırdu Hazırgiyim ihracatçıları, 91 sezonu için Avrupa'dan sipariş alamıyor BARIŞ KUDAR tZMtR — AT Tekstil Komisyonu ile ko- ta görüşmelerinin yanda kalmasının ardın- dan durgunluğa giren tekstil sektöründe bu kez de "sipariş" sorunu ortaya çıktı. Tekstil sektöründe özellikle hazır giyim ve konfeksiyonda işlerin anmda de|il da- ha önce verilen siparişlerle gerçekleştirildi- ğine dikkati çeken Türk ihracatçılar " A B - cak bngıine kadar gelmesi gereken sipariş- lerdea hiç ses çıkmamıştır" dediler. 1991 yılı kış sezonu içia bazır giyim ve konfeksiyonda siparişlerin yılın ilk iki ayın- da verildiğini belirten tekstii sanayicisi ts- mail Kulogla. "Bu nedenle berkes olası $i- parişler için tüm bazirhklannı bitirmiş du- rumda. Herkes hammadde slokunu yaptı, kamaşını, ipligini hazırladj. Ama sipariş yok" dedi. Kuloğlu, sözlerini şöyle sürdür- dü: "Körfez kririnin sıcak savaşa donüşme- sinin heraen ardından kredi faizleri 17-19 puan birden arttı. Tekstil sanaykileri sipa- risler grimeden stoklarını kredi alarak yap- tı. Şimdi baglantı yapılanıa/sa sipariş üze- rine calışan bu sektör 3-4 a> işierine ara ver- mek danımunda kalacak. Kısaca bu du- rum; işç< çıkanmlarına, işyeri kapatmala- rına, eldeki stoku ucuza çıkartmaya kadar varan sonuçJara yol açacak." Kuloğlu, göruşlerini söyle özetledi: "Dısalıma o kadar ürker olmuş ki öde- melerde bile en az 3 ay vade istiyor. Sipa- riş verirse bunun verine getirikcefinden en- d^eli. Sıcak savaş çıkar, Mllj Savunma Ba- kanlığı tekstil işyerierine el koyar korkusu- nu yaşıyorlar. Hiikümetimiz buna bir çare bulmalı ve Türkiye'nin durumunun savaş- Egebank'tan kazanmaya devam edin. Egebank'taki tasarruflannıza alacağınız faiz oranlan: Türk Lîrası Mevduat Faiz Oranlan: 1 yıl vadeli ı% 64\ 3 ay vadeli 6 ay vadeli 1 ay vadeli %44*\ Vadesiz ^y âwğ ^^^WWvS^Talz Oranlan 1 y.l vadeli % 10,50 USD % U DM 6 ay vadeli % 9J5 USD % 10,50 DM 3 ay vadeli % 9,25 USD % 9,50 DM Vadesiz % 3 USD % 3 DM *Afamah olarak. EGEBANKH e d e f H / z m e 11 e 1 n u m a r a tan etkilenmedigini anlatmalıdır." ' Dışalımcıların endişelerini yakmdan iz- lediğini belirten tekstil sanayicisi Yeşim Ün- sal da "AT Ue göriişen Türk heyetinde ol- oıam Itibanyla gördüm ki AT, kota arttı- nmında katı davranıyor. Gümrük biriiği, joint-venture konulannda anlaşma yanlısı degiller. Hükümetimiz bu konularda bükii- metler duzeyinde çaba göstermeli, Türki- ye'nin sıcak savaşın ne kadar dışında kal- dıgını anlatmalıdır" dedi. Ege Hazır Giyim ve Konfeksiyon Ihra- catçılan Biriiği Başkanı Hüdayi Kurt ise olayı doğrulayarak "Siparişlerin yapılma- ması 1991 kotalannın doldurnlmamasına da neden olabilir. Bu nedenle kota görüs- melerinde durum aniatılmalı ve siparişlerin yerine getirilecegi vurgulanmalıdır" diye konuştu. Sümerbank'ta Özelleştirme değişîkliğî ANKARA (AA) — Sümer- bank'ın özelleştirilmesinde ön- celikler değiştirildi. Mevcut mağazalann devri as- kıya alınırken ilk etapta Sümer- bank'ın finansman yapısının düzeltilmesi, daha sonra bağlı fabrika ve kuruluşlarm elden çı- kanlması kararlaştınldı. Bu arada Sümerbank'a baş- vuruda bulunanlardan toplam 50 kişi ya da kuruluşa yeni ba- yilik için izin verildi. Yeni bayi- İerin bir bölümü ocak ayı itiba- nyia faaliyete geçti. Sümerbank Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Özerdim, AA muhabirine yaptığı açıklamada, mevcut mağazaiann devri için geçen yıl yapıian cahşmayı