22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Sahıbı C umhurnel Malbaaulık vc Cîa/cıeıılık Turk Anoııım îjırkciı adına Bcrın Nadı # Murahhas Uw f-mine l ^aklıgil 0 Genel Va>ın Muduru Hasan C emal. Va7i l>lerı Muduru Ok»> donensin 0 Haber Mckezı Mtuluru Valçın Ba>er, Savia Duzenı Vûneımenı Mı Acar 0 Temsılııler \N^,AR^ \hmel Tan. I/VIIK Ihkmcl (, ılınkaya. AD\NA Çelın Yıgenoglu tkonomı Meral Tamer, Dı^ Haberler Lrgun Balcı, Kultur Celal Uster, >un Habetlerı Necdel Dogan, Spor Damşmanı. Abdulkadir Vucelman, Dı/ı Ya/ıl.ıı Kerem Çalışkan, Ara^tırnıa Şahın Alpat, Duzeltme Abdullah Yazıcı 0 Koordınator Ahmet Korulsan 0 Malı Işler Erol Frkut 0 Muhasebe Bulenl Yener 0 But<,e-Planlama S«vgi Osmanbeşeoglu 0 Reklam A»e Torun 0 Idarc Huse)in Gurer 0 Işletme Onder Çelik 0 Bılgı-lşlem Naıl İnal 0 Pcrsonel Sevgı Bostancıoglu titı\un ,e iayar C umhunvı.1 Mdlbddtıiık v= Oa/euxılık TA !j Turkocagı Cad 39'4! Cağalo£lu .4114 M I'K 246lManbul Td 512 0< 05 (20 hal;, Telcx 22246 ta» (1)526 60 72 0 flu/ofo/- Anksra /ıva dokalp Bl> Inkılap S No 19 4, Tcl 133 1141-47 Tclc» 42344 Fax (4II33O5 65 0 lımır H 7ıva BIv 1352 S. 2/3 Tcl 13 12 30. Tck« 52359, Fı» 151) 19 53 60 0 U m Inonu Cıd 119 S. No 1 Kal I Td 19 37 52 (4 haı) Tcta 62155, FajL (71) 19 25 78 TAKVIM. 15 KASIM 1991 îmsak 5.16 Guneş: 6.44 Öğle. 11 53 tkındi: 14 29 Akşanr 16 53 Yatsı- 18 16 Galatasaray LisesVnin genç öğrencileri, yeni uygulanan 'seçmeli ders' sistemine biraz kuşkulu bakıyorlar 6 Biz bu sistemin kobaylamyız'ÖĞRENCİLER NE DİYOR? Marat Karabay Sistem, her yönüyle hazırlanmalı ve uygulanmasına oyle başlanmalıydı. Ahunet Hasaa Sistem hocaların eline fazla koz veriyor. Sınıf geçmek öğretmenin elinde. Bir hoca öğrenciye takarsa onu bırakabilir. Eray Yazgan Sistem yararlı olabilir, ancak bir kaç okul dışında uygulaması çok zor. Tolga Dogan • Akmet Dogan Din dersi zorunlu ders olmaktan çıkanlmalı. Katlu Tay Biz bu sistemin kobaylanyız. Bir dersten kalma zincirleme olarak devam edebilir. Pozitif bilimler kenara itilip negatif bilimlerin zorunlu yapılması doğru değil. Efe Ceylan Amerikan özentisi "bir sistem. Çok yararlı değil, insan arkadaşlarını özlüyor. FtGEN ATALAY Giysüeri "tek Üp" değil. Her biri bir başka renk. Kimisi uzun saçlı, kimisi kısa. Hepsi cıvıl cı- vü, neşeli çocuklar. Galatasaray Lisesi'nde okuyorlar, atna hep- si Galatasaray takımını tutmu- yor. Ve diğer okullarla birlikte liselerinde de bu yıl uygulanma- sına başlanan Ders Geçme ve Kredi Sistemi'nden pek hoşnut değiller. Milli Eğitim Bakanlığı'na Bağh Ortaöğretim Kunımlan'n- da Ders Geçme ve Kredi Yönet- meliği'nde, "ortak dcrsier dışın- dı beiirienen, ögrencflerin ilgi, iatriı ve Tetenddcfi ölçüsiuıde ve doğrultusunda yöaefecekleri çe- fMi programlarda acriemeterini •e kijisel yeteneklerini saglayıcı deısler" olarak nitelendirilen seçmeli dersler, hemen her okul- da olduğu gibi Galatasaray Li- Ingilizce ders saatlennin az olduğundan yakımlıyor ve kimi öğrenciler, din dersinin azaltıl- masını ve Ingilizce dersine ek- lenmesini öneriyorlar. Tolga Do- ğan, hıçbu- dersin zorunlu olma- masını ıstiyor. Doğan, "Benlm fen derslerine ilgim yok, dm der- SİDİD de zorunlu olmaması gerekir" derken, Ahmet Taylan da, din dersini okumak isteme- diğini söyluyor tptal olabilir Sözlerine "Biz bu sistemin kobayianyız" diye başlayan Knt- lu Tay, şöyle devam ediyor: "Bir dersten kalırsak, bir da- ktaki dönem o derse zorunlu ola- rak girecegiz. Kalma, rincirleme olarak devam ederse okula biti- remeyeceğiz. Pozitif bilimlerin bir kenara itilip negatif bilimle- rin zorunlu yapılması da iyi de- ğil. Yeni iktidar bu sistemi iptal edebilir. Yine olan bize oUcak." Levent Apaydm, "devamsu- lık" sorununa değinerek, "Bu sistemde haftada bir saat olan bir derse uç defa girmezseniz o dersten kalıyorsunuz" diye ko- nuşuyor. Efe Ceylan, sistemi "Aateri- ir«» özeatisi" olarak tanımlıyor ve "Çok yararü değil, işsaa ar- k d i ödüyor" diyor. Ydneticiler GALATASARAY'IN GENÇLERt — Galatasaray Lisesi'nin genç öğrencileri, bu ders yılında uygulanmaya başlanan Ders Geçme ve Kredi Sistemi'nin henüz tam açıkhk kazanmadığını soyluyorlar. Yeni iktidann eğitim modeli merakla bekleniyor. (Fotoğraf: UĞUR GÜNYÜZ) sesi'nde de öğrencilerin isteğine bırakılmarruş. özellikle Uk yanydın "geçiş dönemi" olması, velilerin ve öğ- rencilerin sistemi tam anlamıy- la kavrayamanuş olmalan nede- niyle "yanhş kararlar alabilecek- leri," arıcılık ve benzeri dersle- rin Galatasaray Lisesi öğrenci- leri için "gereksiz olması" gibı gerekçelerle okul yönetimi, öğ- rencilere seçmeli derslerin tama- mım sunmuş, ama "Bizce tngi- llıcc ögrenmeniz sizin için şart, sizce de öyle değil mi? gibi yön- lendırmelerde bulunmus. Galatasaray Lisesi'nde, üçü Galatasaray'daki ana binada, ikisi Ortaköydeki binada olmak uzere beş Iıse bınnci smıfta top- lam 184 öğrenci, Türk dili, Fran- sızca, matematık, fen bilgısi gru- bu (fizik, kımya, bıyoloji) ve dil kültürü derslerini zorunlu; In- gilizce, inkılâp tarihi, beden eğitimi ve coğrafyayı seçmeli ders olarak göniyor. Görüştüğumuz bir grup Lise-1 öğrencisinin, bu öğretim yılında uygulanmasına başlanan Ders Geçme ve Kredi Sistemi ile ilgili eleştirileri çok. Kimisi zo- runlu derslere tepki duyarak, "Laik bir iılkede din dersi nasıl zornnlu olur? dıye sonıyor, ki- mısı "Bu sistemde en bıiyük so- rmn devamsulıktır" diyor. Bazı- lan, yeni hukümetin sistemi kal- dıracağı endişesini tasıyor. Gö- ruşme sırasında sık sık "Biz bu sistemin kobaylanyız'V'Biz Uk kurbanlanz", "Sistem kaldınlır- sa olan bize olacak" gibi yakın- malar duyuyoruz. Murat Karabay'a göre "sistem ber yönüyle hazırlanmalı ve uy- gulanmasına öyle başlanmalıy- dı." Ahmet Hasan, "sistemin ho- calann eline çok fazla koz verdiği" göruşunde. Hasan, "sı- nıf geçmek ogretmenin elinde gibi. Bir hoca öğrenciye takar- sa onu bırakabilir. Btttün koz- lar hocanın elinde" diyor. Eray Vazgan, sistemin yarar- lı olabileceğinı, ama birkaç okul dışında uygulanmasırun çok zor olduğunu söyluyor. Nedeni, "yer ve ögretmen yetersizliği". Galatasaray Lisesi Mûdür Baçyardımcısı Mahmut Oyma, seçmeli derslerin bölgelere göre farklıbk göstermesi gerektiğini belirtiyor. örneğin, "turizmln yoğun oldağn bölgderde tu- rizmle ilgili dersler, Karadeniz Bölfesi'nde onnancılık konnlo dersfarin okutnlmaa gibi." Gala- tasaray Lisesi'nde 33'ü Fransız ounak üzere toplam 110 öğret- men bulunduğunu, yer sorunu olmadığım kaydeden Oyma'mn bu konudaki görüşleri şöyle: "Biz bu sistemi rahatükla uy- gulayabiliriz. Ögrendier değişik denleri seçtikleri takdirde bu dersler için hocamız da var, boş ünitelerimiz de. Ancak Uk yan- yıl bir geçiş döaemidir. Ve Mzfap oknlda bir 'devre hâkimiyeti' vardır. Çocuklar birbirierinden aynhnak istemiyorlar ve seçmeli denleri de birlikte seçiyortar." Uluslararası Gazete Editörleri Federasyonu'nun 19. sempozyumu Istanbul'da başladı Basın, krizîni tartışıyorYONCA ÖZKAYA Uluslararası Gazete Editörle- ri Federasyonu'nun (FIEJ) dün Swiss6tel'de başlayan 19. se- mpozyumunda, dunya yazılı basınının, içinde bulunduğu krizi diğer yayın kuruluşlany- la işbirlığine giderek, okuyucu- nun taleplerini değerlendirerek ve bunun sonucunda kaliteli ürün sunarak asabileceği savu- nuldu. 250"den fazla gazete sahibi ve editörunun katıldığı ve balo sa- lonunda yapılan ilk oturum Fe- derasyon Başkanı Jan Nouwen ile Cumhuriyet gazetesi murah- has üyesi Emine Usaklıgü'in konuşmalan ile açıldı. Uşaklı- gü, Türkiye'de basuım durumu- na değindiği konuşmasmda, yazıh basımn az okuyucusu, TV'nin ise çok izleyicisi oldu- ğuna dikkat çekti. Uşaklıgil, Turkiye*de okuryazar oranının artışının gazete okuru sayısına yansımadığını, aksine TV izle- yicüerinin çoğaldığuıı kaydetti. Uşaklıgil, kurulacak bir DYP-SHP koalisyonu ile ülke- ye liberalleşme geleceğini belir- terek "Bu konuda amutluynz. ÖzeUikk, vaat ettikleri saydam- laşma ile haber kaynaklanna daha kolay ulaşma imkânı bulabüeceğiz" dedi. Emine Uşaklıgil, Türkiye'de 198S yılının başlarmdan itiba- ren basında çıkan sorunlann bugün devam ettiğini ve uzun bir sure de bitecegini sanmadı- ğını söyledi. Türkiye'de şu an enflasyon oranının yılhk yüzde 70 dola- yında olduğuna ve gazete fiyat- lannın 12 yıl içinde 200 kat ora- nmda arttığına dikkat çeken Uşaklıgil, "Bu sartlar içinde ga- zete çıkarmaya, gekceğe hazır- FIEJ sempozyumunda dunyada yazılı basımn krizi ele alınıyor. (Fotoğraf: AA) lanmaya çaiışıyonız" dedi. Uşaklıgil şöyle konuştu: "Gazeteler, bu küçük havuz içinde okuyucu kapmaya çalış- makta. Yeni okuyucular yarat- mak yerine birbirierinin okuyu- cusunu almak için rekabet et- mekte. Öte yandan, ülkemizde kişi başma düşen reklam harcama- sı 45 dolar. Bu, Kuzey Avrupa ülkelerine gore çok duşük bir seviye. Bu reklam gelirierinin yansını ise televizyon almakta. Diğer yansını da basın böliış- mekte. Bunun yarattığı rekabet, berkesin canı pahasma cauşü- ğı bir ortam yaratmakta." Cumhuriyet gazetesi dışında- ki bütün gazetelerin promosyon yaptıklanm belirten Uşaklıgil, "Artık bütçeler aşümıştır ve mesleğin standartı bundan mağdur olmuştur. Bu kampan- yalar yarardan çok zarar geti- riyor. Gazeteler de bunu kabul ediyor. Ancak muptela kumar- badar gibi kampanyalardan bir türlü vazgeçemiyoriar" dıye ko- nuştu. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın, gerek başbakanlığı dö- neminde gerekse cumhurbaş- kanhğı döneminde basımn işle- ri ile yakından ilgilendığini ifa- de eden Uşaklıgil, Cumhurbaş- kanı'nın bazı gazetelerin satışı sırasında devreye girdiğını, ga- zete kâğıt fi>-atlarını artırarak gazetelerin kârhlığını aza indir- meye çalıştığını ileri sürdu. Fransız gazetesi Figaıo'nun yoneticisi François Repellin'nin yönettiğı otunımda söz alan Is- kandinav medya şirketi Mc Kinsey'in mali danışmanı Bir- ger Mangnus ile Ingersoll Ya- yınlan'nın müdürü lngiliz Ro- ger Nicholson gazete yapısında kriz döneminde yapılan deği- şiklıkler uzerinde durdular. FIEJ Yönetün ve Pazarlama Komitesi'ne dört yıl başkanlık eden Roger Nicholson, iyi ve kötu koşullarda kaynak ayarla- ma programım anlattı. Bu programda insan, sermaye ve diğer ek kaynaklann piyasadan gelen taleplere uygun olarak en etkin şekilde kullanılması amaçlamyor. Nicholson, prog- ramın temelini, günlük işlerin esnek yapılması, normal iş du- zeyinin tutturulması, teknolo- jiden faydalanma, yaymm ke- sintisiz surdürülmesi, insan kaynaklan ile olumlu ilişki ku- rulması, diğer medyalarla reka- bet ve yuksek malı oranlara ulasma ilkelerine dayandırdı. İngiliz ekonomist, bu uygu- lamanın ülkedeki sendikal ça- hşma ortamı, kühılr ve yatınm ile işgücu arasındaki maliyet oranı, tiraj ve yayın sıklığı gibı noktalarda farkhhk gösterebi- leceğine dikkat çekti. Sempozyumun öğleden ön- ceki oturumunda söz alan II Gazzetino'nun Genel Yayın Müdürü Italyan Lorenzo Jorio ile Patriot Ledger Yayınlan'ıun sahibi Amerikalı Prescott Low, kendi yaym organlarındaki kri- zi nasıl aştıklarını örneklediler. Aynı zamanda FIEJ Genel Sekreteri olan Prescott Low, sa- hibi olduğu yayinevınin son altı ay içinde beşinci kez ekonomik krizle karşı karşıya olduğunu belirterek "değişikUğin tehlike olarak değil, fırsat olarak değerlendirilmesi" yaklaşumm benimsediklerini kaydetti. Bu- gunku koşullarda ışbirliğinin daha az masıafh olduğuna de- ğinen Low, okuyucu ve reklam şirketleri ile daha sıcak ilişki kurmak istediklerini, okuyucu- ya diğer yayınlardan daha ön- ce ulaşabilmek amacıyla cuma ve cumartesi gazetelerini çıkar- maya başladıklannı söyledi. 35 ülkede 36 gazete yayına- lan birliği, 12 ülkede gazete yö- neticileri ile birükte 15 ulusal ve uluslararası haber ajansını bün- yesinde toplayan Uluslararası Gazete Editörieri Federasyonu, beş kıtada 15 bin yayını temsil ediyor. The Guardian Gazetesi Pa- zarlama Muduru Stephen Pal- mer'ın yönettiği öğleden sonra- ki oturumda gazetelenn ilan gelüierindeki düşüş ele alındı. The Independent Gazetesi Rek- lam Müdürü Adrian O'NeUI gazetelerin okuyucu ve ilan ve- renler piyasasına hitap ettiğini vurguladıktan sonra okuyucu- ya ilandan beklediğini vennek ve bu iki pazann zaranmn fark- hlaşmasına engel olmak koşu- luyla bir denge politikası uygu- lanabileceğini belirtti. MAXWELL NASIL OLDU? Basın krahna ikinci otopsi EDtP EMtL ÖYMEN LONDRA — Pek az faniye nasip olan bir yaşama imza atan Robert Maxwe|l, ölumü ile de yine pek az faniye nasip olacak türden bir esrar perdesi çekti üzerine. Şimdi Kudüs'te Müslü- manlann en kutsal yerlerinden Kubbetus's-Sahra'ya bakan ya- maçta sade bir mezarda yaüyor. Ama neden ve nasıl öldüğü hâ- lâ anlaşılamadan. ölümünde, kendisine mezar açan tsrail'in gizli servisi MOSSAD'ın rolü olup olmadığı da anlaşılmadan. Ama ölüm nedeninin resmen anlaşılması şart: MaxweU, 20 milyon sterline (1.7 trilyon lira) kaza sigortası yapürmıştı. Kaza sonucu olduğu resmen anlaşılır- sa, sigorta bu parayı ailesine ödeyecek. Vergisiz. Sorular: 1- Her zaman yamnda bir sekreteri bulunduran Maxwell, yatına neden yalnız başma N in- di? 2- Akşam yemeğinden yaüna gece 22.00'de döndü, kaptanla en son ertesi sabah 04.45'te ko- nuştu. Bu kadar süre içinde Maxwell ne yaptı? 3- Yatta görevli mürettebatın seçimi sağlıklı mrydı? 4- Yata herhangi biri, kimse- ye görunmeden girebilir miydi? 5- Maxwell'üı kendini iyi his- setmediğini çok kişi söyluyor. Kaptan, mürettebata neden Maxwell'e "gözkalak olunma- sı"m emretmedi? 6- Masvvell her sabah çay ve- ya kahve içerdi. Neden kimse salı sabahı kapısım tıklatarak çay ya da kahve götürmedi? 7- Kaybolduğu anlaşıhnca kaptan neden Ispanyol makam- lan yerine Londra'yı haberdar etti? Neden denizde hemen bir aramaya başlanmadı? 8- Maxwell, nereden düştü? Karnının hemen üzerine kadar gelen bir küpesteden, Majtwell gibi kocaman cüsseli biri kolay- ca düşebilir mi? 9- Kaybolduğu, 54 metrelik yatın neden ancak 3 kez aran- masmdan sonra anlaşıldı? 10- Adli tıp uzmanlan yatı m- celedi mi? 11- Yatta daima 4 kişi devri- ye gezerdi. Neden kimse, Max- vvell'in denize düştüğünü gör- medi, duymadı? 12- Maxwell, yatta dolaşırken kabin kapısını açık bırakırdı. Kendisinden uzun saatler ses çıkmayınca kabinine gidenler, kapıyı kapalı buldular. Maxwell içeriden çıktıktan sonra, kapıyı biri mi kapattı? 13- tngiliz-tsrail Dostluk Der- neği toplantısmda bir konuşma yapması gereken Maxwell, bu- nu neden iptal etti? Düzenleyi- ciler, neden iptal karannı, top- lantıya bir saat kala açıkladılar? ölüm nedeni "kalp ve akd- ğerlerin dormas". Ama bu, kalbin ve akciğerlerin, ölüm anına kadarki vücut fonksiyon- lanmn neden ve nasıl bozuldu- ğunu, ölümün neden meydana geldiğini açıklamıyor. Max- vveU'in akciğerlerinde pek az yo- suna rastlandı. Kalp krizi sonu- cu vücut sistemleri birkaç daki- kada durduğu ve tapanriıgı için, akciğere pek az su girmiş obna- sı doğal. Denize düşüp boğul- saydı, akciğer kaslan balon gi- bi şişecek, içinde de su, solunum yollannda köpük olacaktı. kadını seviyor • İZMİR (ANKA) — Başağrısının kadmlarda erkeklerden daha fazla göruldüğu belirlendi. Washıngton'da toplanan "Uluslararası Başağnsı Kongresi"ne sunulan bildirilerden derlenen bilgilere göre her yüz kadından 94'ünün, her 100 erkekten ise 60'ının başı çeşitli nedenlerle ağnyor. Başağrısının başlıca nedenleri olarak sinüzit gibi rahatsızlıklann yanı sıra aşın yorgunluk ve uykusuzluğun yanında günlük yaşamın getirdiği stres, üzüntü ve sıkıntılar geliyor. Dünyanın çeşitli üniversitelerinden farmakoloji uzmanlanmn kongreye sunduklan tebliğlerde, kadınlann daha duyarlı olmalan nedeniyle erkeklere oranla daha çok başağnsı çektikleri bildirildi. Konutlarda az • İSTANBUL (AA) — TMMOB Makine Mühendisleri Odası tstanbul Şubesi'nin duzenlediği 'Konutlarda Doğalgaz Tesisatı ve Dönuşüm' konulu seminer, tTÜ Sosyal Tesisleri'nde başladı. Seminerde, tTÜ Makine Mühendisliği Fakültesı öğretim Uyesi Prof. Dr. Osman Genceli, doğalgazın dünyada ve TurkiyeMeki üretim ve tuketımine ilişkin bilgi verdi. Genceli, dünyadaki doğalgaz rezervinin yaklaşık 100 tıilyon metreküp olduğunu ve bu rezervin yüzde 43'ünün Sovyetler r Birlıği'nde bulunduğunu söyledi. Doğalgaz rezervi açısından Sovyetler Birliği'ni sırasıyla tran, ABD ve Katar'ın izlediğini belirten Genceli, doğalgaz üretıminde de Sovyetler Birligi'nin ilk sırada yer aldı&nı belirtti. Mezuniyet 8onra§ı eğitim • tstanbul Haber Servisi — Boğaziçi Üniversitesi Mezunlar Derneği'nce "Mezuniyet sonrası eğitim alanında görülen kaliteli hizmet eksiğinı gidermek" amacıyla düzenlenen "Mezuniyet Sonrası Süreli Eğitim Programı" bugün Klassis Oteli'nde başlıyor. Firmalann üst düzey yönetıcileri ve adaylanna yönelik olarak hazırlanan seminerlerden elde edilecek fonlann Boğaziçi Ünıversitesi'ne doğrudan aktanlacağı ve böylece üniversitenin eğitim kalitesinin yükselmesine de katkıda bulunulacagı bildirildi. Kültür işbtrli^i • tstanbul Haber Servisi — tstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Nurettin Sözen, Varşova'da "Kültür tşbirliği Protokolü"nü imzaladı. Istanbul'la 'kardeş kent' ilan edilen Strasbourg'daki temaslanm tamamlayıp Varşova'ya geçen Nurettin Sözen, belediye sarayını âyaret etti. Burada "Kültür Işbirligi Protokolü"nü imzalayan Sözen, Varşova Belediye Başkanı'mn onuruna duzenlediği yemeğe katıldı. öte yandan Polonezköy'ün 150. kunıluş yıldönümü nedeniyle Istanbul'da düzenlenecek Türk-Polonya Haftası'nın hazırlıklanna Istarbul büyükşehir Bdediyesi tarafmdan başlandı. Liones8 Lions oluyor • İSTANBUL (AA) — Merkezi ABD'de bulunan Lions Derneği'nin tüm dünyadaki dernekleri kapsayan karan uyannca, Lioness (Bayanlar) kulüpleri 30 Haziran 1992 tarihinden itibaren kapatüıyorlar. Lionessler, bundan böyle faaliyetlerini Lions kulüpleri içinde devam ettirecekler. LIEVDIPENDENTE adlı gazete, 'bağımsız' ama İngiliz etkisinde Italyan Babıâlisi'nde yeni isinı NtLGÜN CERRAHOĞLU ROMA — "Çıkü, çıkıyor, çıkacak" derken merakla bekle- nen "L'Indipendente", nihayet gazete bayilerindeki yerini aldı. Yaym dünyasına girerken 'ttal- yaa Bahıalisi'nde gerçek bir çal- kann yaratan "L'üıdipendente", 15 yıl önce doğan "Repubblica^ 'mn ba^an öykusünü yinelemek istiyor. Ama farkb bir formulle lngütere'de "Independent"ın süksesinden etkilenen bu yeni gazete, ttalya'ya Anglosakson gazeteciliğini sokmaya çalışıyor. 50-60 sayfayı bulan ve çeşitli ek- lerle hantaüaşan Italyan gazete- lerine, içinde fazla laf kalabalı- ğı bulunmayan, her biri ayn bir özen ve titizlikle hazırlanmış (8 sayfası reklam) 28 sayfahk cid- di gazete seçeneği öneriyor "L'Indipendente." Dedikoduyu seven, sıcakkanlı ttalyan gazetelerinın aksine ha- berlerinde "rivayete" yer verme- yeceğini söyluyor gazetenin Ge- nel Yaym Muduru Ricardi Levi. Ve hemen eklıyor: "L'Indipen- dente, siyasi iktidaria arasına mesafe koyacaktır. Siyasi lider- lerin yanı sıra iş çevreieriyle faz- la hasır neşir olmayacak ve ga- zeteciliğin 5 temel sorusuna ce- vap verecektir. Kim, nasıl, nere- de, ne zaman, neden?" "L'Indipendente"nin rehberü- ğini yapan ilkeler arasında, en yenı teknoloji, mumkün oldu- ğunca kısa, kesin dille yazılmış <X makaleler, haber ve yorumlar arasında net aynm, az fotoğraf, sansasyona kaymayan başlıklar geliyor. "Defişik olmayı amaç- layan kaliteli bir snob gazete" olarak özetlenebilecek "L'Indi- pendente"nin yazıb olmayan anayasası, itaJyan gazetecileri arasında yaygın olan bir geleneği kesinkes yasaklıyor: "Siyasi çev- (Arkası 19. Sayfada)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle