25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
27 TEMMUZ 1990 CUMHURİYET/15 HAVA DURUMU TÜRKIYEDE BUGÛN DÜNYA'DA BUGÜN Meteoroloıı Genei Mûdûrtûflü'nden alınan bilgiye göre yurdun kuzeybatı tesmleri parçalı bulutlu. Mannafa'nın doflusu, Batı Karadeniz ve Içanaöolu1 nun kuzeybateı yer yer sajanaK ve gök gOriittûtû sajanak yağıştı, ötekı yerter az bulutlu ve açık geçecek. HA- VA SICAKLlâ: Ûnemi bir degişıkiik ot- mayacak RÛZGAR: Kuzey ve doğu yurdun güney kesımtennde kuzey ve bat yMenten rra*f, ara sıra orta kuv- vette esecek. Denizlerimizde Marma- ra ve Kuzey Ege'de yıldız ve poyra2, gOney Ege ve Karadenız'de jûnbatısı vekarayel, AlaJeftfdeBünbatısıvelo- dostan 2-4. yer yer 5 kuvvetjnde, sa- ıtte 4-16, yer yer 21 deniz mU hda esecek. OaJga yüksettfli 03-13. yer yer 2 metre dolayında bulunacak Var Gölü nde hava az ûuluBu ve açık geçecek, rüzgâr kuzey ye doğu yönlerden hafif, ara sıra orta kuvvettt esecek GAI kûçük dalgalı olacak, görüş uzaklığı 10 km. dolayında bulunacak. Adana Adapaan Adiyaman Atyon A4n A/ıkara Artakyj Antatya Artvın Aytiın Balıkesi' Bıleok Bıngöl BıtSs Boiu Bgrsa Ç Çorum Oendı A 35°25 o Dıyartıakır A 31° 17° Edırne A W 2F Erancan A 32° 14° Efzurum A 30° 14° Esbşetıır A 32° 17° Gaaantee A 31° 26° Giresun A 32°22°GûnüştıaneA A 27° 16° Kjfcöri A A 39°21°lsparta A A 34° 14° tetantml A A 32° 14° Izmır A A 37°20°Kaf5 A A 33° 19° Kastamontı A A 31° 13° Kayan A A 34° 14° Kırtdareli A A 33° 21° Konya A A 29° 10° Kütsfıya A A 38°23°Malatya A 42° 22° Manısa 35° 17° K Maraş 34° 19° Mereın 30°12°Mujla 32°15°Mu5 33°2T=NıSde 28°20°0rtu 27°15°Rize 38°23°Samsun 34° 18° Sıın 30°20 <> Smot> 37°20 D Sıvas 28°12°TeWrdaO 30° 12° Trateon 32°14°1uncel 34° 18° Uşak 33°«°Van 34° 16° Vtagat 38°22°Zor)guklak ı bUuOu ••yajmurtu is*sl> Ckartı A-açık B-bufcıtlu G-gğneşlı K-kart S-sst **ajmurtu Ceayır Cıöde Oubaı Frankfurt Gıne Helsmto Kahıre Kopenhag Kiln Leftoşa wâst»ngttnA 36° Zûtfı A 29° BULMACA SOLDAN SAGA: 1/ Eskiden gökcisim- lerinin yükseltisini ölçmekte kullanılan araç. 2/ Nefesli bir çalgı... Bir asitle bir- leşince tuz oluşturan madde. 3/ Istek, ar- zu... Lantanın simge- si... Italya'da bir ır- mak. 4/ Acemi boğa güreşçisi. 5/ Hatay ilinde bir ırmak... ödeşme, razı olma. 6/ Yüze süriilen pem- be düzgün... Ekmek ufağı. 7/ Kürkçülük- te kullarulan kanguru derisine veriJen ad... Bir renk. 8/ Gümüşbahğı. 9/ Yan- lu... Hint-lran dil grubuna verilen ad. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Türk halk müziğinde belirli bir ka- rakteri olmayan ve agıt ya da gurbet türkülerine eşlik eden müzik. 2/ Ja- ponlara özgü bir tür gureş... Hocala- nn giydiği bir çeşit üstlük. 3/ Çanak- kale yakınlanndaki ünlü antik kent... Arnavutluk'un para birimi. 4/ Öğutül- raüş tahıl... Izmaritgillerden bir balık. 5/ Bir tür otomobil yarışı... Bir müzik parçasının, dinkyicilerin istefi üzerine yeniden çalınması. 6/ Alüminyumun simgesi... Ruh. 7/ Evrensel alıcı olan kan gru- bu... Eski dilde engerek ydanı... Bir haber ajansının simgesi. 8/ Ma- caristan'da yetişen bir çeşit kırmızı ve acı biber. 9/ Evcil hayvanla- n üretme ve yetiştirme bilimi. YBL ONCE Cumhuriyet Gazi'nin beyanatı 27 TEMMUZ 1930 Matbuat Cemiyeti Reisi Hakkı Tank B. bir kaç gün evvel Yalova'da Reisicumhur Hz. tarafından kabul edildiği zaman Bulgar gazetecilerinin davetini Gazi Hz. ne arzetmiştir. Gazi Hz. komşu milletin bu dostane teşebbüsü ile yakından alâkadar olmuşlar ve çok kıymetli beyanatta bulunarak fıkirlerini şu suretle huiasa ve izah buyurmuşlardır: "-Ben balkan harbinden sonra Ateşemiliter olarak Sofya'ya gitmiştim efendiler, orada en aşağı bir yıl kaldım. Bulgar'larla ailevi denilebilecek kadar çok yakından temasta bulundum ve bu temaslar bende şayanı dikkat intibalar, hisler uyandırdı. Bu noktayı aynca tetkik ve tahlil edince görüp anladım ki bu histe; Türk'le Bulgar'ın bir asıldan gelmiş olmasının tesiri vardır. Türk ve Bulgar, ayni menşe olan orta Asya yaylasından gelmiş ve ayni müşterek kanı muhafaza etmiştir. ı,.t u.;-^ . vah sıü O zaman bu neticeyi, eri 6z!ü Bulgar'lara söyledirn, bunlardan tarih cereyanlannı, beşeriyeti anlamış olanlar beni teyit etmişlerdir. Bulgaristan'da yaşadıkça onlara muhabbetim arttı. Çok tabiidir ki benim Bulgar'lara gösterdiğim bu muhabbet ve merbutiyet de onlar tarafından ayni muhabbet ve ayni hislerle mukabele gördü. O günden, bugüne kadar bu ciddi ve samimi kardeş yakınlığının sebep ve manası da büyük bir vûzuh ve sarahat almıştır. Şüphe yok ki Türkler'de ve belki Bulgar'larda dil ve din ~<ilâflan meydana getiren oihiller olmuştur. Fakat artık bugün 1930 senesinde hâla bu âmiUere, masallardan. hurafelerden, adi politika cereyanlanndan ibaret olan bu âmillere ne Türk'lerin, ne de Türk'lerle ayni kandan olan Bulgar'lann ehemmiyet vereceğini zannetmiyorum." Ciddi bir tetkik mahsulü olan bu kıymetli izahat üzerine Hakkı Tank B. şüphe ettiği bir noktayı tenvir için: - Çok doğru buyuruyorsunuz. Paşam, lâkin Bulgar'lann bu düşüncelere iştirak edeceğini zan ve farzeder misiniz? Demiştir. Gazi Hz. bu suale şöyle cevap vermişlerdir: -Zanlar ve farazıyeler üzerinde değil, hakikatler üzerinde konuşuyoruz. Mııma vt- her Tcrdc iktı^ad 1 re Lİav.m klı LUKS MILANO I.İTnhaî,ınnı ı-tcjıuiz h.lkr. 30 YIL ONCE Cumhuriyet îş kanunu Prof. Cahit Talas Çalışma Bakanı kendisine sorulan işçilerle ilgili muhtelif sualleri şu şekilde cevaplandınnıştır: Sual - İşçi Sigortalan konusunda bir değişiklik olacak mı? Cevap - Bu konuda çahşmalar mevcuttur. Hastalık sigortasını aileye de intikal ettireceğiz. thtiyarlık ve hastalık mevzuunda geniş değişiklikler yapılmaktadır. Sual - tşci mümessilliği meselesi ne olacak? Cevap - Işçi mümessilliğinin ilgasmı istiyoruz. Sendika temsilcileri bu vazifeyi görebilirler. Ayni iş yerinde muhtelif sebeplerle bir kaç sendika birden kuruluyor. Bunlann birleşmesi İâzımdır. Kollektif müzakere kanunu çıkarsa bütün bunlar halledilecektir. Sual - İşçi kooperatiflerine verilen krediler hakkında ne düşünülmektedir. Cevap - Bu hususta prensip karan alınmıştır. Kurum işçi evlerini kendisi yaptıracaktır. Hak sahibi işçiye ev ikmal edümiş olarak verilecektir. Prof. Cahit Talas son olarak kendisine sorulan yüzde 10 lann işçiye intikalı hakkında bir tasavvur olup olmadığı sualine de cevaben "Bu konu ele alınmıştır" demiştir. GEÇEN YIL BUGUN Cumhuriyet Letonya'da gösteri 27 TEMMUZ 1989 Gürcistan Cumhuriyeti'nin başkenti Tiflis'teki gösterilerden sonra dün de Letonya'nın başkenti Riga'da 100 bin kişi çok partili sistem ve özerklik isteğiyle yürüdü. Göstericiler, cumhuriyetin ekonomik özerklik planı kapsamına alınması için yerel yetkililerden çaba sarf etmelerini istediler. Göstericilerin. aynca cumhuriyet ve yerel yetkililerin belirlenmesi için bir an önce seçim yapılmasını ve çok partili sisteme geçilmesini istedikleri bildirildi... Ormanlarıınız ve Nüfus Planlaması Doğusundan batısına tüm bölgede ormanlar kuşatılmış durumdadır ve salam politikası gereği, adım adım yok edilerek dağların doruklarına doğru sürülmektedir. Sayın H.V.VelkJedeoğlu hocamız 8 Temmuz 1990 tarihli Cumhuriyet'te yayımlanan "Or- manlanmız ve Politikacılanmız" başlıklı ya- zısında, Doğu Karadeniz bölgesinde meyda- na gelen son heyelan ve sel felaketini orman kıyımına bağlamaktadır. Herkesçe kabul edi- len bu gerçeğin sorumlusu olarak da politi- kacılan göstermektedir. Türkiye'nin en önemli orman kaynağı olan Karadeniz bölgesinde, in- sanlar ormana karşı âdeta savaş açmjşlardır. Doğusundan batısına tüm bölgede ormanlar kuşatılmış durumdadır ve salam politikası ge- reği, adım adım yok edilerek dağların doruk- larına doğru sürülmektedir. Herhangi bir yer- de, çok değil, bir ay arayla çekeceğiniz 2 fo- toğrafla bu süre içinde ne kadar ormarun tah- rip edildiğini saptamak mümkündür. tnsanların bu kıyımı yapmaktaki amaçlan tarım alanlan açmaktır. Fakat, doğası gereği kıyıya dik bir şekilde inen dağların yamaçla- rında açılan bu alanlar, üzerinde heyelan ve erozyon nedeniyle bir kuşaklık zaman dilimi kadar büe tanm yapılamadan çıplak kaya şek- line dönüşüp yok olmaktadırlar. Son felake- tin en çok göriildüğü Maçka - Trabzon yolun- da geçen sene 90 dereceye yakın eğimli bir ya- maçta ormanm tahrip edilerek tarla açılmış olduğunu görmüştük. Bu tarlayı öküzle sür- mek olanaksız olduğundan, adam karısının beline bir ip bağlamış, düşmemesi için tutu- yor, kadın da toprağı belliyordu. Eğim o ka- dar dikti ki adam ipi elinden kaçıracak olsa kadın aşağıdaki dereye yuvarlanabilirdi. Bu diklikteki bir yamaçta toprak 10 yıl bile kal- maz, erozyonla yok olur. Bu gerçeİderi de her- kes görmekte ve bilmekte, fakat sayın hoca- mızın dediği gibi kimse tınmamaktadır. Poli- tikacısı oy için, bürokratı küçük çıkarlar ve- ya politik baskılardan çekindiği için önlem al- mamaktadır. Bu kesimlerden bir umut olma- dığına gore çölleşmeyi bekleyip ondan sonra goç edecek yeni yerler mi arayacağız? Ne ya- zık ki dünyada artık göç edebileceğimiz bir yer yok. O halde ne yapmalı? Birkaç karalahana için uçuruma yuvarlan- ma tehlikesini göze alarak 90 derecelik dik bir yamaçta çalışanlann böyle bir riske girme ne- denleri issizliktir. Eğer bunlara iş bulunsa tarla açmak için ormanı tahrip etmezler; değil böyle bir risk altında çalışmak, oranın semtine bile uğramazlar. O halde çözüm, yeni iş alanlan açmaktır. Türkiye'nin yeni iş alanlan açma olanaklan belli olduğuna ve nüfus artış hızı bu düzeyde sürdüğü takdirde işsiz sayısırun da süreklı olarak anacağı bilindiğine göre çözüm, ayni gün "Pazar Konuğu" olarak Sayın G«n- cay Şaylan'ın söyleşide bulunduğu Dr. Tiirkiz Gökgöl tarafından belirtildiği gibi, nüfus planlamasının ciddi olarak ele alınmasıdır. Eğer nüfus artış hızını %1'lere değil, °7o sıfıra (hatta eksiye) düşüremezsek orman tahribi de sürecektir, gecekondulaşma da... Nüfus plan- lamasının başarısız olmasının tek nedeni de, Saym Dr. Gökgöl'ün belirttiği gibi bilgisizlik yani, eğjtimsizliktir. Bu nedenle, hemen hemen en ücra köylere kadar yayılmış bulunan sağ- hk ocaklannda calışan hekim, hemşire ve ebe- ler, sağlık taraması gibi başarısız olacağı baş- tan belli olan işlerle uğraştınlacaklanna, bu işe yönlendirilseler en büyük görevi yapmış olurlar. Prof. Dr. SÜLEYMAN ÇELİK Ondokuz Mayıs Üniv. Tıp Fakültesi TEŞEKKUR En değerli variığımız; ZEYNEP KASMAN' ın gerek hastalığı süresince, gerekse vefatını takiben bizleri yalnız bırakmayan; cenaze törenine katılan; çiçek gönderen; hayır kurumlanna bağışta bulunan; telefon, telgraf ve gazete aracılığıyia başsağlığı dileyen ve büyük acımızı paylaşan tüm derneklere, akraba, dost ve yakınlanmıza sonsuz teşekkür ve şükranlanmızı sunanz. Mfit •çgüMâr. Çgdem ve MineKASMfi TURSEM'İN R.EHBERÜĞİNDE LONDRA, CKF0W), CAMBRIDGE BOURKEMDUTH, BBİGHTON, HASTÎKGS^XrrEKVE GHî^ST 2İ YADA BÜTÛM YILİNûİUZCE Ö6RENİN 2. Burhaniye-Ören Sanat ve Kültiir Festivali Kapsamında (28 Temmu/-3 Ağustos 1990) ANMA TOPLANTILARI 1ZTAKSÎTTE KOLAYUĞI OEVAM EDİVOk/ ÖD RUHI SU ANMA GECESİ I 28-Temmuz 1990 Cumartesi Saat: 21.30 (Ûren Gösteri yerı) Açılış Konuşması: Beledrye Başkanı Necmı Şengider • Sıdıka Su • Semah Grubu Dostlar HasaoVSinevizyon Gösterısı/Şiır- ter/Türküler MUAMMER AKSOY ANMA TOPLANTISI I 30 Temmuz 1990 Pazartesi Saat: 18.30-20.00 (Konak Lale) Katılanlar: Talip Apaydın, Halıt Çelenk, Tur- gut İnal, Uğur Mumcu, Bahri Savcı, llhamı Soysal (Ayni yerde Muammer Aksoy'la ilgili FOTOĞRAF ve GAZETE KÜPÜRLERİ Ser- gilenecektır. 6Nav£HIZUWWKlLMÇ KURSLAR • TİCARI İN&İUZCE . TUR.IZM İN&İLİZCESİ • BANKACIL1KIN0İLİZCE5İ •51NAV KURSLARI: Cdmbridge •First Ccrtificate, Profıcıtncy, •TOEFL,AREL5 (Sbz \ü ) tıırsem İNGİÜZUSANOKULLARI DANIŞMA MERKEZİ Cumhurıyet Cad 173/4-B Elmadağ 80230 Istanbul Hılton Otelı Karçısı Tel 1483977-148 79 43-148 2849 Fax • 132 97 29. Tlx 27498 tusm tr YAZ '90 Geceleri Yıllarca Anılarda Kalacak Sakin ve çekici bahçe atmosferi.Zenginleştirilmiş barı ve Meksika mutfağı 14 Temmuz'dan itibaren (Pazar-Pazartesi hariç) Ozlem gecelerinde YONCA birlikte olmak üzere Telefon: 162 47 13 162 17 01 BEYKOZ BELEDÎYESİ SANAT ŞÖLENİ ORHAN VELİ'yi sevenler Beykoz'da buluşacaklar. Beykoz Belediyesi ve Türkiye Yazarlar Sendikası'nın birlikte düzenledikleri ORHAN VELİ PARKI SANAT ŞÖLENİNE Tüm Istanbulluları bekliyor, saygılar sunuyorum Av. ŞEVKET ARIKAN BEYKOZ BELEDİYE BAŞKANI Tarih: 28.07.1990 Saat:17.00-22.00 YenKavacık Beykoz NOT:Kabataş Iskelesi'nden Saat 16.00'da Kanlıca'ya motor kalkacaktır. TEŞEKKÜR Ameliyatımı başarıyla yapıp beni sağhğıma kavuşturan Şef Op. Dr. TUGRUL BERKEL'e, Şef Yrd. Op. Dr. BÜLENT KAVAKU'ya, As. Dr. MEHMET ÜNALDI'ya, As. Dr. HÜSEYİN ÖZCAN'a, As. Dr. HALDUN ORHUN'a ve Kartal Devlet Hastanesi 1. Ortopedi ve Travmatoloji Kliniği hemşirelerine içten teşekkürlerimi sunarım. A. MUKADDES ERGİL VEFAT Aile Büyuğümüz t FERİDE OY\N 26 Temmuz 1990 gunu Tanrının rahmetine kavuşmuştur. Aziz naaşı 27 Temmuz 1990 Cuma günü Selimiye Camii'nde kılınacak öğle namazını müteakiben Karacaahmet Kabristam'nda loprağa verilecektir. Tann rahmet eylesin Kardeşleri Selahattin-Sabiha Güney Evlatlan Llkü-Melih Demirtepe, Ülker-Akın Saner MU^ERREF HEKİMOĞLU Dino'ya Selam Telefon çaldı, izmir'den bir okurum, psikiyatrist Dr. Osman Seçkin! — Abidin Dino'nun ellerini yazılarınızla tanıdık, şimdi sizden bir dileğimiz var diyor. Sayın Dino'ya ulaşmak için yardımınızı istiyoruz. Acıyı Çizmek adlı kitaptan esinlenerek biz de Sayın Dino'nun elleriyle yola çıkmak, bir el cerrahlığı kliniği açmak is- tiyoruz. Bu klinikte Sayın Dino'nun elleri de olsun istiyoruz. Dinoların adresi var defterimde. İzmirli okuruma verdim ad- resi. Böyle güzel bir girişim için bana seslenmelerinden çok duy- gulandığımı söyledim. — Kuşkusuz Abidin de çok hoşlanır. Elleri de kliniğinizin du- varlarına başka bir boyut katar dedim. Bakır tellerde sıcak bir titreşim. İzmirli okurum sordu: — Size abla diyebilir miyiz? Bizi çok sıcak selamladınız. Kar- şı karşıya gelmeyi de çok isteriz. — Ben de isterım sizi tanımayı.. Telefonlannı aldım, Efes'e giderken İzmir'de duraklayıp görü- şebileceğimizi söyledim. Ama beklemediler. Pazar sabahı atla- mışlar arabaya, soluğu Ören'de almışlar. Balkonda kahve içer- ken onları daha yakından tanıdım. Duygulandım, umutlandım. Dr. Aslan Bora, Dr. Sait Ada, Dr. Aziz Peker, Dr. Recep Kont.Dr. Fuat Özerhan, Dr. Firdevs Tetik ve Dr. Osman Seçkin Ege Üni- versitesi Tıp Fakültesi'nden bir grup. Uzmanlıklarını yurtdışında, ABD ve Avrupa ülkelerinde ünlü cerrahlar yanında çalışarak de- rinleştınyorlar. Sonra hep birlikte çaiışmayı tasarlıyorlar. Belki de YÖK'e tepkiden oluşan bir sonuç bu. Tasarı gerçeğe dönüşü- yor giderek. İş kazalarını önlemeye yönelik eğitimden, el cerrah- lığında en son uygulamalara kadar uzanan geniş kapsamlı bir çaiışmayı öngörüyorlar. Ülkemizde ilk kez kurulan bu özel kliniğin duvarları yûkseiin- ce vaktiyle yayımlanan bir yazımdan esinleniyorlar. Büyük ozan Nâzım Hikmet'in "Mutluluğun resminı çizebılir misin" diye sor- duğu değerli ressama bir soru da onlar yöneltiyor. Mutsuzluğu onarmak için yapılan bir kliniğe ellerini uzatır mı acaba? O balkon söyleşisini Dinoların da duymasını isterdim. Belki de duydular, Güzin de Abidin de gülümseyerek dinlediler bizi. Şu anda Paris'teler mi, Paris dışında tatildeler mi bilmem, ama son günlerde genç doktorlar Dino'ya çok sesleniyor, dost çev- relerinde de adı çok geçiyor. Karşıda Kazdağları, önümüzde mavi deniz, iğde dalları salla- nıyor hafiften, kumdan neşelı kahkahalar geliyor, çocuklar dal- galarla oynaşıyorlar Dr. Sait Ada gülümseyerek dosyayı açıyor: — Bu dekora ters düşen görüntüler, ama görmenizi istedik.. Sayfaları çeviriyorum. Önce kopuk eller, ayaklar, sonra o ko- pukluğu onaran, yitik bir umudu yeşerten bir ameliyattan sah- neler.. Bir iş kazasında elini yitiren emekçinin sevinciyie çarpı- yor kalbim. Genç doktor ayağı kopan balıkçının öyküsünü anla- tıyor. Kopuk ayak denizde yüzüyor bir süre. Balıkçı şaşkın bakı- yor, denizde yabancı turistler de var. Kopuk ayağı alıp bahkçıyı hastaneye ulaştırıyoriar. Genç doktorların elinde ayak yeniden sahibıne kavuşuyor. O doktorların eli de bir ressam eli, bir yon- tucu, çalgıcı kadar yaratıcı değil mi acaba? Bu ellerin çalıştığı bir kliniğe Dino'nun elleri gerçekten çok yakışır. Çünkü Dino da bu elleri çiziyor. Tüm güzellikleri üreten, emeğin yüceliğini ka- nıtlayan elleri, yanlışları düzelten, yitikliği onaran elleri, yaralan saran elleri. — Kliniğimizde bilim ve sanatı bir arada yaşamak istiyoruz di- yorlar. Girişteki geniş salonun bir galeri gibi kullanılabileceğini düşünüyorlar. Ben de her daldan sanatçı dostlarımı düşünüyo- rum. Dino'nun ellerine, yontucuların elleri de katılsa diye düşü- nüyorum. Sonra usta elleriyle güzel sesler üreten çalgıcı dost- larımı selamlıyorum hayalimde. Bilim ve sanat sarmaşryor gözümde.. Kliniğin öyküsü aynca ilginç bence. Tarihi YÖK'le başlıyor, umutla gelişiyor. Genç doktorlar bir umutsuzluğu aşmayı amac- Ifyor belki de. O pazar sabahı balkonda konuşurken ben de rnutlu ve umutlu gülümsedim genç doktorlara. Bunca yozluğa, karam- sarlığa karşın umutsuzluğa düşmüyor, yeni girişimlere soyunu- yorlar. Ellerine, yüreklerine güveniyorlar. Bir de yazarın mutluluğu var elbet. Bu olayda ben o mutlulu- ğu da yaşadım. Dino'yu teşekkürle selamlıyorum. Elterden sö- zeden bir yazım nerelere uzandı. Bir sanatçının yaratıcı gücü' neler üretiyor, elden ele ne güzel öyküler oluşuyor.. MR. M O O R E (ve diğerleri)* KOMŞUSUNU ARIYOR! GÜMÜŞLÜK BÜKEVLER'de Satıhk Son İki Villa İst. Tel: 175 37 68 'Diğerleri: Mrs. O'Brian, B. Karaca, Mr. Duncan, Bn. Altmtürk, Ms. Mc Millan ve. TOPRAKOĞLU Size "özgür yaşam" ve "ucuz tatil" olanağı sunuyoruz. Deniz otobüsüyte Istanbul'a 2 saat mesafede oemosTURİSTİK TESİSLERİ 2 kişi tam pansiyon 98.000 TL 3 kişi tam pansiyon 125.000 TL 4 kişi tam pansiyon 158.000 TL 20 kişiyi geçen gruplara % 15 indirim. MARMARA ADASI ÇINARLI KÖYÜ flezervasyon. 5223419-5226371-5720209 Marmara Çınartı: (9) 1984.1425'ten 110 İSTANBUL BÜYÜK ŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLIGINDAN 1) Beledıye hızmet binaları ve tesisleri muhtelif onarım inşaatı 507.000.000^ TL. + KDV. muhammen bedelle ihale olacaktır. Geçici teminatı: 15.210.000^ TL.'dir. Şartnamesi: 120.000^ TL. bedelle ^ratınm Planlama Müdüriüğü'nden satın alınabilir. 2) Büyük Şehir Beledrye Başkanlığı Beipa Belediye Pazarlan Silah- tarağa Mağazası inşaatı 1^00.000.000^— TL. + KDV muhammen be- delle ihale olunacaktır. Geçici teminatı: 45.000.000:— TL.'dir. Şartnamesi: 240.000- TL. bedelle Yapı işlerı Müdürlüğü'nden satın alınabilir. 3) istanbul Büyük Şehir Belediyesi ek hizmet' binası inşaatı 2500.000.000r- TL. + KDV muhammen bedelle ihale olacaktır. Geçici teminatı; 75.000.000^ TL.'dir. Şartnamesi: 280.000— TL. bedelle Yatırım Planlama Uüdürlüğü'nden satın alınabilir. Yukanda yazılı işler 21 AĞUSTOS 1990 günü saat 11.00'de Istanbul Büyük Şehir Beledrye Encümeni'nde 2886/36. maddeye göre kapalı zarf eksiltme usulü ile şartnamesi veçhıle ihale olacaktır ihaleye katılmak isteyenlerin ihale tarihinden en az 5 (beş) iş günû önce beledıyeye müraccial etmelerı ve teklıflerini jçeren kapalı zarflarn nı yukanda bılinilen ihale gününde saat 10.00'a kadar İstanbul BûyOk Şehir Beledıye Encümeni'ne teslim etmeleri gerekmektedir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle