Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
30 EYLÜL 1990 CUMHURİYET/17
HAVA DURUMU TÜRKIYE'DE BUGÜN
ıO|i Genel Müdûrlûğü'tı-
den alınan bılgıye göre. yurdun do-
ğu kesimlen parçalı, yer yer çok bu-
lutlu, Orta ve Doğu Karadenız, Iç
Anadolu nun doğusu, Doju Akde-
nu ile Doğu Anattotu'nun ku2ey ve
babsı yer yer sağnak yafiışlı. ötekı
yerier parçalı ue az buiuttu geçecek.
HAVA SICAKLIĞI: Batıda artacak,
dofiuda azalacak RÜZGÂR: Kuzey
ve batı yönlerden hafif, ara sıra or-
ta kuvvette esecek. Denizlerde, Do-
ğu Akdenız ve Batı Karaûenızde lot>-
le ve lodos, Batı Akdenız ve Doğu
Karadenctfe günbafisı ve karayet-
den, Ege ve Marmara'da yıldız ve
poyrazdan 3-5, yer yer 6, Ege açık-
larında 7 kuvvetinde, saatte
Y 29° 22° Oyartamt
A 21° 12° E*ne
A 24° 16° Erancan
A 21° 9°Erzurum
Y 23° 6°Esfcışe«»r
A 20° 10° Gaaantep
Y 27°22°&resun
A 30° 19° GOmûşhane Y
32° 15° ttaresa
tt° 9°KMaraş
22° 4°Mers(i
25° 1°Mu$U
20° 10 Muş
33° 18 NOÖe
22° 15° Ordu
10-21, yer yer Z7, Ege açıklarında 33 denız mili hızta esecek
Van Gölü'nde hava. Parçalı bulutlu geçecek. rûzgâr kuzey ve
bat yönlerden hafif, ara sıra orta kuvvette esecek, göl kü-
çük dalgatı olacak.
Bıtlıs
Bolu
Bursa
ÇanaMafe
Çonım
Denut
Y 2«= 15° Hakrin
A 30° 15° Isparo
A 22° 8°lsanbul
A 20° 6°lznw
Y 29=13° Kars
B 25° 11° KaSamo™ A
A 18° 7°Ka»sen
A 22° 10° Kııttmi
A 20° e°Kony>
Y 24° 1S° Kutahya
A 29° M° MaJatya
28°13°Sâmsun
28M2°S«rt
20°13°Sınop
28°W°Snns
23° 6°fekMag
18° 8°**zon
22° 13° İjnce*
18° 9°Uşa*
23° 11° Van
21° 9°Vbzgat
27° 16° ZonguMalı
A 26° M°
Y 3O°20°
Y 28" 22°
A 29° 14°
A 29° 13°
A 23° 13°
Y 22° 15°
Y 24° 16°
Y 22° 15°
A 32° 21°
A 19° 14°
A 19° 10°
A 10° 9°
Y 22° 15°
Y 26° 15°
A 21° 10°
A 25° 11°
A 20° 10°
A 17° 13°
. açık öuıuttu ^yajmuriu ^ seh /*^ kariı A-açık 8 tmfutlu G-gunesi K-kark S-ssiı Y^»0raurtu
BULMACA
SOLDAN SAĞA:
1/ Yasa, kural ve
mantık ölçülenne
dayanmayan. 2/ Ço-
banlann çaldığı ıs-
hk. 3/ Boru sesi...
ödünç alınan ya da
verilen şey... Bağışla-
ma. 4/ Dedelerden
ve büyükbabalardan
her biri... Belirti. 5/
Gelinçiçeği de deni-
len gösterişli bir süs
bitkisi... Aşık ve bil-
ye oyunlarında kul-
lanılan, içi oyulup
kurşun akıtılarak
ağırlaştınlrruş boyalı kemik. 6/ Av-
nıpa'nın, Ladoga'dan sonra ikinci
büyük gölü... Asya'da bir ırmak. 7/
Kuzu sesi... Avuç içi... Küçük mağa-
ra. 8/ Sina Yanmadası'nda yaşamış,
acayiplikleriyle ünlü bir kabile. 9/
Osmanlı devletinde, Tanamat'tan
önce çevirmen anlamında kullanılan
sözcük.
YUKARIDAN AŞAGlYA:
1/ Yeraltında galeriler ve geçitler bi-
çiminde oluşturulmuş, ölüleri koymak için gizli girintileri olan
mezar yapılan. 2/ îstanbul'un eski adlanndan biri. 3/ Eski Mı-
sır'da güneş tanrısı... Bir çeşit tngiliz birası... Güzel sanat. 4/
Çevresi yollarla belirlenmiş olan arsa... Bir kertenkele cinsi. 5/
Asya'da bir ülke... Ayaklı içki kadehi, piyale. 6/ Din bilginle-
ri... Telefon sözü. 7/ Saka Türkleri'nin ünlü destanı... Afrika-
da yetişen ve odunu marangozlukta kullanılan bir ağaç... lşa-
ret. 8/ Genellikle Güney Amerika'da üretilen, kafeini az, kali-
tesi yüksek kahve cinsi. 9/ 1908-1985 yıllan arasında yaşaıruş
ünlü kadın tarihçimiz.
skova
Zunn
İÇ% Belgrad «*
"Cezayır ^ ' " - ^
At)n
_
a
Katııre
DUNYA'DA BUGÜN
Amsterdam
Amman
Aöna
Bajdat
Barcetana
Basd
Belgrad
Bertn
Bonn
Briüsel
Budapeşk
Cenevn
Odde
Ouba
Frankturt
Gime
Hdsinta
KaMre
p
KStn
Y 17°
A 34°
A 29°
A 38°
A 26°
B 18°
A 2T»
Y 15°
Y 18°
Y 17°
Y 17»
B18°
A 33°
A 34°
A 38°
' 18°
Y 30°
Y 12°
A 34°
Y 13°
Y 18°
Y 32°
Unngrad
londra
Mnlfid
Montreal
Moskma
Mûnlh
NMYortı
Oslo
Pans
Prag
ftyad
Rora
Sofya
Sam
tU Avtv
üınus
vmd*
VıyafB
Züntı
Y 9°
Y 20°
A 28°
A 23°
A 25°
Y 9°
Y 18°
A 27°
Y 13°
Y «•
Y 17*
A 38°
A 28°
A 18°
A 36°
A 35°
A 34°
Y 14°
Y 14°
Y 15°
24°
B 18°
60 YIL ONCE Cumhuriyei
Gazi Hz!nin seyahati
30 EYLÜL 1930
Reisicumhur Hz. nin bir haftaya kadar tekrar Istanbul'a
teşrif ve Yalovada ikamet buyuracakları, bu esnada
YaJova'daki millet çiftliğinin yıldönümü tesit edileceği
haber verilmektedir.
Diğer taraftan Ankara muhabirimizden, bu hususta şu
malûmatı aldık:
Gazi Hz. Meclisin tatilini müteakıp bir haftaya kadar bir
seyahate çıkacaklardır. Müşarünileyh Hz'nin Istanbul'dan
ziyade, memleket dahilinde seyahat buyurmalan ihtimali
daha kuvvetlidir.
Vecihi Bey
I
Kadburi
Bumvil •
t^kolaulannı
YeyiniZ
Sivil tayyareci Vecihi Be>',
kendi yaptığı tayyare ile
evvelki gün Göztepe'den
Yeşilköy'e kadar bir uçuş
yapmıştır. Vecihi Bey dün de,
Yeşilköy'de kısa ve uzun
mesafeli bazı uçuşlar
yapmıştır. Kadıköy'ündeki
evinde bir çok zevat ziyaretle
kendisini tebrik etmişlerdir.
Vecihi B. dün bize demiştir
ki:
"— Tayyaremi, gunde 16 saat
çalışarak 3 ayda yaptım. Bu tayyarenin konfor, uçuş
kabiliyeti, metaneti itibarile Avrupa tayyarelerinden hiç
farkı yoktur. Onların haiz oldukları evsaf ve şeraiti
aynen haizdir.
30 YIL ONCE Cumhuriyet
DP kapatıldı
30 EYLÜL 1960
D.P. bu sabah Ankara adliyesinde cereyan eden 9
dakikalık bir yargılama sonunda feshedilmiştir. D.P. nin
siyasi hayattaki ömrü 15 yıl, 4 ay, 15 gün bir saat 35
dakika olmuştur.
Yargıç avukatlara bir diyeceği olup oünadığını
sorduğunda, ilk olarak sözü davacı avukatı Cemal Özbey
alarak: "— Düşük D.P. nin Cemiyetler ve Medeni
Kanuna aykın hareketlerinden ve gayesini kaybetmiş.
olmasından dolayı kapatılmasına, 1001 lira tazminat
ödemesine karar verilînesi"ni talep etti.
Daha sonra, söz alan düşük D.P. Başkanının avukatı bu
mütalâya iştirak ettiğini bildiriyordu. Yargıç Raif
Elmadağlı, düşük D.P. Başkanının Yassıada'dan alınan
ifadesinin geldiğini söyliyerek okudu. İfade aynen şöyle
idi:
"— Bugünkü şartlar içinde kapatılmasına taraftarım.
Başka söyliyecek bir şeyim yok!'
Yargıç, (gereği düşünüldü) diyerek şöyle devam etti: "—
Tahkikine mucip sebep görülmediğinden duruşmaya son
verildi. Karar gerekçesi sonra yazılmak üzere D.P. nin
kapatılmasına karar verildi!'
Bu anda, muhakeme odasında durmadan flaşlar
çahşıyor, yargıcın, avukatın muhtelif resimleri
çekiliyordu. Mahkeme koridorlarındayız. Genç bir adam
görülüyor:
"— Muvaffak oldum" diyordu. Bu şahıs D.P. nin
kapatılması için mahkemeye müracaat eden kimse idi.
Mustafa Geygel, inşaat müteahhidi olduğunu, D.P. nin
Necati Bey ocağının 236 numarasında kayıtlı
bulunduğunu, bu davayı inkilaptan önce açtığını
belirtiyordu.
Böylelikle 15 sene, 4 ay, 15 gün, 1 saat, 35 dakika sonra
tarihi bir karar alınmış ve D.P. resmen kapatılmış ve
tarihe malolmuştur.
GEÇEN YIL BUGUN Cumhuriy
et
IMF göz dikti
30 EYLÜL 1989
Dunya Bankası Başkan Yardımcısı Wilfried Thalwitz'in
Türkiye'yi IMF'ye çağıran basın toplantısına Türk
hukumetinden gelen tepki nedeniye, IMF ve Dünya
Bankası yetkilileri, son günlerde daha yumuşak, daha
pembe mesajlar vermeye başladı. Ancak yine de
enflasyon oranının yüksekliğinin, Türkiye^nin halen
göreceli olarak iyi durumda olan dış ekonomik
îişkilerıni olumsuz yönde etkileme tehdidine dikkat
iekmekten kaçınmıyorlar. Buna bağlı olarakda ister IMF
ik yeni bir "ıstikrar programı" anlaşması yoluyla olsun,
steı Türk hükümetinin kendi inisiyatifi ile olsun yeni bir
"'kemer sıkma" tedavisine hemen girilmesini istiyorlar.
IARTTSMA
Kafkasya Üzerine Yanılgılar
İnsanın herhangi bir ansiklopediyi karıştırarak ulaşabileceği
bilgileri bu şekilde okumakla gazetenin okuyucusu olarak
üzüntü duyduk
Gorbaço>'un 1985'te genel sekreter se-
çilmesiyle birlikte başlayan glasnost ve pe-
restroyka politikalannın oluşturduğu ortam
bize SSCB'yi daha iyi tanıraa olanağı sağ-
ladı. Gerek Batı basınından alınan haber-
lerin ve değerlendirme yazılarının gerekse
Türk gazetecilerinin izlenimlerini anlattığı
dizi yazılann SSCB'yi tanımamıza büyük
katkıları oldu. Daha düne kadar herkesin
farklı seyler söylediği bu ülke hakkında et-
nik çatışmalardan tutun da üst ûüzey yö-
neticiler arasındaki çekişmelere vanncaya
kadar her şeyin açık biçimde yazüabilmesi
SSCB üzerindeki sis perdesini de araladı sa-
nırım.
Camhuriyet'in 11, 12 ve 13 eylül tarihli
nüshalarında, bir gnıp gazeteciyle birlikte
Osrtya'ya (Kuzey Osetya özerk SSC olma-
h) gittiğ^ni belirterek buradaki izlenimleri-
ni anlatan Ismet Berkan'm yazısını, yeni
bilgiler öğTeneceğimizi de umarak merak-
la okuduk. Ama ilk günkü yazısıyla birlikte
verilen Gürcislan haritasında, Kirovabad
kentini (okullanmızda okutulan tarih kitap-
lanndan bildiğimiz ve Azerbaycan SSC'de
bulunan Gence) görünce çok şaşırdık. Ay-
nı haritada başkenti Orconikidze (eski ve
bugünkü adıyla Vladikavkaz) olan Kuzey
Osetya Özerk SSC'nin Gürcistan içinde
gösterilmesi, Acara Özerk SSC ile Abhaz
Özerk SSC'nin verilmesine karşın Gürcis-
tan'ın kuzeyinde yer alan Güney Osetya
Özerk Yönetim Birimi'nin (Ablast) harita-
da gösterilmemesi gibi eksiklikler, yanhş-
lar ve Berkan'm ilginç saptamaları 12 ey-
lül tarihli yazısında da sürdü.
insanın herhangi bir ansiklopediyi kanş-
tırarak ulaşabileceği bilgileri bu şekilde
okumakla gazetenin okuyucusu olarak
üzüntü duyduk.
Berkan, Kafkasya'yı anlatırken "Kaf-
kasya, esas olarak Çerkez ırklannın ana-
vatanı"dır diyor. örneğin Encyclopaedia
Brilannica'nm Türkçe baskısı AnaBritan-
nka, Kafkasya'nın yerli halklan üzerine şu
bilgileri veriyor: "Kafkasya'nın yerli halk-
lan iki kuzey, bir de güney koluna aynlır.
Gürcülerin yanı sıra onlarla yakın akraba
olan Megrelleri, Lazlan ve Svanlan kapsa-
yan güney kolu (1979 nüfusu 3.571.000)
Transkafkasya'nın batı kesiminde yaşar.
Daha kuçuk olan kuzey kolu ise pekçok
halkı içine alır. Bu halklann en kalabalık
olanları, Kuban ve Yukan Terek havzala-
nna yerleşrnis olan Kabartaylar (322.000),
Büyük Kafkaslar'ın orta kesiminde yaşa*
yau Çeçenkr, tnguslar ile Batlardan oluşan
Veynahlar (940.000), Dagıstan'da yaşayan
Avarlar (483.000), Davgfler (287.000), Lez-
giler (383.000) ve Laklardır (100.000)" (OH
12, s. 386, Kafkasya halkları)."
Berkan, Kafkas halklan hakkında daşu
ilginç sapmaları yapıyor: "Kızılordu'nun
buradan çekildiğinin ertesi günü savaş çı-
kar ve bütün uluslar birbirierini 'kesmeye'
başlarlar." "Küçük Çerkez gruplan ise
Gürcistan'ın serrindeo kacacak yer anyor."
"Ve son olarak her millet, etrafındaki di-
ger milletlerin sayısı kadar düşmamhk de-
mek. Herkes birbirine dis biliyor. Bötgeniıı
güçlü uluslan, diger küçük uluslan yutmak
için fırsat kolluyor." Berkan yazısı boyun-
ca, sanki insanlardan değil de kafeslerine
kapatılmış vahşi hayvanlardan (Kafkas
halklan) ve bunlann birbirierini yemeleri-
ni önleyen bekçilerden (Kızalordu) söz edi-
yor.
Üstelik Berkan yazısının başında "Sizi
bilmem, ben daha önce 'Osetya' diye bir
yerin varlıgından haberdar degildim" diye-
rek bunca ilginç saptama yaptığı bölge ve
halkları hakkında önceden hiçbir şey bil-
mediğini söylüyor. Hiç kimsenin o güne ka-
dar adını bile duymadığı Osetya'ya on gün-
lüğüne gidip bu süre içinde bolgedeki halk-
lar için Berkan kadar kesin yargılar vere-
cek ölçüde Kafkasya tarihini öğrenebilecek
maharete sahip olabilecegini sanmıyoruz.
FAHRETTtN ÇtLOGLU
tstanbul
VakıfBank
Borsa'da
Görevlendirilecek
Uzman
Yardımcıları
Arıyor
VakıfBankT ü r k i y e V a k ı f l a r B a n k a s ı
VakıfBank,
• Boğaziçi Üniversitesi, Ortadogu Teknik Üniversitesi
Işletme-Ekonomi bölümü, İstanbul Teknik Üniversitesi
işletme Muhendisliği bölümü, istanbul Üniversitesi,
Marmara Üniversitesi işletme-lktisat bölümü, Ankara
Siyasal Bilgiler Fakültesi, Iktisadi Ticari ilimler Akademisi
Ekonomi-Maliye-İşletme bölümü mezunu veyayetkili
makamlarca üniversite veyayüksekokul eşdeğerliği tesbrt
edilmiş yabancı öğrenim kurumlanndan mezun olan,
• İyi derecede İngilızce bilen,
• Askerlikle iiişkisi olmayan (Erkek adaylar için)
• 1.01.1990 tarihinde 30 yaşını doldurmamış bulunan,
• Konuya ilgi duyan,
Uzman Yardımcıları aramaktadır.
Adayların 25.10.1990 günü saat 17.00'ye kadar iki adet
vesikalık fotoğraf ile şahsen İstanbul Menkul
Kıymetler Merkezi, Hamidiye Cad. 4. Vakıf İşhanı,
Zemin Kat No: 3 Eminönü/İSTANBUL adresıne
başvurmaları rica olunur.
27.10.1990 tanhlerınde istanbul'da yapılacak ingilizce
yabancı dil sınavından sonra adaylarla, belirlenecek
tarihte ayrıca mülâkat yapılacaktır.
BU TRENI
KAÇIRMAYIN
Her Haftasonu
MUKKALE
Yataklı ve Kuşetli
OZEL VAGONLARIMIZLAHer Cuma 17.30'da hareket ve Pazartesi 09.30'da İstanbul'a vanş.
HOTEL TUSAN'da konaklama
295.000.' TL. ndan itibaren...
Seçeceğinız vagonun yataklı veya kuşetli olmasına ya da kompartımanınız-
daki yatak sayısına göre değişen fiyattanmm bürolanmızdan öğrenmiz.
Çtm
BİLGİ ve REZERVASYON İÇİN:
çtmmnm.
ınemTUR"Tatil Sanatı"
HKRKEt : İnönû Cad 44/6 Taksim
151 73 35 (5 hat)
MİŞAinMŞI : 132 54 00 (3 hat)
132 69 92 • 148 24 02
KADUCOY : 348 73 47 • 348 73 48
SÂLLBUÂ : 559 01 29 » 559 78 71
Türkıye'nır en güzcl
duğun sâionlan
NİŞANTAŞI
I RESTAURANT
Düğün Salonlan
Vmekli-tSşibaşı 16.S00R
Hereli-Yoekli t9.W0n
Rez 1476239/147 7440
Salarüaruuz klüoalı ve
40O-10O0 kişiliktir.
Kadıköy Anadolu
Lisesi mezunu
Î.T.Ü. Elektronik
öğrencisinden
matematik.
Tel: 358 68 82
• \ı öprcnmek
' ' ısicrsenı/. .
PK.45, Beyoglıı
AJNKARA NÖTLARI
MUSTAFA EKMEKÇİ
Al Sana, Bir HinthorozuL
Hasan Çelebi, SHP Olağanûstü Kurultayı öncesinde düş-
müştü şu dörtlûğû:
"Çıkar ortaklığının vurdu mu kızgın kokusu, / Yemyeşil ekşi
erik sirkesi iksirleşiyor. / İsmail Cem'le bakın Baykal Ağa /
Ne zaman, nerde, nasıl birleşiyor!.."
"İksir" Arapça bir sözcük, "ilaç" gibi önemli, değerii an-
lamında.
Deniz Baykal, olağanûstü kurultaya giderken, kıskıvrak ya-
kalanmış mıydı? O da, arkadaşları da. Son günlerinde, si-
nirti, öfkeli oldu. Hinthorozu Erdal Bey'e, ağır sözler
yağdırıyordu. Onu Çankaya'ya taşıyacaktı; ama onda, Çan-
kaya'ya gidecek yetenek ne gezerdi?
Deniz Bey'in bu huyları, aşağılama huyları yeni degildi.
Taa, 1975 lerden beri sürer giderdi. 1980 öncesinde geçmişti
bir olay, 1975'lerde Kahramanmaraş İl Kongresi'nde yaşan-
mıştı benzeri. İl kongresine, Prof. Turan Güneş divan başka-
nı seçilmişti. Başkanvekili de İl Başkanı Yurdaer
Karpuzoğlu'ydu. Oeniz Baykal, genel merkez adma kongre-
deydi. Kürsüde konuşuyordu. Deniz Baykal şöyle diyordu:
— Bizim Genel Başkanımız Bülent Ecevit, büyük adam-
dır. Ama, lise mezunudur. Ben doçentim! Hoca, profesördür
biliyorsunuz. Bizim genel başkanımız, böyle profesörieri, do-
çentleri yanında çalıştıracak kadar büyük adamdır. Ama, li-
se mezunudur!
Deniz Baykal konuşurken, Turan Güneş önündeki kâğıda
yıldızlar çiziyor, çizikliyor, dudaklarını ısınyor, bıyıklarını çe-
kiştiriyor. Bir yandan da kızıyor Baykal'a. İkinci Başkan Yur-
daer Karpuzoğlu, titizlikle Turan Güneş'e bakıyor, Turan
Güneş mırıldanıyor:
— Lafa bak! Böyle konuşulur mu?
1980 öncesinde, CHP kulislerinde, Bülent Ecevit'e ağır söz-
lerle saldırıldığını anımsıyorum. Hizipler böyledir; karşı hizip-
tekini düşman beller; başka partilerdekine ise yakınlık duyar.
Kahramanmaraş demiştim; Kahramanmaraş'ta yönetim
"Baykalcı"dır. 26 Mart yerel seçimlerinde, Kahramanmaraş'ta
SHP beşinci durumdadır. Hangi hizipten olursa olsun, bu ba-
şarısızlıgm hesabı sorulmalı değil mi? Ama, Baykalcı yöne-
tim, örgütle değil, örgütün delege tabanıyla uğraşmaktadır.
Bu nedenle, beşinci sırada olması hiç önemli değildir!
Bülent Ecevit, "Bayrampaşa" seçimleri için:
— Bu, benim ya var olacağım ya da yok olacağım bir se-
çimdir!.. demiş miydi? Bayrampaşa seçimleri, 26 Mart'taki
gibi sonuçlansaydı, Bülent Bey, siyasal yaşamı da bırakacak
mıydı? İşe o denli ciddi biçimde eğilmiş miydi? Bayrampa-
şa, Bülent Bey'in tam istediği biçimde oidu, o yönden çok
mutlu muydu? Ama, bitmedi. Hinthorozu Erdal Bey'in kazan-
masıyla işin altüst olacağım da biliyor muydu? Sanıyorum,
biliyordu...
SHP Adana İl Başkanı Fevzi Ciritçi, Adana Belediyesi'nden
ücret mücret bir şeyler alıyor mu? Kızı Serpil Ciritçi de mi
alıyor? Fevzi Ciritçi, atamayla mı gelmışti ile. Fevzi Bey
"Baykalcı" mıydı? Adana Belediye Başkanı Çolak, SHP'ye
kaç milletvekiline mal olmuştu?
Bingöl İl Başkanı Fahrettin Demir de "Bayındır İnşaaf'tan
taşeronluk mu almıştı? Bıngollüler, aforoz mu etmişlerdi Fah-
rettin Demir'i ne? "O, bizi temsil edemez" diye.
Mersin'de de 1989 seçimlerinde 25.000 farkla seçimleri
alan SHP Merkez İlçe yönetimi, seçimden bir hafta sonra,
"Parti programına ve üstlerinin dediklerine uymadıklan" ge-
rekçesiyle görevden alınmıştı "Baykalcı" yönetimce. Görev-
den atınan Baki Gökçel ekibiydi. Buna karşılık, seçimlerde
oy kullanmaya bile gitmediği saptanan Hüseyin Toksoy, ilçe
başkanlığına atandı. Hüseyin Toksoy'un sandık başına da git-
mediği tutanaklarca da saptandı! Herkes Uğur Mumcu de-
ğil ama, belgelerle çahşıyor ne haber?
Torbalı Yazıbaşı'ndan kurultay delegelerinden Mümin Bu-
lut, kurultaya gelmeden Yazıbaşılılara soruyor, "Nereye oy
vereyim?" diye. 133 oy kullanandan 116 Hinthorozu, 2 boş,
15 Deniz Baykal çıkıyorf
Mümin Bulut, Yazıbaşı'ndan sonra, Torbalı'ya geçti, gün-
lerden Torbalı'nın da pazanydı. SHP'lilere sordu:
— Bey kurultay delegesiyim, nereye oy vereyim? Torbalı^
nin muhacir yaşlıları şöyle dediler:
— Ama yav Mümin sen bilmiyo musun be yav? Bilmiyo
musun kim götürü bu işi be yav? Paşa'nın uğluna ver be yav!
Ama, söyle arkadaşlara ona versinler, kavga çıkr<tsın hal
Seçim öncesinde Denizli'de 11 Erdal Bey, 7 Adnan Bey (Ad-
nan Keskin, yani Deniz Baykal), Aydın'da 2 ortada, 1 istifa!
(Söke Belediye Başkanı Mehmet Semerci "Ben Deniz Bay-
kal'a oy vereceğim!" diyordu. Sokeliler toplandılar, "Ne ya-
pıyorsun sen be yav?" dediler. Arkadaş sen kurultaydan gelip,
Söke'de belediye başkanlığı yapmak iştiyor musun, istemi-
yor musun?", "istiyorum!" "istiyorsan İnönü'ye oy verecek-
sin?", "Ben inanmadığım adama oy vermem!", "İnanmadığım
adama oy vermem yok, biz de sana inanmıyoruz. Verdiği-
miz kurultay delegeliğini geri ver!", "Eee, ne yaptcam?", "Is-
tifanı ver!" Noterde istifasını verir. Aydın'dan bir istifa o,
Mehmet Semerci) Kurultay delegeliğinden istifa edince, dü-
şüyor mu kurultayda bir tane?
Söke Belediye Başkanı Mehmet Semerci, Torbalı Beledi-
ye Başkanı Ertan Ünver'e telefon etti, olayiarı anlattı:
— Başkan, bu demokrasi mi diye.
— Valla, dedi, Ertan Ünver, "taban taban" diyoruz, taban,
tabandan vurmaya bir başlarsa adamın ayağına, yürüyemez!
Yukarıdan kösele sıkarsa, nasır masır idare edersin, bu ta-
bandan vuruyor Mehmet, aşağıdan, çok fena vuruyor!
— Valla, abi sonra görüşelim. Erdal Bey, bir şey üretmiyor!
— Ûretiriz üretiriz, dedi Ertan Ünver, sen boş ver üretimi.
Mikropluk da, hınzırlık da üretmiyoruz ama! Sen istifa ettin
mi, ettin. Sen kurultaya gel, balkonda oturalım konuşalım.
Balkon delegesi oldun madem! (Hikmet Çetinkaya kısaca
yazmıştı).
Antalya'da 14 Baykalcı, 3 İnönücü, 2 kararsız var (Antal-
ya'da Deniz Baykal'ın ağırlığı olsa, yanında bir milletvekili da-
ha getirirdi!)
Manisa'dan, Balıkesir'den haberler geliyordu; Önder Kır-
lı'nın Erdoğan Yetenç'in seçim bölgeleri... Balıkesir'den ge-
len basın açıklamaları ilgincti, basında neden çıkmadı? Erdal
Bey'in Manisa'da, Bahkesir'de de yarıyı geçeceği söyle-
niyordu.
Ama, Erdal Bey'e -sıkılmadan- ağır sözler söylüyortardı. İz-
mir'de bir büroda konuşuyorlardı. Belediye başkanlarından
biri de vardı. İçlerinden biri şöyle dedi:
— Yahu, bizim salak ne dedi bugün biliyor musunuz?
Bunu, orada bulunan bir işçi de duymuş, çok üzülmüştü..
İşçi şöyle dedi:
— Bu adamlarla politika yapılmaz artık parti içinde!
Bir genç, Ertan Ünver'e şöyle dedi:
— Başkan, bu iş düzelmez artık. Bu, kangren oldu. Kang-
ren kansere çevirecek, AIDS'e çevirecek, bu parti ölecek. Bu
kuruttaydan sonra, bu adamları atalım, kurtulalım!...
Kurultay bitti ama, SHP'deki olayların içyüzü daha brtme-
di. Bunlar, bir bir kamuoyuna açıklanmalı... Deniz Baykal,
Ecevit'i "lise mezunu" diye beğenmiyordu. Seçmen tabana
ne diyor? Al sana profesör. Al sana Hinthorozu!..
ERGİN
ALTIN
1954-1978
Bir kardelen gibiydin hep
En olmadık yerde
En olmadık zamanda
Aramızdan alınışının
12. yılında
Düriistlüğun ve onurunla
Hiç unutulmadın.
O. ALTIN VE
ARKADAŞLARI
Renault 12 binek otomla iş anyorum.
Tel: Gündüz: 526 81 11
Gece: 521 75 71