22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
26 TEMMUZ 1990 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 El Fetih meydan okudu • BEYRUT (AA) — El Fetih Devrimci Konseyi, Uluslararası Kınlhaç Komitesi'nin tsviçreü 2 üyesinin kaçınlması eylemine kanştıklan yolundaki iddiaları bir kez daha yalanladı. Ebu Nidal liderliğindeki El Fetih Devrimci Konseyi, Beyruı'ta yayımladığı bildiride, Yaser Arafat liderliğindeki El Fetih grubunun üyesi Salah Halefe (Ebu tyad) açıkça meydan okudu. Salah Halef, Kızılhaç üyesi iki tsviçrelinin kaçınlması olayının sonımluluğunu önceki gün yaptığı konuşmada, hiçbir kanıt göstermeden Ebu Nidal grubunun üzerine atmıştı. Şili'de toplu nıezar • SANTIAGO (AA) — Şili Içişleri Bakanuğı, General Augusto Pinochet'nin askeri yönetimi sırasında kursuna dizilen siyasi tutuklulara ait olduğu sanılan çok sayıda cesedin bulunduğu yeni bir toplu mezann bulunduğunu açıkladı. Cesetlerin, muhtemelen patlayıcılarla parçalanmış olduğu kaydedildi. Bu toplu mezar, Augusto Pinochet'nin 11 martta iktidan bırakmasından bu yana ortaya çıkanlan dördüncü mezar oldu. Schmidt hastanede • HAMBURG (AA) — Federal Almanya'mn eski *îaşbakaru Helmut jchmidt'in dün aniden rahatsızlanarak hastaneye kaldınldığı haber verildi. Eski başbakanın danışmanı Marianne Buden tarafından yapılan açıklamada, Helmut Schmidt'in aniden şiddetli sancüar çekmeye başladığı ve rahatsızlığının kalple ilgisi bulunup bulunmadığının beÜi olmadığı kaydedildi. 71 yaşındaki eski sosyal demokrat lider eşi Loki ilebirlikte Brahmsee gölü kıyısındaki evlerinde tatil yapıyordu. Kampuçya göriişmeleri • WASHINGTON (AA) — Kampuçya konusundaki ABD-Vietnam görüşmelerinin 6 ağustosta New York'ta başlayacağı bildirildi. ABD Dişleri Bakanlığı Sözcüsü Margaret Tutwiler, Pasifık ve Güneydoğu Asya tşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Kenneth Quinn'in, 6 ağustosta, BM'deki Vietnam Dclegasyonu Başkanı'yla görilşeceğini açıkladı. "özcü, görüsmede, Prens .orodom Sihanuk liderliğindeki üçlü Kampuçya Direniş Koalisyonu ile Hanoi tarafından desteklenen Pnom Penn hükümeti arasındaki sorunun çözûme ulaştınlması yollantun ele alınacağını kaydetti. 'Amerika'nın Sesi' • KUDÜS (AA) — lsrail Ulusal Planlama ve tnşaat Konseyi, Amerika'nın Sesi'nin, (VOA) tsrail'in Necef çölünde bir radyo verici istasyonu kurmasını onayladı. ABD bu istasyonu, VOA ve özgürlük Radyosu'nun yayınlarını 28 dilde Doğu Avrupa-Orta Asya ve Afrika'ya yayımlamak için kullanmayı planlıyor. ArnavuÜarın açlık grevi • STOCKHOLM (AA) — lsveç'in güneyindeki bir mülteci kampındaki Kosovalı Arnavutlar, bazılarınm iltica başvurularının kabul edilmemesini protesto için açlık grevine başladılar. Yugoslavya'da güven verici koşullar altında yaşayamadıklarını öne süren protestocu Arnavutlar, bir bakan ya da ust düzeydeki bir yetkili ile göriişraek istediklerini beürttiler. Kalngin'e soraışturma • MOSKOVA (AA) — Sovyetler Birligi'nin gizli haberalma örgütü hakkında 'ifşaatta bulunduğu' gerekçesiyle başkan Mihail Gorbaçov ve SSCB Bakanlar Kurulu tarafından tüm ödülieri, madalyalan ve rütbesi geri alınan emekli KGB generali Oleg Kalugin hakkında, SSCB ceza yasasına aykırı davranmak suçundan adli soruşturma açıldı. Mübarek, Irak veKuveyt temsilcilerinin aralarındakianlaşmazlığı görüşeceklerini bildirdi Körfez bunakmı yumıışuyorMısır Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek'in bunalımın yumuşatılması için harcadığı çaba olumlu sonuç veriyor. Mübarek iki ülke arasındaki basın kampanyaları ve söz düellosunun bugünden itibaren sona ereceğini bildirdi. Dış Haberter Servisi — Körfez'de yak- laşık 8 giindur süren Irak-Kuveyt gerginli- ği Mısır Cumhurbaşkaru Hüsnü Mübarekî in arabulucuğu sonucu yumuşuyor. Müba- rek iki ülke arasında cumartesi veya pazar günü Cidde'de bir göruşme yapılacağını açıkladı. Mısır Devlet Başkanı Mübarek Kahire- de düzenlediği basın toplantısında iki ül- ke arasındaki basın kampanyaları ve söz düellosunun da bugünden itibaren sona ereceğini bildirdi. Bağdat, Kuveyt ve Cid- de'yi ziyaret eden Mübarek ABD'ye de Kör- fez'deki yeni bunalımı tırmandırmaktan kaçınması çağnsında bulundu. AA'nın haberine göre Irak ve Kuveyt' in, petrol ttretimi konusunda aralarında başgösteren gerginliği banşcı yollardan çö- zümlemek için Mısır Devlet Başkanı Hös- nü Mübarek'e olumlu yanıt verdikleri bil- dirildi. Mübarek'in önde gelen danışmanlann- dan Osama H Baı, MENA'ya yaptığı açık- lamada, "Devlet Başkanı, sorunun çözıi- mii için Irak ve Kuveyt nezdindeki girişim- lerine, bu ülke liderlerinden olumlu yanıt- lar aldı" dedi. Hüsnü MUbarek'in, bunalımın daha da büyümecnesi ve banşçı yollardan çözülme- sini istediğini kaydeden El Baz, "Irak ve Kuveyt arasındaki sorunun çözumü için 'özel bir mekanizma' konusunda anlaşma- ya vmnkü" diye konuştu, ancak aynntıla- ra girmedi. Kuveyt ise Irak'a doğrudan görüşme önerisinde bulundu. Kuveyt Veliaht Pren- si ve başbakanı Şeyh Saad El Abdullah El Sabah, Irak ile aralarındaki sorunlar ko- nusunda, Bağdat ile doğrudan göruşmeler- de bulunrnak istediklerini söyledi. Kuveyt Resmi Haber Ajansı Kuna'nın haberine göre, Prens Saad dün bir heyeti kabulünde yaptığı konuşmada, Irak ile pet- rol üretımı konusunda aralarıcda giderek tırmanan gerilimin doğrudan görüşmeler yoluyla çözümlenmesini istediklerini kay- detti. Irak, Kuveyt'i, fazla üretimde bulunarak petrol fıyatlannın düşmesıyle yol açmak- la suçluyor. Bağdat, Kuveyt ile sınınna dün 30 bin asker yığraıştı. Gerginlik Arap basınında Körfez gerginliğine Arap basınında ge- niş yer verildi. Arap basını genel olarak Irak-Kuveyt anlaşmazlığının görüşmeler yoluyla en kısa zamanda çözümlenmesini istedi. Kahire'de yayımlanan El-Akbar gazete- si, Irak ve Kuveyt'in iki süper gücün ara- larındaki sorunlan çözmeleri örneğini iz- lemeleri çağnsında bulundu. Gazete, "Tarihteki en buynk iki askeri Nok, daha önceteri birkaç kez dü«yayı im- * % , KARŞILAMA- Kuveyt Emiri Cabir el-Ahmet, Mısır Başkanı Hüsnü Mübarck'i havaalanıada karsıladı. Mnbarek, Kaveyt'e Irak-Kuveyt petrol göıüsmelerinin sonuçlan hakkında bilgi edinmek için gitti. Petrol üreticisi ülkeler, bugün bir araya geliyorlar OPEC zamma hazarlanıyorDış Haberter Servisi — ç nin Cenevre kentinde bugün Kör- fez bunahmının gölgesinde başla- yacak olan OPEC (Petrol îhraç Eden Ülkeler örgütü) toplantısın- da, varil başına 18 dolarhk hedef taban fıyatının 20 doların üzeri- ne çıkarüması için Irak ve Iran- dan yoğun baskı gelmesi bekleni- yor. Petrol thraç Eden Ülkeler ör- gütü (OPEC), iktisat kiuplann- daki tammlamalara "npatıp" uyan bir kartel. OPEC'in, hepsi petrol zengini 13 üyesi var. Bu 13 ülke yılda iki kez toplanarak yeni dönem stratejilerini belirleyip, pet- rolden nasibini alamamış Batılı ulkderin "ödlerini" kopartıyorlar. Burada alınan, varil başına 1-2 dolarhk zam karan bile Batılı ul- kelerin bütçelerini altüst etmeye yetiyor. Uluslararası petrol piyasalann- da, petrolün fiyatı tamamen arz ve talebe göre belirieniyor. OPEC ülkeleri ve diğer petrol üreticisi ül- keler kuyulann musluklarını ne Cenevre'de bugün başlayacak toplantıda, en önemli gündem maddesini petrole varil başına 25 dolar fiyat istenmesi ve arzın kısılması oluşturuyor. Irak, daha da ileri giderek fiyatın 30 dolara çıkarılmasını istiyor. kadaı sıkarlarsa petrolün fiyatı o kadar yükseliyor. Dünya petrol üretimi içinde OPECin payı di- ğerlerine göre daha fazla olduğu için de fiyatı belirleyen en önemli faktör OPEC'in üretim rakamla- n oluyor. 70"li yıllarda petrol silahını çok iyi kullanarak hazinelerini iyice şi- şiren OPEC ülkeleri, 80'li ydlar- da Basra Körfezi'ndeki tansiyo- nun yükselmesiyle hayli boşa va- kit geçirdiler. özellikle Iran-Irak savaşı, bu savaştan tedirgin olan diğer ülkelerin kendilerini sağla- ma alma ihtiyaçlan nedeniyle böl- gedeki üretim hızla arttı. Uretim artınca, arz-talep yasası OPEC ül- kelerinin aleyhine işleyerek gelir- ler azaldı ve bölge ülkelerinin "ringasfi" düştü. Reuter'in yap- tığı bir araştırmaya göre, 1988 yı- hnda Körfez ülkeleri günlük üre- timlerini 1.6 milyon varil arttırma- larına rağmen fiyatın 17.3 dolar- dan 14 dolara düşmesi nedeniyle yülık petrol gehrleri yüzde 3.4 ora- mnda azalarak 119.6 milyar dolara geriledi. tşte, Cenevre'de bugün başlaya- cak olan toplantıda, 991 milyar varillik dünya petrol rezervinin 600 milyar varilini topraklarımn altında bulunduran OPEC ülke- leri, süngulerini nasıl yeniden "bileyeceklerini'*konuşacaklar. Konuşmaların en "nassas" noktası, uretimin, yani arzın kısıl- ması. Bu konuda uzun bir süre- dir birliği sağlayamayan OPEC, bu yanyıl toplantısına arz fazlası sorununu neredeyse cözmüş ola- rak giriyor. Çünkü kendileri için beürlenen kotlan duşük bulmala- rına rağmen Kuveyt ve Birleşik Arap Emirlikleri bile fiyatlann arttuılması için ahnacak önlem- lere uyacaklarını ilan ettiler. OPEC'in en büyüklerinden Suu- di Arabistan'm Petrol Bakanı Hi- şam Nazır, "Buraya sorunlan çöz- mek için geldik" diyerek, toplan- tımn olumlu bir havada geçeceği sinyalini veriyor. OPEC ülkelerinin bazılarımn gönlünde ise üzerinde 20-25 do- larhk etiket taşıyan bir varil pet- rol var. Bu fiyatın en önemli des- tekçileri ise lran, Irak ve Libya. Irak yetkilileri daha da ileri gide- rek, uzun vadedeki hedeflerinin 30 dolar olduğunu belirtmekten ka- çınmıyorlar. Suudiler ise her za- manki gibi biraz daha ağırbaşlı olarak fiyat vermiyorlar, ama Ce- nevre'de OPEC toplanusının nab- zını tutanlar, fiyatın yeterince yuk- selmesi için üye ülkelerin hiçbir fedakâruktan' kaçınmayacakla- nm belirtiyorlar. ha olnukla rözyüze bırakan anlaşmazlık- lan ve göriis aynlıklannı giderdiler. Aynı dili, aynı tarihi ve aynı bölgeyi paylaşan Araplar, en büyük düşmanlannın başanyla yaptıklannı yapamayacaklar mı" ifadesi- ni kullandı. Gazete, "Bansın kabul edildiği zaman- da, bazı Araplann ara sıra birbirleriyle ba- nş içinde yaşayamadıklan yolunda kanıt- Iar verirterken dünya nasıl Araplann vaat- lerint inanır" ifadesine de yer verdi. Ingütere Irak-Kuveyt gerginliğinde taraf- lara itidal tavsiye etti. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü yaptığı açıklamada, "Körfez'de- ki gelişmeleri çok yakından izliyornz. Irak'a Kuveyt arasındaki anlaşraazlıgın ba- nşçı yollardan göriişmelerle çözülebilece- ğine inanıyoruı" dedi. îngiltere'nin Kör- fez'de "York" adh muhribi bulunuyor. An- cak yetkililer York'un teyakkuz durumu- na geçirilmediğini bildirdiler. Kuveyt'te yaklaşık 5 bin Ingiliz vatandaşı yaşıyor. Bunların çoğu petrol sanayiinde çalışıyor- lar. Kuveyt'le çok yakın ilişkileri olan In- giltere, Kuveyt Silahh Kuvvetleri'ni eğitiyor. NAIO tatbikaü iptaledildi 1-28 eylülde Adana çevresinde düzenlenen ARDOUR EXCHANG£ askeri tatbikatı Türkiye'nin girişimleri üzerine iptal edildi. Genelkurmay ve Dışişleri iptali seçilen yerin Olağanüstü Hal Bölgesine yakınlığı üe NATO'nun değişen imajı gibi gerekçelere dayandırdüar. ANKARA-BRÜKSEL (CBDI- buriyet) — NATO'nun 1-28 eylül tarihleri arasındaki Adana çevre- sinde düzenleyeceği ARDOUR EXCHANGE askeri tatbikatı Türkiye'nin girişimleri üzerine ip- tal edildi. NATO Avrupa Mütte- fik Kuvvetleri Komutanlığı'ndan Brüksel'de yapılan açıklamada, karann Türkiye'nin bu yöndeki isteğinin diğer ittifak ülkelerince de onaylanmasıyla alındığı büdi- rildi. Genelkurmay Başkanhğı ve Dı- şişleri Bakanlığı yetkilileri açıkla- madan sonra konu hakkında bil- gi verirken; Türkiye'nin tatbika- tı istememesini, seçilen yerin Ola- ğanüstü Hal Bölgesine "çok yakın" olması ile NATO'nun de- ğişen imajı gibi gerekçelere dayan- dtrdılar. Yetkililer, Kuzey Aüan- tik Pakü'mn yıllardır bu bölgede ve bu tür bir tatbikat yapmadığı- nı anımsatarak, "Gerek bölgede yaşanan hassas genşmeler, gerek- se Dogu-BaO yumoşamasının da- ha çok siyasi bir örgute dönüştür- da|ii NATO'nun acak bir strate- jik alan olma özelHgini devam et- tiren OrUdogu'ya karşı izlemesi gereken politika açısından AR- DOUR EXCHANGE 90'ın bara- da yapılın«stnı salancah gördük" diye görus bildirdiler. Ankara'nm tatbikattan vazgeçmesi yönünde- ki girişimlerini uzunca bir süre ön- ce başlattığına da dikkat çekildi. Türkiye'nin tutumunun yalnızca kendi iç sorunlanyla bağlantılan- dırümasımn hatalı olacağmı öne süren üst düzey bir dışişleri yet- kilisi, Ankara'nın özel coğrafi ko- numu nedeniyle "alan dışı" böl- gelerdeki NATO'nun yaratacağı imaja özel bir önem verdiğini vur- guladı. Yetkili, "NATO bir yan- d u tüm dünyaya banşçı bir imaj verirken, bir yandan da 'tehdit Avnıpa'dan Ortadoğu'ya kaydı söylentilerine hak verircesine bu- rada böyle kapsamlı bir tatbikat yapüması gereksiz siyasi polemik- İere yol açacaktır" diye konuştu. DavidH. Souter'in Yüksek Mahkeme adaylığına liberallertepki gösterdi Bush'un4 yargıcı'ortalığı karıştırdı ŞEBNEM ATtYAS NEW YORK — ABD Yüksek Mahkemesi'nin, liberal mihenk ta- şı olarak tanınan yargıç William Brennan'ın emekliye ayrılacağmı bildirmesinden 48 saat sonra ABD Devlet Başkanı Bnsh, boşa- lan yer için adaymı açıklayarak herkesi şaşırttı. Bush'un adayı, ABD"de "beyİB" ya da "gölge dev- let başkanı" olarak tanınan Beyaz Saray sorumlusu John Sununu- nun önerdiği, New Hampshire Yüksek Mahkemesi hâkimi David H. Soater idi. Aday açıklanır açıklanmaz, ABD'nin dört bir yamnda muha- fazakâr, liberal bütün araştırma- cılar Souter'in klasörler dolduran mahkeme kayıtlannı incelemeye, gecmişinde neler bulunduğunu araştırmaya giriştiler. llk 24 saat sonunda Souter'in "Suya sabuna dokunmayan, kendi halinde bir mubafazaker aydın" olduğu ke- sinlik kazandı. Bu özelliklerine rağmen Souter'in "sınıd«B bir yetkli" ohnadığmı belirten Sunu- nu, yeni adayı "65 kiloluk vücu- donda 54 Idlogram beyin taşıyan parlak bir yargıç" olarak nitelen- dirdi. Souter'in "karanhk" karar- lanndan biri "ırza geçme" ile il- gili. Yargıç davalarından birinde "ırza geçenin kışkırtıldıgı yolun- daki savunmasının dikkate •Jınmasını" önerdiğinden, kadın örgütlerince büyük kuşkuyla kar- şılanıyor. Bush'un kısa süre sonra seçim vaadinden aynlarak "vergileri artbnnaya" yönelmesi ve Sovyet KADINLAR TEPKİGOSTERİYOR — Yüksek Mahkeme hâkim adayı Souter, bir ırza geçme davasın- da Vrkegin kışkırtıldıgı' yolundaki sözieri nedeniyle kadınlann tepkisini çekiyor. (Fotograf: AP) Başkanı Gorbaçov konusundaki "ymnuşak" tutumu Cumhuriyetçi Parti muhafazakârlanndan büyük eleştiriler almasına neden olmuş- tu. Demokratlar da boş durmayıp Cumhuriyetçi Partideki çatlakla- n daha da genişletmeye uğraştılar. Bush'un ellerine verdiği seçim malzemesini sonuna kadar kul- lanmak istediler. Bu nedenle kongrede bütçe göriişmeleri bü- yük bir partizan savaşına dönüş- tü. Yüksek mahkemenin "bayrak yakma söz söyleme özgflrlngödür" şeklindeki kararı da muhafazakârlann baş kaldır- masına neden oldu. Bush kendisi karara karşı olduğunu açıkladı. Karann değjştirilmesi için elinden geleni yapacağmı bildirdi. Aynı şe- kilde kürtajla ilgilı karann değiş- tirilmesi için ABD Devlet Başka- m bizzat "savaş verecegini'' seçim- lerden beri tekrarlıyor. Böyle bir ortamda Bush, mah- keme kayıtlarında kürtaj, flkir ve konuşma özgürlüğü ve diğer "hassas" sosyal konularda açık tutumu olmayan bir muhafazakâ- n seçerek iki kampın saldınlann- dan akılhca sıyrihnayı başardı. Bush secimini savunurken başına şunlan söyledi: "Bu seçimin tü- müyie kürtajla ilgiti olduğunu dü- şfinebilirsiniz, ama niç de öyle de- gil, çok daha ötesinde bir seçim- dir, yüksek mmltkemeye olan say- gun çok daha büyüktür." tki Har- vard, bir Oxford diploması olan hâkim Souter"i seçerken Bush, "Anayasayı uyguiayacak birini de- gil anayasayı yorumlayacak biri- ni aradıgınr söyledi. Açıklık kazanan tek nokta, se- nato onaylarsa, Souter sayesinde, ABD Yüksek Mahkemesi'nde önemli bir liberal görüşün yerini, muhafazakâr görüş almış olacak. Yüksek mahkemenin liberal- muhafazakâr dengesinde Reagan yönetirniyle başlayan değişme böyleükle muhafazakârlann ağır- lık kazanmasıyla noktalanmış ola- cak. Bu nedenle liberaller Souter'- in secimine büyük kuşku ile yak- laşıyor. Yüksek mahkemede den- ge kürtaj aleyhinde değişebilecek. Souter'in adayhğını savunan Be- yaz Saray görevlisi Sununu, kür- taja karşı olan radikal bir muha- fazakâr olarak tanınıyor. Souter'- in bu konuda bir açıklaması ol- mamasına rağmen, Sununu'nun desteğinden kuşkulanan liberaller Souter'in de kürtaja karşı olabi- leceğini öne sürüyorlar. Souter gazetecilerin ve kadın haklan gnıplann, bu yöndeki so- rulanna senato sorgulamasından Önce bir cevap vermeyeceğini be- lirtti. ABD'de Yüksek Mahkeme hâkimleriuin Senato onayını al- ması gerekiyor. Senato bu onayı vermeden önce yargıç adaymı uzun bir süre sorguya çekiyor. POLtTlKADA SORIJNLAR ERGUNBALQ Körfez'de Saddam Şov Irak'la Kuveyt arasındaki gerginliğin iki boyutu var. Bunlardan biri ekonomik. Irak, Kuveyt ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin pet- rol üretimini arttırarak fiyatlann düşmesıne yol açtıklannı belirti- yor. Diğeri ise iki ülke arasındaki tarihten gelen toprak anlaş- mazlığı. Bağdat, Kuveyt'in Irak topraklarında petrol kuyuları aç- tığını öne sürüyor. Ancak bunalımda asıl önemli etkenin ekono- mik olduğu anlaşılıyor. Irak'ın, her zaman gözü olduğu ve kendi topraklarından saydıği Kuveyt'i bu aşamada işgal etmeye kalkı- şacağını hiç şanmıyoruz. Saddam Hüseyin bu takdırde, petro- lünun önemli bölümünü Körfez'den sağlayan ABD'nin duruma müdahale edeceğini bilir. İyi bildiği bir şey daha vardır. O da İsrail'in puslu havaları sevdiğidir. Ayrıca, Kuveyt'i işgal etmesi, Saddam'ın Arap dünyasının lideri olma düşlerine de son verir. Bu bakımdan toprak anlaşmazlığı bunalımda ikincil öneme sa- hiptir. Ama ekonomik anlaşmazlık öyle değil. Petrol fiyatları Irak açı- sından büyük öneme sahip. Körfez savaşından derin yaralar ala- rak çıkan Irak'ın ekonomisini yeniden canlandırabilmek için tek kaynağı petrol gehrleri Bağdat, Kuveyt'le Birleşik Arap Emirlik- leri'nin kendilerine tanınan kotadan daha fazla üretmeleri ne- deni ile bu yılın ilk 6 ayında petrol fiyatlarının % 30 a yakın düş- tüğünü belirtiyor Gerçekten ham petrol fiyatları yıhn ilk altı ayında varil başına 15-14 dolara kadar irmişti. OPEC halen varil başı- na taban fiyatını 18 dolarda tutmaya çalışıyor. İran ise taban petrol fryatının en az 20 dolar olmastm istiyor. Irak, bu fiyatın 25 dolara kadar yükseltilmesinden yana. Boylece OPEC içinde iki görüş ortaya çıkıyor. Irak'la İran tarafından savunulan, Libya'nın tam, Suudi Arabistan'm da "temkinli" destek verdiği görüş; fiyatlann yükseltilmesinden yana. Buna karşılık Kuveyt'e göre, petrol fı- yatlannın yükseltilmesi, geri tepebilecek tehlikeli bir silah niteli- ginde. Çünkü Batı dünyası bu durumda enerji tasarrufu önlem- leri alıp. alternatif enerji kaynaklanna yönelecek ve uzun vade- de petrole bağımlıhğını, tüketimini azaltacak. O zaman da pet- rol üreticileri arasında fiyat kırma rekabeti başlayacak. Kuveyt- in tezi uzun vadede daha akılcı görünüyor. Ne var ki, Irak'la İran, uzun vadelı politikalann sonuçlannı bekleyecek durumda değiller. iki ülkenin de savaşta büyük yıkıma uğramış ekonomilerini kal- kındırmak için acil paraya gereksinmeleri var. Bu çıkar ortaklığı, iki büyük düşmanı OPEC içinde Kuveyt'e karşı ittifaka itmiş du- rumda. Bugün Cenevre'de başlayacak olan OPEC toplantısında, İran1 la Irak'ın yüksek fiyat politikası için yoğun baskı yapacakları açık. Gözlemciler, İran tarafından savunulan 20 dolarhk asgarı fiyatın toplantıda kabul edilmesi olasılığının yüksek olduğunu belirti- yorlar. Gelelim baska konuya. Kuveyt gibi ufacıK bir ülkenin, bölge- nin askeri süper gücü Irak karşısında direnemeyeceği ortada. Nrtekim Kuveyt ve Birleşik Arap Emirleri petrol fiyatları konusunda yumuşadılar bile. Bugün başlayacak OPEC toplantısında büyük bir olasılıkla üretimi kısmayı kabul edecekler. Peki Irak'ın bunca gürültü yapmasına, kasılmasına, Kuveyt sı- nınna asker yığmasına gerek var mıydı? vardı. Çünkü Irak'ın ni- yeti başka, Bağdat'ın amacı yalnızca petrol fiyatlarının yükseltil- mesi değil. Irak, Körfez Savaşı sırasında, Kuveyt, Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan'dan aldığı yaklaşık 30 milyar dc- larlık kredilerin de silinmesini istiyor. Nitekim Irak Dışişleri Ba- kanı Tarık Aziz, geçen hafta Arap Birliği'ne gönderdiği mesaj- da, Kuveyt'le Birleşik Arap Emirlikleri'nin Irak'ın savaş borçlarv- nı silmesini istedi. Irak bu konuda kendinde moral hak görüyor: "Ben Arap dünyasiıiı, İran'a karşı savundum. Yüz binieree in- sanımı yitirdim. Milyarlarca dolarlık zarara uğradım. Bu özveri- lerime karşılık benden utanmadan alacaklannı istiyorlar" diyor. ^özün kısası Irak'ın niyeti paraların üzerine yatmak. Zaten Irak'ın çıkardığı hesaba bakarsanız, Bağdat'ın niyeti apaçık ortaya çı- kar. Saddam yönetimi petrol fiyatlannın düşümesinden ötürû 14 milyar dolar zarar ettigini öne sürüyor. Kuveyt'in Irak toprakla- rında açtığı kuyulardan da 2.4 milyar dolarhk petrol çaldığını id- dia ediyor. İkısini toplayın; 16.5 -17 milyar dolar ediyor. G'eriye kalıyor 13 milyar dolar. O da Irak'ın İran'a karşı Arapiarı savun- masının bedeli. Böylece Bağdat'ın 30 milyar dolartık borcu sı- fırlanmış oluyor. Kuveyt'le BAE, "büyük bıraderleri" için bu ka- darcık bir jest yapmasınlar mı? Hele Irak'ın Kuveyt sınınna 30 bin asker yığdığı bir ortamda. Bir haftadır Saddam Hüseyin'in başarılı biçimde sergitediği oyunu izledik. İkinci perde bugün Cenevre'de OPEC toplantı- sında açılıyor. Saddam, büyük bir olasılıkla bu bölümde de ba- şarılı olacak. Ondan sonra Ortadoğu'da yeni dengelerin nasıl şekiUenece- ğini hep birlikte göreceğiz. YUNANİSTAN Samaras: Maraş iade edilsinYunanistan Dışişleri Bakanı Andonis Samaras Eleftherotypia gazetesine verdiği demeçte iki ülke arasındaki ilişkilerin düzelmesi için Maraş'ın iade edilmesi ve Türkiye'nin bölgedeki askerlerinin yarısını çekmesi gerektiğini söyledi. STELYO BERBERAKtS ATtNA — Yunanistan Dışişleri Bakanı Andonis Samaras Türk- Yunan diyaloğundan somut so- nuçlar alınabilmesi için ilk önce Türkiye'nin Kıbrıs'ta bulundur- duğu askeri birUklerinin yansını geri çekmesi ve Maraş'ın "Kıbns Cumhuriyetine" iade edilmesi ge- rektiğini söyledi. Yunanistan'm en genç ve en atak bakanlarından Samaras, iki ülke arasındaki ilişkilerin bir an önce düzelmesini Avnıpa Toplu- luğu (AT) kadar ABD'nin de is- tediğini belirtti. Eleftherotypia gazetesine veıdiği özel demecinde Samaras, AT ülkelerinin Kıbns sorununu, artık Türkiye-AT iliş- kilerine doğrudan bağladıklanru ve Türkiye'nin bunun biUncine varmasının şart olduğundan söz etti. Bir gazetecinin "Türkiye'de gend olarak Türkiye-AT Uişkik- rinde Yananistan'ın engel olduğu kaıusı yaygın. Bu doğnı mu?" şeklindeki sorusunu ise, "Bir za- mantar beOd öyleydl. Ancak AT- nin sjmdi özellikle Kıbns konu- sunda genel bir tutumn var. Bn- nun son örnegi Dublin'de veril- miştir. Türkiye sırf bu nedenle dunımun ciddiyetuıi anlamalıdır" şeklinde konuştu. Samaras bu arada Batı Trakya Türk azınlığırun karşılaştığı so- nınlann, Lozan Anlaşması çerçe- vesinde Türkiye ile müzakere edi- lebüeceğini ancak bu durumda sa- yıca azalmış olan Istanbul'daki Rum azınlığının durumunun da göz önünde bulundurulması ge- rektiğini belirtti. Samaras Trak- ya'nin kalkınması amacıyla çeşitli projelerin hazırlandığını ve yürür- îüğe gireceğini, böylece bölgede- ki halkın kültür ve yaşam düze- yinin de düzeleceğini söylerken, "oradaki resmi yerel organlan da de$istirmeye başladık" dedi. Ote yandan ABD Dışişleri Ba- kan yardımcısı Rimond Size ABD altkomisyonunda yaptığı konuş- mada, Yunanistan ile imzaladığı savunma işbirliği anlaşmasında ABD'nin Ege'deki 7/10 oranın- daki güç dengesi için Yunanis- tan'a güvence vermediğini ve bu anlaşraamn bu konuda bağlayıcı olmadığını söyledi. Size, aynca Maraş'ın yerleşime açılmaması için ABD Başkanı George Bush'- un Türkiye'yi uyardığım belirtti. AT ile ilişkiler DeMichelis Türkiye'de ANKARA (Cumtauriyet Börosn) — Avnıpa Topluluğu (AT) Dönem Başkanlığı'nı yu- rüten Italya'nın Dışişleri Ba- kanı Gianni de Michelis bu- gün Türkiye"ye geliyor. De Michelis'in Ankara ziyareti sı- rasında, kendisinden Kıbns konusunda açıklama istene- cek. De Micheiis'le yapılacak temasların ağırlık noktasını Türkiye-Topluluk ilişkilerinin oluşturması beklenirken An- kara'mn ttalyan bakana Kıb- ns Rum yönetiminin üyelik başvunısu konusundaki gö- rüşlerini, KKTC yetkililerinin buradaki temaslan sırasında biçimlenen son çerçevesiyle aktarması bekkniyor. Dışişle- ri Bakanı Ali Bozer ile De Michelis arasında, cuma gü- nü saat 11.00'de başlayacak görüşmelerde, Italyan baka- mn Türkiye'ye basın yoluyla yansıyan demecleri konusun- da "doğrudan bir tepki gös- terilmek yerine, Avusturya'nm Topluluğa katılımı ve Kıbns konusundaki gOrtlşleri bir kez de De Michelis'in kendi ağzından dinlenecek.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle