Katalog

CUMHURİYET/10 HABERLER 15 AĞUSTOS 1990 KOBFEZ KBİZİ...KOBFEZ KRİZİ... KOHFEZ KRİZİ...K<H» EZ KBtZt... KO1 Habıır cla bekleyiş sürüyorHabur sınır kapısında bekleyen TIR ve kamyon şoförleri yiyeceklerinin bittiğini öne sürerek "Günlerdir bekliyoruz. Ankara'dan izin gelmeden eeçiş izni verilmiyçr" diye yakındılar. 4 gündür bekleyen Alman ilaç firmasına ait tıbbi malzeme yüklü 3 TIR şoförü Almanya'yageri döneceklerini söylediler. Bu arada birçok diplomat da Irak'tan gelecekleri karşılamak için bekliyorlar. VEDAT YENERER HABUR — Türkiye'nin Irak'a ambargo karannı uygulamaya ^ciftTTiflyınHan dünc kadar Habur sınır kapıandan 4 bin 693 araç Türkiye'ye gjriş yaptı. Araç geçi- şinin kesildiği sınırda kuynık oluşturan çok sayıda araç giriş ve çıkış yapabilmek için Ankara'dan izin bekliyor. Bu araçlann yükle- rini ambargo kararının uygulan- maya başlamasından önce abp al- madıklan araştınlıyor. Habur'da dün sabaha karşı si- lah sesleri ile uyanan şoförler, Irak'ın Türkiye'ye saldırdığını dü- şündüklerini söyleyerek "Meger hınulanı ateş açüıyonnnş" dedi- ler. Irak'tan, ambargonun başla- ma günü olan 7 ağustos gününden önce ve sonra yükleme yapan TIRIar ve Irak'a malzeme taşıyan araçlar Habur Sınır Kapısı'nda, geçiş izni için Ankara'dan gelene dek bekletiliyorlar. Irak'taki değişik şehirlerden malını ambargo gü- nünden önce ve sonra yüklemiş TIR'cıIar, sınır kapısında bekletil- me nedeni olarak Ankara'dan ge- lecek olan iznin gösterilmesini saçma bulduklannı söyleyerek "Biz mabmızı Tsinden önce vük- lemlşiz. Bütün evraklarda yazdı bn. Neden barada güçlük çıkar- tayoriar, bizi perişan ediyoriar" di- ye yakınıyorlar. Bir Yugoslav inşaat şirketine ait iş makinelerini Yugoslavya'ya geri taşıyan, yaklaşık 10 TIR'ın şoförü, kendilerine sürekli olarak sorun çıkarıldığını söylüyorlar. Şoförlerden Svetislav Kandiç, Bağdat'tan iş makinelerini geri götürmek için yüklediklerini ve yaklaşık on gündür Habur'da beldetildiklerini ileri sürerek şöy- le konuşuyor: "Bize 'Ankara'dan teleks bekli- yoruz. lan verilirse geçersiniz* «M- yorlar. Borada ambargo günün- den önce yükleme yapmış arka- daşlar var. Kâgıtlar uzerinde yaz- dıgı balde geçiş izni vermiyorlar. Bötti» yemeUerinuz bitti. Konser- vderimiz bozuMu. Gece ohmca da sıcaktan, sivrisinekten ve yttder- ce çocok kırazdaa •yaymanjronız. Ankan'daki konsolosa haber TW- dik. Barada bekletildigimize iaa- namadı." Çok sayıda yabancı TIR'ın ya- nında, değişik malzemeier taşıyan Türk TIR'lan da gümrükte izin için beklerlerken dört gündür bekleyen Alman ilaç firmasına ait tıbbi malzeme yüklü üç TIR şoförü, dün AJmanya'ya geri dö- neceklerini açıkiadılar. Bir Yugos- lav TIR'ı da ne Irak tarafı, ne de Türk tarafı kabul etmediği için iki ulke arasındaki geçiş köprüsünde bekletiliyor. Geçişlerin her gün bi- raz daha azaldığı gözlenirken dün Irak'tan yaklaşık 40 TIR Türkiyei ye giriş yaptı. Irak'tan Türkiye'ye gden şoförler, dağlann arkasında Irak askerlcrinin coğaldığuu ve bir hareketin göze çarptıgım ileri sür- düler. Türkıye'den Irak'a dün sa- dece bir TIR'ın geçiş yapmasına izin verildi. ENKA Holding'e ait TIR, Irak'a yiyecek maddesi taşır- ken ilaç ve diğer malzemelerle yüklü TIR'lar izin alamadıklan- nı beürterek geri dönmeye başla- dılar. ECEYÎTE YAMT Battal: TBMDVrniıı izni, aşırı jandarmalık ANKARA (UBA) — DSP Ge- nel Başkanı Bülent Ecevit'in, Kör- fez krizi konusunda RP Genel Başkam Necmettin Erbakan'ın konuşmamasına yönelik eleştirisi- ni, kapatılan Milli Selamet Parti- si (MSP) Sözcüsü Şener Battal ya- nıtladı. Battal, hükümete TBMM'nin savaş ilan etme iznini "asın jaadarmahk" olarak nitele- di. RP Genel Başkam Erbakan'a yakınlığıyla bilinen Battal, Erba- kan'ın Diyarbakır'da olduğunu belirterek "Sayın Ecevit'e verecek yanıbnuz her zaman mevcattur*' dedi. Kendi düşünceleri ile Erbakaı£ ın düşünceleri arasında herhangi bir fark olmadıgını anlatan Bat- tal, Ortadogu krizi ile ilgili düşün- celerini şöyle anlattı: "Saddam Hüseyin, yapugı ey- lemJe ABD'nin ve tsrail'in amaç- iarua hizmet etmektedir. Esasen Saddam Hüseyin'in bu tecavüzle- rinden, belli etmeseler biie ABD vc tsnul son derece memıiHBdnr. Bölgede Istamttitekrikeodi so- rBnlanaı knıdUeri çdzmdkttr. Ba- nş Güci teab etmek gercidne krn- di aralanada ba yapünmı etkili bir şekilde aygalamalıdırlar. Ay- nca Türidyr-ddu üsterin ker ne se- beple olursa afaın lslam Ukeleri- ne Itarşı knflaBilmaniBi tasvip et- •dyormz. Töridye maceradaa ka- çmnuJı, tdam ülkeleri arasında Nıi|M miiBiMnıııı yapıg Mr jt- UMc ka&ıda imluınalıdır." Irak'ta bulunan , Alman ve Fransızlann olasıiıkla bir giriş yapabilecekleri düşüncesiyle Ciz- re*de bulunan yabana diplomat- lann bir kısmı, umutlarım yitire- rek geri dönüyorlar. Askeri birlik- lerin sürekli olarak bölgede gez- dikleri dikkatleri çekerken Cizrei nin tek oteli olan Kadoğlu luris- tik Tesisleri'nde üstlenmiş gazete- ciler, yabana diplomatlar, göz- lemciler ve bölge halkı, sonunun ne olacağım bilmediği bir bekle- yiş ve 15 ağustos PKK kuruluş yıl- dönümü nedeniyle bir gerginlik içinde. Bugün gazetesinden iki gazete- ci, Cizre'de bulunan tank birliği- ninfotoğraflannıçektikleri gerek- çesiyle önceki gün gözaltına alı- narak Devlet Güvenlik Mahkeme- si'ne sevk edildiler. Uk sorgulamalanndan sonra sa- hverilen gazetecilerin duroşması, ileriki bir tarihe ertelendi. SİLOPİ'DEN GtRİŞ — Irak'U çalışaa işçiterimiziıı bir böMmii dc SUopi'den yurda döadöter. (Fotogref: Vedat Yencrer) 12 GÜNIRAKTA TUTSAKKALAN53 ÎŞÇİMİZ DÖNDÜ Kamptankaçmayıplanladık Körfez krizi başladığında Kuveyt'ten Irak'a götürülen ve 12 gün süreyle Irak askeri kamplarında tutulan 53 Türk mühendis ve işçisi yurda döndü. "Kaçmak için plan yaptık. Hepimiz bir Irak askerini esir alacaktık" diye uygulayamadıkları kaçış planını da anlattılar. TITRAN YILMAZ UYGAR GÜRKAN KKTC Havayollan'na ait uçak Esenboğa'ya indiğinde, bavaala- nırun dış batlar bölümünde bir dalgalanma oldu. Burada saatler- dir bekleyen aileler önce apronu gören pencerelere koştular. Bir anlık şaşkınlık, yerini sevinç yu- mağına bıraktı. Önce çoskulu bir alkış yükseldi. "Bravo, yap" ses- leri kanştı alkışlara, sonra ağla- yanlarla, gözyaşlan içinde kahka- ha atanlann sarmaş dolaş oluşu. "GcUücr, gddicr" çıghkian yan- küanmaya başladı. Ankara yolcu- lannı bırakıp Istanbul'a dojru ha- valanan uçağın tekerleri Atatürk Havaalaru'nın pistine değdiğinde aynı sahneJer bu kez Istanbul'da yaşamyordu. Körfez krizi başladığında Ku- veyt'ten Irak'a götürülen ve 12 gün süreyle Irak'ta askeri kamp- larda tutulan 53 Türk mühendis ve işçisi Ankara'ya geldiklerinde Esenboğa bu görünümdcydi. ön- ceki gün önce Ürdün'ün başken- ti Amman'a, oradan da Türkiye'- ye getirilmeleri sağlanan bu 53 ki- şinin büyük bölümü, Kuveyt'te termik santral ihalesini aian dört Türkfirmasınınoluşturduğu TJV konsorsiyumunun yönetici ve ça- lışanlanydı. Heyecanlı bekleyişi yaşayanlar arasında konsorsiyu- mun Yönetim Kurulu Başkam AM Rıza Bozkort'un eşi Perihaa Boz- kurt, kızları Banu, TanyeH ve GüUün'le birlikte, AP'li eski iki parlamenter, eski îmar Bakanı Hayrcttia Naldpofia ile eski Ma- nısa Milletvekili Oral Karaosma- aofİD da vardı. Pasaport kontrolünden geçip Dış Hatlar'a Uk adımını atan, Proje Müdürü Mehmet Çetin KöpriUö oldu. Kendisini bir an- da sevinç yumağının ortasmda bulan Köprülü, Cumhuriyet'e ya- şadıklanm şöyle anlattı: "Bfabn crtgtıgıımj şutiye Irak sınınna 15-20 kilometre nzakfak- taydı. O gün bir açılışımız vardı. Knveytli bir bakan ve müşavirie- rini bekÜTordıık. Ancak sabah s*. at 07.00'dea itibaren top sesleri işitmeye başladık. Biz bunn önce tatbikat sandık. Blraz sonrm da kentten iscilerimizi getiren araç- lar boş geldi. Şoförier, 'Ağabey, galiba çıkarma var. tşçilere mü- saade etmediler. Yalnız bizi gönderdiler' dediler. Biz de hazır- lawhk, »antiyedeki 32 kişi, bepi- •fa 5 araca badik. 100 kilomel- re kaâar nesafedeki Knveyt'e ka- rekct ettik. Henöz 5-6 kilometrt gftmemiştik ki tanklan gördük. önce biz bunian K«veyt Unklan sandık, ei saOadık. Hatta birkaç tanesini soünjıp goçtfl'- Bu arada 100-200 Une tankın araziden yo- faı çtkbginı gordük. Bizi dardar- dnlar. Dediler ki: 'Tamam, yol bitti'. Biz bftla onhuı Kuveyt tankı samyonhık. Sonradan fark ettik, tanklana toplan Koveyt'e yöne- Mkd. O zaman düştindiik, Bun lar Iraklı. Tamam, Kuveyt gitti'. Bir Türkmen subay geldi yaıumı- za, 'Hepiniz kampa dönün ve çık- mayın, çok tehlikeli' dedi. Onutı üzerine kampa döadök." Bu arada söze giren konsorsi- rı ile karşılaştıklannda dunnala- n için kendilerine ateş acıldıgını, çevrelerine kurşun ve top mermi- leri düştüğunü söyledi. Boz- kurt, bu maceranın tüm izlennı taşıyan en az 10 gunlttk sakalı, kir pas içindeki dbisesi iV; kızmın elindeki video kameraya da za- man zaman el sallayarak şöyle de- vam etti: "2-3 saadüt bir yoknlaktan sonra Basra'ya gddüt. Barada bi- zi nereye ko>acalüanaı şaşırdıiar. L'zun süre yer andılar, an* b«- lamayınca bir gece açık havwU yatmak zoranda kaldık. Erteti giin bir kampU katdık. sonra da demiryolu ile Bagdat'ı götürll- dük. Bizi askeri bir kampa koy- dular. Barada 40 mlUetten en az 10 bin kisi vardı. Ontar Mzc 'esir' diyorlar ve oradaki Iranhlara ol- dnga gibi 'esir' maamelesi yapı- yoriardı." yumun Yönetim Kurulu Başkam *~T , ., . ; Aü Rıza Bozkurtise Irak tankla- I s t a n b u l ' d a SÇVinç KAVUŞMANIN MUTLULUĞU- Irak'm Kuveyfi işgalinden sonra Irak'a götürülen 53 Türk, ÜrdtuTnnbaskeoti Anman özerinden Tirkiye'ye getdi. Türk mühendis ve işciler kendiJerini bekleyen ytkınlanyla sevinç içinde kucsklastdsr. (Fotograf: AA) Kuveyt'ten uçakla gelen 53 ki- şilik gruptan 5'i ise dün gece geç saatlerde tstanbul'a geldi. Ku- veyt'in, Irak sının yakınlannda- ki Sabia bölgesinde yapımını sürdürdüğü termik santral insaa- tında çalışan işçilerden Mehmet Kılıç, Cemal Coban, barita ma- bendisi Özer Ozkan, elektrik mü- bendisi tbrahim Mender ve şantiyenin kamp müdürü olduğu- nu belirten mühendis Sedat Yıl- dınm, Atatürk Hava Limanı'nda kendilerini karşılamaya gelen ya- kınlanyla hasret gıderdiler. Mühendislerden Sedat Yüdı- nm, Irak'ta yaşadıklanm şöyle anlattı: "2 agastos sabahı erken saat- lerde uzaktan duyalan top sesle- riyle uyandık. Sesler zanan ilerledikçe artarak yakıniasb. Kamptaki arkadaşlaria birlikte gnvenligiıııizi sagbunak içta Ka- veyt'e dognı yola çıkük. Yokta bizi ceviren askerler nemen ka- mpa geri dönmemizi istediler. Da- ka sonra Basra'ya, barada Od gon kmkuktan sonra Bagdat'a götfiril- dnk. Bagdat yakınlanndaki bir kaınpu 11 gün tutsak edlldik." Incirlik'te yoğun güvenlik önlemleri ADANA (Cambariyet Güney tHerl BiroM) — Incirlik kasaba- smda kurulu Türk-ABD ortak te- sislerinde, Körfez krizinin başla- masından bu yana en yoğun gü- venlik önlemleri dün uygulandı. Üs çevresine tekrar uçak savarlar yerleştirildü, F-l 11'lerin de hava- dan karayafiriatmahfOze taşıdık- ları görüldü. Körfez gerginliğinin başlama- sından sonra bütün dikkatlerin üzerine çevrildiği Incirlik Üssü dün savunma amaçlı yoğun gü- venlik önlemlerinin ahndığı bir gün yaşadı. Naküye uçaklannın birbiri ardına indiği lncirlik Üs- sü'nde F-l 11 'lerin de egitim uçuş- lan yaptığı gözlendi. Sabah erken saatlerde hangarlardan çıkarılan F-l 11'lerin kanatlarına havadan karaya fırlatmalı fuzeler yerleşti- rildiği göruldü. Kanatlannda fü- zelerle havalanan F-l 11 'lerin iniş yaptıklan sırada da füzder taşı- dıklan gözlendi. Bu arada krizin başlamasından sonra dün Ircirlik Üssü çevresine yerleştirilen, ancak daha sonra kaldınlan Türk uçaksavaıian dün yeniden yerleştirildi. Uçaksavar- lann sayısımn da arttınldığı belir- lendi. önceki akşam bir Ameri- kan araa tarafından başlanan, üs çevresine yerden havaya fırlatrnah füze yerleştirilmesi çalışmalan da dün tamamJandı. Indrlik'te dün alınan önlemlerle olası bir saldı- nya karşı üs savunmasının tü- müyle hazırlandığı kaydedildi. Ussün içinde bulunduğu lncir- lik kasabasında ise büyük bir ses- sizlik yaşamyor. ABD'li askerie- rin gerginlikten uzak bisikletlerle dolaştıklan veya ahşveriş yaptık- lan görülüyor. Batman NATO askeri havaala- nında bulunan Türk F-l6 savaş uçaklannın da gece eğitim uçuş- lan yaptıklan bildirildi. Havaala- mna inen Türk naküye uçaklan- nın sayısında da artış kaydedildi. Malatya 7. Ana Jet Ussü'nde de F-16'lann eğitim uçuşu sürü- yor. Üs çevresindeki güvenlik ön- lemleri de arttınidı. Güneydoğn'ya askeri araç Bu arada Güneydoğu'ya demir- yolu ile askeri araç sevkıyatmın da sürdüğü bildirildi. Dün Adana- Osmaniye demiryolundan çok sa- yıda askeri araç taşıyan bir trenin gectiği görüldü. Demiryoluyla Mardin'in Nusaybin ilcesine ka- dar taşıma yapüdığı öğrenikü. 'Savaş izni anayasaya aykun 9 TBMM'nin hükümete "savaş hali izni" vermesi kararı almasını hukukçular, "anayasaya aykın" bir durum olarak değerlendirdiler. TBMM'nin savaş ilanı yetkisinin kendisinde olduğu ve kimseye yetki veya izin veremeyeceğini belirten Anayasa Hukuku Profesörü Erdoğan Teziç, "Hem yetki hem de konu bakımından sakattır" dedi. Izmir Barosu Başkam Sabri Kurt da yasama yetkisinin devredilemeyeceğini belirtti. lç Politika Servisi — de sorumlalagnna dahil etmek- TBMM'de ANAP'b milletvekil- lerinin oylarıyla hükümete "sa- vaş izni" verümesiyle gündeme gden "anayasaya aykıniık" tar- tışmalannda hukukçular, Mecli- sin "yefld" ya da "izin" vereme- yeceğini, Anayasa Mahkemesi'- nin karann iptaiine gitmesi ge- tir. Yetki TBMM'ye ait okJugu için onaylanmış bir önerge ile cnmhurbaşkam ve hükümet esa- seı savaş Uan edemez. Akd hal- de hükümetin ilerde siyasi ve ce- zai sornmlnlugn gundeme geto" dedi. Başbakanlık tezkeresini "abes- k iştigal" şeklınde yorumlayan Prof. Teziç, "Bu acıdan henı yet- ki bem de konu baiunundaa M- kattır" diyerek Cumhurbaşka- nı'nın bu önerge ile yetki dışı kal- madığını, çünkü anayasadaki yetkinin TBMM'nin bir karanyla kaldırılamayacağını söyledi. rektiği görüşünu savundular l.Ü. Hukuk Fakültesi anaya- sa hukuku profesörü Erdogan Teziç, kelime oyunlan ile "ana- yasaya karşı hile yapılamayacagıaı" belirterek, "Ortada bukaksjd sakaüıgı da kat kat aşan, bir yoldnUa nıalAI işlem söz koausadur" dedi. Te- ziç, karann Cumhurbaşkanı'nın Anayasa Mahkemesi'ne gidilme- sinin "sakaüıgm ve yoklngan tespiti" için gerekli olduğunu vurgulayan Prof. Teziç, "Cvm- harbaşkanı'nm esasen anayasa- nın 92/2. maddesindeki yetkiyi kallanması dnrnmanda TBMM' nin de ooayını önceden alnuş ot- ması ve sommlulnkun knrtnl- naa amacını taşıyor b« karar" dedi. Izmir Barosu Başkam Sabri H karan izni" veren karann çık- masını değerlendiren anayasa hu- kuku profesörü Erdoğan Teziç, "TBMM'nia ne hukumete ne de başka bir organa yetki ya da izin anayasadaki "savaş hali ilan etme" yetkisim kullanması duru- munda sorumhıluktan kurtulma- sı için alındıgını, ancak uygulan- ması durumunda cezai sonımlu- luğunun doğacağını söyledi. Iz- mir Baro Başkanj Sabri KBJI da izin karannın "lüzumsuz" oldu- ğuna dikkat çekerek "Yetki devri söz konusodur ki ba da anaya- •aya aykındır" dedi. TBMM'de önce "yedd" ar- Knrt da karann anayasaya aykın dından da "izin" olarak günde- olduğunu söyledi. TBMM tatil- me gden ve hükümete "savaş h«- deyken ülkeye bir saldırı duru- munda Cumhurbaşkanı'nın za- ten Silahlı Kuvvetler'in kullanıl- masına karar verebileceğine dik- kat çeken Kurt, "ABD'nin pob- pohİmyKi sözleri ve alluşbuina veremeyecefini" söyledi. Böyle bakarak ilkeyi savaş orumına bir uygulamanın gerçekleşmesi sokmaktan kaçınılması gerekli- durumunda, anayasaiun 7. mad- dir. TBMM'nin venhgi karar la- desindeki yasama yetkisinin dev- znmsazdnr. Hiikiunete böyle bir rinin söz konusu olacağını belir- iân vermeye gerek yoktor. Savaş ten Teziç, "Savaş hali ilanı yet- ilanına karar venne izni bir yet- Idd mönhasvan TBMM'ye aittir. ki devridir. Anayasamn 7. mad- Bir bakıma denebilir ki bu karar desine göre Medis, yasama yet- anayasaiun 92. maddesi 2. fıkra- kisini devredemez. Savaş haH Ba- sında camburbaşkanı ve bükn- nı karannı da hökamet degil mete tanınan yetkiye TBMM'nm MecKs verir" dedi. DENÎZBAYKAL- Ortadoğulda taraf olmayız SHP Genel Sekreteri Baykal, "Ortadogu ülkeleri bizim komşumuz. Yüzlerce yıl beraber yaşayacağız. Amerika'nın, îngiltere'nin işine geliyor diye savaşmak bizim görevimiz değil" şeklinde konuştu. POĞAN KAYNAR SAMSUN — SHP Genel Sek- reteri Deniz Baykal, SHP Sam- sun örgütü tarafından onuruna verilen yemekte yaptığı konuş- masında, dış politikaya değine- rek "Ana muhalefetin dış poli- tika konasunda engin deneyin- leri vardır. Hatta bdki dc genel başkanımmn kaundan ona geç- tigimcnışönebiiecctunizbktakım refleksJerine uuuk otayoraz. Bn aedenle dc SHP, Türk politika- «m iid giin öoce İsmet Paşa kat- kısmı geürmiştir" dedi. Ülkemizin sıkıntılı bir aşama- yı geçmeye çalıştığını söyleyen Baykal, dış politika konusunun milletle el de götürülecegine dik- kati çekerek "Yabana ülkelerin kralanyla, rdsferiyk, cnmbar- başkanlanyla dbette temas edi- Hr, ama o temaslara verilen ö- nenderden daha fadası bir ülke- nin vatandaşma gösterffir, mfllete hesap veriHr. Bann «a|hm«it g e - reküdir. Bn dönemde parlamm- to, mnhalefetin öncüliigmnde bir görcvi yerine getirmiştir. tktida- ra, hdkümete o ana kadar gor- medigi, daşanmedigi önemli noktaian anlatma sansı dde et- mistir. Eğer TBMM toplanama- mış olsaydı alelacele bngin Türkiye çok ohunsnz, çok yan- bş bir karar alnuş darnmda olabiHrdi" şeklinde konuştu. SHP'nin, Türk politikasına Od gün önce İsmet Pasa politikası- nı getirdiğini söyleyen SHP Ge- nel Sekreteri Deniz Baykal, "Urnanm bn kartatanmıti» ah». lararası planh olayın gcüşinunde Türkiye daha bnynk açmaztarla karşı karsıya kaamaz. Bnnalım kontroi alnna ahmr ve bir tek va- dan, bir kanş topragjnuz bile teadit aftina girmedcn Türidye Ulnslararası saygKteğer konnam- nn pddştirerek, gödendirenk, ba banahmdan çkaı. IZMİR'den Httmn ÇCTINIUYA Altıncı ATAF Karargâhı Altıncı A TAF, hava savunması yanında plan ve değerlendirme kurumu olarak çaltşır, her zaman yüksekbirsavaşa hazırlık durumunda bulunmalannı sağlamakiçin belirlibir düzen içinde bulunur. Bu savaş düzeni, yöntem değerlendirmeleriylegerçekleşir. İZMİR — Şirinyer'deki & ATAF Karargâhı'nda oiağanüstü bir durum görülmüyor. Kordon boyun- da bulunan NA7D Müttefik Kara KuvvetlertKarar- gâhı'nda ışıklar sabaha dek yansa bile bir hare- ketlıliğe tanık olunmuyor... Öyleyse Türkiye'nin bu aceteciliği neden? Irak'a karşı bir savaş hali havası estırilmesinin ardında yatan gerçek nedir? Bir emekli generalin sözleri yukarıda aktardık- larımız... Şirinyer'deki Altıncı Müttefik Taktik Hava Kuv- veti, Kuzey Atlantik Paktı Teşkilatı'nın (NATO), ka- rargâhı Napoli'de bulunan Guney Avrupa Mütte- fik Hava Kuvveti (AIRSOUTH) Komutanlığı'nın bir ast karargâhı. Altıncı ATAF Karargâhının ulusla- rarası personeli dört NATD ülkesi olan ABD, İn- giltere, İtalya ve Türkiye'den oluşuyor. Alttncı ATAF'ın Türktye'deki görev ve sorumlu- luğu nedir? Altıncı ATAF personeli ve birlikleri barış zama- nında Türkiye'nin hava savunması ve göreviyie yü- kümlüdür. Altıncı ATAF, hava savunması yanında, plan ve değerlendirme kurumu olarak çalıştr, her zaman yüksek bir savaşa hazırlık durumunda bulunma- lannı sağlamak için belirli bir düzen içinde bulu- nur. Bu savaş düzeni yöntem değertendirmelerıyle gerçekleşir. Güneydoğu NATO Bölgesi'nde olası bir savaş durumunda, Altıncı ATAF Komutanı, hükümetin onayı alındıktan sonra iki Tûrk Taktik Hava Kuv- veti'nin harekât kontrolü görevini yükümlenir. Bu birlikler ise Eskişehir'dekı Birinci Taktik Hava Kuv- vetleri ile Diyarbakır'daki Ikinci Taktik Hava Kuv- vetleri'dir. Barış ve savaş durumunda her iki kuvvet de dünyanın stratejik bakımdan çok önemli bir bol- gesinde yaşamsal görev yaparlar. Altıncı ATAF'ın sorumluluk alanı NATO'nun dığer herhangi bir Taktik Hava Kuvveti'nin sorumluluk alanına oranla en büyüklerınden biridir. Ştmdi şöyle bir soru geliyor akla: — NATO'nun görev alanı Türkiye sınırlannı aşıp Körfez ülkelerine doğru mu taşıyor? NATO'nun görev alanı tartışmasına şu yanıtı ve- riyor emekli general: — O zaman Türkiye bir maceraya sürüklenir Hükümete verilen savaş izni böyle bir durumda bizi ateşe atmak demektir. Evet, Izmir'de Altıncı ATAF Karargâhı'nda oia- ğanüstü bir durum yok, geceleri ışıkları yansa bi- le. Ama hûkümet savaş izni aldı TBMM'den: — Irak'm bir saldırısı halinde... NATO'da hicbir hazırlık olmadığı halde bizdeki bu heyecan niye? Oysa işin ekonomiye yansıması daha ilginç... Aliağa Rafinerisı'nde tanker kuyrukları oluşu- yor. Ege'de benzin sıkıntısı baş gösteriyor. On gün önce Aliağa flafinerısı'nde 60-70 tan- ker sıra beklerken bugün bu sayı 500-600 tanke- re ulaşıyor. Shell'in Kusadası depolannda şu anda akarya- kıt yok. Her ne kadar sıkıntının suni olduğu söy- lense de akaryakıt darlığı söz konusu. Bir savaş rüzgârı bu denli etkiliyor ekonominin can damarı olan akaryakıt!. Devlet Bakanı Mehmet Keçeciler, "Daha üç ay yetecek petrol stokumuz var" derken Başbakan- lık, kamu kuruluşlarına tasarruf genetgesi yayım- lıyor. Altıncı ATAF'ta ise oiağanüstü durum yok... Bir mnbskfet partisi olarak b«- na diliyornz. Ortadogn Ukekri petrol kavgasının peşindc kendi kontrol ettigi ülke petrolönö tnt- sun. Onlann kavgasıdır o, bizim kavgamız değildir. Anadolu in- sanının kavgası degüdir. Ortado- gn tarbsmasında Türkiye taraf olmamabdır bir, Tirkiye Cnn- buriyeti Batı nlkderinin, Ban dünyasınıa, Avrnpa nlkderinin Amerika'nın Ortadoğa'daki menfaaderinin aleti obnamaMB' iki. Ortadogn üfkeieri bizim komşumnz, yüzlerce yıl beraber yaşadık. Sınır komşusoyuz, da- ha yüzlerce yıl beraber yasayaca- gu o insanlaria. Amerika'nm iat- ne öyle geliyor, İsgiltert'nin işi- ne öyle geliyor diye savaşmak bi- zim görevimiz degfldir" dedi. Türkiye'nin bu sorunları aşa- rak kendi sorunlanna dönme fır- satmı bulması gerektiğini söyle- yen Baykal, Türkiye'nin önemli sorunları olduğunu söyleyerek konuşmasını şöyle tamamladı: "Yaşadıgımız olaylar bize bir şeyi gösterdi. Ülkemizin kendi- sinden başka dostu yokrar. Bu- nn agır deneyler gedrerek, bedd- ler odeyerek ögrendik. Arbk 6g- renmiş olmamız laam. Türkiye Cnmauriyeti'nin Türkiye Cnm- hnriyeti'nden başka destegi, do»- tu yokrur. Sorunlanmızı biz çö- zeceiiz. Düoyamızda bak etti^i- miz yeri alabflmek için ülkemiz- de demokrasiyi gerçekleştireee- Jiz."