29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
26 TEMMUZ 1990 KÜLTÜR-SANAT CUMHURİYET/5 Julio Iglesias Türkiye'de • Kültiir Servisi — Julio Iglesias, 4 konser vermek üzere bugün Türkiye'ye geliyor. Vestel fırmasının 5. kuruluş yıldönümü nedeniyle davet edüen Iglesias ilk konserini 27 temmuz cuma günü İzmir Efes Antik Tiyatro'da verecek. 29 temmuz tarihinde Çeşme'de ikinci konserini verecek olan sanatçı bu konserin tüm gelirini UNICEFe (Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu) bırakacak. Iglesias 31 temmuz ve 1 ağustosta ise Abdi Ipekçi Spor Salonu'nda iki konserle izleyici karşısına çıkacak. Beraberinde 73 kişilık ekibiyle gelecek olan Iglesias ' Vestel'in kuruluş yıldönümü balosuna da katılacak. 1 Mart 1989 tarihinde UNICEF Gösteri Sanatları Özel Temsilciliği'ne atanan Julio Iglesias, ABD, Kanada ve Sovyetler Birliği'nde verdiği konserlerde ve Tokyo, Seul ve Manila'daki basın toplantılannda UNICEF'in ilgi alanındaki konularda bilgilendirme ve tanıtım görevlerini üstlenmiş. Ayrıca Kore Cumhuriyeti ve Filipinler'deki UNICEF'ce desteklenen projeleri ziyaret etmiş. Brando'nun oghına kefalet • LOS ANGELES (AA> — Amerikalı aktör Marlon Brando'nun cinayetle suçlanan oğlu Christian'ın serbest bırakılması için mahkeme 10 milyon dolarlık kefalet ödenmesini ve Christian'ın pasaportunun iade edilmesini kararlaştırdı. Los Angeles Mahkemesi Hâkimi Larry Fidler, 10 milyon dolar kefalte ödenmesi yolundaki karan açıklarken Christian Brando'nun hiçbir tepki göstermediği gözlendi. Christian'ın serbest bırakılması için istenen 10 milyon doların, şimdiye kadar California eyaletinde istenen en yüksek kefalet miktarı olduğu kaydediliyor. Savunma avukatı Robert Shapiro, Marlon Brando'nun Hollywood'daki 5 milyon dolar değerindeki evini teminat olarak bırakacâğını söyledi. Marlon Brando'nun 33 yıldır yaşadığı bu ev, 16 mayıs tarihinde Chiristian'ın üvey kızkardeşinin Tahitili erkek arkadaşı Dağ Drollet'i öldürmesine sahne olmuştu. Christian daha önce yaptığı açıklamada, Tahitili Drollet'i öldürdüğünu, * ancak bunu "kasten değil kazayla yaptığını" söylemişti. 1. Iroya Şenligi • Kültiir Servisi — Bu yıl ilk kez düzenlenen 1. Troya Sanat Şenliği 1-17 ağustos tarihleri arasında Çanakkale ve yöresindeki antik bölgelerde düzenlenecek. Bu bölgeler arasında Çanakkale, Aiexandria Troas, (Dalyan koyu, Kaz Dağı, Assos, Bozcaada (Tenedos) ve Çanakkale dışında kalan Bergama-Asklepion yer alıyor. Müzik-tiyatro ağırlıklı bu şenliğe F.Almanya'nın Hannover kent orkestrası elemanlanndan bir grup katılacak. Şenliğin açılışı 1 ağustos günü saat 19.00'da Troya'da yapılacak. Genel olarak Türkçe düzenlenecek müzik-tiyatro gösterisinin ana korosu Troya tarihine dayanıyor. Şenliğin temel amacı, "değişik kültürleri, bu kültürlerin uzantısı, gelenekleri, müzik ve tiyatro sanatının çeşitli olanaklarıyla yeni bir düşünce ve yaşam birlikteliğine bağlamak" olarak belirtiliyor. Van Gogh saralı mıydı? • Kültiir Servisi — tstanbul Büyükşehir Belediyesi Ataturk Kitaplığı'nda düzenlenen bir toplantıda ölümünün 100. yılmda Van Gogh anıldı. Toplantıda Jecla Arslan slaytlar eşliğinde "Van Gogh Hayatı, Sanatı" konulu bir konuşma yaptı. Dr. Feryal lr«z ise "Van Gogh Yörünge Dışı Kalmış Bir Ressam mıydı?" başlıklı konuşmasında sanatçı için konulan epilepsi (sara) tanımından hareket ederek ve diğer saralı hastalara yaptınlan resimlerle Van Gogh'un resimlerinin ortak yönlerini göstererek açıklamalar yaptı. Kısa bir süre önce Isveç'teki bir tıp merkezinin uzmanlannın yaptığı açıklamada Van Gogh'un epileptik ya da deli olmadığı, yaygın olarak rastlanan bir iç kulak rahatsızlığı çektiği ve intihar etmesine de bunun yol açtığı bildirilmişti. Artık ayrılık dert değil: PlastikAşkçıktı! KAYNAK MÛZIK TlCAflET Teyyarecı M A* Bey Sokak No 6 Şışlı-lstanoul Tel 131 35 74 Kardeşinin yolunda yeni bir ses HASAN SAGve ilk kaseti "DOST HASRETİ" DOST HASRETİ Soı S.SI Alı-Mıu* Hatm S«4 BİR GORUNDUP. GOZLERİME y $y UZUN HAVA lAnomm) KAHMUT YAYLAS1 Dtrleyen Davuı Satan OKSUZ KALAN lUylı Uyli) Dfrl^en Emr* Sahık VAYLANIN YOLLARINA (Anoımı) SARHOŞ OLMADAN hhj>ı AhfiKrOttûrkDtrK YARDAN ÇEKTİKLERİM So/Mıuık Scyfi DognM} EYŞAH1\ BAKIŞLIMıDımmı Dcmmı) D?rtey?n Yavu* lap hiBlRLİKTEN BİLMEZ OLMUŞ LVrle.en EmrfSallık G O N l L HAKIKATLI YARİN EÜNDEN Drrleym lunaal Ojdm NAREY (Anonim) CIKTI Plakcılarda YMMtmmt Emre SAITIK »ranjöf »rıl S«6 Stûdyo ASM S M Kayıt Tonmtıster Doiao MUDATU-Can YEŞILTURT Müzik Üretim Tel: 513 71 43 • 520 73 68 Italya'nın Faenza kentindeki seramik bienalinde Türkiye deyer alacak Seramik sanatının başkentindeBu yıl Faenza'ya ben de davet edildim. Bir haftada 20'ye yakın seramik meydana geldi. Böylece Türkiye'de 1950'de başlamış bir serüven yenilenmişoldu. 1950'de Ankara'da yaptığım 50 kadar seramik polisçe "tutuklanmıştı." ABİDİN DİNO PARİS -Faenza küçük bir ttalyan kenti. Bu küçük kentte dünyanın en büyük seramik mûzesi var. Louvre Müzesi re- sim ve heykel için neyse. Faenza Müzesi de seramik için aynı şey. öyle olunca, 15 kadar tznik se- ramik şaheseri de sergileniyor bumüzede. Faenza'da mûzeden başka, Rönesans'tan kalma. ortası bahçe, dörtgen biçıminde bir sergi sarayı var. Burada iki sene- de bir, büyük çapta Seramik Bi- enali yer alıyor. FAENZA BEREKETİ — Abidin Dino, Faenza'daki bienalin Mo- 1) "Binbir Gece Sergisi" (İran •* ern Se™ 11 ' 1 '' Sergisi böliimune katılı>or. Dino, Morizi Alölyesi'n- Tûrk ve Arap seramik sanatı). Türk katkısı Iznik seramiklerin- den oluşacak. tznik örnekleri Italyan. Fransız, Türk. vb. mü- zelerinden derlenmış şaheserler. İran ve Arap seramikleri ile çok ilginç bir karşılaşma. Hatta bu- na bir yanşma bile denebiiir. Bu serginin simgesi, Iznik'ten gel- me ve ünlü koleksiyoncu Me- reghi'nin müzeye hibe ettiği bir tabak. Nedim' in şiirlerini andı- ran, "servi revan" çiçekler içre "arzı endam" eden bir delikanlı. 2) «Modern Seramik Sergi- si..'' Birkaç memleketten seçil- miş 10 sanatçının seramik çalış- malan. Söz konusu işler, Faenza'da yapılmış birkaç mo- delin üstünde nakışlar ve yeni buluşlar. Bu yıl ben de davet edildim ve bir haftada 20'ye ya- kın seramik meydana geldi böy- lece. Fınnlama ve birkaç parça- nın kuruması uzunca bir süre gerektirdiğı için yaptıklanm- dan ancak beş altı işi, bitmiş ola- rak görebildim. fotoğraflannı alabildim. Türkiye'de 1950'de başlamış bir serüven böylece ye- nilenmiş oldu. 1950'de Seramik Enstitü- de 20'ye yakın seramik meydana getirdi. Bu arada kenlteki gele- nekscl Palio yanşma ve bayraraını izlemeye de davet edilen Dino, o>unları izlerken desen çalışmalan yapmaklan geri kalmadı. tşte "Rönesans Ölraedi" adını verdigi bir çalışma. sü'nde, Ankara'da yaptığım 50"ye yakın örnekle başım bela- ya gjrmişti. Seramiklerim "tntuk- İandı", Polıs Enstitüsü'nden iki jüri seramiklerimin komünizm propagandası olduğunu bildir- di. Bunun kanıtı. imzamın kıv- nmlanndan ibarettı. Hani şu bildiğinizimzam varya... İşteo, düpedüz kızıl propagandanın dik, âlâsı! Gazetelerde manşetler fılan, üstelık ülkeden kaçtığım da bildiriliyordu okuyuculara. Gerçekten de zor bela pasaport alıpRoma'yagitmıştimbuolay patlak vermeden önce. Araya insaflı bir iki sorumlunun kanş- ması ile daha doğrusu Gûzin'in Ankara'yı bırbirine katması ile suçsuzluğum tstanbul Güzel Sa- natlarjürisi tarafından açıklan- dı. Fakat dosya kapanmadı! I969'da tstanbul'a döner dön- mez, uçaktan iner inmez tutuk- landım. Sansaryan Han'ı boy- ladım. Bütün bunlar. Türk modern seramik sanatına bir katkıda bulunma hevesi yüzün- den. Odönemden kalma bırkaçse- ramik tek tük dostlarda bulu- nuyor. Çoğu ise geri dönmedi, kırıldı ya da kayboldu komiser- liklerde. emniyet depolarında. Biraz yazık. Biçim ve renk ola- rak Hitit. daha doğrusu Proto- Hitit'lerden izler taşıyan buça- nak çömlek aynı zamanda hayli yeni renkler ve biçimler getiri- yordu. Seramik çalışmalarımın ikin- ci dönemi 1951'deVaIlauris'te Picasso'nun yanında çalışmam olmuştur. Chagall'in de katıldı- |ı bir atölyede bulunmak hayli ilginçti. Aynı uzun masada üçü- müz birden bir şeyler- yapıyor- duk durmadan her sabah. O ara 50 kadar seramikle Paris'e dö- nüncehepsıni sattım. resmedal- dım tekrar. Bu fasıldan bende topu topu tek bir kabartmah. iri tabak kaldı. 1986'da Paris'te Espace ga- lerisinde açtığım bir sergiye - te- 18. ULUSLARARASlİSTANBUL FESTİVALİ Chopin Akşamı'yla bir son sadüf Enzo Biffi Gentile adında sevimli bir İtalyan uğramış, bir resrnimi satın almıştı. O sırada ünlü işadamı. sanayici Agnel- li' nin sanat danışmanıydı. Bir ay önce-uzun bir suskunluktan sonra- telefon etti. Faenza ken- tınin sanat danışmanlığını üst- lenmiş olduğunu anlattı, orada seramikler yapmamı öneriyor- du.Hoşumagittibu davet. Güzin'le birlikte gittik tem- muz ayı ortalannda Faen- za'ya. Böylesi karşılamalara pek alışık değilım. Bolognia Havaalanf ndan başlayarak ik- ramlar,ilgiler.zıyafetlerpeş pe- şe. Yapacağım, yaptığım sera- mikler yüzünden S-nsaryan Han'atieğil, zıyafetten ziyafete gidiyorduk hergün. Kentin so- rumlulan, seramik endüstrisi- nin Faenza başkanı Rovelli baş- ta, kenti ve civarını gezdiriyor, ttalyan evsahipliğini fazlası ile yerine getiriyorlardı. Genç bir sanat meraklısı olan Beiediye Reisi Cesare Rovelli, Kültür Servisi — tstanbul Kültür ve Sanat Vakfı 18. Uluslararası tstanbul Festivali dün akşam tdil Biret'in Aya lrini'de verdiği piyano resitali ile sona erdi. Biret'in "Chopin Aksamı" başlıklı resitalinin ardından Aya İrini'nin avlusunda düzenlenen resepsiyonda festival görevlileri, gazeteciler, sanatçılar ve kalabalık bir davetli topluluğu yer aldı. Geceye katılan konuklar arasında lstanbul Valisi Cakit Bayar, tzmir Valisi Nevzat Ayaz, tstanbul Büyükşehir Beiediye Başkanı Nuretün Sözen de bulundu. (Fotoğraf: Tank Ersoy) bir gün daha kalıp, senede bir kez yapılan ünlü Palio yanşma vebayramındabirincıliködülü- nü "onur misafiri" olarak be- nimvermemiıstedi. Palio oyunlan, 15. yüzyılda başlamış bırtöre-yanşma. Ken- tin 5 mahallesi Rönesans giysi- leriyle bu karşılaşmalara katılı- yor. Renkcümbüşü! Bayraklar. atlar. at üstûnde Faenza güzel- leri, şövalyeler,davullar... Önce kentin orta yerinde bir gösteri. sonra da 40 bin kışinin doldur- duğu stadyumda atlı yanşma- lar. çılgınbircoşku... Birincilik ödülünü ve bayra- ğını Beiediye Başkanı Rovelli ile verdik. Sanınm, Faenza'nın Palio tarihinde ödülün bir Türk tarafından verilmesi şaşırtıcı bir yenilik! Sanıldığı kadar Avru- pa'nın dışında bırakılmış deği- liz kimı konuda. tşte, İznik sa- natçılannm şaheserleri eylül ayında baş köşede sergilene- cek... Başkan Rovelli'nın sanat ki- tapları ile tepeleme dolu olan evinde. baktım ilk sırada Nnr- ban Atasoy'la Julian Raby' nin o kocaman, enfes İznik seramik- leri kitabı karşıladı beni. Demek iyi kitap iyi ellere ulaşmayı bece- riyor!... Enzo Biffi "Ben de ge- tirttim kitabı derhal" deyince se- vınmedim değil. Derken.mimar Bianchedi (Bolognia'lı ünlü bir estetik uzmanı ve Fl.oransa'da kürsü sahibi) ile ertesi gün ko- nuşurken, İznik seramik kitabı- nıaldığını söyledi... Sırası gelmişken söyleyeyim. Beiediye Başkanı Rovelli ile ko- nuşurken. "Değil nti ki tznik se- ramiklerini sergile>eceksinİ2, iki tarihsel seramik k'entini kardeş kent, ikiz kent ilan etme fikrine nedereiniz?" sorusuna. "Çokse- »inirim, şeref duyarım, nem Türk- İtalyan ilişkileri bakımın- dan ne güzel olur" karşılığını al- dım. tlgililer "duyduk duyma- dık" demesinler! İşte hoş bir fırsat. Hem korkulacak bir şey yok. belediyeyi yöneten Rovelli ortacı bir koalisyonun başında, böige özel ginşimci, turfanda meyvacı, İznik'e yaraşırsanıyo- rum... Güzin'le geldiğimiz gibi git- tik. **Ciao Faenza", hoşçakai İtalya! 44. AVIGNONFESTİVALİ'NDEN Shakespeareden HavePe ıızaııaıı yol Avignon'da William Shakespeare'den Moliere'e, Moliere'den Çekoslovakya'mnyeni devlet başkanı Vaclav Havel'e uzanan bir yelpazevar. Jean-Pierre Vincent, Havel'in kişiliklerini ayrı ayrı yorumlayarak "okuyor." Savary'nin talıhsizliği buradan kaynaklanıyor... MEHMET BASUTÇU AVIGNON - Bakış açımızı ister ıstemez etkileyen. değer- lendirmelerimizi yönlendiren bazı önyargılar vardır. Kötü abşkanlıklar da diyebiliriz adı- na... Onca çabaya karşın bir türlü kıramadığımız, olaylara, insanlara ve gerçeklere yaklaşı- mımızda. kaçınılmaz olan öz- nelliği iyideri iyiye koyıilastıran, bir türlü yok edemedığımiz. kö- tü alışkanhklar. körolası önyar- gılar... Orneğın, Shakespeare yoru- mu denıldiğınde, genellikle ağır ve ağdalı. kısacası. "ciddi" bir oyun bekleriz. Karşıtı bir yakla- şım, yeni bir deneme önümüze geldiğinde ise, tüm hoşgörülü olma çabalanmıza karşın, bir tür rahatsızlık sarar benliğimi- zi. Değişik soru çengelleri dola- nır kafamızda. Shakespeare'in bir tür sırk gösterisine, deli do- lu, alabildiğıne renkli bir peri masalına dönüşmesine gönlü- nüz razı olmaz nedense. Bu yeni yorumun, değişik yaklaşımın ozgünlüğü karşısında duyarlığı- nızkörleşmiştirsankı... Üstelik, bu denemeyi imzalayan yönet- menin genel tiyatro yaklaşımı ve arjlayışı konulannda yıllar- dır yinelenen bir takım olumsuz yargılar, tatsız bir iz bırakmış- sa... tşte. Avignon Şenliği'nde Shakespeare'in "Bir Yaz Gecesi Rüyası"nı sahneleyen Jerome Moda akımlar ve yapay ola- rak yaratılan, ya da öyle oldu- ğunu sandığınız olaylar karşı- sında, doğal olarak kuşkucu bir tavır almaz mısınız? Aslında eleştirel bakış gücünü yitirme- menin ön koşuludur. Bu tavır, olumlu ve sajlıklıdır. Ancak, entelektüel düzevde iyi bir alış- kanlık olan ön yaklaşım. bilirsi- niz ki, aynı zamanda kötü bir alışkanlıktır da. Örneğin, son bir yıl içinde Doğu Avrupa ülkelerinde göz- lemlenen köklü değışıklığin dal- gaları. sanat ve kültür alanına da yansıdı. İyisi kötüsüyle bir dizi yapıt, bir dizi yeni sanatçı kitapçılanmızın vitrinlerinden, sinema ve tiyatro sahnelerimize dek girdi. Bu nedenle temelde kuşkucusunuzdur. Aynca, bir sanatçının aynı zamanda poli- tik bir görev yüklenmesi duru- munda, o kişinin yapıtlanna yaklaşırken. eleştirel bakışınız kuşkusuzdahada kesinleşecek- tir... İşte. Çekoslovakya'nın ye- ni Devlet Başkanı yazarı Vaclav Ha>el'in tiyatro yapıtları. Avignon'da değişik okuma se- ansları biçiminde karşınıza çık- tığında, ilk aşamada herhalde gereğinden fazla tutuk, fazlasıy- la dikkatli. belki de tedirginsi- nizdir... Shakespeare'i. ünlü "Mahab- SCAPIN'İN DOLAPLARI — Moliere'in "Scapin'in DoJaplan" adlı oyunu Avignon'da Jean-Pierre Vincenl'ın sahnelemesiyle oynanı- yor. Scapin rolünde Daniel Auteuil var. (Fotoğraf: Georges IVteran) harata" geceşinden bu yana Avignon'un en gözde doğal gösteri merkezi olan "Boulbon Taşocağı" kurtarıyordu... Jerome Savary'nin gösteri yanı alabildığine yoğun mizan- seni için biçilmiş bir kaftandır bu eski taşocağının yüksek du- varları. yıldızlı gecelcrı... "Bir yaz gecesi rüyası*" John Ford'dan *Spielberg'e dek uza- nan Hollywood sineması ge- leneğinı tiyatroyla bağdaştırma çabasındadır sanki... 196O'lı yıllann büyük Amerikan oto- mobillerinin çektiği tekerlekli evlerindeyaşayanpanayırtiyat- rocuları. motosikletlerle ya da Fransa'nın ünlü motorlu bisik- leti Solex ile sahneyegiripçıkan Shakespeare'in ünlü kahra- manları Lysandre ve Demetri- us... Ağaçlar ve su kaynaklan arasında oradan oraya seken renkli perilerordusu...Patlayan bir silahın sesiyle korulardan havalanan kuşîar... Yaklaşık >üz metre yüksekliğindeki Fa- lezden aşağılara boşalarak bir şelale oluşturan tonlarca su (Avignon'da yazlan genellikle su sıkıntısı çekıhnez, kaldı ki koca Rhone Nehri taş ocağının birkaç yüz metre ötesınden akar).. Amazonlar kraliçesi Hippolyta'nın boynuna dola- nangerçekbiryılan... Bütün bu cilveler. irili ufaklı oyunlar. çeşitli göz kırpmalar karşısında. taşocağından boz- ma çağdaş anfiyi basamaklan- na dek dolduran izleyicilerin iç- ten kahkahalanna ve alkışlanna katılmamak için.za- man zaman zor tutuyorum ken- dimi... Ah şu köralası önyarp- lar... Halbuki, Savary'nin ağdalı mizanseni. içerdiği tüm kolay- lıklaria her ne kadar ilgiyi dağı- tarak izleyicinin dikkatini Sha- kespeare'in metninden içinde bulunduğumuzolağanüstüsah- nenin geniş ve yüksek boyutlan- na doğru kaydırsa da, yer yer söz konusu metinle ne kadar sağlam ve sağlıklı bir uyum için- de gelişmeyi başarıyor... Vaclav Havel'i de, ikircikli yaklaşımın kaba tuzaklarından Jean- Pierre Vincent kurtardı. Bu yıl, Papalar Sarayı'nda sah- neye koyduğu Moliere yorumu kapalı gişe oynarken, Jean- Pi- erre Vincent eski bir koltuğa ra- hatça yerieşmiş... Tam iki saat boyunca, sıcak mı sıcak ve de dopdolu bir kapalı salonda. Ha- vePin yaklaşık on kışiyi sahne- ye getiren bir oyununu olağa- nüslü bir yeteneİde "okuyor"... Aslında. yapıttaki kişiliklenn her birini ayn ayrı yorumlu- yor... Üstelik,yazann sahnedü- zeni.kişilerindevinimleri.müzi- ğin kullanımı gibi konularda verdiği mizansen, önerilerine de Kültür Bakaııhğı'ndan • ANKARA (ANKA) — Kültür Bakanhğı 1990 yıh bütçesinden yeni kunılan 6 ile bir milyar liralık kültür desteği yapacak. Kültür Bakanhğı ödeneği Aksaray, Bayburt, Karaman ve Kırıkkale'de kurulan, Şırnak ve Batman'da ise henüz kadroları oluşturulan kültür müdürlükleri aracılığıyla kullanılacak. Yardım özellikle Ermeni propagandasına karşı etkin organizasyonlar gerçekleştirmek ve tanıtım amacına yönelik olacak. Yardım çerçevesinde geçen yıl o ilde yapılan GAP* şöleni bu yıl 14 ilde gerçekleştirilecek. Bakanlık şölen için 1 milyar 500 bin lira ödenek ayırdı. Bunun yanında, Türk sinemasını güçlendirme fonuna 6 milyar, dış ülkelere kacırılan Osmanlı dönemi tarihi eserlerini geri getirmek için 1 milyar ve halk kültürünü araştırtna dairesince folklor araştırmalannda kullanılması için de 60 milyar lira aynldı. Öte yandan Bakanlık tarafından 1990 yıh içinde Çanakkale Şehitleri Abidesi ve lstanbul Topkapı Sarayı'nın reorganizasyonu için özel fonlar aktarılacak. Hün, toprağa verildi • Knltür Servisi — Geçirdiği kalp krizi sonucu ölen ünlü tiyatro ve sinema sanatçısı Agâh Hün'ün cenazesi, dün toprağa verildi. Agâh Hün için Harbiye Muhsin ErtuğTuI Sahnesi'nde düzenlenen cenaze törenine ailesi, yakınları ve tiyatro sanatçılan kauldılar. Törende, Hün'ün arkadaşları Fuat lşhan, Metin Çoban ve Sait Ergenç, ortak anılannı anlattılar. Agâh Hün'ün cenazesi, Teşvikiye Camisi'nde kılınan öğle namazından sonra Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa verildi. Stradivariııs çalındı • LOS ANGELES (AP) — Londra'dan Los Angeles'a gelen Erich Gruenberg adlı bir müzisyenin Stradivarius marka kemanı, havaalanında çalındı. Kemanın yanm milyon dolar değerinde olduğu belirtildi. Altmış beş yaşındaki Gruenberg, 1731 yapımı kemanının, havaalanından aynlmakta olduğu sırada bagaj arabasmdan çalındığını söyledi. Yeni bir kültür merkezi • İSTANBUL (ANKA) — tstanbul Sultanahmet'te Mimar Süıan'ın yapıtı olan "Kızlarağası Mehmet Ağa Medresesi", uluslararası bir küJtür merkezi olarak düzenlenmek üzere Türkiye Yazarlar Birliği'ne devredildi. Türkiye Yazarlar Birliği tarafından Uluslararasj Kültür Merkezi olarak düzenlenecek medresede yıl içinde iki uluslararası toplantı gerçekleştirecek. "Uluslararası Türkçe Yazarlarla Kongresi" ve "Milletlerarası Birinci Şiir Festivali"ni düzenleyecek olan birlik, ayrıca "Türkiye Yazarlar Kongresi"ni gerçekleştirecek. Halk Oyunlan Şenliği • Kültür Senisi - 2 . Uluslararası Halk Oyunlan ve Halk Müziği Şenliği kapsamında bugün saat 18.30'da Gülhane'de Kırgizistan ve Macaristan topluiuklannın, 17.30'da Ortaköy meydanında Macaristan. Fransa ve Kırgizistan topluluklannın, 20.30'da ise Rumelihisan'nda Polonya, Malezya ve Romanya topluluklannın gösterisi saat 18.30'da Gülhane'de, Ispanya. Polonya Malezya ve Türkiye topluluklannın gösterisi saat 21.00'de Rumelihisan'nda yer alacak. BUGÜN • Şile Şenliği 6. ŞileBezi Kültür Şenliği kapsamında saat 19.00'da 'tiyatro' konulu panel, Çınar Restoran'da izlenebilir. Ismet Ay'ın yöneteceği panele konuşmacı olarak Gencay Gürün ve Haldun Dormen katılıyor. Şehir Tiyatrosu ise "Kuşlar" adlı oyunu saat 21.45'te senlik alanında sergileyecek.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle