19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
24 KASIM 1991 HABERLER CUMHURİYET/S AHMET TANER KIŞLALI Sosyal Demokrasi Kazançlı Sosyal Demokratlar Kayıplı... Siyasal yaşamımızda çok sağlıklı bir oluşum var. DYP ve ANAP, dinci kesimin oylarından arınmaya başla- dı. Buna karşın, bu kesimin oylarının RP'de toplanma eğıli- mi, bu partinin oy patlaması yapmasını sağlayamadı (Üç par- tinin oy toplamları ortada). Geçmiş seçimlerin tersine, 20 Ekim öncesinde kullanılan propaganda malzemeleri arasında "din" çok gerilerde kaldı. RP bile sloganlannda an Türkçe kullanmaya, başı açık kadın izlenimini veren resimlerden ya- rarlanmaya, geriye değil ileriye dönük bir parti izlenimini ya- ratmaya çalıştı. MÇP faşizan çizgiden uzaklaştı. Demokrasinin erdemle- rini kabul etmeye başladı. Milliyetçi-tutucu bir çizgiye yerleşti. ANAP "zenginseverlerin partisi" okjrken, DYP daha da bo- zulan toplumsal dengelerin yarattığı tepkilerin meyvesini top- lamayı başardı. Demırel bir yandan kırsal kesimin ılımlı sağ oyiarını korudu, öte yandan laik-demokratik-toplumsal ada- letçi kesimlerınin beklentilerine yanıt vermeye çalıştı. Hemen tüm partiler, uzlaşmacı-demokratik bir çızgide bu- luşurken, bundan sosyal demokrasi kazançlı, ama sosyal de- mokrat partiler zararlı çıktılar. • Bu ortamı yaratan nedenler belli. Oldukça hakça bir gelir dağılımını ve hızlı bir sanayileş- meyi sağlayan, toplumun genel eğitim düzeyini yükselten Marksist diktatörlükler tıkandılar. Ekonomik gücün tek elde toplanması, bir noktadan sonra zararlı sonuçlar doğurmaya başladı. Yarı-feodal, eğitim düzeyi çok düşük bir toplumda, en bi- linçli öğelerden oluşan öncü bir gücün diktatörlüğünün ge- rekçesi vardı. Ama eğitim düzeyi yüksek bir sanayi toplumu için bu model bir ayak bağıydı. Komünizmin ıpoteğinden kurtulan sosyal demokrasi rahat- ladı. Komünizm korkusundan yararlanan faşist tepki zayıfla- dı. Demokrasi ve özgürlüğün evrensel değerler oluşturduğu kanısı güçlendi. Türkiye dahil, belirli bir demokrasi deneyimi olan ülkeler- de, iki uçta yer alan ^ ^ ^ _ _ _ ^ _ _ ^ _ _ _ ^ ^ ^ _ ^ ^ ^ ç y p gündeme gelince de Bir partinin oy alması ortâsma'yö- için çıkarlarını ve dünya görüşünü temsil etmek ma prim yapar oidu. istediği bir kitlenin varlığı Siyasal ve ekonomik y e t m e z . Hatta O kitlenin duzeyde ıdeolojık J . . farklılıklar daralırken, Ç/ereKSinmeienni partiler arasmda karsılayacak tutarlı bir benzerlikler genişle- ' h' I Benzer şeyier soy- da yetmez. Getirdiği çözümlerin inandırıcılığı kadar, yapısal inandırıcılığı da önderin neredeyse Önemlİdİr. tek başına yüzde 11 — ^ — ^ — — — — — dolayında oy toplama mucizesini gösterdiği DSP örneğinin kendine özgürlüğü bir yana bırakılacak olursa- en çok DYP ve ANAP yararlandı. * • DYP-SHP iktidarının programındaki sosyal demokrat ren- gin ağırlığını görmemek olanaksız. Buna bir de iktidar dışın- daki DSP'yi eklerseniz, seçımlerden asıl kazançlı çıkanın sos- yal demokrasi olmadığını kim ileri sürebilir? Sosyal demokrasi kazanırken niçin sosyal demokrat par- tilerin bu uygun ortamdan yeterince yararlanamadığı, gün- lerdir Cumhurıyet'in sayfalannda tartışılıyor. Bir partinin oy alması için çıkarlarını ve dünya görüşünü temsil etmek istediği bir kitlenin varlığı yetmez. Hatta o kit- lenin gereksinmelerini karsılayacak tutarlı bir programa sa- hip olması da yetmez. Getirdiği çözümlerin inandırıcılığı ka- dar, yaptsal inandırıcılığı da önemlidir. 1973'te Ecevit, ondan on yıl sonra Özal, önerdikleri çözüm- lere halkı inandırarak "umut" oldular ve "kanzma" kazandı- lar. Ama Türkiye benzeri toplumlarda, partinin yapısal inandı- rıcılığı çok kez programının inandırıcılığının önüne geçer Kad- rosuyla birlikte öndere güven duyanlar, onun önerdiği ve ço- ğunlukla kendisinin bilmediği çözümlere de "peşinen" gü- ven duyma kolaylığını seçerler. Ecevit, programı ve kişiliğiyle inandırıcı. Ama DSP, sürek- li değişen ve bir süre sonra en ağır eleştirileri yöneltmeye başlayan ikinci, üçüncü adamlarıyla güven vermiyor. Eski ge- nel başkanına bile söz hakkı tanımayan yapısıyla inandırıcı değil. Yapısal inandırıcılık SHP'de de yok. DSP aşırı teksesli ol- duğu için inandırmakta zorluk çekiyor, SHP ise aşırı çoksesli olduğu için. Her altı ayda bir önderin ve yönetim kadroları- nın değişme olasılığının olduğu bir yapı nasıl inandırıcı ola- bilir ki? • Demirel, sosyal demokrat bir partiyi yanına alıp, sosyal de- mokrat bir programla kendine bu kesimden geniş daha ge- niş bir seçmen tabanı sağlama peşinde olabilir. BÖyle bir he- sap içinde olmak onun hakkıdır. Ama unutmamalı ki seçmen programa değil yapılana gö- re oy verir. Örneğin milli eğitimdeki çağdışı kadrolaşmayı ko- ruyacak bir DYP kanadının, gelecek seçimlerde laik eğilimli seçmene söyleyecek sözü kalmaz. Oysa kendi programının DYP tarafından da benımsendiğını öne süren SHP, bunu ba- kanlarının uygulamalarıyla yaşama geçirebildiği ölçüde inan- dırıcılık kazanır. Hele bir de buna parti içi iktidar sorununu çözdüğü inancını katabilirse, sosyal demokrasi ile birlikte ken- disi de büyür. Tersi olursa bundan Demirel mi yararlanır, Ecevit mi? Demirel eleştirilerden yararlana yararlana yeniden iktidar oldu. Sorunun yanıtı, Demirel'in iktidarda yaptıkları ile Ece- vit'in dostane eleştirilerden yararlanabilme gücüne bağlı. Kartlann dağılımında kimse için umutsuz bir durum yok. Gerisi oyun gücüne kalıyor. Sonuç ortada!.. YABANCIYA KİRALIK OFİS İstanbul'un en merkezi yennde ama trafik sorunu yok, çünkü her yere yakın. İstanbul'un en merkezi yerindeamapark sorunu yok, çünkü özel garajı var. İstanbul'un en merkezi yerinde ama havası temız, çünkü doğrudan Boğaz rüzgârtna açık. İstanbul 'un en merkezi yerinde ama su sıkıntısı * yok; daıma sıcak suyu var. • 300 m2 • 4 oda , 1 salon, • 2 büyük, 1 küçük banyo, • 2 mutfak, • Özel garaj, • Telefon, • Daimi sıcaksu, • Uydu anten Bu "KİRALIK OFİS"le ilgileniyorsanız 1633867-1779605nolu telefonlaramüracaatınızı bekliyoruz. GEÇMİŞLE GELECEK Sabahattin Kudret Aksal 2. bası 8.000 lira (KDV ıçınde) Çağdaş Yayınlan Türkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-htanbul Ödemeli gönderilmez. Güneydoğu TBMM'de tartışılacak; Demirel parti başkanlanyla görüşüp önerüerini alacak Liderlerle terör zirvesiHükümetin güvenoylamasmdan sonra el atacağı ilk konu terör ve Güneydoğu sorunu olacak. TBMM'de yapılacak genel görüşmede sorun tartışılarak çözüm yolları aranacak. Başbakan Süleyman Demirel görüşme öncesi siyasi parti liderleriyle tek tek görüşüp çözüm önerüerini alacak. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Süleyman Demirel başkanlığında kuru- lan hükümetin güvenoyu almasından sonra TBMM gündemine getireceği ilk konu, Gttneydoğu, terör ve olağanüstü hal uygulaması olacak. TBMM'de yapı- lacak genel görüşmede Güneydoğu so- runu tartışılacak, Başbakan Süleyman Demirel de tüm partilerin liderleriyle ay- n ayn görüşerek bu konudaki çözüm önerilerine alacak. Başbakan Süleyman Demirel, Mesat Yümaz'dan görevi devralırken Güney- doğu sorunu ile ilgili TBMM'de genel görüşme isteğini dile getirmiş ve Yıl- maz'dan da "oinmlu" yanıt almıştı. De- mirel'in genel görüşme isteğinin TV'den de yayımlanması yönündeki görüsüne ise Mesut Yümaz'ın karşı çıktığı öğre- nildi. Yılmaz, "Genel göıüşmenin açık yapılması salanodı. O zaman yemin tö- renindeki gibi olur. Bn işi şova dönüş- tttnnek yanlış. Gizli oturum yapüsın" dedi. Demirel de "Bunun değerlendirirz. Gizli oturum da olabilir" görüşünü di- le getirdi. Edinilen bilgiye göre Başbakan Süley- man Demirel.Güneydoğu ve terör konu- sunu tüm partilerin liderleriyle de ayn ayn görüşecek. Demirel'in ayda bir kez bu konuda liderlere brifing verme ve gö- rüşlerini alma düşüncesinde olduğu ifa- de edildi. Hükümet programı TBMM'de yarın okunacak olan hü- kümet programı üzerindeki hazırlıklar sürüyor. Programda, Güneydoğu soru- nuna yönelik çözumler üe seçim kam- panyası sırasında gündemefeelenil vaad- lerinin de gerçekleştirileceğinin yer alma- sı bekleniyor. Hükümet programı hazırlıklan için Bakanlar Kurulu'nun ilk toplantısında her bakana, kendi alanlanna giren ko- nularda rapor hazırlamalan görevi ve- rildi. Bakanlann hazırlayacaklan rapor- lann değerlendirilerek bütünleştirilme- si için de dört bakandan oluşan bir ko- misyon kuruldu. Bu komisyonda DYP'li bakanlar Köksal Toptan ve Tansu Çil- ler ile SHP'li bakanlar Hikmet Çetin ve Onur Kumbaracıbaşı yer aldı. Bu ba- kanlann hazırlayacağı program, bugün yapılacak Bakanlar Kurulu toplantısın- da ele almacak. Şehirleşmeden Sorumlu Devlet Baka- nı Erman Şahin, il yapılacak yerlerin de yer alacağım söyledi. Şahin, Cumhuri- yet muhabirinin SHP ve DYP'nin il ya- pılacak yerler konusundaki vaadlerinin farklı olduğunu anımsatması uzerine, "Nerelerin il yapılacağı konusunda ça- lışılıyor. Sonuç programda yer alacak" demekle yetindi. Programda Güneydoğu sorununa ağırhk verilmesi bekleniyor. Olağanüs- tü Hal Yasaa'nın gözden geçirilmesi, yürürlükteki kararnamelerin kaldınlma- sı ve demokratik çözüm yollannın ara- nacağı ifadelerine yer verilmesi bekleni- yor. Programın bir bölümü de ANAP ik- tidarının mirasına ayrüacak. Bakanla- nn, ANAP iktidanmn bıraktıklan ko- nusunda yaptıklan hazırlıklar birleştiri- lerek alınan mirasın boyutlan aynntıh olarak açıklanacak. TRT, Başbakan Süleyman Demirel'- in TBMM Genel Kurulu'nda hükümet programının okunmasını naklen yayım- layacak. Hükümet programı üzerinde 28 kasım perşembe günü yapılacak görüş- meler de naklen verilecek. Ancak 30 ka- sımda yapılacak güvenoylaması banttan yayımlanacak. "Ülkenin şimdi başı ağrıyor" diyen Başbakan Demirel: Bozulanı devraldıkANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) — DYP Genel Başkanı ve Başbakan Süleyman Demirel, ülkenin başının ağndığuıı belir- terek, "Bozan biz degiliz. Biz bozulanı devralıyoruz. Biz her- şe>i yeniden düzeltmeye geldik" dedi. Başbakan Süleyman Demirel dün konutta Antalya'dan gelen partilileri kabul etti. Demirel partililere hitaben yaptığı ko- nuşmada, kendilerini buraya ge- tiren sebebin sıkıntılara çare bulmak olduğunu ve bunun da bulunacağını belirterek, seçim tablosunu değerlendirdi. 20 Ekim'in hiçbir siyasi partiye tek başına iktidar plma olanağı ver- mediğini vurgulayan Demirel şunlan söyledi: "Bunun önemini anlatmaya çalıştık. Ama olmadı, halkımız sağ olsun. Bu tablo içinden bir hükümet çıkmahydı. Biz bütun partilere eşit mesafedeydik, ama geçmişten gelen bazı zorlnklar vardı. Siyaset parcahydı. Ancak madem böyle bir tablo çıktı, Türkiye 3-5 ay hükümetsiz kal- mamalıydı. Türkiye 3-5 ay hü- kümetsiz kalsaydı rejimi de, si- yasi partileri de, siyaseti de yap- ranırdı. Onun için biz millet ira- desini baş taa yaparak, her tür- lü fedakârlığı göze alarak hos- görii ile meselelerin uzerine var- ma geregine inanarak, 20 kasım itibanyla bir hükümet kurabil- dik." Demirel, SHP ile kurduklan koalisyonla ilgili olarak da "Ta- banda 44-45 sene zarfında, iki parti seçmeni birbirine o kadar rahat bakmadı. Ama devir de- gişmiştir. Hislerimia bir miktar yenmeye, alışkanlıklanmızdan vazgeçmeye, ülke sonınlan et- rafmda toplanmaya mecburuz. Şimdi ülkenin başı ağnyor. Ka- ramsar bir tablo çizmek istemi- yorum. Ne akı kara, ne karayi ak yapmak mnmkün degildir. Zorluklanmız vardır. Kan dö- knlüyor. Devletin parası pulu darmadagınık oldu. Parası pul oldn. Devletin büyük açıklan var. Halka borçlu olarak geli- DEMİREL'tN KABULÜ — Başbakan Demirel dün Antalya'dan gelen partileri kabul etti. Baş- bakan, her şeyi düzelteceklerini belirterek "Enflasyon bir kaç ay sürer. Enflasyon, süratli bir ara- ba gibidir. Hemen frene basarsanız bir süre gider" diye konuştu. (Fotoğraf: AA) yor, enflasyon halkı soymuş, herkesi ezmiştir" diye konuştu. Enflasyonu süratli giden bir otomobile benzeten Başbakan Süleyman Demirel sözlerini şöy- le sürdürdü: "Dnr deseniz dormaz, hemen frene bassanız bile bir miktar mesafe olacaktır. Bozan biz de- ğiliz. Biz, bozulanı devralıyo- ruz. Her şey güllük gülistanlık olsa iki sebepten sevinç duyanz. Bunlardan biri halkımızın ra- hatlığı, ikindsi bizim işimizin kolay oluşu olurdu. Biz her şe- yi, düzeltmeye geldik. tddialı- yız, Bizim idare ettiğimiz Türki- ye'de rahathk olacaktır. Biz ne zaman ülkeyi idare ettiysek ra- hathk olmuştur. Vatandaş biraz sabırlı olsun." Kimseye garezleri olmadığını, ancak halka hizmet eden insan- lann halka hizmet etmeleri ge- rektiğini belirten Süleyman De- mirel, şöyle konuştu: "Biitün kapılar açılacak. Devlet hailun devleti, partamen- to ve hükümet halkıo parhunen- to ve hükümeti olacak. Ülkede her ceşit korkuyu yenerek güzel ve aydınhk ufuklara gidecegiz. tyi, düzgün yapalım, sizi yine gamdan, tasadan kurtaralım is- tiyoruz. TUrkiye'nin önünde olan sorunlar sadece siyasi par- tilerin sonınlan degildir. Mec- lisi, halkı, basını, meslek knrn- luşlan, memuru, köylüsü hep beraber Türkiye'nin sorunlan- nı kncaklamaya ve aşmaya raec- buruz." Demirel kabul sırasında Dö- şemaltı Belediye Başkanı Halil Sayın'ın "Dün yasaklı siyasi partinin başkanım bugün baş- bakan olarak gönnekten mntlu- luk duyuyorum" şeklindeki söz- lerine karşılık olarak şu yanıtı verdi: "Bu göreve tayin yoluyla de- ğil, halkın gücüyle geldik. Hal- kın gücü getirdi. Başka güç gö- türdü. Ama, biz halka inancı- mızı yitinnedik. Biz hep sizin için vardık. tş olsun, aş olsun, her şey olsun, herkes için olsun ve adalet olsun. Bunlar olmadı- ğı zamanlar pek çok şey meyve vermez. Biz sizin mevyeniziz. Buraya bizi siz getirdiniz. Arka- mızda sımsıkı dunın ki ülkeye hizmet edelim." 'Pişman degüim' SHP'de DinçerGenel Sekreter adayı ANKARA (Cumhuriyet Bürosn) — SHP Ankara Milletveküi Ali Dinçer de Hik- met Çetin'den boşalacak ge- nel sekreterlik için aday ol- duğunu söyledi. Genel Baş- kan Erdal lnönü'nün adayı Cevdet Selvi ve Ertuğrnl Gü- nay ile birlikte aday sayısı üçe yükseldi. SHP'de genel sekreterlik se- çimi, 25-26 ocaktaki kurulta- yın ilk raunduna dönüşmeye başladı. Selvi, Inönü desteğin- de adayhk çalışmalannı sürdü- rürken Günay, bu konudaki kesin karannı vermek için ge- lişmeleri izliyor. Deniz Baykal yanlısı Ali Dinçerler'in de aday olduğunu bildirmesi SHP kulislerinde sürpriz bir gelişme olarak ni- j telendirildi. Baykal yanlıları- nın genel sekreter seçiminin yapılacağı parti meclisinde azınlıkta kalmaları nedeniyle aday göstermeleri beklen- miyordu. Yeni kabine, SHP'nin genel sekreterliği dışında dört genel sekTeter yarduncüığında da bo- şalma meydana getirdi. Genel Sekreter yardımcılan Abdül- kadir Ateş.Mehmet Moğultay, Fikri Sağlar bakan ohnalan nedeniyle bu görevlerinden ay- nlacaklar. Genel Sekreter Yar- dımcılanndan Güneş Gürse- ler*in de tnönü'nün başbakan yardımcısı olmasından sonra burada danışmanlığa atanaca- ğı belirtiliyor. Genel sekreter yardımcılanndan sadece Cev- det Selvi ve Ertuğrul Günay, görevlerinde kaldılar. MYK üyelerinden Yiğit Gü- löksüz'ün de Toplu Konut tda- resi Başkanlığı'na atanması ne- deniyle bu görevinden aynla- cak. Bilindiği gibi Birgen Ke- leş de seçimler nedeniyle MYK üyeliğinden aynlmıştı. Keçeciler, ANAP'taki muhafazakârlaru iade-i itibarı az buldu 4 Bu MKYK'dan iş çıkmaz'ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) — ANAP Genel Başkanı Mesnt Yümaz'ın muhafazakâr eğüimin önde gelen isimlerinden Hüsnu Doğan'ı "ikinci adam- lığa" getirmesi, parti içi uzlaş- ma arayışı olarak değerlendiril- di. Yılmaz, Mustafa Taşar ve Fahrettin Kurt'a yönelik tepki- leri de "bazı arkadaşlara kamu- oyunda, bazı arkadaşlara da teşküatlarda ve gnıbumuzda tepki var. Ama bu partide işle- rin yürümesi için de bu arkadaş- lara ihtiyaç var" diyerek yatış- tırmaya çalıştı. Ancak İstanbul Milletveküi tbrahim Özdemir, Genel Başkan Yılmaz'ı "vefa- sufak" ve "antidemokratik" ol- makla suçlarken "Kararian 1-2 kişiyle kapah kapılar ardında alıp dikte ettiriyor" diye konuş- tu. Bu arada muhafazakâr ka- nadın önde gelen isimlerinden Hüsnü Doğan Mesut Yılmaz, partideki kopuşlara yol açacak kırgınhkları önjemek amacıyla MKYK'da değişikliğe gitti. Hüsnü Doğan'm ikinci adam olması, parti içinde bir uzlaşma arayışı olarak değerlendirildi. Ancak muhafazakâr kanadın önde gelen ismi Mehmet Kececiler, "Gidenler, gelenler bizim arkadaşımız ama bu MKYK'dan iş çıkmaz. Şorun MKYK'dır" eleştirisini yöneltti. Mehmet Kececiler Konya Milletvekili ve MKYK üyesi Mehmet Kececiler, "Ay- nlanlar da gelenler de arkadaş- lanmız, hayıriı olsun, ama bu MKYK'dan iş çıkmaz. Asıl so- run MKYK'dır" diye eleştiri yö- neltti. ANAP Genel Başkanı Mesut Yümaz, başbakanlık görevini devrettikten sonra partide ko- puşlara yol açabilecek kırgınlık- lan önleme ve olası bir erken ge- nel seçime hazırlanma amacıy- la kollan sıvadı. Yılmaz, bu amaçla ilk düzenlemeyi önceki gün toplanan MKYK'da baş- kanlık divanına yaptığı önerikr- le gerçekleştirdi. Ydmaz'uı isteği uzerine muhafazakârlann önde gelen isimlerinden Hüsnü Do- ğan, ikinci adam oldu. Doğan aynca arastırma, planlama ve politika tespiti ile ilgili başkan yardımcıhğj görevini de yürüte- Eski genel başkan Karababa ve arkadaşlarıyönetimin değişmesini istiyor DSPde kurultay rüzgârlarıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — DSP'nin eski Genel Başkanı Necdet Kara- baba ve arkadaşlan, "DSP'nin seçimlerde hezimete uğradığını ve bunun partideki anti-demokrat yönetim tarzından kaynaklandığını" öne sürdüler. Karababa ve arkadaşlan DSP'de olağanüstü kurultay toplanmasını istediler. Karababa ile eski genel başkan yardım- cılan Murtaza Çelikel, Haluk Özdalga ve 100 dolayında DSP'li Ankara'da bir top- lantı yaparak seçim sonuçlannı değerlen- dirdiler. Toplantı sotırasında yapılan açık- lamada, "Bu konulan görüşüp karara ba- lanus olanlann bir bölümtt kurucu üyedir, bir bölümü DSP'de il, ilçe ve belediye baş- kanlık ve yönetimlerinde bulunmuştur, bir bölümü DSP'den ihraç edümiştir, bir bö- lümü de DSP üyeliğine alınmamış demok- ratik solculardır ve toplam 18 ilimizi tem- sil etmektedir" denildi. DSP'de anti-demokratik yöntemler uy- gulandığı ve "seçim yenilgisinin tek sonım- lusunun de genel merkez yönetimi olduğu" savunuldu. Yönetimin, partililerin özgür iradeleri ile en kısa zamanda yenileçmesi is- tenen açıklamada, "DSP, kitle partisi ko- numuna bızla çekilmeli. Partilileri birkaç yetkilinin emir kulu gibi görme yöntemi şid- detle reddedilmelidir" görüşüne yer veril- di. Parti ile halk arasındaki kopukluğun gi- derilmesi istenüen açıklamada, daha son- ra şu istekler dile getirildi: DSP'de örgütlenme ve kurultaylar, tü- zük hükümlerini tahrip edeTek yapılmak- tadır. Bir partinin belkemiği olan kuralla- nn bu denli aşmdınlması partililer arasın- daki güven ve ahlaki değerleri de aşındır- maktadır. DSP'de seçilmiş olmanın yolu halkın öz- gür iradesine ve sevgisine dayanmaiıdır. Ozetle aktarmaya çalıştığımız bu sorunla- nn yok edilmesi, DSP'nin iç dinamizmini yeniden kazanması ve DSP'ye umutla ba- kan insanlanmızın gönül huzuruna kavuş- ması için DSP büyük kuruhayı en yakın za- manda toplanmalıdır. cek. Mesut Yılmaz'ın Cumhurbaş- kanı Özal'ın "muhafazakftrian partideu uzaklaştırmak yanlış- tı" değerlendirmesini de dikkate aldığı görüldü. Doğan'ın yanı sıra Akbulut ile birlikte davra- nan Cumhur Ersümer'in seçim işleri başkanhğına getirilmesi de Yümaz'ın "parti içi küskünlük- leri giderme" çabası olarak yo- rumlandı. Yılmaz'ın başkanlık divanı üyelikleri için sadece kendi ha- arladığı üsteyi oya koyması tep- ki doğurdu. En fazla tepkiyi ise Gaziantep'ten milletvekili seçi- lemeyen Mustafa Taşar ile eski Teşkilat Başkanı Fahrettin Kurt topladılar. Yılmaz, Taşar ve Kurt'a yö- nelik eleştirileri şöyle yarutladı: "Biliyorum, bazı arkadaşla- ra teşkilatlardan tepki var, ba- zı arkadaşlara gruptan ve kamu- oyundan tepkiler var. Ancak partide de bu işlerin yürümesi gerekiyor, onun için bu arka- daşlara ihtiyaç var." Taşar 50 kişilik MKYK'da 30, Fahrettin Kurt da 39 oy al- dı. Başkanlık Divanı seçimleri- nin tamamlanmasından sonra Yılmaz'ın sağ yanına Hüsnü Doğan'ı, sol yanına da Teşkilat Başkanı Ersin Taranoğlu'nu al- ması dikkati çekti. Genel sekre- terliğe yeniden seçilen Taşar ise masanın en sonuna oturdu. Yılmaz'ın Başkanlık Divanı için önerdiği liste eski yönetici- ler Ahmet Karaevli, Saffet Sert ve Sabri Keskin'i küstürdü. Es- ki Genel Başkan Yardımcısı Ha- lil Şıvgın, kendi isteği ile yeni- den görev almak istemediğini belirtti. • ANKARA (UBA) — TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk, geçmişte Cumhurbaşkam özal hakkında sarf ettiği sözler için "Pişman değilim, sözlerimi de geri almıyorum" dedi. Cindoruk, Tempo dergisinde yer alan söyleşisinde, zamanında sert siyaset yaptığmı, yasal ve siyasi hakları almak için sarf edilen sözlerin boşuna söylenmediğini hattrlattı. Cindoruk, "Artık demokrasi meclisi kuruyoruz. Şimdiki görevim bence hem siyasidir, hem siyaset dışıdır. Artık geride kalan sözlerimi ne kullanmm ne de onlara dayalı siyaset yapanm. Şimdi kendimi tarafsızlaştırdun. Aynca artık devlet görevlerini paylaşıyoruz" dedi. TİKKO üstlendi • tstanbul Haber Servisi — Kartal, Küçükyalı Karayollan kavşağında otobüs bekleyen polis memuru Fehmi Hacıbekiroğlu'nun öldürülmesi olayını, yasadışı TİKKO örgütünün üstlendiği bildirildi. Polis yetkilileri, siyasi şubede görev yapmayan, herhangi özel bir operasyonda da görev almadığı belirlenen Hacıbekiroğlu'nun sadece "polis" olduğu için öldürüldüğünü belirttiler. Bu arada olay sonrası düzenlenen operasyonlar sırasında Maltepe'de polisin "dur" ihtanna uymayarak ayağuıdan vurularak yakalanan kişinin de olayla ilgisisinin bulunmadığı, sarhoş olduğu için korkarak kaçmaya çahşuğı bildirildi. Şehit polis memuru Fehmi Hacıbekiroğlu'nun cenazesinin bugün öğle namazı sonrası Pendik Merkez Camisi'nden kaldırılacağı ve Şehitlik'te toprağa verileceği bildirildi. Rami soygunu • İstanbul Haber Servisi — Rami'de önceki gün bir işyerinin soyulmasından sonra çıkan çatışmada '^' yaralı olarak yakalandığl bildirilen Caner Demirtaş'ın, olayla ilgisinin bulunmadığı açıklandı. Emniyet Müdürlüğü yetkilileri, çatışmada sağ yakalanan Mehmet Ali Çebi'nin 1U Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü öğrencisi, yarah yakalanan Mehmet Akif Han'ın da Uludağ Üniversitesi öğrencisi olduğunu açıkladı. Bu arada Çelebi'nin, çeşitli eylemlerin sanığı olarak 7 kez Terörle Mücadele Şubesi'nde sorgulandığı bildirildi. öte yandan sanıklarla birlikte ele geçen silah sayısının S olduğu ve daha önce herhangi bir olayda kullanılmadıklannın anlaşıldığı belirtildı. Ümraniye'de çatışına: 3 yarah • İstanbul Haber Servisi — Ümraniye, Mustafa Kemal Mahallesi, 30 Ağustos llkokulu bahçesinde bir ihban değerlendiren 34 A 9017 plakalı ekip otomobili 3 erkek, bir bayan tarafından yayhm ateşine tutuldu. Ekipteki polislerin karşıhk vermesi sonucu çıkan çatışmada adı açıklanmayan bir komiser muavini ve Refık Demir ile Erol Taban adlı iki vatandaş hafif yaralandı. Emniyet yetkilileri, olay sonrası çevrede geniş çaph arama yaparken uzun menzilli silaha ait bir çanta dolusu mermi ve dolu şarjörler buldular. İki patlama, ild yarah • Haber Merkezi — Diyarbakır'm Silvan ilçesinde bir polis memurunun evine el bombası atan teröristler, polis memurunun eşini ağır yaraladılar. önceki gece saat 22.30 sıralannda yapılan saldında yaralanan Hüseyin Akmeşe adh polis memurunun kimliği henüz belirlenemeyen eşi Diyarbakır'da tedavi altına alındı. Patlama sırasında evde de büyük hasar meydana geldiği belirtildi. Siirt'in Şirvan ilçesine bağh Kömürlü köyü yakınlannda da, bir minibüsün teröristlerce yola döşenen mayına çarpması sonucu meydana gelen patlamada sürücü Sıddık Şen ağır şekilde yaralandı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle