22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYET/4 HABERLER 25 ARALIK 1991 ORTAM ŞAHİN ALPAY Rus Emperyalizmi Hortluyor mu? Bazılanmız Doğu Avrupa ve Sovyetler Birliği'nde komü- nizminçökmesinden. Sovyetler Birliği'nin dağılmasından, Sovyet egemenliğindeki Doğu Avrupa ve Asya toplumlan- nın bağımsızlıklarını kazanmalarından adeta üzüntü duyu- yor. Bu kimseler eski kafalı, Leninist ya da Statinist türden komünistler değil; yalnızca, bu gelişmelerin Türkiye'nin güvenliği ve çıkarları açısından endişe verici olduğunu düşünüyorlar. Farklı siyasi eğilimlere yayılan ve sayıları oldukça kabarık olan bu kimselerin görüşlerini en köşeli ve sarih biçimiyle geçenlerde Sayın Mehmet Ali Birand dile getirdi (Bkn. Milliyet, 21.12.1991). Argümanlar şu nok- talarda toplanıyor: • Komünizmin çöküşü Batı'yı sevindirebilir, ama "bizim gibı bir ulkenin" bu olaya sevinmesi "akılcı" değildir. • Doğu ve Batı blokları arasında dengeye dayalı düzen bizim lehimizeydi. Bat'ya karşı Doğu'yu koz olarak kulla- nabilme olanağını yitirdiğimiz için "en büyük kayba biz uğradık." • Şimdi komünizmden çok daha vahim olan Rus milliyet- çiliği ve emperyalizmi tehlikesiyle karşı karşıyayiz. Was- hington la gizli pazarlıklar yapan "Rusya, Türkiye için çok daha büyük bır tehlike." llk bakışta duygulardan, ideolojiden uzak, gerçekçi ve akılcı görunebilen bu argümanların, olgulara ve sağlam bir mantığa dayandığını sanmıyorum. Şu gerekçelerle: • Doğu Avrupa ve eski Sovyetler Birliği'ndeki totaliter rejimlerin çökmesine, SSCB'nin dağılmasına elbette ki Türkiye de sevinebilir. Yüz milyonların polis rejimleri altın- da yaşamaktan kurtuiması gibi "ideolojik" (!) nedenleri bir kenara bırakalım. Bağımsızlıklarını kazanıp dünyaya açı- lan Doğu Avrupa ve eski Sovyetler Birliği ülkelerıyle ikti- sadi, kültürei ve siyasi ilişkilerimizi gelıştirmek fırsatını bulduğu için. Söz konusu ülkeler, umut ve iddia ettikleri gi- bi demokratik rejimler kurmayı başarırlarsa, dünya barışı- nın iki süper devlet Yarııı Rusya'JaMraskMH dfkutörlik kuralabilir. Eski Sovyetier Birliği, etnik savaşlara sahne datoilir. Ama bugûnden Çarlık Rısyasrnn dirildiğlni, "tariMn yimleneceğini" iddia etmek içinkâhinMmakıerekip. arasında dehşet dengesi'nden çok daha sağlam bir te- mele oturacağı için. Çünkü bugüne kadar demokratik ülkeler arasında savaş çıktı- ğı, iki demokratik ül- kenin birbiriyle sa- vaştığı görülmedi. • fki kutuplu dünya düzeninin ve Soğuk ~~™~~~~~^~~~™^~^~"" Savaş'ın sona ermesi, bütün dünya gibi Türkiye'nin de le- hinedir. Türkiye'nin geride bıraktığımız dönemde Doğu Bloku'yla iiişkilerini Batı ya karşı bir koz olarak kullandığı doğrudur. Ama bu, Soğuk Savaş boyunca Türkiye'ye esas tehdidin kuzeyden geldiği, Türkiye'nin Sovyet yayılmacılı- ğına karşı güvenliğini Batılı ülkelerin askeri ittifakı olan NATO içinde sağladığı gerçeğini herhalde gölgeleyemez. Herhalde Türkiye'nin esas akılcılığı bu ittifaka katılmış ol- masındadır. İki kutuplu dünyanın sona ermesi, Türkiye'yi kozsuz bı- rakmış değildir. Türkiye Balkanlar'da, Kafkasya'da, Orta Asya'da yeni dostlar kazanmıştır. Yeni dünyanın tek ku- tuplu olduğu varsayımı çok kuşkuludur. Ana eğilim çok kutupluluğa doğrudur. AT ve Japonya, en azından ekono- mik açıdan ABD kadar güçlü iki odak oiarak ortaya çıkmış- tır. • Totaliter Sovyet rejiminin yerini Rus milliyetçiliğine dayalı Rus emperyalizminin (yayılmacılığının) almakta ol- duğunu söylemek bir fantezidir. Şu nedenl-erle : Rusya'da tarihte ilk kez seçimle gelen ve bir parlamen- toya karşı sorumlu olan bir iktidar var. Ülke, ekonomik bakımdan büyük bir zaaf içinde. Bu kışı geçirebilmek için dahi Batı yardımına muhtaç. Rus emperyalizminin hortlaması değil, yıkılması söz ko- nusu. Doğu Avrupa, Rus denetiminden çıktı ve Batı'yla bütünleşmenin yollannı arıyor. Ekonomik ve diğer koşul- larbu ülkeleri işbirliğjne, "BağımsızDevletlerTopluluğu"- nu kurmaya zorluyorsa da bağımsızlığını kazanan (Slav Ukrayna ve Beyaz Rusya dahil) eski Sovyet cumhuriyetle- rinin Rus egemenliğine direnme olanakları düne göre bugün çok daha güçlü. Yeltsin, Gorbaçov'un başlattığı Batı'yla yakınlaşma ve işbirliği, nükleer ve konvansiyonel silah indirimi politikala- rını sürdürüyor. Geçen cuma günü yapılan, NATO ve eski Varşova Paktı ülkeleri dışişleri bakanlarını bir araya geti- ren tarihi toplantıda "Kuzey Atlantik işbirliği Konseyi'nin kurumlaştırılmasına karar verildi. Bu Konsey askeri plan- lama ve silahların denetimi alanında işbirliğini öngörüyor. Yeltsin, toplantıya gönderdiği bir mektupla Rusya Fede- rasyonu'nun gelecekte NATO'ya alınmasını istedi. Evet, dağılan Sovyet Imparatorluğu'nun, ardında birçok belirsizlik, dolayısıyla tehlike bıraktığı bir gerçek. Yarın Rusya'da bir askeri diktatörlük kurulabilir. Eski Sovyetler Birliği, etnik savaşlara sahne olabilir. Ama bugûnden Çar- lık Rusyası'nın dirildiğini, "tarihin yineleneceğini" iddia etmek için kâhin olmak gerekir. Oysa bu tür kehanetlerin, gelecekte ne olacağına ilişkin kesin iddialarda bulunma- nın akılcılıkla bağdaşmadığı anlaşılmış olmalıdır. Belediye başkanhğı seçimi • İstanbul Haber Servisi — Önümüzdeki pazar günü belediye başkanhğı seçimi yapılacak Kâğıthane'de pani ve adayların propaganda çalışmaları başladı. Sağlık Bakanı Yıldınm Aktuna, dün DYP Kâğıthane ilçe merkezine giderek buradan ilçenin çeşitli semtlerinde vatandaşlarla konuştu. Aktuna'nın gezisine DYP İstanbul II Baskanı Muhsin Divan'la, DYP Kâğıthane Belediye Başkan adayı Erdoğan Cülcüloğlu da katıldı. SHP Kâğıthane Belediye Başkan adayı Dursun Bulut da seçim çahşmalarma başladı. Kahvehane ve ev toplantılan düzenleyen Dursun Bulut, Kâğıthanelilerden hizmet için oy istedi. Dursun Bulut, bugün de SHP yöneticileri, milletvekilleri ve belediye başkanlannın katılacağı bir kokteyl verecek. 'Bürokrasiyi düşünmüyorum!' • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — SHP Parti Meclisi Üyesi Enis Tütüncü, Çalışma Bakanlığı Müsteşarhğı'na atanmasına ilişkin haberleri yalanlayarak, "Uzun yıllar emek verdiğim bürokrasiye dönmeyi kesinlikle düşünmüyorum" dedi. Tütüncü dün yaptığı yazılı açıklamada, bu konudaki haberlerin doğru ohnadığını ve bürokrasiye dönmek konusunda hiçbir talebi olmadığını belirtti. "SHP'den bazı yönetici arkadaşlarımızın bürokrasinin belli kademelerinde görev alma isteklerini anlayışla karşılıyor ve kendilerine başanlar diliyorum" dedi. 'Honecker tartışmalı bir kişi' • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Başbakan Suleyman Demirel ve ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, eski Doğu Almanya Cumhurbaşkanı Erich Honecker'in Türkiye'ye gelmesine karşı çıktılar. Başbakan Demirel, yazar Aziz Nesin'in Honecker'i Türkiye'ye davetini değerlendirirken "Honecker tartışmalı bir kişi" dedi. Demirel, Honecker'in Türkiye'de yaşamasına sıcak bakmadığını söyledi. ANAP lideri Mesut Yılmaz da Honecker'in Türkiye'ye davet edilmesinin doğru olmadığını bildirdi. Meclis' te ekonomi konusunda 'genel görüşme' yapıldı Hükümete enflasyon uyarısıANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) — TBMM'deki ekonomi ile ilgili genel görüşmede ANAP, koalisyon hükümetini "iktidara hazır oinuunakla" suç- larken, Devlet Bakanı Tansu Çiller de "Devraldığımız yöne- timden verilen rakamlar doğru değildi. Onun için hemen işe koyulamadık" savumnasını yap- tı. Çiller, 15 ocakta açıklayaca- ğı stabilizasyon programının adım, "sabır ve çözüm paketi" diye değiştirdi ve enflasyonu yüzde 40'lara indirmeyi hedefle- diklerini söyledi. Genel Kurul'da ilk sözü alan RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan, genel görüşmelerin te- levizyondan naklen yayımlan- mamasını eleştirdi. Başbakan DemirePin talimatıyla görüşme- lerin naklen yayınından vazge- çildiğini ve parkunentodaki ko- nuşmalann millete kapatıldığı- nı söyleyen Erbakan, sözlerini özetle şoyle sürdürdü: "Türkiye'de çorba düzeni var- dır. Liitfen söyler misiniz, 1992 senesi soaunda dolar ne kadar oiacak, ne kadar vergi alınacak, footar ne oiacak, zamlar ne ola- RP lideri Erbakan, zamlara yüklenirken "hükümetin sorunlan çözemeyeceğini" öne sürdü. DYP adına konuşan Bilget de hükümete, ' 'Enflasyon lobisine kanmayınız' 'uyarısını yaptı. SHP'li Hacaloğlu: "Ülkemizin üzerine karabasan gibi çöken enflasyondan halkımızı kurtarmak hükümetin görevidir." ANAP'lı Pakdemirli: "Bu hükümet enflasyonu düşüremez. Seçim meydanlarında söylenenler olursa enflasyon üç rakamlıdır, üç." Eleştirileri bakan Tansu Çiller yanıtladı. cak, fıyatlar ne oiacak bunlar belli değil. Bu nasıl yönetim al- lah aşkma? Bu hökümet bu san- dalyede kaç gün oturacak o da belli degil. 35 günlük icraaüna bakıhnca bu hnkümetin sorun- lan çözemeyeceği betti olmuştur. Milktin ezüecegi belli oldu." DYP grubu adına konuşan Aydın Milletvekili Tunç Bilget, ANAP iktidanrun ekonomi po- litikalannı eleştirdi. Iktisatçıla- nn gelecekten kaygı duydukla- nnı vurgulayan Bilget, "DYP grubu olarak httkümetimize di- yonız ki; ekonomik sonınlann üzerine cesaretle ve adaletle gi- diniz. Ekonomik dengesiztikle- ri ortadan kakhnnız. tdarei maslahat istemiyoruz" biçimin- de konuştu. Bilget, hayat paha- lıhğımn yok edilmesini isterken "Enflasyon lobisine, enflasyon- dan yararlanıp da onun yüksek tutulmasını isteyenlere kanmayı- nız. Onlara yenilmeyiniz" dedi. SHP grubu adına söz alan İs- tanbul Milletvekili Algan Haca- loglu, ANAP hükümetlerinin 1980*11 yıllann başında sorunla- ra yanlış teşhis koyup halkın öz- lemkrini göz ardı ettiklerini söy- ledi. Köşebaşıcılığın ve vurgun- culuğun 11 yıldır ödüllendirildi- ğini kaydeden Hacaloğlu, "De- mokrasi askıya alınarak, sana- yiden vazgeçflerek saglanmaya çaiıştian istikrar gereekleştirüe- medi. Getir «fagıhmını bozmak, temei rota okta" dedi. Kişisel söz hakkını kullanarak kürsüye gelen eski Maliye Baka- nı Adnan Kahveci, DYP ve SHP'yi iktidara yönelik hiçbir haarlığı olmamakla suçladı. Kahveci, hükümetin inandırıcı- lığı ve güvenilirliğini kendi elle- riyle zedelediğini ifade ederek, emeklilik yaşının düşürülmesi- nin buyük tehlike olduğunu söy- ledi. Eski Başbakan Yardımcısı Ekrem Pakdemirli, ANAP gru- bunun görüşlerini açıklarken, hükümetin enflasyonu düşüre- meyeceğini öne sürerek, "Eger seçim meydanlanndaki vaatleri yerine getirmeye kalkarsak enf- lasyon üç rakamlıdır" dedi. Pakdemirli, KtTlerin zamsız yürütülemeyeceğini de ifade ederek, "Ya serbest piyasa eko- nomisinden vazgeçeceksiniz, ya da KİT'leri özelleştirip snraüe MECLİSTENNOTLAR Arabayı geri vitese takmakMEHMET TEZKAN ANKARA — TBMM, Türkiye'nin en önemli üç sorununu, halkın gözü önün- de tartışacaktı. Başbakan Demirel, hükümet görüş- meleri sırasında TV'den ilan etmişti. Ekonomi, dış politika, terör ve Güney- doğu, tüm boyutlanyla ele alınacak, par- tiler ne düşundüklerini halkın önunde açık bir dille anlatacaklardı. Istek, Demirel'den gelmiş, TBMM Başkanı Hösamettin Cindonık da "Hal- ka kapalı Meclis olmaz" diyerek Demi- rel'in bu isteğini desteklemişti. Genel görüşmelere bir gün kala bu kez Demirel, "Bu kadar uzun goruşme izlen- mer. TV, gece 21.00-22.00 arasuda özet yayımlasın" düşüncesiyle TKTye "Nak- len yayın yok" emrini verdi. Bu kararla genel görüşmenin ana so- rununu da 'naklen yayın' oluşturdu. RP lideri Necmettin Erbakan, ANAP adı- na konuşan Ekrem Pakdemirli, kişisel konuşma yapan eski Maliye Bakanı Ad- nan Kahveci, görüşmenin naklen yayım- lanmamasını ağır dille eleştirdiler. Mech's'te gün, partilerin grup toplan- tılan ile başladı. DYP'de ise geleneksel salı konferansı vardı. Dünyayı izlemeyen, gazeteleri dikkatli okumayanlara Demirel, tüm olaylan, ge- lişmeleri tek tek anlatıyor. Nasıl düşü- nülmesi gerektiğini öğütlüyor. Gorba- çov'un durumu, Azerbaycan, özbekis- tan, Kazakistan'ın ne yapması gerektiğini söylüyor, ordunun modernisazyonu üze- rinde duruyor. Demirel, hemen her ko- nuya değiniyor. Konuşmasını zamlara getiriyor Demi- rel. Tüpgaz zammını niçin geri aldıkla- nnı şu sözcüklerle anlatıyor: "Bir başbakan yedi daldka sttren en kısa Bakanlar Kurulu toplantısmı zam- lan geri almak için yapmış. Eller kalk- mış, zamlar kalkmış. Sormuşlar 'Nasıl bu kadar kısa sürede karar aldınız' di- ye. Başbakan yamtlamıs: 'Otomobili geri vitese takmasını bil- meyen, araba kullanamaz'. Biz de geri vi- tese taktık." Ondan sonra DYP'li milletvekilkrinin akhna gelebüecek her türlü soruyu ken- di sorup, kendi yanıtlıyor. — lnsafımız yok mu? — Var ama, paramız yok. Saat lSJO'da genel kurul ekonomi ko- nulu genel görüşme için toplandı. tlk söz Erbakan'ın. "MiMetin medisini, millet- ten kaçırdımz" diye söze başladı Refah lideri: "35 günde iş yapmadınız, patinaj yaptuuz, patinaj." ANAP adına konuşan Ekrem Pakde- mirli de aynı cümlelerle hükümete yük- lendi: "Hani açıklık, hani konuşan Türk- iye?" Adnan Kahveci de hükümetin iş yap- madığını sık sık vurguladı. Erbakan 45 dakikalık konuşmasında tam 4 kez "Siz sadece heyet kabnl ediyorsunnz. Hükü- met işleriyle ugraşmıyorsunuz" dedi. Kahveci, erken emekliliği öngören hü- kümet karamamesinin işsizliği arttıraca- ğını öne sürerken, "Bu kararnameyi bir şekflde çıkarabilseniz" diyerek Cumhur- başkanı Turgut Özal'ın veto edebileceği- nin sinyalini de verdi. Hükümet adına ne yapacaklannı an- latma işi ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Tansu ÇUIer'e düşmüştü. Çiller, rakamlar doğru çıkmadığı için işe hemen yönelemediklerini söyledi ve ANAP'ın açıkladığı rakamlarda düzeltme yaptı. ANAP sıralanndan itirazlar, "Doğru degll" sesleri yükseldi. Çiller, ANAP sı- ralanna dönüp, bürokratları göstererek, "Bu rakamlan. sizin döneminizde göreve getirilen bürokratlar hazırladı" diye konuştu. Çiller, ekonomi paketini kısaca "tçin- de her şey var" sözleriyle açıkladı. Pa- kete de "Toplumsal Uzlaşma Paketi" adım verdi. Çünkü, sanayi odaları, meslek kuru- luşîan, sendikalar ile tek tek görüşü- lecekti. serbest piyasa ekonomisine geçeceksiniz" diye konuştu. Pakdemirli, DYP'lilerin "Niye siz yapmadınız?" biçiminde laf atması üzerine de "Gidip mah- kemeye iptal ettirdiniz" yanıtı- nı verdi. Hükümetin çare yerine maze- ret üretmeye devam ettiğini öne süren Pakdemirli, ANAP hükü- metinin 12.5 milyar dolarhk dö- viz rezervi bıraktığını kaydetti. Tansu Çiller Deviet Bakanı Tansu Çfller de görüşmelerin sonunda elestirile- ri yamtlamak üzere kürsüye gel- di. TBMM Genel Kurulu'nda ilk kez konuştuğunu belirten Çiller, istikrar paketi üzerinde çalıştık- lanm ancak ANAP iktidarmın verdiği rakamlann yanlış çıkma- sımn paketi gecıktirdiğini söyle- di. Son 10 yıhn en yüksek enflas- yon oranı ve en düşük büyüme hızı ile karşı karşıya olunduğu- nu vurgulayan ÇilJer, net döviz rezervi olmadığını, dış ve iç borçlann çok yüksek duzeyde olduğunu anlattı. Çiller, temas ettikleri Dünya Bankası yetkili- leri ile dış çevrelerin hükümetin programlarına olan güvenlerini ifade ettiklerini söyledi. Çiller, KlT'lerin tümünün 1988-1989-1990 yıUannda top- lam 7 trilyon kâr ettiğini, ama son yü içerisinde toplam 17 tril- yon zarar bulunduğunu kaydet- ti. Çiller, son zamlann KlT'le- rin açıklannı karşılayamadığını, kısa vadeli avanslarda artışın yüzde 3800 olduğunu tespit et- tiklerini anlattı. Ozelleştirme ile ilgili programlanm Dünya Ban- kası yöneticilerinin de benimse- diklerini kaydeden Çiller, sözle- rini şöyle tamamladı: "Bütün bunlara rağmen yüz- de 5'i aşan bir büyüme hızına açılacağız. Enflasyon yü sonu itibanyla yüzde 40'ın altına çek- me çabası içinde olacagız. Sta- bilizasyon ve istikrar paketi ça- Itşmalanmızı ocak ayı içinde gündeme getirecegiz. Buldugu- nuz rakamlann beklediğünizden kötü ve yanlış olması besaplan- nuzı yeniden yapmaya neden ol- du. İstikrar paketinin adına da 'sabır ve çözüm paketi' diyo- nız." Maliye ve Ekonomiyle llgilenen Herkesin Dergisi GUNDEMDE BUTÇE VAR: İKİ YAKAMIZ BİR ARAYA NASIL GELECEK? Bütçe açıkları ve bunların borçlarla kapanması konusu, sonunda yine "peki ne yapmalı' sorusuna getiriyor insanları.Böyfece, söylene söylene manasını yitirmeye başlamış bir yanıta bağlanıyor herşey: Daha çok vergi için reform. Reformu bu kez sadece vergi kanunlarında değişiklik olarak düşünmüyor kimse. İdari reform da gündeme girdi. • DENİZBAYKAL Seçim yıllannda geçiçi bütçe uygulamaları ekonominin sağlıklı planlanmasına engel oluyor. Bu yıllarda özel bütçe ctönemleri kabul edilmeli. • ADNAN BAŞER KAFAOĞLU Dünyada adı duyulmamış ne kadar vergi varsa hepsı Türkıyemıze getırilmiştır de, buna rağmen, batılı devletlenn vergi yukü sevjyelerinin çok altında rakamlara ulaşılmıştır. • ERHANIŞIL Son zamanlarda Türk vergi örgütü içinde "bölge müdürlükleri" kurulması önerisi yer almıştır.Bölge müdürlükleri 1950 yılında kaldırılmıştır.Nıçın? Yararsız oldukları ıçın.Yeniden kurulmaları 1949 yılına dönuştürjlerleme değildir. • KEMAL KILIÇDAROĞLU 73 ilin sorunlan merkezden çozülemez.Defterdarlık kurumu, sorunlan çözen değil, bizzat kendisi sorunu yaratan bir kurum haline dönüşmüştür Vergi toplama olayının özünde sağlıklı örgütlenme ve insan unsuru yatar VERGİ AFFI YOLDA Ml? •Yılmaz Özbalcı: Vergi affı gerekli •Bülent Soylan: Af kanunu Çıkacak da.. •Vergi Araştırma Komisyonu: Gecikme faızlermm %80 'ı affedılmelı. •Bir ayın bilançosu: Az kazanandan az, çok kazanandan çok az. Kımler servet beyanında bulunsun"? Ekonomi nereden kazanıyor? •Özer Güney: Kamu açıkları bankaları sıkıntıya iten bir ekonomik yapıya yol açmaktadır •Asım Bezirci •Salih Yardımcı •Yüzyıla damgasıru vuranlar •Güney Çin mucizesi •Birlikten haberler BILANÇO Çlktl! BİLANÇO gazete bayilerinde S e r b e s t VI ıı h a s c b e c i M a I i M ii *» a v i r 1 c r ve Y e n ı i n l i Mali M ü ş a v i r l e r O d a l a r ı B i r l i ğ i OLUMUNITV 18. YILI Lsıııet Iııöııü bugün anılıyor İnönü için bugün Amtkabir'deki mezarı başında "devlet töreni" düzenlenecek. Öğleden sonra Pembe Köşk'te mevlit okutulacak. İnönü için Malatya'da da anma törenleri düzenlenecek. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) — Türkiye'nin ikinci Cumhurbaşkanı tsmet tnönü ölümünün 18. yıldönümünde arulıyor. Bugün Anıtkabir'deki mezarında düzenlenecek devlet töreninin ardından Pembe Köşk'te İnönü için mevlit oku- tulacak. Anma etkinlikleri çer- çevesinde fotoğraf ve resim ser- gileri ile konserler düzenleniyor. Ismet İnönü anısına 27 aralık- ta İstanbul Atatürk Kültür Mer- kezi'nde, 10 ocak 1992'de Ada- na'da konserler verilecek. Inönü'yii anma etkinlikleri çerçevesinde Izmir-Konak Bele- diyesi ile Zonguldak Beledi^'n- ce düzenlenen resim sergileri de sürüyor. Ankara Anakent Belediyesi Imar Daire Başkanlığı Salonu'n- da da Aliekber Kapıkıran'ın koleksiyonundan "Atatürk ve Ismet Inönü Fotoğrafları Sergisi" dün açıldı. Türkiye Cumhuriyeti'nin 2. Cumhurbaşkanı Ismet tnönü, ölümünün 18. yılı nedeniyle ya- nn Malatya'da da anılâcak. İnönü universitesi'nce düzen- lenecek anma töreni, İnönü Anıtı'na çelenklerin konulma- sıyla başlayacak. tl özel Idare Salonu'nda devam edecek tören- de, Inönü'nün çeşitli yönleri ko- nuşmacılar tarafından anlatıla- cak. IL BAŞKA\LARI ANKARVDA SHP'de kurultay düğmesine basıldı Genel Başkan Erdal İnönü, il başkanlarıyla ilk toplantıyı bugün yapacak. İnönü, başkanları alfabetik il sırasına göre 3 ayrı toplantıda kabul edecek. Baykal, Ankara'ya gelen heyetlerle görüşmelerini sürdürüyor. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) — SHP'de kurultaya tam bir ay kala Genel Başkan ve Başbakan Yardımcısı Erdal Inö- nü'nün il başkanlanyla yapacağı hazırhk niteliğindeki toplanülan bugün başhyor. Inönü'nün mil- letvekillerine vereceği yemeğe Deniz Baykal yardılannın katıl- mamalan bekleniyor. Kurultaya bir ay kala il baş- kanlan ve delegeler ile temaslar hızlandı. tnönü, il başkanlan ve milletvekillerini toplayarak gö- rüşmelerde bulunacak. Alfabe- tik sıraya göre üç gnıba aynlan il başkanlannın Adana- Erzurum arasmdaki ilk bölumü ile bugün görüşecek olan tnönü, Eskişehir-Nevşehir arasındaki ikinci grup il başkanlan ile 3 ocakta, Niğde"den itibaren diğer illeri kapsayan üçüncü grup ile de S ocakta toplantı yapacak. İnönü, yann aksam da Hilton Oteli'nde eski ve yeni milletve- killerine bir yemek verecek. Ge- nel merkez yöneticileri, bu top- lanüların düzenlenmesinin ama- crnın, örgütün ve milletvekille- rinin yeni hükümete ilişkin gö- rüşlerini almak olduğunu savu- nuyor. Ancak bu toplantılann asıl nedeninin kurultay öncesin- de tnönü'nün il başkanlan ile ilişkileri sıcak istediği ve kurul- taya hazırhk niteliği taşıdığı da belirtüiyor. Baykal ise Ankara'ya gelen heyetlerle görüşmeleri sürdürü- yor. Bu görüşmelerde, hüküme- tin icraatlanna yönelik duşünce- leri anlatan Baykal'ın, aynı za- manda "partiain öniin<İeki en önemli sornnun da sosyal de- mokrat kimüfin yeaüeamesi oidufunn" belirttiği öğrenildi. Baykal cephesi, kurultay önce- sinde iki ayrı kitabı, sosyal de- mokrat kesime sunarak, görüş- lerini aktarma hazırlığını da sür- dürüyor. Deniz Baykal ve tsmafl Cem'in imzasını taşıyan birinci kitapta, genel olarak sosyal de- mokrasinin sorunlan işlenirken, ikinci kitabın küçuk kunıltayda dağıtılan broşürün genişletilme- siyle oluşacağı bildirildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle