Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
17 ARALIK 1991 HABERLER CUMHURÎYET/5
HEPKurultayı'ndaki "PKKşov"için koalisyon temkinli, muhalefet ateş püskürüyor
HEP faturası hükümeteYılmaz "Her fanatizm kendi karşıtını doğurur ve Türkiye
bundan büyük zarar görür!' Eeevit "Bölücü hareketler
artık başkente taşındı. Bundan ÖzaPın ve SHP'nin verdiği
ödünler sorumlu!' Demirel "Bu konu ayaküstü
konuşulmaz." tnönö "Başka bir partinin kongresini
değerlendiremem". Erbakan "Onu gidin Demirel'e
sorun".
ANKARA (Cıımhuriyet Bürosu)-
Ankara'da önceki gün yapılan HEP
kurultayındaki "PKK şov" tepki
topladı. Siyasi liderler, gelişmejer-
den dolayı SHP'yi suçlarken endişe-
lerini de dile getirdiler.
"Bölücü hareketler artık başkente
taşındı" diycn DSP Genel Başkanı
Bülent Eeevit, Demirel'in bu konu-
daki kararlıhğını sürdürmesini iste-
di. Eeevit, Türkiye"nin bütünlüğü-
nün, koalisyonun devamından daha
önemli olduğunu vurgularken
ANAP Genel Başkanı Mesut Yıl-
maz, bu tür davranışların "ikilikleri
yeniden yaratmasından" endişe etti-
ğini söyledi.
Buna karşılık Başbakan Demirel,
bu konuda ayaküstü konuşmayaca-
ğını söylerken SHP Genel Başkanı,
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardım-
cısı Erdal İnönü. SHP ve HEP'in
"ayrı" partiler olduklannı vurgu-
layarak "Benim değerlendirme
yapmama gerek yok" diye konuştu.
Dün Dünya Ekonomik Forumu
toplantısına katılan liderler, gazete-
cilerin soruları üzerine görüşlerini
açıkladılar. DSP Genel Başkanı Bü-
lent Eeevit. HEP kurultayında
yaşananlann. "bölücü hareketlerin
artık başkente taşındığını gösterdiği-
ni" belırtti. Eeevit. şö\le konuştu.
"Bundan Sayın Özal'ın verdiği
ödünler de sorumlu, SHP'nin verdiği
çok büyük ödünler de sorumlu. Öyle
umarım ki, Sayın Demirel bu konuda
hükümet kurmadan önceki ve hükü-
metin kuruluş günlerindeki kararlılı-
ğını sürdürmeye devam etsin.
Türkiye'nin bölünmemesi, koalisyo-
nun yaşamasından çok daha önemli-
dir."
ANAP Genel Başkanı Mesut Yıl-
maz ise olayı değerlendirirken "Bi-
zim için sürpriz değildir. Bizim bu
konudaki endişemizi doğrular nitelik-
tedir" dedı. Yılmaz şöyle devam etti:
"Bizim endisemiz şudur: Her aşın-
lık, her fanatizm kendi karşıtını doğu-
rur. Bu tür davranışlar, bizim
gidermeye çalıştığımız ikilikleri yeni-
den yaratır ve Türki>e bundan büyük
zarar görür. Burada en büyük sorum-
luk, bu kongreye katılan HEP'in
milletvekilierini kendi içinde barındı-
ran SHP'ye düşmektedir."
RP Genel Başkanı Necmettin Er-
bakan ise gazetecîlerin bu konudaki
sorulannı yanıtlarken "Onu gidin
Demirel'e sorun" demekle yetindi.
DSP Genel Sekreteri Selçuk Sön-
mez de Cumhuriyet'e yaptığı açıkla-
mada PKK'nın "eli kanlı bir terör
örgütü", HEP'in de "PKK'nın siyasi
uzantısı" olduğunu savunan HEP
kökenli milletvekillen bulunduğuna
işaret ederek şöyle konuştu:
"HEP, SHP sayesinde TBMM'de
gücünden daha fazla bir temsil olana-
ğı elde etmiştir. Son olarak HEP
kurultaymda PKK'nın övülmesinin
asıl sorumlusu bu partiyi sırtlayan
SHFdir. Şimdi, SHP'nin sayesinde
PKK gûç gösterisine girişebilmekte-
dir. Bu çok düşündürücü bir gelişme-
dir.SHP'yi bu konudaki tavnnı
yeniden düşünmeye çağrıyoruz."
HEP kurultaymda yaşananlann
Güneydoğu'yla ilgili genel görüşme
sırasında gündeme getirilebileceğini
belirten Sönmez. "DSP olarak bu
konuyu bir araştırma önergesiyle de
TBMM'de gündeme getirebüiriz."
diye konuştu.
Eskı MÇP Genel Başkan Yardım-
cısı Şevket Yahnici ise HEP kurulta-
yı konusunda değerlendirme
yapmaktan kaçınarak "devlet düşün-
sün"diye konuştu.
Muhalefetin tepkilerine karşılık
Başbakan Süleyman Demirel, dün
Başbakanlık'tan aynlışı sırasında
kendisine yöneltilen soruyu yanıtla-
madı ve "Bu konu ayaküstü konuşul-
maz" dedı.
Başbakan Yardımcısı ve SHP Ge-
nel Başkanı Erdal İnönü ise iki parti-
nin "ayn" olduklannı belirterek şu
açıklamayıyaptı:
"HEP başka bir parti. Başka bir
partinin kongresi üzerinde nasıl bir
değerlendirme yapabilirim. Daha ön-
ce HEP'te bulunan, ondan da önce
bizde bulunan milletvekillerinin
SHP'ye dönmüş olması, vaşadığımtz
olay, artık SHP'li olduklannı göste-
riyor. Benim bu konuda herhangi bir
şey söylememe gerek yok."
İnönü. bir gazetecinin HEP kong-
resine çok sayıda SHP'li milletvekili-
nin katıldığını anımsatması üzerine
de şöyle konuştu:
"Bu bir denge olayıdır. Tabii, eski
bulundukları partinin bir kongresi ol-
muştur, oraya gitmişler. Bunda yadır-
ganacak bir şey yok. Bir milletvekili-
nin hangi partiden olduğunun beili
olmadığı bir hava olursa. o yadırga-
nır. Ama bizim milletvekillerimiz
SHP'nin milletvekillen. Dolayısıyla
bunda yadırganacak bir şey yok. Bir
milletvekili, hangi partiden olduğu
belli olmav an bir hava verirse o zaman
tabii iş değişir."
Öte yandan, Yargıtay Cumhuriyet
Başsavcısı Haluk Yardımcı, HEP'in
Ankara'da yapılan olağanüstü kongre-
sindeki olaylarla yakından ilgilendik-
lerini belirterek "Bilgi akışının sonun-
da bir değerlendirme yapacağız" dedi.
Yardımcı, şunları söyledi:
"Haberter bize yeni ulaşmaya başla-
dı. Bu bilgjyi degerlendirmek tabii ki
zaman ister. Kongrede olanlar bizim
görevünizuı suurian içinde mi degfl mi?
Silopi seçimi
SHP
milletvekilleri
SHP adayını
desteklemedi
HEP kökenli
milletvekilleri Silopi
seçiminde SHP adayı
yerine bağımsız adayı
destekledi. Meclis
grubunda bugüa HEP
sorunu tartışılacak.
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) — SHP'de HEP üe il-
gili son gelişmeler ve hafta so-
nundaki yerel seçim sonuçları
rahatsızhk yarattı. SHP'nin
Meclis gnıp toplantısında her
iki konunun da gündeme ge-
tirilerek tartışılması bekleni-
yor.
SHP'de özellikle Deniz
Baykal yanlılanndan "HEP
kökenli milletvekillerinin ko-
nnmlan ve parti içinde ayn bir
parti gibi davraomalanna"
tepkiler başladı. HEP köken-
lilerden Fehmi Işıklar'ın
TBMM Başkanvekilliğine,
Mahmut Almak'ın SHP Grup
Başkanvekilliğine, Salih Sü-
mer'in Meclis tdare Âmirliği-
ne ve Ahmet Türk'ün TBMM
Insan Haklan Komisyonu
Başkanlığına seçUmeleri son-
rasında yerel seçimlerle ilgili
gelişmeler de bu rahatsızhğı
arttırdı.
Pazar günü yapılan seçim-
lerle ilgili olarak milletvekille-
rinin görevlendirilmesi sırasın-
da Şırnak konusunda sorun
çıktığı öğrenildi. Silopi'de
SHP'den adayük için başvu-
ran Levent Taysun, SHP Ge-
nel Merkez yönetiminin kabul
etmemesi üzerine bağınisız
aday oldu. SHP de Mehmet
Emin Karur'u aday gösterin-
ce HEP kökenli bölge millet-
vekilleri Taysun'u destekleme-
ye başladüar. Taysun'un seçi-
mi kazanacağının çok önceden
belli olması üzerine SHP genel
merkezi bölge milletvekilleri-
nin Korur'u desteklemekten
vazgeçmesini sağlamaya
çalışü.
Araya HEP Genel Merke-
zi'nin de girmesine karşın Tay-
sun adaylıktan çekilmedi.
SHP'nin seçimlerle ilgili Genel
Sekreter Yardımcısı Nilgiin
Süer, HEP kökenli bölge mil-
letvekilierini Silopi seçimleri
için görevlendirmekte zorlan-
dı. HEP kökehli milletvekilleri
Silopi seçimlerinin olduğu gün
HEP 1. Olağanüstü Kongre-
si'nin yapılacağını gerekçe
göstererek bölgeye gitmek is-
temediler. Ankara Milletvekil-
leri Uluç Gürkan ve Salman
Kaya seçim çahşmalan için gö-
revlendirilirken son anda Şır-
nak Milletvekili Selim Andak
da gitmeyi kabul etti. Ama bu
ekip hafta sonunda Silopi'ye
gittiğinde seçim sonuçlarının
neredeyse belli olduğunu gör-
dü.
Uluç Gürkan, Cumhuriyet'-
in seçim sonucuyla ilgili değer-
lendirmesini sorması üzerine
"Olay net asiında" yanıtım
verdi. Gürkan, bağımsız ada-
yın da Sosyalist Parti'nin ada-
yının da SHP'li olduğunu be-
lirterek "Zaten dört bin oyn-
mnz vardı. Üçü toplanmca
dört bin olnyor. Hata merke-
zi yönetimin bu adaytan nzlas-
ünunaması da denebilir. Ama
bn olay asıl olarak partinin
kleolojik bakundan ötekiler-
den farkUaştırdamadıguını bir
göstergesi" diye konuştu.
Silopi'de seçimi kazanan
bağımsız Levent Taysun'un
SHP'ye transferi için girişim-
ler yapılırken bir yandan da
SHP Genel Merkezi dün pazar
günkü dört yerel seçim sonuç-
larıyla ilgili rapor. hazırhğına
başladı. Ancak Şırnak'ın ya-
nı sıra Tokat'm zvıle ılçesinde
SHP'nin başkanlığı MÇP ada-
yına kaptırması da yenılgi ola-
rak nitelendi.
Insan haklanna 'sempatıIstanbul Haber Servisi — 10 aralıkta başlayan İnsan Haklan Haftası, dün
İstanbul'daki "Insan Haklanna Sempati Yüriiyüşü" ile sona erdi. İHD
İstanbul Şubesi'nin İstiklâl Caddesi'nde düzenlediği yürüyüşe SHP İstanbul
Milletvekili Ercan Karakaş ile SHP tstanbul ll Başkanı Bozkurt Nuhoğlu
da katıldı. Yürüyüş öncesinde güvenlik güçlerinin çevrede geniş önlemler
aldığı gözlenirken bazı IHD üyelerinin de polisi "sempati güzeli" diye
niteledikleri duyuldu. Ancak sivil polisler, bu "unvana uymayarak"
yürüyüş sonrasında 5 kişiyi gözaltına aldı. Üyelerin "Insan, haklanyla
insandır" yazılı pankartı açmaları da polis tarafından engellenmek istendi.
Bir süre tartçmalara neden olan pankart, daha sonra öteki pankarılarla
birlikte açıldı. SHP İstanbul Milletvekili ve İHD üyesi Ercan Karakaş,
yürüyüşten sonra yaptığı açıklamada, insan haklannın askeri ve polis
okullarında ders olarak okutulması için yasa tasarısı hazırladıklarını
söyledi. (Fotoğraf: ERDOĞAN KÖSEOĞLU)
HEP'in yeni Genel Başkanı Yazjan Cumhuriyet 'in sorulannı yanıtladı
4
PKK ile seçtiğimiz yollar ayn'
FARUK BtLDtRİCİ
ANKARA — HEP Genel
Başkanlığı'na secilen Feridun
Yazar, "PKK'nın Kürtlerin si-
lakiı mücaddesini verdigini" be-
lirterek "Biz demokratik möca-
dele biçiminde çalışıyoruz. İki
möcadek de Kürt halkma yöne-
Hktir, ama metotlanmız ayndır"
dedi. Yazar, HEP kongresinde
atılan "Biji Apo, biji serok Apo'
sloganlan konusunda, "Bu bi-
zim insanlarımızın duygulanm
dfle getÜTneteridir" değerlendir-
mesini yaptı. Yazar, "AbduUah
öadan suç isledi anlanunda
sdytemiyorum, ama onun anne-
si oimak suç degfldir" diye ko-
nuştu.
Eski Şanlıurfa belediye baş-
kanı olan Yazar, önceki gün ya-
pılan olağanüstü kongreyi par-
tisi için "döniim noktası'' olarak
niteledi. Yazar'a yönelttiğimiz
sorular ile yanıtlan şöyle:
— Bo noktada öncelikli ko-
nu Kürt sorunu mn?
Yazar — Evet, Kürt sorunu-
nu öncelikli görüyoruz. Çünkü
Türkiye'deki Kürt sorunu çözül-
meden hiçbir sorunun doğru
dürüst çözüleceğine inanmıyo-
ruz. Kürt sorununu çözmeden
enflasyonu, işkenceyi, insan
POKTRE FERİDUN YAZAR
20 yıllık Kürt politikaaFeridua Yazar, 20 yılhk deneyimli bir Kürt
poütikacı. İstanbul Hukuk Fakültesi'nden
1964 yümda mezun olduktan sonra
avukathğa başladi. 12 Man döneminde
DDKO (Devrimci Doğu Kültür Ocaklan)
davasından Diyarbakır Sıkıyönetim
Mahkemesi'nde vargılandı. 1 yıl tutuklu
kaldı.
CHP saflannda politikaya atılan Yazar,
1977 yerel seçimlerinde Şanlıurfa Belediye
Başkanlığı'na secüdi. Üç yıllık belediye
başkanlığmdan sonra 12 Eylül 198O'de
görevden alındı. 12 Mart döneminde
olduğu gibi bu askeri dönemde de 1.5 yılı
cezaevinde geçirdi.
SHP'nin kuruluşuyla birlikte bu partide
politikaya başladı ve 1988'de SHP Ş.Urfa
II Başkanı oldu. 7 Doğulu milletvekilinin
SHP'den ibraa üzerine HEP'in kuruculan
arasında yer aldı. HEP'in genel sekreter
yardımcıbğını yürütürken SHP ile seçim
ittifakı çaİLşmalarında aktif rol oynadı. 20
Ekim seçiralerinde HEP kontenjanından Ş.
Urfa'da milletvekjJi adayı oldu. Ancak
kazanamadı.
haklan ihlalini çözemezsiniz.
Biz Türkiye'de yaşayan bütün
halklarla kardeşçe yaşamak isti-
yoruz. Sürekli banş ve demok-
ratik çizgi içinde onlarla anlaş-
maya, Türkiye^i bu çizgiye çek-
meye çalışıyoruz.
— Sizce çözüra yolunda atı-
ması gereken ilk adımlar neler
olmalı?
Yazar — tlk adım, 24 aralık-
ta Meclis'te yapılacak genel gö-
rüşmede Kürt sorununun tüm
boyutlanyla ve iç yuzüyle tartı-
sümasıdır. Sadece güvenlik ön-
lemleri açısından konuşulma-
malı, demokratik çözümünün
de gündeme getirilmesi gerekli-
dir.
— Demokratiköriemlertfcn
•e anlıyorsunuz? Öraeğin feda-
ratif bir yapı çözum olabilir mi?
Yazar — Parti olarak görüşüp
hazırladığımız bir öneri paketi
henüz yük. Çünkü bu yeni bir
süreç. Ilke olarak demokratik
yollarla çözümden söz ediyoruz.
Herkes oturur tartışır, ama bu-
radan ne çıkar, bilinmez. Fede-
ratif yapı mı, üniter devlet mi,
otonomi mi belli olmaz. Bunu
şimdiden kestirmek mümkün
değil.
— PKK'yı nasıl degerlendiri-
yorsunuz? Orneğin kongrenizde
konuşan Sah'h Şahin adlı dele-
ge "PKK, Kürt ulusal hareketi-
nin direniş örgütüdür" dedi. Bu
görüse katılıyor musunuz?
Yazar — Konuşmaa arkadaş-
lann söyledikleri kendilerine ait-
tir. Bu konuda bir yoruma gir-
mek de istemiyorum. Yalnız
PKK da Kürtlerin silahlı müca-
Genel sekreterliğe Kanataş'ın getirilmesi bekleniyor
HEI^ yöneticilerini seçiyorANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
HEP Parti Meclisi'ne Genel Başkan Feri-
dun Yazarın desteklediği "Yurtsever
Demokratik Birlik" listesinde yeralanlar
seçildi. HEP Genel Sekreterliği'ne Ahmet
Karataş ın seçilmesi bekleniyor.
HEP I. Olağanüstü Kongresi'nde Ya-
zar'm desteklediği listeyle genel başkan
adaylanndan Nurettin Basut'un listesi
yanştı. İki aday anahtar liste çıkanrken,
^ıdaylardan Yaşar KAya anahtar liste da-
ğıtmadı. Seçim sonucunda. Yazarın des-
teklediği ve "Yurtsever Demokratik Bir-
lik" başhğıyla dağıtılan anahtar listede-
kilerin tamamı seçildi. Yazar Musa
Anter'in seçilemediği PM'de yeralan 40
kişinin adları şöyle sıralanıyor:
"Ahmet Karataş, İşmail Aslan, Atilla
Kızılarslan. İhrahim İncedursun, Murat
Bozlak. Cebbar Leygara, Hizni Çınar,
Habip Kılıç. Aysel Koloman, ömer Kurt,
Hüseyin Reyhan, Süleyman Azizoğlu,
Mecit Çelebi," Hasan Ağaç, Serhat Bucak,
Bayram Özcan. Ferda Aykon, Celil Bedi-
kanlı, Fahri Gül, Cemil Elden, Sait Lluk,
Nurettin Turgut, Şevket Aktaş, Nurettin
Ergfin, Kerem Soylu, Aysel Doğan. Mesut
Dumlu, Yusuf AlataşJHüseyin Şirin, Abu-
zer Bektaş, Nevzat Özbay, Harun Çak-
mak, Aykut Başaran, Kemal Okutan, Ali
Göçmen, Mehmet Polat, Mesut Uysal,
Salih Şahin, Mahmut Tanzi, Songül Oza-
ta."
Merkez Disiplin Kurulu'na ise yine ay-
nı listede yeralan Maruf Ataoğlu, Hüse-
yin Kiğ, Halil Arısoy, Musa Özsat, Faruk
Söylemez, Ziya Çınar, Mustafa Şahin,
Fikret Aktaş ve ^ usuf Çakmak seçildiler.
Kongrede delegelerin konuşmalan sı-
rasında Kürt sorununa ağırlık verdikleri
ve bazı delegelerin konuşmalanna Kürt-
çebaşladıklandikkatiçekti. Yazar Musa
Anter ise konuşmasının tamamını Kürt-
çe yaptı. Delegelerin konuşmalan özetlc
şöyle:
"Hüseyin Turhallı: Ben kopmuş kolun-
dan akan kanlarla toprağa Biji Kürdi,
Biji Kürdistan' yazanların ülkesinden ge-
liyorum. Realitenin tanındığını söylemek
yalandır. Son 60 yılın, son yüz yılın yalanı-
dır. Federasyon mu diyorlar, ayn devlet
mi? Kontrgerilla'yı mı ortadan kaldınyor-
lar?
Mesut Uysal: Bizim anadilimiz Kürt-
çedir. Kenti anadilimizle konuştuğumuz
için iftihar ediyorum. Zana ve Dicle'ye
teşekkür ediyorum."
delesini vermektedir. Bizim dı-
şımızdaki bir örgüttür. Bizimle
organik bir bağı söz konusu de-
ğildir. O ayn bir mücadele biçi-
midir. Biz Türkiye'de demokra-
tik mücadele biçiminde gitmeye
çalışıyoruz. tki mücadele de
Kürt halkma yöneliktir. Ama
metotlanmız ayndır. Seçtiğimiz
yol ayndır.
— Düşünce olarak destekle-
diginiz söylenebiür mi?
Yazar — Hayır. İki kişinin ay-
nı şeyi sevmesi birbirine destek
vermesi anlamına gelmez.
— Ama Abdullah Öcalan, de-
meçlerinde HEP'e olumsuz bak-
madığını söylüyor.
Yazar — Abdullah öcalan'ın
demeçleri basında biraz yanlış
aksettiriliyor. Ben demeçlerini
okuduğum zaman şunu anlıyo-
rum, "HEP'in kuruluşonda hiç-
bir ilgimiz yok. Ama HEP Kürt
halkımn demokratik mıicadele-
sİBİ verdiği sürece de biz kendi-
lerine dışardan destek verebili-
riz. Bizim yan örgütümüz
değildir" bunlan söylüyor.
Apo'nun annesi
— Kongrenize Öcalan'ın an-
nesi geldi. Kongreye siz mi da-
vet ettiniz?
Yazar — Kimin davet cttiği
hakkında bir fikrim yok. Ama
bu memkelekette yaşayan her
vatandaş kimin annesi olursa ol-
sun kongremize gelirse biz onu
onurla misafir ederiz. Atatürk-
ün annesi de gelseydi, biz ona da
saygı gösterirdik. Abdullah Öca-
lan suç işledi anlamında söyle-
miyonım. Ama Abdullah Öca-
lan'ın annesi olmak suç değildir.
— Kongrede, "Biji PKK, biji
Apo, biji serok Apo" sloganla-
n da attldı. Kongrenin genel ha-
vasını PKK etkilemedi mi?
Yazar — Bizim insanlanmız*
heyecanlıdır. Toplu halde bir
araya geldiklerinde bazen duygu-
larına hâkim olamayarak sloga-
nar atabilirler. 'Biji PKK' sloga-
nının atıldığını ben de duydum.
'Serok Apo' da denildi. Bu bi-
zim insanlarımızın duygulanm
dile getirmeleridir. HEP'le ilgi-
li değildir. Partimizin kongresi-
ne PKK sempatizanlan da gelip
misafir olarak katılmış olabilir.
BAŞKENTTEN
AHMET TAN
Pembe tablolar vaat eden
Demirel'in bu tutumuna,
inceden de olsa, Ozal
ters bir laf etmiyor.
Aksine, zamlar için
anlayış göstermekten de
öte bir destek sergiliyor.
Demirelln Rejimi
ANKARA — "Demirel Özal'ı ilk fırsatta çiğ çiğ yiyecek."
Bu, vejeteryanları değilse bile, belii bir çevreyi oldukça se-
vindırecek bir yazı teması.
Ama sadece yazı teması. Gerçekle fazla teması olmayan
bir yazı teması.
Çünkü, Demirel, Özal'ı ilk fırsatta da son fırsatta da çiğ çiğ
yemez.
Neden mi?
Çiğ çiğ kimseyi yemeyi sevmez de ondan.
Etine fırsat çıksa da yemez, çiğ çiğ yemesi kpin çok nede-
nı olsa da...
Yeseydi, "starter" olarak Kenan Evren'den başlaması ge-
rekirdi.
Demirel'in elinden iktidarı alan, onu Zincirbozan'a gönde-
ren, politika yasağı koyup halktan yıllarca koparan Özal de-
ğil ki, Evren.
Demirel'in 12 Eylül 1980'den 1987 yılına dek önce gizliden
gizliye sonra da alıştıra alıştıra nefretini dile getirdiği insan,
Ozal değil ki, Evren'di.
Demirel, yıllarca "ikîidar ve millet iradesıni gaspettiler" di-
ye haykırdığı Evren yönetimi için, ne koalisyonun protokolü-
ne iki satır bir "mönü" koydurdu, ne de hükümetin progra-
mına...
Arjantin'de, cunta sonrası sivil yönetimin ilk işi, cunta yö-
netimini yargı önüne çıkarmak olmuştu.
Kaybedilen 10 yılın hesabını sorma havasındaki Demirel
ise seçim kampanyası mönüsüne Evren'i koymadı.
Çünkü, Evren'i yemek, kendisi için artık doyurucu olmak-
tan çıkmıştı.
Bunun yerine, Özal'ı çiğ çiğ yeme izlenimi vermeyi, daha
uygun buldu.
Seçim sonuçları, pek kabul etmese de Demirel için yete-
rince doyurucu oldu. Çünkü, kendi makus talihini altıncı kez
yenerek yedinci kez başbakan sıfatı kazanmıştı.
Özal'ı çiğ çiğ yemesinin bu sıfata katacağı artık bir şey kal-
mamıştı.
Kaldı kt ne dünya
eskı dünyaydı ne
Türkiye eski Türkiye
ne de Demirel eski
Demirel.
Çiğin, çiğliğin mo-
dası geçmişti
Yazgıya bakın ki
Demirel, bu gerçeği
eski müsteşarı Özal
ile birlikte ve aynı
sıralarda anladı
Çiğ konuşmaktan vazgeçtiler, çiğ'davranışları terkettiler.
Çankaya'ya çıkmayı, birlikte ziyafet masası paylaşmak ve
Esenboğa karşılaması izledi.
Yavaş yavaş ortaya çıktı ki Demirel ile Özal değil birbirleri-
ni çiğ çiğ yemek, birbirlerine baklava börek ikram edecek-
ler._
Örnekler henüz sıcak.
Biri, Demirel'in TBMM'deki son grup toplantısından.
Öteki, Özal'ın son Senegal gezisinden.
Zamları yapma gerginliğini yaşayan Demirel, bu işi önce
DYP'lı milletvekillerine anlatma çabasında.
Milletvekillerine söylediklerini, arkası kesilmeyen "tebrik-
çi topluluklan"r\a da yineliyor.
"Fiyat ayarlamaları kaçınılmaz, bizi desteklemeye devam
edin"
Pembe tablolar vaat eden Demirel'in bu tutumuna, ince-
den de olsa, Özal ters bir laf etmiyor.
Aksine, zamlar için anlayış göstermekten de öte bir des-
tek sergiliyor.
Dakar yolunda gazeteci teyplerine bakarsak "Zamlar geç
kalıyor. Bir an önce uygulamaya konmalıdır" diyor.
Ardından ekliyor:
"Belli mallara da ay be ay zam yapılmalıdır."
Boyle konuşan bir Özal'ı, Demirel artık, neden çiğ çiğ ye-
sin ki?..
SağlarVian diyalog arayışı
t^ m ^ H ANKARA (AA) — Kültür Bakanı Fikri
^ M 3 H Sağlar, SHP Grup Başkanvekili Aydın
P W B Güven Gürkan, DYP Grup Başkanvekili
Güneş Müftüoğlu, DSP Genel Başkanı
Bülent Eeevit ve eski MÇP Genel Başkanı
Alparslan Türkeş'i ziyaret ederek bir süre
görüştü. Fikri Sağlar, görüşmeler sırasında
yaptığı konuşmalarda, bu ziyareti, bakanlığının
bünyesindeki gelişmeler ve izleyeceği kültür politikasını
anlatmak amacıyla gerçekleştirdiğini belirtti. Bakanlığı ile
ilgili çahşmalar hakkında, TBMM'de grubu bulunan ve
bulunmayan parti başkanlarını periyodik olarak ziyaret
edeceğini kaydeden Sağlar, bu görüşmelerde bakanhğın
çalışnjaları hakkında bilgi vereceğini, liderlerin görüş ve _
isteklerini alacağını bildirdi.
Mersin Büyükşehir oluyor
• MERSİN (AA) — Mersin Belediye Meclisi,
olağanüstü toplanarak Mersin'in büyükşehir statüsüne
alınması yolunda temenni kararı aldı. İçet Valisi
Muharrem Göktayoğlu'nun başkanlığında toplanan
belediye meclisi, Mersin'in büyükşehir statüsüne
kavuşturulması yolundaki teklifi oy birliğiyle kabul etti.
Vali Goktayoğlu, yaptığı konuşmada, Mersin'in
büyükşehir olmasıyla 3 yeni ilçeye kavuşacağını belirterek
bunun da yerel hizmetlerin daha iyi şekilde verilmesine
imkân sağlayacağını söyledi. Mersin Belediye Başkanı
Kaya Mutlu da "Hükümetten Mersin'in büyükşehir
statüsüne alınması için gerekli güvenceyi aldık" dedi.
Kazan'a gizli soruşturma
• JSTANBUL (ANKA) — İstanbul Barosu
Başkanı Turgut Kazan, Ankara DGM
Başsavcısı Nusret Demiral'la ilgili
-J açıklamalannın Terörle Mücadele Yasası
A kapsamında görülerek hakkında soruşturma
ğ\ başlatıldığını "tesadüfen" öğrendiğini, ancak
•.J \ soruşturma dosyasınm kapanıp
kapanmadığını kesin olarak öğrenemediğini bildirdi.
Kazan, Adalet Bakanı Seyfi Oktay'dan soruşturmayı
açanlann tespit edilip açıklanmasını ve Nusret Demiral'ın
görevden alınmasını istedi. Turgut Kazan, tstanbul Barosu
Yönetim Kurulu ile birlikte düzenlediği basın
toplantısında, Ankara DGM Savcılığı'nın "kural
tanımayan cür'etini" hukuk devleti için tehlike
saydıklarını, bu doğrultuda Hâkimler ve Savcılar Yüksek
Kurulu'nu ve bu kurulun başkanı olan adalet bakanlannı
sürekli olarak göreve çağırdıklanm anlattı. İstanbul
Cumhuriyet Başsavcılığı'nın kendisi hakkında soruşturma
açtığını "tesadüfen öğrendiğini" bildiren Kazan,
Başsavcılığa ve Adalet Bakanlığı Ceza lşleri Genel
Müdürlüğü'ne basvurduğunu, ancak soruşturmayı kimin
açtığını öerenemediğini açıkladı.
ANAP MKYK 20 arabkta
toplanıyor
• ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — ANAP Merkez
Karar ve Yönetim Kurulu, 20 aralık cuma günü
toplanacak. ANAP'ın dün toplanan başkanhk divanında
tüzük değişikliği görüşüldü. ANAP Başkanhk Divanı'nın
dünkü toplantısında tüzük değişiklik önerilerinin yanı
sıra, hafta sonu yapılan belediye başkanlığı seçim
sonuçları da ele alındı. ANAP genel başkan
yardımcılarından Cumhur Ersümer belediye başkanlığı
seçimleri ile ilgili bilgi verirken, Lütfullah Kayalar, Zile
ve Tosya seçimleri dışında ANAP oylarının arttığını
söyledi. Baçkanlık divanında ayrıca HEP'in kongresi de
değerlendirildi.