22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
17 KASIM 1991 KÜLTÜR-SANAT MÜZİK Ustasuıdan LJszt ve Bartok • Kültiir Servisi — lstanbul Buyükşehir Belediyesi Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda resital verecek olan Adilia Alieva'nın rahatsızlığı nedeniyle Budapeşte Liszt-Bartok Uluslararası Müzik Yarışması büyük ödülü ve Altın Madalya sahibi Ukraynalı ünlü piyanist Mykola Suk yarın saat 19.00'da bir resital verecek. Moskova Konservatuan'nda 1963-71 yıllan arasmda Lev Vlasenko'nun sınıfında yaptığı çalışmalar ile doktor unvanıru alan Suk, Sovyetler Birliği, Avrupa ve Amerika'da önde gelen orkestralar ile sahneye çıktı. Birçok resital verdi. Son yirmi yıl içinde Kiev'de düzenlenen Mozart, Haydn, Beethoven festivallerine katılan ve yöneten sanatçı, halen sanat yaşamını New York'da sürdürüyor. Man '91'de Carnegie Hall'deki New York debut resitali ile eleştirmenlerden "1. sınıf konser; akılcı ve mistik Bartok yorumu... Liszt, heyecanın doruğunda adeta bir renk cümbuşü" övguleri alan sanatçının bu, lstanbul'u ilk ziyareti. Yann saat 19.00'daki resitalinde Beethoven, Bartok 'Açık Havada' ve Liszt 'Funerailles', 'Villa d'Este'de Su Oyunlan' ile 'Sonat Biçiminde Fantazi: Dante Sonatı' yommlayacak. Banş'ı kıırtanna konseri • Kültiir Servisi — Altı ay kadar önce "yumuşak doku" kanserine yakalanan Nişantaşı Anadolu Lisesi birinci sınıf öğrencisi Barış Aydın'ı kurtarmak ve tedavisini sağlayabilmek amacı ile dün Aya İrini'de bir konser düzenlendi. Okul vakfının düzenlediği konsere, Grup Vitamin, Erol Büyükburç ve kızı Ayça Buyükburç katıldılar. Turkiye'deki doktorların tedavisinin olanaksız olduğunu söylediği Barış Aydın şu anda İngiltere'de beş aydır tedavi görüyor. Ingiltere'deki doktorlann bir yıla kadar iyileşeceğini söylediği Banş için, okul vakfı, gençlik konserleriyle yardım kampanyası başlattı. İlk etapta kendi aralarında 40 milyon yardım toplayan vakıf, bu konserden 50 rnilyon gelir toplamayı umuyor. Ailesinin araba ve evlerini sattığını oğrendiğimiz Banş'ın tedavisi için 300 milyon gerektiği vakıf yetkilileri tarafından bildirildi, ayrıca vakıf tarafından yardım etmek isteyenler için, Vakıflar Bankası Nişantaşı Şubesi'nde 2005645 nolu hesap açtırılmış. Vakıf yetkilileri gençlik konserlerine devam edeceklerini bildirdiler. CUMHURİYET/9 Enis Batur ve Hulki Aktunç'un yazılanyla, Pegasus Ödülü sahibi Bilge Karasu Erimez bir buzdağı gîbi İMZA CKK'nın imza günleri • Kiıltur Servisi — Cumhuriyet Kitap Kulubü'nün düzenlediği imza günleri, kulup temsilciliklerinde tüm hızıyla sürüyor. Ataköy Migros Golden Plaza'da bu yıl Haldun Taner öykü ödülü'nü Adnan özyalçıner ile paylaşan Nurten Ay ve Kadın '91 Fuar kapsamında FM Kültiir Merkezi'nde Suna Tanaltay ve Jale Sancak kitaplarını imzaladılar. tmza günü etkinlikleri bugün de çeşitü yazarların katılımıyla sürüyor. Okurların yazarlarla söyleşme olanağı bulduğu imza günlerinde bugün, FM Kültür Merkezi'nde saat 16.00'da Füsun Erbulak, Ramize Erer ve Füsun önal, Ataköy Migros Atrium'da Hilmi Yavuz ve Şişli Migros Golden Plaza'da Salah Birsel yer alıyor. Kfiltör Servisi - Bilge Karasu, Mobil'in düzenlediği 1991 Pegasus Edebi>at ödülünun sahibi oldu. Hulki Aktunç, Necla Aytür, Talat Sait Halman, Doğan Hızlan, Selim ileri, Ahmet Oktay ve Tahsin Yücel'den oluşan seçıcı kurul, ödülü oybırîiğıyle 1984 yılında lletişim Yayınlan arasında çıkan "Gece" adh romanıyla Bilge Karasu'ya verdi. Pegasus Edebiyat ödülü, Karasu'ya, "Tfirk romanında son oo y ıllık gelişimin en ileri çizgüerinden birini özfl, dili ve kırgıtsuyla temsil ettiği" gerekçesıyle verildi. 7500 ABD Dolan'run karşıLğırun tutarındakı Türk Lirası ödüle değer görülen "Gece", ABD'deki Pegasus Edebiyat Kurulu'nca Ingilizcçye çevrilecek ve Louısıana Ünıversıtesi Yayınevi'nce yayımlanacak. Kitap ilk ağızda 5 bin basılacak. telif hakkı da yazarda kalacak. "Gece" adh romanıyla Pegasus Edebiyat ödülü'nü alan Bilge Karasu'nun yazarlığını. edebi> atımızdaki yerini gazetemiz için Enis Batur ve Hulki Aktunç yazddar. Enis Batur, "Yakından tanıyanlar bilir: Bilge Karasu, kurduğu dûnyayı bütünlüğüne kavuşturmak için sabırla, piy asa beklentileri nedeniy le acele etmeden, sancılar için yol alan ender yazarlarda'n biridir" derken: Hulki Aktunç da "Gece" ıçın şunu yazdr "Karasu'nnn Pegasus Ödülü'nü kazanan romanına 'Gece'ye alıcı gözle baktığımzda, ileri bir politik bilincin, ileri bir roman dokusuyla nasıl sarılıp sarmalandığını görürsûnfiz..." Ifezarlann yazarıBilge Karasu'nun edebiyat serüveni, yüksek basınçlı başarılara yüz vermeyen, inat ve sabır yolunun somut bir kanıtıdır. HUL.KI AKTUNÇ Milan Knndera'ya sorulu- yor: "Bugün neye inanıyorsn- nuz?"... Kundera, yanıthyor: "Cervantes'e"... Bu yanıtta, ka- hcı olan ile yitip gitmeye, unu- tulmaya kendiliğinden aday olan sanat yapıtlan arasındaki hesaplaşmayı bulurum. Yalnız- ca yazarlardeğil, bütün sanatçı- lar iki büyük öbek biçiminde görünür bana: Sanatın eldeki olanaklannı kullananlar... Ve bu olanaklan geliştırmek için emek verenler. Hazırdan yiyenlerin kalıcı ol- duğu pek görülmemiştir. Bir sanat türûnün gelişimi için yola çıkanlar, anlaşılmamak, biçim- cilik suçlamasıyla (bu eski moda ithamla) karşılaşmak, az okunmak risklerini daha baştan göze alırlar. Bu yüzden, yüksek basınçlı başanlara yüz veımezler. Onlann yolculuğu, ağır, inatçı ve çılelidir. Varlıkla- nnı ilk anlayanlar da, genellikle sanat - edebiyat tüketicileri de- ğil, diğer sanat - edebiyat üreti- cileri olur. Bilge Karasu'nun edebiyat serüveni, anlatmaya çalıştığım bu ikinci yolun, inat ve sabır yolunun, somut bir ka- nıtıdır "Troya'da ölüm Vardı" ya- zan (1963) Bilge Karasu, "Batı- lı bir yazar" diye karşılanmıştı. Karasu, Baülı bır yazar değildır oysa; çağdaş bir yazardır o. Edebiyat ve sanatın öncü uçlan Batı'dadır, biçimindeki taka- nak, anlamını çoktan yitirdi. Anton Çehov için Batı, neydi? Bir Çehov hayranı olan Kathe- rine MansfîeM için Doğu neydi? Robert Musil ıçın neydi Batı? Borges için? Mişima için? Sadık Hklayet için Batı, Türkiye mi? Sanat ve edebıyata (ister sol- dan, ister sağdan) içenğı dolayı- sıyla prim tanıyan yaklaşım, çoktan iflas etmiştir. Türlerin gelişimi, ana ölçü, şaşmaz ölçü- dür artık: Şiirin işine yarama- yan şiir, hikâyenin işine yaramayan hikâye, romanın işi- ne yaramayan roman... Uzun vadede başka hiçbir işe yara- maz. Bilge Karasu'nun büyük yol- culuğu, "Uzon Sürmüş Bir Gönün Aksaraı" ile (1970), "Göcmüş Kedfler Babçesi" Ue (1980), "Kısmet Büfesi" ile (1982), "Gece" ile (1984), "Kıla- vuz" ile (1991) gelişti, gelişti. Som Türkçe, kendisini türlere mahkûm etmemek için "metin" gibi, "anlatı" gibi daha genel kavramlarla da etkinlik göste- ren Bilge Karasu'nun elinde, yazanna özel bir kıvam kazan- dı. Karasu'nun Pegasus ödülü* nü kazanan romanına, "Gece"- ye alıcı gözle baktığınızda, ileri bir politik bilincin, ileri bir ro- man dokusuyla nasıl sanlıp sarmalandığını görürsünüz. "Uzun Sürmüş Bir Gnnün Akşa- mı" ise, 12 Mart 1971 sonrasın- da bambaşka bir anlam kazanır. Kişilerin bireysel çatış- malan ile, bireysel yaşamlan ile, kocaman bir dış dünyanın olumlu olumsuz gelişimleri, be- TDK VE SAtT FAİK ÖDÜLLERİ DE ALMIŞTI — Bilge Karasu, 1963'te Lawrence > dan çevirdiği "Ölen Adam' Ue Türk Dil Kurumu Çeviri Ödülü'nü almış, daba sonra ikinci oykiı kitabı "Uzun Sürmüş, Bir Günün Akşamı" ile de Sait Faik Hikâye Armağanı'na değer eörülmüstü. (Foto&raf: CENGİZCrVA) lirli bir anda iç ıçe geçer. Anlatı- lann, metınlerin, hikâyenin, romanın dili, kurgusu, biçimi, ışte bu karşılaşmanın kendisine özgü bir dışavurumudur aynı zamanda. "Dutlar" hikâyesine 27 Mayıs 1960 hareketi yakıştı- nlır; ama "Dotlar" öncelikle "Dntlar'Mır. Bilge Karasu'da yoruhnaz bir örneğinı gördüğümüz öncü ya- zar, yazma etkinlığının ilk dönemlerinde "okurların yaza- n" değil, "yazarjann yazan"- dır. Okur üçgeninin y ükseldikçe daralan köşesine seslenır. Üstte- ki köşe giderek okur tabanına doğnı genişler. Bu genişlemeyle ılgıli kaba "mythos"u hepimız biliriz: "öldü de değeri anlaşıl- dı!"... Yoo, çağdaş edebiyat ve sanat tüketicileri artık o kadar gaddar değil. Yıne de şu soruyu sormadan edemiyor insan: "Gece" ile "Varolmanın Dayanılmaz Ha- fifliği" yapıtlannı aynı yayınevı basmıştı. Birisinin daha yeniler- de ikinci baskı yapması ile ikin- cının onlarca baskı yapmış olmasını açıklamaya kalktığV mızda, iyimser bir okunurluk ölçüsünden hâlâ çok uzak oldu- ğumuzu göreceğız. öncü edebiyat geleneğimizın büyük emekçı ve ustalanndan ^ Bilge Karasu'ya, edebiyatımı- zın gelişimi adına nice yapıtlar diliyorum. Pegasus Edebiyat Ödülü'nü Bilge Karasu'nun "Gece" adh romanı kazandı. Mobıl tarafından 1980 yılında "edebiyat eserlerı ender olarak ingılızce'ye çevrılen ülkelenn seçkın yapıtlarını Amerıkan okuruna tanıtmak" amacıyla düzenlenen Pegasus Edebiyat Ödulü, 1991'de Türk romanına venldı. Hulki Aktunç, Necla Aytür. Talat Sait Halman. Doğan Hızlan. Selim ileri. Ahmet Oktay ve Tahsın Yücel'den oluşan Seçıcı Kurul, Bilge Karasu'nun 1984'de yayımlanan ve "Türk romanında son 10 yıllık gelişimin en ılen çizgilerinden birini özü, dili ve kurgusuyte temsil eden" GECE adlı romanını oybırlığı ile ödule değer gordu Pegasus Edebiyat Ödülü'nü kazanan degerli romancı Btlge Karasu'nun başarısı Pegasus madalyası ile de belgelenecek Ayrıca "GECE" ingılizce'ye çevrılerek, Louısıana State Unıversıty . Press (LSU Press) taratından yayımlanacak Mobil'in konuğu olarak A.B D 'nde ağırlanacak olan Bilge Karasu, Amerıkan sanat ve edebiyat çevrelerıne de tanıtılacak Değerlı romancımız Bilge Karasu'yu kutluyor, zor bır seçımı gerçekleştıren Seçicı Kurul a teşekkur edıyoruz. BİLGE KARASU 1930 yılında Istanbul'da doğan Karasu, oyku ve rornanlarında bıreyın ıç dunyasını ve korku tutku olum baskı ınanç çatışması gıbı konuları kenaıne ozgu sımgesel bır dılle yansıttı Bilge Karasu D H Lavvrencedan çevırdığı 'Ölen Adam 1 romanıyla 1963 TDK Çeviri Odulu nu 'Uzun Sürmüş Bır Günûn Akşamı' adlı kıtabıyla 1971 Sait Faık Hıkaye Armağanı'nı kazandı Hacettepe Ünıversıtesi Felsefe Bolümü'nde öğretım görevlısı olan yazann dığer kıtapları, "Troya'da Ölum Vardı", "Göçmüş Kedıler Bahçesı" "Kısmet Büfesi" ve bu yıl yayımlanan "Kılavuz" M©bil"Sanatı destekler" Nicedir zaten brada'ydı Karasu'ya insanları çeken de onlara itici gelen de aynı durumdur aslında: Titizhği son raddeye taşıyan, edebiyatın başka türlü olamayacağmı savunan bir yazar kimliği. ENtS BATUR Bilge Karasu'yu 1971'de. ikinci kitabımn çıktığı günlerde tanıdım. tlk hikâye kitabı "Troya'da ölüm Vardı" 1963'te yayımlanmış, aym yıl Law- rence'tan çevirdiği "Ölen Adam" ile TDK ödülü'nü ka- zanmıştı. tkinçi hikâye kitabı ona Sait Faik Ödülü'nü getirdi Tanışmamız bır rastlantı değil- di: Yazdıklannı okuduğumda nutkum tutulmuştu: Büyük bir dil ustası. yaralı bır dünyayı çığ- lık atmadan ülküsel ifadesine oturtan özel bir yazarla karşı karşıyaydım. Gidip buldum onu: Benım için birkaç üniversi- te birden oldu. O tarihlerde, Karasu'yu önemseyenlerin sayısı bir azınlı- ğı bile güç bela oluşturuyor gibiydi. Hatta yazdıklanna tep- ki verenlerin baskıcı kimliği onu öylesine yalnızlığa ıtmişti ki ne- redeyse edebiyattan elini ayağı- nı çekmenin eşiğine dayanmıştı. 1960 kuşagının Ankaralı yazar- lan bir ölçüde bu yalruzlık koşulunu kırmıştır, ama asıl ilgi benim kuşağımla gelişip somut- laşmıştır Giderek bir "okal" oldu Karasu: Günümüzün pek çok şairinin. yazannın, düşünü- rünün Tunus Caddesi'ndeki mütevazı evden "rf aMıgmı" hâ- lâ pek az insan biliyor bugün. Karasu'ya insanları çeken de, onlara itici gelen de aynı du- rumdur aslında: Hem dil ve üslûp düzeyinde. hem yapı ve anlatım teknıkleri düzeyinde ti- tizliği son raddeye taşıyan, edebiyatın başka türlü olama- yacağını, oluşamayacağmı savunan bir yazar kimliği çıkar ı I K 6 Y SÜRKUR SURUCU KURSU HartaSonu i6Kasım Hafta Içı 18 Kasım (Sabah-Akşam) 92 Model Araçlarla KADIKÖY (Söğütlûçeşme Camıı yanı) Tel 3491824-3360206-33602 79 Fax:349 18 25 karşımıza. Basmakalıp, alışıla- gelmış anlatım yollanyla sınırlı bir okur türü için içınden çıkıla- mayan değil, içine girilemeyen bir labırenti andınr Karasu'nun yapıtı. Ne var ki yapıtını teknik zenginlikle sınırlamak büsbü- tün yanlış olur: Dünyası, tema- tik örgüsü. insan hayatının en çetrefiîdüğümlerini sabırla çöz- me uğraşı verişi yan yana getı- rildiğinde, "bjçimci" yaftasıyla yıllar yılı indirgenmek istenen bir ana özelliğın vazgeçilmez bir "biçimsel" gerekırliğe dönüştü- ğü hemen anlaşılacaktır. İlk hikâye kitabı olan "Troya'da Olim Vardı", özel- likle de kitabın büyükçe bir bölümünü kaplayan uzun anla- tı. ışlediği kesit açısından öncü- lük taşır: tnsan ilişkılennın etik ve estetik karmaşasına yöneltil- miş o kavrayıcı bakış, genç kuşak yazarlannı derinden etki- lemiştır İkinci kitap, "Uzım Sirmöş Bir Günûn Akşamı", ba- na kalırsa, Türk hikâyecihğinın doruk örneğidir; gelgelelim, bu- gün bile öneminin keşfı tamam- lanmış sayılamaz. Edebiyatı- mızda, Kemal Tahir'den Orfaan Pamuk'a uzanan bir çizgide ta- rihin fona almdığı epey örnek ortaya çıkmıştır, ama "Uznn Snrrflöş"ün ulaştığı alün denge bence biriciktir. Şüphe yok ki o kitabı bu yanıyla çerçevelemek en hafıfınden insafsızlık olur. Zamanında Mehmet H. Do- ğan'ın ilk dikkat çektiği, içeriği- nin Türkiye'de 1970'lerde yaşanan olaylan öncelemesi bir yanda; dostluk kavramına yükledıği kavurucu boyutlar bir başka yanda, kıtaba her dönem- de farklı açılımlar getiren bir özellık yüklemiştir. Bu iki yapıtı izleyen "Göcmüş Kediler Bahçesi" (masaUar) ve "Kısrnet Büfesi"ni (metinler) bir bakıma ıç ıçe yazmıştır Karasu. Anlatı sanatının aynı anda en klasik veen avant-garde ölçütle- rini kurcalarken, insanı optiği- nin uçlanna uzanmıştır: Aşk. dostluk, ölüm, korku. yalan te- mel izleklerinden birkaçıdır. öte yandan masallar ve metinler. Karasu'nun görsel sanatlarla ve musikiyle olan birebır ılışkisı- nin sonuçlannı da okurlara getirebilmiştir. Karasu, düpedüz bir buzda- ğıdır. İlk romanı "G«ce" ile geçen yıl yayımlanan "Kıla- VIH", onun roman bağlamında- kı çalışmasının topu topu iki ışığıdır. Yıllardır üzerınde çalış- tığı ve oylumunu. debisini durmadan gelıştirdiğinı bildi- ğim. birkaç ciltten oluşacak anlatısı "Lağımlaranası" gün ışığına çıkmadan, Karasu'nun romanesk güzergâhını ızlemek kolay olmayacaktır Yakından tanıyanlar bilir: Bilge Karasu, kurduğu dünyayı bütünlüğüne kavuşturmak için sabırla, pıyasa beklentılen ne- deniyle acele etmeden, sancılar içinde yol alan ender vazarlar- dan biridir. 'Pegasus Ödülü'nün sağlayacağı yerel ve uluslararası ilgiyi küçümsüyor degilırn. ama Bilge Karasu'nun çok iyi bildi- ği, tiryakilerinın de çoktan öğrendığı. aslında bütün iyı okur yazarların bilincinde ol- duğu bir şeyı anımsatmam belki abes kaçacak. Aslolan edebiya- tın iç utkusudur. Edebiyatın dış utkusu, yal- nızca Bilge Karasu'ju bır uçtan ötekine hakkını vererek okuya- caklann sayısının artmasıyla saglanır. Yoksa Bilge Karasu, nicedir. zaten "orada" duruyor. TOSYA SULH HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN Dosya No: 1991/175 Davacı Zehra Sirkeci tarafından davalı Ibrahını kızı Rabia aleyhinde açmış olduğu taksim izale-i şuyuu davaynın yapılan duruşmasında: Davalı Tosya Dilkuşa Mahallesi Kacıoğlu çıkmazında raukim Ib- rahim kızı Rabia'nın bunca aramalara rağmen adresi tespit edileme- diğinden davetıye yerine kaim olmak üzere ilanen tebligat yapılma- sında zaruret hasıl olrriuştur. Ilan tarihinden itibaren yukanda dosya ve duruşması 28.11.1991 gunu saat 9.00 olan duruşmada bizzat hazır bulunmanız veya kendinizi bir vekille temsil ettirmeniz, gelmedığı- nızde duruşmanın gıyabınızda yapılıp karar verileceğı ilanen tebliğ o l u n u r Basm: 50344 İNGİLİZCEYİ 8 AYDA KONUŞUN Sizi Amerikalı dostlanmızla tanıştıralım. 349 59 38 ŞARKÖY İCRA CEZA MAHKEMESİ'NDEN Dosyo No: 1990/38 1991/35 Mal beyanında bulunmama suçundan sanık Şaban Başlık'a Kalay- cı köyü Malkara ve Kuçük Sanayi Sıtesi 20. Blok Oto Kaporta Boya Atelyesi Edirne adreslerine tebligat yapılamadığı ve adresi de bulu- namadığından sanık hakkında şikâyetçı Bağ-Kur Genel Müdurluğu tarafından ceza davası açıldiğı ve sanığa İIK'nın 337. maddesı uya- nnca 10 gün hafıf hapis cezasımn verildıği, bu karann da bütün ara- malara rağmen tebliğ edilemediğinden, sanığa vcrılen bu cezanın sa- nı&a tehli&i yprıne kaım olmal ıi7pre ilan alıınıır. Beethoven'ın son besteleri • (tÜHA Dış Haberler Servisi) — Londra Sothebys'de Beethoven'a ait son besteler 6 aralıkta müzayedeye çıkanlacak. Suddeutsche Zeitung gazetesinde yer alan habere göre eserler Viyana'da yazümış ve tarih olarak 18 Ağustos 1814'ü gösteriyor. Değeri yaklaşık l.S milyar mark (4.5 milyar Türk Lirası) olan derlemenin ilk sahibi Beethoven'ın yakın arkadaşı Conrad GraFtı. Manizade Çin'de • Kültiir Servisi — lstanbul Devlet Operasf nın uluslararası sanatçılanndan Attila Manizade (bas) 1991 Mozart ve Yunus Emre'yi anma yılı münasabetiyle Avusturya, Belçika, Danimarka ve Almanya'da resitallerinden sonra yılın son konserlerini vermek üzere Çin Halk Cumhuriyeti'ne çıktı. Çin Halk Cumhuriyeti'nde 4 konser verecek olan sanatçımız, programının birinci bölümünde Mozart» Yunus Emre için yazılmış olan yapıtlar Ue A. Saygun, C. Akın ve O. Demiriş'in arya ve türkülerini seslendirecek. Bayhan'ın söyleşisi • tSTANBUL (1ÜHA) — Doç. Mehmet Beyhan'ın yurtdışı fotoğraf etkinlikleri üzerine yapacağı söyleşi, Mülkiyeliler Birliği lokalinde 19 kasım salı günü yer alacak. Fotoğraf Sanatı Derneği'nden yapılan yazılı açıklamaya göre lokalde Bayhan, yaz avlarında yapılan Akdeniz Ülkeleri Fotoğraf Birliği, Ispanya'daki FİAP Genel Kurulu ve Ingiltere Durham Üniversitesi Fotoğraf Kongresi üzerine göriişlerinj belirtecek. Fotogen'de yönetim • İSTANBUL (1ÜHA) — Fotoğraf Sanatı Derneği Fotogen'in 1992 genel kurulu yapıldı. Secim sonunda yönetim kurulu aşağıdaki şekilde oluşturuldu: Yönetim Kurulu Başkanı Celal Oflaz, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Serra Mübeccel Gültürk, sayman Ayhan Erolgil, sekreter Engin Ertan, üye Cengiz Karhova, yedek üyeler Alberto Hodiano, iç iletişim ve basınla ilişkiler sorumlusu Bülent Süleyman Vural, sergi-gösteri sorumlusu Şefik Uyguner, sosyal ilişkiler sorumlusu Ziya Eralp, kurum ve halkla ilişkiler sorumlusu Mihriman Uzel, gezi programlama ve konuk ağırlama sorumlusu olarak seçildi. bu hafta bilsak 20 KASIM ÇARŞAMBA : 19.00 Yeşil Radyo: •"HasankcyF" Bedri BAYKAM Faruk AKBAŞ Bünyat DİNÇ 21 KASIM PER§EMBE : 19.00 "Uluslararası Hukuk Çcrçcvcsinde Türkiye İnsan Haklannın Ncrcsinde?" Scmih GEMALMAZ Turgut KAZAN 22 KASIM CUMA : 19.00 Günlerin Götürdüğü 20.00 Bilsak Tiyatro Atölyesi: "Iştc Baş Işte Gövdc Işte Kanailar" Yazan: Scvim BURAK Görsel Sanat Atölyderi Mehmet GÜLERYÜZ yönclimindc (Per. - Cuma) Fatoğraf Çaltşmaları M. Ziya ÜLKENCİLER yöncümindc Rus Dili Çalışmaları HcrPazarlcsi-Cumariesi Seramik Çalışmaları KadriyeEzcl Ağaoğlu Salı-Ftrşcmbc-Cumancsi Yoga Zcrrin AKGUN (Pcrş. 18.30-19.30) BİLSAK FINDIKLI Cafe-Bar-Restaurant Re/ervasyon: 152 38 68-152 0130 Cafe-Foyer-Bar(Giris) 12.00-00.30 AfricanCafe-Bar(5.Kai) Pazancsilcri ögrcnci günü Çarş.-Pcrş.- Erkin KORAY Cuma.-Cumts.- Pany bilsak, sırasclvılcr cad., soğoncı sok. 7 cihangir 143 28 79-99
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle