Katalog

CUMHURÎYET/18 SPOR 1 EYLÜL 1990 E Bahçeşimdi de Kmlyıldız'ın milli liberosu Şabanadzoviç'inpeşine düştü Bir Yugoslav dahaHollandalı Brands'tan vazgeçtikten sonra yabancı futbolcu arayışına devam eden F. Bahçe, Yuşoslavya milli takımında forma giyen Şabanadzoviç'in peşine düştü. Kızılyıldızlı futbolcu önümüzdeki hafta içinde yöneticilerle masaya oturacak. NECMİ GÜLÜMSEL BOLÜ — Fenerbahçe, Yugoslav milli takımında oynayan Şaba- nadzoviç'in peşine düştü. Hafta içinde Istanbul'a gelecek olan fut- bolcu Fenerbahçe kulübü yöneti- cileri ile masaya oturarak görüş- me yapacak. San-Lacivertli Kultt- bün Başkanı Metin Aşık, Şaban'ın transferi ile ilgili olarak yaptığı açıkhmada, "Şaban çok kaUteU bir tutbolcn. tİçnneü yabancı haifLıiiTi bo futbolcu Uc anlaşa- rak gidemek büyonız. dedi. tenerbahçe takınunın Tfek- nik Direktörü Hiddink ise Yugos- lav milli takımında oynayan bu futbolcu için "Kendisini çok ya- kından tanıyonım. Çok çahskan bir fntboku, Fenerbahçe'ye yararh olor kanısındayım" şeklinde konustu. Bugün Boluspor ile karşüaşa- cak olan Fenerbahçe, çalışmalan- 2 maç var Ligde zor cumartesiSpor Servisi — Türkiye ligi- nin ikinci haftası bugün iki ayn şehirde oynanacak olan Beşiktaş - Karşıyaka ve Boluspor - Fener- bahçe karşüaşmalan ile başlaya- cak. Geçen haftanın deplasman galibi Beşıktaş, bugün Inönü Stadı'nda saatl5.3O'daKarşıyaka ile oynayacak. Ligde ilk kez ta- raftarlannın önüne çıkacak olan Beşiktaş'ta sakatlığı geçen Me- tin takımdaki yerini alacak. Be- şiktaş Teknik Direktörü Gordon Milne, Karşıyaka'nın zorlu bir rakip olduğunu belirterek, "Ra- kibimizin gıicii ortada. Taraftar- tarunızuı önünde oynayacagıınız ilk maçta iyi bir futbol gosterip galip gelmek için oynayacağız. Takımımın form dorumandan memnunum" dedi- Beşiktaşlılar mzç öncesinde 1990 Lig Kupası'nı Futbol Fede- rasyonu Başkanı Şenes Erzik'in elinden alacaklar. Ligin ilk maçında kendi seyir- cisi önünde Aydınspor'dan "ta- rihi fark" yiyen Fenerbahçe, bu- gün Bolu'da Boluspor önünde galip gelerek moralini düzellmek isteyecek. 2 naklen yayın F.Bahçe TRT, Beşiktaş Magic-Box'ta Spor Servisi — Türkiye ligin- de oynanacak olan iki karşılaş- ma iki ayn televlzyondan aynı saatte naklen yayımlanacak. lnönü Stadı'nda oynanacak Beşiktaş - Karşıyaka maçı Ma- gic Box, Boluspor - Fenerbah- çe maçı ise TRT tarafından nak- len yayımlanacak. Magic Box'ın lSJCyda başla- yacak olan yayırru maçın biti- minde sona ererken Boluspor - Fenerbahçe maçının naklen ya- yırru, Cumhurbaşkanı Turgut özal'ın TBMM'nin açılış ko- nuşması nedeniyle TVl'den TV2'ye ahndı. Bu arada Cum- hurbaşkanı Özal'ın konuşması maçın başlamasından önce bi- terse, karşılaşma her iki kanal- dan ekrana gelecek. CİMNASTİK Mülazunoğlu ve Ahay 6. Spor Servisi — Uluslararası 5. Boğaziçi Cimnastik Turnuvası Caferağa Spor Salonu'nda baş- ladı. Dün yapılan müsabakalar- da, erkeklerde Bahadır Altay, bayanlarda özgiır Mülazımoğ- lu, genel bireysel sıralamada 6. oldular. Açılış konuşmasını spordan sorumlu Devlet Bakanı tsmet özarslan'ın yaptığı turnuvanın ilk gunünde, erkeklerde Bahadır Altay 32, bayanlarda ise özgür Mülahimoğlu 41 sporcu arasın- da genel bireysel sıralamada 6'ıncılığı alarak başanlı oldular. Altıb 3 nıilyon verdi Spor Servisi — 30.8.1990 tarihli Bursa at yanşlan sonucunda 6'lı ganyan 3-2-1-6-10-5 kombinesini bilenler 2.933.640 TL. kazandılar. GÜNÜNPROGRAM1 FUTBOL 1. LİG: 15.30 Istanbul (lnönü): Beşiktaş - Karşıyaka, 15.30 Bolu (Şehir): Boluspor - Fenerbahçe. 2. LİG: 15.30 Kasımpaşa - Rizespor, 15.30 S. Beykoz - Orduspor, 15.30 Keçiören Gücü - Diyarba- kırspor. nı dün tamamladı. Rahatsızlığı ge- çen Hakan, bugunku maçta oynu- yor. K.Şenol'un oynayıp oynaya- mayacağı ise henüz belli değil. Bu futbolcu için karar Hiddink tara- fından bu sabah vehlecek. Hol- landalı Teknik Direktör, K.Şenol ile dttnkü idmanda bir süre konuş- tu ve kendisi için karan bugün ve- receğini söyledi. K.Şenol oynama- sı halinde orta sahanın solunda görev yapacak. Aydınspor karşısında aldıkları farklı yenilgiyi unuttuklarım be- lirten Hollandalı Teknik Direktör Hiddink, bugünkü Boluspor ma- çından galibiyet beklediğini söy- ledi. Hiddink, bu haftaki çalışma- lardan son derece mennun oldu- ğunu ifade ederek, 'Bohtspor kar- phymMHM Vp-nınnfk yoksa danıiBamoz köttlesir" de- di. Hiddink, Boluspor karşısında değişik bir taktikle takımı sahaya süreceğini kaydederek, "Aydınspor karştsında aldıgnmz yenilgi bizde büyttk moral bozuklugu yarattı, ancak bu moral bozuklagnnu biz bngün gidermeye çahşacagız. Bo- laspor'n Galatasaray'a karşı izle- dim, çok i)i bir takım. tyi bir maç otacak. tki takım da kazanmak is- tiyor, ama ibrc bizden yana" diye konuşmasını tamamladı. Rıdvan döndü HoUanda'da PSV Eindhoven'- in doktonı Brekel'e muayene olan Rıdvan tstanbul'a döndü. Teknik direktör Hiddink, dün Dr. Bre- kel'i telefonla arayarak Rıdvan'- ın durumu hakkında bilgi aldı. Brekel, Rıdvan'ın durumunun ol- dukça iyi olduğunu yalnız, aya- ğında 4 santünlik bir incelmc ol- duğunu, bunun da bir aylık bir ağırlık çahşması ile düzelebilece- ğini söyledi. Rıdvan, bir aylık ağırlık çalışmasından sonra düz koşulara başlayacak. Daha son- ra ise tekrar kontrol için Hollan- da'ya gidecek. Rıdvan, tstanbıü"- daki .çalışmalannı fizyoterapist Milankoviç nezaretinde yapacak. Bu arada Rıdvan'ın evinin so- yulmak istendiği, ancak kapıyı kırmak isteyen hırsızlann içeriye girmeyi başaramadıkları bil- dirildi. PORTRE REFİK ŞABANADZO VİÇ Dünya îtalya 90'dan tanıyor Spor Servisi — Schumacher ve Vokri'yle birlikte Fenerbahçe formasıru gjyecek üçüncü yabancı futbolcu olan Refık Şabanadzoviç (d. 2/8/1965) îtalya 90'da çeyrek finalde elenip diğer üç takımla birlikte dünya beşinciliğini paylaşan Yugoslavya Milli Takımı'nın kupadaki en başanlı isimlerinden biriydi. Yugoslav orta sahasında geriye dönük oynayan Şabanadzoviç Dünya Kupası'nda forma giydigi dört maçta teknik direktör Osim tarafından geneUikle rakip takımın beynini tutmakla görevlendirildi. Çeyrek fınal maçında Maradona'yı başanyla marke eden Yugoslav futbolcu bir pozisyonda rakibine sert girmiş, hakem tarafından  oyun dışı bırakılmıştı. Şabanadzoviç takımırun Birleşik Arap Emirlikleri ve Ispanya maçlannda çıkardığı güzel oyunla övgü toplamış, Italya'nın ünlü spor gazetelerinden Tuttosport tarafından çeyrek final eleminasyon karşılaşmaları sonucunda mevkünin en iyi 2. adamı seçilmişti. Sekiz kez Yugoslav Milli Takımı formasıru giyen Şabanadzoviç geçen sezon lig şampiyonu olan Kınlyıldız'da ağır bir sakatuk sonucu uzun süre yer alamamıştı. ttalya 90'da 16 numaralı formayla oynayan Şabanadzoviç'in kupadaki rakamları: Maç: 4, gol: 0, oyunda kaJdığı süre: 287 dak., san kart: 1, kırmızı kart: 1, attığı faul: 7, yaptığı faul: 7. Şabanadzoviç'in îtalya 90'da Cumhuriyet'ten aldığı notlar: Yug. - Kolombiya: 6, Yug. - BAE: •7, Yug. - tspanya: 6, Yug. - Arjantin: 5. Beşiktaş Teknik Direktörünün gazetecilerden isteğt Müne: \alan yazmayınHakkında yapılan kritiklerin kendisini rahatsız etmediğini belirten Gordon Milne, 'Yalan yazan kimseye benim söyleyeceğim tek şey var -lütfen antrenmana gelmeyin- olacaktır' dedi. ASENA ÖZKAN ~ Beşiktaşlı yönetici Arif Ertun- ga, önceki akşam Teknik Direk- tör Gordon Milne*i ve gazetelerin spor servisi müdürlerini Old Jan- garda adındaki yatında ağırladı. Arif Ertunga, yatta yenilen yeme- ğin amacının Beşiktaş kulübünün basınla olan ilişkilerinin daha pe- kişmesi olduğunu dile getirirken Teknik Direktör Gordon Milne de gazetecilerin yeni sezonla ilgili so- rulannı yanıtladı. Çengelköy önlerinde demirle- yen yatta Gordon Milne, "Bunı- da sizlerle otnrmak oldokça önemli bir olay, çiinku sizler çok bflyük bir güce sahip insanlarsı- nız" diyerek konuşmasına başla- dı ve şöyle sürdürdu: "Benim işim siirekli baskı alünda olmaktır. Ancak sizin tşiııiz de siirekli stresli vc zorlu bir iş. Örnegin burada bir süriı gazeteci var ve herkes en iyi haberi yapmak ister. Sizlerin ga- zeteci olarak çok büyük bir gucö- niiz, insanlan çok çabuk etkileme şansınız var. Sizler bir şe>i gökle- YAT GEZİSİ — Beşiktaş Teknik Direktörii Miloe, yönetici Arif Ertunga'nın yatında gazetecilerin sorulannı yanıtlarken, "Lötfen haberieri oldugu gibi verin" dedi. (Fotograf: Asena Ozkan) re çıkarttıgınız gibi bahrabilirsiniz de. Şimdi konunıuz futbol. Tum danyada neden futbol, neden her- kes tarafından siirekli gündemde olan ve konuşulan şey? Çünkii berkesin bir fikri oldogu oyun. Herkesin futbol hakkında ayn bir gönişü olabiür. Buna da saygı du- yuvonım. Birisi maçla ilgili tak- tik, teknik konular hakkında ya- n yazdıgı zaman, bu, vazıyı yaza- nın kendi görüsu oluyor. Zaten dogrusu da bu. Bunu tribunler de bilivor, memnun olmadıklan za- man bemen beOi ediyoriar. Her- kes göruşunü belli ediyor. Bugün burada birlikte>^ek, sebebi futbol- dmr. Şayet sizler futbol bakkında olmayan şeyler yazarsanız 40-50 bin lira veren insanlar maça git- mekten vazgecebilüier." Teknik direktör Milne, konuş- raasının diğer bölümünde kendi- si için en önemli olan şeyi dile ge- tireceğira beürtirken "Söyledigim gibi benim hakkımda kritik yazı- sı yazmak hakkınız. Bu beni ra- hatsız etmiyor. Elinizde çok bu- yük güç var, ancak bu size bazı insanlar için yalan yazma hakkı- nı vermiyor. Yalaa yazan kişiye yapabilecegim tek sey 'Lütfen antrenmana gelmeyin' demek ola- cak. Bunun sizce bir manası var mı? Bizler yalan yazanlan da ta- kip edemeyiz. Fulya'da bir süru insan var. Hangi gazeteci geldi, hangisi gelmedi. Takip edemeyiz. Bu profesyonel çalışma sekli de- gil. Yapacagımız tek şey birbiri- mizin problemine saygı göster- mektir" dedi. Basın hakkında görüşlerini di- le getiren Milne daha sonra da Be- şiktaş'ın yeni sezondaki durumu hakkında konuştu. "Geçen sezon- ki performansı tekrar yakalayaca- gımıza inanıyornm" diyen Gor- don Milne bu konuda şöyle ko- nuştu: " B B yıl daha agır bir bas- kı alundayız. Kadro geçen yıl yap- üklanmızı yapacak kapasitede, ancak şimdi sorun stadı doldura- bümek. Zira naklen >ayın tum kn- litpler için bir sorun oluşturacak." Milne'in bu konuşmalanndan sonra basın mensuplan, Arif Er- tunga ve Erhan Solu'ya, Milne'in yardımcısı ve tercümanı Ali Emeç'in görevine tekrar dönmesi- ni arzuladıklannı dile getirdiler. Milne de bunun üzerine "Statta kapı açılıp herkes sahaya çıkınca tribünlerde oturan insanlar "Işte takım bu, her şey bu kadar" diye görnrier. Ancak bir de hiç kimse- nin göremedikleri vardır. Masörii- müz Necaü Yücel, Fulya'dald aş- çımız, malzemeci Halil. Bunlar gönilmezier, ama çok önemli in- sanlardır. Bu konuda söyiemek fcs- tedi|im şey, AU Enteç gerek ben- le gerek oymnooiarla gerekse ga- zetedlerle çok iyi kontagı olan bir insandır. Herkes ona itimat ede- bilir. Hepimiz bata yapabiliriz, ancak hatalann üzerine gidiürse daha fazla hata yapılır" dedi. G.Saray Teknik Direktörü Denizli çilingir sofrasında 'Kumkapı'da G. Saraylı yok mu?' Mustafa Denizli, Galatasaray muhabirlerinin verdiği yemekte diğer masalarda oturan F.Bahçe taraftarlannın 'sitem'dolu sorularına yanıt verirken sıkmtılı anlar yaşadı. raftarlarırun "rftera" dolu sorula- nna yanıt verirken oldukça sıkm- tılı anlar yaşadı. Futbol şube sorumlusu Ynrda- şen Karahasan ile birlikte Kumka- MUSTAFA ERSOY Galatasaray Teknik Direktörü Mustafa Denizli, Kumkapı'da Fe- nerbahçelilerin hücumuna uğradı. Sarı-Kırmızılılann teknik direktö- rü önceki akşam Galatasaray mu- habirlerinin verdiği yemekte diğer masalarda oturan Fenerbahçe ta- pı'ya gelen Mustafa Denizli, içki olarak yalnız beyaz şarap içerken kendisine rakı ikram edenlere, "Hayatımda agzıma koymadım. Alışkanhk meseiesi" dedi. Denizli ve Karahasan'ın muha- birlerle akşam yemeği yediği res- toran, gelen çalgıalarla bir anda "Kürülliıye" boğuldu. Denizli ilk oiarak Galatasaraylı futbolcu Er- han'ın sakallı haline çok benzeyen bir turisti işaret ederek, "Aa, bn Erhan degil mi? Ba saatte bura- da ne işi var?" dedi. Mustafa Denizli, dışandan ge- çenlere böyle benzetmeler yapar- ken yanına gelip fotograf çektiren- ler, kimlik kartlannı imzalatanlar, KUMKAPI SOHBETİ — G.Saray Teknik Direktörii Denizli'nin gazetecilerle Kumkapı'da yediği ak- sam yemeginde masadan çalgıcılar eksik olmadı. (Fotograf: Mustafa Ersoy) A VRUPA ATLETtZMŞAMPİYONASI 400 metre engellide yıhn derecesi SPLIT (AA) — Avnıpa AÜe- tizm Şampiyonası, Yugoslavya'- nın Split kentinde devam ediyor. GeneUikle derecelerin düşük ol- duğu şampiyonanın 5. gününde, 400 metre engelli bayanlarda Sov- yet Tatyana Ledoskaya, 53.62 ile birinci olurken yıhn en iyi dere- cesini elde etti. Erkekler 110 metre engelhde olimpiyatlann gümüş madalyalı atleti ve yanşmanın favorisi tngi- liz atlet Colin Jackson, 13.18 ile birinci oldu. Jackson, yanştan sonra Ingiltere'ye döner dönmez kıkırdak ameliyatı olacağuu ve bu yanşın kendisi için sezonun son yarışı olduğunu belirtti. Erkekler 3 adım atlama yanşın- da ise Sovyet Leonid Voloshin, 17.74 metrelik atlayışıyla altın madalyaya ulaşırken yanşmanın favorilerinden geçen Avnıpa şam- piyonu Bulgar Khristo Markov, 17.43 metre ile gümüş madalya- da kaldı. Bronz madaJyayı ise Igor Lapshin 17.34 ile elde etti. Bayanlar yüksek atlamada D.Almanyalı Heire Henkel, 1.99 metre ile altın madalyaya ulaştı. Dün tamamlanan bayanlar heptatlon yanşında ise F.Alman- yalı Sabine Braun 6 bin 688 pu- anla birinci olurken D.Almanya- lı Heike Tischler 6 bin 572 puan- la ikinci, yurttaşı Peggy Beer 6 bin 531 puanla üçüncü oldu. Çekiç atma yanşmda Sovyet Igor Astapkovich 84.14 metre ile 50 kilometre yürüyüş yanşmda ise Sovyet Andrey Pcrlov 3.54.36 ile bayanlar 10 bin metrede Sovyet Elena Romanova 31.46.88 ile al- tın raadalyanın sahibi oldular. Bu arada sabah yüksek atlama erkeklerde 2.40 metre ile bu ydın cn iyi derecesini yapan Rumen So- nn Matei sakatlandı. uzaktan kadeh kaldıranlan da ih- mal etmedi ve ilgi gösterdi. Deniz- li, restoramn kenanndan kendisi- ne seslenen bir Fenerbahçeli taraf- tann sözlerine az da olsa içerledi. Fenerbahçeli taraftar Denizli'ye "Hocam, Fenerbahçe konusunda konnşnrken biraz daha az atabi- lir misiniz" deyince genç hoca, "Neden olmasın" yanıtını verdi. Yemeğin bitiminde Kumkapı'- dan arabasını park ettiği yere gi- dene kadar birkaç masaya misa- fir olan Mustafa Denizli, az da ol- sa rastladığı Galatasaray taraftar- lannın isteğini geri çevirmeyerek kendisini öpenleri kıramadı. Yine de etrafını dolduran Fenerbahçe- lilerin ellerini açarak yaptıklan "5, 5" tezahüratları karşısında, "Kumkapı'da hiç mi G. Saraylı yok" şeklinde konuşarak geceyi noktaladı. öte yandan dün yapılan çalış- ma öncesi tesislere gelen Futbol Şube Sorumlusu Yurdaşen Kara- hasan taraftarlann maç bileti is- temini kabul ederek kendilerine söz verdi. Daha sonra Karaha- san'm ardından yukan çıkan ta- raftarlar aşağı inmek istemeyin- ce Yurdaşen Karahasan'la tartış- tılar. Karahasan taraftarlara, "Tunam size söz verdim bilet ve- recegim uzatmaya gerek yok" de- di. Bu arada Hoüanda'ya geri gön- derilen Watson'un menajeri Bob Maaskant dün Florya tesislerine geldi. Maaskant, "VVatson'un hakkını aramaya geldim" dedi. Denizli Cevat'ı kovdn Bu arada Moskova'ya milli maç için giden Rotariu dün yapı- lan çalışmaya katıldı. Rotariu önümüzdeki hafta tskoçya ile Is- koçya'da yapüacak maça da gide- cegini söyledi. öte yandan dün yapılan çalışmanın çift kale bölü- münde Tayfun'a sert gjren Cevat Prekazi Mustafa Denizli tarafın- dan dışarıya alındı. Başkan Alp Yalman ise Galatasaray muhabir- leri ile yaptığı sohbet toplantısın- da Galatasaray'a zarar verecek yazılann yayımlanmamasını istedi. SPORDA DİYALOG ABDÜLKADIR YÜCELMAN dıguı söyleyerekBtR TÜRLÜ ALIŞAMADIM' — Hasan, G.Saray'da bir tnrin istedigi gibi ol "Hedefım 22 goldü. 11 gol atabildim" dedi. (Fotograf: Mostafa Ersoy) TT A Ç! A \T* Fenerbah ç e 'y e ±±J~\.Ozli \» asladönemem Rize'de doğdu. Rize Çaykur takımında futbola başladı. 18 yaşında Rizespor'da profesyonel oldu. Daha sonra Trabzonspor'a transfer oldu. 4 yıl Trabzonspor forması giyen Hasan yine Rizespor'a döndü. 1 yıl oynadıktan sonra, 1 yıl Fenerbahçe'de kiralık oynadı. Geçen yıl olaylı bir şekilde Galatasaray'a transfer olan Hasan halen Galatasaray takımımn forvet oyuncusu. Geçen yılın transfer ayında olay adam olan Ha- san bu yıl Galatasaray'ın yedek kulübesinde otu- ruyor. Şu sıralarda onun yeniden Fenerbahçe'ye dönmesi gündeme gelirken spor kamuoyunun me- rak ettiği sorulan biz Hasan'm kendisine sorduk. — Hasan geçmiş yıllarda iyi bir golcü iken ge- çen yıl Galatasaray'da soniik kaldın, bn yıl ise ye- dektesin. Biraz eski gokülüğiinden söz eder mi- sin? — Trabzonspor'da oynadığım yıllarda orta sa- hada görev yapıyordum. Golcü falan da değildim. Tuncay Ağabey aynhnca forvete geçtim. Ama yi- ne de golüm fazla değildi. Rizespor'a geçtiğimde 12 golüm oldu. Fenerbahçe'ye gittiğimde ise o se- zon 19 gol attım. Galatasaray'a geldiğimde ise ilk iki maçta oynamadım, sonra sakatlık falan girdi araya. 11 golüm oldu Galatasaray'da. — Bu yıl ne oldu peki? Neden bu yıl yedekte- sin, ilk l l ' e girememenin bir nedeni >ar mı sen- ce? Oynamak için hazınm — Giremiyorum diye bir şey yok. Ben ilk ll'de oynayacağıma inanıyorum. Hatta bu sene kendi- me çok daha iyi bakıyorum. Bana göre bir şeyim eksik değil. Galiba şansımın açılmasını bekliyo- rum. — Şn anda sana şans vermiyoriar mı? — Şans veriliyor da tam olarak, yani 90 daki- ka verilmiyor. Tam bir şans verilse kendimi gös- tereceğime inancım tam. — Yedekte beklesen de sen geçen yıl büyük bir transfer ücreü alarak Galatasarav 'a geçtin. Mus- tafa Denizli mutlaka senin çok pahalı bir futbol- cu olduğunu bilivor. Sana şu sıralarda eksikleri- ni, takıma girmen için neler yapman gerektigini söylemiyor mu? — Valla şimdiye kadar kimse benimle oturup şöyle şöyle konuşmadı. Evvelki gün Mustafa Ho- ca 5 daicika benimle konuştu, o kadar. — Ne dedi o 5 dakika içinde? — Seni iyi görüyorum, daha iyi olacaksın de- di. — Sen Galatasaray'a geldiginde herkes senden bir şeyler bekliyordu. Ve sen Fenerbahçe'de 19 gol atmıştın. Oysa 11 golde kaldın. Rotiilebir oynasam 2 maçta 19 dakika sahada yer aldım. O anlarda da Rotariu oyunda değildi. Oysa Rumen oyuncu tam benim istediğim topları atıyor. — Geçen sene takım olarak çok kötüyduk. Bu sene Rotariu gibi çok çok iyi bir orta saha oyun- cusu var. Benim bir şanssızlığım da onunla hâlâ yan yana oynayamayışım. — Hazıriık maçlan yaptınız o kadar. Hiç yan- yana oynamadınız mı peki? — İlk 11 'de o oynadı, sonra o çıktı, ben sonra takıma girdim. Yani kısmet olmadı. Hazıriık maç- lannda da zaten fazla oynamadım. Bir maçta 11 dakika, bir maçta da 8 dakika sadece. — Yani sen Rotariu ile yan yana oynarsam beni kimse tutamaz mı diyorsun? Ne fark edecek o halde? — Benim alıştığım bir futbol var. önüme top- lar atılacak, ara toplar gelecek, ben de onlan ko- valayacağım. Bu benim alıştığım stil. Geçen sene hiç istediğim gibi top almadım. Ama Rotariu'yu görüyorum. Tam benim istediğim toplar atıyor. Onun için diyorum ki Rotariu ile ben bambaşka bir oyun oynarız. — Bu dediğini antrenmanlarda yapabilirsiniz. tlle de maç olması şart değil ki? — Antrenmanlarda da Mustafa Hoca kadro- yu ikiye bölüyor. Yine Rotariu ile ayn ayn düşü- yorum. İlk 11 orada da değişmiyor. — Galatasaray'a geldiginde şöyle bir yorum ya- pılmıştı. Hasan Tanju ile yan yana oynayamaz. Çunku ikisi de a>nı stilde. Sen ne diyorsun bu ko- nuda? Tanju ile stilimiz ayn — Ben kabul etmiyorum. Tanju daha ziyade 18 içinde gol koklayan bir futbolcu. Ben ise da- ğıtıcı özelliği olan, hava toplanna çıkan, kanat- lardarı top taşıyan bir futbolcuyum. Bizim stili- miz ayn ayn. — O halde kısaca Galatasaray'da istedigin ha- vayı bulamadın mı diyeceğiz? — Geçen sene benden herkes çok şey bekledi. Ben de istediğim gibi olamadım. Galatasaray çok çok iyi top oynayan bir takımdr. Zaten onun için geldim Galatasaray'a. Ama benim şansıma mı, geçen sene çok çok kötü bir futbol oynadı Gala- tasaray. Oysa benim amacım Galatasaray'da ge- çen sene 22 gol atmaktı. — Geçen seneki tutuk oyununda Fenerbahçe taraftarının baskısı etken oldu mu? — Galatasaray taraftan en kötu oynadığım maçta bile bana destek oldu. Ama Fener tarafta- n maçta olsun, maç dışında olsun beni nerede gör- se aleyhime bağınyordu. Bu sene değil ama ge- çen sene bayağı rahatsız oldum. — Peki aradan şu kadar süre geçti. Acaba yap- tığım iş dogru muydu, yanlış mıydı diye duşön- diin mü? Bugün a>nı dunım olsa, yine aynı ka- ran \erir miydin? — Fenerbahçe taraftannın kızdığı benim Be- şiktaş maçı öncesi Galatasaray'a gitmem oldu. Ben de isterdim ki Galatasaray'a Fenerbahçe ta- kımında Besiktaş'a karşı oynadıktan sonra gide- yim. Ama inanın, o günkü şartlar böyle gerekti- riyordu. — Peki senin Fenerbabce'den böylesine kaç- man için bir neden var mıydı? — Belki de vardı? — Ne gibi, açıklar mısın? Beni F. Bahçe'den iteklediler — Beni açıkçası iteklediler. Dört defa Metin Aşık'la konuştum. Bu arada Ergun Ağabey (Gür- soy) ile de konuşuyonım. Ergun Ağabey bana "Git kulübon ile konuş, öyle g d " diyordu. Gi- diyordum Metin Aşık'a "sonra konuşalım" di- ——^——^—ı mt" -* Dönemem F.Bahçe'ye dönmem imkânsız. Düşünemiyorum bile. Benim için çok konuşuldu. Hazır her şey durulmuşken yeniden ruhsal bozukluk içine girmek istemem. yordu. En son konuşmamda ise "Kim daha faz- la veriyorsa ona git" dediler. Ben de açıkçası şo- ka girdim, moralim bozuldu, karanmı verdim, Galatasaray'a gittim. — Bugün aynı şeyi yine yapar mısın? — Ben duygusal bir insanım. Galatasaray'a da- ha iyi şartlarda gelmek isterim. Bu konuda fazla bir şey söyiemek istemiyorum. — Şimdi takıma girmek için bir şans istiyor- sun. Peki ama şansı beklerken sen de takıma gir- mek için neler >api)orsun? — Geçen sene evlilik yaramadı falan diye laf- lar çıkardılar. Ama bu sene hiçbir mazeret yok. Evlilik hayatımı da duzene soktum. Hatta seks hayatım da artık tamamen düzen içinde. Kendi- me de çok iyi bakıyorum. Ben hazınm diyorum kendi kendime, ama bakalım Mustafa Hocamız ne zaman bin görecek, bekliyorum. Geçen yıldan çok daha iyiyim. — Geçen yıl 1 milyarhk transfer yapbn. Ne yap- tan aldığın parayla? — 500 milyonu aldım, gerisi hâlâ kulupte. Bir- kaç gün sonra galiba 250 milyon verecekler. Al- dıgım 500 milyonu her Karadenizli gibi iyi değer- lendirdim. — Şu gunlerde Fenerbahce'nin Hasan'ı iste- yecegi söyienivor. Ne divorsun bu söylentilere? — Dönemem, benim için imkânsız. Fener'den çok gürültü patırtı ile Galatasaray'a gelmişim, şimdi yeniden Fenerbahçe'ye dönmem mümkün degil. Düşünemiyonım büe. Benim için çok aleyh- ıte konuşuldu. Hazır her şe>' durulmuşken yeni- .den aynı ruhsal bozukluk içine düşmek istemem. — Diyelim ki Mustafa Hoca seni takıma alma- dı. Kiralama dönemi de geldi ve Fenerbahçe seni istedi, ne dersin? — Fenerbahçe'de eziklik duyanm. Kendimi toplayamam. Değil oynamak, sahaya bile çıka- mam. Fener'den aynlanın yeniden Fenerbahçe'- ye dönmesini kimse iyi karşılamaz. Benim dunı- mumu, o günleri nasıl yaşadığımı ancak bir ben bir Allah bilir. G.Saray'da yalnızım Galatasaray'da şimdiye kadar hiç kimse benimle oturup konuşmadı. Yalnızca Mustafa Hoca geçen gün "Seni iyi görüyorum. Daha iyi olacaksın" dedi. — Şu anda Galatasaray'da bir yalnız adam du- rumundasın, ben öyle anlıyorum. Yoksa yanlış mı? — Ergun Ağabey vardı. Beni o getirdi Galata- saray'a. Ama aynlınca şimdi benimle kimse ko- nuşmuyor. Beni şu kulübe kiraya vereceklermiş, buna vereceklermiş. Kimse bir sey demiyor ki, hatta benim geri kalan paramı ne zaman verecek- lerini bile kimse bilmiyor. Ben Galatasaray mu- habirlerinden öğreniyonım benimle ilgiÜ du- rumları. — HeM diye biri geldi geçti. Sen onunla bir se- zon birlikteydin. Held bu kadar eleştiriyi hak et- ti mi? — Bence etmedi. Held o kadar kötü bir antre- nör değildi. Ama iki maç kötü gidince adama çul- landılar. Geçen sene Galatasaray zaten kötüydü, Held'in bir suçu yoktu ki. — Fenerbabce'nin 6-1'lik yenilgisi için ne di- yorsun? — Beklenmedik bir sonuç. Ben maçı radyodan dinledim — O gün maçınız yoktn. Maça gidebilirdin. — Nasıl giderim ki Fenerbahçe raaçına. Gide- bilir miyim yoksa siz söyleyin? Sonuca inanama- dım. Çünkü Fenerbahçe Aydın'dan 6 gol yiyecek bir takım değil. Hatta berabere bile kalacak bir takım değil. Ama oldu işte. Futbolda her şey olu- yor. Fener'inki de bir kaza.