Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
Sahıbı: Cıımhurıyeı Malbaacılık ve Gazetecılık Turk Anonım Şırkeıı adına
Beıin Nadi 0 Murahhas L'ye. Emine L'şaklfgi! 0 Genel Yayın Vluduru
Hasan CemaJ, Yazı lşlen Muduru Oka> Conensın 0 Yazı îşlerı Mudur
Yardımcıları: Salim Alpaslan, Kerem Çalışkan, Necdel Dogga. Lulfu Tınç
• Savfa Duzenı Yonetmenı: Ali Acar 0 Ankara Temsı/ası \hmel T«ı
Iç Politika: Mebmet Tezkan Ekonomi: Meral Tamer. Dıj Habcrler: Ergıto Balcı, Kultur. Celal İ sler,
fstanbul Haberleri: Muhitlin Sirer, Spor: Abdulkadir Yucelman, Makaleler Şahin Alpay, Duzeltme:
Abdullah Vazicı 0 Koordınator: Ahmet Korulsan 0 Malı Işler: Erol Erkut 0 Muhasebe:
Bulenl Yener 0 Butçe-Planlama. Sevgi Osmanbeşeoglu 0 Reklam. Ayşe Torun 0 İdare Huseyin
Gunr 0 işletme- Onder Çelik 0 Biigi-Işiem. Nail inal 0 Personel: Sergi Boslancıoglu
Basan w Yayan. Cumbun>« MaıbaacıJıfc w Gazcıecılık T A Ş. Turkocajı Cad 39/41 Cajalojiu
343M Isı PK 246 Isıanbul Td 512 05 05 (20 ha), T d a 22246, Fa* (I) 526 60 72 0 Bürolar
Ankjr». Zıva üökalp BIv !nkı!ap S No 19'4. Tel 133 11 41J7. Telet 42344, Fa* (4) 133 05 65
0 İ M İ r H Zjva Blv 1352 S 2'3, Tel 13 12 30. Tcta 52359. Fajt (51) 19 53 60 0 Ad—m:
Inonu Cad 119 S No I Kal 1. Td 19 37 52 (4 haı). Tetex 62155, Fax Cl) 19 2! 78
TAKVIM: 25 ARALIK 1991 Imsak: 5.47 Guneş: 7.19 Öğle: 12.08 lkindi: 14.27 Akşam: 16.47 Yatsı: 18.14
Le Nouvel Observateur dergisi, kadınlara güzelleşmenin 'uçukf
sırlarını veriyor
Gece, gözlersizde olsımHaber Merkezi — Kadınsı-
nız. Bütün bir gün koşuşturdu-
nuz. Akşam elınızkolunuzyiye-
ceklerle dolu eve geliyorsunuz.
O gece de bir yere davetlisiniz.
Bu yorgunlukla kapıdan dışan
adım atmayı canıruz çekmıyor.
Ama gitmek zorundasınız. Pe-
kı, ama ne yapmalı?
Le Nouvel Observateur dergi-
sınde çıkan bir yazıda öneriler
şöyle sıralanıyor:
Once üstünüzdekileri çıkanp
küveti sıcak suyla doldurursu-
nuz. fçıne mis kokulu banyo
köpüğü attınız mı tamam. Kü-
vet, içıne ginlmeye hazır de-
mektir. Bu arada yüzünüze.
çökükleri yok edicı parlaklık
veren bir maske yaparsınız. Mıs
kokulu sıcak suda yatarken bu
maske yüzünüzü ferahlatacak,
Banyodan çıktınız. Sıra geldı
bütün vücudunuza nemlendın-
cı bir krem sürme>e Bu arada
bacaklannızın üst kısımlanna
bir anti-sellülit krem yedırme> ı
ıhmal etmeyın. Sonra da beş da-
kıka kadar bacaklannızı duva-
ra dayayın.
Stres, hava kırlıliğinın ızJe-
nni ya da cıldin kurüluğunu
gıderia bir makyaj mı yapacak-
sınız? Ne tıp bır makyaj yapar-
sanız yapın öncelıkle cilde par-
laklık veren bır ampul, ardın-
dan da cıidi tazeleştiren bir
solüsyon kullanmanız gereke-
cek. Bu solüsyon önce yüzünü-
zü beyazlatır, ama korkmayın,
üstune cildinize uygun renkte
bir fondöten sürün. Iş nıju sür-
meye kaldı. Rujunuz basit bır
ruj oJmamalı. Dudak drrisı hüc-
relennı yenılemek için A. bü-
züklükleri gidermek ıçin B. dış
etkenlerden korumak içın E vı-
taminlerini içenneli. Rimeliniz
de sadece kirpiklerinize renk
vermemeli, aynı zamanda için-
de besleyici bir yağ da bulunma-
lı. Kirpik uzatıcı rimelse vizon
tüyieri ıçermeli. Pudranız terci-
han çiçek polenlerinden yapıl-
mış olmalı ve yüzünüze ipeksi
bırgörünüm vermeli. Parfümü-
nüz de hem sade hem de çekici,
kadınsı. hatta başdöndürücü
olmalı.
Işte burada, ne oluyor, süs
bebeğıni mi süslüyoruz, dıye
patlayabıürsımz.
Ama inanın bütün bu yazı-
lanlar doğru... Pek çok kadında
bir gece gezmesı öncesı makyaj
yapıp eğlenceye hazırjanmak,
güzelleşmeye çalışmak âdeta bir
ayindir.
Bır de bu işin ekonomik yönü
var. Kozmetik, bugün dünyada
akıl almaz paralar getiren bır
sanayi sektörü. 1990'da bütün
dünyada kozmetik pazannın
parasal hacmı 318 mılyar Fran-
sız Frankı (318 tnlyon TL) ola-
rak hesaplandı. Fransa dünya-
da kozmetik sanayıinın başını
çekiyor. 1990'da Fransa'nın
kozmetik sanayiindekı payı 43
tnilyar frank (43 tnlyon TL.) ol-
du; 19 milyar frank (19 tnlyon
TL.) da ihracattan kazandı.
Aynca Fransızlar Avrupa'da
kozmetiğe en çok para harca-
yan ulus. Kışi başına yılda 313
frank (313 bin lira) makyaj mal-
zemesine para yatınyorlar.
ERKEKLER ÜZÜLMESİN
RUHSAL İŞTAHSIZLIK, AIDSTEN TEHLİKELİ
yıflarken ölmeyinBütün dünyada tarih boyunca insan
güzel olmak için uğraştı. Bu amaçla
çeşitli yollara başvurdu. Bu yüzden
modayı adım adım izledi. Bu,
kuşkusuz daha çok kadınlar.için
geçerli. Ama günümuzde artık erkek de
kadın kadar modayı izlemeye calışıyor.
\ Dönemlere göre kadında ya tombulluk
ya da zayıflık moda oluyor.
Kendini zayıflatmak isteyen insanlarda,
özellikle büinçsiz zayıflama yöntemleri
izleyenlerde ceşitli hastalıklar
başgösteriyor. Bunlar öldürücü de
olabiliyor. Öraeğin "anorena aervoza."
Anorexia nervoza ruhsaJ bir iştahsızlık olarak
tanımlanıyor tıp adamJannca ve genellikle aşın
perhize bağlamyor. Anorexia nervoza öyle boyutlara
ulaşabiliyor ki bu ülete tutulan sonunda ölebiliyor.
ABD'de "Gözellik Efsanesi" (The Beauty Myth)
adlı kitabıyla best-seller listesinin başına oturan 28
yaşındaki yazar Naomi VVolf, Fransız Le Nouvel
Observateur dergisinin sorulannı yanıtladı.
Naomi VVolf, Amerikalı kadının şişmanlama
konusunda adeta saplantıya kapıldığını
bclirterek şunları söylüyor:
"ABD'de anorena nervoza korku verici
boyutlarda katlanarak artıyor. Vapılan
istadstikkr* gore ABD'de her >ıl 150 bin kişi
anorenadan ölıiyor. Bu hastalıi göroldttgB
gibi AIDS'ten de daha tehlikeli boyutlara
ni«şmış durumda."
tnsanlar zayıflamak için çeşitli yöntemler
deniyorlar: Çılgınca perhiz yapmak, bunun
yanında vücutta biriken fazla su ve tuzu
atmak için diüretik (idrar söktürücü) ilaçlar
almak, iştah kesiciler kullanmak gibi... Tıp
uzmanlan özellikle diüretiklere karşı uyanda
bulunuyor ve diyorlar ki: "BUgisizce. yüksek
dozda ahnan diüretikJer vücudun susuz
kalmasına, kramplara yol açar. Bu bazen
öylesine ciddi boyutlara ulaşır ki insan kalp
krizİDden ölebilir."
Bu uzmanJara göre kramplarm oluşmasının
nedeni vücudun aşın potasyum yitinnesi.
Kelliğin çaresi var
rakl
Aranılan
fotoraodellerden Susan
Holmes makyajın ancak
bilinçli olarak yapılırsa
kadını güzelleştirdiğini
savunuyor.
Plastik cerrah Dr. Jean Claude Dardour, yeni
uyguladıklan bir yöntemle gerçek saçların
çıkmasmı sağladıklarını müjdeliyor.
gizli gidiyor, ameliyat olacağı sı-
rada, "Ben seyabate çıkıyorum,"
gibi bir yalan uyduruyor. öyle
ki işyerindekiler ya da arkadaş-
ları onu arayıp bulamasınlar.
Le Nouvel Observateur dergi-
si, plastik cerrah Dr. Jean-
Claude Dardour'la, erkekierin
plastik ameliyatla ilgili davranış-
ları konusunda şöyle bir görüş-
me yaptı:
— Doktor, hastalannız ara-
sında kaç erkek var?
Dardour — En az yuzde 55'i
erkek. Çünkü ben kellik uzma-
nıyım. Kadınlar nasıl göğüsleri
sarkmaya başladığı zaman tela-
şa kapıhrlarsa erkekler de saç-
Toplumlarda geleneksel ola-
: kadın güzelliği ön plana çı-
kardır. Kadın çekici, istek duyu-
lacak bir yaratıktır. Oysa erke-
ğin güzelliği ya da yakışıklılığı
nedeniyle ön plana çıkanlması
düşünUlmez bile Sadece güzel
olan erkek için güzelliği kötü ta-
lih, lanet olarak da nitelenebüir.
Bütün bu yazdıklanmız eski
devirlere ait düşünceler, inanış-
lar.
Bugünun erkeği de yaşını alıp
saçlan dökülmeye, yüzünde kı-
rışıkhklar belirmeye başlayınca
plastik ameliyatlara başvurabi-
îiyor. Ama bunu kadın kadar
açık söyleyemiyor. Doktora gizli
ları doküldüğünde paniğe uğru-
yorlar.
— Size ameliyat olmak için
baŞvuran erkekierin profilini bi-
ze açıklayabilir misiniz?
Dardoor — Profil tip yoktur.
Son hasta fişlerime bakarak söy-
lüyorum, bana başvuraalardan
biri doktor, biri tarım işçisi, bi-
ri tüccar, biri şirket yöneticisi,
bir tulumbacı ve bir büyükelçi...
Şimdi yeni uyguladığımız bir
yöntem var. Belki erkeğin 20
yaşlanndaki bukleleri olmuyor,
ama gerçek saç çıkabiliyor.
— Peki, erkekler de yüz ger-
dirmeye geliyorlar mı?
Dardour — Pek tabii. Saçla-
rı çıkınca bu işin tadını alıyor-
lar. önce burunlanru yaptınyor-
lar, sonra yüzlerini, gıdılannı ve
gözaltlannı gerdiriyorlar.
UZMANLARDAN ESTETİK AMELİYAT UYARISI
Bıçak altına yatmadan düşününOrta yaşa gelen kadınları, bir kaygı
alıyor: "Yaşlandım, yiizum kınş kınş ol-
du. Çirkinlfştim."
Bir süre cilt gerici, besleyici, çeşitli vi-
taminler içeren kremler kullanıür. Ama
bakılır ki olmuyor, bıçak altına yatma-
ya kadar verilir. Peki, bu iş nasıl olur?
Yüzü gerdirmek için estetik ameliyat ol-
mak ne kadar doğru? Ya da bu işi ilk kez
hangi yaşlarda yapmak gerek?
Uzmanlar diyor ki: Yüz gerdirme
ameliyatlan mucizeler yaratır, ama onun
da smırlan var. Ani karar verip neşter al-
tına yatmadan önce bazı kurallara saygı
göstermek gerekir.
Uzmanlar bunlardan birincisini kararr
erme aşaması olarak niteliyor. Karar
vermekte aceleci davranmamah. Bir es-
tetik ameliyatın hiçbir zaman ivedilik ge-
rektiren yam yoktur. Üstelik yüzdeki
ruhsal durum bozukluğu izlerini hiçbir
estetik ameliyat yok edemez. Üstelik ko-
casmı eünden kaçıran bir kadın ne ka-
dar yüzünü gerdirirse gerdirsin kocasını
geri döndüremez. Bu görillınüş şey de-
ğildir.
Ikinci kural cerrahı iyi seçmek. Uz-
manlar, tek bir cerrah değü, birçok cer-
raha danışıldıktan sonra bu ameliyata
karar verilmesi gerektiğini söylüyorlar.
Uzun sözün kısası ameliyat olacaic insa-
nın; aklının yatacağı cerrahı seçmesi çok
önemli. İyi bir cerrah öncelikle iyi bir
cerrah olmalıdır. Aynca bu noktada şar-
latanlara da çok dikkat etmek gerekiyor.
Sonunda karar verdiniz. Peki şimdi
neyi bilmeniz gerek? Onbeş yü kadar ön-
ce bir yüz gerdirme beş yıl dayanıyordu.
Sonra yeniden ameliyat olmak zorunda
kaüyordunuz. Ama Fransız cerrah Paul
Tessier, 1976 yılında yeni bir yöntem bul-
du. Önce kasları, ardından kaslan örten
deriyi geriyordu. Bu üstelik dayamklı
oluyordu ve dayanma süresi sekiz ile 12
yıl arasında değişiyordu.
Tabii bugün aıtık sadece yüz gerilmi-
yor. Bacaklar, kann, kalça yağlan alını-
yor, sarkan göğüsler de yine ameliyatla
kaldınlıyor. Bütün bu ameliyatların her
biri de on milyonlarca lıraya patlıyor.
Nâgm Hikmefin Sevdalı Buhıtu'nda küçük, Javnık ve olağanüstü bir kız
Jülide, temmuz sıcağı gibiFATMA ORAN
Bır Nâzım Hikmet şöleni
yaşanıyor şu günlerde, Maçka
eski Maden Fakültesi'nde;
kırk üç bıdonu, on bir oyun-
cusu. dekoru. tekniğı ve sah-
nelenışıyle barnbaşka nitelik-
ler taşıyan bir tiyatro şöleni.
ıMehmet Llusoy'un, Nâzım
Hikmet'in aynı adlı masalın-
dan, şıirlerinden, geleneksel
tekerlemelerden yola çıkarak
ilk kez 1973'te Paris'te sahne-
lediğı, ama bugün Dostlar'la
çalışırken yeniden yorumladı-
ğı Sevdalı Bulut, bu...
Oyunculann bu görsel şöle-
nin bir parçası olarak fantezi
içinde gerçeğı vurgulamalan,
Ulusoy'un bu ilginç çalışması-
nın birbirini tamamlayan öğe-
lerinden sadece biri. Sevdalı
Bulut'un Tekerlemeci'siyse, uç
uç böceğini anımsatan bakır-
dan maskıyla fantezinin bir
başka boyutu. Tekerlemeci
dedimde...
Adı, Jûlide Kural. 1965 do-
ğumlu. Dört kardeşin ortan-
cası. Çok fazla mutlu olabildı-
ği bir şey yok yaşamda.
Yaşam dolu bin değil, kendisi
söylüyor bunu. Başkalannın
yönettiği bir dünyada kendini
kıstınlmış hissettiğini ve sü-
rekli direnmek zorunda bıra-
kıldığını da... Cihangir'deki
özel dünyasında bir sürü kita-
bı, bir sevdiği, bir de şaşı
kedisi Clairence var. Mutlu
olabıldiği, kendini özgür his-
settiği tek yer ise tiyatro
Liseyi Kocaeli - Karamür-
sel'de okuduğu yıllarda başla-
yan amatör tiyatro çalışmala-
rının ilk kez 1984'te, AST'ın
Taziye adlı oyununda profes-
yonel bir boyut kazandığını
söylüyor Jûlide Kural.
ODTU'de Felsefe Bölümü'- görüntü olarak arkada oturan
nde okuduğu yıl, kursiyer ola- fahişelerden biri.
rak girdiği AST'la birlıkte Konser\atuvarda
başlıyor profesyonel oyuncu-
luğu da. Ama Ankara'da hem
tiyatro hem felsefe öğrenımini
bir arada .sürdürerneyince
1985 yılında İstanbul Üniver-
sitesi Edebiyat Fakültesi Fel-
sefe Bölümü'ne naklini yaptı-
ran Jûlide, bir yandan da
İstanbul Üniversitesi Devlet
Konservatuan Tiyatro Bö-
lümü'ne giriyor.
Okullar sürerken Dostlar
Tiyatrosu'nda, abileri ve abla-
lanna göre 'tiyatro hayranı
ufak bir kız' sıfatıyla Asiye
Nasıl Kurtulur'da figüranlar-
dan birinı oynuyor; sadece ama
Yıldız
Kenter'in öğrencisi olan Jüli-
de, Dostlar'da Bay Puntilla ile
Uşağı Matti'de, PuntiUa'nun
hizmetçisini oynuyor, sonra
küçük bir rol. Figürasyon ola-
rak sahneye ilk çıktığı andan
itibaren yaşadığı tüm süreçle-
rin kendisi için çok önemli
olduğunu söyleyen Jülide"ye,
Yıldız Kenter, Küçük Mutlu-
luklar oyununda bır rol öneri-
yor; oyun, bir komedi ve
Jülidede yaşamla bağlannı
koparmış insanlardan birini
canlandınyor. Şafak Yıhlız-
ları'na başlıyorlar ardından,
birtakım nedenlerden
ötürü Kenterler'den ayrılıyor
Jûlide.
Felsefeyle konservatuarı bi-
tirdıği yıl, yine Genco"ya
dönüş; baba evine yani. Ve
orada Havel'in Buruk Ezgi'-
sinde sevgisiyle, sevdiği adamı
bunaltan dişi mi dişi bir kadın
rolü.
89-90 dönemı Tiyatro Stüd-
yosu'nda Kan Kardeşleri
müzikaünde "Lında" rolü ve
bu rolle gelen "Avni Dilligil En
İyi Yardımcı Kadın Oyuncu"
ödülü.
Gönül Dostları, Lğurlugil-
ler, Yalnızlar adlı TV dizıleriy-
Ie Camdan Kalp filmınde de
oynayan Jûlide Kural şimdi
yine baba evinde, Dostlar'da.
JÜLtDE KURAL — Çok fazla mutlu olabüdiği bir şey yok yaşamda. Başkalannın yönettiği bir
dünyada kendini kKunîmıs hissettiğini söylüyor. (Fotogrâf: ARA GÜLER)
Rollere yaklaşırken genel-
likle "beynini' çok kullandığı-
nı söylüyor Jûlide. "Önce
kafamda çözümlerim rolü;
nasıl insandır, nasıi davranır,
nasıl bir sesi olabilir. bunlan
düşünürüm. Daha doğrusu
bu oyuna kadar böyleydi bu"
diyor.
Kendini sahnede her zaman
kontrol altında tuttuğunu
söylüyor Jûlide, her zaman
yaptıklannın bilincinde oldu-
ğunu. "İşin keyfıni alıyorum,
keyfini aldığun için de doğaçla-
ma gibi oluyor, bep kontroUü-
yüm aslında."
Stanislavski'nin yöntemiyle
tiyatro eğitimi gören Jûlide
Kural'a duygulannı ve iç dina-
miğini vücuduyla vurgulama-
sından ötürü bale. dans ya da
jımnastikle uğraşıp uğraşma-
dığını da soruyorum. Hayır,
hiçbiriyle uğraşmamış. Ken-
diliğinden oîusan bir yetenek
bu. Ender rastlanır güzellikte
bir ekîp çafışması gözleniyor.
Sevdalı Bulut'ta Tam bır ekip
çalışması ama Jûlide genellik-
le tekerlemeci' rolünde, 'bağ-
layıcı' rolünde. Topluluk ıçin-
deki oyunları az, tek başına
oynuyor. Tek başına oynadığı
sahnelerde her zaman için da-
ha rahattır insan, diye düşü-
nüvorum ve diğerleriyle sah-
neyi paylaşırken uyum sağla-
makta güçİük çekip çekmedi-
ğini merak ediyorum.
Sahne üstünde onlarla çok
fazla birlikte olmasa bile sah-
nenin gerisinde hep birlikte-
ler.
Evet, Nâzım Hikmet'in Sev-
dalı Bulut'unda içi ıçine sığ-
mayan, küçük. kıvrak, olağa-
nüstü, temmuz sıcağı bır kız
göreceksinız; 'Descartes'çı Jü-
lide bu. Sakın şaşırmayın..
Kaclııılarııı
yarısı kansız
Anemiye yol açan nedenlerin başında sık ve çok
doğumun geldiği belirtildi. Prof. Necati
DedeoğJu, 'Bir annenin doğum sonfası
toparlanabilmesi, boşalan demir depolarını
doldurabilmesi için aradan iki yıl geçmeli' diyor.
ANTAIİA (Cumhuriyet Bü-
rosu) — Türkiye'de kadmlann
yüzde 50
J
sinin anemi (kansızJık
hastalığı) olduğu, hamile ka-
dınlarda ise bu oranın yüzde
70*e ulaştığı bildirildi. Anemi-
nin anne ölümlerine de yol aç-
tığı, Türkiye'de anne ölümleri-
nin AvTupa'nın 15-20 katı faz-
la olduğu belirtildi.
Akdeniz Üniversitesi Halk
Sağhğı Ana Bilim Dah Başka-
nı Prof. Dr. Necati Dedeoğlu,
Hacettepe Üniversitesi, Sağlık
Bakanüğı, Dünya Sağlık örgü-
tü ve UNICEFin 1974'te ortak-
laşa gerçekleştirdikleri araştır-
madan söz ederek "1974'te ya-
pılmış bir araştumanın sonucu,
çok eski rakamlar diycbilirsi-
niz. Ama 1984 yılında aynı
araşürma yinelendiginde elde
edilen verilerde pek bir değiş-
me olmadı. Günümuzde de bu
rakamlar geçerii aşagı yukan"
dedi.
Anemiye yol açan nedenlerin
başında sık ve çok doğumun
geldiğini vurgulayan Prof. De-
deoğlu, bir diğer nedenin de
beslenme yetersizliği olduğunu
belirtti. Prof. Dedeoğlu, "Bir
annenin doğum sonrası topar-
lanabilmesi, boşalan demir de-
polarını doldurabilmesi için
aradan iki yıl geçmesi lazım.
Ama bizde büyuk bir çoğun-
hık, iki yıldan önce yeniden ha-
mile kalıyor. Gebe kadında ilk
iiçiincü aydan itibaren demir
gereksinimi artar. Zaten boş
olan demir depolarıyla kendi
gereksininiini mi karşüasuı, be-
beğinkini mi? Bir de bizde ka-
dıaların hamile kaldıktan son-
ra beslenme şekillerinde degi-
şiklik yapmadıklan göruliiyor.
Son on yılda hamilelerin viu-
min ve demir tüketiminde azal-
ma olmuş. Öncelikle sık ve çok
doğumun önlenmesi gerekir"
diye konuştu.
Çevreci sinek
öldürücü
• HONOLULU (UBA) —
Dünyanın en etkili
sivrisinek öldürücüsü
olarak kabul edilen cihaz
Honolulu'da düzenlenen
Pasifik Bilim Kongresi'nde
tanıtıldı. Yeni cihazın bir
vantilatör, ultraviyole
ışınlan ve bir telden
oluştuğunu açıklayan şirket
yetkilisi, cihazın çalışması
konusunda bilgi verirken
şunları söyledi:
"Vantilatörden gönderüen
ultraviyole ışınlan sinekleri
cihaza doğru çekiyor.
'Gökova anıt
mtize olsuır
• ANKARA (ANKA) —
Türk Eczaaları Birhği,
Gökova santraiından
sökülmesi mümkün
olmayan parçalarla bir
"anıt müzeT
oluştunıhnasuu istedi.
Birlikten yapılan
açıklamaya göre TEB 27.
büyük kongresinde ahnan
bir temenni karanyla anıta
"Burada bir termik santral
yapıhnaktaydı; çevre sevgisi
ve insanhğa olan saygımız
bu tesisin durdunıhnasına
neden oldu. Gördükleriniz
tüm insanhğa bir
armağanımızdır" yazısı
bulunan bir plaket
çakılması istendi.
Aktüel
dergisine
takipsizlik
• İSTANBUL (AA) —
Haftalık Aktüel dergisinde
bir sure önce yayımlanan
"Kayseri Saatli Bomba"
başhklı haberle ilgili olarak,
ÎDGM tarafından başlatılan
soruşturmada, haberde suç
unsuru bulunmayarak
takipsizlik karan verildi.
Bolücü terör örgütü PKK
tarafından şehit edilen 4
jandarma eri için bir süre
önce Kayseri'de yapılan
cenaze töreninde çıkan
olaylarla ilgili olarak,
dergide yer alan haber
yorumda, "Kayseri'de yakın
bir gelecekte bir Türk-Kürt
çatışması olabileceği ve çok
sayıda insanın ölebileceği"
öne sürülmuştü.
TÜBİ1AK
aslına
dönüyor
• ANKARA (ANKA) —
Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısı Erdal fnönü'nün
talimaü üzerine TÜBİTAK,
özerk ve siyasal
iktidarlardân
etkilenmeyecek bir yapıya
kavuşturulacak. ANKA
muhabirinin edindiği bilgiye
göre kendisine bağlı
TÜBİTAK üzerinde
incelemelerde bulunan
Erdal lnönü, TÜBİTAK'ın
tekrar bihm ve araştınna
kurumu haline
dönüştürülmesi için yasal
çalışmalara başlamlmasını
istedi.
Grup Ybrum'a
yasak
• tstanbul Haber Servisi
— Grup Yorum'un
Tekirdağ'da dün vereceği
konserin valilikçe
yasaklandığı bildirildi.
Trakya Üniversitesi ögrenci
Derneği'nin düzenlediği
şenlik kapsamında yer alan
konserin yasaklandığını ve
dernek üyesi öğrencilere
vaüükten "Biz size Grup
Yorum'u getirmeyin
demedik mi" denildiğini
behrten Grup Yorum
üyeleri, Diyarbakır'daki
konserlerinin de
yasaklandığını anımsatarak,
"Kültür ve sanat üzerindeki
yasaklar kalkacak, dendi.
Bizim konserlerimiz ısrarla
neden yasaklanıyor" diye
sordular.