ya- rarlı olarak nitelendirdi, böyle- likle "Bu mağazalan kim alır. kaça alır, nasıi alır" şekünde merak edilen sorulara cevâp bu- iunduğunu söyledi. Mağazalann devrinin finans- man yapısının kuvvetli olması- nı gerektirdiğıni anlatan Özer- dim, askıya alınma olayının ge- rekçesini şöyle özetledi: Çünkü biz bayiye bir kâr marjı vereceğiz. Yani yüzde 20-25 kâr marjı alacak ki bu işi yapsın. Halbuki bizim mali ya- pımızın bozukluğu ve son sene- lerde tekstil sektöründe yaşanan genel durgunluk ve kriz, bizi her malda belli kâr marjını bayile- re bırakma imkinından uzak tutuyor. Biz bu mallan kendi mağazalarunızda zaranna ya da yüzde 5-10 karla satsak kimse bir şey demez. Ancak bayi yüz- de 5-10'Ia çalışmaz. Sıkıntı bu- rada. Bayiye daha yüksek kâr marjı vermeye kalktığımızda ise bu sefer fabrikalardan maliye- tin altında satmak zorunda ka- lırsımz. Bu durumda da 'Dev- letin elindeki fabrikadan özel sektörü zengin ediyorlar' diye ayn bir eleştiri konusu ortaya çı- kabilirdi. Ahmet özerdim, buna karşı- lık yeni yerleşim bölgelerınde bayüik isteyenlerin bavşuruları- run olumlu karşılandı|ını ve 50 yeni bayilik verildiğini bildirdi. T U K E T I C I G O Z U Y L E MERAL TAMER Çikolatada kurt çıkarsa...Postadan şişman bir mektup çıktı. Mektu- bu ilk elime aldığımda, nasıl açılmadan ba- na kadar ulaştığına doğrusu şaştım. Hem de Ankara'dan geiiyormuş. Zarfın içinden kısa bir mektup ve ÜLKER marka kare bir çikolata çıktı. Ankaralı okuru- muz Mehtap İnce, mektubunda şöyle diyor- du: "Piyasada çok miktarda kalitesiz çiko- lata bulunduğunu bildiğim için özellikle ÜLKER markâsım alıyorum. Son aldığım çikolatayı tam açmaya koyuldum ki ne gö- reyim? Bir kurt... Derhal size gönderme- ye karar verdim. Siz de çikolatayı açtığınızda -lütfen ar- kadan açınız- bu küçük yaratğı görecek- siniz. Önce önemsemedim, belki de aldığım dükkanda uzun süre beklemiştir diye dü- şündüm, ama pake- ti Incelerken gözü- me üretim tarihi ta- kıldı ye donakald/m. Paketin üzerinde bu malın, üretim tarihi olarak çok net ve te- reddüte mahal bırak- mayacak şekilde Mart 1991 yazıyordu. Şu anda ocak sonla- rına yaklaştığımıza göre demek ki bu çi- kolatanın üretilmesi- ne daha 1.5 ay var." Çikolatayı okuru- muzun önerdiği gibi arka tarafından dikkat- lice açtık ve yanm san- tim kadar uzunluğundaki sarı kurtçukla mü- şerref olduk. Sonra üretim tarihini kontrol et- tik. Gerek yılı gerekse ayı gösteren bölüm- ler birbirinden net olarak ayrılmış. Ve aylar- dan mart bölümü, yıllardan da 1991 bölümü gene hiçbir tereddüt yaratmayacak şekilde zımbalanarak delinmiş. Konuyu ÜLKER firması Satış ve Pazarla- ma Bölümü yetkilisi Şener Arslan'a aktardık. "Mümkün degil. olmaması lazım" dedik- ten sonra ambalajları önceden hazırlamadık- lannı, tarihlerin imalat arasında aynı gün zım- balandığını bildird:. Bize göre bu "mümkün değif" cevabı ye- tersizdi. Çünkö bu konuşmayı yaptığımız ocak ayının son günterinde gerçekten de kar- şımızdâ mart ve 1991 hanelerı zımbayla yus- yuvarlak delinmiş bir ÜLKER çikolatası du- ruyordu. Şener Arslan daha sonra belki tek bir çikofatanm yanlışlıkla bu şekiide damga- lanmış olabileceğıni belirtti ve Ankara'da bu nedenle bir piyasa taraması yapacaklanm söyledi. Ben ise doğrusu bu üretim tarihi mesele- sini pek yadırgamadım. Çünkü birkaç yıl ön- ce kendi evime aldığım Pınar kutu sütlerin- de de 1 ay sonrasının tarihine rastlamıştım. Şener Arslan'a bunu aktardtğımda "Sütte bu mümkün olabilir. Çünkü süt kolilerinin üzerieri açıktır ve onlarda tarih üretim sı- rasında degil, daha sonra basılır" yanıtını aldım. Kurtlanma meselesine gelince... Şener Arslan çikolatada kurt çıkması ola- yının sıkça rastlanan bir konu olduğunu, ge- rek ÜLKER mamullerinde gerekse başka ta- nınmış firmalann ürettiği çikolatalarda çeşit- li nedenlerle kurt çıkabileceğini belirrtikten sonra "çtkolatanın cinsi ne?" diye sordu. Yeşil ambalajlı ve antepfıstıklı olduğunu söy- lediğimızde ise "olabilir, mümkündür" de- di. Anlayabildiğimiz kadanyla fıstıklı-fındıklı çikolatalarda kurt çık- ma olasılığı, sade çi- kolatalara oranla daha fazla. Şener Arslan uygun olmayan koşul- larda bekletilmiş ve üzerinden sıcak bir yaz geçmiş çikolata- larda kurtlanmamn pekâlâ mümkün oldu- ğunu söyledi. Okurumuz Mehtap İnce'den aldığımız mektup ve ÜLKER yetkilisinden aldığımız bilgıierin ışığında de- mek ki çikolata alırken öncelikle üretim tarihi- ne bakacağız. 3-4 ay- lıktan eski çikolatalara pek rağbet etmesek daha iyi galiba... Üretim tarihinin yanı sıra bakkalda-markette bekleme koşulları da önemli. Ömeğin güneş gören ya da kalori- ferin yakınındaki raflarda bekletilen çikolata- lar verine serin yerde bekfetilenleri tercih edeceğiz. Bir üçüncü nokta da fındıklı fıstıklı çikola- talann daha kolay kurtlanabileceğıni dikka- te alarak bu tür çikolatalarda üretim tarihi ko- nusunda daha hassas olmamız, yakın tarih- li olanian satın almamız, ayrıca yine de özel' likJe çocuklarımıza yediriyorsak paketi ken- dimiz açarak bir "kurt kontrolünden geçirmemiz"de sanınm yarar var. Bunlan okurken "çikolata yenmesi mut- laka gerekli mi" diyenleriniz olabilir. Tabii de- ğil... Aslında çikolata doyumluk değil, ara- st- ra ve tadımlık yanmesi gereken bir yiyecek. Onun yerine yetişme çağındaki çocuklanmı- zın 3nüne kuru kayısı-fındık ya da kuru üzüm- fındık ya da pestile sanlmış cevız-fıstık gibi kuruyemişleri koysak daha iyi olmaz mı? T U K E T I C I N I H S E S I Yıkanınca renkleri kanştı Çocuklar Anneler Günü'n- de bana ÖRME-İŞ fabrikasın- da üretilen bir bluz almışlardı. Severek birkaç kez giydim, sonra da etiketindeki tarife uy- gun olarak yıkadım. İlk yıka- mada üzerindeki aplikeli işlemelerin boyası bütün blu- zu boyadı ve giyilemez hale geidi. Aslında gayet kaliteliydi. Orme-iş fabrikası İstanbuPda. Üzerinde adresi olmadığı için Adana'dan oraya erişmem mümkün değil. Şimdi bu mad- di ve armağan olduğu için ay- nı zamanda da manevi zaranmı araştırmak için ne yapmalıyım? Şefika Akışık Adana URETICIYE TE$EKKUR A\rkadaşlanmız bu mektup üzerine ÖRME-İŞ Sattş Müdürü Avni Özmen'le görüştüler. Özmen ilk olarak "Mutlaka rengi bordodur. Çünkü bordolar boyuyor. Bu da Avrupa nm bize kazığı. Hemen telafi ederiz" diyerek kazağın kendisine iletılmesini istedi. Tüketici ise kazağın krem rengi olduğunu, üzerindeki aplikelerin ipliklerinin boyadığınt belirtti ve bluzu İstanbul'a postaladı. Kısa bir süre sonra da İstanbul'dan kendisine aynı bluzun yenisi gönderildi. İyi kaydedilmemîş kasetler bu hataların düzeltilmesinin zorunluluk olduğu inancında- yım. 1-CBSIisansıylayayımla- dıkları "LOVE-HATE" başlıklı kasetin her iki yüzü de dinle- nemeyecek kadar tiz kaydedil- miştir. 2- CBS lisansıyla yayımlanan "Living Colour", "Times up", "Bob Dylan" "Under the red sky" ve EPIC lisansıyla yayımlanan "The vaughan Brothers" ile "Fa- mily Style" başlıklı kasetlerin bırincı yüzleri boğuk kaydedil- miştir. Ikinci yüzlerin dinlen- mesiyle iki yüz arasındaki fark kolaylıkla duyumsanabilir. Du- yarlı dinleyicileri rahatsız ede- bifecek bu tür hataları Uzelli Kaset firmasına bildirdim. Ge- lişme ya da gelişmemeleri hep birlikte izleyelim mi? Bora Çiftçi-Ankara Uzelli Kaset Sanayi'nin Dolby Nr sistemini, sadece klasik müzik kayıtlannda de- ğil, pop müzik kayıtlannda da kullanılmasını tüketiciye duy- duğu saygı oiarak niteliyor- dum. Ancak son birkaç aydır bu firmanın ürettiği kasetler- den şikâyetçiyim. Nitelikli ürünler sunan bir üretici için ^Jkurumuz üretici firmanın telefonunu da bize bildirmişti. Dolayısıyla firmayla kolaylıkla irtibat kurabildik. Anlaşılan Bora Çiftçı'nin firmaya gönderdiği mektuba yanıt verilmemişti. Ancak biz gazete olarak araya girdiğimizde firmanın sahibi Metin Uzelli, tüketiciye haber venldiği taküırde kasc'erı değiştirmeye hazır olduklannı söyledi. Bora Çiftçi'ye bu mesajı ilettik. Okurumuz iyi kayıt yapılmamış kasetteri sağlamlanyla değiştirdi ve maddi zarara uğramamış oldu. Verilen garantinin kapsamı masrafı aldılar. Kanımca utü- nün düğmesiyle su püskürt- mesi aynı olmalı. Birinin garantiye girip digerinin gir- memesi ne derecede doğru dur? Mehmet Karakaya- Ankara \Jkurumuzun bu mektubunu ROWENTA firması yetkililerinden Tuncer Özyıldınm'a aktardık. Özyıldırım, bize dügmenin de garanti kapsamına girdiğini, dolayısıyla ücret alınmaması gerektiğini sâyledi. Ütüye tamir ücreti atan ÇELİKEL Elektronik^ satın alındığının ertesi günü bozulan duğmeyi kullanım hatası olarak kabul etmiş ve bu nedenle 21 bin lira tamir ücreti almış. Para okurumuza geri verildi. ROVVENTA marka utu al- dım. ikınci günü bozulmaya başladı. Garanti kapsamında olacağını düşünerek yetkili servisine götürdüm. Tamir et- tiler, ancak dügmenin garanti kapsamına girmediğini belirte- rptr h« an 'İ o n 91 hın lira tamir Temel Deri üzmedi Yaklaşık 2 ay önce Te- mel Deri'nin Adapazan'n- daki bayisinden siyah bir napa mont aldım. Kısa bir süre sonra elbiselerimin, ellerimin, hatta boynumun simsiyah boyandığını far- kettim. Konuyu Adapazarı bayilerine ilettiğimde ilgile- neceklerinı söylediler. Ger- çekten de ilgilenerek Anka- ra'da oturduğum için Anka- ra bayisiyle sorunumu çö- zümleyebileceğimi bana bildırdiler. Ankara bayisı ise son derece kibar davrandı ve napayı alarak bana ye- ni bir tane verdi. Nevzat Beyazrt - Ankara EMAR'a teşekkür Samsun yetkili satıcısı Sayın Özdemir Erol'dan al- dığım ECA marka kat ka- lorrteri bir ay kullandıktan sonra arızalandı. İfimizde bulunan servisine başvur- duk. Pazar olmasına rağ- men yetkili Metin Güvenir evimize geiip anzaları les- pit etti. Ertesi gün de İstan- bul'daki EMAR ana servisi- ni arayarak arızalı olan kat trafosu ateşieme bobini ve Landis beyninin acilen lo- kat'a gönderılmesını sağla- dı. Böylece yeniden sıcak yuvamıza kısa sürede ka- vuşurken bizden değişen parçalar için ücret de talep etmediler. Tüm firmalann böyle davrandığını görmek, tüketicinin dileğidir. KadJm Durmaz-Tokat Yine Mudo Tam 1.5 yıl önce İzmir Kordon Mudo'dan satın al- dığım pabucun tabanında yırtılma gördüğümde bir çöz"üm bulunabilir mi diye hemen aldığım yere götür- düm. Sual bile sormadan hemen yenisiyle değiştirdi- ler. Diğer satıcılara örnek olması dileğiyle... Ahmet Gonül-İzmir
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle