19 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 EYLÜL 1990 CUMHURİYET/17 HAVA DURUMU TURKIYE DE BUGÜN Meteoroloji Genel Mudürtu ğu'nden alınan bılgıye gore yurdun kuzeyöoğu bökjelen parçalı bulutiu, Doğu Karadenız kıyılan sağanak yağışlı dığer yerler az buluttu ve açık geçe cek Hava sıcaklığı deöışmeye- cek Rüzgâr Doğu ve Güney ke- sımlennde gûney ve batı yön- lerden hafif ara sıra orta kuv- yer yer 27 denız mılı hızla esecek Van Golü nde ha vettB esecek Dencteröe rûzgâr va Az bulutu ve açık geçecek Rüzgar guney ve batı Karadenız ve Marmarada yıldız yönlerden hafif ara sıra orta kuvvette esecek Görüş ve karayel, dğer denızlenmızde uzaklığt 10 km'nın ûzennde bulunacak gûnbatısı ve karayelden 3-5, yer yer 6 kuvvetmde saatte 10-21 W*k A * * " » T**™"1 " * 9 Ö C { f 0 " 1 Mana Mapazan Aeyaman Alvon Ajn Amara Anbtya Antaiy» Artvm *dm Mrtear Bieak 6ö A 3a° 23° Dıyartıatar A 30° 17° Edıme A 36° 22° Erancan A 28° 10° Eraırum A 2#> 12° Eskışetur A 28" 16° Gaaantef) A 29°20°Gıre$ıın 36° 19° Mansa 30° 15" K Maraş 30° 14° Mersın 27° 10° Muğla 30° 15° M115 3 5 ° 2 2 ° N d A 33°20PGumuşhweA A 24° 13° Halrtân A 33°B°lspam A 31°WICarsg Bitüs Bokı Bgrea Çanakkate Çorum Oenat A 3CP12° Kasömonu A A 28»WKaysen A 30° 14° KnMareB A 28°18°Kanyj A 29° 16° Kutahya A 34» 18° Malatya 26° 21° Ordu 25° 12° ftae 30° 17° Samsun 32° 13° S»rt 27°19°Snof> 34°20°Svas 25° 12° Tetordaj 27° 13° Tıabzon 24° 13° Uıncelı 29°16°Uşak 28° 14° Van 30°12°Vo4)a 33° 18° Zotıguldak A 34° « ° A 36° 16° A 30=24° A 32° 20° A 28° 12° A 29" 12° Y 25° 20° Y 26° 21° A 26°18° A 26° 23° A 26° 17° A 27° 9° A 28°17° Y 25° 20° A 32° 14° A 29° 12° A 27° 14° A 29° 12° A 25° 14° A-açık B-buluUu &-gu<«ş* K kvt S-ssk BULMACA SOLDAN SAĞA: 1 2 3 1/ Kıyı sağlık ıdare- sınce gemılere venlen gınş çıkış ıznı. 2/ Bır mcyve. Hamurun, fınna venlmeden ön- ce dınlenmesı ıçın ûzennde bekletıldığı tahta 3/Sakıza kıva- mıru arttınnak ıçın katüan, kauçuk cın- sınden bır madde. 4/ Gözlen görmeyen.. Yenıçerılenn kayıtlı olduklan kutuk def- ten 5/Kan kansen 6/ Bestelenmış her ttır şııre Batı'da venlen ad Kuralına uy- gun 7/ Bademden yapılan bır şerbet Ilkel benlık 8/ Düzgun sarılmış halat yumağı Bır sayı 9/ Üç aylarda med- rese öğrencılennın köylen dolaşarak ımamlık edıp para ve erzak toplama- ları Toprak damları sıkıştırmakta kuüanılan taş sıhndur YUKAR1DAN AŞAClYA: 1/ Yunan mıtolojısınde kanatlı at 2/ Orta Asya'da yaşayan Şamanıst Türk- ler arasında, çeşıtlı seylerden anlam çıkartarak bakılan fal Yal- dızlı. 3/ Yüksek orunlu devlet adamlan Brr renk 4/ Herhangı bır knvvet alanından geçtıgı varsayüan güç çızgüen Sıfat 5/Tek bır sanatçının tek bır çalgı ıle verdığı konser. 6/ Kalın büktümüs sıcım Uygun, yaraşır 7/ Taze soğan ve marulla pışınlnuş kuzu etı yemeğı Araba okunun eksenı 8/ Bır kürk hayvanı. Duygu ve düşuncelen behrtecek bıçımde yuzde belıren kımıldanışlar. 9/ Tanntanımaz Mardın'ın bır ılçesı 60 YIL ÖNCE CumhurİYet Köy muallimleri 1 EYLÜL 1930 UVUK UYYAK PfYUKOSU UYTMEPıTJUKOSUIıl£T««LMZ Köy çocuklannın ıstıfadelennın ternını ıçın Turkıye dahılındekı kız ve erkek muallım mekteplennden mezun bütün genç muallımlerın köylere naklen tayınlen Maanf Emınlerı kongresınde takarrur etmış ve keyfıyet Vakâletçe tasdık edılmıştır Mektepten çıktığından ıtıbaren köylerde çalışmıyarak doğrudan doğruya şehırlere sığınmış olan bu gıbı kıdemsız hocalardan lst mıntakası dahılınde olanlar eylülün 4 uncu gününe kadar kendı arzularıle Maanf müdmyetıne ıstıda ıle müracaat ettıklen takdrrdc rkı sene, talıp olmayıp ta ıdare tarafından doğrudan doğruya tayın olundukları halde 3 sene köylerde ıfayı vazıfeye mecbur kalacaklardır Bu karar dün rnekteplere tamım ve alâkadarlara tefhım edılmıştır BUYUK İKRAMÎYE 35,QQQ LiRAOIR. Yeni idare Yann mevkıı mer'ıyete gırecek olan beledıye kanunu mucıbınce İstanbul ıdaresının suretı teşekkulune daır mzamname resmı gazetede neşredılmıştır Kanunun 149 uncu maddesı mucıbınce bırleştırılen tstanbul Şehremanetıle mahalh ıdaresıne kanun ve nızaralarla venlen vazıfe ve hızraetlen beledıye tatbık edecektır Yenı teşkılâtı Valı ıdare edecek ve lüzunıu kadar muavmı olacaktır Teşkılâtta arnırlıkler, amırlıklere raerbut başmemurluklar ve şefler olacaktır Bunlar hep maddelerle tasrıh edılraıştır Şehrın ımar ve tezyını, suların ıslahı, şehır plânlarının tanzımı ve buna mümasü ışler mahıyetıne göre Darulfıinun, yüksek meslek ve ıhtısas mekteplen ve bütun tıcarî, sınaî, fenni teşekkullerden almacak zevat ve ıhtısas erbabından ıntıhap olunup ıçtımaa davet edılen bır meclıs tarafından ıhzar, tetkık ve kabul olunur 30 YIL ÖNCE Cumhuriyet Komisyonda ihtilaf 1 EYLUL 1960 Emın kaynaklardan öğrendığımıze göre Anayasa Komısyonunda bır ıhtılaf baş göstermıştır thtılafın bılhassa, ıkıncı meclısın teşekkül tarzı, selâhıyetlen, sıyasî partılenn anayasadakı yen, önemı, ıktısat şûrasının kunıluş şeklı, selâhıyetlen ıle korrusyonun basınla olan münasebetlerınden doğduğu bıldınlmektedır öte yandan Ankara'dan henuz dönmüş bulunan komısyon Başkanı Ord Prof Dr Sıddık Samı Onar'ın, Mıllı Bırlık Komıtesı üyelerınden bazıları ıle görüşerek durumu anlattığı belırtılmektedır Haber aldığımıza göre, komısyonun bugünkü toplantısında bu konular üzerınde rnuzakere yapıiacak, komısyon üyelen başkandan genış malûmat ıstıyeceklerdır Sovyet füzeleri Kuba'nın Sıerra Maestra bölgesınde kurulan talım kampına gelen gönüllülere nutuk veren Kuba Başbakanı Fıdel Castro, Amerıka Bırleşık Devletlen'nı yenıden tehdıd etmış ve bu arada "Küba, Sovyetler BırlığTnın atom fuzelerı ıle yapacağı yardımı gerı çevıremez" demıştır Bundan sonra, San Jose'de yapılmakta olan ve Kuba heyetırun çekılmış olduğu Amenka Devletlerı Teşkılâtı Dışışlen Bakanları Konferansı konusuna temasla şunlan sö>lemıştır "San Jose Konferansı tanhe mal olmuştur Tarıh bu toplantıdan utançla bahsedecektır San Jose beyannamesıne Küba mılletı bır ağızdan cevap verecektır Artık tepeden tırnağa sılahlanmaraız zamarıı gelmıştır " Caracas'takı numayışlere polıs göz yaşartıcı bomba ıle karışınca şehır altüst olmuştur Pazartesı gunu daırelenn çalışma saatı sona ererken başlayan numayışlere bınlerce memur da katılmıştır Ana caddelerde trafık tıkanmış ve otomobıller karışıklık arasından sıynlmak ıçın saatlarca korna çalmışlardır GEÇENYIL BUGUN Cumhur.yet Başkanlık yarışı 1 EYLUL 1989 TBMM'nın 18 dönem 3 yasama yılı bugün başlıyor Mecbsın açılmasıyla bırlıkte yenılenecek olan Meclıs Başkanlığı seçımı ANAP'ta sorun yarattı Başbakan Turgut özal'ın talımatıyla ANAP grup başkanvekıllen ve başkanlık dıvanı uyelennın Yıldınm Akbulut'u yenıden aday göstereceklerırun bellı olması üzerıne Dışışlerı Komısyonu Başkanı Vehbı Dınçerler de aday olacağını açıkladı Doğancan Akyurek ve Erol Zeytınoğlu da daha önce aday olacaklannı bıldırmışlerdı Böylece ANAP tarıhmde ılk kez TBMM Başkanlığı'na Özal'a rağmen bırden fazla aday ortaya çıkmış oldu Öslo V-' l Ü! Sınkl V " Lenıngrad Moskova 4 DUNYADA BUGUN Amaenlam A 30° Amman A 35° Atına Bağdat BarcekH» Baseı Belgnd BHIIH Bonn Bruksd Bwiape5le Cenevre Ceof\ r Ddde Ouba Franktur» Gıme Helsnkı Kahnc Kopenlag toin Letoşa A 30° A 38° A 32° A 26° A 28" Y 22° Y 26° A 25° A 29° A 26° A 33° A 43° A 42° Y 26° A 34° , 25° A 34° A 31° Y 26° A 33° Lenmgrad Londra Madnd Mlano Mcntreal MostaM Munıh A 2*> Y 23° A 30° A 33° A 27° A 22° Y 25° A 26° A 26° A 28° A 25° A 42° A 31° A 30° A 33° A 32° A 33° A 26° A 29° A 29° Wastm(jton A 27° Zunh A 27° OskJ Pans Ptag Rıyad Roma Sotya Şa.-n lelAvıv lunus VsnedHc TARTISMA Daba Çok Profesör mü? Bilim evrenseldir. Bilimdeki evrenselliği değerlendiren çok sayıda saygın dergi ve periyodikler (her alanda) varken kimi oğretim uyeleri tum etkınliklerini şimdiye dek niçin saygın bir suzgeçten geçemeyen yurtiçi dergilere yoneltirler? Konuların en genış bır yelpazede, her >önu ıle lartışılmasında sayısız yarar vardır Sağlıklı sonuçlara vanlması bakımından çok onetnlı- dır bu Kuşkusuz bu yapılırken konunun, ıle- n ve çağdaş toplumlarda nasü çözumlenmış olduğu ve hangı asamalara geluıdığı olgusu da göz ardı edılmemelıdır Ulkemızde her basa- maktakı akademık unvanların venhşı oldum olası hoşnutsuzluklara kaynak olmuştur Öl- çuler nesnel olmaktan çok öznel çercevede su- rup gıtmektedır Bu unvanlar, haketme yen- ne bazen çok comertçe sunulma olgusundan soyutlanamaz ıse hoşnutsuzlukların da sonu gelmez Hakedılışler ıçın de elde çok somut ven ve ölçutlenn olması gerekır Belkı çoğumuz, bır Nobel Bılim Ödului nün alınmasının ne kadar zor olduğunu hep duşunurüz Bu ödulun bu derece saygın olma- sının nedenı, venlmesmdekı ısabetlı seçımden ılen gelır Boyle bır seçımı yapmak ıçın de el- de bırtakım şaşmaz ölçut ve standartların ol- ması gerekır Bu ölçutler daha kusursuzu bu- lunduğu zaman üenye dönuk gelıştınlebılır ve- ya gerekıyor ıse tumuyle değıştınlebılır Bugun temel bılımler alanında, dört karın- canın üç filden daha fazla olduğu sayısal ger- çeğı göz önunde bulundurularak kımı eleştı- nlebıhnen yönlenne karşın, daha ıyı bır ölçûm sıstemı gelıştırılmceye kadar (böyle bır sıstem var ıse behrtılmesı ve tartışmaya sunulması ye- rinde olur) Science Cıtatıon lndex ölçutu, şımdılık en geçerlı bır yöntem olarak görun- mektedır Temel bılımler dışındakı bılım alan- ları ıçın bılım adamı Prof. Yurtsever'ın tum değerlendırmelenne katılıyonım, başka evren sel ölçü ve standartlar kullanılabılır örneğın bu alanlarda da Social Scıences Citaüon In- mele oturtulabılmesı ıçın her şeyden önce Turkiye'nın bugun daha çok profesöre mı, yoksa daha fazla bılım adamma mı gereksı- nımı vardır, sorusuna yanıt verümelıdır Ül- kemızm bılım alanında hakettığı yere oturması ıçın önce uluslararası saygın dergılerde yayın yapmak ve oyunu geçerlı kuralları üe oyna- mak koşuldur Çağdaş ılen Batı dunyasındakı profesörluk ölçutunun ve gereklerının, tum kurallarıyla bızde de ışlemesı ıstenmelıdır Bızdekı, kay- gılardan uzak en uzun akademık basamak ola- rak gerçekleşen profesörluğun, yalruzca pro- fesörluğe yukseltılmede bıhm ölçutune ağır- hk vermekle yetınılmeyıp behrlı sureler sonun- dex kullanılmaktadır Bıhm evrenseldir Bılımdekı evrenselliği de- ğerlendiren çok sayıda saygın dergı ve penyo- dıkler (her alanda) varken kımı öğretım tiye len tum etkınliklerini şımdıye dek nıçın say- gın bır suzgeçten geçemeyen yurtıçı dergilere yöneltırler'' Bu konudakı tartışmalann sağlıklı bır te- da tekrar yenılenme zorunluğu getınlerek dı- narruk bır yapıya kavusturulmasının kesınhkle gerektığı ınancında olduğumu özelhkle beurt- melıyım EFRAİM AVŞAR Akdeıuz Lniversıtesı Fen-F.debıvat Fakultesı Kimya Bolumu'nden Bır Profesor Değerlendirmeme Komisy onu Komisyon, alt çalışma gruplannın çoğu zaman adayın bilim dalı dışından seçtiğı için adayın yayınlarının gerçekçi ve bilimsel esaslara uygun olarak incelenememesi soz konusu olmaktadır. 1990 hazıran ayında Cumhuriyet Gazetesfn de, Doç. Dr. Banş Akreboğlu'nun "Zor Profesörluk" konusunda açtığı tartışma, öğ- retım uyelen arasında büyuk ılgı ıle karşılandı Bıhndığı gıbı 1989 hazıran tarıhınden önce 2547 sayılı YOK Yasası'na göre profesörluk ıçın muracaatlarda, ılgılı rektörler üç profe- sörden oluşan bır jurı kurarak muracaatların değerlendırılmesını sağlıyor ve ünıversıte yö- netım kurulunun da göruşunü alarak adayla- rın profesörluğe yukseltılmesı veya yukseltıl- memesı hakkındakı önerılen YÖK'e bıldı- nyordu Ancak 1989 hazıran ayında 369 sayılı Ka- nun Hükmünde bır kararname ıle bu sıstem degıştınldı Yapılan değışıkbkle profesor aday- lannın 2547 sayılı kanunun 26 maddesının (a) fıkrasırun 2 bendıne öngörülen şartlara uy- gunluğunu mcelemek uzere unıversıtelerarası kurulca seçılecek beş kışıhk bır "Degerlendır- me Komısyonu" kurulması öngörulmuştu öğrendığımıze göre unıversıtelerarası kurul, Sayın Dograrflacı'nın adaylannı seçtı Değer- lendırrne Komısyonu ıçın unıversıtelerarası ku- rula başka adaylar da önenlmıştı, ancak bu kurul her zaman olduğu gıbı dığer önenlerı bır yana ıtıp Sayın Doğramacı'nın adaylannı seçmıştı Değerlendırme Komısyonu'na seçılen pro- fesörden üçu, ne hıkmetse, Bilkent Universı- tesi'nde (Anayasa Mahkemesı Bılkent'ın unı- versıte statusunu vptal etmeden önce) dığer ıkı- sı de İU. Tıp Fakultesı ve HL Tlp Fakultesı'n- den Sayın Doğramacı'ya çok yakın ıkı profe- sör ıdı Ve "Değerlendırme Komısyonu" ça hşmava başlamıştı Bu komısyon tum bılım dallannda profesor adayları hakkında goruş bıldırecektı Gerek duyarsa alt komısyonlar kurup adayların yayınlannı ınceletecektı Müracaat 1989 ekım ayı sonundan ıtıbaren başladı Komısyon neyı mceleyecektı'' Adav 2547 sayılı kanunun 26 maddesının (a) fık rasını 2 bendıne uygunluğunu araştıracaktı Bu madde aynen şöyle dıyordu "Uygulama araştırmalan yapmak ve uluslararası duzeyde yavın >apmak." Uluslararası duzeyde yayın ıçın bu komıs- yon hıçbır yasal dayanak olmaksızın bır öl- çüt getırdı Adayın "citation index" te adının geçmesı Tum adayların bilimsel yayırüannı bu komıs- yonun ıncelemesı mumkun değıldı, aynca har- cı da değüdı Komısyon ışm kolayına kaçmıştı YÖK'tekı memurlar aracılığıyla adayın "cıta- tıon ındex" lıstesınde adının olup olmadığını araştınyordu Ne muthış araştırma ve ıncele- me değıl mı 9 tnsan duşunuyor, bu durumda komısyona ıhtıyaç var mıydı 9 Bu ışı YOK'te- kı memurlar daha rahat ve kolay yapıyorlardı tlk etapta "cıtatıon ındex" lıstesınde adı olan adavlara, alt komısyonlara dahı ıncelet meden bır cumlelık uvgunluk yazılan gönde- nldı Adayın bır yazı ıle bır kez "cıtatıon ındex" lıstesınde adının geçmesı profesörluk şartlarını sağlamasına yetıyordu Başka hıç- bır yazı, kıtap, bıldırı, uygulama araştırması, büımsel faalıyet ışe yaramıyordu Ayrıca bır buyuk yasal hata daha yapılıyor- du. Çunku 2547 sayılı kanunun 26 mad. (a) fıkrasırun 2 bendı yalmzca uluslarararası ya- yından bahsetmıyor, büımsel araştırmalarda çok önemlı bır yerı olan uygulamalı araştır- madan da söz edıyordu Kanun yapıanm ama- cı burada çok açıktı îlgılı maddedekı bu ıfa- de ıle bıhmın özelhkle ulkeye katkısı açısın- dan, yurtıçınde uygulanmasını vurguluyordu Değerlendırme Komısyonu ıse adayın uygu- lama araştırmalannı hıç ıncelemıyordu, çun ku kendısı ınceleyecek çapta değıldı Ancak adayın bılım dalı ıle ılgılı bır alt komısyona adayın uygulamalı araştırma yapıp yapmadı ğını ıncelettırebılırdı Değerlendırme komısyo- nu bunu da yapmadı ve yasaya aykırı hareket ederek "cıtatıon ındex" lıstesınde adı geçen adaylar ıçın hemen uygunluk yazısı gönder dı Bu lıstelerde adı geçmeyen adaylan alt ko- mısyonlara "havale" ettı Değerlendırme ko- mısyonu çok "ozel" seçtiğı alt komısyonlara bır yazj göndererek >almzca ada>ın "index"lı bır dergıde yazısı olup olmadığını soruyordu Bu yazı ıle özelhkle adayın uluslararası kong- relerde sunduğu bıldırıler \e dığer yayınları nın ıncelenmemesı konusunda alt komısyon uyelen yönlendınlıyordu Aynca alt komısyon uyelennı adayın bılım dalı dışından da seçe- bılıyordu. Bır hukukçu aday hakkında bır ık- tısatçı göruş bıldırebılıyordu Her adımda, her davranışta yasalara ve bi- limsel özerklığe aykırılıklar sözjconusu ıdı Adayların pek çoğu on aydır bu çok "yuksek" komısyondan rapor beklıyor Ko- mısyon ıstedığı gıbı çalışıyor Başkan zaman zaman yurtdışına çıkıyor, komısyon da bu du- rumlarda çahşmalarına ara venyor Bızce bu "Değerlendırme Komısyonu" bi- limsel özerkhğe ve yasalara aykın olarak ça- lışmaktadır Çunku 1) Komısyon 2547 sayılı YÖK Kanunu'nun 26 mad (a) fıkrasının 2 bendını tamamen yanlı; değerlendırmektedır Bu maddenın "uluslararası duzeyde yayın" kısnunı yalmz- ca ındex'lı bır dergıde yayın olarak kabul et- tığı gıbı aynı maddenın "uygulamalı araştırma" kısmını da hıç göz önune alma- maktadır 2) Komısyon, alt çalışma gruplannı çoğu za- man adayın bıhm dalı dışından seçtiğı ıçın adayın yayınlarının gerçekçi ve büımsel esas- lara uygun olarak ıncelenmemesı söz konusu olmaktadır 3) Komısyon, alt çalışma gruplanna gön- derdiğı yazılarla adayın yalruzca mdex'lı bır dergıde vazısının olup olmadığını sorarak ve dığer uluslararası yayınlarının ıncelenmeme- sını ısteyerek (bıldırüer, raporlar, dığer yayın- lar ) alt çalışma gruplannı yanlış ve yasalara aykırı şekılde yonlendırmektedır Daha pek çok çarpıklıklar sıralanabıhr bu komısyonun çalışmalan hakkında Bu komıs- yonun adını "Değerlendırme Komısjonu" de- ğıl de "Değerlendirmeme komisyotın" koysa- lardı, çok daha ısabetlı olurdu Aynca bu "ynce" komısyon gelecektekı pro- fesör adaylanna bır mesaj verıyordu "Artık, kıtap yazmanın, bıtdıri sunmanın, hatta ya- bancı dılde ındex'lı olmayan bır dergıde büım- sel yazılar yazmanın, uygulama araşbrması yapmanın hıçbır anlamı yok, boşuna bunlar- la uğraşmayın, >eter kı adınız cıtatıon index- te bır kez gecsın." Doç. Dr A. K13NT GALERI^ATOLYE PERA 146 97 38-132 64 26 (fı g ü l ç i n a k s o y s e d a t b a l k ı r h a 1i m ç e l i k e r t a n j u d e m i r c i h a l u k g e d i k b a h a r k o c a m a n s c n a y ö n a l n u r c a n p e r d a h ç ı k a d i r r e i s l i i 1 h a n ş c n 2 0 . 8 - 1 0 . 9 . 1 9 9 0 DERIMOD KULTUR MERKEZI Beika de^'er Durak ISTANBLL îB2 84 30 SANAT CALERISI Yeni meısitnde çok değişik ürünletie karştntzdayız. İthal buro setlen çerçeveler renklı caml^r bcgenımze sunulmuştur Bckh\oruz Rumelı Cad Bilge Han 81/5 Osmanbey 146 70 25 Haki A l ITEM SANAT GALERISI Zurı v M*j Sabr Berle F.*g\d in <,^ Resim ve H e y k e l C hd fturak Seyy t Boıdogon Musiofo Ato fAu^lofo Alt Mc» Turgut A olf, A<J o i Vl«(.h 0 « v T a « Dıkm Om«r J Omt* Kol 7Ey1uM990 1 1 " 19 Kuyulubosfon Sok 44 Tel 147 08 99 147 97 56 S f Fuot AcorogJu Rahm Aktung Selmo O Antikalarınızı alıcısıyla buluşturun 131.MÜZAYEDE 30 EYLÜL 1990 YILDIZ SARAY'INDA Degerlı Tablo lannızı Hat larınızı Kuran-ı Kerım lerınızı Osmanlı Gumuşlerı nızı tznık Çınılen nızı ve Anltka larınızı ucretsız ekspenız ve sıgorta yapıyor sızın adınıza muzayedelprımızde satıyoruz Tecrubelerımızden yararlanın GALERİ ARŞİV NICKY BOULLIER Sızı sevımlı dostlarıyla tamşmaya çağırıyor 23 ASustos 22 EyKıl Muzık Kerım Fersan î tı 1 !U ıre ı rf hı Kalamış Fener Cad 48 3 346 29 91 EXCLUSIVE S A N A T M E R K F Z İ Yalçın Sadak Dı Fılız Çoğman SANAT TARIHI DERSLERl KAYITLARIMIZ BAŞIAMIŞTIR hgtttCjd. 389'l Sudıyt ISuAft It ftükl» UMul 363 T5 94 ANTIK A.Ş. MtZAVtnt ORV..AS12ASVI1NV Eyiam Cad 16 Nışantaşı - İstanbul 1 30 74 82 - 131 44 65 YAZ SONU KARMA SERGİSİ Nuri Abaç Nevzat Akoral Ismall Altınok Rafet Arsal (HeyKel) Mustafa Asker Turgut Atalay Ibrahlm Balaban Cafer Bater Blrim Bozok Rkri Canturfc ADIdln CHno Eren Eyuboğlu Urtfu Gunay CaNt Ouraydın Ibrahim Satl 13-30 Ağustos Nıspellye Aylar C»4 NH ApL 24/6 Levent 169 80 14 149 93 1T POUTIKA VE OTESI MEHMED KEMAL ir Sayfa Açıldığında Ankara'nın 1920'lı yıllarını bılen çoktur, ama yazan azdır Fa- lıh Rıfkı Atay, 'Çankaya'sında o gunlerı şoyle anlatır "Gündüzlerı Meclıs'ten başka vakıt geçırecek yer yoktu Ak- şamları Mustafa Kemal tarafından çağnlmağa can atardık Eğer davetlı değılsek, Meclıs'ın yanındakı aşçı dükkânının ıçkı ıçebıl- dığımız koşesmde toplanırdık Men-ı müskırat kanunu (Içkı Ya- sağı Yasası) yürüıiukte ıdı Içkımızı polıs müdürünün adamla- rından sağlardık Bağlarda oturan bazı mılletvekıllerının de ın- bıklerı vardı Bır akşam boyle bır bağda bıze sıcak rakı sunduk- lannı anımsıyorum " O yıllarda Ermenıler ve Rumlar var Bunlann rakı çektıklennı çocuk yaşımda bılınm Bır kezınde, elımde testı ıle Ermenı ma- hallesınde (Hacı Doğan) babamın arkadaşı bır Ermenı kalfası- nın evıne rakı almaya gönderılmıştım Testıyı elımden düşürüp kırdığımda babamdan az mı zılgıt yedım Ermenı kalfanın adı Hamparsun Usta ydı Babamla fırsat bul- duklarında çekerlerdı Bız kalfaya 'Hamparsun Amca' derdık De- mek o yıllarda ASALA gıbt Ermenı örgutlerı yokmuş Ermenıler- le Turk çocuklan amca dıyecek kadar yakınmışlar Ermenılerle Yahudılerı bılıyorum, ama Rumları pek az hatırlıyorum Sonrakı yıllarda kente Macarlar doluşmuştu Nıye geldıklerı- nı bılemıyorum Bunlann Bela Kun yanlısı olduklan soylenmıştı Bela Kun bılmem kaç ay suren ıktıdarının sonunda düşünce adamlarıntn bır böluğü de bıze kacmışlardı Bunlar ellerınden her ış gelen Macar ustalardı Yenışehır dekı bakanlıkların ve dev- let daırelerının çoğunda bu Macar kalfaJan çalışmıştı Şışman, sarışın, sağlıklı, ın kıyım karıları ve kızları vardı Kentte bırkaç da Macar lokantası açılmıştı Şarabı sıcak suda kaynatır oyle ıçerlerdı de şaşardık Bu lokantalardan bırı Yeşıl Fıçı' adı altmda son yıllara değın geldt Bentm yetıştığım dönem- de 'Yeşıl Fıçı'nın sahıbı ayağı topalladığı ıçın Topal Mesut' de- nılen bır Arnavut'tu Ama karısı çok güzel gulaş yapan bır Macardı Macarların ıçmesı bızımkıne benzemezdı Sureklı şarap ıçer- lerdı Şarabı soğuk ve sıcak ıçtıklerı gıbı sıfon dedıklen bır alet- ten sıktıkları soda gıbı bır şeyle de ıçerlerdı Akşamustlerı ışten çıktıktan sonra ayakta btr tek atacak yerle- rı Macarlar ıcat etmışlerdı Macar lokantaları açılıyordu, ama şa- rap yetmıyordu llkın Trakya'dan fıçı şarabı getırtmışler Bu hem zor bulunuyor hem de pahalıya mal duyomiuş Bır çare aramışlar bulmuşlar da Işçılerının arasında fıçı ustası Balaş'ı Almanya'ya göndermışler Şarap çekmek ıçın gereklı şeylerı aldırrruşlar, üzumlerden şarap çektırmışler Şarap çekmek ıçın en uygun yerın Kavaklıdere'dekı bağlar ot- dugu saptanır Hem bır şarap fabrıkası kurulur hem şaraplık uzumler yetıştırılır Balaş Usta ışı daha genışletmek ıster, ser- mayesı yetmez Karşısına Cenap (And) Bey çıkar Bırlıkte şımdı- kı şarap fabrıkasının temetını atarlar Kavaklıdere'ntn öyküsü boyle Balaş Usta'yı sonradan tantdım Oğlu tenıs şampıyonu ıdı Kızı ıle de bır gazetede bırlıkte çalıştık Başkent Ankara'da şaraplık üzûm bağlarının yerınde şımdı yeller esıyor Bağlar bırer beton yığınıdır Ama şarap fabrıkası hâlâ duruyor Unlu Kavaklıdere şa- rapları gene var Hangı üzümle yapıldığını bılmıyorum Şarap tüketılsın dıye kentın kalabalık yerlerınde şarap satan dukkânlar açılmıştı Tabelalarında Kavaklıdere Şaraphanesı ya- zar, bardakla açık şarap satarlardı Çoğu kışı ıçkıye bu şarap- hanelerden öturu başlamıştır Ikıncı Dunya Savaşı yıltannda, Pos- ta Caddesı nde, boyle bır şaraphane çok unlüydu Buraya Ace- mın yen' de derterdı Şaır, yazar, gazetecıler, ressamlar buradan bırkaç tek açık şarap atmadan geçemezlerdı Geçende yolum duştü buradan geçtım Eskıden kalma hıçbır ız yoktu Postane yıkılmış, yerıne kocaman bır yapı yukselmıştı Meyhaneler yerınde yoktu Insanlar gıbı kentler de yenı yaşam- larını sürdürurler Yenılerı kuruluncaya kadar ÇAUŞANLARIN SORULAR1/SORUISLARI YILIVİAZ ŞİPAL "Kendiliğinden Sigortalı" SORU: Halen, ulaştınm sektorundeki bir şirkette 1970 ydın- dan bu yana sigorulı olarak çaiışmaktayım. Bu gorev- den once, 1963 ve 1964 ydlannda faaJıyetını bugun de surduren bır şirkette çalışmam bulunmaktadır. Ancak, işveren vergı ve sıgorta pnmknmı odemek ıçin hertıaugi bır bddırimde bulunmadığından, ıkı yılük sure emekU- lığırae sayılmamakta, bu nedenle de bngnn için emekii olamamaktavım. 1976 vüında bir diiekçe Be dunımu belırterek SSK mu- dnrluğune başvuruda bulundu iscaı de yanıt alamadım. 1) Buna gore, sıgortasız geçtn cataşmalannu yargı yoln ile saptamak ve kanıtlamak mumkun olabıhr mı? Eger kasıtlayabılırsem, geçerlı sayılır mı? 2) Bu sureyi borçlanabılır mıjım? B.B. YANrEl) SosyaJ Sıgortalar Yasası'na göre "Bır hızmet akdıne da- yanarak bır veya bırkaç işveren tarafından çalıştırılanlar" sıgorta- İı sayıhrlar Aynca, yasanın 6 maddesıne göre de "çalıştırılanlar, ışe alın- maiarıyla kendilığınden 'sıgortalı' olurlar" DunkU ve bugunku uygulamada, bırçok ışverenın yasanın bu maddesını görmezlıkten geldığı ıçın, çauştınlanlann kendılığınden sıgortalı olamadığı gözlenmektedır Sıgorta kapsamında geçmesı gerekırken, ışvererüerce büdınlme- yen çalışma surelerını yargı yoluyla kanıtlamak ıçın aranan S yü- hk zaman aşımı suresı, 3395 sayıü yasa üe 9 Temmuz 198Tden geçerlı olarak 10 yıla çıkarılmıştır Yasanın ve yönetmelıklerın öngörduğü ydkttmlulüklen yenne ge- tırmeyen, venlmesı gereken belgelen işveren tarafından venlme- yen ya da "çalıştıkları kunımca tespıt edılemeyen sıgortalılar, çalıştıklarını, hızmetlerırun geçtığı yılın sonundan başlayarak 10 yıl ıçensınde mahkemeye başyurarak alacaklan ılam ıle ıspatlaya- bılırlerse, bunlann mahkeme karannda bekrtüen aylık kazanç top- lamı ıle pnm ödeme gun sayılan nazara aünır" Bundan 26 yıl önce, 1964 yüında sıgortasız geçen çalışma süre- lerı, yasada ongörulen zamanaşımı sınırı dışına düşmüştıir Bugun ıçm, 1980 ve sonrası sıgortasız geçen çalışma sürelen, yargı yolu ıle kanıtlandığında, geçerlı sayüır 2) Sıgortasız geçen çalışma surelennın borçlamlabımesı de söz konusu değıldır Yalmzca, yedek subay okulunda geçen sureler ıle er olarak geçen askerbk surelen borçlanma kapsamındadır T.C İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ SİYASAL BİLGİLER FAKULTESI DEKANLIĞI 1 Fakültemız Döner Sermayesı kanalıyla bır akademık yıl sürelı SERBEST MUHASEBECİMALİ MÛŞAVtRLİK VE YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLtK SINAVLARI İLE DİĞER MESLEK SINAVLARINA HAZIRLIK EĞİTİM PROGRAMI düzenlenmıştır 2 Bu programa hukuk, ıktısat, malıve, ışletme, rauhasebe, ban- kacılık, kamu yönetımı ve sıyasal bılunler dallanyla bu okullann mu- adılı okullardan en az lısans düzeytndekı mezunlar Vatılabıhr 3 Programda yer alacak konular Muhasebe Kuramı, Fınansal Mu- hasebe \e Bılanço, Malıyet ve Yönetım Muhasebesı, Şırketler Mu- hasebesı, Bılgısayar Uygulamalı Vluhasebe, Banka Muhasebesı, Sı- gorta Muhasebesı, Enflasyon Muhasebesı ve Yenıden Değerleme, Kon solıdasyon, Malı Analız, Denetım Teknıklerı, lç Kontrol, Raporla- ma ve Revuvon, tstatıstık, Türk Vergı Mevzuatı, AT Muhasebe ve Vergı Mevzuatı, Sosyal Guvenlık Hukuku, lş ve Kıymetu Evrak Hu- kuku ve Seçımlık Ders olarak da Dış Tıcaret ve Kambıyo Mevzuatı ıle Gümruk Kanunu ve 1dan Yargılama konulandır 4 öğretım 15 EKım 1990 günu başlayacak \e 17-20 saatlen ara- sında Beyazıt'takı Sıyasal Bılgıler Fakultesı'ndekı eğıüm merkezın- de surdurulecektır 5 Program ıçın ön kayıt 3 Eylul 1990 5 Ekım 1990 tarıhlerı ara- sında vapılacaktır 6 Daha fazla bılgı ve ön kayıt ıçm aşağıdakı adreslere başvurula- bılır 1U Sıyasal Bılgıler Fakultesı Beyazıt Tel 511 10 17/den 404 522 25 22 526 13 17 Basın 32465
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle